EN Sort by Pairs (desc) Pairs (asc) Volume (24h) (desc) Volume (24h) (asc) Volume changes (24h) (desc) Volume changes (24h) (asc)
"higher volume" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Sort by Pairs (desc) Pairs (asc) Volume (24h) (desc) Volume (24h) (asc) Volume changes (24h) (desc) Volume changes (24h) (asc)
TR Göre sırala Çiftler (desc) Çiftler (asc) Birim {gün} (desc) Birim {gün} (asc) Ses seviyesi değişiklikleri (24h) (desc) Ses seviyesi değişiklikleri (24h) (asc)
inglês | turco |
---|---|
by | göre |
changes | değişiklikleri |
EN Liquidity to Volume ratio (CO/Vol based) on this market is average, reported volume by exchange can be higher, than it is in reality.
TR Bir markette likidite ortalama ise, borsa tarafından raporlanan hacim daha fazla olabilir bu durumda onu gerçek kabul ederiz.
inglês | turco |
---|---|
liquidity | likidite |
average | ortalama |
exchange | borsa |
reality | gerçek |
volume | hacim |
this | bu |
by | tarafından |
be | olabilir |
EN Liquidity to Volume ratio (CO/Vol based) on this market is bad, there is high probability that volume is inflated (e.g. wash-trading), or market isn't liquid enough (low volume exchange).
TR Bir markette likidite azsa, yüksek ihtimalle hacim sahtedir (hayali işlemler), ya da market yeteri kadar likit değildir (düşük hacimli borsa)
inglês | turco |
---|---|
liquidity | likidite |
low | düşük |
exchange | borsa |
high | yüksek |
volume | hacim |
market | market |
or | değildir |
to | kadar |
EN Higher pressures. Higher performance.
TR Daha yüksek basınç. Daha yüksek performans.
inglês | turco |
---|---|
performance | performans |
higher | daha yüksek |
EN Some are available for new driving license holders at a higher security deposit amount, with limited insurance coverage and liable for higher excess fee while others are only available with older licenses
TR Bazıları yeni ehliyet sahipleri için daha yüksek bir teminat tutarıyla, sınırlı sigorta kapsamıyla ve daha yüksek aşım ücretinden sorumluyken, diğerleri ise yalnızca eski ehliyetlerle mevcuttur.
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
holders | sahipleri |
limited | sınırlı |
insurance | sigorta |
older | daha |
higher | daha yüksek |
and | ve |
some | bazı |
others | diğerleri |
available | mevcuttur |
amount | bir |
for | için |
EN Discovering our Higher PowerThe Twelve Steps center around our surrender to a Power greater than ourselves, and we are invited to choose whatever concept of a Higher Power is most helpful to us in our own recovery
TR Yüksek Gücümüzü KeşfetmekOn İki Basamak, kendimizden daha büyük bir Güce teslim olmamızı merkez alır ve kendi iyileşmemizde bize en çok yardımcı olacak herhangi bir Yüksek Güç kavramını seçmeye davet ediliriz
inglês | turco |
---|---|
center | merkez |
concept | kavramı |
most | en |
a | yardımcı |
and | ve |
us | bize |
to | herhangi |
of | bir |
EN This is ideal if you have a higher volume of transcription or collaborate with people inside or outside your organization.
TR Bu, daha yüksek bir transkripsiyon hacmine sahipseniz veya kuruluşunuzun içindeki veya dışındaki kişilerle işbirliği yapıyorsanız idealdir.
inglês | turco |
---|---|
ideal | idealdir |
volume | hacmine |
transcription | transkripsiyon |
collaborate | işbirliği |
outside | dışındaki |
organization | kuruluş |
this | bu |
higher | daha yüksek |
or | veya |
inside | iç |
a | bir |
EN Designed for large medical customers with a focus on higher HIPAA transcription volume.
