TR ECF, her türlü sanatsal ve kültürel ifade biçimini farklı programlarla destekler (müzik, görsel sanatlar, dans, sinema, belgesel, multimedya, fotoğraf, tasarım, moda ve kültürel kapasite gelişimi)
TR ECF, her türlü sanatsal ve kültürel ifade biçimini farklı programlarla destekler (müzik, görsel sanatlar, dans, sinema, belgesel, multimedya, fotoğraf, tasarım, moda ve kültürel kapasite gelişimi)
EN ECF supports all forms of artistic and cultural expression with different programs (music, visual arts, dance, cinema, documentary, multimedia, photography, design, fashion and cultural capacity development)
turco | inglês |
---|---|
her | all |
ve | and |
kültürel | cultural |
ifade | expression |
farklı | different |
destekler | supports |
müzik | music |
görsel | visual |
dans | dance |
multimedya | multimedia |
moda | fashion |
kapasite | capacity |
TR ECF, her türlü sanatsal ve kültürel ifade biçimini farklı programlarla destekler (müzik, görsel sanatlar, dans, sinema, belgesel, multimedya, fotoğraf, tasarım, moda ve kültürel kapasite gelişimi)
EN ECF supports all forms of artistic and cultural expression with different programs (music, visual arts, dance, cinema, documentary, multimedia, photography, design, fashion and cultural capacity development)
turco | inglês |
---|---|
her | all |
ve | and |
kültürel | cultural |
ifade | expression |
farklı | different |
destekler | supports |
müzik | music |
görsel | visual |
dans | dance |
multimedya | multimedia |
moda | fashion |
kapasite | capacity |
TR Avrupa Kültür Vakfı ( European Cultural Foundation) sanatsal ve kültürel ifade biçimlerini geliştirmek ve Avrupa kültür politikaları ve stratejilerinde etki yaratmak hedefiyle, politika üretim süreci ve uygulamayı bir araya getirir.
EN The European Cultural Foundation brings together the policymaking process and practices with the aim of improving artistic and cultural expression and making an impact on European cultural policies and strategies.
turco | inglês |
---|---|
vakfı | foundation |
ifade | expression |
etki | impact |
politika | policies |
süreci | process |
araya | together |
TR Uluslararası ve sektörler arası kültürel işbirliği, sanatsal yaratıcılık, sanatçıların ve kültür aktörlerinin dolaşımı.
EN International and intersectoral cultural cooperation, artistic creativity, circulation of artists and cultural actors.
turco | inglês |
---|---|
uluslararası | international |
ve | and |
işbirliği | cooperation |
ın | of |
TR Hibe başvurusu yapacak kurumun Avrupa’da faaliyet gösteren bağımsız sanatsal ya da kültürel bir organizasyon olması gerekir
EN The institution to apply for a grant must be an independent artistic or cultural organization operating in Europe
turco | inglês |
---|---|
hibe | grant |
avrupa | europe |
bağımsız | independent |
kültürel | cultural |
organizasyon | organization |
gerekir | must |
TR Avrupa Kültür Vakfı ( European Cultural Foundation) sanatsal ve kültürel ifade biçimlerini geliştirmek ve Avrupa kültür politikaları ve stratejilerinde etki yaratmak hedefiyle, politika üretim süreci ve uygulamayı bir araya getirir.
EN The European Cultural Foundation brings together the policymaking process and practices with the aim of improving artistic and cultural expression and making an impact on European cultural policies and strategies.
turco | inglês |
---|---|
vakfı | foundation |
ifade | expression |
etki | impact |
politika | policies |
süreci | process |
araya | together |
TR Uluslararası ve sektörler arası kültürel işbirliği, sanatsal yaratıcılık, sanatçıların ve kültür aktörlerinin dolaşımı.
EN International and intersectoral cultural cooperation, artistic creativity, circulation of artists and cultural actors.
