EN A Berlin start-up called Kaffeeform collects coffee grounds from surrounding cafés and turns them into dishwasher-safe, coffee-brown cups and to-go mugs
Traduzir "collects coffee grounds" para turco
Mostrando 50 de 50 traduções da frase "collects coffee grounds" de inglês para turco
Tradução de inglês para turco de collects coffee grounds
inglês
turco
TR Berlinli bir start-up olan Kaffeeform şirketi, çevredeki kafelerden kahve telvesi topluyor ve bu malzemeden bulaşık makinesinde yıkanabilen, kahve rengine sahip fincan ve to-go bardakları üretiyor
| inglês | turco |
|---|---|
| coffee | kahve |
| and | ve |
| them | bu |
| to | sahip |
EN However, in the past, buying fresh coffee (whether Turkish coffee, filter coffee or espresso) was a tradition, but today's changing consumption habits have made this arbitrary situation difficult to reach
TR Ancak eskiden taze kahve almak (ister türk kahvesi, ister filtre kahve yada espresso) bir gelenek iken günümüzde değişen tüketim alışkanlıkları bu keyfi ulaşılması zor bir duruma sokmuştur
| inglês | turco |
|---|---|
| fresh | taze |
| coffee | kahve |
| turkish | türk |
| tradition | gelenek |
| consumption | tüketim |
| difficult | zor |
| or | yada |
| this | bu |
EN Google Search Console and Google Analytics collects valuable data about your website. But they don't tell you what to do based on this data. Sitechecker will.
TR Google Arama Konsolu ve Google Analytics, web siteniz hakkında değerli veriler toplar. Ancak bu verilerle ne yapacağınızı söylemez. Bu sorunu Sitechecker çözecek.
| inglês | turco |
|---|---|
| console | konsolu |
| analytics | analytics |
| collects | toplar |
| valuable | değerli |
| website | web |
| your website | siteniz |
| sitechecker | sitechecker |
| data | veriler |
| this | bu |
| what | ne |
| but | ancak |
| about | hakkında |
| and | ve |
| search | arama |
EN Watch how site crawler collects data in real time.
TR Web scraper gerçek zamanlı olarak verileri nasıl topladığını izleyin.
| inglês | turco |
|---|---|
| watch | izleyin |
| site | web |
| time | zamanlı |
| how | nasıl |
| in | olarak |
| real | gerçek |
| data | verileri |
EN This section collects website traffic statistics on which social networks you get traffic from
TR Bu bölüm, hangi sosyal ağlardan trafik aldığınıza ilişkin web sitesi trafik istatistiklerini toplar
| inglês | turco |
|---|---|
| section | bölüm |
| collects | toplar |
| traffic | trafik |
| social | sosyal |
| this | bu |
EN Automate your order process by using this Sports Apparel Order form template that collects orders without directly interacting with the customers. This form template is straightforward and user-friendly.
TR İstediğiniz kıyafeti, rengine ve boyutuna göre istediğiniz miktarda seçip, sipariş vermenizi sağlayan form.
| inglês | turco |
|---|---|
| form | form |
| order | sipariş |
| by | göre |
| and | ve |
EN Using links on each page, it collects all available URLs and checks them for issues
TR Her sayfadaki bağlantıları kullanarak mevcut tüm URL'leri toplar ve sorun olup olmadığını kontrol eder
| inglês | turco |
|---|---|
| collects | toplar |
| checks | kontrol |
| issues | sorun |
| and | ve |
| using | kullanarak |
| all | tüm |
| links | bağlantıları |
| available | mevcut |
| it | olup |
EN The Polished Man campaign, which has established itself as an international movement, is committed to these children and collects donations, e.g
TR Kendisini uluslararası bir hareket olarak kabul ettiren Polished Man kampanyası, bu çocuklara yönelik çaba göstermektedir ve bağış toplamaktadır, örn
| inglês | turco |
|---|---|
| movement | hareket |
| international | uluslararası |
| campaign | kampanyası |
| children | çocuklara |
| and | ve |
| the | kabul |
| to | yönelik |
| these | bu |
| as | olarak |
EN By leveraging real-time location technology and automated intelligence, the platform collects, manages and analyzes sense and state data from tagged enterprise resources like people, equipment, and supplies
TR Bu platform, gerçek zamanlı konum/lokasyon teknolojisini ve otomatik istihbaratı kullanarak personel, ekipman ve sarf malzemeleri gibi etiketlenmiş, kurumsal kaynağa ait algı ve durum verilerini toplar, yönetir ve analiz eder
| inglês | turco |
|---|---|
| location | konum |
| technology | teknolojisini |
| automated | otomatik |
| collects | toplar |
| enterprise | kurumsal |
| time | zamanlı |
| platform | platform |
| equipment | ekipman |
| real | gerçek |
| and | ve |
| the | gibi |
EN It collects, manages and analyzes sense and state data from tagged enterprise resources, and feeds into a single integrated management console for enhanced visibility of the location and state of every resource.
