TR En sevdiğin müzik hizmetlerini bir araya getiriyoruz. Dinlemek, seyretmek ve müzik dünyanı paylaşmak için katılman yeterli.
"araya getiriyoruz" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
araya | a all and are as at based both by first for from global have in in the into is it its make more most of of the on one or our per that the the first they this to together under we when why with you your |
TR En sevdiğin müzik hizmetlerini bir araya getiriyoruz. Dinlemek, seyretmek ve müzik dünyanı paylaşmak için katılman yeterli.
EN We bring together your favourite music services and join up listening, watching and sharing to connect your musical world.
turco | inglês |
---|---|
hizmetlerini | services |
paylaşmak | sharing |
TR Üst düzey mülk satışları ile finans ve yatırım bankacılığı yeteneklerini daha iyi bir gayrimenkul yatırımı performansı sunan tam entegre, tek bir hizmette bir araya getiriyoruz. Daha Fazla Bilgi Edin
EN We combine top property sales, finance and investment banking capabilities into a single, fully integrated service that delivers better real estate investment performance. Learn More
turco | inglês |
---|---|
satışları | sales |
finans | finance |
yatırım | investment |
gayrimenkul | real estate |
performansı | performance |
tam | fully |
entegre | integrated |
bilgi | learn |
TR Üst düzey mülk satışları ile finans ve yatırım bankacılığı yeteneklerini daha iyi bir gayrimenkul yatırımı performansı sunan tam entegre, tek bir hizmette bir araya getiriyoruz. Daha Fazla Bilgi Edin
EN We combine top property sales, finance and investment banking capabilities into a single, fully integrated service that delivers better real estate investment performance. Learn More
turco | inglês |
---|---|
satışları | sales |
finans | finance |
yatırım | investment |
gayrimenkul | real estate |
performansı | performance |
tam | fully |
entegre | integrated |
bilgi | learn |
TR Biz, birlikte ilerlemeler kaydedebilmek için siyasi, bilimsel, ekonomik ve toplumsal bakış açılarını bir araya getiriyoruz.
EN We combine perspectives from politics, science, business and society to make progress together.
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilimsel | science |
TR En sevdiğin müzik hizmetlerini bir araya getiriyoruz. Dinlemek, seyretmek ve müzik dünyanı paylaşmak için katılman yeterli.
EN We bring together your favourite music services and join up listening, watching and sharing to connect your musical world.
turco | inglês |
---|---|
hizmetlerini | services |
paylaşmak | sharing |
TR Bir projeyi hayata geçirmek için çeşitli sistemler gerekiyor. Biz hepsini bir araya getiriyoruz:
EN It takes a lot of systems to make a project come to life. We integrate with all of them:
turco | inglês |
---|---|
sistemler | systems |
biz | we |
hepsini | all |
TR Proxy sunucularımızı kullanarak sizin için bulup getiriyoruz
EN We fetch it for you using our proxy servers
turco | inglês |
---|---|
proxy | proxy |
sizin | you |
sunucuları | servers |
TR Çocuk koruma politikamızı ve davranış kurallarımızı geliştiriyor, programlarımızı, çalışma prensiplerimizi çocuk koruma perspektifiyle uyumlu hale getiriyoruz. Kurumların çocuk koruma kapasitelerinin arttırmalarına destek oluyoruz.
EN We constantly improve our Child Protection Policy and Code of Conduct and harmonize our programs and principles with child protection perspectives. We support other institutions in increasing their child protection capacities.
turco | inglês |
---|---|
koruma | protection |
ve | and |
davranış | conduct |
çocuk | child |
kurumların | institutions |
ın | of |
programları | programs |
TR Hizmet ve uygulamalarımızı geliştirmez, ve dünyanın her yerinde değişen İnternet kısıtlamalarına karşılık vermek için sürekli olarak yenilik getiriyoruz.
EN We continually innovate to enhance our services and applications, and to respond to changing Internet restrictions around the world.
turco | inglês |
---|---|
dünyanın | world |
sürekli | continually |
uygulamaları | applications |
TR Müşteriyi deneyimin merkezine yerleştirerek biletleme sistemlerini daha iyi hale getiriyoruz
EN We're making ticketing systems better by placing the customer at the center of the experience
turco | inglês |
---|---|
sistemlerini | systems |
TR Çocuk koruma politikamızı ve davranış kurallarımızı geliştiriyor, programlarımızı, çalışma prensiplerimizi çocuk koruma perspektifiyle uyumlu hale getiriyoruz. Kurumların çocuk koruma kapasitelerinin arttırmalarına destek oluyoruz.