TR Daha yüksek HIPAA transkripsiyon hacmine odaklanan büyük tıbbi müşteriler için tasarlanmıştır.
inglês | turco |
---|---|
medical | tıbbi |
customers | müşteriler |
hipaa | hipaa |
transcription | transkripsiyon |
volume | hacmine |
higher | daha yüksek |
large | büyük |
on | yüksek |
EN The more customers you have interacting with your company higher the volume of customer support and service cases will be
TR Şirketinizle ne kadar çok müşteri etkileşime girerseniz, müşteri desteği ve hizmet vakalarının hacmi o kadar yüksek olur
inglês | turco |
---|---|
volume | hacmi |
support | desteği |
service | hizmet |
customer | müşteri |
higher | yüksek |
and | ve |
the | çok |
will | olur |
EN Is higher mean platelet volume an additional predictive marker of oligohydramnios and polyhydramnios?
TR Yüksek ortalama trombosit hacmi oligohidramnios ve polihidramnios için ek bir prediktif belirteç midir?
inglês | turco |
---|---|
higher | yüksek |
volume | hacmi |
additional | ek |
and | ve |
of | in |
EN This is ideal if you have a higher volume of transcription or collaborate with people inside or outside your organization.
TR Bu, daha yüksek bir transkripsiyon hacmine sahipseniz veya kuruluşunuzun içindeki veya dışındaki kişilerle işbirliği yapıyorsanız idealdir.
inglês | turco |
---|---|
ideal | idealdir |
volume | hacmine |
transcription | transkripsiyon |
collaborate | işbirliği |
outside | dışındaki |
organization | kuruluş |
this | bu |
higher | daha yüksek |
or | veya |
inside | iç |
a | bir |
EN Designed for large medical customers with a focus on higher HIPAA transcription volume.
TR Daha yüksek HIPAA transkripsiyon hacmine odaklanan büyük tıbbi müşteriler için tasarlanmıştır.
inglês | turco |
---|---|
medical | tıbbi |
customers | müşteriler |
hipaa | hipaa |
transcription | transkripsiyon |
volume | hacmine |
higher | daha yüksek |
large | büyük |
on | yüksek |
EN Moreover, inline blending minimizes the volume of product that is likely to degrade. The end result? Higher product yield and less giveaway of expensive ingredients.
TR Ayrıca inline karıştırma, bozulma olasılığı olan ürün hacmini en aza indirir. Peki, sonuç? Daha yüksek ürün verimi ve daha az pahalı bileşen kaybı.
inglês | turco |
---|---|
inline | inline |
volume | hacmini |
end | sonu |
blending | karıştırma |
result | sonuç |
expensive | pahalı |
product | ürün |
and | ve |
higher | daha yüksek |
is | olan |
to | ayrıca |
the | daha |
EN The more customers you have interacting with your company higher the volume of customer support and service cases will be
TR Şirketinizle ne kadar çok müşteri etkileşime girerseniz, müşteri desteği ve hizmet vakalarının hacmi o kadar yüksek olur
inglês | turco |
---|---|
volume | hacmi |
support | desteği |
service | hizmet |
customer | müşteri |
higher | yüksek |
and | ve |
the | çok |
will | olur |
EN Their second studio album, Volume Two, was released March 23, 2010, just over two years since the release of Volume One
TR Bu albümde Rachel Blumberg (davulda), Mike Mogis (mandolin, gitar), ve Mike Coykendall (bass, gitar) gruba eşlik ettiler
inglês | turco |
---|---|
their | ve |
over | e |
EN Liquidity to Volume ratio (CO/Vol based) on this market is good, and volume seems to be accurately represented.
TR Bir markette likidite iyi ise hacim doğru gösterilmiştir.
inglês | turco |
---|---|
liquidity | likidite |
good | iyi |
be | ise |
volume | hacim |
to | doğru |
EN For premium members, zero spot trading fees will apply for all trading volume up to $1 million per day and $5 million per month. Any trading volume above these limits will be subject to our regular 0.1% trading fee.