TR Bu platform, personel, ekipman ve sarf malzemeleri gibi çok sayıda kurumsal kaynağa ait algı ve durum verilerini toplar, yönetir ve analiz eder ve tüm kaynakların konum ve durum izlenebilirliğini tek bir entegre yönetim konsoluna taşır.
| inglês | turco |
|---|---|
| collects | toplar |
| enterprise | kurumsal |
| integrated | entegre |
| management | yönetim |
| location | konum |
| and | ve |
| data | analiz |
| a | sayıda |
| the | gibi |
| single | tek |
| resources | kaynaklar |
| every | da |
| for | tüm |
EN Zebra’s industry-leading, advanced RFID technology collects the data SmartLens needs to easily identify whether items are entering or leaving an area
TR Zebra’nın sektör lideri, gelişmiş RFID teknolojisi SmartLens’in ürünlerin bir alana girmekte mi alandan çıkmakta mı olduğunu kolayca belirlemesi için gereken verileri toplar
| inglês | turco |
|---|---|
| rfid | rfid |
| technology | teknolojisi |
| collects | toplar |
| data | verileri |
| needs | gereken |
| industry | sektör |
| leading | lideri |
| advanced | gelişmiş |
| easily | kolayca |
| items | için |
EN Specifically, SEGA collects some or all of the following personal data in respect of each Football Professional:
TR SEGA özellikle her bir Futbol Sektörü Çalışanı ile ilgili olarak aşağıdaki kişisel verilerin bazılarını veya tümünü toplar:
| inglês | turco |
|---|---|
| collects | toplar |
| data | verilerin |
| football | futbol |
| some | bazı |
| all | tüm |
| specifically | özellikle |
| respect | bir |
| the | aşağıdaki |
| or | veya |
| personal | kişisel |
| professional | ile |
| of | her |
EN The chatbot qualifies the user and shares information for making a decision, collects contacts and passes the "warmed up" client to the operator
TR Chatbot, ziyaretçiyi karşılar ve bilgi toplar, doğru anda "ısınmış" ziyaretçiyi temsilciye iletir
| inglês | turco |
|---|---|
| chatbot | chatbot |
| information | bilgi |
| collects | toplar |
| and | ve |
| the | anda |
| to | doğru |
EN For information on how AWS collects and uses customer personal information, please visit our Privacy Notice, and our Data Privacy FAQ.
TR AWS'nin, müşterilerin kişisel bilgilerini nasıl topladığı ve kullandığıyla ilgili bilgi için lütfen Gizlilik Bildirimi ve Veri Gizliliği Hakkında SSS sayfalarımızı ziyaret edin.
