EN Transporting goods can be a complicated process, involving multiple handlers, jurisdictions and legal relationships, along with tight timeframes and dependent contractual relationships
"worldwide relationships" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
worldwide | dünya dünya genelinde dünya çapında küresel uluslararası çapında çapındaki |
relationships | ilişkiler |
EN Transporting goods can be a complicated process, involving multiple handlers, jurisdictions and legal relationships, along with tight timeframes and dependent contractual relationships
TR Malların nakliyesi; ‘zaman’ konusundaki bağlayıcı prosedürler ve bağımlı sözleşme ilişkilerinin yanı sıra, birden fazla denetimci ve yargı çevresini barındıran karmaşık bir süreçtir
inglês | turco |
---|---|
complicated | karmaşık |
process | süreç |
contractual | sözleşme |
and | ve |
be | birden |
EN Work with your Elsevier Reprints Sales representative to leverage our worldwide relationships with other publishers and our content licensing expertise.
TR Tüm dünyadaki diğer yayıncılarla olan ilişkilerimizden ve içerik lisanslama deneyimimizden yararlanmak için Elsevier Tekrar Baskı Satış temsilcinizle görüşün.
inglês | turco |
---|---|
content | içerik |
licensing | lisanslama |
elsevier | elsevier |
sales | satış |
other | diğer |
and | ve |
EN Work with your Elsevier Reprints Sales representative to leverage our worldwide relationships with other publishers and our content licensing expertise.
TR Tüm dünyadaki diğer yayıncılarla olan ilişkilerimizden ve içerik lisanslama deneyimimizden yararlanmak için Elsevier Tekrar Baskı Satış temsilcinizle görüşün.
inglês | turco |
---|---|
content | içerik |
licensing | lisanslama |
elsevier | elsevier |
sales | satış |
other | diğer |
and | ve |
EN Send Your Printed Customized, Photo Cards, Greeting Cards Online. We Print and MAIL it For You International. FREE Worldwide Shipping. Print Your Photo Cards As Real Printed Cards Worldwide Delivery. MyPostcard - The Best Postcard App.
TR Kendi Kişisel Kartpostalını veya Tebrik Kartını Yarat | MyPostcard
inglês | turco |
---|---|
greeting | tebrik |
mypostcard | mypostcard |
postcard | kartpostal |
cards | kart |
EN Uncover drug-disease relationships and drug-drug interactions by increasing the discovery of biomedical evidence and providing comprehensive relevant, up-to-date biomedical information. Learn more about Embase
TR Biyomedikal kanıtların keşfini artırarak ve kapsamlı, ilgili, güncel biyomedikal bilgiler sağlayarak ilaç-hastalık ilişkilerini ve ilaç-ilaç etkileşimlerini ortaya çıkarın. Embase hakkında daha fazla bilgi edinin
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
up-to-date | güncel |
comprehensive | kapsamlı |
about | hakkında |
information | bilgi |
EN We do not discriminate between our suppliers in our relationships and ensure they can act in fair competition environment
TR Tedarikçilerimizle ilişkilerimizde ayrım göz etmiyor, adil rekabet ortamı içerisinde hareket edebilmelerini sağlıyoruz
inglês | turco |
---|---|
fair | adil |
competition | rekabet |
in | içerisinde |
environment | ortamı |
EN All supply employees act according to these standards in all their business relationships inside or outside the association.
TR Tüm tedarik çalışanları, dernek içi ya da dışında tüm iş ilişkilerinde bu standartlara göre hareket eder.
inglês | turco |
---|---|
supply | tedarik |
standards | standartlara |
employees | çalışanları |
in | da |
these | bu |
outside | dışında |
all | tüm |
inside | iç |
EN You release us from all liability relating to your connections and relationships with other users of the Sites
TR Bizleri, bütün bağlantılarınız ve diğer kullanıcılarla ilişkilerinizle ilgili bütün sorumluluktan muaf tutmaktasınız
inglês | turco |
---|---|
relating | ilgili |
connections | bağlantıları |
other | diğer |
of | ın |
us | bizleri |
users | kullanıcı |
to | bütün |
and | ve |
EN Cross-device linking is the practice of associating different browsers and/or devices (such as mobile devices and televisions) based on information about the likely relationships among them.
