TR TÜRKİYE TARIM HAVZALARI ÜRETİM VE DESTEKLEME MODELİ KAPSAMINDA YEŞİLIRMAK TARIM HAVZASINDA YETİŞTİRİLEN TARIM ÜRÜNLERİNİN ARZ DUYARLILIĞI
"ormanlar ve tarım" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
tarım | agricultural agriculture farming |
TR TÜRKİYE TARIM HAVZALARI ÜRETİM VE DESTEKLEME MODELİ KAPSAMINDA YEŞİLIRMAK TARIM HAVZASINDA YETİŞTİRİLEN TARIM ÜRÜNLERİNİN ARZ DUYARLILIĞI
EN Supply Responses of Agricultural Crops Cultivated in Yeşilirmak Agricultural Basin within Turkey Agricultural Basins Production and Support Model
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
destekleme | support |
arz | supply |
TR Öte yandan küçük tarım işletmelerinin yer aldığı yapılar ve gıdaların doğrudan ihtiyacın olduğu yerde sunulabilmesi, 2008 Dünya Tarım Raporu’nda sürdürülebilir tarım için ortaya koyulmuş olan ön koşullar
EN Smallholder structures and the availability of local food are precisely the requirements that the World Agricultural Report of 2008 set for sustainable agriculture
turco | inglês |
---|---|
yapılar | structures |
dünya | world |
raporu | report |
sürdürülebilir | sustainable |
olan | are |
TR Ormanlar ve tarım faaliyetleri, Almanya’daki arazi kullanımının rahat beşte dördünü kapsıyor; ancak günübirlik gezi yerlerinin görevlileri, kelimenin tam anlamıyla istilaya uğrama durumları yaşayarak dara düşebiliyorlar
EN Forestry and agriculture account for a good four fifths of land use in Germany – and yet at times local leaders in tourist regions raised the alarm because they were literally overrun by visitors
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
tarım | agriculture |
almanya | germany |
arazi | land |
ın | of |
TR Mevsimlik tarım alanlarında afet koşullarında yaşamak zorunda kalan çocuklar için mevsimlik gezici tarım sahalarında ve Hayata Destek Evlerimizde eğitimlerine destek olacak etkinlikler düzenliyoruz.
EN We run field operations in seasonal agriculture areas where children have to live in disaster conditions, organizing activities that will contribute to their education.
turco | inglês |
---|---|
mevsimlik | seasonal |
tarım | agriculture |
afet | disaster |
zorunda | have to |
çocuklar | children |
olacak | will |
etkinlikler | activities |
koşulları | conditions |
TR İlçemizde toplam 222.000 dekarlık genel tarım arazisi mevcuttur. Sulanan tarım arazisi miktarı 40.000 dekar ve kıraç arazi miktarı 182.000 dekardır.
EN There is a total agricultural land of 222,000 decares in our district. The amount of irrigated agricultural land is 40,000 decares and arable land amount is 182,000 decares.
turco | inglês |
---|---|
toplam | total |
tarım | agricultural |
miktarı | amount |
ve | and |
arazi | land |
TR Mevsimlik tarım alanlarında afet koşullarında yaşamak zorunda kalan çocuklar için mevsimlik gezici tarım sahalarında ve Hayata Destek Evlerimizde eğitimlerine destek olacak etkinlikler düzenliyoruz.
