EN Easy to customize specialty pages are mostly based on a responsive WordPress theme, such as Elementor WooCommerce Theme, Magento themes, medical WordPress themes, or pet shop Shopify Themes
"identify underlying themes" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
identify | adını belirlemek bir daha fazla hangi her ile için nasıl neden olarak tanımlamak tespit ve veri çok şekilde |
themes | tasarlayın tema temalar temaları wordpress |
EN Easy to customize specialty pages are mostly based on a responsive WordPress theme, such as Elementor WooCommerce Theme, Magento themes, medical WordPress themes, or pet shop Shopify Themes
TR Özelleştirilmesi kolay özel sayfalar çoğunlukla Elementor WooCommerce Teması, Magento temaları, tıbbi WordPress temaları veya evcil hayvan dükkanı Shopify Temaları gibi duyarlı bir WordPress temasına dayanır
inglês | turco |
---|---|
easy | kolay |
pages | sayfalar |
medical | tıbbi |
mostly | çoğunlukla |
shop | dükkanı |
responsive | duyarlı |
wordpress | wordpress |
themes | temaları |
or | veya |
as | gibi |
EN Verified transactions are then bundled into blocks, which is why Bitcoin's underlying technology is referred to as a blockchain
TR Doğrulanmış işlemler daha sonra bloklar halinde gruplanır, bu nedenle Bitcoin 'ler temel teknoloji blok zinciri olarak adlandırılır
inglês | turco |
---|---|
transactions | işlemler |
technology | teknoloji |
verified | doğrulanmış |
a | temel |
why | bu |
EN Our analysts have found that looking at a 7 day average is a better representation of the underlying power.
TR Analistlerimize göre, altta yatan gücü daha iyi anlayabilmek için 7 günlük ortalamaya bakılmalıdır.
inglês | turco |
---|---|
day | günlük |
power | gücü |
of | in |
better | daha iyi |
EN Contracts for difference (CFDs), are a simple and cost-efficient way to trade on a wide variety of financial markets without having to own the underlying asset
TR Fark kontratları (CFDler), birçok finansal piyasada herhangi bir varlık sahibi olmadan işlem yapılmasını sağlayan sade ve masrafsız araçlardır
inglês | turco |
---|---|
difference | fark |
financial | finansal |
asset | varlık |
trade | işlem |
simple | sade |
without | olmadan |
and | ve |
a | bir |
EN What was previously open to all applications is now closed to only those applications approved by the access providers—who control the underlying infrastructure.
TR Daha önce bütün uygulamalara açık iken artık yalnızca temelindeki altyapıyı kontrol eden erişim sağlayıcılar tarafından onaylanan uygulamalara açık.
inglês | turco |
---|---|
open | açık |
control | kontrol |
access | erişim |
providers | sağlayıcılar |
by | tarafından |
all | bütün |
only | yalnızca |
the | önce |
now | artık |
EN While regulation of the underlying transmission is necessary so that competition is possible, Internet access providers should be allowed to charge for access and provide services in a free market
TR Vurgulanan iletimin regülasyonu rekabetin mümkün olması için gerekli iken, İnternet erişim sağlayıcıları serbest piyasada hizmet sağlama ve hizmetlere erişim için ücretlendirme yapabilmelidir
inglês | turco |
---|---|
necessary | gerekli |
access | erişim |
free | serbest |
and | ve |
of | in |
possible | mümkün |
services | hizmet |
EN Stephen oversees our engineering team and is responsible for Sonix’s underlying technology. He usually forgets to dress up on photo days.
TR Stephen mühendislik ekibimizi yönetir ve Sonix'in temel teknolojisinden sorumludur. Genellikle fotoğraf günlerinde giyinmeyi unutur.