TR Cihazlar arası bağlantı, aralarındaki olası ilişkiler hakkındaki bilgilere dayanarak farklı tarayıcıları ve/veya cihazları (mobil cihazlar ve televizyonlar gibi) ilişkilendirme uygulamasıdır.
inglês | turco |
---|---|
devices | cihazlar |
mobile | mobil |
information | bilgilere |
relationships | ilişkiler |
linking | bağlantı |
about | hakkındaki |
based on | dayanarak |
and | ve |
different | farklı |
browsers | tarayıcılar |
or | veya |
EN See who’s attending your Meetups and build relationships with the people who care most about your brand. Use third party tools like Mailchimp to stay in touch with your members.
TR Meetup'larınıza kimin katıldığını görün ve markanızı en çok önemseyen insanlarla ilişki kurun. Mailchimp gibi üçüncü taraf araçlar kullanarak üyelerinizle iletişimi sürdürün.
inglês | turco |
---|---|
people | insanlarla |
party | taraf |
your brand | markanızı |
most | en |
who | kimin |
see | görün |
tools | araçlar |
third | üçüncü |
and | ve |
EN It can help you generate more traffic, build relationships with your customers, and make lots of money
TR Bunlar müşterilerinizle daha iyi ilişkileri kurmanıza, daha çok trafik oluşturmanıza ve daha çok para kazanmanıza yardımcı olur
inglês | turco |
---|---|
traffic | trafik |
with your customers | müşterilerinizle |
can | olur |
help | yardımcı |
more | daha |
and | ve |
it | bunlar |
EN We will help you select the most suitable banks and EMIs for your FOREX or crypto business as we have many established relationships in the business. No need whatsoever to worry about lengthy administrative procedures.
TR FOREX veya kripto işletmeniz için sizin için en ideal banka ve EMIleri seçmenize yardımcı olacağınız, zira uzun süredir sektörde birçok ilişki geliştirebildik. Uzun süreli yasal prosedürlerle uğraşmanıza gerek yoktur.
inglês | turco |
---|---|
select | seç |
forex | forex |
crypto | kripto |
business | iş |
help | yardımcı |
no | yoktur |
most | en |
or | veya |
many | çok |
and | ve |
need | gerek |
EN It is a sea of ideas, commerce, connections, relationships and consciousness
TR İnternet fikirlerin, ticaretin, bağlantıların, ilişkilerin ve zihinlerin denizidir
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
connections | bağlantıları |
and | ve |
EN Ruined relationships with roommates.
TR Oda arkadaşlarıyla harap ilişkiler.
inglês | turco |
---|---|
relationships | ilişkiler |
EN We invite you to be with us to benefit from the relationships and collaborations created by this exciting event that will take place for the first time in this feature, which covers the fields of IT and Technology sectors in our country.
TR Ülkemizde bilişim ve teknoloji alanlarını kapsayan bu özellikte ilk kez gerçekleşecek bu heyecan verici etkinliğin yaratacağı ilişkiler ve iş birliklerinden faydalanmak üzere sizleri aramızda olmaya davet ediyoruz.
inglês | turco |
---|---|
invite | davet |
relationships | ilişkiler |
exciting | heyecan verici |
time | kez |
technology | teknoloji |
this | bu |
of | in |
and | ve |
first | ilk |
EN A Customer Relationship Management (CRM) is a tool for managing all your company’s relationships and interactions with customers and potential customers over multiple channels
TR Müşteri İlişkileri Yönetimi ( CRM ), şirketinizin müşteriler ve potansiyel müşterilerle olan tüm ilişkilerini ve etkileşimlerini birden çok kanal üzerinden yönetmek için kullanılan bir araçtır
inglês | turco |
---|---|
crm | crm |
potential | potansiyel |
management | yönetimi |
managing | yönetmek |
customer | müşteri |
tool | araç |
all | tüm |
customers | müşteriler |
for | için |
and | ve |
multiple | bir |
with | üzerinden |
EN For early-stage startups who want to improve their customer relationships.
