TR Bu sebeple CA’lar (sertifika yetkilileri) bunun yerine ara kökler yayınlar
Traduzir "bunun yerine ara" para inglês
Mostrando 50 de 50 traduções da frase "bunun yerine ara" de turco para inglês
Traduções de bunun yerine ara
"bunun yerine ara" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
Tradução de turco para inglês de bunun yerine ara
turco
inglês
EN For this reason, CAs (certification authorities) publish intermediate roots instead
| turco | inglês |
|---|---|
| sertifika | certification |
TR Bu sebeple CA’lar (sertifika yetkilileri) bunun yerine ara kökler yayınlar
EN For this reason, CAs (certification authorities) publish intermediate roots instead
| turco | inglês |
|---|---|
| sertifika | certification |
TR CA bir ara sertifikaya dayanıyorsa - ara ürünü tedarik eden CA'nın uzun vadeli istikrarını ve açıkça iki CA arasındaki tedarikçi ilişkisinin istikrarını göz önünde bulundurmalısınız
EN If the CA is based on an intermediate certificate - you should consider the long-term stability of the CA supplying the intermediate and clearly the stability of the supplier relationship between the two CAs
| turco | inglês |
|---|---|
| ca | ca |
| vadeli | term |
| açıkça | clearly |
| arasındaki | between |
| tedarikçi | supplier |
TR CA bir ara sertifikaya dayanıyorsa - ara ürünü tedarik eden CA'nın uzun vadeli istikrarını ve açıkça iki CA arasındaki tedarikçi ilişkisinin istikrarını göz önünde bulundurmalısınız
EN If the CA is based on an intermediate certificate - you should consider the long-term stability of the CA supplying the intermediate and clearly the stability of the supplier relationship between the two CAs
| turco | inglês |
|---|---|
| ca | ca |
| vadeli | term |
| açıkça | clearly |
| arasındaki | between |
| tedarikçi | supplier |
TR Sizi İnternet'te anonim yapacağımıza dair reklam yapmıyorum veya bunun sözün vermiyoruz, bunun yerine çevirimiçi gizliliğinizi ve güvenliğinizi geliştiriyoruz.
EN We don't advertise or promise that we can make you anonymous on the Internet, but instead that we'll improve your privacy and security online.
| turco | inglês |
|---|---|
| anonim | anonymous |
| veya | or |
TR Sizi İnternet'te anonim yapacağımıza dair reklam yapmıyorum veya bunun sözün vermiyoruz, bunun yerine çevirimiçi gizliliğinizi ve güvenliğinizi geliştiriyoruz.
EN We don't advertise or promise that we can make you anonymous on the Internet, but instead that we'll improve your privacy and security online.
| turco | inglês |
|---|---|
| anonim | anonymous |
| veya | or |
TR Bunun nedenleri büyük ölçüde henüz araştırılmamış durumda. Biz, bunun nedeninin sosyal stres olduğunu düşünüyoruz
EN Up to now there has been virtually no research into the reasons for this
| turco | inglês |
|---|---|
| nedenleri | reasons |
TR Klautz bunun yerine Alman teknolojisi, tıbbı ve tarihiyle ilgili şeyler yayınlamaya karar verdi.
EN Instead, Klautz decided to publish German technology, medicine and history.
| turco | inglês |
|---|---|
| alman | german |
| teknolojisi | technology |
TR Bunun yerine, basitçe birkaç adet SEO sektör anketinin sonuçlarını ve yalnızca Ahrefs’te bulacağınız bazı yararlı özellikleri paylaşmaya karar verdik.
EN Instead, we thought we’d keep things simple and share the results of a few SEO industry polls and some useful features that you’ll only find in Ahrefs.
