EN When it comes to tracking keyword performance and outranking competitors, you can’t afford to waste time manually compiling reports, deconstructing strategies, and updating spreadsheets
Traduzir "piece without deconstructing" para turco
Mostrando 50 de 50 traduções da frase "piece without deconstructing" de inglês para turco
Traduções de piece without deconstructing
"piece without deconstructing" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
Tradução de inglês para turco de piece without deconstructing
inglês
turco
TR Anahtar kelime performansını takip etmek ve rakipleri geride bırakmak söz konusu olduğunda, raporları manuel olarak derlemek, stratejileri yapısöküme uğratmak ve elektronik tabloları güncellemekle zaman kaybedemezsiniz
| inglês | turco |
|---|---|
| tracking | takip |
| competitors | rakipleri |
| manually | manuel |
| strategies | stratejileri |
| when | olduğunda |
| time | zaman |
| to | etmek |
| and | ve |
| reports | raporları |
| performance | performans |
EN *Due to Covid 19 measures on our flights: for all fares, cabin baggage is limited to 1 piece of hand luggage (max.8kg, 55x40x25 cm) and 1 piece of personal equipment (small hand bag /baby bag, briefcases or laptop) (max.40x30x15 cm)
TR *Covid-19 tedbirleri kapsamında; tüm sınıflar için uçak içerisine sadece 1 parça el bagajı (mak.55x40x25 cm) ve sadece 1 parça kişisel eşya (el/bebek çantası, evrak çantası veya dizüstü bilgisayar) (mak.40x30x15 cm) kabul edilmektedir
| inglês | turco |
|---|---|
| baggage | bagaj |
| hand | el |
| personal | kişisel |
| baby | bebek |
| or | veya |
| laptop | dizüstü |
| covid | covid |
| and | ve |
| all | tüm |
| piece | parça |
| of | in |
EN *Due to Covid 19 measures on our flights: for all fares, cabin baggage is limited to 1 piece of hand luggage (max.8kg, 55x40x25 cm) and 1 piece of personal equipment (small hand bag /baby bag, briefcases or laptop) (max.40x30x15 cm)
TR *Covid-19 tedbirleri kapsamında; tüm sınıflar için uçak içerisine sadece 1 parça el bagajı (mak.55x40x25 cm) ve sadece 1 parça kişisel eşya (el/bebek çantası, evrak çantası veya dizüstü bilgisayar) (mak.40x30x15 cm) kabul edilmektedir
| inglês | turco |
|---|---|
| baggage | bagaj |
| hand | el |
| personal | kişisel |
| baby | bebek |
| or | veya |
| laptop | dizüstü |
| covid | covid |
| and | ve |
| all | tüm |
| piece | parça |
| of | in |
EN Delve deeper into any piece of content
TR Herhangi bir içerik parçasında derine gidin
| inglês | turco |
|---|---|
| content | içerik |
| any | herhangi |
| of | bir |
EN Make your banner interactive to direct people to where you want them to go – whether you are promoting a new piece of content, a video, event or website
TR İster yeni bir içeriği, ister bir videoyu, ister bir internet sitesini tanıtıyor olun, İnsanları gitmelerini istediğiniz yere yönlendirmek için banner'ınızı etkileşimli hale getirebilirsiniz
| inglês | turco |
|---|---|
| new | yeni |
| content | içeriği |
| video | videoyu |
| you want | istediğiniz |
| interactive | etkileşimli |
| website | sitesini |
| to | için |
| a | bir |
EN One piece or set hijab tracksuits are available for you with different models and color options. You can view our category to purchase quality and affordable hijab tracksuits.
TR Tesettür eşofmanlar tek parça ve takım olarak farklı model ve renk seçenekleri ile beğeninize sunuluyor. Kaliteli ve uygun fiyatlardaki tesettür eşofman modellerine sahip olmak için kategorimizi inceleyebilirsiniz.
| inglês | turco |
|---|---|
| options | seçenekleri |
| purchase | sahip olmak |
| quality | kaliteli |
| our category | kategorimizi |
| and | ve |
| color | renk |
| different | farklı |
| view | ile |
EN One piece or set plus size hijab tracksuits are available for you with different models and color options. You can view our category to have quality and affordable plus size hijab tracksuits.
