TR Last.fm Londra'da kurulmuştur, burayı onu çok seviyoruz ve bu belge İngiltere ve Galler'de geçerli olan yasalara uygun şekilde yorumlanmalıdır.
በቱሪክሽ ውስጥ ያለው ፍለጋ ወደሚከተሉት እንግሊዝኛ ቃላት/ሀረጎች ሊተረጎም ይችላል፡-
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
last | last |
londra | london |
bu | this |
belge | document |
uygun | with |
TR Alışveriş yapanları birbirine bağlamayı çok seviyoruz. Bu, markaları hesap verebilir kılar ve dinleyen, gerçek anlamda dinleyen markalar, müşterilerinin ihtiyaçlarıyla kusursuz bir uyum içinde hareket eder.
EN We love connecting shoppers with each other. It keeps brands accountable, and the ones that listen ? really listen – are able to tune in perfectly with their customers’ needs.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
markalar | brands |
ihtiyaçları | needs |
TR Sektörel buluşmalar; bilgi-birikim paylaşımı, fikir ve kaynak alışverişi, problem çözümü ve networking için harikadır. İşte bu yüzden bu tarz buluşmalara katılmayı, sponsor olmayı ve ev sahipliği yapmayı çok seviyoruz.
EN Local meetups are great for many reasons: sharing knowledge, swapping stories, exchanging ideas, solving problems, exchanging resources, networking - that’s why we love to join, love to sponsor, and love to host one every now and then.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
paylaşımı | sharing |
kaynak | resources |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
last | last |
londra | london |
bu | this |
belge | document |
uygun | with |
TR Alışveriş yapanları birbirine bağlamayı çok seviyoruz. Bu, markaları hesap verebilir kılar ve dinleyen, gerçek anlamda dinleyen markalar, müşterilerinin ihtiyaçlarıyla kusursuz bir uyum içinde hareket eder.
EN We love connecting shoppers with each other. It keeps brands accountable, and the ones that listen ? really listen – are able to tune in perfectly with their customers’ needs.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
markalar | brands |
ihtiyaçları | needs |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
çalışanlar | employees |
tutkulu | passionate |
fark | difference |
yer | place |
yardım | helping |
insanları | people |
TR İsviçre'de doğa yürüyüşlerini, organik yemeyi ve kendi programımıza göre formumuzu korumayı seviyoruz
EN In Switzerland we enjoy hiking, eating organic, and staying in shape on our own schedule
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
organik | organic |
TR Hilti'de tedarikçilerimizle ortak olarak çalışmayı seviyoruz ve sizi sürecimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
hilti | hilti |
ortak | partners |
sizi | you |
parçası | part |
TR Maceralı bir günün ardından size dinlendirici bir gece yaşatmayı seviyoruz
EN We love treating you to a relaxing night in after an adventurous day out
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
size | you |
gece | night |
günü | day |
TR Sevgili Phemex Kullanıcılarımız! Sizler için harika bir sürpriz hazırladık! Hepimiz Phemex'i seviyoruz. Peki Phemex TR mobil uygulamamız olduğunu da biliyor muydunuz? Hemen uygulamam……
EN Dear Users, We recently listed the SkyUp (SU) token on our spot market, and now we’re hosting multiple giveaways for it! The SU Challenge is already underway, in which you can trade this hot new ……
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
sevgili | dear |
sizler | you |
hepimiz | we |
hemen | now |
kullanıcıları | users |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
çalışanlar | employees |
tutkulu | passionate |
fark | difference |
yer | place |
yardım | helping |
insanları | people |
TR "Çok çok plak çok çok güzel."
EN "A must-go when you’re into Vinyl and near Amsterdam. The shop has a we’re-all-music-lovers vibe. Great selection in many different genres, both new and second hand."
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
güzel | great |
TR Almanya çok yönlülüğüyle öne çıkan yaşanacak bir ülke. Merak uyandıran kentleri ve Kuzey Denizi’nden Alpler’e çok farklı özellikteki doğasıyla pek çok ziyaretçiyi büyülüyor.
EN Germany is a highly diverse country in which it is pleasant to live. Exciting cities and a variety of countryside as different as the North Sea coast and the Alps never cease to fascinate its many visitors.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
almanya | germany |
ülke | country |
kuzey | north |
TR "DergiPark sistemini, OJS kullandığınız zamandan şimdiye kadar kullanmaktayım. Gelişiminizin her aşamasına şahidim. DergiPark projesi, ülkemize çok faydalı bir proje. Başarılı ekibinize çok çok teşekkür ederim."
