EN The mouse is no longer merely an input device; gamers can now feel in‐game events, aiding them in critical decision‐making. Customize every aspect of the alerts from intensity to vibration patterns.
EN The mouse is no longer merely an input device; gamers can now feel in‐game events, aiding them in critical decision‐making. Customize every aspect of the alerts from intensity to vibration patterns.
TR Mouse artık sadece bir giriş cihazı değildir. Oyuncular oyun içi etkinlikleri artık hissederek kritik karar vermede yardım alabilir. Alarmların her yönünü yoğunluktan titreşim modeline kadar kişiselleştirin.
inglês | turco |
---|---|
mouse | mouse |
input | giriş |
device | cihazı |
events | etkinlikleri |
critical | kritik |
decision | karar |
can | alabilir |
customize | kişiselleştirin |
game | oyun |
to | her |
EN The mouse is no longer merely an input device; you can now feel in‐game events, aiding in critical decision‐making. Customize every aspect of the alerts from intensity to vibration patterns.
TR Mouse artık sadece bir giriş cihazı değil, aynı zamanda oyun içi olaylar hissetmenizi sağlayarak, kritik kararlar vermenize de yardımcı oluyor. Alarmların her yönünü yoğunluktan titreşim modeline kadar kişiselleştirin.
inglês | turco |
---|---|
mouse | mouse |
input | giriş |
device | cihazı |
game | oyun |
events | olaylar |
critical | kritik |
customize | kişiselleştirin |
the | aynı |
now | artık |
to | her |
EN Detect critical errors and fix them at first. Quick navigation will help you. All errors are prioritized from the most critical to the least critical.
TR Kritik hataları tespit edin ve ilk başta düzeltin. Hızlı gezinme size yardımcı olacaktır. Tüm hatalara en kritikten en kritik noktaya öncelik verilir.
inglês | turco |
---|---|
detect | tespit |
critical | kritik |
first | ilk |
navigation | gezinme |
quick | hızlı |
will | olacaktır |
help | yardımcı |
most | en |
and | ve |
errors | hataları |
all | tüm |
the | size |
EN It appears that the RTÜK acts as a government tool to threaten news outlets critical of the government and silence the critical, independent media in Turkey through its punishments
TR RTÜK’ün hükümeti eleştiren haber kuruluşlarını tehdit etmek ve verdiği cezalarla Türkiye’deki eleştirel, bağımsız medyayı susturmak için iktidara ait bir araç olarak hareket ettiği görülüyor
inglês | turco |
---|---|
government | hükümeti |
news | haber |
independent | bağımsız |
media | medyayı |
and | ve |
the | araç |
of | in |
a | bir |
EN The ET80/ET85 — mission critical mobility for mission critical workers.
TR ET80/ET85 - Kritik personel için kritik mobil çözüm.
inglês | turco |
---|---|
critical | kritik |
mobility | mobil |
for | için |
EN Similarly, for life-critical or business-critical applications such as trading, latency means it?s game over
TR Benzer şekilde, ticaret gibi hayati veya iş açısından kritik uygulamalar için gecikme, her şeyin bittiği anlamına gelir
inglês | turco |
---|---|
applications | uygulamalar |
latency | gecikme |
s | s |
critical | kritik |
or | veya |
means | anlamına |
similarly | benzer şekilde |
for | için |
as | gibi |
it | şekilde |
EN Cloudflare for Individuals is built on our global network. This package is ideal for people with personal or hobby projects that aren’t business-critical.
TR Bireyler için Cloudflare, küresel ağımız üzerine kurulmuştur. Bu paket, iş açısından kritik olmayan kişisel veya hobi projeleri olan kişiler için idealdir.
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
network | ağı |
package | paket |
ideal | idealdir |
projects | projeleri |
cloudflare | cloudflare |
critical | kritik |
personal | kişisel |
this | bu |
or | veya |
for | için |
on | üzerine |
individuals | bireyler |
with | olmayan |
is | olan |
people | kişiler |
EN Load Balancing safeguards from service disruptions with local and global traffic load balancing, geographic routing, server health checks, and failover, ensuring the continuous availability of your critical resources.
