DE Bei meinem Praktikum waren die Schüler sehr nett und offen – ich habe viel von ihnen gelernt.
DE Bei meinem Praktikum waren die Schüler sehr nett und offen – ich habe viel von ihnen gelernt.
TR Benim stajım sırasında öğrenciler çok kibar ve açık yürekliydiler; onlardan çok şey öğrendim.
alemão | turco |
---|---|
ich | benim |
schüler | öğrenciler |
offen | açık |
bei | şey |
und | ve |
DE Sie waren auch offener für Hochspannungsarchitekturen mit Gleichstrom, was nicht verwunderlich ist, wenn man bedenkt, dass viele der Anwender dieser Technologie im Rechenzentrum in der Region ansässig waren.
TR Ayrıca, bu teknolojiyi benimseyenlerin çoğunun bu bölgede yer aldığı düşünüldüğünde şaşırtıcı olmayan bir şekilde yüksek gerilimli DC mimarilerine daha açıklar.
alemão | turco |
---|---|
technologie | teknolojiyi |
auch | ayrıca |
mit | şekilde |
in | yer |
sie | olmayan |
man | bir |
DE Optionale Ideen nach der nach der ersten Runde von Beiträgen. Der Leiter ann 30 Sekunden waren, bevor er sagt: "Würde jemand, der noch nicht geteilt hat, gerne teilen?" und dann noch ca. 30 Sekunden waren, bevor er fortfährt.
TR İlk hisse turundan sonra isteğe bağlı istemler. Not: Başkan, “Henüz paylaşmamış biri paylaşmak ister mi?” demeden önce ~30 saniye beklemek isteyebilir. ve devam etmeden önce ~30 saniye daha duraklayın.
alemão | turco |
---|---|
sekunden | saniye |
jemand | biri |
teilen | paylaşmak |
der | ve |
DE Wir sind die originale E-Sport-Marke. 2002 waren wir der erste Anbieter von Peripheriegeräten, der einen E-Sport-Event gesponsert hat. Und auch beim Sponsoring von Pro-Teams und Gamern weltweit waren wir ganz vorne mit dabei.
TR İlk orijinal espor markası 2002'de bir espor etkinliğine sponsor olan ilk ekipman markası olduk ve dünya çapında profesyonel takımlara ve oyunculara sponsor olan ilk markalardan biri olduk.
alemão | turco |
---|---|
auch | de |
und | ve |
weltweit | dünya |
DE Sie waren auch offener für Hochspannungsarchitekturen mit Gleichstrom, was nicht verwunderlich ist, wenn man bedenkt, dass viele der Anwender dieser Technologie im Rechenzentrum in der Region ansässig waren.
TR Ayrıca, bu teknolojiyi benimseyenlerin çoğunun bu bölgede yer aldığı düşünüldüğünde şaşırtıcı olmayan bir şekilde yüksek gerilimli DC mimarilerine daha açıklar.
alemão | turco |
---|---|
technologie | teknolojiyi |
auch | ayrıca |
mit | şekilde |
in | yer |
sie | olmayan |
man | bir |
DE Zuletzt war die Bewertung durch die Corona-Pandemie schwerer: „Zum Teil waren die Schulen geschlossen, andererseits waren Wasser- und Wärmeverbrauch zu Unterrichtszeiten durch häufigeres Händewaschen und verstärktes Lüften höher.“
TR Son zamanlarda, korona pandemisi nedeniyle değerlendirme daha zor oldu: “Okulların bir kısmı kapalıydı, öte yandan ellerin daha sık yıkanması ve artan havalandırma nedeniyle okul saatlerinde su ve ısı tüketimi daha yüksek oldu.”
DE Wir verpflichten uns dazu, unsere schriftlich erfolgten Einreichungen und Belege offen und transparent für alle lesbar zur Verfügung zu stellen.
TR Yazılı bildirilerimiz ve kanıtlarımızın okuyan herkes için açık ve şeffaf olması konusunda kararlıyızdır.
alemão | turco |
---|---|
offen | açık |
transparent | şeffaf |
und | ve |
stellen | için |
DE Ahrefs rockt im SEO einfach und legt in wenigen Klicks tonnenweise Marketing-Chancen offen.