EN We run field operations in seasonal agriculture areas where children have to live in disaster conditions, organizing activities that will contribute to their education.
turco | inglês |
---|---|
mevsimlik | seasonal |
tarım | agriculture |
afet | disaster |
zorunda | have to |
çocuklar | children |
olacak | will |
etkinlikler | activities |
koşulları | conditions |
TR Henüz oldukça yeni olan anabilim dalı, mevcut tarım bölümünün kapsamını ekolojik tarım konusundaki altı uzmanlık modülüyle genişletiyor
EN This relatively new study area expands the existing study programme in agriculture with six specialist modules in ecological agriculture
turco | inglês |
---|---|
yeni | new |
tarım | agriculture |
ekolojik | ecological |
TR AGCO Tarım Vakfı (AAF) Açlıkla Mücadele amacıyla Etki Odaklı Tarım Projeleri için Hibe Teklif Çağrısı Başlattı. | STGM
EN The AGCO Agriculture Foundation (AAF) launched a call for proposals to Fight Hunger through Impact-Driven Agricultural Projects. | STGM
turco | inglês |
---|---|
vakfı | foundation |
etki | impact |
projeleri | projects |
başlattı | launched |
stgm | stgm |
TR AGCO Tarım Vakfı (AAF) Açlıkla Mücadele amacıyla Etki Odaklı Tarım Projeleri için Hibe Teklif Çağrısı Başlattı.
EN The AGCO Agriculture Foundation (AAF) launched a call for proposals to Fight Hunger through Impact-Driven Agricultural Projects.
turco | inglês |
---|---|
vakfı | foundation |
etki | impact |
projeleri | projects |
başlattı | launched |
TR İyi Tarım Uygulamaları, Akıllı Tarım ve çiftçilere yönelik düzenlenen eğitimlerle tarımdan elde edilen verim ve geliri artırıyoruz
EN We increase the yield and income from agriculture through Good Agricultural Practices, Smart Farming and trainings for farmers.
turco | inglês |
---|---|
akıllı | smart |
ve | and |
yönelik | for |
TR Mevsimlik tarım alanlarında afet koşullarında yaşamak zorunda kalan çocuklar için mevsimlik gezici tarım sahalarında ve Hayata Destek Evlerimizde eğitimlerine destek olacak etkinlikler düzenliyoruz.
EN We run field operations in seasonal agriculture areas where children have to live in disaster conditions, organizing activities that will contribute to their education.
turco | inglês |
---|---|
mevsimlik | seasonal |
tarım | agriculture |
afet | disaster |
zorunda | have to |
çocuklar | children |
olacak | will |
etkinlikler | activities |
koşulları | conditions |
TR Mevsimlik tarım alanlarında afet koşullarında yaşamak zorunda kalan çocuklar için mevsimlik gezici tarım sahalarında ve Hayata Destek Evlerimizde eğitimlerine destek olacak etkinlikler düzenliyoruz.
EN We run field operations in seasonal agriculture areas where children have to live in disaster conditions, organizing activities that will contribute to their education.
turco | inglês |
---|---|
mevsimlik | seasonal |
tarım | agriculture |
afet | disaster |
zorunda | have to |
çocuklar | children |
olacak | will |
etkinlikler | activities |
koşulları | conditions |
TR İlçemizde toplam 222.000 dekarlık genel tarım arazisi mevcuttur. Sulanan tarım arazisi miktarı 40.000 dekar ve kıraç arazi miktarı 182.000 dekardır.
EN There is a total agricultural land of 222,000 decares in our district. The amount of irrigated agricultural land is 40,000 decares and arable land amount is 182,000 decares.
turco | inglês |
---|---|
toplam | total |
tarım | agricultural |
miktarı | amount |
ve | and |
arazi | land |
TR Henüz oldukça yeni olan anabilim dalı, mevcut tarım bölümünün kapsamını ekolojik tarım konusundaki altı uzmanlık modülüyle genişletiyor
EN This relatively new study area expands the existing study programme in agriculture with six specialist modules in ecological agriculture
turco | inglês |
---|---|
yeni | new |
tarım | agriculture |
ekolojik | ecological |
TR 2002’den beri, Federal Gıda ve Tarım Bakanlığı (BMEL) iki uluslu bir yediemin fonu aracılığıyla BM Tarım ve Gıda Kuruluşu’nun (FAO) toplam 118 projesini toplamda yaklaşık 142 Millionen euro tutarında kaynakla destekledi.