TR Yük Dengeleme, yerel ve küresel trafik yükü dengeleme, coğrafi yönlendirme, sunucu sağlık kontrolleri ve yük devretme ile hizmet kesintilerine karşı koruma sunarak kritik kaynaklarınızın sürekli kullanılabilirliğini sağlar.
inglês | turco |
---|---|
load | yük |
service | hizmet |
local | yerel |
global | küresel |
traffic | trafik |
geographic | coğrafi |
server | sunucu |
health | sağlık |
ensuring | sağlar |
continuous | sürekli |
critical | kritik |
of | karşı |
and | ve |
resources | kaynaklar |
with | ile |
EN DNS is a mission-critical component for any online business. Yet this component is often overlooked and forgotten, until something breaks.
TR DNS, tüm çevrim içi işletmeler için iş açısından kritik bir bileşendir. Yine de bu bileşen genellikle ikinci planda kalır ve bir şeyler bozulana kadar pek akla gelmez.
inglês | turco |
---|---|
dns | dns |
component | bileşen |
often | genellikle |
critical | kritik |
this | bu |
and | ve |
business | iş |
for | için |
a | bir |
EN Critical issues related to gender disparity and bias must be examined by sound studies to support a data-informed approach to implementing interventions and policy related to gender inequality
TR Cinsiyet eşitsizliğiyle ilgili müdahaleler ve politikaların hayata geçirilmesinde veri odaklı kararların desteklenmesi için cinsiyet eşitsizliği ve önyargısıyla ilgili kritik sorunlar sağlıklı çalışmalarla incelenmelidir
inglês | turco |
---|---|
critical | kritik |
issues | sorunlar |
related | ilgili |
gender | cinsiyet |
data | veri |
support | desteklenmesi |
and | ve |
to | için |
EN CHORUS is designed to address the critical pain points of providing open access by:
TR CHORUS, aşağıdakiler yoluyla açık erişim sağlanmasında sorun çıkaran noktaları ele almak için tasarlanmıştır:
inglês | turco |
---|---|
open | açık |
access | erişim |
chorus | chorus |
points | noktaları |
is | almak |
of | in |
EN Your role in the healthcare ecosystem is more critical and complex than ever
TR Sağlık ekosistemi içindeki rolünüz her zaman olduğundan daha kritik ve karmaşık
inglês | turco |
---|---|
healthcare | sağlık |
ecosystem | ekosistemi |
critical | kritik |
complex | karmaşık |
role | rol |
and | ve |
ever | daha |
EN Advanced search technology that allows for faster time to critical answers
TR Kritik cevaplara daha hızlı ulaşılması için gelişmiş arama teknolojisi
inglês | turco |
---|---|
search | arama |
technology | teknolojisi |
critical | kritik |
faster | hızlı |
advanced | gelişmiş |
EN Advanced search technology that supports fast answers to critical questions
TR Kritik sorulara hızlı cevaplar alınmasını destekleyen gelişmiş arama teknolojisi
inglês | turco |
---|---|
search | arama |
technology | teknolojisi |
supports | destekleyen |
answers | cevaplar |
critical | kritik |
fast | hızlı |
advanced | gelişmiş |
EN Evidence-Based Guidance: A Critical Strategy in the War Against Opioid Addiction
TR Kanıta Dayalı Rehberlik: Opioid Bağımlılığına Karşı Verilen Savaş İçin Kritik Bir Strateji
inglês | turco |
---|---|
guidance | rehberlik |
critical | kritik |
strategy | strateji |
based | dayalı |
war | savaş |
a | bir |
against | karşı |
EN Get ideas on how to improve your website’s health, and fix critical errors
TR Websitenizin sağlığını geliştirmek için fikirler alın ve önemli hataları düzeltin
inglês | turco |
---|---|
ideas | fikirler |
health | sağlığı |
critical | önemli |
get | alın |
to | için |
errors | hataları |
and | ve |
improve | geliştirmek |
EN Market demand remains strong for geoscientists as society continues to address issues related to environment, recoverable natural resources, water resources and other critical aspects of daily life
TR Toplum çevreyle, geri kazanılabilir kaynaklarla, su kaynaklarıyla ve günlük yaşantının diğer önemli yönleriyle ilgili sorunlarla ilgilenmeyi sürdürdükçe, yer bilimciler için piyasadaki talep de güçlü kalmaktadır
inglês | turco |
---|---|
society | toplum |
related | ilgili |
water | su |
other | diğer |
critical | önemli |
strong | güçlü |
and | ve |
daily | günlük |
demand | talep |
to | geri |
for | için |
resources | kaynaklar |
of | in |
EN Elsevier R&D solutions help institutions to produce critical geoscience research to solve and facilitate high-quality education and hands-on training for future geoscientists.
