PT “Adoro vir trabalhar sabendo que nenhum dia será como o outro. Pode ser uma nova pessoa ou um novo recurso do produto – trabalhar aqui é sempre muito empolgante.”
PT “Adoro vir trabalhar sabendo que nenhum dia será como o outro. Pode ser uma nova pessoa ou um novo recurso do produto – trabalhar aqui é sempre muito empolgante.”
TR “Bugünün dünden tamamen farklı olacağını bilerek işe gelmeyi çok seviyorum. Bu yenilik, yeni bir yüz veya yeni bir ürün olabilir - ne olursa olsun, burada çalışmak çok heyecan verici.”
português | turco |
---|---|
outro | farklı |
produto | ürün |
PT “Adoro vir trabalhar sabendo que nenhum dia será como o outro. Pode ser uma nova pessoa ou um novo recurso do produto – trabalhar aqui é sempre muito empolgante.”
TR “Bugünün dünden tamamen farklı olacağını bilerek işe gelmeyi çok seviyorum. Bu yenilik, yeni bir yüz veya yeni bir ürün olabilir - ne olursa olsun, burada çalışmak çok heyecan verici.”
português | turco |
---|---|
outro | farklı |
produto | ürün |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT Não se trata de vir uma vez por ano; trata-se de vir durante todo o ano
TR Yılda bir kez gelinen değil; yıl boyunca gelinen yerdir
português | turco |
---|---|
não | değil |
ano | yıl |
PT “Todos os dias, sinto empolgação ao vir trabalhar no Quip. No Quip, estamos mudando a forma na qual as pessoas trabalham, e é animador parar um pouco e analisar o valor que você está agregando para milhões de pessoas por todo o mundo.”
TR “Her gün işe gelmeyi dört gözle bekliyorum. Quip'te insanların çalışma şeklini değiştiriyoruz, Bir an durup dünyadaki milyonlarca insana kattığınız değerin farkına varmak heyecan verici.”
português | turco |
---|---|
dias | gün |
PT “Todos os dias, sinto empolgação ao vir trabalhar no Quip. No Quip, estamos mudando a forma na qual as pessoas trabalham, e é animador parar um pouco e analisar o valor que você está agregando para milhões de pessoas por todo o mundo.”
TR “Her gün işe gelmeyi dört gözle bekliyorum. Quip'te insanların çalışma şeklini değiştiriyoruz, Bir an durup dünyadaki milyonlarca insana kattığınız değerin farkına varmak heyecan verici.”
português | turco |
---|---|
dias | gün |
PT Quando você vir o preconceito inconsciente acontecendo, a melhor maneira de abordá-lo é enfrentá-lo diretamente e apontar como o preconceito pode estar se transformando em um processo
TR Bilinçsiz önyargının oluştuğunu gördüğünüzde, bununla başa çıkmanın en iyi yolu yüz yüze gelmektir - doğrudan üzerine gidin ve önyargının bir sürece nasıl sızmakta olduğunu işaret edin
português | turco |
---|---|
você | siz |
maneira | yolu |
diretamente | doğrudan |
processo | iş |
PT Além de fornecer um resumo dos serviços solicitados aos clientes, ordens de serviço auxiliam empresas no monitoramento dos projetos que estão por vir, sendo, desta forma, essenciais para a otimização de seu fluxo de trabalho.
TR Müşterilere talep edilen hizmetlerin bir özetini sunmak dışında iş emirleri işletmelerin sonraki projeleri daha iyi planlamasına ve iş akışını optimize etmesine yardımcı olur.
português | turco |
---|---|
além | dışında |
fornecer | sunmak |
serviços | hizmetlerin |
clientes | müşterilere |
projetos | projeleri |
que | daha |
fluxo | akışı |
PT Modelos para planos de negócios o ajudam a ter uma visão clara do que está por vir. Estes o ajudam a organizar, planejar e riscar itens de sua lista de tarefas de forma mais eficiente.
TR Sizin için hazırladığımız iş planı şablonları organizasyon ve planlama yapmanızı kolaylaştırır ve daha verimli bir çalışma gerçekleştirmenizi sağlar.
português | turco |
---|---|
e | ve |
sua | sizin |
eficiente | verimli |
modelos | şablonları |
PT Essas cores evocarão emoções positivas nas pessoas, e elas desejarão vir até você continuamente.
TR Bu renkler insanlarda olumlu duygular uyandıracak ve size tekrar tekrar gelmek isteyeceklerdir.
português | turco |
---|---|
essas | bu |
cores | renkler |
e | ve |
você | size |
PT Além disso, meus filhos adoram vir até o escritório
TR Ayrıca, çocuklarım ofise gelmeyi çok seviyor
PT “Desta vez, mandei vir itens de reposição de alta qualidade da iFixit, e não uma bagaceira da eBay.”