TR Premium üyeler için günde 1 milyon dolara ve ayda 5 milyon dolara kadar olan tüm işlem hacmi için sıfır spot işlem ücreti uygulanacaktır. Bu limitlerin üzerindeki herhangi bir işlem hacmi, normal %0,1 işlem ücretimize tabi olacaktır.
inglês | turco |
---|---|
premium | premium |
trading | işlem |
volume | hacmi |
million | milyon |
regular | normal |
members | üyeler |
spot | spot |
zero | sıfır |
these | bu |
per day | günde |
and | ve |
fee | ücreti |
all | tüm |
any | herhangi |
will | olacaktır |
EN The next day, that user will again enjoy zero spot trading fees for up to $1 million in trading volume (as long as trading volume for the month is below $5 million)
TR Ertesi gün, bu kullanıcı 1 milyon $?a kadar işlem hacmi için tekrar sıfır spot işlem ücretinden yararlanacak (aylık işlem hacmi 5 milyon $?ın altında olduğu sürece)
inglês | turco |
---|---|
zero | sıfır |
trading | işlem |
million | milyon |
volume | hacmi |
month | aylık |
user | kullanıcı |
spot | spot |
as long as | sürece |
is | olduğu |
again | tekrar |
EN Say good-bye to finding the buttons on your laptop to switch/off the volume and control fan speed. Easy turn on and off the volume on right side; convenient on/off controlling knob for the fan on the left to adjust the fan speed.
TR Sesi kapatmak ve fan hızını kontrol etmek için dizüstü bilgisayarınızdaki düğmeleri bulmaya elveda deyin. Sağ tarafta sesi kolayca açmak ve kapatmak; sol taraftakini ise fan hızını ayarlamak açmak / kapatmak kullanın.
inglês | turco |
---|---|
fan | fan |
easy | kolayca |
adjust | ayarlamak |
control | kontrol |
right | sağ |
laptop | dizüstü |
left | sol |
the | ise |
and | ve |
speed | hız |
EN Their second studio album, Volume Two, was released March 23, 2010, just over two years since the release of Volume One
TR Bu albümde Rachel Blumberg (davulda), Mike Mogis (mandolin, gitar), ve Mike Coykendall (bass, gitar) gruba eşlik ettiler
inglês | turco |
---|---|
their | ve |
over | e |
EN If you currently have a paid plan (e.g. Pro) for one of your domains and upgrade to a higher priced plan (e.g. Business), the following happens:
TR Şu an alan adlarınızdan biri için ücretli bir plan kullanıyorsanız (ör. Pro) ve daha yüksek fiyatlı bir plana geçerseniz (ör. İşletme):
inglês | turco |
---|---|
paid | ücretli |
higher | daha yüksek |
plan | plan |
pro | pro |
and | ve |
a | bir |
EN With Ahrefs, you don’t have to be an SEO pro to rank higher
TR Ahrefs ile daha üst sıralarda
inglês | turco |
---|---|
ahrefs | ahrefs |
to | üst |
with | ile |
EN Leading the industry to a higher standard in drug information
TR İlaç bilgileri konusunda sektörü daha yüksek bir standarda taşımak
inglês | turco |
---|---|
industry | sektör |
information | bilgileri |
higher | daha yüksek |
to | konusunda |
a | bir |
EN These answers, based on the latest evidence, help physicians to reduce unnecessary referrals, tests and treatments, while contributing to improved care outcomes and higher patient satisfaction.
TR En son kanıtlara dayalı olan bu cevaplar doktorların gereksiz yapılan sevkleri, testleri ve tedavileri azaltabilmesini sağlamanın yanında, bakım sonuçlarının iyileştirilmesine ve hasta memnuniyetinin artmasına katkı sağlar.
inglês | turco |
---|---|
answers | cevaplar |
unnecessary | gereksiz |
care | bakım |
outcomes | sonuçları |
patient | hasta |
and | ve |
these | bu |
to | yanında |
latest | en |
the latest | son |
based | dayalı |
EN Are your competitors’ ads still higher in paid search results than yours? Get an idea what you should include in your ad text to make it more appealing and win potential users’ clicks.