TR Elsevier Ar-Ge çözümleri, geleceğin yer bilimcileri için yüksek kaliteli eğitim konusunu çözmesi ve bunu kolaylaştırması için kurumların kritik yer bilimi araştırmaları yapmasına yardımcı olmaktadır.
inglês | turco |
---|---|
critical | kritik |
future | geleceğin |
elsevier | elsevier |
solutions | çözümleri |
help | yardımcı |
and | ve |
research | araştırmaları |
high | yüksek |
quality | kaliteli |
institutions | kurumlar |
training | eğitim |
EN Achieve pharmacovigilance with less pain with solutions that help you to identify critical patient safety signals and automate the process of capturing and managing adverse drug reaction and safety information.
TR Kritik hasta güvenliği sinyallerini belirlemenize ve advers ilaç reaksiyonları ve güvenlik bilgilerini yakalama ve yönetme sürecini otomatikleştirmenize yardımcı olan çözümlerle farmakovijilansı kolaylaştırın.
inglês | turco |
---|---|
critical | kritik |
patient | hasta |
of | ın |
managing | yönetme |
information | bilgilerini |
drug | ilaç |
help | yardımcı |
solutions | çözümlerle |
safety | güvenliği |
and | ve |
process | sürecini |
EN Track website keyword rankings regularly, find out what of your actions led to growth and be the first to know when something critical happens.
TR Web sitesi anahtar kelime performansını düzenli olarak izleyin, büyümeye yol açan eylemleri tespit edin ve kritik bir şey olduğunda bundan ilk haberdar olan siz olun.
inglês | turco |
---|---|
actions | eylemleri |
critical | kritik |
when | olduğunda |
something | bir şey |
first | ilk |
regularly | düzenli olarak |
and | ve |
EN Get instant alerts when something critical happens to your website.
TR Web sitenize kritik bir şey olduğunda anında uyarı alın.
inglês | turco |
---|---|
instant | anında |
critical | kritik |
website | web |
get | alın |
when | olduğunda |
something | bir şey |
to | şey |
EN For a huge website with different ways of hedging, a couple of errors aren't critical. But for your website they can be fatal.
TR Farklı riskten korunma yöntemlerine sahip büyük bir web sitesi için birkaç hata kritik değildir. Ancak web siteniz için ölümcül olabilir.
inglês | turco |
---|---|
huge | büyük |
errors | hata |
critical | kritik |
your website | siteniz |
a | birkaç |
be | olabilir |
but | ancak |
of | in |
your | sahip |
different | farklı |
EN Our mobile-friendly tester works free of charge and helps you see critical bugs and incompatibilities in your theme
TR Mobil uyumluluk test aracımız ücretsiz olarak çalışır, kritik hataları ve temanızda yaşanan uyumsuzluk durumlarını görmenize yardımcı olur
inglês | turco |
---|---|
helps | yardımcı olur |
critical | kritik |
mobile | mobil |
works | çalışır |
free | ücretsiz |
and | ve |
EN Why choose Eaton Winner standard performance hoses and fittings? Because you get the same Eaton extras you get with our high-performance, mission-critical hoses and fittings.