EN Since 2002, the Federal Ministry of Food and Agriculture (BMEL) has supported a total of 118 projects of the UN Food and Agriculture Organization (FAO) with a total of around 142 million euros through a Bilateral Trust Fund.
turco | inglês |
---|---|
federal | federal |
gıda | food |
tarım | agriculture |
yaklaşık | around |
euro | euros |
TR DIACONIA adındaki organizasyon bu bölgede küçük toprak sahipleri için sarnıçlar inşa ediyor ve ekolojik tarım ile su döngüsüne dikkat ederek kuru toprağın nasıl verimli tarım arazisine dönüştürülebileceği ile ilgili eğitim veriyor
EN The organization Diaconia builds cisterns for small farmers there and shows them how to transform the barren earth into good farmland through organic farming and respect for the water cycle
turco | inglês |
---|---|
organizasyon | organization |
küçük | small |
toprak | earth |
tarım | farming |
su | water |
döngüsü | cycle |
TR Almanya’daki tarım işletmelerinin yüzde dokuzu organik tarım çiftlikleri.
EN of agricultural operations in Germany are organic farms.
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
daki | in |
tarım | agricultural |
organik | organic |
TR Ekolojik tarım alanlarının, tarım amaçlı kullanılan yüzeylerdeki payı % 7,5.
EN of the total land area used for farming is used for organic farming.
turco | inglês |
---|---|
tarım | farming |
TR Fırınlar, Meydanlar, Ormanlar | Brüksel
EN Brussels | Bakeries, Plazas, Forests
turco | inglês |
---|---|
brüksel | brussels |
TR Ormanlar en önemli doğal kaynaklardan. İşte bu nedenle Almanya ormanların korunması için uluslararası çapta angajman gösteriyor.
EN The Germans and their forests – read here a little countdown about a particularly emotional relationship.
turco | inglês |
---|---|
almanya | germans |
TR Bakir ormanlar, iklim değişikliği mücadelesine önemli katkı sağlayabilir. Almanya’dan üç girişim; ormanlaştırmaya güvenleri tam.
EN Intact forests can play an important role in the fight against climate change. These three initiatives from Germany are all about reforestation.
turco | inglês |
---|---|
iklim | climate |
değişikliği | change |
önemli | important |
almanya | germany |
tam | all |
TR Başkalarının tatil yaptığı bir yerde yaşamak - Almanya’nın en popüler tatil yörelerinden biri olan Schwarzwald’a (Kara Ormanlar) taşınmanın nedeni bu olabilir
EN Living where others holiday – this could be the reason for moving to the Black Forest, one of the most popular vacation areas in Germany
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
en | most |
popüler | popular |
olan | be |
nedeni | reason |
bu | this |
TR Doğa canlanıyor: Kara Ormanlar’da bir şelale
EN Nature is flourishing: waterfall in the Black Forest
turco | inglês |
---|---|
doğa | nature |
TR Büyülü orman – Kara Ormanlar’dan iç ferahlatan bir manzara
EN Enchanted – an emotional view of the Black Forest
turco | inglês |
---|---|
orman | forest |
TR Ormanlar en önemli doğal kaynaklardan. İşte bu nedenle Almanya ormanların korunması için uluslararası çapta angajman gösteriyor.
EN Forests are one of the most important resources on earth. That is why Germany is working internationally to protect them.