TR Ücretli arama sonuçlarında rakiplerinizin reklamları sizinkilerden hala yüksek mi? Potansiyel kullanıcı tıklaması elde etmek ve reklam metinlerinizi daha çekici yapmak için neler eklemeniz gerektiği ile ilgili fikir alın.
inglês | turco |
---|---|
idea | fikir |
potential | potansiyel |
users | kullanıcı |
appealing | çekici |
search | arama |
ads | reklamları |
still | hala |
higher | yüksek |
ad | reklam |
what | neler |
and | ve |
EN These six chapters are all you need to build a strong foundation of SEO knowledge and start ranking higher in Google
TR Bu altı bölüm, SEO bilgisi konusunda güçlü bir temel oluşturmak ve Google’da daha üstlerde sıralanmaya başlamak için ihtiyacınız olan tek şey
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
start | başlamak |
strong | güçlü |
these | bu |
and | ve |
you need | ihtiyacınız |
build | oluşturmak |
EN By the end of this free SEO training course, you’ll understand how to apply the basics of SEO like keyword research, on-page SEO, and link building to rank higher in search engines.
TR Bu ücretsiz SEO eğitim kursunun sonunda, arama motorlarında daha üst sıralarda yer almak için anahtar kelime araştırması ve sayfa içi SEO ve bağlantıları oluşturma gibi SEO temellerini nasıl uygulayacağınızı anlayacaksınız.
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
building | oluşturma |
free | ücretsiz |
training | eğitim |
research | araştırması |
link | bağlantı |
this | bu |
page | sayfa |
search | arama |
the end | sonunda |
and | ve |
of | in |
engines | motorları |
how | nasıl |
the | gibi |
EN Rank higher and drive more organic traffic with our ever-growing collection of free SEO tools.
TR Sürekli büyüyen ücretsiz SEO araçları koleksiyonumuzla daha üst sıralara yerleşin ve daha fazla organik trafik elde edin.
inglês | turco |
---|---|
organic | organik |
traffic | trafik |
seo | seo |
ever | sürekli |
growing | büyüyen |
free | ücretsiz |
of | in |
tools | araçları |
and | ve |
with | elde |
EN However, Ahrefs' subscribers will have higher data allowances and access to all of our premium tools
TR Ancak, Ahrefs abonelerinin veri kullanım limitleri daha yüksek olacaktır ve tüm premium araçlarımıza erişebileceklerdir
inglês | turco |
---|---|
ahrefs | ahrefs |
data | veri |
premium | premium |
will | olacaktır |
higher | daha yüksek |
however | ancak |
and | ve |
all | tüm |
tools | araçları |
EN Moreover, when you connect to the game via VPN for PC, you remain protected from DDoS attacks with higher-level VPN security.
TR Buna ilaveten, oyuna bilgisayar için VPN yardımıyla bağlandığınızda, DDos saldırılarına karşı daha üst seviye VPN güvenliği yardımıyla korunmaya devam edersiniz.
inglês | turco |
---|---|
game | oyuna |
vpn | vpn |
remain | devam |
ddos | ddos |
pc | bilgisayar |
level | seviye |
security | güvenliği |
you | in |
EN If your end goal is to rank higher in search engines like Google and get free organic traffic, this SEO training is for you.
TR Nihai hedefiniz Google gibi arama motorlarında daha üstlerde sıralanmak ve ücretsiz organik trafik elde etmek ise, bu SEO eğitimi tam size göre.
inglês | turco |
---|---|
organic | organik |
traffic | trafik |
seo | seo |
training | eğitimi |
free | ücretsiz |
this | bu |
get | elde |
for | göre |
and | ve |
to | etmek |
search | arama |
engines | motorları |
EN Mobile-friendly sites are ranked higher by search engines such as Google because they meet the criteria.