TR Müşteri ilişkilerini geliştirmek isteyen erken aşamadaki girişimler için.
inglês | turco |
---|---|
want | isteyen |
customer | müşteri |
early | erken |
their | in |
improve | geliştirmek |
EN We do not discriminate between our suppliers in our relationships and ensure they can act in fair competition environment
TR Tedarikçilerimizle ilişkilerimizde ayrım göz etmiyor, adil rekabet ortamı içerisinde hareket edebilmelerini sağlıyoruz
inglês | turco |
---|---|
fair | adil |
competition | rekabet |
in | içerisinde |
environment | ortamı |
EN All supply employees act according to these standards in all their business relationships inside or outside the association.
TR Tüm tedarik çalışanları, dernek içi ya da dışında tüm iş ilişkilerinde bu standartlara göre hareket eder.
inglês | turco |
---|---|
supply | tedarik |
standards | standartlara |
employees | çalışanları |
in | da |
these | bu |
outside | dışında |
all | tüm |
inside | iç |
EN Securing the website of those who have long-term professional relationships with customers and customers should be the primary duty of a website owner and helps businesses grow in the near future
TR Müşteriler ve müşterilerle uzun vadeli profesyonel ilişkiler için web sitesini güvence altına almak bir web sitesi sahibinin birincil görevi olmalıdır ve işletmelerin yakın gelecekte büyümesine yardımcı olur
inglês | turco |
---|---|
relationships | ilişkiler |
customers | müşteriler |
should | olmalı |
primary | birincil |
owner | sahibinin |
helps | yardımcı olur |
businesses | işletmelerin |
future | gelecekte |
long | uzun |
term | vadeli |
should be | olmalıdır |
and | ve |
a | yardımcı |
professional | profesyonel |
of | in |
with | altına |
be | olur |
EN Our pro team relationships are more than sponsorships, they are partnerships
TR Profesyonel takım ilişkilerimiz sponsorluktan öte ortaklıktır
inglês | turco |
---|---|
pro | profesyonel |
team | takım |
EN We also maintain strong relationships with the technology practices at top venture capital and private equity firms, helping the next generation of industry leaders.
TR Ayrıca en büyük risk sermayesi ve özel sermaye şirketlerinin teknolojik icraatlar ile güçlü ilişkiler içerisindeyiz ve sektörün yeni liderlerinin ortaya çıkmasına yardımcı oluyoruz.
inglês | turco |
---|---|
relationships | ilişkiler |
technology | teknolojik |
industry | sektör |
strong | güçlü |
capital | sermaye |
top | en |
and | ve |
the | özel |
with | ile |
EN Able to establish relationships with people from different cultures impartially and without discrimination,
TR Farklı kültürlerden kişilerle yansız ve ayrımcılık yapmadan ilişki kurabilen,
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
discrimination | ayrımcılık |
different | farklı |
EN As an independent business owner you will enjoy Amway’s high-quality products in your life, sell them to others and build relationships with people to help them start their own business.
TR Amway Serbest Girişimcisi olarak Amway’in yüksek kaliteli ürünlerini zevkle kullanacak, başkalarına satacak ve insanlarla ilişki kurarak onların da kendi işlerini başlatmalarına yardımcı olacaksınız.
inglês | turco |
---|---|
business | iş |
others | başkaları |
people | insanlarla |
high | yüksek |
products | ürünlerini |
help | yardımcı |
you will | olacaksınız |
in | da |
them | onları |
quality | kaliteli |
and | ve |
to | olarak |
EN Ecosystem collaboration: You can create relationships with PartnerConnect resellers and establish new routes to market.