| inglês | turco |
|---|---|
| visit | ziyaret |
| notice | bildirimi |
| faq | sss |
| customer | müşterilerin |
| data | veri |
| information | bilgi |
| personal | kişisel |
| privacy | gizlilik |
| please | lütfen |
| and | ve |
| how | nasıl |
| for | için |
| on | ilgili |
EN The CCPA defines a business as a for-profit entity that collects consumer personal data. A business in the state of California that meets at least one of the following thresholds may be subject to compliance:
TR CCPA, işletme tanımını müşterilerin kişisel verilerini toplayan kâr amaçlı kuruluş olarak yapar. Kaliforniya eyaletinde faaliyet gösteren ve aşağıdaki eşiklerden en az birini karşılayan işletmeler mevzuat uyumluluğuna tabi olabilir:
| inglês | turco |
|---|---|
| a | a |
| data | verilerini |
| california | kaliforniya |
| profit | kâr |
| business | iş |
| one | ve |
| least | az |
| the | aşağıdaki |
| personal | kişisel |
| be | olabilir |
| to | yapar |
| of | olarak |
EN Using links on each page, it collects all available URLs and checks them for issues
TR Her sayfadaki bağlantıları kullanarak mevcut tüm URL'leri toplar ve sorun olup olmadığını kontrol eder
| inglês | turco |
|---|---|
| collects | toplar |
| checks | kontrol |
| issues | sorun |
| and | ve |
| using | kullanarak |
| all | tüm |
| links | bağlantıları |
| available | mevcut |
| it | olup |
EN The app from the Berlin start-up Newsenselab collects data and analyses the conditions under which headaches and migraines occur
TR Berlinli start-up Newsenselab tarafından geliştirilen mobil uygulama, veri toplayarak baş ağrıları ve migrenlerin meydana geldiği koşulları analiz ediyor
| inglês | turco |
|---|---|
| occur | meydana |
| app | uygulama |
| data | veri |
| and | ve |
| from | tarafından |
EN The project ‘Day-Afterthoughts’, on the other hand, collects visions of the future from international creative artists and intellectuals.
TR „Danachgedanken (Artçıl Düşünceler)“ projesi ise farklı ülkelerin kültür emekçileri ve entellektüellerine ait gelecek vizyonlarını topluyor.
| inglês | turco |
|---|---|
| project | projesi |
| of | ın |
| future | gelecek |
| and | ve |
EN LEDGER collects your email address to notify you when the product is once again available. Learn more about how we manage your data and your rights
TR LEDGER, ürün yeniden stokta olduğunda sizi bilgilendirmek için e-posta adresinizi toplar. Verilerinizi nasıl yönettiğimiz ve haklarınız hakkında daha fazla bilgi edinin
| inglês | turco |
|---|---|
| collects | toplar |
| address | adresinizi |
| ledger | ledger |
| your data | verilerinizi |
| product | ürün |
| when | olduğunda |
| posta | |
| rights | hakları |
| about | hakkında |
| again | daha |
| how | nasıl |
EN To calculate RS / KD , Ranktracker first collects the top 10 websites that rank organically for the keyword on the first page of Google.
TR RS / KD'yi hesaplamak için Ranktracker önce Google'ın ilk sayfasında anahtar kelime için organik olarak sıralanan ilk 10 web sitesini toplar.
| inglês | turco |
|---|---|
| ranktracker | ranktracker |
| collects | toplar |
| page | sayfası |
| websites | web |
| of | in |
| the | önce |
| first | ilk |
EN Request that a business that collects a consumer's personal data disclose the categories and specific pieces of personal data that a business has collected about consumers.
TR Bir tüketicinin kişisel verilerini toplayan bir işletmenin, tüketiciler hakkında topladığı kişisel verilerin kategorilerini ve belirli parçalarını açıklamasını talep edin.
| inglês | turco |
|---|---|
| request | talep |
| business | iş |
| consumers | tüketiciler |
| and | ve |
| about | hakkında |
| personal | kişisel |
| data | verilerin |
EN Automate your order process by using this Sports Apparel Order form template that collects orders without directly interacting with the customers. This form template is straightforward and user-friendly.
TR İstediğiniz kıyafeti, rengine ve boyutuna göre istediğiniz miktarda seçip, sipariş vermenizi sağlayan form.
| inglês | turco |
|---|---|
| form | form |
| order | sipariş |
| by | göre |
| and | ve |
EN We don?t just wait for the engagement to happen ? our engine proactively collects a constant flow to avoid those embarrassing empty forums.