TR Mobil uyumlu siteler, Google gibi arama motorları tarafından kriterlere uygun olması sebebi ile daha üst seviyelere çıkarılır.
inglês | turco |
---|---|
mobile | mobil |
by | tarafından |
sites | siteler |
higher | üst |
engines | motorları |
search | arama |
EN Welcome to the higher standard for steel adapters
TR Çelik adaptörlerde daha yüksek standartlara hoş geldiniz
inglês | turco |
---|---|
higher | daha yüksek |
welcome | geldiniz |
EN It extends the life of electronics: users can replace broken components, put in a better battery, or upgrade to higher-capacity RAM whenever they want
TR Elektroniğin ömrünü uzatır: Kullanıcılar istedikleri zaman bozuk bileşenleri değiştirebilir, daha iyi bir pil takabilir veya daha yüksek kapasiteli bir RAM'e geçebilir
inglês | turco |
---|---|
components | bileşenleri |
battery | pil |
whenever | zaman |
they want | istedikleri |
higher | yüksek |
better | daha iyi |
of | in |
or | veya |
users | kullanıcılar |
a | bir |
EN ++ Premium Domains may have higher transfer and renewal prices.
TR ++ Premium Alan Adlarının daha yüksek transfer ve yenileme fiyatları olabilir.
inglês | turco |
---|---|
domains | alan |
transfer | transfer |
and | ve |
renewal | yenileme |
premium | premium |
prices | fiyatları |
higher | daha yüksek |
EN Googlebot loves websites with no errors. Help Google understand your website’s content and get higher rankings and more traffic. Test the overall health of your website’s SEO.
TR Googlebot, hatasız web sitelerini sever. Google’a web sitenizin içeriğini anlama, daha yüksek sıralama ve daha fazla trafik alma konusunda yardımcı olun.
inglês | turco |
---|---|
rankings | sıralama |
traffic | trafik |
help | yardımcı |
higher | daha yüksek |
and | ve |
get | alma |
of | konusunda |
EN Expedited shipping: Cope with challenges like inventory errors, breakdowns, or short-term production changes—avoiding delays, higher costs, and unhappy end customers.
TR Hızlandırılmış sevkiyat: Envanter hataları, sistem arızaları ve üretimde ani değişiklikler gibi zorluklarla başa çıkarak gecikmelerden, yüksek maliyetlerden ve mutsuz müşterilerden kaçının.
inglês | turco |
---|---|
inventory | envanter |
errors | hataları |
changes | değişiklikler |
higher | yüksek |
and | ve |
like | gibi |
EN Welcome to the higher standard for steel adaptors
TR Çelik adaptörlerde daha yüksek standartlara hoş geldiniz
inglês | turco |
---|---|
higher | daha yüksek |
welcome | geldiniz |
EN Discover the additional value of using an Eaton system of products designed to work together to achieve even higher operating pressures
TR Daha yüksek çalışma basıncına ulaşmak için birlikte çalışacak şekilde tasarlanmış bir Eaton ürünleri sistemini kullanmanın getireceği katma değeri keşfedin
inglês | turco |
---|---|
discover | keşfedin |
eaton | eaton |
system | sistemini |
higher | daha yüksek |
value | değeri |
the | şekilde |
even | bir |
products | ürünleri |
work | çalışacak |
designed | tasarlanmış |
of | in |
achieve | ulaşmak |
EN When Eaton hoses are combined with Eaton TTC, Z-Series, or 4S/6S fittings and Eaton adaptors, assemblies can perform up to 50% higher pressures than the SAE rating.
TR Eaton hortumları; Eaton TTC, Z Serisi veya 4S/6S bağlantı parçaları ve Eaton adaptörleri ile birleştirildiğinde, takımlar SAE derecelendirmesinden %50'ye kadar daha yüksek basınç uygulayabilir.
inglês | turco |
---|---|
eaton | eaton |
series | serisi |
and | ve |
higher | daha yüksek |
combined | ile |
or | veya |
to | kadar |
EN Textile braid reinforcement with higher temperature performance when compared to H201. To be used in critical thermal applications.
