DE Die Bildungsangebote variieren von Weiterbildungen in ausgefallenen Programmen wie E-Sport Management, bis hin zu traditionellen Masterstudiengängen wie Wirtschaftsingenieurwesen.
Traduzir "traditionellen hin" para turco
Mostrando 50 de 50 traduções da frase "traditionellen hin" de alemão para turco
Traduções de traditionellen hin
"traditionellen hin" em alemão pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
Tradução de alemão para turco de traditionellen hin
alemão
turco
TR Öğretim programları yelpazesi, e-spor yönetimi gibi sıra dışı meslek içi eğitim programlarından işletme mühendisliği gibi geleneksel master (yüksek lisans) programlarına uzanıyor.
| alemão | turco |
|---|---|
| programmen | programları |
| management | yönetimi |
| traditionellen | geleneksel |
| wie | gibi |
| zu | e |
DE Nicht die traditionellen blauen Links, sondern Dinge wie Videos, Twitter-Boxen oder Featured Snippets.
TR Videolar, tweet kutuları veya öne çıkan snippet’ler gibi geleneksel olmayan arama sonuçları ("mavi bağlantı" değil).
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| blauen | mavi |
| videos | videolar |
| links | bağlantı |
| wie | gibi |
| oder | veya |
| die | değil |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| berühmten | ünlü |
| ihren | ve |
DE Wie du, finden wir den traditionellen Prozess, um Interesse zu wecken, lang und frustrierend. Staken macht das Verdienen einfach.
TR Sizin gibi, biz de faiz kazanmak için geleneksel süreci uzun ve sinir bozucu buluyoruz. Staking kazanmayı kolaylaştırır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| prozess | süreci |
| verdienen | kazanmak |
| einfach | kolaylaştırır |
| und | ve |
| wir | biz |
| wie | gibi |
DE Kein Designer macht auch nur einfache Entwürfe kostenlos. Online-Logoersteller schon! Warum Zeit und Geld für die Gestaltung eines Logos mit traditionellen Mitteln verschwenden, wenn es Software gibt?
TR Hiçbir tasarımcı en basit çizimleri bile ücretsiz yapmaz. Çevrimiçi logo üreticisi yapar! Dışarıda bir yazılım varsa neden geleneksel yöntemlerle logo tasarlamak için zaman ve para harcıyorsunuz?
| alemão | turco |
|---|---|
| logos | logo |
| traditionellen | geleneksel |
| software | yazılım |
| gibt | i |
| designer | tasarımcı |
| kostenlos | ücretsiz |
| einfache | basit |
| auch | da |
| warum | neden |
| zeit | zaman |
| und | ve |
| kein | bir |
DE Jahrhunderts aus traditionellen Elementen der Volksmusik der europäischen Zuwanderervölker – insbesondere aus Irland und England – hervorging
TR Country tarzı, 1920'lerde ABD'nin güney eyaletlerindeki yoksul ve beyaz köylüler arasında ortaya çıktı
| alemão | turco |
|---|---|
| und | ve |
DE Eine moderne Zero-Trust-Architektur fördert einen stärker daten- und nutzerzentrierten Ansatz in Unternehmen weg von der traditionellen Perimeterorientierung. Sie ist eine Schlüsselkomponente für moderne digitale Unternehmen.
TR Modern Sıfır Güven mimarisi, kuruluşları daha veri ve kullanıcı odaklı bir yaklaşıma yönlendirirken çevre odaklı yaklaşımdan uzaklaştırmaktadır. Bu, günümüzün dijital işletmeleri için hayati bir unsurdur.
| alemão | turco |
|---|---|
| moderne | modern |
| unternehmen | iş |
| zero | sıfır |
| trust | güven |
| architektur | mimarisi |
| daten | veri |
| stärker | daha |
| und | ve |
| digitale | bir |
DE Benutzer und Daten operieren außerhalb des traditionellen IT-Schutzes, der implizit Personen vertraut, die sich innerhalb des Netzwerks befinden
TR Kullanıcılar ve veriler, ağlarının içinde olan kişilere dolaylı olarak güvenen geleneksel BT savunmalarının dışında çalışıyor
| alemão | turco |
|---|---|
| daten | veriler |
| außerhalb | dışında |
| traditionellen | geleneksel |
| it | bt |
| innerhalb | içinde |
| und | ve |
| benutzer | kullanıcı |
DE Das Fairmont Jaipur bietet eine Reihe an Aktivitäten und Services für Reisen in Rajasthan, von denen viele die lebendigen kulturellen und traditionellen Aspekte dieser faszinierenden Region erlebbar machen
TR Fairmont Jaipur, birçoğu bu ilgi çekici destinasyonun zengin ve canlı kültürel ve geleneksel yönlerini vurgulayan, bir dizi Racastan seyahat etkinliği ve hizmetleri sunar
| alemão | turco |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| reisen | seyahat |
| kulturellen | kültürel |
| traditionellen | geleneksel |
| bietet | sunar |
| services | hizmetleri |
| und | ve |
| dieser | bu |
DE Das Fairmont Singapore bemüht sich seit jeher um die Integration des einzigartigen kulturellen und traditionellen Erbes dieser außergewöhnlichen Destination, unter Beibehaltung des hohen Anspruchs an Luxus und Eleganz.