TR Oturup katılımın gerçekleşmesini beklemeyiz. Motorumuz, önceden sabit bir akış toplayarak boş forumların getirebileceği utancın önüne geçer.
| inglês | turco |
|---|---|
| flow | akış |
| empty | boş |
| a | bir |
| for | önceden |
EN If you buy content or subscriptions on chess24 we work with the payment service provider Adyen, which collects your payment data and processes information about the payment such as fraud protection data.
TR Eğer chess24 üzerinde içerik veya abonelik satın alırsanız, ödeme servisleri için çalıştığımız servis sağlayıcısı Ayden, ödeme bilgilerinizi toplar ve dolandırıcılık koruma verileri gibi ödeme hakkındaki bilgileri işler.
| inglês | turco |
|---|---|
| work | iş |
| service | servis |
| collects | toplar |
| protection | koruma |
| if | eğer |
| content | içerik |
| about | hakkındaki |
| payment | ödeme |
| buy | satın |
| provider | sağlayıcısı |
| or | veya |
| data | verileri |
| and | ve |
| information | bilgileri |
EN Erhan, who was rejected in job interviews several times on the grounds of his disability after a work accident, says that he is psychologically and financially relieved and more hopeful for the future.
TR Geçirdiği iş kazası sonrası sahip olduğu engeli gerekçe gösterilerek iş görüşmelerinde pek çok kez geri çevrilen Erhan, şimdi psikolojik ve maddi olarak daha rahat ve gelecek için daha umutlu olduğunu söylüyor.
| inglês | turco |
|---|---|
| times | kez |
| erhan | erhan |
| and | ve |
| of | in |
| future | gelecek |
| more | pek |
| is | olduğunu |
| for | için |
| that | sahip |
EN Erhan, who was rejected in job interviews several times on the grounds of his disability after a work accident, says that he is psychologically and financially relieved and more hopeful for the future
TR Geçirdiği iş kazası sonrası sahip olduğu engeli gerekçe gösterilerek iş görüşmelerinde pek çok kez geri çevrilen Erhan, şimdi psikolojik ve maddi olarak daha rahat ve gelecek için daha umutlu olduğunu söylüyor
| inglês | turco |
|---|---|
| times | kez |
| erhan | erhan |
| and | ve |
| of | in |
| future | gelecek |
| more | pek |
| is | olduğunu |
| for | için |
| that | sahip |
EN Connecting to power greater than ourselves is the spiritual basis of our program: it grounds us in connection, solace, strength, and humility
TR Kendimizden daha büyük bir güce bağlanmak, programımızın manevi temelidir: bizi bağlantı, teselli, güç ve alçakgönüllülükte temellendirir
| inglês | turco |
|---|---|
| connection | bağlantı |
| power | güç |
| program | programı |
| greater | daha büyük |
| and | ve |
| us | bizi |
EN Erhan, who was rejected in job interviews several times on the grounds of his disability after a work accident, says that he is psychologically and financially relieved and more hopeful for the future.
TR Geçirdiği iş kazası sonrası sahip olduğu engeli gerekçe gösterilerek iş görüşmelerinde pek çok kez geri çevrilen Erhan, şimdi psikolojik ve maddi olarak daha rahat ve gelecek için daha umutlu olduğunu söylüyor.
| inglês | turco |
|---|---|
| times | kez |
| erhan | erhan |
| and | ve |
| of | in |
| future | gelecek |
| more | pek |
| is | olduğunu |
| for | için |
| that | sahip |
EN Erhan, who was rejected in job interviews several times on the grounds of his disability after a work accident, says that he is psychologically and financially relieved and more hopeful for the future
TR Geçirdiği iş kazası sonrası sahip olduğu engeli gerekçe gösterilerek iş görüşmelerinde pek çok kez geri çevrilen Erhan, şimdi psikolojik ve maddi olarak daha rahat ve gelecek için daha umutlu olduğunu söylüyor
| inglês | turco |
|---|---|
| times | kez |
| erhan | erhan |
| and | ve |
| of | in |
| future | gelecek |
| more | pek |
| is | olduğunu |
| for | için |
| that | sahip |
EN In light of the above grounds, the Court concluded that the subject sound mark is not distinctive, and it is not likely to be perceived as a commercial origin for the related goods.
