TR Ayrıca, özel anahtar aşağı kırma-güçlü bir düşman önlemek için, her üretilen anahtar çifti varsayılan uzunluğu (güçlü entropi ile oluşturulan) 4096 bit için ayarlanmış
"daha da güçlü" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR Ayrıca, özel anahtar aşağı kırma-güçlü bir düşman önlemek için, her üretilen anahtar çifti varsayılan uzunluğu (güçlü entropi ile oluşturulan) 4096 bit için ayarlanmış
EN Also, to prevent a strong adversary from cracking-down a private key, the default length of every generated key pair has been set to 4096 bits (generated with strong entropy)
turco | inglês |
---|---|
ayrıca | also |
özel | private |
anahtar | key |
aşağı | down |
önlemek | prevent |
çifti | pair |
varsayılan | default |
uzunluğu | length |
güçlü | strong |
oluşturulan | generated |
TR Challenger coupe ve Charger sedan, çok sayıda yüksek güçlü SRT ve Hellcat varyantları nedeniyle çok dikkat çeken güçlü otomobillerdir
EN The Challenger coupe and Charger sedan are muscle cars that garner many attention because of their numerous high-powered SRT and Hellcat variants
turco | inglês |
---|---|
sedan | sedan |
yüksek | high |
dikkat | attention |
TR Alman ekonomisi, rekabet gücünü güçlü bir endüstriyel temele, yüksek yenilikçi güce ve çevresel meselelerdeki güçlü odağına borçlu.
EN The German economy owes its competitive edge to a strong industrial base, a high level of innovation, and a strong environmental focus.
turco | inglês |
---|---|
alman | german |
ekonomisi | economy |
güçlü | strong |
endüstriyel | industrial |
yüksek | high |
çevresel | environmental |
TR 3ds Max; modelleme, pratik dokulandırma, gölgeleme ve yüksek kaliteli görüntüleme için güçlü bir araç seti sunar, Maya ise karakter oluşturma, gerçeğe yakın animasyon ve ayrıntılı simülasyonlar için güçlü araçlar sunar
EN 3ds Max offers a robust toolset for modelling, intuitive texturing and shading and high-quality rendering while Maya offers powerful tools for character creation, lifelike animation and detailed simulations
turco | inglês |
---|---|
max | max |
modelleme | modelling |
yüksek | high |
sunar | offers |
oluşturma | creation |
animasyon | animation |
ayrıntılı | detailed |
TR 3ds Max; modelleme, pratik dokulandırma, gölgeleme ve yüksek kaliteli görüntüleme için güçlü bir araç seti sunar, Maya ise karakter oluşturma, gerçeğe yakın animasyon ve ayrıntılı simülasyonlar için güçlü araçlar sunar
EN 3ds Max offers a robust toolset for modelling, intuitive texturing and shading and high-quality rendering while Maya offers powerful tools for character creation, lifelike animation and detailed simulations
turco | inglês |
---|---|
max | max |
modelleme | modelling |
yüksek | high |
sunar | offers |
oluşturma | creation |
animasyon | animation |
ayrıntılı | detailed |
TR Güçlü yapay zeka günümüzde herhangi bir pratik örnekten yoksun bir şekilde hala teori aşamasında olsa da, bu, yapay zeka araştırmacılarının güçlü yapay zekayı geliştirmeyi denemediği anlamına gelmiyor
EN While strong AI is still entirely theoretical with no practical examples in use today, that doesn't mean AI researchers aren't also exploring its development
turco | inglês |
---|---|
güçlü | strong |
günümüzde | today |
herhangi | no |
pratik | practical |
anlamına | mean |
TR Müzik sizin için vazgeçilmez bir çalışma arkadaşıysa çevreleyici ve stereofonik ses, duyabileceğiniz güçlü bir bas hattı ve artırabileceğiniz ses düzeyi sunan küçük ama güçlü hoparlörler ile tercihlerinizi yerine getirin
EN If music is your ideal work companion, indulge your preferences with small but mighty speakers that deliver immersive, stereophonic audio, a powerful bass line you can hear, and volume you can crank way up
TR Dağıtılmış makine öğrenimi ve yüksek performanslı bilgi işlem için optimize edilmiş yeni, daha hızlı, daha güçlü ve daha büyük bulut sunucusu boyutu
EN New faster, more powerful and larger instance size optimized for distributed machine learning and high performance computing
turco | inglês |
---|---|
dağıtılmış | distributed |
makine | machine |
yeni | new |
hızlı | faster |
güçlü | powerful |
boyutu | size |
TR Filtre sisteminin ayrıca çok daha küçük bir eforla başarı sağlayabileceğiniz alanları bulduğu çok daha güçlü bir aracı daha vardır:
EN The filter system also has a much more powerful too to find areas where you could be succeed with a little effort:
turco | inglês |
---|---|
küçük | little |
güçlü | powerful |
TR Desteğiniz, daha güçlü ve daha kullanışlı bir platform oluşturmamıza yardımcı oluyor.Pek çok ilginç özellik yakında kullanıma sunulacak!