| turco | inglês |
|---|---|
| sektör | industry |
| yararlı | useful |
| özellikleri | features |
TR Mükemmel sistemi aramak için bu satırları değiştirirken çıkmaza girmemek önemlidir; bunun yerine, satırlarınızın bir taslağını yazdıysanız, dikkatinizi programımızın daha derin duygusal ve ruhsal araçlarına çevirmeniz önerilir
EN It’s important to not get bogged down in tweaking these lines in search of the perfect system; rather, if you have written out a draft of your lines, it is recommended to turn your attention to the deeper emotional and spiritual tools of our program
| turco | inglês |
|---|---|
| mükemmel | perfect |
| sistemi | system |
| aramak | search |
| duygusal | emotional |
TR Bunun yerine, bu an bir büyüme fırsatı olabilir
EN Instead, this moment can be a growth opportunity
| turco | inglês |
|---|---|
| yerine | instead |
| an | moment |
| bir | a |
| büyüme | growth |
| fırsatı | opportunity |
| olabilir | can |
TR Bilinçaltında kendimden vazgeçtim ve bunun yerine hayal kırıklığı, öfke ve boşluk deliğini internetle doldurdum
EN I subconsciously gave up on myself and instead filled the hole of frustration, anger and emptiness with the internet
TR Bunun yerine işlemler node'lar (dünya geneline yayılmış bilgisayar/kullanıcı ağı) tarafından doğrulanır ve blockchain adındaki açık deftere kaydedilir.
EN Rather, the transactions are verified by nodes (the network of computers/users spread globally) and recorded in an open ledger.
| turco | inglês |
|---|---|
| işlemler | transactions |
| bilgisayar | computers |
| kullanıcı | users |
| ağı | network |
| açık | open |
TR Bunun için Mina?yı kullanarak çevrimiçi verilerine erişebilir ve hizmet sağlayıcıların istediği gereklilikleri yerine getirebilirler
EN Instead, they use Mina to access their online data and to prove that they meet the requirements of service providers
| turco | inglês |
|---|---|
| mina | mina |
| çevrimiçi | online |
| hizmet | service |
| gereklilikleri | requirements |
| sağlayıcıları | providers |
TR Bunun yerine belirli aralıklarda mail yoluyla tarafınıza bilgilendirme sağlıyoruz.
EN For more than 12 years, we are known as a reliable and prominent company in Turkey according to our sold hosting service.
| turco | inglês |
|---|---|
| bunun | are |
TR Bunun yerine iletişim bilgilerimizi listeleyecektir
EN Instead, it will list our contact information
| turco | inglês |
|---|---|
| bunun | it |
| yerine | instead |
| iletişim | contact |
TR Bunun yerine düzenlenebilme ve izlenebilme işlevlerine mi ihtiyacınız var? Dinamik kodlarımıza göz atın.
EN Need editable and trackable functionalities instead? Check out our dynamic codes.
| turco | inglês |
|---|---|
| dinamik | dynamic |
TR Kobo eOkuyucunuz'u promosyon kodu uygulamak için kullanıyorsunuzdur. Bunun yerine promosyon kodunuzu Kobo websitesinde kullanmayı deneyin.
EN You may be using your Kobo eReader to apply a promo code. Try using the promo code on the Kobo website instead.
| turco | inglês |
|---|---|
| kobo | kobo |
| promosyon | promo |
| kodu | code |
| uygulamak | apply |
| deneyin | try |
TR Ancak Danıştay verdiği yürütmeyi durdurma kararının gereğini yerine getirmedi. Bunun üzerine Haziran 2021’de Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) ile DİSK Basın-İş, yeniden yürütmeyi durdurma ve iptal istemli dava açtı.
EN However, the Council of State did not fulfill its decision. In June 2021, The Contemporary Journalists' Association (ÇGD) and DİSK Basın-İş filed a lawsuit seeking to stop and cancel the re-execution.
| turco | inglês |
|---|---|
| ancak | however |
| haziran | june |
| gazeteciler | journalists |
| derneği | association |
| iptal | cancel |
TR Bunun yerine, parmağınızı oynatmadan, operasyonlarınızı hemen şimdi nasıl ve nerede iyileştirebileceğinizi gösteren gerçek zamanlı bir resim elde edersiniz.
