TR Evet, yenilikçi, bulut tabanlı platformumuz bazı olağanüstü incelemeler aldı, ancak bizi birbirinden ayıran müşterilerimize olan bağlılığımızdır
"birbirinden ayıran bazı" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR Evet, yenilikçi, bulut tabanlı platformumuz bazı olağanüstü incelemeler aldı, ancak bizi birbirinden ayıran müşterilerimize olan bağlılığımızdır
EN Yes, our innovative, cloud-based platform has garnered some outstanding reviews, but it’s really our dedication to our customers, that sets us apart
turco | inglês |
---|---|
evet | yes |
yenilikçi | innovative |
bulut | cloud |
tabanlı | based |
bazı | some |
olağanüstü | outstanding |
incelemeler | reviews |
olan | has |
TR Evet, yenilikçi, bulut tabanlı platformumuz bazı olağanüstü incelemeler aldı, ancak bizi birbirinden ayıran müşterilerimize olan bağlılığımızdır
EN Yes, our innovative, cloud-based platform has garnered some outstanding reviews, but it’s really our dedication to our customers, that sets us apart
turco | inglês |
---|---|
evet | yes |
yenilikçi | innovative |
bulut | cloud |
tabanlı | based |
bazı | some |
olağanüstü | outstanding |
incelemeler | reviews |
olan | has |
TR İki cüzdan arasında birçok benzerlik olsa da onları birbirinden ayıran bazı önemli farklar bulunuyor. Ledger Nano X, Bluetooth bağlantısına sahiptir ve iOS için Ledger Live uygulamasını destekler.
EN Besides many similarities, there are also notable differences between the two wallets. Ledger Nano X comes with Bluetooth functionality and is compatible with Ledger Live for iOS.
TR metin, resimler) özümseyebilir ve farklı veri kategorilerini birbirinden ayıran özellik hiyerarşisini otomatik olarak belirleyebilir
EN text, images), and it can automatically determine the hierarchy of features which distinguish different categories of data from one another
turco | inglês |
---|---|
resimler | images |
özellik | features |
TR metin, görseller) bünyesine katabilir ve farklı veri kategorilerini birbirinden ayıran özellik kümelerini otomatik olarak belirleyebilir
EN text, images), and it can automatically determine the set of features which distinguish different categories of data from one another
turco | inglês |
---|---|
özellik | features |
TR Bizi diğer web sitesi denetim sağlayıcılarından ayıran özellikleri görebilmeniz için en çok gurur duyduğumuz bazı özelliklere bir göz atalım.
EN Let’s take a look at some of the features that we’re most proud of so you can see what sets us apart from other website audit providers.
turco | inglês |
---|---|
diğer | other |
denetim | audit |
özellikleri | features |
gurur | proud |
sağlayıcıları | providers |
TR Mayıs’tan beri, pandemi döneminde ticari çevikliğin önemini vurguluyoruz. Pandemi devam ettikçe, kazananları başkalarından ayıran bilgiler paylaşmaya devam ediyoruz.
EN Our solutions and products drive sustainable, long term profit impact. Together, let’s power your growth. Explore & discover more now.
turco | inglês |
---|---|
in | and |
TR Vimeo’yu YouTube’dan ayıran önemli farklar
EN Important differences between Vimeo and YouTube
turco | inglês |
---|---|
vimeo | vimeo |
youtube | youtube |
dan | and |
önemli | important |
farklar | differences |
TR Vimeo?yu Youtube?dan ayıran en önemli özellik görüntü ve ses kalitesidir
EN The most important feature that distinguishes Vimeo from YouTube is its image and sound quality
turco | inglês |
---|---|
vimeo | vimeo |
youtube | youtube |
en | most |
özellik | feature |
görüntü | image |
ses | sound |
TR AWS, etkili ve güvenli bir şekilde her müşterinin kendi korumalı ortamını ayıran güvenlik yönetimi süreçlerini, PCI DSS gereksinimlerini ve diğer telafi edici denetimleri etkili bir şekilde uygulamaktadır
EN AWS has effectively implemented security management processes, PCI DSS requirements, and other compensating controls that effectively and securely segregate each customer into its own protected environment
turco | inglês |
---|---|
aws | aws |
her | each |
güvenlik | security |
gereksinimlerini | requirements |
diğer | other |
denetimleri | controls |
TR Marmara Denizi, İstanbul Boğazı ve Çanakkale Boğazı ile birlikte Asya kıt'asını, Avrupa kıt'asından ayıran özel jeopolitik konumu, Türkiye'ye dünyanın en önemli ülkelerinden birisi olma özelliği vermektedir.
