EN DISTRIBUTIONS OF ABO AND RH BLOOD GROUP AND KNOWLEDGE OF BLOOD GROUPS OF KAYSERİ PROVINCIAL HEALTH DIRECTORATE EMPLOYEES
EN DISTRIBUTIONS OF ABO AND RH BLOOD GROUP AND KNOWLEDGE OF BLOOD GROUPS OF KAYSERİ PROVINCIAL HEALTH DIRECTORATE EMPLOYEES
TR KAYSERİ İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞANLARININ ABO VE RH KAN GRUBU DAĞILIMLARI VE KAN GRUPLARINI BİLME DURUMLARI
inglês | turco |
---|---|
blood | kan |
group | grubu |
and | ve |
EN For example, the US air rescue service Air Methods is planning to team up with the Hesse-based start-up to tap into new fields of business, using drones to transport urgent medical supplies such as drugs, blood bags, blood samples or donated organs.
TR Öyle ki, ABD’li Hava Kurtarma Servisi Air Methods, Hessen menşeli bu startupla yeni ticari alanlar açmak ve IHA’larla ilaç, kan üniteleri, kan örnekleri veya organ bağışları gibi acil tıbbi ihtiyaçlarının nakliyatını yapmak istiyor.
inglês | turco |
---|---|
service | servisi |
new | yeni |
business | ticari |
urgent | acil |
medical | tıbbi |
blood | kan |
into | ve |
or | veya |
to | yapmak |
such | bu |
EN Rise invites 15-17 year olds from around the world to participate in the Rise Challenge
TR Rise, dünyanın dört bir yanından 15-17 yaşındakileri Rise Challenge'a katılmaya davet ediyor
inglês | turco |
---|---|
invites | davet |
world | dünyanın |
from | yanından |
the | dört |
to | bir |
EN Argentina has seen the highest growth in milk price, with a 46% rise between August 2015 – August 2016, New Zealand is the next highest with a 22% rise.
TR Arjantin'de Ağustos 2015 ile Ağustos 2016 arasında %46 artış ile süt fiyatlarındaki en yüksek artış kaydedilirken, Yeni Zelanda, %22 artışla ikinci en yüksek artışın görüldüğü ülkedir.
inglês | turco |
---|---|
august | ağustos |
milk | süt |
highest | yüksek |
new | yeni |
with | ile |
EN They may not appear to have much in common at first glance: high blood pressure, dementia, diabetes mellitus, cancer, mental disorders and viral infections such as SARS-CoV-2
TR İlk bakışta bunların ortak bir noktaları yok: Yüksek tansiyondan, bunama, şeker hastalığı, kanser, psikolojik rahatsızlıklardan veya SARS-CoV-2 gibi virüslerin neden olduğu enfeksiyonlardan söz ediyoruz
inglês | turco |
---|---|
common | ortak |
high | yüksek |
cancer | kanser |
may | veya |
first | 2 |
to | neden |
as | gibi |
EN 4 healthcare centres and a blood bank to open shortly
TR YAKINDA AÇILACAK 4 SAĞLIK MERKEZİ VE BİR KAN BANKASI
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
a | a |
blood | kan |
EN Labeling blood and other samples at the time they are collected improves patient safety and helps prevent a host of problems related to misidentification.
TR İndir Daha Akıllı, Daha Bağlantılı Hastaneler: Akıllı İş Akışı Otomasyonu Yeni Bir Dönem Başlatıyor.
inglês | turco |
---|---|
a | bir |
EN Clinicans and Nurses (VoIP, Send/Receive Secure Texts, Mobile Alarms/Alerts, Manage Medication, Blood, Access Health Records)
TR Klinik Çalışanları ve Hemşireler (VoIP, Güvenli Metinler Gönderme/Alma, Mobil Alarmlar/Uyarılar, İlaç Tedavisi, Kan, Sağlık Kayıtlarına Erişim)
inglês | turco |
---|---|
receive | alma |
secure | güvenli |
texts | metinler |
mobile | mobil |
alerts | uyarılar |
blood | kan |
access | erişim |
health | sağlık |
and | ve |
EN Give flesh and blood to your characters and let them run the action
TR Karakterlerinizi hayata geçirin ve bırakın aksiyonun içine dalsınlar
inglês | turco |
---|---|
to | içine |
and | ve |
EN Our signature transdermal pulsations provide a pleasant massage, help remove impurities and work below the skin surface to stimulate blood flow, and facilitate the skincare absorption prep.