TR Ahrefs SEO’nuzu üst seviyelere taşır ve birkaç tıklamayla birçok pazarlama olanağını ortaya çıkarır!
alemão | turco |
---|---|
und | ve |
marketing | pazarlama |
wenigen | bir |
ahrefs | ahrefs |
DE Wir arbeiten eng mit Geldgebern und Institutionen auf der ganzen Welt zusammen und unterstützen Forschende durch Vereinbarungen, so beispielsweise in Katar, Schweden, Irland, den USA und anderen, um Artikel offen zugänglich zu machen
TR Tüm dünyadan finansörler ve kurumlarla yakın bir işbirliği yaparak Katar, İsveç, İrlanda, ABD ve diğer ülkelerde yaptığımız anlaşmalarla araştırmacılara destek olarak makaleleri açık erişimli hale getiriyoruz
alemão | turco |
---|---|
arbeiten | iş |
unterstützen | destek |
anderen | diğer |
usa | abd |
und | ve |
um | yakın |
artikel | bir |
offen | açık |
DE Seien Sie offen und wachsam für Ihre eigenen unbewussten Vorurteile (Sie könnten diese natürlich auch bei Kollegen erkennen).
TR Kendi bilinçsiz önyargılarınıza karşı açık ve uyanık olmak (kuşkusuz ki bunları çalışma arkadaşlarınızda da fark edebilirsiniz)
alemão | turco |
---|---|
offen | açık |
sie | bunları |
und | ve |
auch | da |
ihre | siz |
eigenen | kendi |
DE Lege saisonale Spitzen beim Interesse der Zielgruppe offen
TR Kitle ilgisinde sezonluk artışları ortaya çıkarın
DE Ein DNS-Leck legt Ihren tatsächlichen geografischen Standort offen und beraubt Sie der Anonymität.
TR Bir DNS sızıntısı gerçek coğrafi konumunuzu ifşa ederek sizi anonimlikten mahrum eder.
alemão | turco |
---|---|
tatsächlichen | gerçek |
geografischen | coğrafi |
dns | dns |
der | sizi |
DE Quip ist offen für eine Vielfalt an Geschlechtern, Ethnien und Hintergründen und für alles andere
TR Cinsiyet, etnik köken, geçmiş ve diğer alanlardaki çeşitlilik, Quip'te doğal karşılanır
alemão | turco |
---|---|
andere | diğer |
vielfalt | çeşitlilik |
und | ve |
DE JetBrains DataSpell EAP ab sofort für alle offen
TR PyCharm?ın 10. Yılını Gelin Birlikte Kutlayalım
DE Sie sind offen für unsere Ideen, Vorgaben und Sichtweisen und streben immer eine Win-Win-Lösung an, die für das Geschäft, die Inhaber und Hilton gleichermaßen von Vorteil ist
TR Onlar bizim fikirlerimize, hedefimize ve perspektifimize açıklar ve her bir etkileşimle iş, mülk sahipleri ve Hilton için iyi bir kazan/kazan çözümü için çaba gösteriyorlar
alemão | turco |
---|---|
inhaber | sahipleri |
hilton | hilton |
lösung | çözümü |
und | ve |
sind | bir |
DE "Sehr weitläufig, tolle Aussicht und entspanntes Ambiente. Offen für diverse Aktivitäten oder einfach nur zum Chillen und Sonne tanken auf den vielen Wiesen .. auch top für Familien mit Kindern"
TR "Mutlaka ziyaret edin ve nehirde bisiklet kiralayın, inanılmaz huzurlu! Biralarımızı aldık müziğimizi açtık bi saat yetmedi iki saat turladık!"
alemão | turco |
---|---|
und | ve |
DE Sie können auch gehen mit privaten und Nutzung Ihrer Geräte Kamera offen.