TR Büyük beden tesettür eşofmanlar tek parça ve takım olarak farklı model ve renk seçenekleri ile beğeninize sunuluyor. Kaliteli ve uygun fiyatlardaki büyük beden tesettür eşofman modellerine sahip olmak için kategorimizi inceleyebilirsiniz.
| inglês | turco |
|---|---|
| options | seçenekleri |
| quality | kaliteli |
| our category | kategorimizi |
| size | beden |
| and | ve |
| color | renk |
| different | farklı |
| view | ile |
EN The four-piece's commercial breakthrough came with the successful release of several singles from the album Bleed American (2001)
TR Jimmy Eat World, kurulduktan sonraki ilk birkaç sene indie müzik piyasasının hakim olduğu bölgelerde konserler verdi
| inglês | turco |
|---|---|
| with | ilk |
| several | birkaç |
| of | nın |
EN I was always searching for the next interesting piece of media to give a kick to my emotions, but as I was becoming numbed by the great amount I had already consumed, this was getting harder
TR Duygularıma bir tekme atmak için her zaman bir sonraki ilginç medya parçasını arıyordum, ama zaten tükettiğim büyük miktarda uyuştuğum için bu daha da zorlaşıyordu
| inglês | turco |
|---|---|
| media | medya |
| interesting | ilginç |
| but | ama |
| this | bu |
| great | büyük |
| always | her zaman |
| next | sonraki |
| amount | bir |
| the | zaten |
EN We’ll help you to provide ultimate listening and visual experience for your music tracks, whether its a cover, audio visualization, a remix of a song or an original piece
TR Müzik parçalarınız, cover'larınız, ses görselleştirmeleriniz, remix'leriniz veya orijinal parçalarınız için dinleme ve görsel deneyimler sunuyoruz
| inglês | turco |
|---|---|
| provide | sunuyoruz |
| visual | görsel |
| experience | deneyimler |
| original | orijinal |
| music | müzik |
| of | in |
| or | veya |
| listening | dinleme |
EN We did our best to make your music projects visually appealing too, be it a cover, a remix, or an original piece. Now you can create visualizations that will provide your listeners with ultimate listening and visual experience.
TR İster cover, ister remix ister orijinal parça olsun, müzik projelerinizi görsel olarak çekici kılmak için elimizden geleni yaptık. Artık görselleştiriciler dinleyicilere harika bir görsel deneyim yaşatacak.
| inglês | turco |
|---|---|
| music | müzik |
| original | orijinal |
| experience | deneyim |
| appealing | çekici |
| now | artık |
| visual | görsel |
| best | harika |
| a | bir |
| to | için |
| you | in |
| with | parça |
| be | olsun |
EN Do not leave your password on any piece of paper.
TR Şifrenizi herhangi bir kağıda yazarak ortada bırakmayın.
| inglês | turco |
|---|---|
| any | herhangi |
| of | bir |
EN Pink Piece Of Cake Logo is great if you're working in Food, Retail, Bakery, Cafe industries. Use this template to create a logo for your business or team
TR Eğer Gıda, Perakende, Fırın, Kafe endüstrisinde çalışıyorsanız Pembe Pasta Logosu harikadır. İşletmeniz veya takımınız için bir logo oluşturmak için bu şablonu kullanın
| inglês | turco |
|---|---|
| pink | pembe |
| food | gıda |
| bakery | fırın |
| cafe | kafe |
| if | eğer |
| retail | perakende |
| this | bu |
| in | da |
| template | şablonu |
| or | veya |
| of | in |
| team | takım |
| a | bir |
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites and villas this summer.
TR Bu yaz, cennetten bir köşe bulun ve süit ve villalarımızda özel avantajların keyfini çıkarın.
| inglês | turco |
|---|---|
| find | bulun |
| enjoy | keyfini |
| benefits | avantajlar |
| suites | süit |
| summer | yaz |
| this | bu |
| and | ve |
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites this summer.
TR Boğazın üzerinde yükselen Istanbul’un yeni yüzünü keşfedin
| inglês | turco |
|---|---|
| little | az |
| find | keşfedin |
| of | üzerinde |
EN "We were pleasantly surprised when we started using Hexnode. Its a phenomenal piece of software and we were able to take on very large clients that were looking for reliable UEM solution for their Samsung devices."
