TR Çalışanların ödedikleri kazanç vergisi, maaş bordrolarında belgelendirilir; kazanç vergisi, gelirin önceden vergilendirilmesi demektir
TR Çalışanların ödedikleri kazanç vergisi, maaş bordrolarında belgelendirilir; kazanç vergisi, gelirin önceden vergilendirilmesi demektir
EN Regular tax payments are deducted from employees’ pay and recorded on their payslips; these sums represent advance instalments towards their income tax
turco | inglês |
---|---|
önceden | advance |
TR Almanya’da gelir vergisi, işletme vergisi veya işlem vergisi gibi farklı vergi türleri var
EN In Germany there are different kinds of taxes, such as Einkommensteuer (income tax), Gewerbesteuer (trade tax) and Umsatzsteuer (value added tax)
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
gelir | income |
işlem | trade |
farklı | different |
vergi | tax |
TR Bazı durumlarda steelseries.com’dan sipariş verdiğinizde gümrük vergisi, ithalat vergisi veya aracılık ücretine tabi olabilirsiniz. Yerel kural ve yönetmelikler için lütfen yerel gümrük ofisine danışın.
EN In some cases, you might be subjected to customs, import taxes or brokerage fee when ordering from steelseries.com. Please check with your local customs office for your local rules and regulations.
turco | inglês |
---|---|
bazı | some |
durumlarda | cases |
steelseries | steelseries |
sipariş | ordering |
veya | or |
yerel | local |
TR TradingView, Inc. belirli ülkelerde satış vergisi amacıyla kayıtlıdır. Sonuç olarak, bulunduğunuz yere bağlı olarak, nihai faturanıza bir satış vergisi eklenebilir.
EN TradingView, Inc. is registered for sales tax purposes in certain countries. As a result, depending on your location, a sales tax could be added to your final bill.
TR TradingView, Inc. belirli ülkelerde satış vergisi amacıyla kayıtlıdır. Sonuç olarak, bulunduğunuz yere bağlı olarak, nihai faturanıza bir satış vergisi eklenebilir.
EN TradingView, Inc. is registered for sales tax purposes in certain countries. As a result, depending on your location, a sales tax could be added to your final bill.
TR TradingView, Inc. belirli ülkelerde satış vergisi amacıyla kayıtlıdır. Sonuç olarak, bulunduğunuz yere bağlı olarak, nihai faturanıza bir satış vergisi eklenebilir.
EN TradingView, Inc. is registered for sales tax purposes in certain countries. As a result, depending on your location, a sales tax could be added to your final bill.
TR TradingView, Inc. belirli ülkelerde satış vergisi amacıyla kayıtlıdır. Sonuç olarak, bulunduğunuz yere bağlı olarak, nihai faturanıza bir satış vergisi eklenebilir.
EN TradingView, Inc. is registered for sales tax purposes in certain countries. As a result, depending on your location, a sales tax could be added to your final bill.
TR TradingView, Inc. belirli ülkelerde satış vergisi amacıyla kayıtlıdır. Sonuç olarak, bulunduğunuz yere bağlı olarak, nihai faturanıza bir satış vergisi eklenebilir.
EN TradingView, Inc. is registered for sales tax purposes in certain countries. As a result, depending on your location, a sales tax could be added to your final bill.
TR TradingView, Inc. belirli ülkelerde satış vergisi amacıyla kayıtlıdır. Sonuç olarak, bulunduğunuz yere bağlı olarak, nihai faturanıza bir satış vergisi eklenebilir.
EN TradingView, Inc. is registered for sales tax purposes in certain countries. As a result, depending on your location, a sales tax could be added to your final bill.
TR TradingView, Inc. belirli ülkelerde satış vergisi amacıyla kayıtlıdır. Sonuç olarak, bulunduğunuz yere bağlı olarak, nihai faturanıza bir satış vergisi eklenebilir.
EN TradingView, Inc. is registered for sales tax purposes in certain countries. As a result, depending on your location, a sales tax could be added to your final bill.