TR Ayrıca özel gitmek ve açıkça cihazlar kamera kullanabilirsiniz.
alemão | turco |
---|---|
geräte | cihazlar |
kamera | kamera |
offen | açık |
und | ve |
auch | ayrıca |
DE Privater Golfplatz, nur offen für Mitglieder und Resortgäste
TR Özel saha, sadece tatil köyü misafirlerine ve üyelerine açıktır
alemão | turco |
---|---|
nur | sadece |
und | ve |
DE Das Fairmont Peace Hotel ist ein außergewöhnliches Hotel in Shanghai und bietet Ihnen von einer exquisiten Einrichtung bis zum tadellosen Service einen luxuriösen Aufenthalt, der keine Wünsche offen lässt.
TR Seçkin dekorumuzdan kusursuz servisimize kadar, Fairmont Peace Hotel Şangay’da olağanüstü bir oteldir ve herkesi şımartan bir lüks hayat tarzı destinasyonudur.
alemão | turco |
---|---|
hotel | hotel |
peace | peace |
außergewöhnliches | olağanüstü |
fairmont | fairmont |
und | ve |
bis | kadar |
keine | bir |
DE Im Jahr 2005 machte sich die Federal Communications Commission daran, das Internet für Verbraucher offen zu halten, indem sie die Open Internet Order etablierte
TR 2005 yılında Federal İletişim Komisyonu, Açık İnternet Yönetmeliği'ni oluşturarak interneti tüketicilere açık tutmak için girişimde bulundu
alemão | turco |
---|---|
internet | interneti |
halten | tutmak |
jahr | yıl |
open | açık |
DE Was früher offen war für alle Anwendungen, ist nun nur noch für diejenigen Anwendungen verfügbar, die durch den Zugangsdienstleister genehmigt wurden, der wiederum die darunterliegende Infrastruktur kontrolliert.
TR Daha önce bütün uygulamalara açık iken artık yalnızca temelindeki altyapıyı kontrol eden erişim sağlayıcılar tarafından onaylanan uygulamalara açık.
alemão | turco |
---|---|
offen | açık |
alle | bütün |
infrastruktur | altyapı |
kontrolliert | kontrol |
durch | tarafından |
ist | artık |
nur | yalnızca |
die | önce |
DE Unser Bekenntnis zur Innovation von Applikationen stellt sicher, dass das Internet auch in Zukunft offen und frei bleibt.
TR Uygulamalarda yeniliğe olan bağlılığımız internetin açık ve özgür kalmasını garanti altına alacak.
alemão | turco |
---|---|
frei | özgür |
offen | açık |
und | ve |
zur | e |
DE Wie der Ozean muss das Internet offen und frei bleiben. Humanität ist ein Ozean. Eine Begrenzung auf das Internet ist eine Begrenzung auf die Humanität und ihr Versprechen für die Zukunft.
TR Okyanus gibi internet de açık ve özgür olmalıdır. İnsanlık bir okyanustur. İnternete konulan bir sınır, insanlığa ve geleceğine bir sınırdır.
alemão | turco |
---|---|
ozean | okyanus |
internet | internet |
frei | özgür |
offen | açık |
und | ve |
wie | gibi |
DE Vertiv teilt diese detaillierte Strategie offen seit mehr als einem Jahrzehnt und hilft Anlagen dabei, ihren Energieverbrauch um bis zu 50 % zu senken.
TR Vertiv, bu ayrıntılı stratejiyi on yıldan uzun bir süredir dünyayla açık bir şekilde paylaşarak tesislerin enerji kullanımını yarıya kadar azaltmalarına yardımcı oluyor.
alemão | turco |
---|---|
vertiv | vertiv |
offen | açık |
detaillierte | ayrıntılı |
mehr | uzun |
diese | bu |
und | yardımcı |
als | şekilde |
DE Neulinge sind herzlich willkommen.• • Lila Die Sitzungen stehen ITAA-Mitgliedern, Neuankömmlingen und Nicht-Süchtigen offen, die am ITAA-Programm zur Genesung von Sucht interessiert sind
TR Yeni gelenlerin başımızın üstünde yeri var :) • Lavanta toplantılar ITAA üyelerine, yeni gelenlere ve ITAA'nın bağımlılıktan kurtulma programıyla ilgilenen bağımlı olmayanlara açıktır
DE Und damit ist der Raum offen für Beiträge. Wenn Du teilen möchten, schalte dein Mikro an und stelle Dich vor.