TR Fairmont Singapore, lüks ve günümüzün gereklerine uyum sağlarken, olağanüstü bölgenin benzersiz kültürünü, geleneklerini ve mirasını kucaklamaya güçlü bir şekilde bağlıdır.
| alemão | turco |
|---|---|
| singapore | singapore |
| einzigartigen | benzersiz |
| außergewöhnlichen | olağanüstü |
| fairmont | fairmont |
| und | ve |
| luxus | lüks |
DE In traditionellen Telekommunikationsumgebungen werden immer mehr IT-Geräte eingeführt, wodurch die Strom- und Kühlprofile für diese Einrichtungen sich vollständig verändern
TR Geleneksel telekomünikasyon ortamlarına daha fazla BT ekipmanı getiriliyor ve bu tesisler için güç ve soğutma profillerini tamamen değiştiriyor
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| einrichtungen | tesisler |
| vollständig | tamamen |
| it | bt |
| diese | bu |
| und | ve |
DE Ergänzend zu diesem traditionellen Kern-/Zugangsmodell gibt es einen neu entstehenden Netzwerkrand, der für die Unterstützung von 5G erforderlich ist
TR Bu geleneksel ana/erişim modelini desteklemek, 5G’yi desteklemek için gerekli olan ağın gelişmekte olan bir uç noktasıdır
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| unterstützung | desteklemek |
| erforderlich | gerekli |
| diesem | bu |
| die | ana |
DE Heutige Gleichstromsysteme sind intelligenter und in der Lage, ein fortschrittlicheres Energiemanagement zu ermöglichen – Funktionen, die an traditionellen Zellenstandorten zugunsten des statischen Betriebs weitgehend ignoriert wurden
TR Günümüzün DC güç sistemleri daha akıllıdır ve daha gelişmiş enerji yönetimi kabiliyetine sahiptir; bu özellikler geleneksel hücre tesislerinde statik çalışma lehine büyük ölçüde göz ardı edilen özelliklerdir
| alemão | turco |
|---|---|
| sind | sahiptir |
| funktionen | özellikler |
| traditionellen | geleneksel |
| des | çalışma |
| und | ve |
DE Das entstehende Modell ist so etwas wie eine Mischung aus traditionellen Telekommunikations- und Rechenzentrumsarchitekturen
TR Ortaya çıkan model, geleneksel telekomünikasyon ve veri merkezi mimarilerinin bir karışımıdır
| alemão | turco |
|---|---|
| modell | model |
| traditionellen | geleneksel |
| und | ve |
DE Cinq Mondes Behandlungen und Rituale Das preisgekrönte Cinq Monde ist berühmt für seine Auswahl der besten traditionellen Schönheitsrituale aus der ganzen Welt
TR Cinq Mondes bakımları ve ritüelleri Ödüllü Cinq Monde dünyanın en iyi, zamanın onurlandırdığı güzellik ritüelleri ile ünlüdür
| alemão | turco |
|---|---|
| welt | dünyanın |
| und | ve |
| besten | en |
DE Wir servieren Ihnen orientalische Gerichte, die wir nach traditionellen Rezepten frisch zubereiten
TR Taze servis edilen doğuya özgü geleneksel tariflerimizle sizi şaşırtacağız
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| die | sizi |
DE Optimierung der Preisgestaltung für traditionellen und Online-Content und Entwicklung von Kommunikationsstrategien zur Kundenakzeptanz von Preiserhöhungen
TR Basılı ve dijital içerik fiyatlandırma uygulamalarını en uygun hale getirme, müşterilerin fiyat artışlarını kabul etmelerini sağlayan iletişim stratejileri geliştirme
| alemão | turco |
|---|---|
| entwicklung | geliştirme |
| online | dijital |
| content | içerik |
| und | ve |
DE 12 von insgesamt 44 Projekten erhielten in der nun traditionellen Organisation, welche in diesem Jahr zum dritten Mal organisiert wurde, eine Auszeichnung.