turco | inglês |
---|---|
uluslararası | international |
ve | and |
işbirliği | cooperation |
ın | of |
TR Hibe başvurusu yapacak kurumun Avrupa’da faaliyet gösteren bağımsız sanatsal ya da kültürel bir organizasyon olması gerekir
EN The institution to apply for a grant must be an independent artistic or cultural organization operating in Europe
turco | inglês |
---|---|
hibe | grant |
avrupa | europe |
bağımsız | independent |
kültürel | cultural |
organizasyon | organization |
gerekir | must |
TR Alman olmayı kültürel düzlemde tanımlayanlara göre sonradan Alman olmak mümkündür ama bunun için çok ciddi bir kültürel asimilasyon sürecinin atlatılması gerekir
EN For those who define being German in terms of culture, you can definitely become German, but to achieve that you must overcome the high hurdle of cultural assimilation
turco | inglês |
---|---|
alman | german |
kültürel | cultural |
TR Björk Guðmundsdóttir (okunuşu: Biyörk) (d. 21 Kasım 1965, Reykjavík), İzlandalı müzisyen. Müzik dünyasına Björk adıyla giriş yapan Björk Guðmundsdóttir deneysel ve sanatsal müzik çalışma… Devamını oku
EN Björk Guðmundsdóttir, known mononymously as Björk, is an Icelandic singer-songwriter, multi-instrumentalist, producer and actress. She has been nominated for 13 Grammy Awards, an Academy Aw… read more
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
devamını | more |
oku | read |
TR Sanatsal Çerçeve Tutucular ve Boyama Gereçleri
EN Artistic Frame Holders and Painting Tools
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
TR Göz alıcı ve sanatsal çalışmalar ile kurumunuzun yaratıcı mesajı bir araya geldiğinde müşterilerinizi etkileyen ve piyasada yankı uyandıran başarılı bir kombinasyon ve tarza sahip oluyorsunuz.
EN The combination of eye-catching rendered artwork paired with your organization’s creative message creates a winning combination of substance and style that will impress and resonate with your customers.
turco | inglês |
---|---|
göz | eye |
yaratıcı | creative |
TR Sanatsal çalışmaların, video art projelerinin sıklıkla yer aldığı Vimeo, bu anlamda sanatla bir biçimde ilgilenen insanlar için vazgeçilmez biri yerdir.
EN Artistic works and video art projects are often shared here, making Vimeo an indispensable site for people who are interested in art.
turco | inglês |
---|---|
art | art |
sıklıkla | often |
ilgilenen | interested |
insanlar | people |
TR Björk Guðmundsdóttir (okunuşu: Biyörk) (d. 21 Kasım 1965, Reykjavík), İzlandalı müzisyen. Müzik dünyasına Björk adıyla giriş yapan Björk Guðmundsdóttir deneysel ve sanatsal müzik çalışma… Devamını oku
EN Björk Guðmundsdóttir, known mononymously as Björk, is an Icelandic singer-songwriter, multi-instrumentalist, producer and actress. She has been nominated for 13 Grammy Awards, an Academy Aw… read more
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
devamını | more |
oku | read |
TR Her ne kadar aile, format olarak sanatsal ve klasik müziklerle içiçe bulunsa da, Swift, küçüklüğünden başlayarak country müziğe ilgi duymaya başlamıştır.2007'de Swift.
EN Swift also released the holiday album, Sounds of the Season: The Taylor Swift Holiday Collection, later titled as "The Taylor Swift Holiday Collection" in October 2007.
turco | inglês |
---|---|
swift | swift |
TR Göz alıcı ve sanatsal çalışmalar ile kurumunuzun yaratıcı mesajı bir araya geldiğinde müşterilerinizi etkileyen ve piyasada yankı uyandıran başarılı bir kombinasyon ve tarza sahip oluyorsunuz.
EN The combination of eye-catching rendered artwork paired with your organization’s creative message creates a winning combination of substance and style that will impress and resonate with your customers.
TR Kültürel paylaşıma odaklanan ve beraber yaşamaya yönelik pratikler ortaya çıkaran etkinlikler düzenliyor, topluluk üyelerinin kapasitelerini geliştirmeyi ve güçlendirmeyi amaçlıyoruz
EN We organize activities focusing on intercultural exchange and aim to reinforce community member capacities
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
etkinlikler | activities |
topluluk | community |
TR Özgün deneyimleri güçlendirmenin ve uzun dönemli sürdürülebilirliği ve gezegenimizin koruyuculuğunu üstlenerek topluluklarımız içinde zengin bir kültürel alış verişi desteklememin ayrıcalığımız olduğuna inanırız
EN We believe it is our privilege to enhance genuine experiences and promote a rich cultural exchange within our communities by ensuring long-term sustainability and stewardship of our planet
turco | inglês |
---|---|
deneyimleri | experiences |
uzun | long |
gezegenimizin | our planet |
zengin | rich |
kültürel | cultural |
TR Şiddetsizlik Merkezi olarak, örgütlerin yapısal ve kültürel boyutlarına odaklanarak sivil toplum…
EN In the statement made by the Governorship of Istanbul on 23.08.2021; saying; “Unauthorized-…
TR İnsan, çocuk, çevre, gençlik, engelli hakları, toplumsal cinsiyet ve kültür/kültürel haklar-sanat olmak üzere listelenen ağ ve platformları STGM olarak belirli periyotlarda güncelliyoruz
EN As STGM, we regularly update networks and platforms listed under headings of human, child, environment, youth, gender, and culture/cultural rights-art
turco | inglês |
---|---|
çocuk | child |
çevre | environment |
gençlik | youth |
hakları | rights |
cinsiyet | gender |
listelenen | listed |
stgm | stgm |
TR Kültürel paylaşıma odaklanan ve beraber yaşamaya yönelik pratikler ortaya çıkaran etkinlikler düzenliyor, topluluk üyelerinin kapasitelerini geliştirmeyi ve güçlendirmeyi amaçlıyoruz
EN We organize activities focusing on intercultural exchange and aim to reinforce community member capacities
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
etkinlikler | activities |
topluluk | community |
TR Kendinize ait hissedeceğiniz konforlu bir köşede kültürel edebiyata dalabileceğiniz gizemli bir yer.