TR "Hexnode kullanmaya başladığımızda çok şaşırdık. Olağanüstü bir yazılım parçası ve Samsung cihazları için güvenilir MDM çözümü arayan çok büyük müşterileri alabildik."
| inglês | turco |
|---|---|
| software | yazılım |
| samsung | samsung |
| devices | cihazlar |
| hexnode | hexnode |
| solution | çözümü |
| large | büyük |
| using | kullanmaya |
| of | parçası |
| its | in |
| and | ve |
| a | bir |
| reliable | güvenilir |
EN One Piece Anime Landscape Naruto Genshin Impact View All Popular Searches
TR One Piece Anime Manzara Naruto Genshin Impact Tüm Popüler Aramaları Görüntüle
| inglês | turco |
|---|---|
| view | görüntüle |
| popular | popüler |
| searches | aramalar |
| all | tüm |
EN GNU/Linux is an operating system, a large piece of software that manages a computer. It is similar to Microsoft Windows, but it is entirely free. The accurate name is GNU/Linux but "Linux" is used more often.
TR GNU/Linux bir işletim sistemidir, bir bilgisayarı yöneten büyük bir yazılım parçasıdır. Microsoft Windows'a benzerlik gösterir, ancak tamamen özgürdür. Doğru isim GNU/Linux 'tur ama "Linux" daha sık kullanılır.
| inglês | turco |
|---|---|
| linux | linux |
| computer | bilgisayar |
| entirely | tamamen |
| name | isim |
| used | kullanılır |
| often | sık |
| software | yazılım |
| microsoft | microsoft |
| large | büyük |
| a | bir |
| to | doğru |
| more | daha |
EN Many people find that Windows, an otherwise decent piece of software, withdraws so many rights from them, that it is not worth them using it. macOS is not much better, either.
TR Pek çok insan, başka türlü iyi bir yazılım olan Windows'un kendilerinden çok fazla hakkı aldığını ve kullanmaya değmediğini düşünmektedir. macOS de bundan daha iyi değildir.
| inglês | turco |
|---|---|
| people | insan |
| software | yazılım |
| macos | macos |
| rights | hakkı |
| using | kullanmaya |
| from | bundan |
| many | pek |
| much | de |
| better | daha iyi |
| otherwise | başka |
| not | değildir |
| is | olan |
| of | bir |
EN Alongside fresh color schemes, super-fast hover effects, and eCommerce templates, your online store will become an art piece itself
TR Yeni renk şemaları, süper hızlı fareyle üzerine gelme efektleri ve e-Ticaret şablonlarının yanı sıra çevrimiçi mağazanız başlı başına bir sanat eseri olacak
| inglês | turco |
|---|---|
| alongside | yanı sıra |
| fresh | yeni |
| color | renk |
| effects | efektleri |
| ecommerce | e-ticaret |
| art | sanat |
| super | süper |
| fast | hızlı |
| online | çevrimiçi |
| will | olacak |
| and | ve |
EN Cathodic dip coating is an electrochemical process that is well-suited for painting complicated structures and large quantities, since the work piece is coated in a dipping bath.
TR Katot daldırmalı kaplama işlemi, boyanacak parçanın bir banyoya daldırılarak boyanması nedeniyle karmaşık yapılı ve büyük miktardaki parçaların boyanması için uygun bir yöntemdir.
| inglês | turco |
|---|---|
| complicated | karmaşık |
| large | büyük |
| and | ve |
| work | iş |
| a | bir |
| for | için |
EN Make your banner interactive to direct people to where you want them to go – whether you are promoting a new piece of content, a video, event or website
TR İster yeni bir içeriği, ister bir videoyu, ister bir internet sitesini tanıtıyor olun, İnsanları gitmelerini istediğiniz yere yönlendirmek için banner'ınızı etkileşimli hale getirebilirsiniz
| inglês | turco |
|---|---|
| new | yeni |
| content | içeriği |
| video | videoyu |
| you want | istediğiniz |
| interactive | etkileşimli |
| website | sitesini |
| to | için |
| a | bir |
EN One piece or set hijab tracksuits are available for you with different models and color options. You can view our category to purchase quality and affordable hijab tracksuits.