TR TradingView, Inc. belirli ülkelerde satış vergisi amacıyla kayıtlıdır. Sonuç olarak, bulunduğunuz yere bağlı olarak, nihai faturanıza bir satış vergisi eklenebilir.
EN TradingView, Inc. is registered for sales tax purposes in certain countries. As a result, depending on your location, a sales tax could be added to your final bill.
TR TradingView, Inc. belirli ülkelerde satış vergisi amacıyla kayıtlıdır. Sonuç olarak, bulunduğunuz yere bağlı olarak, nihai faturanıza bir satış vergisi eklenebilir.
EN TradingView, Inc. is registered for sales tax purposes in certain countries. As a result, depending on your location, a sales tax could be added to your final bill.
TR TradingView, Inc. belirli ülkelerde satış vergisi amacıyla kayıtlıdır. Sonuç olarak, bulunduğunuz yere bağlı olarak, nihai faturanıza bir satış vergisi eklenebilir.
EN TradingView, Inc. is registered for sales tax purposes in certain countries. As a result, depending on your location, a sales tax could be added to your final bill.
TR TradingView, Inc. belirli ülkelerde satış vergisi amacıyla kayıtlıdır. Sonuç olarak, bulunduğunuz yere bağlı olarak, nihai faturanıza bir satış vergisi eklenebilir.
EN TradingView, Inc. is registered for sales tax purposes in certain countries. As a result, depending on your location, a sales tax could be added to your final bill.
TR Ondan önceyse ülkenin lider tüketici vergisi hazırlama yazılımı olan TurboTax'i üreten Tüketici Vergisi Grubu'nun başındaydı
EN Previously he led the company’s Consumer Tax Group, which produces TurboTax, the nation’s leading consumer tax preparation software
TR Ondan önceyse ülkenin lider tüketici vergisi hazırlama yazılımı olan TurboTax'i üreten Tüketici Vergisi Grubu'nun başındaydı
EN Previously he led the company’s Consumer Tax Group, which produces TurboTax, the nation’s leading consumer tax preparation software
TR İşverenler, elemanlarına net maaşını ödemeden önce brüt maaştan kazanç vergisi ve sosyal güvenlik harçlarını keserek vergi dairesine aktarır
EN Employers deduct income tax and social contributions from their employees’ gross pay and pass them to the tax office before transferring the net pay to their employees
turco | inglês |
---|---|
net | net |
önce | before |
ve | and |
sosyal | social |
vergi | tax |
TR Sebep ise gümrük vergisi kanunları!
EN Thanks to the late Japanese Grand Prix cancellation.
TR (1) Teklifimizdeki tüm fiyatlar yasal katma değer vergisi ve oluşan gönderim masrafları da dahil olmak üzere brüt fiyattır.
EN (1) All price information on our service refers to gross prices including statutory tax and the cost of postage due.
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
fiyatlar | prices |
yasal | statutory |
değer | price |
olmak | the |
TR Bundan; CISG kapsamında doğan uyuşmazlıklara taraf veya anti-damping, ek gümrük vergisi veya koruma önlemleri uygulamalarına yönelik Ticaret Bakanlığı tarafından yürütülen soruşturmalar kapsamında olan müvekkiller yararlanır.
EN These include clients involved in CISG conflicts, as well as investigations by the Turkish Ministry of Economics regarding anti-dumping, countervailing duty, or safeguard measures.
turco | inglês |
---|---|
veya | or |
önlemleri | measures |
soruşturmalar | investigations |
TR Bu reformlar; belirli vergi ve gümrük vergisi muafiyetlerini, bazı projeler için önemli vergi indirimlerini ve bazı projelerde de tam muafiyeti içermekteydi
EN These reforms included notable tax and customs duty exemptions, significant tax reductions for certain projects, as well as complete exemptions from some regulations
turco | inglês |
---|---|
vergi | tax |
projeler | projects |
önemli | significant |
tam | complete |
TR Bulunduğunuz yere bağlı olarak, ödemeleri kredi kartı (MasterCard, Visa veya American Express), banka havalesi veya otomatik ödeme yoluyla kabul ediyoruz. Ödemeler Euro cinsinden yapılır ve fiyatlara katma değer vergisi dahil değildir.