EN Spend a relaxing day by the pool with tropical cocktails, fresh juices and light meals.
TR Başarılı Uluslararası İçerik Pazarlaması: İçerik Pazarlamasında Kültürel Farklılıkların Etkileri
EN Successful International Content Marketing: Cultural Differences in Content Marketing
turco | inglês |
---|---|
başarılı | successful |
uluslararası | international |
kültürel | cultural |
TR Ekonomik bölgeler, bilim yerleri, doğal alanlar veya kültürel sahneler olsun - burada olayların kaydını tutabilirsiniz.
EN From the coast to the Alpine foothills, from Saxony to the Saarland, these links inform you about destinations for trips and outings.
TR Berlin’de yaşayan Samira ve Sohal ile birleşen yolları, kültürel farklılıklar ve herkese evlilik hakkı üzerine söyleştik.
EN In an interview, Samira and Sohal from Berlin talk about their shared journey, about cultural differences and marriage for all.
turco | inglês |
---|---|
berlin | berlin |
kültürel | cultural |
TR Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasi pek...
EN Amina is a mother of five and lives in Adana, Turkey. She has had to overcome...
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
TR Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasi pek...
EN Amina is a mother of five and lives in Adana, Turkey. She has had to overcome...
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
TR Kooperatifler temel olarak, gönüllü kişilerin bir araya gelerek, ekonomik, sosyal ve kültürel ihtiyaçlar doğrultusunda birlikte çalıştıkları işletmelerdir ve kooperatifçiliğin 7 evrensel ilkesi bulunmaktadır.
EN The cooperative is an enterprise where volunteers come together and work together in line with economic, social, and cultural needs, and there are 7 universal principles of cooperatives.
turco | inglês |
---|---|
ekonomik | economic |
sosyal | social |
kültürel | cultural |
doğrultusunda | in line with |
evrensel | universal |
TR UNESCO-Aschberg programının misyonu; sanatçıların sosyal ve ekonomik olarak korunmasını, insana yakışır iş imkanları ve istihdamı ile kültürel ürünlerin ve hizmetlerin dolaşımını iyileştirmektir.
EN The mission of the UNESCO-Aschberg programme is to improve the social and economic protection of artists, decent employment and the balanced circulation of cultural goods and services.
turco | inglês |
---|---|
misyonu | mission |
sosyal | social |
ekonomik | economic |
kültürel | cultural |
hizmetlerin | services |
programı | programme |
TR Şiddetsizlik Merkezi olarak, örgütlerin yapısal ve kültürel boyutlarına odaklanarak sivil toplum örgütlerinin güçlenmesi için çalışmalar yapıyoruz.