EN Sea of Marmara, the Bosphorus and the Dardanelles with the Asian continent, which separates the European continent, special geopolitical position, Turkey is to give the distinction of being one of the world?s most important countries.
turco | inglês |
---|---|
asya | asian |
avrupa | european |
konumu | position |
en | most |
TR Sosyal kooperatifleri diğer kooperatif türlerinden ayıran asıl nokta “kamu yararını” temel amaç olarak görmeleridir
EN The main point that distinguishes social cooperatives from other types of cooperatives is that they see the “public interest” as their main purpose
turco | inglês |
---|---|
sosyal | social |
diğer | other |
nokta | point |
kamu | public |
temel | main |
amaç | purpose |
TR En iyi Hakkımızda sayfası nasıl yazılır? Şirketinizin basit ve net bir misyon ifadesi, verimli ve harika Hakkımızda sayfalarını ayıran etkili içerik pazarlamasının bir parçasıdır
EN How to write a best About Us pages? A simple & clear mission statement of your company is a part of effective content marketing that distinguishes efficient and great About Us pages
turco | inglês |
---|---|
basit | simple |
net | clear |
içerik | content |
TR Kaplama maddeleri, yağ glasajları ve dolgu maddelerini çikolatadan ayıran ortak özellikleri, daha yüksek olan yağ oranlarıdır. Bunların özellikleri önemli oranda üretimlerinde kullanılan bitkisel yağların özelliklerine bağlıdır.
EN Dip coatings, icings and fillings differ from chocolate in that they have a higher fat content. The vegetable fats used are the primary determinants of their characteristics.
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
özellikleri | characteristics |
TR Doğru logo tasarımı ile başarılı bir YouTube kariyerine başlayın ya da bu kariyeri ilerletin. Kanalınızı diğerlerinden ayıran şeyleri düşünün ve bunların logonuza yansımasını sağlayın.
EN Start and maintain a successful YouTube career with the right logo design. Figure out what makes your channel unique and have it reflected on your logo.
turco | inglês |
---|---|
tasarımı | design |
başarılı | successful |
youtube | youtube |
başlayın | start |
kanalı | channel |
TR 3 Ekim 1990’dan beri Almanya yeniden birleşmiş bir ülke. Eski Doğu Alman devletinde yaşayan insanların başlattığı barışçı devrim, doğudaki ve batıdaki Almanları ayıran Duvar’ın yıkılmasıyla sonuçlandı.
EN Germany has been reunited since October 3, 1990. The peaceful revolution of the people in the GDR had brought down the Wall that had divided Germany into east and west.
turco | inglês |
---|---|
ekim | october |
doğu | east |
duvar | wall |
insanları | people |
TR Almanya’nın bir diğer özelliği, uluslararası kıyaslamada yurt içi gayri safi hasılanın yüzde 2,5’undan fazlasını araştırma ve geliştirme çalışmalarına ayıran az sayıdaki ülkeden biri olması.
EN Internationally, Germany is in the top group of those few countries to invest more than 2.5 percent of their gross domestic product in research and development.
turco | inglês |
---|---|
uluslararası | internationally |
yüzde | percent |
araştırma | research |
geliştirme | development |
TR Mayıs’tan beri, pandemi döneminde ticari çevikliğin önemini vurguluyoruz. Pandemi devam ettikçe, kazananları başkalarından ayıran bilgiler paylaşmaya devam ediyoruz.