TR İmzamız olan transdermal titreşimler hoş bir masaj sağlar, kirlerin giderilmesine yardımcı olur, kan akışını hızlandırmak için deri altına nüfuz eder ve cilt bakım ürünlerinin emilimini kolaylaştırır.
inglês | turco |
---|---|
massage | masaj |
skin | cilt |
blood | kan |
flow | akışını |
help | yardımcı |
and | ve |
provide | sağlar |
EN Our signature transdermal pulsations channel a low-frequency massage deep below the skin surface, to stimulate blood flow and restore firmness & elasticity, helping to reduce visible signs of aging.
TR Özel transdermal titreşimlerimiz; kan akışını uyarmak, sıkılığı ve esnekliği geri kazandırmak için cilt yüzeyinin derinliklerine düşük frekanslı masaj yapar. Gözle görülür yaşlanma belirtilerini azaltmaya yardımcı olur.
inglês | turco |
---|---|
massage | masaj |
skin | cilt |
blood | kan |
helping | yardımcı olur |
reduce | azaltmaya |
low | düşük |
a | yardımcı |
flow | akışını |
of | in |
and | ve |
to | geri |
below | için |
EN The Effect of Blood Groups on Infection and Prognosis of SARS-CoV-2
TR Kan Gruplarının SARS-CoV-2 Enfeksiyonu ve Prognozu Üzerine Etkisi
inglês | turco |
---|---|
effect | etkisi |
blood | kan |
and | ve |
groups | grupları |
of | nın |
EN The Efficacy of Blood Parameters and Its Derivatives in the Diagnosis of Acute Cholecystitis
TR Akut Kolesistit Tanısında Kan Parametreleri ve Türevlerinin Tanı Koymadaki Etkinliği
inglês | turco |
---|---|
blood | kan |
and | ve |
acute | akut |
EN The Effect of Supplementation of Betaine on Performance, Carcass Yield and Some Blood Parameters in Broilers*
TR Broylerlerde Betain İlavesinin Performans, Karkas Verimi ve Bazı Kan Parametreleri Üzerine Etkisi
inglês | turco |
---|---|
effect | etkisi |
performance | performans |
blood | kan |
and | ve |
some | bazı |
EN Labeling blood and other samples at the time they are collected improves patient safety and helps prevent a host of problems related to misidentification.
TR İndir Daha Akıllı, Daha Bağlantılı Hastaneler: Akıllı İş Akışı Otomasyonu Yeni Bir Dönem Başlatıyor.
inglês | turco |
---|---|
a | bir |
EN Clinicans and Nurses (VoIP, Send/Receive Secure Texts, Mobile Alarms/Alerts, Manage Medication, Blood, Access Health Records)
TR Klinik Çalışanları ve Hemşireler (VoIP, Güvenli Metinler Gönderme/Alma, Mobil Alarmlar/Uyarılar, İlaç Tedavisi, Kan, Sağlık Kayıtlarına Erişim)
inglês | turco |
---|---|
receive | alma |
secure | güvenli |
texts | metinler |
mobile | mobil |
alerts | uyarılar |
blood | kan |
access | erişim |
health | sağlık |
and | ve |
EN "There will be blood" - Elon Musk announces litigation department amidst allegations
TR Rivian'a şok: Ford'un kararının ardından hisse değeri çakıldı!
inglês | turco |
---|---|
be | ardından |
EN They may not appear to have much in common at first glance: high blood pressure, dementia, diabetes mellitus, cancer, mental disorders and viral infections such as SARS-CoV-2
TR İlk bakışta bunların ortak bir noktaları yok: Yüksek tansiyondan, bunama, şeker hastalığı, kanser, psikolojik rahatsızlıklardan veya SARS-CoV-2 gibi virüslerin neden olduğu enfeksiyonlardan söz ediyoruz
inglês | turco |
---|---|
common | ortak |
high | yüksek |
cancer | kanser |
may | veya |
first | 2 |
to | neden |
as | gibi |
EN The designer’s inspiration, creativity and ‘blood, sweat and tears’ become more real through social media.