TR Tesettür eşofmanlar tek parça ve takım olarak farklı model ve renk seçenekleri ile beğeninize sunuluyor. Kaliteli ve uygun fiyatlardaki tesettür eşofman modellerine sahip olmak için kategorimizi inceleyebilirsiniz.
| inglês | turco |
|---|---|
| options | seçenekleri |
| purchase | sahip olmak |
| quality | kaliteli |
| our category | kategorimizi |
| and | ve |
| color | renk |
| different | farklı |
| view | ile |
EN One piece or set plus size hijab tracksuits are available for you with different models and color options. You can view our category to have quality and affordable plus size hijab tracksuits.
TR Büyük beden tesettür eşofmanlar tek parça ve takım olarak farklı model ve renk seçenekleri ile beğeninize sunuluyor. Kaliteli ve uygun fiyatlardaki büyük beden tesettür eşofman modellerine sahip olmak için kategorimizi inceleyebilirsiniz.
| inglês | turco |
|---|---|
| options | seçenekleri |
| quality | kaliteli |
| our category | kategorimizi |
| size | beden |
| and | ve |
| color | renk |
| different | farklı |
| view | ile |
EN Add animated enter and exit effects to your design elements to create a more dynamic piece of content.
TR Daha dinamik bir içerik parçası oluşturmak için tasarım öğelerinize animasyonlu giriş ve çıkış efektler i ekleyin.
| inglês | turco |
|---|---|
| animated | animasyonlu |
| effects | efektler |
| dynamic | dinamik |
| content | içerik |
| exit | çıkış |
| design | tasarım |
| enter | için |
| of | parçası |
| add | ekleyin |
| and | ve |
| a | bir |
EN If you’re trying to visualize the frequency distribution of a piece of data, you’re likely working on a project, conducting a survey or otherwise visualizing statistics
TR Bir veri parçasının frekans dağılımını görselleştirmeye çalışıyorsanız, muhtemelen bir proje üzerinde çalışıyor, anket hazırlıyor veya istatistikleri görselleştiriyorsunuz
| inglês | turco |
|---|---|
| data | veri |
| likely | muhtemelen |
| project | proje |
| survey | anket |
| working | çalışıyor |
| or | veya |
| a | bir |
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites and villas this summer.
TR Bu yaz, cennetten bir köşe bulun ve süit ve villalarımızda özel avantajların keyfini çıkarın.
| inglês | turco |
|---|---|
| find | bulun |
| enjoy | keyfini |
| benefits | avantajlar |
| suites | süit |
| summer | yaz |
| this | bu |
| and | ve |
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites this summer.
TR Boğazın üzerinde yükselen Istanbul’un yeni yüzünü keşfedin
| inglês | turco |
|---|---|
| little | az |
| find | keşfedin |
| of | üzerinde |
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites and villas this summer.
TR Bu yaz, cennetten bir köşe bulun ve süit ve villalarımızda özel avantajların keyfini çıkarın.
| inglês | turco |
|---|---|
| find | bulun |
| enjoy | keyfini |
| benefits | avantajlar |
| suites | süit |
| summer | yaz |
| this | bu |
| and | ve |
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites and villas this summer.
TR Bu yaz, cennetten bir köşe bulun ve süit ve villalarımızda özel avantajların keyfini çıkarın.
| inglês | turco |
|---|---|
| find | bulun |
| enjoy | keyfini |
| benefits | avantajlar |
| suites | süit |
| summer | yaz |
| this | bu |
| and | ve |
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites this summer.
TR Boğazın üzerinde yükselen Istanbul’un yeni yüzünü keşfedin
| inglês | turco |
|---|---|
| little | az |
| find | keşfedin |
| of | üzerinde |
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites and villas this summer.
TR Bu yaz, cennetten bir köşe bulun ve süit ve villalarımızda özel avantajların keyfini çıkarın.
| inglês | turco |
|---|---|
| find | bulun |
| enjoy | keyfini |
| benefits | avantajlar |
| suites | süit |
| summer | yaz |
| this | bu |
| and | ve |
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites this summer.
TR Boğazın üzerinde yükselen Istanbul’un yeni yüzünü keşfedin
| inglês | turco |
|---|---|
| little | az |
| find | keşfedin |
| of | üzerinde |
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites and villas this summer.
