EN Links, like everything else added by members of the Last.fm community, are entirely the responsibility of the individuals who have added them.
EN Links, like everything else added by members of the Last.fm community, are entirely the responsibility of the individuals who have added them.
TR Diğer her şey gibi Last.fm topluluğunun üyeleri tarafından eklenen bağlantılar da tamamen onları ekleyen kişilerin sorumluluğu altındadır.
inglês | turco |
---|---|
added | eklenen |
entirely | tamamen |
responsibility | sorumluluğu |
members | üyeleri |
last | last |
by | tarafından |
everything | her şey |
the | gibi |
them | onları |
links | bağlantılar |
of | her |
EN An extra fee is added for additional domains or subdomains added.
TR Eklenen ilave domain veya subdomain'ler için ekstra ücret ilave edilir.
inglês | turco |
---|---|
added | eklenen |
domains | domain |
for | için |
fee | ücret |
extra | ekstra |
or | veya |
additional | ilave |
EN Additionally, new subclauses have been added to article 9 of the Wage Guarantee Fund Regulation. Following regulations added to the payment procedures and principles:
TR Ek olarak Ücret Garanti Fonu Yönetmeliği’nin 9. maddesine yeni bentler eklenmiştir. Ödemeye ilişkin usul ve esaslara eklenen bu düzenlemeler aşağıdaki gibidir:
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
guarantee | garanti |
regulations | düzenlemeler |
and | ve |
the | aşağıdaki |
been | bu |
EN 9.b.1. Proportion of medium and high-tech industry value added in total value added
TR 9.b.1. Toplam katma değer içindeki orta ve yüksek teknolojili katma değer üreten sanayi sektörlerinin oranı
inglês | turco |
---|---|
medium | orta |
and | ve |
industry | sanayi |
value | değer |
added | katma |
total | toplam |
in | içindeki |
high | yüksek |
EN An extra fee is added for additional domains or subdomains added.
TR Eklenen ilave domain veya subdomain'ler için ekstra ücret ilave edilir.
inglês | turco |
---|---|
added | eklenen |
domains | domain |
for | için |
fee | ücret |
extra | ekstra |
or | veya |
additional | ilave |
EN Additionally, new subclauses have been added to article 9 of the Wage Guarantee Fund Regulation. Following regulations added to the payment procedures and principles:
TR Ek olarak Ücret Garanti Fonu Yönetmeliği’nin 9. maddesine yeni bentler eklenmiştir. Ödemeye ilişkin usul ve esaslara eklenen bu düzenlemeler aşağıdaki gibidir:
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
guarantee | garanti |
regulations | düzenlemeler |
and | ve |
the | aşağıdaki |
been | bu |
EN Links, like everything else added by members of the Last.fm community, are entirely the responsibility of the individuals who have added them.
TR Diğer her şey gibi Last.fm topluluğunun üyeleri tarafından eklenen bağlantılar da tamamen onları ekleyen kişilerin sorumluluğu altındadır.
inglês | turco |
---|---|
added | eklenen |
entirely | tamamen |
responsibility | sorumluluğu |
members | üyeleri |
last | last |
by | tarafından |
everything | her şey |
the | gibi |
them | onları |
links | bağlantılar |
of | her |
EN Added translation functions to the admin options page. Translations can now be added for that.
TR Yönetici seçenekleri sayfasına çeviri işlevleri eklendi. Bunun için çeviri eklenebilir.
inglês | turco |
---|---|
added | eklendi |
functions | işlevleri |
admin | yönetici |
options | seçenekleri |
page | sayfası |
translation | çeviri |
EN Added translation functions to the admin options page. Translations can now be added for that.