inglês | turco |
---|---|
responsible | sorumludur |
usually | genellikle |
photo | fotoğraf |
days | günlerinde |
engineering | mühendislik |
and | ve |
EN JournalingJournaling and reflecting on your feelings, struggles and goals can help you develop perspective about your addiction and its underlying causes
TR günlük kaydıDuygularınızı, mücadelelerinizi ve hedeflerinizi günlüğe kaydetmek ve yansıtmak, bağımlılığınız ve altında yatan nedenler hakkında bir bakış açısı geliştirmenize yardımcı olabilir
inglês | turco |
---|---|
can | olabilir |
perspective | bakış |
help | yardımcı |
about | hakkında |
and | ve |
EN I also was able to start bringing awareness to all the underlying issues that I?d been numbing and escaping from with the internet – childhood abuse, divorced parents, social anxiety, depression, fear of failure, fear of abandonment and rejection
TR Ayrıca internetle uyuşturduğum ve kaçtığım tüm temel sorunlara farkındalık getirmeye başlayabildim - çocuklukta istismar, boşanmış ebeveynler, sosyal kaygı, depresyon, başarısızlık korkusu, terk edilme ve reddedilme korkusu
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
awareness | farkındalık |
parents | ebeveynler |
social | sosyal |
all | tüm |
also | ayrıca |
EN AWS Elastic Beanstalk offers an easy-to-use service for deploying and scaling web applications in which you retain ownership and full control over the underlying EC2 instances
TR AWS Elastic Beanstalk, web uygulamalarının dağıtılması ve ölçeklendirilmesi için arka plandaki EC2 bulut sunucularının sahipliğini ve tam denetimini elinizde bulundurduğunuz kullanımı kolay bir hizmet sunar
inglês | turco |
---|---|
aws | aws |
offers | sunar |
web | web |
full | tam |
easy | kolay |
service | hizmet |
in | da |
use | kullanımı |
and | ve |
applications | uygulamalar |
EN it should assume there is no affinity to the underlying compute infrastructure
TR Başka bir deyişle kod, belirli bir işlem altyapısına bağlı olmamalıdır
inglês | turco |
---|---|
infrastructure | altyapı |
the | başka |
to | belirli |
is | bir |
EN Develop dapps that use zk-SNARKs to ensure data-level privacy, verifying requirements without exposing the underlying user information.
TR Mina kullanarak zk-SNARK kullanan merkeziyetsiz uygulamalar geliştirin, bu sayede kişisel verilerin gizli kalmasını sağlayın.
inglês | turco |
---|---|
develop | geliştirin |
data | verilerin |
the | kişisel |
to | kullanarak |
use | uygulamalar |
EN AWS Elastic Beanstalk offers an easy-to-use service for deploying and scaling web applications in which you retain ownership and full control over the underlying EC2 instances
TR AWS Elastic Beanstalk, web uygulamalarının dağıtılması ve ölçeklendirilmesi için arka plandaki EC2 bulut sunucularının sahipliğini ve tam denetimini elinizde bulundurduğunuz kullanımı kolay bir hizmet sunar
inglês | turco |
---|---|
aws | aws |
offers | sunar |
web | web |
full | tam |
easy | kolay |
service | hizmet |
in | da |
use | kullanımı |
and | ve |
applications | uygulamalar |
EN it should assume there is no affinity to the underlying compute infrastructure
TR Başka bir deyişle kod, belirli bir işlem altyapısına bağlı olmamalıdır
inglês | turco |
---|---|
infrastructure | altyapı |
the | başka |
to | belirli |
is | bir |
EN The CJIS Security Policy outlines the “appropriate controls to protect the full lifecycle of CJI (Criminal Justice Information), whether at rest or in transit,” irrespective of the underlying information technology model
TR CJIS Güvenlik Politikası altında yatan bilgi teknolojisi modeline bakılmaksızın “bekleme veya geçiş halindeyken CJI'nin (Criminal Justice Information) tüm yaşam döngüsünü korumak için uygun kontrolleri” ana hatlarıyla belirtir
EN AWS is responsible for implementing and configuring the logical access controls for the underlying infrastructure that provide the services for use of the customer.
TR Müşterinin kullanımına sunulan hizmetlerin sağlandığı temel altyapıya ilişkin mantıksal erişim denetimlerinin uygulanması ve yapılandırılması AWS’nin sorumluluğundadır.
inglês | turco |
---|---|
logical | mantıksal |
infrastructure | altyapı |
services | hizmetlerin |
and | ve |
access | erişim |
use | kullanım |
EN Develop dapps that use zk-SNARKs to ensure data-level privacy, verifying requirements without exposing the underlying user information.