EN Depending on your location, we accept payments via credit card (MasterCard, Visa, or American Express), wire transfer, or direct debit. Payments will be in Euro and all prices are excluding the value added tax.
turco | inglês |
---|---|
kredi | credit |
veya | or |
american | american |
express | express |
kabul | accept |
euro | euro |
katma | added |
değer | value |
TR Araç kiralama ücreti ve% 5 KDV (katma değer vergisi) ile birlikte, aracı kiralarken 5000 AED tutarında bir güvenlik depozitosu ödenmesi gerekmektedir. Güvenlik depozitosu kredi kartı (önerilir), banka kartı veya nakit olarak ödenebilir.
EN Along with the car rental fee and 5% VAT (value added tax), a security deposit of AED 5000 is required to be paid at the time of renting the car. Security deposit can be paid by credit card (recommended), debit card or cash.
turco | inglês |
---|---|
araç | car |
ücreti | fee |
katma | added |
aed | aed |
güvenlik | security |
gerekmektedir | required |
kredi | credit |
veya | or |
nakit | cash |
TR Araç kiralama ücreti ve %5 KDV (katma değer vergisi) ile birlikte, araç kiralama sırasında 5000 AED tutarında güvenlik depozitosu ödenmesi gerekmektedir. Güvenlik teminatı kredi kartı (önerilir), banka kartı veya nakit olarak ödenebilir.
EN Along with the car rental fee and 5% VAT (value added tax), a security deposit of AED 5000 is required to be paid at the time of renting the car. Security deposit can be paid by credit card (recommended), debit card or cash.
turco | inglês |
---|---|
araç | car |
ücreti | fee |
katma | added |
değer | value |
aed | aed |
güvenlik | security |
gerekmektedir | required |
kredi | credit |
veya | or |
nakit | cash |
TR Araç kiralama ücreti ve% 5 KDV (katma değer vergisi) ile birlikte, araç kiralama sırasında 5000 AED tutarında teminat ödenmesi gerekmektedir. Güvenlik teminatı kredi kartı (önerilen), banka kartı veya nakit ile ödenebilir.
EN Along with the car rental fee and 5% VAT (value added tax), a security deposit of AED 5000 is required to be paid at the time of renting the car. Security deposit can be paid by credit card (recommended), debit card or cash.
turco | inglês |
---|---|
araç | car |
ücreti | fee |
katma | added |
değer | value |
aed | aed |
gerekmektedir | required |
güvenlik | security |
kredi | credit |
önerilen | recommended |
veya | or |
nakit | cash |
TR Örneğin Alman yönetimi bunu CO2 vergisi aracılığıyla halihazırda yapıyor
EN The German state is already doing this, for instance via the carbon tax
turco | inglês |
---|---|
alman | german |
halihazırda | already |
yapıyor | doing |
TR Farklı gelirlere, farklı miktarlarda gelir vergisi
EN Differences in income then lead to differences in levels of income tax
turco | inglês |
---|---|
gelir | income |
TR Almanya’da iklimin korunması: CO2 vergisi tartışmaları
EN Climate protection in Germany: the controversy surrounding the carbon tax
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
da | in |
TR Konferans katılımcıları, 2008 yılından bu yana fosil yakıtlardan bir CO2 vergisi alarak, buradan elde ettiği gelirlerin bir kısmını sağlık sigortası aidatları üzerinden vatandaşlarına geri veren İsviçre modelini inceleyecekler.
EN Conference participants want to examine the model in Switzerland, which already began levying a carbon tax on fossil fuels in 2008 and pays part of these revenues back to its citizens through their health insurance contributions.
turco | inglês |
---|---|
konferans | conference |
kısmını | part of |
sağlık | health |
geri | back |
modelini | model |
TR Her bir ton CO2 için 180 euro CO2 Vergisi.