TR Yönetici seçenekleri sayfasına çeviri işlevleri eklendi. Bunun için çeviri eklenebilir.
inglês | turco |
---|---|
added | eklendi |
functions | işlevleri |
admin | yönetici |
options | seçenekleri |
page | sayfası |
translation | çeviri |
EN Publicly available data includes your public profile, tips, likes, saves, photos, lists you create and follow, badges/stickers, mayorships, and lists of followers
TR Herkese açık veriler, herkese açık profilinizi, ipuçlarınızı, beğenilerinizi, kaydettiklerinizi, fotoğraflarınızı, oluşturduğunuz ve takip ettiğiniz listeleri, rozetleri/çıkartmaları, mayor’lukları ve takipçi listelerini içerir
inglês | turco |
---|---|
data | veriler |
includes | içerir |
tips | ipuçları |
lists | listeleri |
follow | takip |
of | ın |
photos | fotoğrafları |
publicly | açık |
and | ve |
EN "This immense green area is in fact the biggest park in Barcelona and is home to the likes of the Poble Espanyol open-air museum; the 1992 Olympic stadium and the Montjuïc castle."
TR "Akşam mutlaka magic Fontaine gösterisini izleyin, sakın kaçırmayın. Mukkemmell. Hatta mümkünse yılbaşı gecesi gelin, dünyadaki sayılı gösterilerden birini izleyeceksiniz."
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
to | hatta |
EN Annika wishes to show u how that babe likes large dongs
TR Wankz- aimee addison, makine tarafından dövülmüş vajinayı alır
inglês | turco |
---|---|
to | tarafından |
EN In this regard, comments and likes are among the most important dynamics of Instagram, just like on other social media platforms
TR Bu bağlamda, yorum ve beğeniler diğer sosyal medya platformlarında olduğu gibi Instagram?ın da en önemli dinamiklerindendir
inglês | turco |
---|---|
comments | yorum |
other | diğer |
this | bu |
in | da |
most | en |
platforms | platformlar |
social | sosyal |
important | önemli |
media | medya |
and | ve |
the | gibi |
EN Responding to likes and comments and participating in conversations and discussions are among the most important actions that you can undertake.
TR Beğenilere ve yorumlara karşılık vermek, sohbet ve tartışmalara katılmak bunlar arasında en önemli eylemlerden biridir.
inglês | turco |
---|---|
conversations | sohbet |
most | en |
and | ve |
important | önemli |
are | bunlar |
the | arasında |
EN Golden-haired stepmom aaliyah likes shares dong with kristen scott
TR Sekreteri için aşk tüneli işkenceyle oynamayı yakaladı
inglês | turco |
---|---|
with | için |
EN Bailey likes to choke on his large dick
TR Acımasız baştankara şamar için gözyaşları ve twat azar azar
inglês | turco |
---|---|
his | in |
to | için |
EN Kinky old spunker likes to acquire receive her anal opening rimmed
TR Borç4k.hardcore seks yalnız anne gerekli tüm şeyler için ödeme yardımcı olur
EN Tied wife likes to acquire her bawdy cleft and arse fingered two
TR Film sahne selfies bu nefes kesen reddit yasal yaş genç 13
inglês | turco |
---|---|
and | bu |
EN Eighteen year old pegs a villein and likes it ashton vena
TR Yasal yaş genç için sert sopalamak
inglês | turco |
---|---|
and | için |
EN A better way to get more Facebook likes. This QR Code makes it easy for your audience to click ‘like’ by showing only what matters.
TR Daha fazla Facebook beğenisi almanın daha iyi bir yolu. Bu QR Kod, yalnızca önemli unsurları göstererek kitlenizin "beğen"i tıklamasını kolaylaştırır.
inglês | turco |
---|---|
way | yolu |
qr | qr |
code | kod |
matters | önemli |
your audience | kitlenizin |
easy | kolaylaştırır |
this | bu |
better | daha iyi |
a | bir |
only | yalnızca |
EN A better way to get more Facebook likes. This QR Code makes it easy for your audience to click ‘like’ by showing only what matters.