turco | inglês |
---|---|
en | most |
almanya | germany |
uluslararası | internationally |
TR Almanya’da 90 milyardan fazla ağaç bulunuyor ve özellikle hafta sonlarında bu ormanlar Almanları evlerinden çıkıp yürüyüş yapmaya davet ediyor
EN There are over 90 billion trees in Germany and especially at the weekend they entice people to get out of the house and into the woods
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
milyardan | billion |
özellikle | especially |
TR Kara Ormanlar: Muhteşem bir doğa içinde lunapark hız treni
EN Black Forest: roller coaster rides in an attractive natural setting
turco | inglês |
---|---|
doğa | natural |
TR Uckermark'daki bu festivalin sahnelerini tarlalar, ormanlar, göller ve eski çiftlikler oluşturuyor
EN Meadows, woods, lakes and old farmhouses form the backdrop to this festival in the Uckermark
turco | inglês |
---|---|
daki | in |
bu | this |
ve | and |
eski | old |
TR Öğretim programı, ormanlar, tarımsal ormancılık sistemleri ve kentsel yeşil alanlar için sürdürülebilir yönetim konseptlerinin nasıl planlanabileceği konusunda bilgiler kazandırıyor.
EN The program teaches how sustainable management concepts for forests, agroforestry systems and urban green spaces can be developed.
turco | inglês |
---|---|
programı | program |
sistemleri | systems |
kentsel | urban |
yeşil | green |
sürdürülebilir | sustainable |
yönetim | management |
TR Harz bölgesinde zarar gören ormanlar
EN Damage to forests in the Harz region
turco | inglês |
---|---|
zarar | damage |
TR Tetra Pak, CDP lider grubuna art arda altı yıl boyunca dahil edildi ve 2021'de, yani art arda üç yılda iklim ve ormanlar için olağanüstü bir çift "A" puanı aldı
EN Tetra Pak has been included in the CDP leadership band for six years in a row and scored an outstanding double ‘A’ for climate and forests programmes in 2021, making for three years in a row
turco | inglês |
---|---|
tetra | tetra |
iklim | climate |
olağanüstü | outstanding |
çift | double |
TR 2017 Tetra Pak, ormansızlaşmayla mücadele çalışmaları için CDP Ormanlar Programı tarafından mümkün olan en yüksek puanla ödüllendirildi
EN 2017 Tetra Pak is awarded the highest possible score by the CDP Forests Programme for its work in tackling deforestation
turco | inglês |
---|---|
tetra | tetra |
programı | programme |
mümkün | possible |
TR Genel olarak düz araziye sahip olan Geyre Beldesinin yalnızca 1425 hektarında tarım yapılmaktadır
EN In general, only 1425 hectares of Geyre town with flat land is cultivated
turco | inglês |
---|---|
düz | flat |
TR Tarım arazisinin yalnızca 200 hektarında sulama yapılabilmektedir
EN Only 200 hectares of agricultural land can be irrigated
turco | inglês |
---|---|
tarım | agricultural |
yalnızca | only |
TR Türkiye’de mevsimlik tarım işçiliği üzerine Meclis Araştırma Komisyonu’nun kurulmasını sağladık
EN With 30,000 signatures, we got an investigation commission established within the Turkish parliament
turco | inglês |
---|---|
üzerine | with |
komisyonu | commission |
TR Elazığ ve Malatya’nın kırsal bölgelerinde ahırları zarar görmüş 244 aileye Tarım İl Müdürlükleri ile işbirliği içinde 269 geçici hayvan barınağı sağladık.
EN We provided 269 temporary animal shelters in collaboration with the Provincial Directorates of Agriculture to 244 families whose barns were damaged in the rural areas of Elazığ and Malatya.
turco | inglês |
---|---|
malatya | malatya |
kırsal | rural |
tarım | agriculture |
işbirliği | collaboration |
geçici | temporary |
hayvan | animal |
TR Mevsimlik Tarım İşçileri ve Çocukları için Alınması Gereken Acil Önlemler
EN Needs Assessment in Elazığ And Malatya
TR Verdiğimiz eğitimlerde bahçe sahiplerini, iyi sosyal şartlarda yapılan tarım uygulamalarına teşvik etmeyi; işveren hak ve sorumlulukları hakkında bilgilendirmeyi hedefliyoruz.