EN Inflation rates are still rising, and many companies are unprepared. Find out how businesses can rise to the inflation challenge with resilient pricing strategies.
turco | inglês |
---|---|
in | and |
TR Yüksek gerilimli devrelerden düşük gerilimli kontrol devrelerini ayıran OEM ekipmanları, işçi yaralanması riskini azaltır
EN OEM equipment that compartmentalizes low-voltage control circuits from high-voltage circuits reduce the risk of worker injury
turco | inglês |
---|---|
yüksek | high |
düşük | low |
kontrol | control |
TR SEO denetim aracımızı rakip programlardan ayıran şeyin ne olduğunu merak ediyor olabilirsiniz ve farklı yaptığımız birkaç şey var
EN You may be wondering what sets our SEO audit tool apart from the competition’s programs, and there are a few things that we do differently
turco | inglês |
---|---|
seo | seo |
denetim | audit |
yaptığımız | we do |
TR Elsevier olarak, yazarların makalelerini yayınlamayı tercih ettiği farklı yöntemleri yansıtmak amacıyla birbirinden farklı yayınlama modelleri sunuyoruz
EN At Elsevier, we offer a mix of publishing models to reflect the different ways authors choose to publish articles
turco | inglês |
---|---|
elsevier | elsevier |
yazarların | authors |
tercih | choose |
farklı | different |
yansıtmak | reflect |
modelleri | models |
TR "Burası mükemmel bir pazar alanı. Yiyecek olarak ne ararsanız var hepsi birbirinden leziz. Adeta panayır alanı gibi bir yer. Philadelphia'ya gelen çanı falan bırakıp buraya gelmeli!"
EN "Reading Terminal Market in Philadelphia opened in 1892 and is a favorite among locals and visitors. Choose from ethnic restaurants, including the Food Network famed pork & roast beef at DiNic's."
turco | inglês |
---|---|
pazar | market |
yiyecek | food |
philadelphia | philadelphia |
TR Sağlık ve zindelik birbirinden ayrılamaz olduğu için sizi gerçekten İsviçre'ye ait bir şeyler keşfetmeye davet ediyoruz: Zindelik.
EN As health and wellbeing go hand in hand, we invite you to discover something truly Swiss: Vitality.
turco | inglês |
---|---|
sizi | you |
gerçekten | truly |
davet | invite |
TR Birbirinden güzel düğün, kına, nişan süsleri ve aksesuarları hizmetinize sunuluyor. Kaliteli ve uygun fiyatlardaki düğün, kına, nişan ürünlerine sahip olmak için kategorimizi inceleyebilirsiniz.
EN Beautiful wedding, henna, engagement decorations and accessories are offered to your service. You can check out our category to have high quality and affordable wedding, henna and engagement products.
turco | inglês |
---|---|
uygun | affordable |
TR Yataş Armoni birbirinden bağımsız çalışan yaylarıyla kişiye özel destek vererek vücut yapınıza özel uyum sağlar.
EN Yataş Harmoni provides personalized support with its springs that work independently of each other and adapts to your body structure.
turco | inglês |
---|---|
bağımsız | independently |
özel | personalized |
destek | support |
vücut | body |
sağlar | provides |
ın | of |
TR Kitlenizin sesin belirli bir kısmı için metinde arama yapabilmesi bizi birbirinden ayırır
EN The ability for your audience to search through the text for a specific part of the audio sets us apart
turco | inglês |
---|---|
kitlenizin | your audience |
belirli | specific |
arama | search |
bizi | us |
TR Bir form veya kayıtları için birbirinden bağımsız olarak ayarlayabileceğiniz 4 gizlilik durumu vardır.
EN There are 4 privacy states that you can set for a form or its records independent of each other.
turco | inglês |
---|---|
form | form |
veya | or |
bağımsız | independent |
gizlilik | privacy |
TR Websitemizi ve sunduğumuz hizmetleri tanıtırken birbirinden şık videolar oluşturmamıza yardımcı oldular
EN We’ve created a really nice videos for advertising our website and services
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
hizmetleri | services |
videolar | videos |
TR Sonuç olarak her web sitesi birbirinden farklıdır
EN In the end, every web site is different
turco | inglês |
---|---|
her | every |
TR Sağlık ve zindelik birbirinden ayrılamaz olduğu için sizi gerçekten İsviçre'ye ait bir şeyler keşfetmeye davet ediyoruz: Zindelik.