TR Ve bununla birlikte, zemin hisselere açıktır. Paylaşmak isterseniz, lütfen sesi açıp kendinizi tanıtın.
alemão | turco |
---|---|
teilen | paylaşmak |
an | birlikte |
und | ve |
du | kendinizi |
DE Möge ich heute sanft mit mir selbst sein. Möge ich offen sein gegenüber der Hilfe von einer höherer Macht und einer Gemeinschaft, welche mich zur Genesung führen kann.
TR Bugün kendime karşı nazik olabilir miyim? Beni iyileşmeye götürebilecek daha yüksek güçten ve arkadaşlıktan yardıma açık olabilir miyim?
alemão | turco |
---|---|
heute | bugün |
offen | açık |
macht | güç |
und | ve |
DE Die deutsche Außenministerin ist offen für Gespräche über die Vorschläge Moskaus für verbindliche Sicherheitsgarantien.
TR Almanya Başbakanı Scholz göreve gelişinden sonra İtalya’ya ilk ziyaretini yaptı. Scholz ve İtalya Başbakanı Draghi ortak bir eylem planı açıkladı.
alemão | turco |
---|---|
deutsche | almanya |
DE Forcepoint NGFW unterstützt die Universität Münster dabei, ihr Netzwerk offen und sicher zu halten
TR SPB, 1800 Çalışanına Yönelik Yasa Dışı E-posta Trafiğini Önlemek için Forcepoint’e Güveniyor
alemão | turco |
---|---|
zu | için |
DE Und da der Quellcode offen ist, können Sie ihn natürlich für Ihr Betriebssystem erstellen.
TR Ve tabii ki kaynak kodu açık olduğundan işletim sisteminiz için oluşturabilirsiniz.
alemão | turco |
---|---|
offen | açık |
da | olduğundan |
und | ve |
DE Testimonials Responsive WordPress Theme ist kostenlos, offen, und hier können Sie sich die Plattform ansehen, auf der Benutzer alle Kundenbewertungen und Fallstudien von Kunden über das Unternehmen finden können
TR Görüşlere duyarlı WordPress teması ücretsiz, açıktır ve burada kullanıcıların herkesin müşteri incelemelerini ve müşterilerden şirket hakkında örnek olay incelemelerini bulabileceği platforma bakabilirsiniz
alemão | turco |
---|---|
wordpress | wordpress |
responsive | duyarlı |
kostenlos | ücretsiz |
unternehmen | şirket |
kunden | müşteri |
hier | burada |
und | ve |
über | hakkında |
alle | herkesin |
benutzer | kullanıcı |
DE Dank über 50 Jahren in der Praxis bewährter Innovation stehen Ihnen mit Zebra alle Möglichkeiten offen.
TR 50 yılı aşan sahada kanıtlanmış inovasyonla sınırsız ve her türlü zorlukla başa çıkabilen Zebra güvenlik anlayışına sahip olun.
alemão | turco |
---|---|
zebra | zebra |
jahren | yıl |
dank | a |
der | ve |
alle | her |
ihnen | sahip |
DE Golden Frog wurde gegründet, um das Internet offen und frei zu halten und gleichzeitig die Privatsphäre und Sicherheit der Nutzer zu respektieren
TR Golden Frog kullanıcı gizliliği ve güvenliğine saygı gösterirken Internet'i açık ve özgür tutmak üzere kurulmuştur
alemão | turco |
---|---|
gegründet | kurulmuş |
internet | interneti |
halten | tutmak |
privatsphäre | gizliliği |
sicherheit | güvenli |
nutzer | kullanıcı |
frei | özgür |
offen | açık |
und | ve |
DE VyprVPN verschlüsselt Internetverbindungen, sorgt für Datenschutz im Internet, verhindert die Überwachung von Online-Kommunikationswegen und verschafft Ihnen Zugang zu gesperrten Websites, damit das Internet weiterhin offen und frei bleibt
TR VyprVPN, İnternet bağlantılarını şifreler, online gizliliği korur, online iletişimin görüntülenmesini engeller ve açık ve serbest interneti korumak için kısıtlanmış websitelerine erişim sağlar
alemão | turco |
---|---|
vyprvpn | vyprvpn |
sorgt | sağlar |
datenschutz | gizliliği |
internet | interneti |
zugang | erişim |
online | online |
und | ve |
offen | açık |
DE Offen, humorvoll, unverkrampft: In diesen Formaten geht es um Migrationsgeschichten – und viele andere Dinge.