EN We constantly improve our Child Protection Policy and Code of Conduct and harmonize our programs and principles with child protection perspectives. We support other institutions in increasing their child protection capacities.
turco | inglês |
---|---|
koruma | protection |
ve | and |
davranış | conduct |
çocuk | child |
kurumların | institutions |
ın | of |
programları | programs |
TR Yeni Bir Bakış Açısı Getiriyoruz Web Sitesi Şablonu
EN 24/7 Online Learning Website Template
TR Yeni Bir Bakış Açısı Getiriyoruz HTML Şablonu
EN Curly Girl Method HTML Template
turco | inglês |
---|---|
html | html |
TR Çocuk koruma politikamızı ve davranış kurallarımızı geliştiriyor, programlarımızı, çalışma prensiplerimizi çocuk koruma perspektifiyle uyumlu hale getiriyoruz. Kurumların çocuk koruma kapasitelerinin arttırmalarına destek oluyoruz.
EN We constantly improve our Child Protection Policy and Code of Conduct and harmonize our programs and principles with child protection perspectives. We support other institutions in increasing their child protection capacities.
turco | inglês |
---|---|
koruma | protection |
ve | and |
davranış | conduct |
çocuk | child |
kurumların | institutions |
ın | of |
programları | programs |
TR Çocuk koruma politikamızı ve davranış kurallarımızı geliştiriyor, programlarımızı, çalışma prensiplerimizi çocuk koruma perspektifiyle uyumlu hale getiriyoruz. Kurumların çocuk koruma kapasitelerinin arttırmalarına destek oluyoruz.
EN We constantly improve our Child Protection Policy and Code of Conduct and harmonize our programs and principles with child protection perspectives. We support other institutions in increasing their child protection capacities.
turco | inglês |
---|---|
koruma | protection |
ve | and |
davranış | conduct |
çocuk | child |
kurumların | institutions |
ın | of |
programları | programs |
TR Proxy sunucularımızı kullanarak sizin için bulup getiriyoruz
EN We fetch it for you using our proxy servers
turco | inglês |
---|---|
proxy | proxy |
sizin | you |
sunucuları | servers |
TR Hizmet ve uygulamalarımızı geliştirmez, ve dünyanın her yerinde değişen İnternet kısıtlamalarına karşılık vermek için sürekli olarak yenilik getiriyoruz.
EN We continually innovate to enhance our services and applications, and to respond to changing Internet restrictions around the world.
turco | inglês |
---|---|
dünyanın | world |
sürekli | continually |
uygulamaları | applications |
TR Ambalajlarımızda yüksek kaliteli hammaddeler kullanıyoruz ve gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir hale getirme misyonumuzu yerine getiriyoruz
EN We use high-quality raw materials to make our packaging and fulfil our mission to make food safe and available everywhere
turco | inglês |
---|---|
yüksek | high |
gıdayı | food |
güvenli | safe |
erişilebilir | available |
TR Müşteriyi deneyimin merkezine yerleştirerek biletleme sistemlerini daha iyi hale getiriyoruz
EN We're making ticketing systems better by placing the customer at the center of the experience
TR Kurumlar, bakanlıklar ve vatandaşlar arasındaki iş birliğini daha iyi hale getiriyoruz
EN Improving collaboration between agencies, ministries, and constituents
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Hangi faaliyet alanımızdan e-posta alırsanız alın, yalnızca dilediğiniz e-postaları görmek veya hiçbirini görmemek arasında seçim yapmanızı kolay hale getiriyoruz.
EN Whichever area of our business you’re getting messages from, we’ve made it easy for you to choose which ones you see – or choose to see none at all.
TR Pratik teslimat yöntemleriyle Apple’dan alışveriş yapmayı daha kolay ve güvenli hale getiriyoruz.
EN With convenient delivery methods, we’re making it easier and safer to shop at Apple.
TR İş, Kariyer ve Öngörülerdeki en son gelişmeleri getiriyoruz, Kişisel Gelişim, ve sadece sizin için seyahat edin. Biraz Etrafında Kal
EN We bring the latest in Business, Career, Insights, Personal Growth, and travel just for you. Stick Around for a bit
TR 1937'de Klautz bu proje için, Elsevier'in yıllık karının 120.000 florin olduğu düşünülünce büyük bir yatırım olan 35.000 florini bir araya getirmeyi başardı
EN In 1937 Klautz had managed to gather 35,000 guilders for this project – a huge investment, considering Elsevier’s yearly profit amounted to 120,000 guilders
turco | inglês |
---|---|
proje | project |
elsevier | elsevier |
yıllık | yearly |
büyük | huge |
yatırım | investment |
TR Science & People: En son bilim, teknoloji ve tıp araştırmalarını tartışmaları için araştırmacılar ve halktan konuya ilgi duyan kişileri bir araya getiren ve Elsevier tarafından düzenlenen bir dizi etkinliktir
EN Science & People: This is a series of events organized by Elsevier which bring together researchers and the interested public to discuss the latest science, technology and medical research
turco | inglês |
---|---|
tıp | medical |
araştırmacılar | researchers |
elsevier | elsevier |
dizi | series |
TR Semrush 2008'de, küçük bir grup SEO ve IT Uzmanının çevrimiçi rekabeti herkes için eşit şartlarda, adil ve transparan hale getirme gibi tek bir amaçla bir araya gelmesiyle başladı
EN Back in 2008, Semrush started as a small group of SEO and IT specialists united by one mission — to make online competition fair and transparent, with equal opportunities for everyone
turco | inglês |
---|---|
semrush | semrush |
küçük | small |
grup | group |
seo | seo |
it | it |
çevrimiçi | online |
rekabeti | competition |
eşit | equal |
adil | fair |
başladı | started |
TR Bu rapor backlink, organik trafik ve organik anahtar kelimeler gibi önemli SEO ölçümlerini bir araya getiren tek rapordur.