TR Daha fazla Facebook beğenisi almanın daha iyi bir yolu. Bu QR Kod, yalnızca önemli unsurları göstererek kitlenizin "beğen"i tıklamasını kolaylaştırır.
inglês | turco |
---|---|
way | yolu |
qr | qr |
code | kod |
matters | önemli |
your audience | kitlenizin |
easy | kolaylaştırır |
this | bu |
better | daha iyi |
a | bir |
only | yalnızca |
EN From large, premium SUVs amongst the likes of the Mercedes Benz G63 AMG, to more compact SUVs like the Creta by Hyundai, we?ve got it all! There?s no better way to travel in Dubai than an SUV
TR Mercedes Benz G63 AMG gibi büyük, premium SUV'lerden Hyundai Creta gibi daha kompakt SUV'lere kadar her şeye sahibiz! Dubai'de seyahat etmenin bir SUV'den daha iyi bir yolu yoktur
inglês | turco |
---|---|
compact | kompakt |
hyundai | hyundai |
premium | premium |
no | yoktur |
travel | seyahat |
way | yolu |
better | daha iyi |
large | büyük |
we | sahibiz |
the | gibi |
to | her |
EN Marc Sommer also likes that Lüneburg is only about 50 kilometres from Hamburg. A nearby big city is definitely a strong point – whether for internships or just for going out.
TR Marc Sommer, aynı zamanda Lüneburg’un Hamburg kentinden sadece 50 kilometre mesafede olmasından da çok memnun. “Yakınlarda büyük bir kentin bulunması -staj yapmak ya da öylesine gezip görmek için- her durumda iyi” diyor.
EN The expat Asyraf Syamsul lives in the city of Cologne. But what he likes best is the environment. Learn here about what fascinates him there.
TR Gurbetçi Asyraf Syamsul, Köln kentinde yaşıyor. Ama onun en hoşlandığı yer, bir ulusal park. Onu neyin büyülediğini, bu yazımızda okuyacaksınız.
inglês | turco |
---|---|
lives | yaşıyor |
cologne | köln |
but | ama |
best | en |
what | neyin |
here | bu |
EN Jack MacHugh from the UK is co-founder of Interrail Planner. He worked for a year in Hamburg and likes travelling by train through Germany.
TR Büyük Britanya’da yaşayan Jack MacHugh, Interrail Planner’in kurucularından. Bir yıl Hamburg’da çalışmış. Almanya’yı en çok trenle gezmeyi seviyormuş.
inglês | turco |
---|---|
year | yıl |
hamburg | hamburg |
germany | almanya |
EN having attractive CTAs gives your video an end goal, in turn, garnering more likes and shares.
TR Çekici CTA'lara sahip olmak, videonuza daha fazla beğeni ve paylaşım elde etmek için bir nihai hedef verir.
inglês | turco |
---|---|
gives | verir |
goal | hedef |
and | ve |
EN We’ve turned our long-running video series into a longform podcast where the likes of Jeezy, Charli XCX, Russ, Ashnikko, Hayley Kiyoko, and many impart their best advice.
TR Marquee ile yeni çıkan müziklerini tanıt. Şu anda ABD, Avustralya ve Birleşik Krallık'ta bulunan ve koşulları karşılayan tüm sanatçılar kullanabilir. The Game Plan serisinin yeni bölümü hakkında bilgi edin.
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
the | anda |
EN The Explorer likes to maintain their independence and is constantly seeking something better for a more fulfilling life.
TR Kaşif bağımsızlığını korumayı sever ve daha tatmin edici bir yaşam için sürekli daha iyisini arar.
inglês | turco |
---|---|
constantly | sürekli |
life | yaşam |
something | ya |
and | ve |
a | bir |
EN This archetype is sensitive and likes to please others with devotion and passion. The Lover has a desire to connect and interact with others.
TR Bu arketip hassastır ve başkalarını bağlılık ve tutkuyla memnun etmekten hoşlanır. Aşık, başkalarıyla bağlantı kurma ve etkileşim kurma arzusuna sahiptir.
inglês | turco |
---|---|
others | başkaları |
a | a |
interact | etkileşim |
and | ve |
this | bu |
EN Moreover, a pool had been added in front of the building and into the portico
TR Ayrıca portikonun içerisine ve yapının önüne bir havuz eklenmiştir
inglês | turco |
---|---|
pool | havuz |
building | yapı |
been | ne |
and | ve |
a | bir |
EN Added support for live streaming
TR Canlı yayın için destek eklendi
inglês | turco |
---|---|
added | eklendi |
support | destek |
live | canlı |
for | için |
EN Distributing keywords into groups by position and tracking your progress over time gives you an added layer of insight.