TR Mina kullanarak zk-SNARK kullanan merkeziyetsiz uygulamalar geliştirin, bu sayede kişisel verilerin gizli kalmasını sağlayın.
inglês | turco |
---|---|
develop | geliştirin |
data | verilerin |
the | kişisel |
to | kullanarak |
use | uygulamalar |
EN Amazon Aurora MySQL-Compatible Edition and Amazon Aurora PostgreSQL-Compatible Edition support Amazon Aurora replicas, which share the same underlying volume as the primary instance in the same AWS region
TR Amazon Aurora MySQL Uyumlu Sürüm ve Amazon Aurora PostgreSQL Uyumlu Sürüm, aynı AWS bölgesindeki birincil bulut sunucusu ile aynı temel birime sahip olan Amazon Aurora replikalarını destekler
inglês | turco |
---|---|
amazon | amazon |
aurora | aurora |
edition | sürüm |
primary | birincil |
aws | aws |
mysql | mysql |
compatible | uyumlu |
and | ve |
support | destekler |
the | aynı |
share | ile |
EN On a database instance running with Amazon Aurora encryption, data stored at rest in the underlying storage is encrypted, as are its automated backups, snapshots, and replicas in the same cluster
TR Amazon Aurora şifrelemesiyle çalışan bir veritabanı bulut sunucusunda, temel depolamada bulunan verilerin yanı sıra veritabanının aynı kümedeki otomatik yedekleri, anlık yedekleri ve replikaları şifrelenir
inglês | turco |
---|---|
database | veritabanı |
amazon | amazon |
aurora | aurora |
data | verilerin |
automated | otomatik |
encrypted | şifrelenir |
and | ve |
the | aynı |
same | bir |
is | bulunan |
EN It gives students an in-depth understanding of the scientific principles underlying the climate system
TR Bu program iklim sisteminin derinlemesine kavranmasına yönelik doğabilimsel temelleri öğretiyor
inglês | turco |
---|---|
system | sisteminin |
climate | iklim |
of | yönelik |
EN What was previously open to all applications is now closed to only those applications approved by the access providers—who control the underlying infrastructure.
TR Daha önce bütün uygulamalara açık iken artık yalnızca temelindeki altyapıyı kontrol eden erişim sağlayıcılar tarafından onaylanan uygulamalara açık.
inglês | turco |
---|---|
open | açık |
control | kontrol |
access | erişim |
providers | sağlayıcılar |
by | tarafından |
all | bütün |
only | yalnızca |
the | önce |
now | artık |
EN While regulation of the underlying transmission is necessary so that competition is possible, Internet access providers should be allowed to charge for access and provide services in a free market
TR Vurgulanan iletimin regülasyonu rekabetin mümkün olması için gerekli iken, İnternet erişim sağlayıcıları serbest piyasada hizmet sağlama ve hizmetlere erişim için ücretlendirme yapabilmelidir
inglês | turco |
---|---|
necessary | gerekli |
access | erişim |
free | serbest |
and | ve |
of | in |
possible | mümkün |
services | hizmet |
EN Our analysts have found that looking at a 7 day average is a better representation of the underlying power.
TR Analistlerimize göre, altta yatan gücü daha iyi anlayabilmek için 7 günlük ortalamaya bakılmalıdır.
inglês | turco |
---|---|
day | günlük |
power | gücü |
of | in |
better | daha iyi |
EN Allows organizations to verify credentials without having access to an individual’s underlying information.
TR Kuruluşların, kişilerin temel bilgilerine erişmeden sağlık kaydı bilgilerini doğrulamalarına olanak tanır.
inglês | turco |
---|---|
an | temel |
organizations | kuruluşlar |
information | bilgilerini |
EN Contracts for difference (CFDs), are a simple and cost-efficient way to trade on a wide variety of financial markets without having to own the underlying asset
TR Fark kontratları (CFDler), birçok finansal piyasada herhangi bir varlık sahibi olmadan işlem yapılmasını sağlayan sade ve masrafsız araçlardır
inglês | turco |
---|---|
difference | fark |
financial | finansal |
asset | varlık |
trade | işlem |
simple | sade |
without | olmadan |
and | ve |
a | bir |
EN Stephen oversees our engineering team and is responsible for Sonix’s underlying technology. He usually forgets to dress up on photo days.
TR Stephen mühendislik ekibimizi yönetir ve Sonix'in temel teknolojisinden sorumludur. Genellikle fotoğraf günlerinde giyinmeyi unutur.