EN As health and wellbeing go hand in hand, we invite you to discover something truly Swiss: Vitality.
turco | inglês |
---|---|
sizi | you |
gerçekten | truly |
davet | invite |
TR 2019, Google arama sonuçlarında birbirinden farklı yenilikler gördüğümüz ve hem küçük hem de büyük çapta güncellemelerin gerçekleştiği bir yıl oldu
EN Search query data is very useful information - it tells you exactly what the user typed into a search engine to see your ad
TR Örnek teşkil edecek şekilde sürdürülebilir ve ekonomik açıdan başarılı Alman firmaları… İşte birbirinden çok farklı üç örnek.
EN German companies that have achieved exemplary sustainability – as well as economic success. We present three very different examples.
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainability |
ekonomik | economic |
alman | german |
örnek | examples |
TR Birbirinden ayrı düşme durumunda birbirlerini bulabilmeleri için birde fazla aile üyesi, evcil hayvan ve kişisel eşyaları tanımlayın, kaydedin ve takip edin
EN Identify, record and track multiple family members, pets and personal items so they can be reunited in case of separation
turco | inglês |
---|---|
durumunda | in case of |
aile | family |
kaydedin | record |
takip | track |
TR Otomotiv bileşenleri birbirinden farklı taraflar ile farklı tedarikçilerden, farklı bölgelerden, farklı taşıma yöntemleri kullanılarak temin edilir
EN Automotive components are sourced from different suppliers, by different parties, across different regions, using different modes of transport
turco | inglês |
---|---|
otomotiv | automotive |
farklı | different |
taraflar | parties |
taşıma | transport |
TR Yüksek bir kalite ve birbirinden farkı görevler: Almanya’daki kamusal nitelikli yayın kuruluşları böyle çalışıyor.
EN High quality and a very varied remit: how public service broadcasting functions in Germany.
turco | inglês |
---|---|
kalite | quality |
almanya | germany |
kamusal | public |
TR Birbirinden farklı, birinci sınıf K-beauty formülleri arasından seçim yapın, rahatlayın ve güzellik salonu maliyetinin çok altında 2 dakikadan kısa sürede uzman cilt bakımının keyfini çıkarın.
EN Choose between a variety of premium super clean K-beauty formulas, relax and enjoy expert skincare in under 2 minutes for a fraction of the salon cost.
turco | inglês |
---|---|
seçim | choose |
ve | and |
güzellik | beauty |
çok | for |
altında | under |
uzman | expert |
keyfini | enjoy |
ın | of |
TR Sağlık ve zindelik birbirinden ayrılamaz olduğu için sizi gerçekten İsviçre'ye ait bir şeyler keşfetmeye davet ediyoruz: Zindelik.
EN As health and wellbeing go hand in hand, we invite you to discover something truly Swiss: Vitality.
turco | inglês |
---|---|
sizi | you |
gerçekten | truly |
davet | invite |
TR Elsevier olarak, yazarların makalelerini yayınlamayı tercih ettiği farklı yöntemleri yansıtmak amacıyla birbirinden farklı yayınlama modelleri sunuyoruz
EN At Elsevier, we offer a mix of publishing models to reflect the different ways authors choose to publish articles
turco | inglês |
---|---|
elsevier | elsevier |
yazarların | authors |
tercih | choose |
farklı | different |
yansıtmak | reflect |
modelleri | models |
TR Birbirinden güzel düğün, kına, nişan süsleri ve aksesuarları hizmetinize sunuluyor. Kaliteli ve uygun fiyatlardaki düğün, kına, nişan ürünlerine sahip olmak için kategorimizi inceleyebilirsiniz.