TR Eaton Winner standart performans hortum ve rakorları neden tercih etmelisiniz? Çünkü yüksek performanslı, kritik görevler için tasarlanmış hortum ve rakorlarımızla elde ettiğiniz aynı Eaton ekstra özelliklerini elde edersiniz.
inglês | turco |
---|---|
choose | tercih |
standard | standart |
performance | performans |
eaton | eaton |
high | yüksek |
critical | kritik |
because | Çünkü |
and | ve |
why | neden |
the | aynı |
get | elde |
EN Critical rare earths are present in every single electronic device you own. 99% of them cannot be recovered for recycling.
TR Kullanılan tüm cihazlarda nadir toprak elementleri bulunur. Bunların % 99'u geri dönüşümle kurtarılamaz.
inglês | turco |
---|---|
rare | nadir |
for | tüm |
of | kullanılan |
EN Taylor Alison Swift is an American singer-songwriter. Her narrative songwriting, which often takes inspiration from her personal life, has received widespread critical praise and media cove… read more
TR 11 Grammy ödüllü Amerikan Country/Pop şarkıcısı ve söz yazarıdır. 1989 Pennsylvania doğumlu Swift, daha sonraları ailesiyle beraber Tennessee'deki Hendersonville kasabasına taşınmış… Devamını oku
EN Her narrative songwriting, which often takes inspiration from her personal life, has received widespread critical praise and media coverage
TR 1989 Pennsylvania doğumlu Swift, daha sonraları ailesiyle beraber Tennessee'deki Hendersonville kasabasına taşınmıştır
inglês | turco |
---|---|
from | daha |
EN Track website SEO rankings regularly and find out what of your actions led to growth and be the first to know when something critical happens.
TR Web sitesi SEO sıralamasını düzenli olarak izleyin ve eylemlerinizin büyümeye neden olduğunu öğrenin ve kritik bir şeyin ne zaman gerçekleştiğini ilk bilen siz olun.
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
critical | kritik |
find out | öğrenin |
what | ne |
when | zaman |
first | ilk |
regularly | düzenli olarak |
and | ve |
EN Identify the most critical technical on-page SEO issues affecting your web pages performance
TR Sayfadaki en kritik teknik SEO sorunlarını tanımlayın, düzeltin ve daha fazla organik trafik elde edin, sonuç olarak daha memnun ziyaretçiler ve satışlar elde edin.
inglês | turco |
---|---|
critical | kritik |
technical | teknik |
seo | seo |
most | en |
your | ve |
issues | sorunları |
the | fazla |
EN It includes the list of critical errors, warnings, info blocks and how-to-fix guides. SEO page analyzer gives you a comprehensive report of your pages.
TR Kritik hatalar, uyarılar, bilgi blokları ve nasıl yapılır kılavuzlarının listesini içerir.
inglês | turco |
---|---|
includes | içerir |
critical | kritik |
errors | hatalar |
info | bilgi |
guides | kılavuzlar |
list | listesini |
blocks | bloklar |
and | ve |
how | nasıl |
EN That way, with a web traffic checker, you can improve your site in the eyes of search engines by eliminating critical optimization mistakes.
TR Bu şekilde, bir web trafiği denetleyicisi ile kritik optimizasyon hatalarını ortadan kaldırarak sitenizi arama motorlarının gözünde iyileştirebilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
traffic | trafiği |
critical | kritik |
optimization | optimizasyon |
your site | sitenizi |
search | arama |
web | web |
a | bir |
the | şekilde |
you | bu |
engines | motorları |
EN SEO errors have different importance. All parameters inside SEO crawler were developed and prioritized by our experts in order from the most critical to the least important.
TR SEO hatalarının farklı önemi var. Tarayıcının içindeki tüm parametreler, en kritikten en önemine kadar SEO uzmanlarımız tarafından geliştirilmiş ve önceliklendirilmiştir.
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
importance | önemi |
developed | geliştirilmiş |
different | farklı |
most | en |
inside | iç |
and | ve |
by | tarafından |
the | var |
all | tüm |
errors | hatalar |
EN Start from audit and we will notify you when something critical will happens.