TR Bu yaz, cennetten bir köşe bulun ve süit ve villalarımızda özel avantajların keyfini çıkarın.
| inglês | turco |
|---|---|
| find | bulun |
| enjoy | keyfini |
| benefits | avantajlar |
| suites | süit |
| summer | yaz |
| this | bu |
| and | ve |
EN Find a little piece of paradise and enjoy exclusive benefits in our suites this summer.
TR Boğazın üzerinde yükselen Istanbul’un yeni yüzünü keşfedin
| inglês | turco |
|---|---|
| little | az |
| find | keşfedin |
| of | üzerinde |
EN One piece of baggage may not weigh more than 32 kg.
TR Bir parça bagajın 32 kg'ı aşmaması gerektiğini unutma.
| inglês | turco |
|---|---|
| baggage | bagaj |
| piece | parça |
| of | bir |
EN *1 piece of cabin baggage (max.8kg, 55x40x25) and/or checked baggage can be purchased
TR *1 adet kabin bagajı (mak.8kg, 55x40x25) ve/veya kayıtlı bagaj satın alınabilir
| inglês | turco |
|---|---|
| of | ın |
| cabin | kabin |
| baggage | bagaj |
| and | ve |
| purchased | satın |
| or | veya |
EN In her bathroom for example, Verena Klaus uses no more than a small piece of soap made from olive oil, a wooden toothbrush, toothpaste powder and coconut oil for removing make-up
TR Verena Klaus, örneğin banyosunda zeytin yağından yapılmış küçük bir sabun, tahta bir diş fırçası, diş macunu tozu ve makyajını silmek için hindistan cevizi yağından daha fazlasına ihtiyaç duymuyor
| inglês | turco |
|---|---|
| klaus | klaus |
| small | küçük |
| made | yapılmış |
| and | ve |
| more | daha |
| a | bir |
| of | in |
| for | için |
EN Colourful Germany: graffito emblazoned on a leftover piece of the Berlin Wall
TR Renkli ülke Almanya: Berlin Duvarı’ndan kalan bir parça üzerindeki grafitiler
| inglês | turco |
|---|---|
| berlin | berlin |
| wall | duvar |
| germany | almanya |
| on | üzerindeki |
| a | bir |
| piece | parça |
EN If you’re lucky, you might receive a piece of birthday cake there from a colleague, because that’s another pleasant tradition of German working life.
TR Şansınız yaver giderse, bir meselktaşınızın doğum günü pastasından bir parça da size düşebilir; çünkü bu, Alman iş hayatının hoş bir geleneğidir.
| inglês | turco |
|---|---|
| birthday | doğum |
| german | alman |
| from | günü |
| a | bir |
| piece | parça |
| life | hayat |
| you | size |
| because | çünkü |
| there | bu |
EN In this picturesque Black Forest setting, experts in rustic workshops operate manufactories that create a world famous piece of Germany: the cuckoo clock.
TR Kara Orman'ın (Schwarzwald) kartpostalı andıran manzarası önünde, maharetli eller çalışıyor ve otantik atölye ve imalathanelerde dünya çapında makbul bir parça Almanya oluşuyor: Guguklu saat.
| inglês | turco |
|---|---|
| forest | orman |
| operate | çalışıyor |
| world | dünya |
| germany | almanya |
| in | parça |
EN Ida has another piece of advice for all those who are already in Germany and want to improve their knowledge of German here
TR Hazırda Almanya’da olup da, Almanca bilgisini geliştirmek isteyenlere, Ida’nın bir tavsiyesi daha var: Gündelik hayatınızda akıllı telefonunuza daha az bakın, onun yerine „okuyun, okuyun, okuyun!“ diyor İda
| inglês | turco |
|---|---|
| of | ın |
| german | almanca |
| in | da |
| and | bir |
| want | var |
| improve | geliştirmek |
EN There is a YouTube video and a text to follow the music with for each piece
TR Her parçanın bir Youtube klibi ve okumak için parçanın sözleri var
| inglês | turco |
|---|---|
| and | ve |
| a | bir |
EN For example, there is this idea that journalists receive an explosive piece of information and post it on the net just a few minutes later
TR Örneğin gazetecilerin çarpıcı bir haberi alıp bu haberi birkaç dakika içinde ağa yükledikleri düşünülüyor
| inglês | turco |
|---|---|
| minutes | dakika |
| this | bu |
| and | alıp |
| a | birkaç |
| of | in |
EN Respondents who found this important gave Germany as their home, or the place where their own language is spoken, or the place where they own a piece of land or a house
TR Bu boyutu önemseyen katılımcılar memleketi Almanya olarak veya kendi dillerinin konuşulduğu yer olarak veya bir arazi veya ev sahibi oldukları yer olarak belirtiyorlar
| inglês | turco |
|---|---|
| germany | almanya |
| this | bu |
| land | arazi |
| or | veya |
| a | bir |
| house | ev |
| of | yer |
EN "We were pleasantly surprised when we started using Hexnode. Its a phenomenal piece of software and we were able to take on very large clients that were looking for reliable UEM solution for their Samsung devices."