TR Tasarımcının esinlenmesi, yaratıcılığı ve ihtirası sosyal medya sayesinde daha elle tutulur hale geldi.
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
social | sosyal |
media | medya |
the | sayesinde |
more | daha |
EN Similar to a blood pressure monitor for humans, the sensors measure the inner cell pressure in leaves and transmit this data to a server
TR Tansiyon aletiyle kan basıncının ölçülmesine benzer bir şekilde sensörler, yapraklardaki hücre içi basıncı ölçüyor ve verileri bir sunucuya gönderiyor
inglês | turco |
---|---|
similar | benzer |
blood | kan |
cell | hücre |
data | verileri |
server | sunucuya |
and | ve |
the | şekilde |
a | bir |
EN As we’ve already mentioned, one of the main advantages of an SEO checker is that it will be much more affordable than a flesh-and-blood SEO expert, while still catching most of the major issues
TR Daha önce de belirttiğimiz gibi, bir SEO denetleyicisinin ana avantajlarından biri, etten kemikten bir SEO uzmanından çok daha uygun fiyatlı olması ve yine de önemli sorunların çoğunu yakalamasıdır
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
expert | uzman |
and | ve |
main | ana |
affordable | uygun |
advantages | avantajları |
major | önemli |
issues | sorunları |
the | önce |
as | gibi |
of | biri |
EN We also have a collection of models that have a more rugged look with dirty textures and even blood splatters in some cases - useful for example for zombie games
TR Ayrıca, kirli zeminde daha sağlam bir görünüme ve hatta bazı durumlarda kan sıçramasına sahip modeller koleksiyonuna sahibiz - örneğin zombi oyunları için yararlıdır
EN Despite this financial disappointment, the project had been crucial in the rise of the Elsevier Scientific Publishing Company – especially from the point of view of goodwill and public relations
TR Bu mali hayal kırıklığına rağmen, proje Elsevier Scientific Publishing Company'nin yükselişinde, özellikle saygınlık ve halkla ilişkiler bakımından önemli bir yer tutmuştur
inglês | turco |
---|---|
financial | mali |
despite | rağmen |
elsevier | elsevier |
especially | özellikle |
crucial | önemli |
project | proje |
and | ve |
this | bu |
EN With daily reports and updates, your team can react right away with every ranking change and rise or dip in performance against your competitors.
TR Günlük raporlar ve güncellemeler ile ekibiniz, sıralamada gerçekleşen her değişime anında tepki verebilir, ve rakiplerinize karşı performansınızı tırmanış veya düşüşe geçirebilir.
inglês | turco |
---|---|
daily | günlük |
reports | raporlar |
updates | güncellemeler |
ranking | sıralamada |
your team | ekibiniz |
can | verebilir |
or | veya |
and | ve |
performance | performans |
against | karşı |
with | ile |
EN The rise in Ethereum transactions fees has caused serious friction and costs for DeFi users
TR Ethereum işlem ücretlerindeki artış, DeFi kullanıcıları için ciddi sürtüşme ve maliyetlere neden oldu
inglês | turco |
---|---|
ethereum | ethereum |
transactions | işlem |
serious | ciddi |
defi | defi |
and | ve |
users | kullanıcıları |
for | için |
EN Daily numbers (raw values) may periodically rise or drop as a result of the randomness of block discovery : even with a hashing power constant, the number of blocks mined can vary in day
TR Günlük sayılar (ham değerler), blok keşfinin rastlantısallığı nedeniyle periyodik olarak yükselebilir veya düşebilir: işlemci gücü sabitiyle bile bir günde çıkarılan blok sayısı eğişkenlik gösterebilir
inglês | turco |
---|---|
raw | ham |
power | gücü |
block | blok |
daily | günlük |
or | veya |
even | bir |
EN Rise Against music, videos, stats, and photos | Last.fm
TR Rise Against müzikleri, videoları, istatistikleri ve fotoğrafları | Last.fm
inglês | turco |
---|---|
music | müzikleri |
stats | istatistikleri |
and | ve |
last | last |
photos | fotoğrafları |
videos | videoları |
EN Throughout history, mankind has been an explorer—seeking to rise above internal and external limitations and challenge the oceans, mountains and mysteries of the world. We are still explorers.