EN Your support helps us build a stronger and convenient platform.A lot of interesting features are coming soon!
turco | inglês |
---|---|
kullanışlı | convenient |
ilginç | interesting |
özellik | features |
yakında | soon |
TR Zayıf parolaları önleyin ve kullanıcıların daha iyi hesap güvenliği için daha güçlü parolalar oluşturmasını gerektirir.
EN Prevent weak passwords and require users to create stronger passwords for better account security.
turco | inglês |
---|---|
zayıf | weak |
önleyin | prevent |
hesap | account |
güvenliği | security |
parolalar | passwords |
gerektirir | require |
TR Güçlü araçlar sayesinde gündelik işler daha hızlı ve daha kolay hale gelir.
EN Thanks to powerful tools, everyday tasks are faster and easier.
turco | inglês |
---|---|
güçlü | powerful |
araçlar | tools |
hızlı | faster |
ve | and |
TR Yeni ve gelişmiş, 2 kat daha güçlü, formunu koruma özelliğine sahip fırça uçları daha uzun fırça başlığı ömrü sağlar
EN The new & improved, 2 x stronger bounce-back silicone bristles provide longer brush head life
turco | inglês |
---|---|
gelişmiş | improved |
sağlar | provide |
TR Bu, insanların arabalarını kum tepelerinde yarışacakları ve onları daha hızlı ve daha güçlü hale getirmek için değiştirecekleri bir spora dönüştü
EN This developed into a sport, in which people would race their cars up dunes, and modify them to make them faster and more powerful
turco | inglês |
---|---|
hızlı | faster |
güçlü | powerful |
insanları | people |
arabaları | cars |
TR Zayıf parolaları önleyin ve kullanıcıların daha iyi hesap güvenliği için daha güçlü parolalar oluşturmasını gerektirir.
EN Prevent weak passwords and require users to create stronger passwords for better account security.
turco | inglês |
---|---|
zayıf | weak |
önleyin | prevent |
hesap | account |
güvenliği | security |
parolalar | passwords |
gerektirir | require |
TR Hostinger'ı daha güçlü ve daha hızlı yapmak için sadece en son teknolojiye güvenemeyiz. Bu yüzden en büyük gücümüz, onu hayata geçirmek için var gücüyle çalışan ekiplerden oluşuyor.
EN Making Hostinger stronger and faster, we can’t simply rely on the latest technology. That’s why our greatest strength is the team of teams who work together towards implementing it.
TR Eğitim çözümleri: Hedef piyasanızın uzmanlık ve bilgisini yükselten ve sürdürülebilir talep artışı ve daha güçlü bir marka imajı yaratan eğitim programları sağlayın.
EN Education solutions: Provide educational programmes that uplift the expertise and knowledge of your target market and create a sustainable groundswell in demand and a stronger brand image.
turco | inglês |
---|---|
çözümleri | solutions |
hedef | target |
uzmanlık | expertise |
sürdürülebilir | sustainable |
talep | demand |
marka | brand |
programları | programmes |
sağlayın | provide |
TR Cloudflare Apps, milyonlarca site sahibinin daha önce yalnızca teknik uzmanlar tarafından kullanılabilen araçlara erişmesinin basit ve güçlü bir yoludur.