EN CO2 tax amounting to 180 euros per tonne of CO2
turco | inglês |
---|---|
euro | euros |
TR 13.5 Katma Değer Vergisi – Müşteri Yükümlülükleri
EN 13.5 Value-Added Tax ? Customer Obligations
TR Klinik ve Operasyonel Kazanç İçin İlaç Bilgilerinin Kullanılması
EN Using Drug Information for Clinical and Operational Gain
turco | inglês |
---|---|
klinik | clinical |
operasyonel | operational |
bilgilerinin | information |
kullanılması | using |
TR Satış ve kazanç istatistiklerine tam erişim
EN Full access to sales and earnings statistics
turco | inglês |
---|---|
satış | sales |
ve | and |
tam | full |
erişim | access |
TR Bitcoin, Ethereum ve diğer kripto paraları bir Ödül Hesabına aktarın ve aylık olarak hesabınıza yatırılmak üzere, yılda ödüllerde %13,5'e varan kazanç elde edin.
EN Transfer Bitcoin, Ethereum, and other crypto to a Rewards Account and you'll earn up to 13.5% in rewards annually, deposited monthly.
turco | inglês |
---|---|
bitcoin | bitcoin |
ethereum | ethereum |
diğer | other |
kripto | crypto |
aktarın | transfer |
aylık | monthly |
yılda | annually |
hesabını | account |
TR Yayınla ve Sat Ticaret Teknolojisi, herhangi bir satıcının varlıkları belirli bir fiyattan satış için yayınlamasına imkan sunuyor. Böylece belirsizlik, "çift alım satımlar" ve müşteri kazanç masrafları ortadan kalkıyor
EN Post-and-sale trade technology allows any seller to post assets for sale, at a given price, which eliminates ambiguity, “double trades,” and customer acquisition costs.
turco | inglês |
---|---|
ticaret | trade |
teknolojisi | technology |
satış | sale |
çift | double |
müşteri | customer |
TR Finansal kazanç için verilerinizi gözetlemek ve kullanmak üzere tasarlanmış casus yazılımları tespit edin ve engelleyin.
EN Detect and halt various forms of spyware designed to snoop on and exploit your data for financial gain.
turco | inglês |
---|---|
finansal | financial |
verilerinizi | your data |
tespit | detect |
TR Kimlik hırsızları, finansal kazanç elde etmek üzere sizi taklit etmek için e-posta adreslerinizi, sosyal güvenlik numaralarınızı, sosyal medya hesaplarınızı ve telefon numaralarınızı çalmaya çalışıyor.
EN Identity thieves are out to steal email addresses, social security numbers, social media accounts & phone numbers to impersonate you for financial gain.
turco | inglês |
---|---|
kimlik | identity |
finansal | financial |
elde | gain |
sizi | you |
e-posta | |
güvenlik | security |
telefon | phone |
TR Yaşam hakkı maddi kazanç konusu yapılamaz
EN The right to life cannot be made the subject of material gain.
turco | inglês |
---|---|
yaşam | life |
hakkı | right |
konusu | subject |
TR Zebra’nın mobil bilgisayar, barkod okuma ve baskı çözümleri deponuzun tüm operasyonel alanlarını birbirine bağlayarak size dönüşüm yaratacak kazanç imkanı verir.
EN Zebra’s mobile computing, scanning, and printing solutions connect each warehouse operational area to help you realise transformational gains.
turco | inglês |
---|---|
mobil | mobile |
bilgisayar | computing |
okuma | scanning |
ve | and |
baskı | printing |
çözümleri | solutions |
tüm | each |
operasyonel | operational |
size | you |
TR Tahmini brüt maaş, haftalık kazanç ve kazanılan prim sayısı;
EN Estimated gross salary, earnings per week and number of bonuses awarded.
turco | inglês |
---|---|
tahmini | estimated |
haftalık | week |
ve | and |
sayısı | number |
TR Her satışta ilk alışveriş için 35%'a varan kazanç elde edin
EN Get up to 35% from the first purchase of every sale
turco | inglês |
---|---|
ilk | first |
TR Zebra’nın mobil bilgisayar, barkod okuma ve baskı çözümleri deponuzun tüm operasyonel alanlarını birbirine bağlayarak size dönüşüm yaratacak kazanç imkanı verir.