TR Açık sözlü, espritüel, kasmadan… Size tanıtacağımız bu formatların konusu, göç öyküleri ve daha başka birçok şey.
DE Xiaomi ZNKGO3HL Digital Bildschirm Display Smart Schalter Drahtlose Temperatur und Luftfeuchtigkeit Sensor Drei-offen Single Steuerung
TR Ev Otel Restoran Bar için akıllı Ultrasonik Frekans Dönüşüm Mite Remover Temizleyici
alemão | turco |
---|---|
smart | akıllı |
DE Vertiv teilt diese detaillierte Strategie offen seit mehr als einem Jahrzehnt und hilft Anlagen dabei, ihren Energieverbrauch um bis zu 50 % zu senken.
TR Vertiv, bu ayrıntılı stratejiyi on yıldan uzun bir süredir dünyayla açık bir şekilde paylaşarak tesislerin enerji kullanımını yarıya kadar azaltmalarına yardımcı oluyor.
alemão | turco |
---|---|
vertiv | vertiv |
offen | açık |
detaillierte | ayrıntılı |
mehr | uzun |
diese | bu |
und | yardımcı |
als | şekilde |
DE Wir verpflichten uns dazu, unsere schriftlich erfolgten Einreichungen und Belege offen und transparent für alle lesbar zur Verfügung zu stellen.
TR Yazılı bildirilerimiz ve kanıtlarımızın okuyan herkes için açık ve şeffaf olması konusunda kararlıyızdır.
alemão | turco |
---|---|
offen | açık |
transparent | şeffaf |
und | ve |
stellen | için |
DE Unser Team ist immer offen für neue Arten der Zusammenarbeit und Kooperation mit Experten auf der ganzen Welt
TR Ekibimiz dünyanın her yerinden uzmanlarla yeni yollarla birlik olmaya ve iş birliği yapmaya her zaman açıktır
alemão | turco |
---|---|
welt | dünyanın |
unser team | ekibimiz |
neue | yeni |
und | ve |
DE Wir arbeiten eng mit Geldgebern und Institutionen auf der ganzen Welt zusammen und unterstützen Forschende durch Vereinbarungen, so beispielsweise in Katar, Schweden, Irland, den USA und anderen, um Artikel offen zugänglich zu machen
TR Tüm dünyadan finansörler ve kurumlarla yakın bir işbirliği yaparak Katar, İsveç, İrlanda, ABD ve diğer ülkelerde yaptığımız anlaşmalarla araştırmacılara destek olarak makaleleri açık erişimli hale getiriyoruz
alemão | turco |
---|---|
arbeiten | iş |
unterstützen | destek |
anderen | diğer |
usa | abd |
und | ve |
um | yakın |
artikel | bir |
offen | açık |
DE Diese ErklŠrung legt die Nutzungsbedingungen fŸr die filterbypass.me-Website offen, die im Folgenden als FilterBypass, oder ãunsÒ oder ãwirÒ bezeichnet wird
TR Bu beyan, bundan sonra filterbypass.me we "biz" veya "biz" olarak anılacak FilterBypass sitesi için kullanım koşullarını açıklamaktadır
alemão | turco |
---|---|
nutzungsbedingungen | koşullar |
website | sitesi |
wir | biz |
diese | bu |
die | sonra |
als | olarak |
oder | veya |
DE Offenlegung von Kundeninhalten: Wir legen keine Kundeninhalte offen – außer wir müssen dies zur Einhaltung des Gesetzes oder einer gültigen und verpflichtenden Anweisung einer Regierungs- oder Regulierungsbehörde tun
TR Müşteri içeriklerinin ifşa edilmesi: Yasalara uyma zorunluluğu ya da devlet veya yasama organlarının geçerli ve bağlayıcı emri olması durumları dışında müşteri içeriklerini ifşa etmeyiz
alemão | turco |
---|---|
gültigen | geçerli |
und | ve |
außer | dışında |
oder | veya |
DE Privater Golfplatz, nur offen für Mitglieder und Resortgäste
TR Özel saha, sadece tatil köyü misafirlerine ve üyelerine açıktır
alemão | turco |
---|---|
nur | sadece |
und | ve |
DE Das Fairmont Peace Hotel ist ein außergewöhnliches Hotel in Shanghai und bietet Ihnen von einer exquisiten Einrichtung bis zum tadellosen Service einen luxuriösen Aufenthalt, der keine Wünsche offen lässt.