EN Cloudflare Apps is a simple and powerful way for millions of site owners to get access to tools previously only available to technical experts.
turco | inglês |
---|---|
cloudflare | cloudflare |
site | site |
basit | simple |
güçlü | powerful |
TR Bu altı bölüm, SEO bilgisi konusunda güçlü bir temel oluşturmak ve Google’da daha üstlerde sıralanmaya başlamak için ihtiyacınız olan tek şey
EN These six chapters are all you need to build a strong foundation of SEO knowledge and start ranking higher in Google
turco | inglês |
---|---|
seo | seo |
bilgisi | knowledge |
güçlü | strong |
temel | foundation |
başlamak | start |
şey | all |
TR Önceden tanımlanmış sorunlardan daha derinlere inmek isteyen yetenekli bir teknik SEO iseniz, güçlü Veri Gezgini’miz her bir sayfanızın yüzlerce farklı veri noktasını tam anlamıyla kontrol etmenizi sağlar.
EN If you’re a skilled technical SEO who wants to go deeper than pre-defined issues, our powerful Data Explorer puts you in full control of over a hundred different data points on each of your pages.
turco | inglês |
---|---|
tanımlanmış | defined |
teknik | technical |
seo | seo |
güçlü | powerful |
veri | data |
her | each |
tam | full |
kontrol | control |
etmenizi | your |
TR Daha güçlü yerinden oynatma, kazıma ve sondalama için çift-uçlu metal Spudger
EN Dual-tipped metal spudger for more powerful prying, scraping, and probing
turco | inglês |
---|---|
güçlü | powerful |
metal | metal |
TR Hayata Destek Evi’nde geçirdiğim zamanlar bana büyük bir zenginlik olarak dönüyor, beni iyi hissettiriyor, hem kendim hem başkaları için daha fazlasını yapmak için beni güçlü kılıyor
EN The time I spent at Support to Life gets back to me as great value, makes me feel good and empowers me to do more for myself and for others
turco | inglês |
---|---|
destek | support |
başkaları | others |
TR Yüksek güçlü bir büyüteçten daha az. Bankayı kırma.
EN Less than a high powered magnifying glass. Don't break the bank.
turco | inglês |
---|---|
yüksek | high |
daha | than |
TR Birkaç hata olabilir, düzeltmeleri kolayca yapmak için güçlü editörümüzü kullanın. Önemli anlar, rakip bahsedilmeleri ve daha iyi satış uygulamaları için transkripti kolayca analiz edin. Sonra, kolayca başkaları ile paylaşın.
EN There might be a few errors, use our powerful editor to easily make corrections. Easily analyze the transcript for key moments, competitor mentions, and better sales practices. Then, easily share them with others.
turco | inglês |
---|---|
hata | errors |
olabilir | might |
kolayca | easily |
güçlü | powerful |
kullanın | use |
rakip | competitor |
satış | sales |
transkripti | transcript |
analiz | analyze |
başkaları | others |
paylaşın | share |
TR Bu yüzden gelişmiş yapay zekamızla erişilebilir olanın daha erişilebilir olmasına yardımcı oluyoruz. Transkripsiyon ve çeviri iş akışınızı kolaylaştırmak için güçlü API'mize erişin.
EN That's why with our advanced artificial intelligence, we help make the accessible more accessible. Access our powerful API to streamline your transcription and translation workflow.
turco | inglês |
---|---|
gelişmiş | advanced |
erişilebilir | accessible |
transkripsiyon | transcription |
çeviri | translation |
güçlü | powerful |
api | api |
erişin | access |
TR Logo oluşturma sürecinin tadını çıkarın ve güçlü bir marka inşa etmeye bir adım daha yaklaşın.
EN Enjoy the logo making process and get one step closer to building a solid brand.