TR Tarih boyunca insan bir kaşif olarak dahili ve harici sınırlamaları aşmaya ve okyanuslar, dağlar ve dünyanın sırlarını keşfetmeye çalışmıtşır. Biz hala kaşifleriz.
inglês | turco |
---|---|
history | tarih |
internal | dahili |
external | harici |
still | hala |
and | ve |
world | dünyanın |
we | biz |
EN It should come as no surprise that with the rise of the digital age, we’ve adopted ways to not only easily and conveniently create surveys, but distribute them as well.
TR Dijital çağın yükselişiyle, sadece kolay ve rahat bir şekilde anket oluşturmanın yanı sıra bunları da dağıtmanın yollarını benimsememiz şaşırtıcı değil.
inglês | turco |
---|---|
ways | yollar |
surveys | anket |
well | yanı |
easily | kolay |
and | ve |
digital | dijital |
but | de |
EN YouTube has managed to make a name for itself with its strong beginning and its fast rise, especially in the last few years.
TR Youtube, özellikle son birkaç sene içinde yaptığı müthiş çıkışla adından söz ettirmeyi başarıyor.
inglês | turco |
---|---|
youtube | youtube |
last | son |
especially | özellikle |
name | adı |
in | içinde |
a | birkaç |
EN Use detailed reports to understand when and why website positions rise or fall. Compare your actual metrics with competitors' metrics and previous results.
TR Web sitesi konumunun ne zaman ve neden yükselip düştüğünü anlamak için ayrıntılı raporlar kullanın. Gerçek metriklerinizi rakipleriniz ve daha önceki sonuçlarla karşılaştırın.
inglês | turco |
---|---|
reports | raporlar |
compare | karşılaştırın |
actual | gerçek |
results | sonuç |
detailed | ayrıntılı |
when | zaman |
previous | önceki |
and | ve |
why | neden |
EN UK diesel prices hit record high as petrol costs continue to rise
TR Otomobil dünyasının devleri dava ile karşı karşıya
inglês | turco |
---|---|
to | karşı |
EN The Australian Government released Australia's Ransomware Action Plan, which identifies initiatives to address the rise of ransomware across key themes
TR Bu, güvenlik açısından oldukça kritik bir ifadedir. “5G için hazır” ürün ve teknolojilerin sayısı her geçen gün artıyor. Ancak bu ifade tam olarak ne anlama geliyor? Mobil Servis Sağlayıcıları, kapasite ve performans ?
inglês | turco |
---|---|
of | in |
which | ve |
across | için |
EN Especially Google SEO - Your search engine score will rise.
TR Özellikle Google SEO – Arama motoru skorunuz yükselir.
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
engine | motoru |
search | arama |
EN Its regenerative rise and retreat following the natural rhythm of the day is the primary influence in our vision for Raffles Spa.
TR Günün doğal ritmine göre yenileyici şekilde yükselip yeniden çekilmesi Raffles Spa ile ilgili vizyonumuzu etkileyen en önemli öğe.
inglês | turco |
---|---|
natural | doğal |
raffles | raffles |
spa | spa |
day | gün |
for | göre |
and | şekilde |
EN The rise in Ethereum transactions fees has caused serious friction and costs for DeFi users
TR Ethereum işlem ücretlerindeki artış, DeFi kullanıcıları için ciddi sürtüşme ve maliyetlere neden oldu
inglês | turco |
---|---|
ethereum | ethereum |
transactions | işlem |
serious | ciddi |
defi | defi |
and | ve |
users | kullanıcıları |
for | için |
EN Use detailed reports to understand when and why website positions rise or fall. Compare your actual metrics with competitors' metrics and previous results.
TR Web sitesi konumunun ne zaman ve neden yükselip düştüğünü anlamak için ayrıntılı raporlar kullanın. Gerçek metriklerinizi rakipleriniz ve daha önceki sonuçlarla karşılaştırın.
inglês | turco |
---|---|
reports | raporlar |
compare | karşılaştırın |
actual | gerçek |
results | sonuç |
detailed | ayrıntılı |
when | zaman |
previous | önceki |
and | ve |
why | neden |
EN The new factory will rise near the main plant in Wolfsburg.
TR Lokasyon ise henüz kesinleşmiş değil.
EN Especially Google SEO - Your search engine score will rise.