TR Ekosistem işbirliği: PartnerConnect satış bayileri ile ilişkiler kurun ve pazara giriş için yeni kanallar oluşturun.
inglês | turco |
---|---|
ecosystem | ekosistem |
collaboration | işbirliği |
relationships | ilişkiler |
new | yeni |
partnerconnect | partnerconnect |
create | oluşturun |
and | ve |
market | pazara |
to | için |
with | ile |
EN Nurture Lasting Relationships With Your Guests
TR Konuklarınızla Kalıcı İlişkiler Kurun
inglês | turco |
---|---|
lasting | kalıcı |
EN From keys to membership and loyalty programme cards to payment and coupons, you can deliver a personalised experience that rewards, protects and strengthens your guest relationships
TR Konuklarınızla ilişkilerinizi korumak, güçlendirmek için, anahtarlardan üyelik program kartlarına, ödeme ve kuponlara kadar, kişiselleştirilmiş deneyimler sunabilirsiniz
inglês | turco |
---|---|
programme | program |
cards | kartlar |
experience | deneyimler |
membership | üyelik |
personalised | kişiselleştirilmiş |
and | ve |
to | için |
payment | ödeme |
EN In the view of increasingly complex supplier relationships, it is important for the BMW Group to work together with suppliers to increase transparency and resource efficiency along the supply chain.
TR Tedarikçi ilişkilerinin giderek karmaşıklaştığı göz önüne alındığında, BMW Grubunun tüm tedarik zinciri boyunca şeffaflığı ve kaynak verimliliğini artırmak için tedarikçiler ile birlikte çalışması önemlidir.
inglês | turco |
---|---|
supplier | tedarikçi |
bmw | bmw |
suppliers | tedarikçiler |
resource | kaynak |
efficiency | verimliliğini |
supply | tedarik |
chain | zinciri |
transparency | şeffaflığı |
work | çalışması |
and | ve |
important | önemlidir |
view | ile |
of | in |
increase | artırmak |
the | giderek |
EN Moroğlu Arseven has extensive experience assisting clients to consider, structure, maintain, renegotiate and terminate their business relationships
TR Moroğlu Arseven müvekkillerine iş ilişkilerinin değerlendirilmesi, yapılandırılması, korunması, yeniden müzakere edilmesi ve feshedilmesine yönelik danışmanlık verir
inglês | turco |
---|---|
moroğlu | moroğlu |
arseven | arseven |
structure | yapı |
to | edilmesi |
and | ve |
EN The firm has broad experience advising on consulting, services and outsourcing agreements, helping customers and service providers alike to establish long-lasting relationships, as well as resolve related conflicts.
TR Moroğlu Arseven’in bu alandaki bilgi birikimi; müşterilere ve hizmet sağlayıcılarına kalıcı ilişkiler kurabilme ve anlaşmazlıkları çözebilmeleri için destek sağlar.
inglês | turco |
---|---|
experience | bilgi |
customers | müşterilere |
relationships | ilişkiler |
lasting | kalıcı |
has | bu |
and | ve |
service | hizmet |
helping | destek |
to | için |
EN We focus on structuring these arrangements so that they support and strengthen commercial activity, as well as seamlessly integrate with our client?s existing processes and relationships.
TR Bu konudaki danışmanlık kapsamında; strateji planlaması, risk değerlendirmesi, müzakere desteği ve mevzuatauyum çalışmaları, uyuşmazlık çözümü ve fesih süreçleri yer almaktadır.