turco | inglês |
---|---|
oluşturma | building |
adım | step |
TR Daha güçlü müşteri ilişkileri kurun
EN Build stronger customers' relationship
turco | inglês |
---|---|
müşteri | customers |
TR Müşteri etkileşimi, müşterilerle daha güçlü ilişkiler kurmak için birden fazla kanal üzerinden etkileşim kurma eylemidir
EN Customer engagement is the action of interacting with customers through multiple channels to build stronger relationship with them
turco | inglês |
---|---|
etkileşim | engagement |
TR Potansiyel müşteriler ve müşteriler için daha yüksek düzeyde özerklik oluşturabilmek, aracı süper güçlü hale getirdi
EN Being able to build a higher level of autonomy for leads and customers has made the tool super powerful
turco | inglês |
---|---|
müşteriler | customers |
düzeyde | level |
aracı | tool |
süper | super |
güçlü | powerful |
TR Kullanımınızda olan güçlü Google Ads aracı ile, pazarlama çabalarınızdan daha iyi kazanımlar elde etmenize yardımcı olacak aydınlatıcı ipuçları elde edebilirsiniz
EN With the powerful Google Ads search tool at your disposal, you can collect insightful tips to get even more out of your marketing efforts
turco | inglês |
---|---|
güçlü | powerful |
ads | ads |
aracı | tool |
pazarlama | marketing |
ipuçları | tips |
TR Ziyaretçi getirerek güçlü bir web projesine sahip olmak jenerik ve projenizi temsil eden bir alan adı ile daha kolaydır
EN Owning a strong web project by calling visitors, is easier with a generic and domain name which is representing your project
turco | inglês |
---|---|
ziyaretçi | visitors |
güçlü | strong |
projenizi | your project |
adı | name |
TR Güçlü güvenlik garantisi, hızlı, kullanışlı ve otomatik başvuru süreci bulunmaktadır. Piyasadaki diğer wildcard SSL çeşitlerinden daha uygun fiyatlardadır.
EN It has a strong security guarantee, fast, convenient and automatic application process. It is more affordable than other wildcard SSL types on the market.
turco | inglês |
---|---|
güçlü | strong |
güvenlik | security |
garantisi | guarantee |
hızlı | fast |
ve | and |
otomatik | automatic |
başvuru | application |
süreci | process |
bulunmaktadır | is |
piyasadaki | on the market |
wildcard | wildcard |
ssl | ssl |
TR Dijital Kapasite Güçlendirme Eğitimleri İle Daha Güçlü STÖ'ler
EN What Have We Accomplished with CSO Resource Centre in Two Years?
turco | inglês |
---|---|
üç | two |
TR Daha güçlü dijital özgürlük hakları
EN Making vaccinations possible in 92 countries
turco | inglês |
---|---|
daha | in |
TR Ayrıca, eklenti geliştirmenin ihtiyaçlarınıza özel daha fazla özelleştirme ve işlevsellik sunmasını sağlayan güçlü bir API?ye sahiptir.
EN It also has a powerful API, enabling plugin development to provide further customization and functionality specific to your needs.
turco | inglês |
---|---|
eklenti | plugin |
ihtiyaçlarınıza | to your needs |
özel | specific |
özelleştirme | customization |
işlevsellik | functionality |
sağlayan | provide |
güçlü | powerful |
api | api |
sahiptir | has |
ihtiyaçları | needs |
TR STOK “madem ki değişim istiyoruz, daha güçlü olmalıyız” mottosuyla yola çıktı. Ülkemizi değiştirmek…
EN STOK set out with the motto "since we want change, we must be stronger". We want to change our…
TR Madem ki değişim istiyoruz, daha güçlü olmalıyız!
EN Since we want a change, we must be stronger!
turco | inglês |
---|---|
değişim | change |
daha | be |
TR Dijital Kapasite Güçlendirme Eğitimleri İle Daha Güçlü STÖ'ler | STGM
EN Stronger CSOs with Digital Capacity Building Trainings | STGM
turco | inglês |
---|---|
kapasite | capacity |
daha | with |
stgm | stgm |
TR Teknik Destekle Daha Güçlü STÖ’ler
EN Stronger CSOs with Technical Support
turco | inglês |
---|---|
teknik | technical |
daha | with |
TR Türkiye’nin 16 Nisan referandumunda verdiği kararı ülkemiz için iyiliklere vesile olmasını dileriz. Türkiye’nin daha da güçlü bir birlik ve beraberlik içinde bundan sonra da her alanda büyümesini sürdüreceğine yürekten inanıyoruz.