EN Instead, without lifting a finger, you get a real-time picture that reveals how and where you can improve operations, right now.
| turco | inglês |
|---|---|
| resim | picture |
| elde | get |
TR CSP'ler CSO'ları için Çalışma Yetkisi (ATO) almaz, bunun yerine P-ATO alır
EN CSPs do not get an Authority to Operate (ATO) for their CSOs, instead they receive P-ATOs
| turco | inglês |
|---|---|
| bunun | their |
TR TISAX değerlendirmesi, hizmete bağlı değildir (hizmetlere özgü denetimleri test etmez); bunun yerine bölgeler değerlendirilir
EN The TISAX assessment is service-agnostic (i.e., it doesn’t test controls unique to services) and regions are assessed instead
| turco | inglês |
|---|---|
| hizmete | service |
| denetimleri | controls |
| test | test |
| bölgeler | regions |
TR Bunun için Mina?yı kullanarak çevrimiçi verilerine erişebilir ve hizmet sağlayıcıların istediği gereklilikleri yerine getirebilirler
EN Instead, they use Mina to access their online data and to prove that they meet the requirements of service providers
| turco | inglês |
|---|---|
| mina | mina |
| çevrimiçi | online |
| hizmet | service |
| gereklilikleri | requirements |
| sağlayıcıları | providers |
TR Bunun yerine belirli aralıklarda mail yoluyla tarafınıza bilgilendirme sağlıyoruz.
EN For more than 12 years, we are known as a reliable and prominent company in Turkey according to our sold hosting service.
| turco | inglês |
|---|---|
| bunun | are |
TR Bunun yerine, onu dünyayla paylaşmak istiyorsunuz ve Visme bunu kolaylaştırıyor
EN Instead, you want to share it with the world, and Visme makes it easy
| turco | inglês |
|---|---|
| visme | visme |
TR Bunun nedeni, oneclickdrive.com'un herhangi bir komisyon veya işaretleme eklememesidir. Bir kullanıcı olarak, bir acente yerine doğrudan araç kiralama şirketi ile anlaşacaksınız.
EN The reason for that is oneclickdrive.com doesn't add any commision or markups. As a user, you will deal directly with the car rental company instead of an agent.
| turco | inglês |
|---|---|
| nedeni | reason |
| kullanıcı | user |
| doğrudan | directly |
| araç | car |
| kiralama | rental |
| şirketi | company |
TR Bunun yerine, temel para birimi olarak madeni para için uzun bir bot kurmak ve fiyat artışından yararlanmak mantıklıdır
EN Instead, it makes sense to set up a long bot for the coin as a base currency and take advantage from the price increase
| turco | inglês |
|---|---|
| temel | base |
| uzun | long |
| bot | bot |
TR Bunun nedeni, hatalı verilerin sizi yanlış yöne götürecek ve çabalarınızın arama sıralamanıza yardımcı olmak yerine engellemesine neden olabilecek olmasıdır.
EN This is because flawed data will lead you in the wrong direction and may actually cause your efforts to hamper your search ranking instead of helping it.
| turco | inglês |
|---|---|
| verilerin | data |
| yanlış | wrong |
| arama | search |
TR Bu işlev kriptografik olarak güvenilir değerler üretmez ve kriptografik amaçlarla kullanılmamalıdır. Kriptografik olarak güvenilir bir değere ihtiyaç duyuluyorsa bunun yerine
EN This function does not generate cryptographically secure values, and should not be used for cryptographic purposes. If you need a cryptographically secure value, consider using
| turco | inglês |
|---|---|
| işlev | function |
| güvenilir | secure |
| ihtiyaç | need |
TR Yönetişim çerçevemiz, etik ve sorumlu davranma konusunda bizi yönlendirirken marka vaadimizi yerine getirmemize, bunun yanı sıra ilgili düzenlemelere ve mevzuata uymamıza yardımcı oluyor
EN Our governance framework helps us deliver on our brand promise and comply with relevant regulations and legislation, as well as guiding us to behave ethically and responsibly
| turco | inglês |
|---|---|
| yanı | well |
| ilgili | relevant |
TR Bunun yerine, bunlar toplanabilir ve nispeten basit teknikler kullanılarak faydalı bir şey için geri dönüştürülebilir.
EN Instead, they can be collected and -using relatively simple techniques- recycled into something useful.
| turco | inglês |
|---|---|
| bunun | be |
| nispeten | relatively |
| basit | simple |
| faydalı | useful |
TR Birbirinizle konuşun, bir başkası ile aranızda bir mantık yürütün, ancak birbiriniz hakkında dedikodu veya eleştiri olmasın. Bunun yerine programın anlayışı, sevgisi ve huzurunun gün be gün içinizde büyümesine izin verin.
EN Talk to each other, reason things out with someone else, but let there be no gossip or criticism of one another. Instead let the understanding, love and peace of the program grow in you one day at a time.