TR “Bu sefer, eBay'den saçma sapan şeyler almak yerine iFixit'ten yüksek kaliteli bir yedek parça tercih ettim.”
português | turco |
---|---|
desta | bu |
alta | yüksek |
PT O CEO Peter Smith se juntou a Tim Stenovec no Bloomberg Quicktake para dissecar o acidente do Walmart / Litecoin, o efeito duradouro da fraude na criptografia e o que está por vir para o Blockchain.com.
TR CEO Peter Smith, Walmart/Litecoin talihsizliğini, dolandırıcılığın kripto güveni üzerindeki kalıcı etkisini ve Blockchain.com'u nelerin beklediğini incelemek için Bloomberg Quicktake'de Tim Stenovec'e katıldı.
português | turco |
---|---|
ceo | ceo |
peter | peter |
litecoin | litecoin |
efeito | etkisini |
criptografia | kripto |
e | ve |
blockchain | blockchain |
PT Se você não vir “Record meeting”, será necessário configurar esse recurso no painel do administrador:Ativar ou desativar a gravação no Google Meet
TR “Toplantıyı kaydet” seçeneğini görmüyorsanız bu özelliği yönetici panelinizden ayarlamanız gerekir:Google Meet için kaydı açma veya kapatma
português | turco |
---|---|
necessário | gerekir |
administrador | yönetici |
recurso | özelliği |
gravação | kaydı |
PT Tradição 1: Nosso bem-estar comum deve vir em primeiro lugar; a recuperação pessoal depende da unidade da ITAA.
TR Gelenek 1: Ortak refahımız önce gelmelidir; kişisel iyileşme ITAA birliğine bağlıdır.
português | turco |
---|---|
tradição | gelenek |
comum | ortak |
pessoal | kişisel |
depende | bağlı |
itaa | itaa |
PT Nossa primeira tradição afirma que nosso bem-estar comum deve vir em primeiro lugar; a recuperação pessoal depende da união da ITAA
TR İlk geleneğimiz, ortak refahımızın önce gelmesi gerektiğini belirtir; kişisel iyileşme ITAA birliğine bağlıdır
português | turco |
---|---|
comum | ortak |
deve | gerektiğini |
pessoal | kişisel |
depende | bağlı |
itaa | itaa |
PT O CEO Peter Smith se juntou a Tim Stenovec no Bloomberg Quicktake para dissecar o acidente do Walmart / Litecoin, o efeito duradouro da fraude na criptografia e o que está por vir para o Blockchain.com.com.
TR CEO Peter Smith, Walmart/Litecoin talihsizliğini, dolandırıcılığın kripto güveni üzerindeki kalıcı etkisini ve Blockchain.com.com'u nelerin beklediğini incelemek için Bloomberg Quicktake'de Tim Stenovec'e katıldı.
português | turco |
---|---|
ceo | ceo |
peter | peter |
litecoin | litecoin |
efeito | etkisini |
criptografia | kripto |
e | ve |
blockchain | blockchain |
PT Mesmo nesta era digital, os flyers e panfletos físicos ainda são um formato testado e aprovado para gerar estímulo, foco e entusiasmo em torno de uma venda, evento ou promoção que está por vir
TR İçinde bulunduğumuz dijital çağda bile, fiziksel el ilanları yaklaşan bir indirim, etkinlik veya promosyon için ilgi ve heyecan uyandırmak için hala denenmiş ve başarılı olmuş bir formattır
português | turco |
---|---|
e | ve |
físicos | fiziksel |
evento | etkinlik |
PT Por exemplo, se um usuário vir um anúncio do DFP e, mais tarde, abrir o website do anunciante para comprar algo
TR Ör., bir kullanıcının bir DFP reklamını görmesi ve daha sonra bir şey satın almak için reklamcının internet sitesini açması
português | turco |
---|---|
anúncio | reklam |
e | ve |
mais | daha |
website | sitesini |
PT É aqui que uma auditoria do site pode vir a ser útil
TR İşte bu noktada bir web sitesi denetimi işe yarayabilir
português | turco |
---|---|
auditoria | denetimi |
PT Se você tiver uma assinatura do Twitter Blue e não vir a resposta que está buscando aqui, acesse nossos artigos de ajuda e explicação do Twitter Blue para obter mais informações
TR Zaten bir Twitter Blue aboneliğiniz varsa ve aradığınız yanıtı burada bulamıyorsanız daha fazla bilgi için Twitter Blue yardım ve nasıl yapılır makalelerimize bakın
português | turco |
---|---|
se | varsa |
e | ve |
resposta | yanıt |
ajuda | yardım |
informações | bilgi |
PT "Descobri aqui que não há foto que faça jus à ele. Você tem de vir e ver por si mesmo. As galerias de afrescos são uma boa pedida pra ir de prédio em prédio abrigando-se do sol."
TR "Emerald Buddha'nin altin kiyafeti yaz, yagmur, kista degisiyor. Iceride dikkatlice bakin. Fotolardaki gibi dev bir Buddha beklemeyin. Ama saray buyuk. 500 Baht giris fiyati ama fazlasiyla deger."
português | turco |
---|---|
que | gibi |
não | ama |
PT Além disso, meus filhos adoram vir até o escritório
TR Ayrıca, çocuklarım ofise gelmeyi çok seviyor
PT Se você vir outros jogadores violando essas orientações, afaste-se do local e não se envolva. Informe a situação para nós por meio das opções de assistência no aplicativo ou nas centrais de ajuda em um navegador da web.