EN We wish that the decision that Turkey made on the April 16 Referendum will be for the benefit of Turkey. We strongly believe that Turkey can sustain its growth in every field with stronger unity and solidarity.
turco | inglês |
---|---|
türkiye | turkey |
nisan | april |
TR Projelerinizle daha verimli çalışmak için güçlü Uygulama Özelliklerini kullanın
EN Use the powerful Application Features to work with your projects more efficiently
turco | inglês |
---|---|
verimli | efficiently |
güçlü | powerful |
TR L10 Güçlü Tablet Platformu Hakkında Daha Fazla Bilgi Edinin
EN Learn More About The L10 Rugged Tablet Platform
turco | inglês |
---|---|
tablet | tablet |
platformu | platform |
hakkında | about |
bilgi | learn |
TR Zebra'nın güçlü yazılım çözümleri, personelinizin konuklarınıza daha iyi hizmet sunmak için ihtiyaç duyduğu tüm yönetim ve iletişim özelliklerini sunar.
EN Zebra’s powerful software solutions deliver all the management and communication functions your staff need to provide guests with better service.
turco | inglês |
---|---|
güçlü | powerful |
yazılım | software |
çözümleri | solutions |
hizmet | service |
ihtiyaç | need |
tüm | all |
yönetim | management |
iletişim | communication |
TR Zebra’nın güçlü yazılım çözümleri konaklama ve ağırlama iletişim cihazlarımızla çalışır ve personelinizin konuklara daha iyi hizmet sunmak için ihtiyaç duyduğu tüm özelliklere sahiptir.
EN Zebra’s powerful software solutions work with our hospitality communication devices to deliver all the functions your staff need to provide guests with better service.
turco | inglês |
---|---|
güçlü | powerful |
yazılım | software |
çözümleri | solutions |
iletişim | communication |
çalışır | work |
hizmet | service |
ihtiyaç | need |
tüm | all |
TR MPS programınızda daha akıllıca karar alımı yapabilmek için Zebra’nın güçlü ISV ve uzman ortak topluluğundan faydalanın
EN Leverage Zebra's powerful ISV and expert partner community to drive smarter decision making in your MPS program
turco | inglês |
---|---|
karar | decision |
zebra | zebra |
güçlü | powerful |
uzman | expert |
ortak | partner |
daha akıllı | smarter |
TR En yeni self servis platformu: Android Oreo, ultra güçlü bir işlemci ve yüksek çözünürlüklü çoklu dokunmatik ekran ile Zebra’nın sektör lideri barkod okuma özelliklerine ve daha fazlasına sahip olun.
EN You get the latest self-service platform — with Android Oreo, an ultra-powerful processor, high-definition multi-touch display, Zebra’s industry leading barcode scanning, and more.
turco | inglês |
---|---|
self | self |
servis | service |
platformu | platform |
android | android |
ultra | ultra |
güçlü | powerful |
işlemci | processor |
çoklu | multi |
ekran | display |
sektör | industry |
lideri | leading |
barkod | barcode |
okuma | scanning |
TR Tüm ekibinizle daha güçlü bir iletişim kurun.
EN Communicate better with your entire team.
turco | inglês |
---|---|
tüm | entire |
iletişim | communicate |
TR Potansiyel müşteriler ve müşteriler için daha yüksek düzeyde özerklik oluşturabilmek, aracı süper güçlü hale getirdi
EN Being able to build a higher level of autonomy for leads and customers has made the tool super powerful
turco | inglês |
---|---|
müşteriler | customers |
düzeyde | level |
aracı | tool |
süper | super |
güçlü | powerful |
TR Eğitim çözümleri: Hedef piyasanızın uzmanlık ve bilgisini yükselten ve sürdürülebilir talep artışı ve daha güçlü bir marka imajı yaratan eğitim programları sağlayın.
EN Education solutions: Provide educational programmes that uplift the expertise and knowledge of your target market and create a sustainable groundswell in demand and a stronger brand image.
turco | inglês |
---|---|
çözümleri | solutions |
hedef | target |
uzmanlık | expertise |
sürdürülebilir | sustainable |
talep | demand |
marka | brand |
programları | programmes |
sağlayın | provide |
TR Dünyanın en katı gizlilik düzenlemelerine uyarak müşterilerinize daha güçlü bir güven ortamı sağlayın
EN Build customer trust with rigorous data protections that adhere to the world’s most stringent privacy regulations
turco | inglês |
---|---|
gizlilik | privacy |
güven | trust |
Mostrando 50 de 50 traduções