TR Bu yıl üçüncü kez düzenlenen ve geleneksel hale gelen organizasyonda toplam 44 projenin 12’si ödülle buluştu.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| diesem | bu |
| jahr | yıl |
| insgesamt | toplam |
| der | ve |
DE Wir von Maersk wissen, dass sich der Umschlag von Projektladung von der traditionellen Containerschifffahrt unterscheidet.
TR Maersk olarak, özel kargoların geleneksel konteyner taşımacılığından farklı şekilde ele alınması gerektiğini iyi biliyoruz.
| alemão | turco |
|---|---|
| wissen | biliyoruz |
| traditionellen | geleneksel |
| maersk | maersk |
| dass | şekilde |
DE Dieses Anschreiben für einen Verkaufskoordinator Position näher an einem traditionellen Anschreiben als die anderen Beispiele
TR Bir satış koordinatörü pozisyonu için Bu kapak mektup diğer örneklerden daha geleneksel bir kapak mektubu yakındır
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| für | için |
| anderen | diğer |
| dieses | bu |
DE Allerdings , wenn Sie in einer traditionellen Art und Weise anwenden möchten , eine Version von Ihrem Lebenslauf erstellen , die kein Bild enthält.
TR Eğer geleneksel bir şekilde uyguluyorsanız Ancak eğer bir resim içermez Özgeçmişinizin bir sürümünü oluşturmak.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| erstellen | oluşturmak |
| bild | resim |
| wenn | eğer |
| weise | şekilde |
| kein | bir |
DE Dieser feuchtigkeitsspendende Pflanzenextrakt ist in der chinesischen und koreanischen traditionellen Medizin wegen seiner feuchtigkeitsspendenden Eigenschaften weit verbreitet
TR Bu nemlendirici bitki özü, nemlendirme özellikleri için Çin ve Kore geleneksel tıpta yaygın olarak kullanılmaktadır
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| eigenschaften | özellikleri |
| und | ve |
| in | için |
| dieser | bu |
DE Wie du, finden wir den traditionellen Prozess, um Interesse zu wecken, lang und frustrierend. Staken macht das Verdienen einfach.
TR Sizin gibi, biz de faiz kazanmak için geleneksel süreci uzun ve sinir bozucu buluyoruz. Staking kazanmayı kolaylaştırır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| prozess | süreci |
| verdienen | kazanmak |
| einfach | kolaylaştırır |
| und | ve |
| wir | biz |
| wie | gibi |
DE In traditionellen Telekommunikationsumgebungen werden immer mehr IT-Geräte eingeführt, wodurch die Strom- und Kühlprofile für diese Einrichtungen sich vollständig verändern
TR Geleneksel telekomünikasyon ortamlarına daha fazla BT ekipmanı getiriliyor ve bu tesisler için güç ve soğutma profillerini tamamen değiştiriyor
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| einrichtungen | tesisler |
| vollständig | tamamen |
| it | bt |
| diese | bu |
| und | ve |
DE Ergänzend zu diesem traditionellen Kern-/Zugangsmodell gibt es einen neu entstehenden Netzwerkrand, der für die Unterstützung von 5G erforderlich ist
TR Bu geleneksel ana/erişim modelini desteklemek, 5G’yi desteklemek için gerekli olan ağın gelişmekte olan bir uç noktasıdır
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| unterstützung | desteklemek |
| erforderlich | gerekli |
| diesem | bu |
| die | ana |
DE Heutige Gleichstromsysteme sind intelligenter und in der Lage, ein fortschrittlicheres Energiemanagement zu ermöglichen – Funktionen, die an traditionellen Zellenstandorten zugunsten des statischen Betriebs weitgehend ignoriert wurden
TR Günümüzün DC güç sistemleri daha akıllıdır ve daha gelişmiş enerji yönetimi kabiliyetine sahiptir; bu özellikler geleneksel hücre tesislerinde statik çalışma lehine büyük ölçüde göz ardı edilen özelliklerdir
| alemão | turco |
|---|---|
| sind | sahiptir |
| funktionen | özellikler |
| traditionellen | geleneksel |
| des | çalışma |
| und | ve |
DE Das entstehende Modell ist so etwas wie eine Mischung aus traditionellen Telekommunikations- und Rechenzentrumsarchitekturen
TR Ortaya çıkan model, geleneksel telekomünikasyon ve veri merkezi mimarilerinin bir karışımıdır
| alemão | turco |
|---|---|
| modell | model |
| traditionellen | geleneksel |
| und | ve |
DE Eine moderne Zero-Trust-Architektur fördert einen stärker daten- und nutzerzentrierten Ansatz in Unternehmen weg von der traditionellen Perimeterorientierung. Sie ist eine Schlüsselkomponente für moderne digitale Unternehmen.