EN This is the only report of its kind that brings important SEO metrics like backlinks, organic traffic and organic keywords together.
turco | inglês |
---|---|
bu | this |
rapor | report |
organik | organic |
trafik | traffic |
önemli | important |
seo | seo |
araya | together |
TR Ahrefs Enterprise ile ekibiniz, web’deki varlığınızı büyütmek için bir araya gelir.
EN With Ahrefs Enterprise, your team comes together to grow your web presence.
turco | inglês |
---|---|
ahrefs | ahrefs |
enterprise | enterprise |
ekibiniz | your team |
web | web |
TR İstediğin her şeye ulaşmak için birden fazla sağlayıcıya ihtiyacın yok. Name.com, basit ve zahmetsiz alan adı yönetimini DigitalOcean ve Google Workspace gibi tercih edilen ürünlerle bir araya getirir.
EN You don’t need multiple providers to get everything you want. Name.com combines simple, easy domain management with preferred products like DigitalOcean and Google Workspace.
turco | inglês |
---|---|
yok | don’t |
digitalocean | digitalocean |
TR Suriyeli Sivil Toplum Kuruluşlarını bir araya getirdik
EN We brought Syrian NGOs Together
turco | inglês |
---|---|
suriyeli | syrian |
araya | together |
TR Meetup etkinliklerimiz sayesinde babalar oyun buluşmaları, Babalar Gecesi, eğitim amaçlı atölyeler ve özel etkinliklerle bir araya geliyor."
EN Our Meetups bring dads together for playdates, Dads' Nights Out, educational workshops, and special events."
turco | inglês |
---|---|
eğitim | educational |
atölyeler | workshops |
özel | special |
araya | together |
TR Raporlarımız özelleştirilmiştir, bu yüzden ekibimizin en alakalı bilgiyi bir araya getirmesi için en azından bir kaç temel detayı ekibimiz ile paylaşmanız gerekiyor.
EN Our reports are customized so you will need to provide at least some basic details to our team members so that they could put together the most relevant information for you.
turco | inglês |
---|---|
en | most |
alakalı | relevant |
bilgiyi | information |
temel | basic |
gerekiyor | need |
raporları | reports |
yüzden | so |
en az | least |
TR Şıklığa ve kendini tarzını yaratmaya inananların keyifle bir araya geleceği, nefis içecek ve yemeklerin tadını çıkarabileceği özel bir mekan
EN A destination for the smart and style conscious to connect and enjoy great drinks and food
TR Bunu anlamak için, tren operatörlerinin daha inşa edilmeden raylarda “sürmesine” izin verecek bir oyun ortamı yaratmak için BIM modellerini sanal gerçeklikle bir araya getirme fikrini tasarladı
EN To find out, he conceived the idea of marrying the BIM models with virtual reality to create a game environment that would allow train operators to “drive” on the future tracks before they were built
turco | inglês |
---|---|
tren | train |
inşa | built |
oyun | game |
modellerini | models |
sanal | virtual |
TR Yarış ve e-spor Le Mans Virtual Series için bir araya geliyor
EN Le Mans Virtual Series competitors ready for round one at Italy’s Temple of Speed
TR Grup 2006 haziranında Ray Davies'in öncülüğünde yeniden bir araya geldi
EN Later, in November 2005, they were inducted into the UK Music Hall of Fame
TR Emektar Mac Mini'nize yeni bir can verecek, ihtiyacınız olan tüm parçaları ve araçları bir araya getirdik.
EN We just bundled up all the parts and tools you need to breathe new vigor into your veteran Mac Mini.
turco | inglês |
---|---|
mini | mini |
tüm | all |
TR Emektar Mac'inize yeni bir can verecek, ihtiyacınız olan tüm parçaları ve araçları bir araya getirdik.
EN We just bundled up all the parts and tools you need to breathe new vigor into your veteran Mac.
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
Mostrando 50 de 50 traduções