EN Beautiful wedding, henna, engagement decorations and accessories are offered to your service. You can check out our category to have high quality and affordable wedding, henna and engagement products.
turco | inglês |
---|---|
uygun | affordable |
TR AWS Lambda ile Localytics'teki birbirinden farklı ekipler, bağımsız mikro hizmetler oluşturmak için paralel veri akışlarından yararlanabilmektedir
EN With AWS Lambda, various teams at Localytics can tap into parallel data streams to create independent microservices
turco | inglês |
---|---|
aws | aws |
lambda | lambda |
farklı | various |
ekipler | teams |
bağımsız | independent |
paralel | parallel |
veri | data |
TR Sonuç olarak her web sitesi birbirinden farklıdır
EN In the end, every web site is different
turco | inglês |
---|---|
her | every |
TR Sağlık ve zindelik birbirinden ayrılamaz olduğu için sizi gerçekten İsviçre'ye ait bir şeyler keşfetmeye davet ediyoruz: Zindelik.
EN As health and wellbeing go hand in hand, we invite you to discover something truly Swiss: Vitality.
turco | inglês |
---|---|
sizi | you |
gerçekten | truly |
davet | invite |
TR Sağlık ve zindelik birbirinden ayrılamaz olduğu için sizi gerçekten İsviçre'ye ait bir şeyler keşfetmeye davet ediyoruz: Zindelik.
EN As health and wellbeing go hand in hand, we invite you to discover something truly Swiss: Vitality.
turco | inglês |
---|---|
sizi | you |
gerçekten | truly |
davet | invite |
TR Uçmadan önce birbirinden lezzetli yemeklerimizden birini seç. Uçak içi yemek hizmeti, havalimanı ve sağlık koşullarına bağlı olarak sunulur.
EN Before you fly add one of our delicious inflight meals to your booking. In-flight meal is available depending on airport, health & safety conditions.
turco | inglês |
---|---|
önce | before |
lezzetli | delicious |
yemek | meal |
havalimanı | airport |
koşulları | conditions |
TR Birleşmiş bir Almanya’da karşı karşıya gelen karmaşık ve çoğu zaman da birbirinden çok farklı gerçekliklere eğlenceli ama anlayış dolu bir bakış. Bu kitaplarla zihninizde bir dünya canlanacak:
EN Entertaining and full of insights into the clash of complicated and often very different realities in the united Germany – these books conjure up a world in our mind’s eye:
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
karmaşık | complicated |
çok | very |
farklı | different |
dolu | full |
dünya | world |
TR Dolayısıyla bu ülkelerin Almanya’yı tanımlamak için kullandıkları sözcükler birbirinden ayrılıyor.
EN As a result, the respective names for Germany don’t match.
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
TR Almanya ve ABD birbirinden öğrenmek suretiyle ortak meydan okumaların üstesinden gelebilirler
EN Germany and the U.S. can learn from each other to confront common challenges
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
ve | and |
öğrenmek | learn |
ortak | common |
TR Doğu ve Batı arasında pek çok şey birbirinden farklı; ama Kuzey ve Güney arasında da durum aynı. Berlin Duvarı’nın yıkılışından 30 yıl sonra Almanya’ya dair şaşırtıcı olgular.
EN There are many differences between east and west – and also between north and south. Surprising insights: Germany, 30 years after the fall of the Wall.
turco | inglês |
---|---|
batı | west |
kuzey | north |
güney | south |
yıl | years |
almanya | germany |
TR Bugün Almanya’da kentlerden kırsal alanlara taşınanların sayısı, kırsaldan kentlere taşınanlardan daha fazla. Bu durum özellikle de 30-50 arası yaş grubundakiler için geçerli. Birbirinden çok farklı üç bölgeyi tanıtıyoruz.
EN In Germany, more people are currently moving from the cities to the countryside than the other way round – at any rate, in the age group of 30 to 50-year-olds. Here we present three very different regions.
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
yaş | age |
TR Yüksek bir kalite ve birbirinden farkı görevler: Almanya’daki kamusal nitelikli yayın kuruluşları böyle çalışıyor.
EN High quality and a very varied remit: how public service broadcasting functions in Germany.
turco | inglês |
---|---|
kalite | quality |
almanya | germany |
kamusal | public |
Mostrando 50 de 50 traduções