TR Yukarıda gerekçeler kapsamında Mahkeme, dava konusu ses markasının ilgili mallar bakımından ayırt edici olmadığı ve marka başvurusunun kaynak gösterme fonksiyonunun bulunmadığı sonucuna varmıştır.
| inglês | turco |
|---|---|
| court | mahkeme |
| subject | konusu |
| origin | kaynak |
| related | ilgili |
| not | olmadığı |
| in | da |
| and | ve |
| to | marka |
| of | nın |
EN "As an integral part of our group’s progress, “innovation” will keep on shaping our future by breaking new grounds..."
TR "Grubumuzun tarihsel gelişiminin ayrılmaz bir parçası olan “yenilikçilik”, geleceğimize yön verecek ilkleri yaşatmaya..."
EN Erhan, who was rejected in job interviews several times on the grounds of his disability after a work accident, says that he is psychologically and financially relieved and more hopeful for the future.
TR Geçirdiği iş kazası sonrası sahip olduğu engeli gerekçe gösterilerek iş görüşmelerinde pek çok kez geri çevrilen Erhan, şimdi psikolojik ve maddi olarak daha rahat ve gelecek için daha umutlu olduğunu söylüyor.
| inglês | turco |
|---|---|
| times | kez |
| erhan | erhan |
| and | ve |
| of | in |
| future | gelecek |
| more | pek |
| is | olduğunu |
| for | için |
| that | sahip |
EN Erhan, who was rejected in job interviews several times on the grounds of his disability after a work accident, says that he is psychologically and financially relieved and more hopeful for the future
TR Geçirdiği iş kazası sonrası sahip olduğu engeli gerekçe gösterilerek iş görüşmelerinde pek çok kez geri çevrilen Erhan, şimdi psikolojik ve maddi olarak daha rahat ve gelecek için daha umutlu olduğunu söylüyor
| inglês | turco |
|---|---|
| times | kez |
| erhan | erhan |
| and | ve |
| of | in |
| future | gelecek |
| more | pek |
| is | olduğunu |
| for | için |
| that | sahip |
EN Erhan, who was rejected in job interviews several times on the grounds of his disability after a work accident, says that he is psychologically and financially relieved and more hopeful for the future.
TR Geçirdiği iş kazası sonrası sahip olduğu engeli gerekçe gösterilerek iş görüşmelerinde pek çok kez geri çevrilen Erhan, şimdi psikolojik ve maddi olarak daha rahat ve gelecek için daha umutlu olduğunu söylüyor.
| inglês | turco |
|---|---|
| times | kez |
| erhan | erhan |
| and | ve |
| of | in |
| future | gelecek |
| more | pek |
| is | olduğunu |
| for | için |
| that | sahip |
EN In light of the above grounds, the Court concluded that the subject sound mark is not distinctive, and it is not likely to be perceived as a commercial origin for the related goods.
TR Yukarıda gerekçeler kapsamında Mahkeme, dava konusu ses markasının ilgili mallar bakımından ayırt edici olmadığı ve marka başvurusunun kaynak gösterme fonksiyonunun bulunmadığı sonucuna varmıştır.
| inglês | turco |
|---|---|
| court | mahkeme |
| subject | konusu |
| origin | kaynak |
| related | ilgili |
| not | olmadığı |
| in | da |
| and | ve |
| to | marka |
| of | nın |
EN The crisis has shown that very rapid change is possible. That gives me grounds for hope.