inglês | turco |
---|---|
s | s |
processes | süreçleri |
these | bu |
support | desteği |
and | ve |
EN Moroğlu Arseven supports clients with all aspects of franchising relationships, including franchisees and franchisors, as well as other stakeholders involved with the master franchise
TR Moroğlu Arseven, franchise alan ve veren taraflar başta olmak üzere, konuyla ilgili yardıma ihtiyaç duyan tüm müvekkillere franchising ilişkilerine yönelik kapsamlı danışmanlık sunar
inglês | turco |
---|---|
moroğlu | moroğlu |
arseven | arseven |
and | ve |
all | tüm |
the | olmak |
of | yönelik |
EN Moroğlu Arseven offers end-to-end support for all aspects of employment relationships, including disciplinary processes, terminations and disputes
TR Moroğlu Arseven; müvekkillerine, disiplin süreçleri, fesihler ve uyuşmazlıklar da dahil iş ilişkilerinin her aşamasında kapsamlı destek verir
inglês | turco |
---|---|
moroğlu | moroğlu |
arseven | arseven |
support | destek |
processes | süreçleri |
and | ve |
including | dahil |
to | her |
EN The firm also supports during all stages of terminating employees and third-party relationships.
TR Moroğlu Arseven aynı zamanda iş sözleşmelerinin ve üçüncü kişilerle yapılan sözleşmelerin feshinin her aşamasında destek sağlar.
inglês | turco |
---|---|
supports | destek |
and | ve |
of | her |
third | üçüncü |
the | aynı |
EN Moroğlu Arseven has strong working relationships with leading international firms and practitioners, as well as litigation funders
TR Moroğlu Arseven, uluslararası alanda ileri gelen firma ve avukatların yanı sıra, dava fonu sağlayıcılar ile de güçlü bir iş ilişkisi içindedir
inglês | turco |
---|---|
moroğlu | moroğlu |
arseven | arseven |
international | uluslararası |
strong | güçlü |
and | ve |
leading | bir |
EN For early-stage startups who want to improve their customer relationships.
TR Müşteri ilişkilerini geliştirmek isteyen erken aşamadaki girişimler için.
inglês | turco |
---|---|
want | isteyen |
customer | müşteri |
early | erken |
their | in |
improve | geliştirmek |
EN RELATIONSHIPS BETWEEN DAY-OLD BODY MEASUREMENTS AND LIVE WEIGHT GAIN OF MALE BROILER CHICKENS
TR Erkek etlik piliçlerde günlük yaştaki bazı vücut ölçütleri ile altı haftalık canlı ağırlık artışı arasındaki ilişkiler
inglês | turco |
---|---|
relationships | ilişkiler |
body | vücut |
weight | ağırlık |
male | erkek |
day | günlük |
live | canlı |
between | arasındaki |
EN Analysis by Data Mining Methods of Relationships among Egg Quality Characteristics in Japanese Quails
TR Bıldırcınlarda Yumurta Kalite Özellikleri Arasındaki İlişkilerin Veri Madenciliği Yöntemleri ile İncelenmesi
inglês | turco |
---|---|
data | veri |
methods | yöntemleri |
quality | kalite |
in | arasındaki |
of | ile |
EN We do not discriminate between our suppliers in our relationships and ensure they can act in fair competition environment
TR Tedarikçilerimizle ilişkilerimizde ayrım göz etmiyor, adil rekabet ortamı içerisinde hareket edebilmelerini sağlıyoruz
inglês | turco |
---|---|
fair | adil |
competition | rekabet |
in | içerisinde |
environment | ortamı |
EN All supply employees act according to these standards in all their business relationships inside or outside the association.
TR Tüm tedarik çalışanları, dernek içi ya da dışında tüm iş ilişkilerinde bu standartlara göre hareket eder.
inglês | turco |
---|---|
supply | tedarik |
standards | standartlara |
employees | çalışanları |
in | da |
these | bu |
outside | dışında |
all | tüm |
inside | iç |
EN We do not discriminate between our suppliers in our relationships and ensure they can act in fair competition environment
TR Tedarikçilerimizle ilişkilerimizde ayrım göz etmiyor, adil rekabet ortamı içerisinde hareket edebilmelerini sağlıyoruz
inglês | turco |
---|---|
fair | adil |
competition | rekabet |
in | içerisinde |
environment | ortamı |
EN All supply employees act according to these standards in all their business relationships inside or outside the association.