TR Modern Sıfır Güven mimarisi, kuruluşları daha veri ve kullanıcı odaklı bir yaklaşıma yönlendirirken çevre odaklı yaklaşımdan uzaklaştırmaktadır. Bu, günümüzün dijital işletmeleri için hayati bir unsurdur.
| alemão | turco |
|---|---|
| moderne | modern |
| unternehmen | iş |
| zero | sıfır |
| trust | güven |
| architektur | mimarisi |
| daten | veri |
| stärker | daha |
| und | ve |
| digitale | bir |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| berühmten | ünlü |
| ihren | ve |
DE Das Fairmont Jaipur bietet eine Reihe an Aktivitäten und Services für Reisen in Rajasthan, von denen viele die lebendigen kulturellen und traditionellen Aspekte dieser faszinierenden Region erlebbar machen
TR Fairmont Jaipur, birçoğu bu ilgi çekici destinasyonun zengin ve canlı kültürel ve geleneksel yönlerini vurgulayan, bir dizi Racastan seyahat etkinliği ve hizmetleri sunar
| alemão | turco |
|---|---|
| fairmont | fairmont |
| reisen | seyahat |
| kulturellen | kültürel |
| traditionellen | geleneksel |
| bietet | sunar |
| services | hizmetleri |
| und | ve |
| dieser | bu |
DE Das Fairmont Singapore bemüht sich seit jeher um die Integration des einzigartigen kulturellen und traditionellen Erbes dieser außergewöhnlichen Destination, unter Beibehaltung des hohen Anspruchs an Luxus und Eleganz.
TR Fairmont Singapore, lüks ve günümüzün gereklerine uyum sağlarken, olağanüstü bölgenin benzersiz kültürünü, geleneklerini ve mirasını kucaklamaya güçlü bir şekilde bağlıdır.
| alemão | turco |
|---|---|
| singapore | singapore |
| einzigartigen | benzersiz |
| außergewöhnlichen | olağanüstü |
| fairmont | fairmont |
| und | ve |
| luxus | lüks |
DE Das Fairmont Singapore bemüht sich seit jeher um die Integration des einzigartigen kulturellen und traditionellen Erbes dieser außergewöhnlichen Destination, unter Beibehaltung des hohen Anspruchs an Luxus und Eleganz.
TR Fairmont Singapore, lüks ve günümüzün gereklerine uyum sağlarken, olağanüstü bölgenin benzersiz kültürünü, geleneklerini ve mirasını kucaklamaya güçlü bir şekilde bağlıdır.
| alemão | turco |
|---|---|
| singapore | singapore |
| einzigartigen | benzersiz |
| außergewöhnlichen | olağanüstü |
| fairmont | fairmont |
| und | ve |
| luxus | lüks |
DE Das 1906 in Waldsassen in der Oberpfalz gegründete Unternehmen produziert heute noch nach traditionellen Verfahren, denn Glas dieser Qualität ist maschinell nicht herstellbar
TR Das 1906’da Yukarı Palatina bölgesinin Waldsassen beldesinde kurulan firma bugün hala geleneksel yöntemle üretim yapıyor, çünkü bu kalitede camı makinayla üretmek mümkün değil
| alemão | turco |
|---|---|
| gegründete | kurulan |
| heute | bugün |
| traditionellen | geleneksel |
| glas | cam |
| qualität | kalitede |
| unternehmen | firma |
| in | da |
| nicht | değil |
| dieser | bu |
| denn | çünkü |
DE Mit der Serie „Entdecke DE“ geht es auf eine Reise quer durch Deutschland: Diesmal nach Nordfriesland zum traditionellen Biikebrennen.
TR “DE’yi keşfet“ serisiyle Almanya’yı baştan son kateden bir yolcuğa çıkıyoruz: Yolumuz bu kez Kuzey Frizya’ya, geleneksel “Biikebrennen” etkinliğine uzanıyor.