TR Bazılarımız ev internet bağlantımızı kaldırdık ve yalnızca halka açık yerlerde çevrimiçi bağlanıyoruz ve kişisel bilgisayarlarımızdan kurtulup bunun yerine kütüphane bilgisayarlarını kullanmayı düşünebiliriz.
EN Some of us have removed our home internet connection and only connect online in public places, and we may consider getting rid of our personal computer and using library computers instead.
| turco | inglês |
|---|---|
| ev | home |
| kütüphane | library |
| kullanmayı | using |
| bazıları | some |
TR Teknik konulara fazla takılırsak, 90 gün boyunca ayıklığı saymamayı deneyebiliriz ve bunun yerine her seferinde bir gün iyileşmeye odaklanabiliriz.
EN If we are getting too hung up on technicalities, we may wish to try not counting sobriety for 90 days, and instead focus simply on recovery one day at a time.
TR Bunun yerine, sorun kaldırıldı
EN Instead, the problem has been removed
| turco | inglês |
|---|---|
| sorun | problem |
TR Düğmelerden fade in efekti kaldırıldı. Artık, başlangıçtan itibaren uygun şekilde boyutlandırıldılar, bu yüzden onları mantığa göre ayarlayarak onları gizlemenize gerek kalmayacak. Bunun yerine artık sayfa yükünden görülebilirler.
EN Removed the fade in effect from the buttons. They are now properly sized from the start so there?s no need to keep them hidden while sizing logic is adjusting them. Instead they can now be visible from page load.
TR Bunun yerine iletişim bilgilerimizi listeleyecektir
EN Instead, it will list our contact information
TR Kaydolduysanız, bu kurallara uymayı zaten kabul etmiş olursunuz. Onları göz ardı etmeyin. Bunun yerine, tüm işlemcilerin hoş karşılandığı ortak bir çalışma ortamı oluşturmamıza yardımcı olun. İnşa edelim, kırmayalım arkadaşlar.
EN If you've signed up, then you've already agreed to abide by these rules. Don't ignore them. Instead, help us to create a collaborative environment where all traders are welcome. Let's build, not break things, people.
TR Kaydolduysanız, bu kurallara uymayı zaten kabul etmiş olursunuz. Onları göz ardı etmeyin. Bunun yerine, tüm işlemcilerin hoş karşılandığı ortak bir çalışma ortamı oluşturmamıza yardımcı olun. İnşa edelim, kırmayalım arkadaşlar.
EN If you've signed up, then you've already agreed to abide by these rules. Don't ignore them. Instead, help us to create a collaborative environment where all traders are welcome. Let's build, not break things, people.
TR Kaydolduysanız, bu kurallara uymayı zaten kabul etmiş olursunuz. Onları göz ardı etmeyin. Bunun yerine, tüm işlemcilerin hoş karşılandığı ortak bir çalışma ortamı oluşturmamıza yardımcı olun. İnşa edelim, kırmayalım arkadaşlar.
EN If you've signed up, then you've already agreed to abide by these rules. Don't ignore them. Instead, help us to create a collaborative environment where all traders are welcome. Let's build, not break things, people.
TR Kaydolduysanız, bu kurallara uymayı zaten kabul etmiş olursunuz. Onları göz ardı etmeyin. Bunun yerine, tüm işlemcilerin hoş karşılandığı ortak bir çalışma ortamı oluşturmamıza yardımcı olun. İnşa edelim, kırmayalım arkadaşlar.
EN If you've signed up, then you've already agreed to abide by these rules. Don't ignore them. Instead, help us to create a collaborative environment where all traders are welcome. Let's build, not break things, people.
TR Kaydolduysanız, bu kurallara uymayı zaten kabul etmiş olursunuz. Onları göz ardı etmeyin. Bunun yerine, tüm işlemcilerin hoş karşılandığı ortak bir çalışma ortamı oluşturmamıza yardımcı olun. İnşa edelim, kırmayalım arkadaşlar.
EN If you've signed up, then you've already agreed to abide by these rules. Don't ignore them. Instead, help us to create a collaborative environment where all traders are welcome. Let's build, not break things, people.