TR H201 ile karşılaştırıldığında daha yüksek sıcaklık performansı gösteren tekstil örgü takviyesi. Kritik termal uygulamalarda kullanılır.
inglês | turco |
---|---|
textile | tekstil |
temperature | sıcaklık |
critical | kritik |
thermal | termal |
applications | uygulamalarda |
higher | daha yüksek |
used | kullanılır |
with | ile |
EN Flexible savings with APY earnings 200% higher than average market rates
TR Ortalama piyasa oranlarından %200 daha yüksek yıllık kazançlar ile esnek birikim
inglês | turco |
---|---|
flexible | esnek |
average | ortalama |
market | piyasa |
higher | daha yüksek |
with | ile |
than | daha |
EN Sonix understands the need for further automation. The Sonix API is robust and allows for further customizations to boost productivity and process higher volumes at scale.
TR Sonix daha fazla otomasyon ihtiyacını anlar. Sonix API'si sağlamdır ve üretkenliği artırmak ve daha yüksek hacimleri ölçekte işlemek için daha fazla özelleştirmeye olanak tanır.
inglês | turco |
---|---|
sonix | sonix |
need | ihtiyacı |
automation | otomasyon |
process | iş |
productivity | üretkenliği |
at scale | ölçekte |
and | ve |
further | daha fazla |
higher | daha yüksek |
EN Sonix is proud to assist with higher education
TR Sonix yüksek öğrenim ile yardımcı olmaktan gurur duyar
inglês | turco |
---|---|
sonix | sonix |
proud | gurur |
higher | yüksek |
education | öğrenim |
with | ile |
EN Step 7: We humbly sought from higher power the removal of our shortcomings.
TR Adım 7: Daha yüksek güçten eksikliklerimizin giderilmesini alçakgönüllülükle aradık.
inglês | turco |
---|---|
step | adım |
power | güç |
the | daha |
higher | daha yüksek |
EN Tradition 2: For our group purpose there is but one ultimate authority—a loving Higher Power as they may express themselves in our group conscience. Our leaders are but trusted servants; they do not govern.
TR Gelenek 2: Grup amacımız için tek bir nihai otorite vardır - kendilerini grup vicdanımızda ifade edebilecekleri sevgi dolu bir Yüksek Güç. Liderlerimiz sadece güvenilir hizmetkarlardır; yönetmiyorlar.
inglês | turco |
---|---|
tradition | gelenek |
group | grup |
higher | yüksek |
power | güç |
trusted | güvenilir |
for | için |
a | bir |
one | tek |
EN May I be gentle with myself today. May I be open to help from higher power and the fellowship, which can lead me to recovery.
TR Bugün kendime karşı nazik olabilir miyim? Beni iyileşmeye götürebilecek daha yüksek güçten ve arkadaşlıktan yardıma açık olabilir miyim?
inglês | turco |
---|---|
gentle | nazik |
today | bugün |
open | açık |
power | güç |
me | beni |
can | miyim |
higher | daha yüksek |
and | ve |
to | karşı |
the | daha |
be | olabilir |
EN Higher Power, grant us the humility to realize our ignorance, admit our mistakes and recognize our need
TR Yüce Güç, bize cehaletimizin farkına varmak, hatalarımızı kabul etmek ve ihtiyacımızı tanımak için alçakgönüllülük bahşet
inglês | turco |
---|---|
need | ihtiyacı |
power | güç |
the | kabul |
and | ve |
us | bize |
EN Part of the 12-step process is an invitation to explore what concept of higher power is most helpful to us in our recoveries
TR 12 adımlık sürecin bir parçası, iyileşmelerimizde hangi yüksek güç kavramının bize en çok yardımcı olduğunu keşfetmeye davettir
inglês | turco |
---|---|
concept | kavramı |
power | güç |
most | en |
is | olduğunu |
us | bize |
EN We could also seek guidance from our higher power (for example, through prayer or meditation).
TR Ayrıca daha yüksek gücümüzden (örneğin dua veya meditasyon yoluyla) rehberlik isteyebiliriz.
inglês | turco |
---|---|
guidance | rehberlik |
power | gücü |
meditation | meditasyon |
also | ayrıca |
or | veya |
higher | daha yüksek |
for | daha |
through | yoluyla |
Mostrando 50 de 50 traduções