TR Anahtar kelimeleri pozisyona göre dağıtmak ve zaman içindeki ilerlemenizi takip etmek size ekstra öngörü katar.
inglês | turco |
---|---|
keywords | anahtar |
tracking | takip |
time | zaman |
your progress | ilerlemenizi |
by | göre |
and | ve |
EN <strong>Newly discovered</strong> — search queries that were added to our database recently.
TR <strong>Yeni keşfedilen</strong> — yakın zamanda veritabanımıza eklenmiş sorgular.
EN Multi-device protection with added parental controls, password management, VPN & optimization tools.
TR Ek ebeveyn denetimleri, şifre yönetimi, VPN ve optimizasyon araçlarıyla çoklu cihaz koruması.
inglês | turco |
---|---|
added | ek |
controls | denetimleri |
management | yönetimi |
vpn | vpn |
optimization | optimizasyon |
password | şifre |
multi | çoklu |
device | cihaz |
protection | koruması |
tools | araçları |
EN Our certification course is currently in beta. All of the course materials are available to Ahrefs users and a certification exam will be added in the future.
TR Sertifika kursumuz şimdilik beta aşamasında. Tüm kurs materyalleri, Ahrefs kullanıcıları için mevcuttur ve gelecekte bir sertifika sınavı eklenecektir.
inglês | turco |
---|---|
certification | sertifika |
materials | materyalleri |
ahrefs | ahrefs |
users | kullanıcıları |
and | ve |
all | tüm |
of | in |
a | bir |
available | mevcuttur |
EN We’ve also added GitLab to the import wizard and fully localized YouTrack into three more languages.We are now discontinuing the legacy REST API, so please make sure all your custom integrations are migrated to the new REST API
TR Commit ve merge isteklerini getirmenin yanı sıra, YouTrack artık GitLab CI/CD ile entegre çalışarak süreçlerinizi organize etmenizi sağlayan daha fazla seçenek sunuyor
inglês | turco |
---|---|
are | sunuyor |
and | ve |
custom | ile |
EN We've moved these out of your cart for now but they'll automatically be added to the correct cart when you log back in
TR Bunları şimdilik sepetinden çıkardık, ama yeniden giriş yaptığında otomatik olarak doğru sepete eklenecekler
inglês | turco |
---|---|
log | giriş |
but | ama |
back | yeniden |
the | bunları |
automatically | otomatik olarak |
to | doğru |
EN Backups can be added to your cloud hosting plan at checkout or anytime after purchase
TR Yedeklemeler ödeme aşamasında veya satın alma işleminin ardından herhangi bir zamanda bulut barındırma planına eklenebilir
inglês | turco |
---|---|
cloud | bulut |
hosting | barındırma |
or | veya |
at | nda |
plan | plan |
purchase | satın |
checkout | ödeme |
EN The number of transactions added to the mempool per second.
TR Saniye başına bellek havuzuna eklenen işlem sayısı.
inglês | turco |
---|---|
transactions | işlem |
added | eklenen |
second | saniye |
EN Compare how added / lost backlinks influenced on organic traffic. Detect the most valuable backlinks and bring lost backlinks to life. Website backlink checker will show you all the needed reports.
TR Eklenen / kaybedilen geri bağlantıların organik trafiği nasıl etkilediğini karşılaştırın. En değerli geri bağlantıları tespit edin ve kaybolan geri bağlantıları hayata geçirin.
inglês | turco |
---|---|
compare | karşılaştırın |
added | eklenen |
organic | organik |
traffic | trafiği |
detect | tespit |
valuable | değerli |
most | en |
and | ve |
to life | hayata |
all | de |
to | geri |
how | nasıl |
EN Our Web Suite has powerful video SEO tools including bulk SEO, channel wide tags, keyword research and who added what tags.