EN "I have been using Dergipark since OJS was being used. I witnessed every step of your progress. Dergipark is an invaluable project for our country. Thank you very to the successful team!"
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
başarılı | successful |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
kullanımı | use |
kolay | easy |
farklı | different |
anket | surveys |
şablonları | templates |
sunar | offers |
app | app |
formları | forms |
TR Tek oyuncu Çok oyunculu Arkadaşlarla çok Oyunculu Kişiye özel çok oyunculu
EN Single Player Multiplayer Multiplayer with Friends Private Multiplayer
TR ''Semrush'ı seçiyoruz. Çünkü anahtar kelime takibi aracı önceden kullandığımız araçlardan çok daha doğru ve arayüz çok sezgiseldi.''
EN “We chose Semrush because the keyword tracking was much more accurate than our previous tools and the interface was very intuitive.”
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
semrush | semrush |
takibi | tracking |
aracı | tools |
doğru | accurate |
ve | and |
arayüz | interface |
TR ''Semrush kullanarak, takım arkadaşlarım doğru içerik üzerinde ve veriye dayalı şekilde çalışarak çok fazla zaman kazanıyor. Semrush, bir çok görev için benim sağ elim, bana ve ekibime strateji konusunda yardımcı oluyor.''
EN “By using Semrush, my team saves a lot of time by working on the right content and in a more data-driven way. Semrush is my right hand for many tasks, it helps me and my team to strategize.”
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
semrush | semrush |
takım | team |
şekilde | way |
zaman | time |
görev | tasks |
TR Kaliteli verimizle tanınıyoruz. Çok petabaytlı, çok bölgeli anahtar kelime, backlink ve sayfa veritabanımızı doldurmak amacıyla interneti 7/24 taramak için ileri teknoloji geliştirdik.
EN Quality data is what we're known for. We’ve built advanced tech to crawl the web 24/7 to fill our multi-petabyte, multi-region database of keywords, backlinks and pages.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
kaliteli | quality |
ileri | advanced |
teknoloji | tech |
TR "Blueberry pie ve cheese cake mükemmel, manzara harika, kahve için refill olayı çok güzel. Sibelius anıtına çok yakın, oraya gitmişken boş geçmeyin derim ;)"
EN "This gorgeous cafe is located at the seaside. It looks like a wooden old fisher house in red with a lot of old and icky junk inside. Try the fresh "Cinnamon Bun" and sit outside for a great view."
TR Gana'nın başkenti Akkra'yı ziyaret ettiğimizde, maalesef çok kötü durumda olan çok iyi çocuklarla tanıştık
EN We visited a scrapyard in Accra, Ghana and met some really good kids in a bad situation
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ziyaret | visited |
kötü | bad |
iyi | good |
TR Çok fazla e-atık yaratıyoruz ve çok azını yeniden kullanıyoruz.
EN We create too much e-waste and reuse way too little.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ve | and |
TR Çok Varlıklı Kripto Cüzdanı arıyorsanız @ atomicwallet'e bakın! Arkasındaki takıma Çok Saygı ...
EN If you are looking for a Multi-Asset Crypto Wallet, look into @atomicwallet! Much Respect to the team behind it...
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
kripto | crypto |
cüzdanı | wallet |
arıyorsanız | if you are looking |
arkasındaki | behind |
saygı | respect |
TR Bunlar müşterilerinizle daha iyi ilişkileri kurmanıza, daha çok trafik oluşturmanıza ve daha çok para kazanmanıza yardımcı olur
EN It can help you generate more traffic, build relationships with your customers, and make lots of money
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
bunlar | it |
müşterilerinizle | with your customers |
trafik | traffic |
ve | and |
olur | can |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
youtube | youtube |
trend | trending |
video | video |
içerik | content |
olduğunu | is |
görüntülenme | views |
istiyorsanız | if you want |
inanılmaz | incredible |
verir | gives |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
içerik | content |
oluşturmaya | creating |
zamandan | time |
sizi | you |
youtube | youtube |
kanalı | channel |
TR Thermaltake TT Premium PCI-E 3.0 Genişletici (İsteğe bağlı) - Çok mükemmel kaliteyle çok çeşitli GPU çözümlerini destekler
EN Thermaltake TT Premium PCI-E 3.0 Extender (Optional) – Supports a wide range of GPU solutions with ultra-excellent quality
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
premium | premium |
gpu | gpu |
destekler | supports |
tt | tt |
TR Geçtiğimiz 10 yıl süresince Control Union Sertifikasyon Hizmetleri, çok sayıda çok uluslu firmayı güvenli ve sürdürülebilir tedarik zinciri yönetme hedefleri konusunda desteklemiştir.