TR "Hexnode kullanmaya başladığımızda çok şaşırdık. Olağanüstü bir yazılım parçası ve Samsung cihazları için güvenilir MDM çözümü arayan çok büyük müşterileri alabildik."
| inglês | turco |
|---|---|
| software | yazılım |
| samsung | samsung |
| devices | cihazlar |
| hexnode | hexnode |
| solution | çözümü |
| large | büyük |
| using | kullanmaya |
| of | parçası |
| its | in |
| and | ve |
| a | bir |
| reliable | güvenilir |
EN These data points can range from something as simple as keyword density in a piece of content to more obscure factors that will influence your site’s SEO, like the robot.txt
TR Bu veri noktaları, bir içerik parçasındaki anahtar kelime yoğunluğu gibi basit bir şeyden, robot.txt gibi sitenizin SEO'sunu etkileyecek daha belirsiz faktörlere kadar değişebilir
| inglês | turco |
|---|---|
| robot | robot |
| txt | txt |
| points | noktaları |
| data | veri |
| simple | basit |
| content | içerik |
| these | bu |
| a | bir |
| to | kadar |
| more | daha |
EN Deep learning automates much of the feature extraction piece of the process, eliminating some of the manual human intervention required and enabling the use of larger data sets
TR Derin öğrenme, işlemin özellik ayıklama kısmını büyük ölçüde otomatikleştirir ve gerekli olan bazı manuel insan müdahalesini ortadan kaldırarak, daha büyük veri kümelerinin kullanılmasını sağlar
| inglês | turco |
|---|---|
| deep | derin |
| of | ın |
| process | iş |
| manual | manuel |
| human | insan |
| required | gerekli |
| use | kullan |
| data | veri |
| feature | özellik |
| the | daha |
| larger | daha büyük |
| and | ve |
| some | bazı |
| much | de |
EN Hairpins/Headpiece With Rhinestone (Sold in single piece)
TR Saç Tokaları/başlık Ile Yapay elmas (Tek parça Satılan)
| inglês | turco |
|---|---|
| headpiece | başlık |
| rhinestone | yapay elmas |
| sold | satılan |
| with | ile |
| in | parça |
| single | tek |
EN Combs & Barrettes/Headpiece With Rhinestone (Sold in single piece)
TR Combs ve Tokalarım/başlık Ile Yapay elmas (Tek parça Satılan)
| inglês | turco |
|---|---|
| headpiece | başlık |
| rhinestone | yapay elmas |
| sold | satılan |
| with | ile |
| in | parça |
| single | tek |
Mostrando 50 de 50 traduções
Traduções semelhantes
deconstructing famous logos deconstructing strategies piece each piece original piece small piece every piece important piece little piece exclusive piece pink piece next piece feature piece large piece single piece piece of content piece of baggage piece of paper great piece simple piece content piece blog piece piece anime landscape sure the piece a graphic piece big piece a small piece a phenomenal piece makes a piece piece of hand learned a piece center piece piece of proprietary a large piece a little piece perfect piece last piece part piece collect a piece key piece complete piece pink piece of five key piece final piece piece of cabin least one piece physical piece otherwise decent piece piece of seriously living piece
Tcheco
alemão
chinês
coreano
espanhol
finlandês
francês
holandês
húngaro
indonésio
italiano
japonês
norueguês
polonês
português
russo
sueco
turco
vietnamita
árabe