TR Seçkin dekorumuzdan kusursuz servisimize kadar, Fairmont Peace Hotel Şangay’da olağanüstü bir oteldir ve herkesi şımartan bir lüks hayat tarzı destinasyonudur.
alemão | turco |
---|---|
hotel | hotel |
peace | peace |
außergewöhnliches | olağanüstü |
fairmont | fairmont |
und | ve |
bis | kadar |
keine | bir |
DE Dank über 50 Jahren in der Praxis bewährter Innovation stehen Ihnen mit Zebra alle Möglichkeiten offen.
TR 50 yılı aşan sahada kanıtlanmış inovasyonla sınırsız ve her türlü zorlukla başa çıkabilen Zebra güvenlik anlayışına sahip olun.
alemão | turco |
---|---|
zebra | zebra |
jahren | yıl |
dank | a |
der | ve |
alle | her |
ihnen | sahip |
DE Das Fairmont Peace Hotel ist ein außergewöhnliches Hotel in Shanghai und bietet Ihnen von einer exquisiten Einrichtung bis zum tadellosen Service einen luxuriösen Aufenthalt, der keine Wünsche offen lässt.
TR Seçkin dekorumuzdan kusursuz servisimize kadar, Fairmont Peace Hotel Şangay’da olağanüstü bir oteldir ve herkesi şımartan bir lüks hayat tarzı destinasyonudur.
alemão | turco |
---|---|
hotel | hotel |
peace | peace |
außergewöhnliches | olağanüstü |
fairmont | fairmont |
und | ve |
bis | kadar |
keine | bir |
DE Die deutsche Politik legt besonderen Wert auf Nachhaltigkeit und ist dabei offen für kritische Stimmen und internationalen Austausch.
TR Alman politikası, sürdürülebilirliğe özel bir değer veriyor ve bu konuda eleştirel seslere ve uluslararası görüş alışverişine açık.
alemão | turco |
---|---|
deutsche | alman |
internationalen | uluslararası |
offen | açık |
und | ve |
ist | bu |
DE Offen, humorvoll, unverkrampft: In diesen Formaten geht es um Migrationsgeschichten – und viele andere Dinge.
TR Açık sözlü, espritüel, kasmadan… Size tanıtacağımız bu formatların konusu, göç öyküleri ve daha başka birçok şey.
DE Gesellinnen und Gesellen steht eine fachliche und unternehmerische Weiterbildung auf Bachelor-Niveau offen, zudem können sie die Meisterprüfung ablegen
TR Kalfaların lisans düzeyinde mesleki uzmanlık ve girişimcilik dallarında geliştirme eğitimi alma şansları mevcuttur; ayrıca ustalık sınavına da girebilirler
alemão | turco |
---|---|
und | ve |
zudem | da |
DE Insgesamt ist offen, wie Corona mittel- bis langfristig die Emissionen beeinflusst.
TR Bütüne bakıldığında koronanın orta ve uzun vadede gaz salımlarını nasıl etkileyeceği belirsiz bir konu.
alemão | turco |
---|---|
wie | nasıl |
die | ve |
ist | ne |
Mostrando 50 de 50 traduções