EN Through trainings, we encourage grove and field owners to adopt farming practices in decent social conditions and inform them about employers rights and responsibilities.
turco | inglês |
---|---|
iyi | them |
sosyal | social |
tarım | farming |
teşvik | encourage |
ve | and |
verdiğimiz | we |
TR Çalışan tarım işçisi ve mülteci çocukların aileleri ve işverenlerini ziyaret ediyor, çocukların çalışmaları durumunda maruz kaldıkları hak ihlalleri, çocuk hakları ve çocuk gelişimi konusunda bilgilendiriyoruz.
EN We visit the families and employers of child labourers. We inform them about the rights violations child labour entails and about children’s development.
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
ziyaret | visit |
hakları | rights |
konusunda | about |
ın | of |
TR Tüm kategoriler Ormancılık ÇevreBiyoyakıt ve BiyokütleGıda güvenliğiKalite yönetim sistemiOrganik tarımSafetySosyal Uyum ve GüvenlikSuSu Ürünleri ve BalıkçılıkSürdürülebilirlikTekstilYemİyi Tarım Uygulaması
EN All categories Environment ForestryAquaculture & FisheriesBiofuel & BiomassFeedFood safetyGood agricultural practiceOrganic agricultureQuality management systemSafetySocial compliance & SafetySustainabilityTextilesWater
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
yönetim | management |
uyum | compliance |
tarım | agricultural |
TR ABD Tarım Bakanlığı (USDA) gibi devlet akreditasyonları
EN Governmental accreditations, such as the U.S. Department of Agriculture (USDA)
turco | inglês |
---|---|
tarım | agriculture |
TR Sürdürülebilir Tarım Girişimi (SAI) platformu da bu alandaki uzmanlığımızı tanıyarak Control Union'ı yetkili ortağı olarak atamıştır.
EN The Sustainable Agricultural Initiative (SAI) platform has also appointed Control Union as its enabling partner as a recognition of our expertise in the field.
turco | inglês |
---|---|
sürdürülebilir | sustainable |
tarım | agricultural |
platformu | platform |
control | control |
union | union |
ortağı | partner |
TR İyi Tarım Uygulaması - Certifications
EN Good agricultural practice - Certifications
turco | inglês |
---|---|
tarım | agricultural |
TR Organik tarım - Certifications
EN Organic agriculture - Certifications
turco | inglês |
---|---|
organik | organic |
tarım | agriculture |
TR Esasında, her sektör üyesi (örneğin tarım, endüstri, belediyeler veya hava limanları) bu sertifikasyona başvurabilir.
EN In fact, members of any sector (for example agriculture, industry, municipalities or airports) can apply for certification.
turco | inglês |
---|---|
tarım | agriculture |
TR İstanbul Erkek Lisesi (1979) ve Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği (1984) mezunu olan Emel Şensezgin Mergen, iş hayatına 1986 yılında ortağı olduğu ULTAR'da tarım sektöründe başladı
EN Emel Şensezgin Mergen graduated from Istanbul High School (1979) and then Department of Industrial Engineering of Boğaziçi University (1984) and started her professional career in agricultural sector at ULTAR, where she became a partner in 1986
turco | inglês |
---|---|
ortağı | partner |
tarım | agricultural |
başladı | started |
TR Mersin Silifke Tarım Sahası Raporu
EN When There is Bread and Butter…
TR Mersin Silifke Tarım Sahası Raporu
EN When There is Bread and Butter…
TR Çünkü maalesef bu bölgedeki çocukların hemen hemen hepsinin hayatına mevsimlik tarım bir biçimde etki ediyor
EN These two-day trainings are given by our Monitoring, Evaluation, Accountability & Learning Director Aslı Silahdaroğlu Bekmen
turco | inglês |
---|---|
bir | by |
TR Türkiye’de mevsimlik tarım işçiliği üzerine Meclis Araştırma Komisyonu’nun kurulmasını sağladık
EN With 30,000 signatures, we got an investigation commission established within the Turkish parliament
turco | inglês |
---|---|
üzerine | with |
komisyonu | commission |
Mostrando 50 de 50 traduções