TR Tüm tedarik çalışanları, dernek içi ya da dışında tüm iş ilişkilerinde bu standartlara göre hareket eder.
inglês | turco |
---|---|
supply | tedarik |
standards | standartlara |
employees | çalışanları |
in | da |
these | bu |
outside | dışında |
all | tüm |
inside | iç |
EN What are the relationships between FedRAMP and other federal compliance programs (FISMA, DFARS, DoD SRG, NIST SP 800-171, FIPS 140-2)?
TR FedRAMP ile diğer federal uygunluk programları (FISMA, DFARS, DoD SRG, NIST SP 800-171, FIPS 140-2) arasındaki ilişki nedir?
inglês | turco |
---|---|
fedramp | fedramp |
other | diğer |
federal | federal |
compliance | uygunluk |
dod | dod |
fips | fips |
programs | programları |
what | nedir |
between | arasındaki |
EN We invite you to be with us to benefit from the relationships and collaborations created by this exciting event that will take place for the first time in this feature, which covers the fields of IT and Technology sectors in our country.
TR Ülkemizde bilişim ve teknoloji alanlarını kapsayan bu özellikte ilk kez gerçekleşecek bu heyecan verici etkinliğin yaratacağı ilişkiler ve iş birliklerinden faydalanmak üzere sizleri aramızda olmaya davet ediyoruz.
inglês | turco |
---|---|
invite | davet |
relationships | ilişkiler |
exciting | heyecan verici |
time | kez |
technology | teknoloji |
this | bu |
of | in |
and | ve |
first | ilk |
EN Securing the website of those who have long-term professional relationships with customers and customers should be the primary duty of a website owner and helps businesses grow in the near future
TR Müşteriler ve müşterilerle uzun vadeli profesyonel ilişkiler için web sitesini güvence altına almak bir web sitesi sahibinin birincil görevi olmalıdır ve işletmelerin yakın gelecekte büyümesine yardımcı olur
inglês | turco |
---|---|
relationships | ilişkiler |
customers | müşteriler |
should | olmalı |
primary | birincil |
owner | sahibinin |
helps | yardımcı olur |
businesses | işletmelerin |
future | gelecekte |
long | uzun |
term | vadeli |
should be | olmalıdır |
and | ve |
a | yardımcı |
professional | profesyonel |
of | in |
with | altına |
be | olur |
EN Able to establish relationships with people from different cultures impartially and without discrimination,
TR Farklı kültürlerden kişilerle yansız ve ayrımcılık yapmadan ilişki kurabilen,
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
discrimination | ayrımcılık |
different | farklı |
EN Ecosystem collaboration: You can create relationships with PartnerConnect resellers and establish new routes to market.
TR Ekosistem işbirliği: PartnerConnect satış bayileri ile ilişkiler kurun ve pazara giriş için yeni kanallar oluşturun.
inglês | turco |
---|---|
ecosystem | ekosistem |
collaboration | işbirliği |
relationships | ilişkiler |
new | yeni |
partnerconnect | partnerconnect |
create | oluşturun |
and | ve |
market | pazara |
to | için |
with | ile |
EN Moroğlu Arseven offers end-to-end support for all aspects of employment relationships, including disciplinary processes, terminations and disputes
TR Moroğlu Arseven; müvekkillerine, disiplin süreçleri, fesihler ve uyuşmazlıklar da dahil iş ilişkilerinin her aşamasında kapsamlı destek verir
inglês | turco |
---|---|
moroğlu | moroğlu |
arseven | arseven |
support | destek |
processes | süreçleri |
and | ve |
including | dahil |
to | her |
EN Use the scatter plot maker to visualize relationships in different data variables.
TR Farklı veri değişkenlerindeki ilişkileri görselleştirmek için serpilme diyagramı oluşturucuyu kullanın.
inglês | turco |
---|---|
data | veri |
different | farklı |
to | için |
EN It is a sea of ideas, commerce, connections, relationships and consciousness
TR İnternet fikirlerin, ticaretin, bağlantıların, ilişkilerin ve zihinlerin denizidir
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
connections | bağlantıları |
and | ve |
Mostrando 50 de 50 traduções