TR Web Suite'imiz, toplu SEO, kanal geniş etiketleri, anahtar kelime araştırması ve kimin hangi etiketleri eklediği gib güçlü video SEO araçlarına sahiptir.
inglês | turco |
---|---|
web | web |
video | video |
seo | seo |
bulk | toplu |
channel | kanal |
tags | etiketleri |
wide | geniş |
research | araştırması |
powerful | güçlü |
has | sahiptir |
who | kimin |
and | ve |
what | hangi |
tools | araçları |
EN Murat added the Karacasu lands to the Ottoman Karacasu Empire; Karacasu, which is the “Bucak” of Nazilli in 1864, has been connected to the province of Aydın as “District cak since 1867.
TR Murat, Karacasu topraklarını Osmanlı Karacasuİmparatorluğu?na katmış; 1864 yılında Nazilli?ye bağlı ?Bucak? olan Karacasu, 1867 tarihinden itibaren ?İlçe? olarak Aydın İline bağlanmıştır.
inglês | turco |
---|---|
connected | bağlı |
in | yılında |
is | olan |
EN To help you go further and faster, we have developed a broad portfolio of value-added services
TR Daha ileriye daha hızlıca ulaşmanıza yardımcı olmak için geniş bir katma değerli hizmetler portföyü oluşturduk
inglês | turco |
---|---|
broad | geniş |
added | katma |
value | değerli |
services | hizmetler |
help | yardımcı |
faster | hızlı |
of | in |
portfolio | portföy |
to | için |
EN As an added benefit, you can exchange their interest in Fairmont Heritage Place for vacations at any Fairmont hotel or resort worldwide
TR İlave bir avantaj olarak, Fairmont Heritage Place’teki paylarını dünya çapındaki herhangi bir Fairmont otel veya tatil köyü ile değiştirebilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
benefit | avantaj |
fairmont | fairmont |
place | iş |
vacations | tatil |
heritage | heritage |
at | de |
hotel | otel |
or | veya |
any | herhangi |
worldwide | çapındaki |
EN The median time for a transaction with miner fees to be included in a mined block and added to the public ledger.
TR Kazıyıcı ücretleri dahil bir işlemin kazınmış bir bloğa dahil edilip, ortak deftere eklenmesi için geçen medyan süre
inglês | turco |
---|---|
time | süre |
public | ortak |
a | bir |
with | dahil |
EN The average time for a transaction with miner fees to be included in a mined block and added to the public ledger.
TR Kazıyıcı ücretleri dahil bir işlemin kazınmış bir bloğa dahil edilip, ortak deftere eklenmesi için geçen ortalama süre
inglês | turco |
---|---|
average | ortalama |
time | süre |
public | ortak |
a | bir |
with | dahil |
EN The wallet provider and exchange has added the three crypto assets in an effort to support wider access to the DeFi industry.
TR Cüzdan sağlayıcısı ve borsası, DeFi endüstrisine daha geniş erişimi desteklemek amacıyla üç kripto varlığını ekledi.
inglês | turco |
---|---|
wallet | cüzdan |
and | ve |
crypto | kripto |
access | erişimi |
defi | defi |
provider | sağlayıcısı |
to support | desteklemek |
EN The COVID-19 pandemic has again shown the added value of volunteers
TR COVID-19 pandemisi, gönüllülerin önemini bir kez daha ortaya koydu
inglês | turco |
---|---|
pandemic | pandemisi |
value | bir |
again | daha |
EN The COVID-19 pandemic has again shown the added value of volunteers
TR COVID-19 pandemisi, gönüllülerin önemini bir kez daha ortaya koydu
inglês | turco |
---|---|
pandemic | pandemisi |
value | bir |
again | daha |
EN In April 2020 we added a new effort to our capacity building activities towards the NGOs
TR STK’lara yönelik kapasite geliştirme çalışmalarımıza Nisan 2020’de bir yenisini daha ekledik
inglês | turco |
---|---|
april | nisan |
capacity | kapasite |
a | bir |
to | yönelik |
Mostrando 50 de 50 traduções