EN As the Center for Nonviolence, we work to strengthen civil society organizations by focusing on the structural and cultural dimensions of organizations
turco | inglês |
---|---|
merkezi | center |
yapısal | structural |
kültürel | cultural |
sivil | civil |
toplum | society |
TR [Güncel Göç Meseleleri Seminerleri]: Türkiye’de “Öteki” ve “Biz” İnşası Bağlamında Sosyo-Kültürel Entegrasyon
EN Mavi Kalem Association is Looking for a Persian Translator
turco | inglês |
---|---|
biz | is |
TR 11.4. Dünyanın kültürel ve doğal mirasının korunması ve gözetilmesi çabalarının artırılması
EN 11.4. Strengthen efforts to protect and safeguard the world’s cultural and natural heritage
turco | inglês |
---|---|
kültürel | cultural |
ve | and |
doğal | natural |
TR Özgün deneyimleri güçlendirmenin ve uzun dönemli sürdürülebilirliği ve gezegenimizin koruyuculuğunu üstlenerek topluluklarımız içinde zengin bir kültürel alış verişi desteklememin ayrıcalığımız olduğuna inanırız
EN We believe it is our privilege to enhance genuine experiences and promote a rich cultural exchange within our communities by ensuring long-term sustainability and stewardship of our planet
turco | inglês |
---|---|
deneyimleri | experiences |
uzun | long |
gezegenimizin | our planet |
zengin | rich |
kültürel | cultural |
TR Özgün deneyimleri güçlendirmenin ve uzun dönemli sürdürülebilirliği ve gezegenimizin koruyuculuğunu üstlenerek topluluklarımız içinde zengin bir kültürel alış verişi desteklememin ayrıcalığımız olduğuna inanırız
EN We believe it is our privilege to enhance genuine experiences and promote a rich cultural exchange within our communities by ensuring long-term sustainability and stewardship of our planet
turco | inglês |
---|---|
deneyimleri | experiences |
uzun | long |
gezegenimizin | our planet |
zengin | rich |
kültürel | cultural |
TR Rejisör Pınar Karabulut, kültürel alanda neden daha çok kadın ve çeşitliliğe ihtiyaç duyuluyor ve bu, nasıl başarılabilir anlatıyor.
EN Theatre director Pınar Karabulut explains why the cultural sector needs to become more female and more diverse, and how this can be achieved.
turco | inglês |
---|---|
kültürel | cultural |
kadın | female |
ihtiyaç | needs |
bu | this |
TR Kültürel paylaşıma odaklanan ve beraber yaşamaya yönelik pratikler ortaya çıkaran etkinlikler düzenliyor, topluluk üyelerinin kapasitelerini geliştirmeyi ve güçlendirmeyi amaçlıyoruz
EN We organize activities focusing on intercultural exchange and aim to reinforce community member capacities
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
etkinlikler | activities |
topluluk | community |
TR Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasi pek...
EN Standing tall on one’s legs and keeping head above water is definitely...
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
TR Kültürel paylaşıma odaklanan ve beraber yaşamaya yönelik pratikler ortaya çıkaran etkinlikler düzenliyor, topluluk üyelerinin kapasitelerini geliştirmeyi ve güçlendirmeyi amaçlıyoruz
EN We organize activities focusing on intercultural exchange and aim to reinforce community member capacities
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
etkinlikler | activities |
topluluk | community |
TR Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasi pek...
EN Standing tall on one’s legs and keeping head above water is definitely...
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
TR Özgün deneyimleri güçlendirmenin ve uzun dönemli sürdürülebilirliği ve gezegenimizin koruyuculuğunu üstlenerek topluluklarımız içinde zengin bir kültürel alış verişi desteklememin ayrıcalığımız olduğuna inanırız
EN We believe it is our privilege to enhance genuine experiences and promote a rich cultural exchange within our communities by ensuring long-term sustainability and stewardship of our planet
turco | inglês |
---|---|
deneyimleri | experiences |
uzun | long |
gezegenimizin | our planet |
zengin | rich |
kültürel | cultural |
TR Özgün deneyimleri güçlendirmenin ve uzun dönemli sürdürülebilirliği ve gezegenimizin koruyuculuğunu üstlenerek topluluklarımız içinde zengin bir kültürel alış verişi desteklememin ayrıcalığımız olduğuna inanırız
EN We believe it is our privilege to enhance genuine experiences and promote a rich cultural exchange within our communities by ensuring long-term sustainability and stewardship of our planet
turco | inglês |
---|---|
deneyimleri | experiences |
uzun | long |
gezegenimizin | our planet |
zengin | rich |
kültürel | cultural |
TR UNESCO-Aschberg programının misyonu; sanatçıların sosyal ve ekonomik olarak korunmasını, insana yakışır iş imkanları ve istihdamı ile kültürel ürünlerin ve hizmetlerin dolaşımını iyileştirmektir.