inglês | turco |
---|---|
responsible | sorumludur |
usually | genellikle |
photo | fotoğraf |
days | günlerinde |
engineering | mühendislik |
and | ve |
EN Cream cheese, processed cheese or recombined cheese, this white paper covers the best methods for achieving the underlying structural changes – and what makes a
TR Bu teknik raporda, temeldeki yapısal değişiklikleri başarmak için en iyi yöntemler ve krem peynir, işlenmiş peynir veya yeniden birleştirilen peynir yapımı kapsanır
inglês | turco |
---|---|
structural | yapısal |
changes | değişiklikleri |
methods | yöntemler |
cheese | peynir |
and | ve |
this | bu |
for | için |
or | veya |
best | iyi |
EN Similarly, we may have done something that technically didn’t go against “the letter of the law”, but that we knew in the moment was virtually the same as an underlying problematic behavior we had committed to avoid
TR Benzer şekilde, teknik olarak “yasanın lafzına” aykırı olmayan, ancak o anda bildiğimiz, kaçınmayı taahhüt ettiğimiz temel sorunlu davranışla neredeyse aynı olduğunu bildiğimiz bir şey yapmış olabiliriz
EN Adobe Content Synchronizer is the underlying technology in Creative Cloud that intelligently syncs your assets, fonts, photos, settings, Adobe Stock assets, and more
TR Adobe Content Synchronizer, Creative Cloud'un arka planındaki teknolojidir ve varlıklarınızı, fontlarınızı, fotoğraflarınızı, ayarlarınızı, Adobe Stock varlıklarınızı ve çok daha fazlasını eşitler
inglês | turco |
---|---|
adobe | adobe |
creative | creative |
photos | fotoğrafları |
more | fazlasını |
assets | varlıklar |
and | ve |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN identify insightful data trends (which never identify any individuals).
TR görüş sağlayan veri trendlerini belirlemek (bu veriler asla kişilerin kimliğini belirlemez).
inglês | turco |
---|---|
identify | belirlemek |
never | asla |
data | veri |
which | bu |
EN 9 themes that emerged from our Open Scholarship Initiative #OSI2017 meeting
TR Açık Akademisyenlik İnisiyatifi #OSI2017 toplantısında ortaya çıkan 9 tema
inglês | turco |
---|---|
themes | tema |
open | açık |
meeting | toplantı |
EN Make your reports look engaging and professional with one of various design themes.
TR Çeşitli tasarım temalarından biriyle raporlarınızın ilgi çekici ve profesyonel görünmesini sağlayın.
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
professional | profesyonel |
design | tasarım |
engaging | ilgi çekici |
make | e |
reports | raporlar |
and | ve |
themes | temaları |
EN Search for words, phrases, and themes across all your transcripts. Stay organized with multi folder nesting.
TR Tüm transkriptlerinizde sözcükleri, cümleleri ve temaları arayın. Çok klasörlü iç içe geçirme ile düzenli kalın.
inglês | turco |
---|---|
organized | düzenli |
themes | temaları |
all | tüm |
stay | kalın |
with | ile |
and | ve |
EN Usually, Rock music incorporating Christian themes or with a Christian message stemming from the artists' Christian beliefs
TR Genellikle rock müziğin hristiyan temalar veya sanatçıların hristiyan inanışlarından gelen mesajlarla birleştirilmesiyle oluşan bir türüdür
inglês | turco |
---|---|
usually | genellikle |
rock | rock |
themes | temalar |
artists | sanatçılar |
or | veya |
a | bir |
EN Search for words, phrases, and themes across all your transcripts.
TR Tüm transkriptlerinizde sözcükleri, cümleleri ve temaları arayın.
inglês | turco |
---|---|
themes | temaları |
all | tüm |
and | ve |
EN Search across all your transcripts for key words, themes, and phrases. Then, easily jump to those moments with one click.
TR Anahtar sözcükler, temalar ve ifadeler için tüm transkriptlerinizde arama yapın. Ardından, tek bir tıklamayla bu anlara kolayca atlayın.
inglês | turco |
---|---|
search | arama |
key | anahtar |
themes | temalar |
easily | kolayca |
all | tüm |
to | yapın |
and | ve |
for | için |
those | bu |
EN Highlight areas in your coaching sessions for others to review or categorize your coaching sessions into themes for easy inspection at a later date.
TR Koçluk oturumlarınızdaki alanları diğerlerinin daha sonraki bir tarihte kolay inceleme için koçluk oturumlarınızı temalar halinde gözden geçirmesi veya kategorize etmesi için vurgulayın.
inglês | turco |
---|---|
categorize | kategorize |
themes | temalar |
easy | kolay |
areas | alanları |
or | veya |
in | halinde |
review | gözden |
a | sonraki |
EN Search across all your transcripts to isolate themes by tagging words and phrases
TR Kelimeleri ve cümleleri etiketleyerek temaları izole etmek için tüm transkriptlerinizde arama yapın
inglês | turco |
---|---|
search | arama |
themes | temaları |
all | tüm |
to | yapın |
and | ve |
Mostrando 50 de 50 traduções