TR Denetimden başladığınızda, kritik bir şey olduğunda sizi bilgilendireceğiz.
inglês | turco |
---|---|
critical | kritik |
when | olduğunda |
and | bir |
something | bir şey |
from | sizi |
EN Negative feedback is an important trust builder, and provides critical insight for our clients.
TR Olumsuz geribildirim de önemli bir güven inşa edicidir ve müşterilerimiz için eleştirel görüş sağlar.
inglês | turco |
---|---|
negative | olumsuz |
trust | güven |
provides | sağlar |
our clients | müşterilerimiz |
important | önemli |
and | ve |
for | için |
EN The largest feed safety certification program, GMP+ FSA, is based on ISO quality management requirements with the integration of Hazard Analysis and Critical Control Points (HACCP).
TR En kapsamlı yem güvenliği sertifikasyon programı olan GMP+FSA, Tehlike Analizi ve Kritik Kontrol Noktaları (HACCP) entegrasyonu ile beraber ISO kalite yönetimi gerekliliklerini temel alır.
inglês | turco |
---|---|
largest | en |
certification | sertifikasyon |
iso | iso |
quality | kalite |
integration | entegrasyonu |
analysis | analizi |
critical | kritik |
is | olan |
points | noktaları |
management | yönetimi |
and | ve |
safety | güvenliği |
control | kontrol |
program | programı |
with | ile |
EN It’s critical that trains traverse it quickly, easily, and safely.
TR Trenlerin hızlı, kolay ve güvenli bir şekilde geçmesi kritik öneme sahip.
inglês | turco |
---|---|
critical | kritik |
safely | güvenli bir şekilde |
quickly | hızlı |
and | ve |
easily | kolay |
EN Clients, meanwhile, are using the immersive environments in presentations to senior management and community stakeholders, whose critical support and buy-in are being earned more easily and enthusiastically with the help of VR visualizations.
TR Bu arada müşteriler, kritik destek ve satın alma işlemlerini VR görselleştirmeleriyle daha kolay ve hevesle kazanmış olan üst düzey yönetime ve topluluk paydaşlarına yönelik sunumlarda gerçekçi ortamları kullanıyorlar.
inglês | turco |
---|---|
clients | müşteriler |
community | topluluk |
critical | kritik |
and | ve |
support | destek |
buy | satın |
being | bu |
easily | kolay |
are | olan |
environments | ortamlar |
EN Textile braid reinforcement with higher temperature performance when compared to H201. To be used in critical thermal applications.
TR H201 ile karşılaştırıldığında daha yüksek sıcaklık performansı gösteren tekstil örgü takviyesi. Kritik termal uygulamalarda kullanılır.
inglês | turco |
---|---|
textile | tekstil |
temperature | sıcaklık |
critical | kritik |
thermal | termal |
applications | uygulamalarda |
higher | daha yüksek |
used | kullanılır |
with | ile |
EN Micro Data Center/Room Edge Data Center Core Data Center & Critical Facilities Colocation & Cloud Cable Landing Stations
TR Eğitim Devlet Kurumları Sağlık İmalat Demiryolu Perakendecilik Telekom
EN Overview Micro Data Center/Room Edge Data Center Core Data Center & Critical Facilities Colocation & Cloud Cable Landing Stations
TR Eğitim Devlet Kurumları Sağlık İmalat Demiryolu Perakendecilik Telekom
EN Reduce the cost of transporting your urgent or time critical cargo with our Global Air Freight solutions. Learn more about Maersk Air.
TR Global Hava Taşımacılığı çözümlerimiz ile, acil veya zamana duyarlı kargolarınızın taşınması maliyetini azaltın. Maersk Air hakkında daha fazla bilgi edinin.
inglês | turco |
---|---|
cost | maliyetini |
urgent | acil |
global | global |
learn | bilgi |
maersk | maersk |
about | hakkında |
or | veya |
EN While fast, accurate, and affordable transcription is critical, it is just the starting point for Sonix. We are re-imagining how people create, organize, and share their work.