TR Kriz bize, değişimin çok hızla gerçekleşebileceğini gösterdi. Bu beni umutlandırıyor.
| inglês | turco |
|---|---|
| crisis | kriz |
| me | beni |
| has | bu |
EN Interxion, the Netherlands-based business group, announced plans to transform the grounds of the former mail-order company Neckermann into a “digital park”
TR Hollandalı holding Interxion, bir zamanlar kargoyla satış yapan ticari firma Neckermann’a ait bir alanı şimdi bir dijital parka dönüştüreceğini duyurmuştu
| inglês | turco |
|---|---|
| company | firma |
| business | ticari |
| digital | dijital |
EN Apart from this, the extensive grounds appear absolutely peaceful and invite visitors to relaxing strolls through nature where they intermittently encounter art.
TR Yoksa bu geniş alan son derece barışçıl bir etki yapıyor ve doğanın kucağında, yol boyunca içinde sürekli sanatın yolunuza çıktığı uzun keşif gezilerine davet ediyor.
| inglês | turco |
|---|---|
| invite | davet |
| nature | doğanın |
| art | sanat |
| extensive | geniş |
| this | bu |
| and | ve |
| to | içinde |
| the | bir |
EN One speciality among Germany’s racing tracks is located in the grounds of what was once Tempelhof Airport
TR Eski Berlin havalimanı Tempelhof’un Almanya’daki yarış pistleri arasında özel bir yeri var
| inglês | turco |
|---|---|
| airport | havalimanı |
| among | bir |
| the | özel |
EN What gives you grounds for hope at this difficult time? The prospect that there will also be life after the pandemic
TR Bu zor zamanlarda umut veren şey nedir? Pandemiden sonra da bir hayatın olacağı ihtimali
| inglês | turco |
|---|---|
| hope | umut |
| difficult | zor |
| this | bu |
| also | da |
| what | nedir |
| life | hayat |
| the | sonra |
| for | şey |
EN In each of the instances where we describe how we use your data in this Privacy Notice, we have identified which of these grounds for processing we are relying upon.
TR Bu Gizlilik Bildirimi'nde verilerinizi nasıl kullandığımızı açıkladığımız her maddede, hangi veri işleme nedenlerine dayalı hareket ettiğimiz açıklanmıştır.
| inglês | turco |
|---|---|
| data | veri |
| privacy | gizlilik |
| processing | işleme |
| your data | verilerinizi |
| this | bu |
| how | nasıl |
| of | her |
EN In each of the instances where we describe how we use your data in this Privacy Notice, we have identified which of these grounds for processing we are relying upon.
TR Bu Gizlilik Bildirimi'nde verilerinizi nasıl kullandığımızı açıkladığımız her maddede, hangi veri işleme nedenlerine dayalı hareket ettiğimiz açıklanmıştır.
| inglês | turco |
|---|---|
| data | veri |
| privacy | gizlilik |
| processing | işleme |
| your data | verilerinizi |
| this | bu |
| how | nasıl |
| of | her |
EN In each of the instances where we describe how we use your data in this Privacy Notice, we have identified which of these grounds for processing we are relying upon.
TR Bu Gizlilik Bildirimi'nde verilerinizi nasıl kullandığımızı açıkladığımız her maddede, hangi veri işleme nedenlerine dayalı hareket ettiğimiz açıklanmıştır.
| inglês | turco |
|---|---|
| data | veri |
| privacy | gizlilik |
| processing | işleme |
| your data | verilerinizi |
| this | bu |
| how | nasıl |
| of | her |
EN In each of the instances where we describe how we use your data in this Privacy Notice, we have identified which of these grounds for processing we are relying upon.
TR Bu Gizlilik Bildirimi'nde verilerinizi nasıl kullandığımızı açıkladığımız her maddede, hangi veri işleme nedenlerine dayalı hareket ettiğimiz açıklanmıştır.
| inglês | turco |
|---|---|
| data | veri |
| privacy | gizlilik |
| processing | işleme |
| your data | verilerinizi |
| this | bu |
| how | nasıl |
| of | her |
EN In each of the instances where we describe how we use your data in this Privacy Notice, we have identified which of these grounds for processing we are relying upon.