EN For the past 10 years, Control Union Certifications has supported a range of multinational companies with their ambitions to manage a safe and sustainable supply chain.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
yıl | years |
control | control |
union | union |
uluslu | multinational |
sürdürülebilir | sustainable |
tedarik | supply |
zinciri | chain |
yönetme | manage |
TR "Las vegas'taki otellerin hepsi çok gösterişli ve konforlu görünüyor. Fakat bu otel hemen önündeki havuz şovu ve göl manzarasıyla bir adım öne geçiyor.Dekorasyon çok iyi,manzara mükemmel."
EN "Gigantic hotel of course ! Difficult to get around and to understand all the outlets. Conference hall is huge. The only human touch is the nice pool with its lovely atmosphere."
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
otel | hotel |
havuz | pool |
TR "Encore ve wynn efsane oteller. Las vegasta kalite arıyorsanız hem kumar hem de konaklama için burası önerimdir. Xs gece klubu de çok popüler. Çok şık otel tasarımı"
EN "The architecture, interior and design is more modern and style compared to the rest of vegas hotels. A very red and top Notch hotel. The Surrender Nightclub is one the most popular places on the stip"
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
popüler | popular |
tasarımı | design |
tasarım | architecture |
TR "Çok sıcak, çok keyifli bir mekan. İyi müzik ve keyifli bir akşam içşn mutlaka uğrayın. Fiyatlarda gayet makul."
EN "Tiny live blues music place with an attitude. Worth a visit if you want some quiet music with a nice cocktail or beer. Hard to find a seat during weekends."
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
müzik | music |
TR "Salmon bagelına bayıldım. Genel olarak her şey çok güzel. Daha kekleri yemedim ama birazdan gelecek. Yalnız mekan çok küçük haberiniz olaun ve hep dolu :))"
EN "Hands down the best breakfast we had during our visit to Barcelona. Really nice coffee and sandwiches, and the guys running the shop were extremely friendly."
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ama | we |
TR “Anladım, bayıldım, çok memnunum. Sadece bilgisayarım için basit bir RAM ve SSD yükseltmesi yaptım. Araçlar harika ve çok kaliteliydi.”
EN “Got it, love it, super stoked. Just did a simple RAM and SSD upgrade for my computer. Tools were a treat and are high quality.”
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
ssd | ssd |
araçlar | tools |
TR Şiddetin pek çok boyutu ve gündelik hayata sızan pek çok formu var. Cinsel şiddet bu formlardan…
EN Turkey does not actualize regulations that arrange access to handicapped people to public buildings…
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
çok | to |
TR Mültecilerin Türkiye’den Avrupa’ya geçişine engel olunmayacağı yönündeki haberlerin gündeme gelmesiyle pek çok kentten çok sayıda mülteci ve göçmen batı sınır bölgesine doğru yola çıktı
EN Upon news announcing that refugees’ passage from Turkey to Europe would not be interfered with, large numbers of refugees and migrants from various towns headed towards border area on the west
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
türkiye | turkey |
avrupa | europe |
batı | west |
sınır | border |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
sonix | sonix |
platformu | platform |
haline | makes |
optimum | optimal |
güvenlik | security |
dahili | internal |
harici | external |
izin | permission |
seviyeleri | levels |
TR Bu, internet kullanımını gizlediğim yerde bir gizlilik ve utanç döngüsü yarattı, bu benim için daha fazla sorun yarattı, bu bende daha çok kaçma isteği uyandırdı, bu da daha çok kullanmama neden oldu
EN This created a cycle of secrecy and shame where I was hiding the internet usage, which caused more problems for me, which made me want to escape even more, which made me use more
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
internet | internet |
döngüsü | cycle |
sorun | problems |
oldu | was |
kullanımı | usage |
TR Bağımlılık yaratan çevrimiçi çok oyunculu oyunlarımızı 1001 Oyun / Poki adresinde ücretsiz oynayın! Venge.io ve Battle Forces gibi 3D çok oyunculu atış oyunları oynayın
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
çevrimiçi | online |
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
özel | special |
olmadığını | not |
TR Müşteri adayları ve müşteriler artık birden çok kanalla etkileşim kurdukları ve hızlı ve kaliteli yanıtlar almayı bekledikleri çok kanallı bir dünyada yaşıyorlar
EN Leads and customers are now living in an omnichannel world where they engage on multiple channels and expect to get fast and qualitative replies
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
artık | now |
etkileşim | engage |
hızlı | fast |
TR DigiByte, Cybersecurity çözümleri ve AI ve IoT projeleri için çok uygun bir çerçeve ve uygulamalar oluşturan çok aktif bir geliştirici ekibine sahip olduğunu gösteriyor.