TR Özellikle Google SEO – Arama motoru skorunuz yükselir.
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
engine | motoru |
search | arama |
EN Rise Challenge has Launched | STGM
TR Rise Challenge Başladı | STGM
inglês | turco |
---|---|
stgm | stgm |
EN Rise is a program that finds brilliant people who need opportunity and supports them for life as they work to serve others.
TR Rise, fırsata ihtiyacı olan parlak insanları bulan ve başkalarına destek vermek için çalışırken onları ömür boyu destekleyen bir programdır.
inglês | turco |
---|---|
others | başkaları |
need | ihtiyacı |
supports | destekleyen |
people | insanları |
and | ve |
EN Throughout history, mankind has been an explorer—seeking to rise above internal and external limitations and challenge the oceans, mountains and mysteries of the world. We are still explorers.
TR Tarih boyunca insan bir kaşif olarak dahili ve harici sınırlamaları aşmaya ve okyanuslar, dağlar ve dünyanın sırlarını keşfetmeye çalışmıtşır. Biz hala kaşifleriz.
inglês | turco |
---|---|
history | tarih |
internal | dahili |
external | harici |
still | hala |
and | ve |
world | dünyanın |
we | biz |
EN Its regenerative rise and retreat following the natural rhythm of the day is the primary influence in our vision for Raffles Spa.
TR Günün doğal ritmine göre yenileyici şekilde yükselip yeniden çekilmesi Raffles Spa ile ilgili vizyonumuzu etkileyen en önemli öğe.
inglês | turco |
---|---|
natural | doğal |
raffles | raffles |
spa | spa |
day | gün |
for | göre |
and | şekilde |
EN Its regenerative rise and retreat following the natural rhythm of the day is the primary influence in our vision for Raffles Spa.
TR Günün doğal ritmine göre yenileyici şekilde yükselip yeniden çekilmesi Raffles Spa ile ilgili vizyonumuzu etkileyen en önemli öğe.
inglês | turco |
---|---|
natural | doğal |
raffles | raffles |
spa | spa |
day | gün |
for | göre |
and | şekilde |
EN Its regenerative rise and retreat following the natural rhythm of the day is the primary influence in our vision for Raffles Spa.
TR Günün doğal ritmine göre yenileyici şekilde yükselip yeniden çekilmesi Raffles Spa ile ilgili vizyonumuzu etkileyen en önemli öğe.
inglês | turco |
---|---|
natural | doğal |
raffles | raffles |
spa | spa |
day | gün |
for | göre |
and | şekilde |
EN Its regenerative rise and retreat following the natural rhythm of the day is the primary influence in our vision for Raffles Spa.
TR Günün doğal ritmine göre yenileyici şekilde yükselip yeniden çekilmesi Raffles Spa ile ilgili vizyonumuzu etkileyen en önemli öğe.
inglês | turco |
---|---|
natural | doğal |
raffles | raffles |
spa | spa |
day | gün |
for | göre |
and | şekilde |
EN Its regenerative rise and retreat following the natural rhythm of the day is the primary influence in our vision for Raffles Spa.
TR Günün doğal ritmine göre yenileyici şekilde yükselip yeniden çekilmesi Raffles Spa ile ilgili vizyonumuzu etkileyen en önemli öğe.
inglês | turco |
---|---|
natural | doğal |
raffles | raffles |
spa | spa |
day | gün |
for | göre |
and | şekilde |
EN At the same time, more than two thirds of the world’s megacities are located in coastal regions and are therefore directly threatened by a rise in sea levels.
TR Üstelik; mega kentlerin üçte ikisi sahil bölgelerinde bulunuyor ve deniz seviyesinin yükselmesinin direkt tehdidi altında.
inglês | turco |
---|---|
at | nda |
two | ikisi |
thirds | üçte |
and | ve |
sea | deniz |
in | altında |
EN In between bizarre red sandstone rocks rise up, glowing bright red in the sunlight
TR Aralarda güneş ışığıyla kızıllaşan renkli kum taşından kayalıklar yükseliyor
EN Leipzig: New town hall and city high-rise
TR Leipzig: Yeni Belediye Binası ve City Gökdeleni
inglês | turco |
---|---|
leipzig | leipzig |
new | yeni |
and | ve |
city | city |
Mostrando 50 de 50 traduções