TR Bu Gizlilik Bildirimi'nde verilerinizi nasıl kullandığımızı açıkladığımız her maddede, hangi veri işleme nedenlerine dayalı hareket ettiğimiz açıklanmıştır.
| inglês | turco |
|---|---|
| data | veri |
| privacy | gizlilik |
| processing | işleme |
| your data | verilerinizi |
| this | bu |
| how | nasıl |
| of | her |
EN In each of the instances where we describe how we use your data in this Privacy Notice, we have identified which of these grounds for processing we are relying upon.
TR Bu Gizlilik Bildirimi'nde verilerinizi nasıl kullandığımızı açıkladığımız her maddede, hangi veri işleme nedenlerine dayalı hareket ettiğimiz açıklanmıştır.
| inglês | turco |
|---|---|
| data | veri |
| privacy | gizlilik |
| processing | işleme |
| your data | verilerinizi |
| this | bu |
| how | nasıl |
| of | her |
EN In each of the instances where we describe how we use your data in this Privacy Notice, we have identified which of these grounds for processing we are relying upon.
TR Bu Gizlilik Bildirimi'nde verilerinizi nasıl kullandığımızı açıkladığımız her maddede, hangi veri işleme nedenlerine dayalı hareket ettiğimiz açıklanmıştır.
| inglês | turco |
|---|---|
| data | veri |
| privacy | gizlilik |
| processing | işleme |
| your data | verilerinizi |
| this | bu |
| how | nasıl |
| of | her |
EN In each of the instances where we describe how we use your data in this Privacy Notice, we have identified which of these grounds for processing we are relying upon.
TR Bu Gizlilik Bildirimi'nde verilerinizi nasıl kullandığımızı açıkladığımız her maddede, hangi veri işleme nedenlerine dayalı hareket ettiğimiz açıklanmıştır.
| inglês | turco |
|---|---|
| data | veri |
| privacy | gizlilik |
| processing | işleme |
| your data | verilerinizi |
| this | bu |
| how | nasıl |
| of | her |
EN In each of the instances where we describe how we use your data in this Privacy Notice, we have identified which of these grounds for processing we are relying upon.
TR Bu Gizlilik Bildirimi'nde verilerinizi nasıl kullandığımızı açıkladığımız her maddede, hangi veri işleme nedenlerine dayalı hareket ettiğimiz açıklanmıştır.
| inglês | turco |
|---|---|
| data | veri |
| privacy | gizlilik |
| processing | işleme |
| your data | verilerinizi |
| this | bu |
| how | nasıl |
| of | her |
EN In each of the instances where we describe how we use your data in this Privacy Notice, we have identified which of these grounds for processing we are relying upon.
TR Bu Gizlilik Bildirimi'nde verilerinizi nasıl kullandığımızı açıkladığımız her maddede, hangi veri işleme nedenlerine dayalı hareket ettiğimiz açıklanmıştır.
| inglês | turco |
|---|---|
| data | veri |
| privacy | gizlilik |
| processing | işleme |
| your data | verilerinizi |
| this | bu |
| how | nasıl |
| of | her |
Mostrando 50 de 50 traduções
Traduções semelhantes
collects coffee grounds reading coffee grounds coffee coffee store coffee shop coffee grounds extensive grounds explore the grounds grounds for processing gives you grounds grounds of his extensive grounds appear collects collects personal data website collects google analytics collects aws collects collects data section collects website rfid technology collects template that collects ranktracker first collects flashback optionally collects unity collects consumption raidboxes collects collects your payment ram collects coffee filter coffee coffee logo cup of coffee roast coffee green coffee great coffee coffee machine coffee shop coffee house coffee shops modern coffee shop coffee cup order coffee coffee business coffee drinks coffee breaks coffee beans coffee store morning coffee coffee cups breakfast coffee coffee tour espresso coffee
Tcheco
alemão
chinês
coreano
espanhol
finlandês
francês
holandês
húngaro
indonésio
italiano
japonês
norueguês
polonês
português
russo
sueco
turco
vietnamita
árabe