TR Kaydolduysanız, bu kurallara uymayı zaten kabul etmiş olursunuz. Onları göz ardı etmeyin. Bunun yerine, tüm işlemcilerin hoş karşılandığı ortak bir çalışma ortamı oluşturmamıza yardımcı olun. İnşa edelim, kırmayalım arkadaşlar.
EN If you've signed up, then you've already agreed to abide by these rules. Don't ignore them. Instead, help us to create a collaborative environment where all traders are welcome. Let's build, not break things, people.
TR Kaydolduysanız, bu kurallara uymayı zaten kabul etmiş olursunuz. Onları göz ardı etmeyin. Bunun yerine, tüm işlemcilerin hoş karşılandığı ortak bir çalışma ortamı oluşturmamıza yardımcı olun. İnşa edelim, kırmayalım arkadaşlar.
EN If you've signed up, then you've already agreed to abide by these rules. Don't ignore them. Instead, help us to create a collaborative environment where all traders are welcome. Let's build, not break things, people.
TR Kaydolduysanız, bu kurallara uymayı zaten kabul etmiş olursunuz. Onları göz ardı etmeyin. Bunun yerine, tüm işlemcilerin hoş karşılandığı ortak bir çalışma ortamı oluşturmamıza yardımcı olun. İnşa edelim, kırmayalım arkadaşlar.
EN If you've signed up, then you've already agreed to abide by these rules. Don't ignore them. Instead, help us to create a collaborative environment where all traders are welcome. Let's build, not break things, people.
TR Bunun yerine, geniş aralıklandırılmış bağlantı noktaları kullanın ve yön çizgilerinin uzunluk ve açılarını ayarlayarak eğrileri şekillendirme denemeleri yapın.
EN Instead, draw widely spaced anchor points, and practice shaping curves by adjusting the length and angles of the direction lines.
TR arayüzünden gerçeklenemez, bunun yerine
EN interface directly, and must instead extend
TR Dosya sembolik bağ ise sembolik bağ silinir. Windows'ta, bir dizinin sembolik bağı silinecekse bunun yerine
EN If the file is a symlink, the symlink will be deleted. On Windows, to delete a symlink to a directory,
TR bunun yerine yüzde imlerini, ünlem imlerini (gecikmiş değişken ikamesi) ve çift tırnakları boşluklarla değiştirir ve dizeyi çift tırnaklarla sarmalar. Ayrıca, her ardışık tersbölüler dizesi (\) bir tersbölü ile öncelenir.
EN instead replaces percent signs, exclamation marks (delayed variable substitution) and double quotes with spaces and adds double quotes around the string. Furthermore, each streak of consecutive backslashes (\) is escaped by one additional backslash.
TR Bunun yerine bir geri arama fonksiyonu kullanılabilir
EN A callback function can be used instead
Mostrando 50 de 50 traduções
Traduções semelhantes
bunun yerine convertkit bunun yerine bunun yerine işlemler bunun yerine promosyon bunun yerine hayal bunun yerine programın yerine baska yolcunun yerine onun yerine senin olmasi yerine json olaylari yerine yerine bilgisayar ekranı yerine kiralamak almak yerine kiralamak satın almak yerine onun yerine taahhütlerimizi yerine getirme varsayılan sürümün yerine gibi azalmak yerine tekrar tekrarlamak yerine saat başına yerine koşulların yerine getirildiğini catch bloğu yerine uğraşmak yerine siparişi yerine getirme alışverişler yerine vaatlerini yerine getirmek çıkmak yerine bırakın algılayıcılar yerine sigmoit gereklilikleri yerine getirmeleri görecler yerine getirmiştir tür yerine birden gereklilikler yerine getirildiğinde tüketmek yerine çalışmak yerine şirketinizi seçmeleri bunların yerine geçer bırakmak yerine unicode oyuncuların yerine dönüşümlü görevini yerine getirmektedir değer yerine hacme yerine daha önce birbirleri yerine kullanıldığından odaklanmak yerine birbirlerini önlemleri yerine sistemli konumu yerine sığacak yükümlülüklerinizin yerine getirilmemesinden güç yerine insani şartları yerine getirdiğiniz eylemi yerine getirerek siparişlerinizin yerine getirilmesinden
alemão
chinês
coreano
espanhol
francês
holandês
indonésio
inglês
italiano
japonês
polonês
português
russo
sueco
tailandês
vietnamita
árabe