EN The mission of the UNESCO-Aschberg programme is to improve the social and economic protection of artists, decent employment and the balanced circulation of cultural goods and services.
turco | inglês |
---|---|
misyonu | mission |
sosyal | social |
ekonomik | economic |
kültürel | cultural |
hizmetlerin | services |
programı | programme |
TR İnsan, çocuk, çevre, gençlik, engelli hakları, toplumsal cinsiyet ve kültür/kültürel haklar-sanat olmak üzere listelenen ağ ve platformları STGM olarak belirli periyotlarda güncelliyoruz
EN As STGM, we regularly update networks and platforms listed under headings of human, child, environment, youth, gender, and culture/cultural rights-art
turco | inglês |
---|---|
çocuk | child |
çevre | environment |
gençlik | youth |
hakları | rights |
cinsiyet | gender |
listelenen | listed |
stgm | stgm |
TR Özgün deneyimleri güçlendirmenin ve uzun dönemli sürdürülebilirliği ve gezegenimizin koruyuculuğunu üstlenerek topluluklarımız içinde zengin bir kültürel alış verişi desteklememin ayrıcalığımız olduğuna inanırız
EN We believe it is our privilege to enhance genuine experiences and promote a rich cultural exchange within our communities by ensuring long-term sustainability and stewardship of our planet
turco | inglês |
---|---|
deneyimleri | experiences |
uzun | long |
gezegenimizin | our planet |
zengin | rich |
kültürel | cultural |
TR Özgün deneyimleri güçlendirmenin ve uzun dönemli sürdürülebilirliği ve gezegenimizin koruyuculuğunu üstlenerek topluluklarımız içinde zengin bir kültürel alış verişi desteklememin ayrıcalığımız olduğuna inanırız
EN We believe it is our privilege to enhance genuine experiences and promote a rich cultural exchange within our communities by ensuring long-term sustainability and stewardship of our planet
turco | inglês |
---|---|
deneyimleri | experiences |
uzun | long |
gezegenimizin | our planet |
zengin | rich |
kültürel | cultural |
TR Özgün deneyimleri güçlendirmenin ve uzun dönemli sürdürülebilirliği ve gezegenimizin koruyuculuğunu üstlenerek topluluklarımız içinde zengin bir kültürel alış verişi desteklememin ayrıcalığımız olduğuna inanırız
EN We believe it is our privilege to enhance genuine experiences and promote a rich cultural exchange within our communities by ensuring long-term sustainability and stewardship of our planet
turco | inglês |
---|---|
deneyimleri | experiences |
uzun | long |
gezegenimizin | our planet |
zengin | rich |
kültürel | cultural |
TR Özgün deneyimleri güçlendirmenin ve uzun dönemli sürdürülebilirliği ve gezegenimizin koruyuculuğunu üstlenerek topluluklarımız içinde zengin bir kültürel alış verişi desteklememin ayrıcalığımız olduğuna inanırız
EN We believe it is our privilege to enhance genuine experiences and promote a rich cultural exchange within our communities by ensuring long-term sustainability and stewardship of our planet
turco | inglês |
---|---|
deneyimleri | experiences |
uzun | long |
gezegenimizin | our planet |
zengin | rich |
kültürel | cultural |
TR Özgün deneyimleri güçlendirmenin ve uzun dönemli sürdürülebilirliği ve gezegenimizin koruyuculuğunu üstlenerek topluluklarımız içinde zengin bir kültürel alış verişi desteklememin ayrıcalığımız olduğuna inanırız
EN We believe it is our privilege to enhance genuine experiences and promote a rich cultural exchange within our communities by ensuring long-term sustainability and stewardship of our planet
turco | inglês |
---|---|
deneyimleri | experiences |
uzun | long |
gezegenimizin | our planet |
zengin | rich |
kültürel | cultural |
TR Özgün deneyimleri güçlendirmenin ve uzun dönemli sürdürülebilirliği ve gezegenimizin koruyuculuğunu üstlenerek topluluklarımız içinde zengin bir kültürel alış verişi desteklememin ayrıcalığımız olduğuna inanırız
EN We believe it is our privilege to enhance genuine experiences and promote a rich cultural exchange within our communities by ensuring long-term sustainability and stewardship of our planet
turco | inglês |
---|---|
deneyimleri | experiences |
uzun | long |
gezegenimizin | our planet |
zengin | rich |
kültürel | cultural |
TR Özgün deneyimleri güçlendirmenin ve uzun dönemli sürdürülebilirliği ve gezegenimizin koruyuculuğunu üstlenerek topluluklarımız içinde zengin bir kültürel alış verişi desteklememin ayrıcalığımız olduğuna inanırız
EN We believe it is our privilege to enhance genuine experiences and promote a rich cultural exchange within our communities by ensuring long-term sustainability and stewardship of our planet
turco | inglês |
---|---|
deneyimleri | experiences |
uzun | long |
gezegenimizin | our planet |
zengin | rich |
kültürel | cultural |
Mostrando 50 de 50 traduções