TR Bu yönergeleri ihlal eden diğer oyuncuların yanındaysanız, lütfen oradan uzaklaşın ve ihlale dahil olmayın. Uygulama içi destek seçeneklerimizi kullanarak veya web tabanlı yardım merkezlerimiz üzerinden durumu bildirin.
português | turco |
---|---|
outros | diğer |
jogadores | oyuncular |
e | ve |
aplicativo | uygulama |
ou | veya |
web | web |
PT Se você não vir “Record meeting”, será necessário configurar esse recurso no painel do administrador:Ativar ou desativar a gravação no Google Meet
TR “Toplantıyı kaydet” seçeneğini görmüyorsanız bu özelliği yönetici panelinizden ayarlamanız gerekir:Google Meet için kaydı açma veya kapatma
português | turco |
---|---|
necessário | gerekir |
administrador | yönetici |
recurso | özelliği |
gravação | kaydı |
PT Tradição 1: Nosso bem-estar comum deve vir em primeiro lugar; a recuperação pessoal depende da unidade da ITAA.
TR Gelenek 1: Ortak refahımız önce gelmelidir; kişisel iyileşme ITAA birliğine bağlıdır.
português | turco |
---|---|
tradição | gelenek |
comum | ortak |
pessoal | kişisel |
depende | bağlı |
itaa | itaa |
PT Nossa primeira tradição afirma que nosso bem-estar comum deve vir em primeiro lugar; a recuperação pessoal depende da união da ITAA
TR İlk geleneğimiz, ortak refahımızın önce gelmesi gerektiğini belirtir; kişisel iyileşme ITAA birliğine bağlıdır
português | turco |
---|---|
comum | ortak |
deve | gerektiğini |
pessoal | kişisel |
depende | bağlı |
itaa | itaa |
PT Se eu vir sugestões em que não tenho interesse, como faço para demonstrar isso?
TR İlgilenmediğim öneriler görürsem bunu nasıl gösterebilirim?
PT Se eu vir sugestões em que não tenho interesse, como eu faço para demonstrar isso?
TR İlgilenmediğim öneriler görürsem bunu nasıl gösterebilirim?
PT SELLzone demarcada em azul piscina nos da noção onde preço pode vir numa eventual correção com referencia a FRACTAL de Elliott
TR Grafiğin göstergeler ile açıklayıcı olduğunu düşünüyorum :) , zaten bu analize boş boş bakıyorsan "lütfen alınma" :), fikir sahibi burada ne demek istemiş çıkacak mı , düşecek mi diyorsan daha zamanın gelmemiştir
PT O Dolby Atmos é um formato de som envolvente que oferece ao ouvinte um efeito de som envolvente 3D imersivo, em que o som parece vir de várias direções.
TR Dolby Atmos dinleyiciye üç boyutlu surround ses deneyimi sunan bir surround ses formatıdır. Ses farklı yönlerden geliyormuş gibi duyulur.
PT A técnica do Pomodoro fornece uma ferramenta simples para melhorar a produtividade (a sua própria e a dos membros da sua equipe) que poderá vir acompanhada de:
TR Pomodoro Tekniği sizin ve/veya ekip üyelerinizin üretkenliğinizi arttırmak için kullanabileceğiniz basit bir yöntemdir. Bu tekniği kullanarak şunları yapabilirsiniz:
PT Se não vir esta caixa de diálogo, outra janela pode estar obstruindo-a. Tente mover quaisquer outras janelas.
TR Bu iletişim kutusunu görmüyorsanız, başka bir pencere engelliyor olabilir. Diğer pencereleri kapatın.
PT “Tivemos muitos clientes entrando em contato conosco dizendo: “Uau, que ótimo serviço!” em vez de vir até nós quando isso é um problema.”
TR "Bize ulaşan ve "Vay canına, ne harika bir hizmet!" diyen birçok müşterimiz oldu. sorun olduğunda bize gelmektense.”
PT API e integração VIR Transport Tracking - AfterShip
TR VIR Transport Tracking API ve Entegrasyon - AfterShip
PT Por que integrar o rastreamento VIR Transport com a API AfterShip?
TR VIR Transport izlemeyi neden AfterShip API ile entegre etmelisiniz?
PT Quais recursos você pode criar com a API de rastreamento VIR Transport do AfterShip?
TR AfterShip'nin VIR Transport izleme API'si ile hangi özellikleri oluşturabilirsiniz?
PT Essas cores evocarão emoções positivas nas pessoas, e elas desejarão vir até você continuamente.
TR Bu renkler insanlarda olumlu duygular uyandıracak ve size tekrar tekrar gelmek isteyeceklerdir.
Mostrando 50 de 50 traduções