DE Für die Zeit vor 1970 sprechen Wahlforscher deshalb vom „traditionellen Gender Gap“.
TR 1970 öncesi zamanlardaki farkı ise bilim insanları, cinsiyetlerin toplumsal bağlamdaki yaklaşım farklılıkları için kullanılan „geleneksel cinsiyetler arası ayrışma“ya bağlıyorlar.
DE Jahrhunderts aus traditionellen Elementen der Volksmusik der europäischen Zuwanderervölker – insbesondere aus Irland und England – hervorging
TR Country tarzı, 1920'lerde ABD'nin güney eyaletlerindeki yoksul ve beyaz köylüler arasında ortaya çıktı
| alemão | turco |
|---|---|
| und | ve |
DE Benutzer und Daten operieren außerhalb des traditionellen IT-Schutzes, der implizit Personen vertraut, die sich innerhalb des Netzwerks befinden
TR Kullanıcılar ve veriler, ağlarının içinde olan kişilere dolaylı olarak güvenen geleneksel BT savunmalarının dışında çalışıyor
| alemão | turco |
|---|---|
| daten | veriler |
| außerhalb | dışında |
| traditionellen | geleneksel |
| it | bt |
| innerhalb | içinde |
| und | ve |
| benutzer | kullanıcı |
DE In einer traditionellen Infrastruktur laufen Anwendungen auf einem physischen Server und greifen auf alle Ressourcen zu, derer sie habhaft werden können
TR Geleneksel altyapıda uygulamalar fiziksel bir sunucuda çalışır ve alabildikleri tüm kaynakları alırlar
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| infrastruktur | altyapı |
| anwendungen | uygulamalar |
| physischen | fiziksel |
| ressourcen | kaynakları |
| in | da |
| und | ve |
| laufen | bir |
| alle | tüm |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| berühmten | ünlü |
| ihren | ve |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| berühmten | ünlü |
| ihren | ve |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| berühmten | ünlü |
| ihren | ve |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| berühmten | ünlü |
| ihren | ve |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| berühmten | ünlü |
| ihren | ve |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| berühmten | ünlü |
| ihren | ve |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| berühmten | ünlü |
| ihren | ve |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| berühmten | ünlü |
| ihren | ve |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| berühmten | ünlü |
| ihren | ve |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| berühmten | ünlü |
| ihren | ve |
DE Chefkoch Christian Constant kreiert großzügige saisonale Bistrogerichte in einer modernen, freundlichen Atmosphäre. Seine Gerichte werden in "Kokotten" (traditionellen Gusseisentöpfen) für ein einzigartiges Flair serviert.
TR Şef Christian Constant, modern ve cana yakın bir atmosferde cömert, mevsime özgü bistronomi mutfağı yaratır. Onun yemekleri, benzersiz bir deneyim için "cocottes" (geleneksel döküm tencereler) içinde sunulur.
| alemão | turco |
|---|---|
| modernen | modern |
| traditionellen | geleneksel |
| einzigartiges | bir |
| für | ve |
DE Ein Krypto-Derivat. Es unterscheidet sich von den traditionellen Verträgen hauptsächlich dadurch, dass es kein Lieferdatum hat
TR Kripto türev ürünü. Özellikle mutabakat tarihi olmamasıyla geleneksel vadeli işlemlerden ayrılır.
| alemão | turco |
|---|---|
| traditionellen | geleneksel |
| krypto | kripto |
Mostrando 50 de 50 traduções
Traduções semelhantes
traditionellen hin traditionellen traditionellen ansatz traditionellen methoden dauert traditionellen mallorquinischen mahlzeit traditionellen zellenstandorten zugunsten unseren traditionellen präsenzschulungen traditionellen ansätzen vernachlässigten traditionellen klavierstunde holen traditionellen wasserfallmethode arbeiten unternehmenslandschaft die traditionellen traditionellen portugiesisch malakkischen traditionellen portfoliomanagements liegt authentischen traditionellen manufakturen traditionellen mallorquinischen elementen hin kunden hin ganze hin entwicklungen hin du hin hin zu videobearbeitungsplattformen wirtschaft bis hin rack bis hin entwicklung hin globalen bis hin hin zur übermittlung stunden hin hin zur übermittlung hin zur dateiverwaltung hin zum supermarkt waren hin interviewtechniken bis hin
Tcheco
chinês
coreano
espanhol
finlandês
francês
holandês
húngaro
indonésio
inglês
italiano
japonês
norueguês
polonês
português
russo
sueco
tailandês
turco
vietnamita
árabe