EN Zebra’s mobile computing, scanning, and printing solutions connect each warehouse operational area to help you realise transformational gains.
turco | inglês |
---|---|
mobil | mobile |
bilgisayar | computing |
okuma | scanning |
ve | and |
baskı | printing |
çözümleri | solutions |
tüm | each |
operasyonel | operational |
size | you |
TR Kadın-erkek arası kazanç farkı ve kadın kotası: Almanya’nın gündemi kadın erkek eşitliği. Durumun rakamlarla tespiti.
EN The gender pay gap and a quota for the proportion of women: the gender equality debate in Germany. A reality check in figures.
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
almanya | germany |
TR Piyasa ekonomisinin sürdürülebilir olması için ne olması gerekir? Kısa sürede azami kazanç sağlama ilkelerine dayalı piyasa ekonomisi, insanlığın büyük sorunlarını ancak ekolojik bariyerleri aşmadan hareket ederse çözebilir
EN What has to happen for the market economy to become sustainable? Operating on the principles of short-term profit maximization, the market economy can solve humanity’s major problems only if it moves within ecological guidelines
turco | inglês |
---|---|
piyasa | market |
sürdürülebilir | sustainable |
gerekir | can |
kısa | short |
ekonomisi | economy |
büyük | major |
ekolojik | ecological |
TR Rüzgar enerjisi Danimarkalılara iyimserlik ve bol kazanç getiriyor.
EN Wind power brings the Danes optimism and good business.
turco | inglês |
---|---|
rüzgar | wind |
ve | and |
getiriyor | brings |
TR Dünya genelinde ise expat’lar için iş hayatı ve özel hayat arasındaki denge üçüncü sırada yer alıyor, bunun karşılığında dolgun kazanç üçüncü sıranın altlarına düşüyor.
EN Worldwide, expats name a good work-life balance in the TOP 3, and good pay loses its place in the top slots.
turco | inglês |
---|---|
denge | balance |
TR Oysa onlar büyük bir çoğunlukla olaya çok pragmatik yaklaşıyor ve tıpkı kendilerinden önceki nesiller gibi öncelikle iyi bir kazanç, güvenli bir meslek ve iş yaşamıyla özel yaşam arasında uyum istiyorlar
EN Most of them are very pragmatic and, like the generations before them, want above all to earn good money, have a safe job and a good work-life balance
turco | inglês |
---|---|
güvenli | safe |
yaşam | life |
TR Bu noktada, her vergi mükellefinin bireysel durumu -örneğin yalnız mı, yoksa aile içinde mi yaşadığı – kazanç vergisinde dikkate alınır.
EN This makes it possible to take into account taxpayers’ individual situation – for example, whether they have no dependants or a family – when calculating tax deductions from their pay.
turco | inglês |
---|---|
bu | this |
vergi | tax |
bireysel | individual |
durumu | situation |
yoksa | or |
aile | family |
TR 2007’de yürürlüğe konulan ebeveyn parası, çocuklarına evde bakan veya yarım gün çalışan ana babaların uğradıkları kazanç kaybını telafi etmeyi amaçlıyor
EN The parental allowance that was introduced in 2007 is designed to compensate for the shortfall in earnings that parents experience when they look after their children or work part-time
turco | inglês |
---|---|
veya | or |
gün | time |
TR Sosyal amaçlı şirket “bikuh” bisiklet sürücülerine kilometre başı kazanç sunarak iklimi korumaya katkıda bulunuyor.
EN The social enterprise "bikuh" rewards cyclists for every kilometre and so protects the climate.
turco | inglês |
---|---|
sosyal | social |
iklimi | climate |
da | and |
Mostrando 50 de 50 traduções