TR Hızlı, doğru ve uygun fiyatlı transkripsiyon kritik olsa da, Sonix için sadece başlangıç noktasıdır. İnsanların çalışmalarını nasıl oluşturduğunu, organize ettiğini ve paylaştığını yeniden hayal ediyoruz.
inglês | turco |
---|---|
transcription | transkripsiyon |
critical | kritik |
point | noktası |
sonix | sonix |
share | paylaş |
starting | başlangıç |
organize | organize |
re | yeniden |
fast | hızlı |
how | nasıl |
and | ve |
for | için |
accurate | doğru |
affordable | uygun |
EN Fast, accurate, and affordable transcripts are critical, but that's just the starting point for Sonix.
TR Hızlı, doğru ve uygun fiyatlı transkriptler kritik öneme sahiptir, ama bu Sonix için sadece başlangıç noktasıdır.
inglês | turco |
---|---|
transcripts | transkriptler |
critical | kritik |
point | noktası |
sonix | sonix |
starting | başlangıç |
and | ve |
fast | hızlı |
but | ama |
for | için |
accurate | doğru |
affordable | uygun |
are | sahiptir |
the | sadece |
EN It’s critical that conversations between healthcare providers and patients are accurately documented
TR Sağlık hizmeti sağlayıcıları ve hastalar arasındaki konuşmaların doğru bir şekilde belgelenmesi çok önemlidir
inglês | turco |
---|---|
patients | hastalar |
healthcare | sağlık |
and | ve |
between | arasındaki |
EN Getting fast, accurate transcripts is critical, but it's just the starting point
TR Hızlı ve doğru transkriptler almak kritik, ama bu sadece başlangıç noktası
inglês | turco |
---|---|
transcripts | transkriptler |
critical | kritik |
its | bu |
starting | başlangıç |
point | noktası |
fast | hızlı |
accurate | doğru |
but | ama |
the | sadece |
EN Having a transcript alongside your audio is critical to getting found.
TR Sesinizin yanında bir transkript olması bulunmak için kritik öneme sahiptir.
inglês | turco |
---|---|
transcript | transkript |
critical | kritik |
getting | için |
a | bir |
is | sahiptir |
EN Gain critical insights into what’s going on with your deals, your entire market and your sales teams
TR Anlaşmalarınız, tüm pazarınız ve satış ekiplerinizle ilgili neler olup bittiğine dair kritik öngörüler edinin
inglês | turco |
---|---|
critical | kritik |
market | pazar |
sales | satış |
on | ilgili |
and | ve |
EN Follow every brand-relevant keyword, spot critical mentions, and respond with speed before potential crises flare up.
TR Markanız hakkında sosyal medyada konuşulanları takip edebilir ve olası krizler büyümeden önüne geçebilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
follow | takip |
potential | olası |
and | ve |
with | hakkında |
EN Today, all brands, small or large, understand how critical Facebook is for them in advertising and communication
TR Bugün küçük ya da büyük ölçekli tüm markalar, Facebook?un kendileri için ne kadar ciddi bir reklam ve iletişim alanı olduğunu keşfetmiş durumda
inglês | turco |
---|---|
today | bugün |
brands | markalar |
small | küçük |
large | büyük |
advertising | reklam |
communication | iletişim |
in | da |
all | tüm |
is | olduğunu |
and | ve |
EN Sitemaps are critical to your website because they index the contents of your pages. Although users can’t see them, they help web crawlers get information. A large XML sitemap can...
TR Web sitesi dizinlerini ve hassas dosyaları taramak, sitenizi test etmedeki önemli görevlerden biridir. Gizli dizinleri tespit etmek veya bir web sitesindeki gizli dizinleri bulmak için tarama gereklidir. Web Sitesi Dizini...
inglês | turco |
---|---|
critical | önemli |
of | in |
the | veya |
your | ve |
a | bir |
because | için |
Mostrando 50 de 50 traduções