EN DigiByte has an active team of developers, creating a framework and applications that are suitable for cybersecurity solutions, AI and IoT.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
çözümleri | solutions |
uygun | suitable |
çerçeve | framework |
uygulamalar | applications |
aktif | active |
TR Doğuştan engelli olan Muhammed, pek çok şehirde ama özellikle Adana’da engeline yönelik yaklaşım yüzünden iş bulmada büyük sıkıntı yaşadığını belirtiyor: “Millet üstten bakıyor bana, biriyle çalışmak çok zor geliyor bazen
EN Muhammed is disabled from birth and mentions that in many cities, but especially in Adana he had serious problems finding a job due to the approach towards his disability: “People look down on me and sometimes it becomes hard to work with someone
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
özellikle | especially |
adana | adana |
yaklaşım | approach |
bana | me |
zor | hard |
bazen | sometimes |
TR Doğuştan engelli olan Muhammed, pek çok şehirde ama özellikle Adana’da engeline yönelik yaklaşım yüzünden iş bulmada büyük sıkıntı yaşadığını belirtiyor: “Millet üstten bakıyor bana, biriyle çalışmak çok zor geliyor bazen
EN Muhammed is disabled from birth and mentions that in many cities, but especially in Adana he had serious problems finding a job due to the approach towards his disability: “People look down on me and sometimes it becomes hard to work with someone
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
özellikle | especially |
adana | adana |
yaklaşım | approach |
bana | me |
zor | hard |
bazen | sometimes |
TR Çok yakında herhangi bir web sitesinden bundan çok daha fazla hizmete erişebiliyor olacaksınız.
EN Soon, you’ll be able to prove so much more from any website.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
yakında | soon |
web | website |
TR Çok uluslu küresel firmalar veya uluslararası ticaret yapan markaların, faaliyet gösterdiği ülkelere ait alan adı uzantılarını alması gerek domainlerin korunması gerekse satış ve pazarlama açısından çok önemlidir
EN Multinational global corporations or international trade marks are very important in terms of sales and marketing if domain names need to be protected
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
uluslu | multinational |
veya | or |
ticaret | trade |
adı | names |
gerek | need |
ve | and |
açısından | in terms of |
TR Tescil edeceğiniz domainler ile web sitenize daha çok ziyaretçi çeker ve daha çok satış yapabilirsiniz.
EN With the domains you register, you attract more visitors to your website and you can sell more.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
domainler | domains |
web | website |
ziyaretçi | visitors |
satış | sell |
TR Cevap bölümünde, sorgulanan ismin kaynak kayıtları bulunur. Bir alan adı, kendisiyle ilişkilendirilmiş birden çok IP adresine sahipse, birden çok kayıtta yer alabilir.
EN The answer section, includes resource records of the queried name. If a domain name has multiple IP addresses associated with it, it can appear in multiple records.
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
cevap | answer |
kaynak | resource |
adı | name |
çok | multiple |
alabilir | can |
TR SAN, bir sunucuya ve birden çok domain kurulumunu kapsayan tek bir sertifikaya izin verir, bu nedenle sertifika yöneticisinin birden çok domain adresini yönetmekte hiçbir zorluğu olmaz
EN SAN, allows one server and a single certificate covering multiple domain installations, so the certificate administrator has no difficulty managing multiple domains
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
sunucuya | server |
domain | domain |
kapsayan | covering |
sertifika | certificate |
TR Bununla birlikte, müşteriler genellikle çok fazla veya çok az sayıda veritabanı sunucusu sağlar, bu da maliyeti artırır veya ölçeği sınırlar
EN However, customers often provision too many or too few instances, increasing cost or limiting scale
ቱሪክሽ | እንግሊዝኛ |
---|---|
müşteriler | customers |
genellikle | often |
maliyeti | cost |
የ 50 የ 50 ትርጉሞችን በማሳየት ላይ