EN While our expert teams made home visits to determine the needs and the situation, our volunteer teams took part in the distribution of relief materials
EN While our expert teams made home visits to determine the needs and the situation, our volunteer teams took part in the distribution of relief materials
TR Uzman ekiplerimizle ihtiyaç ve durum tespiti için ev ziyaretleri yaparken, gönüllü ekiplerimiz de yardım malzemeleri dağıtımlarında görev aldı
英语 | 土耳其 |
---|---|
visits | ziyaretleri |
situation | durum |
relief | yardım |
materials | malzemeleri |
needs | ihtiyaç |
volunteer | gönüllü |
in | da |
of | in |
and | ve |
英语 | 土耳其 |
---|---|
great | harika |
teams | ekipleri |
support | destek |
sales | satış |
works | çalışır |
group | grup |
conference | konferans |
automatically | otomatik olarak |
for | için |
and | ve |
gain | edin |
meeting | toplantı |
英语 | 土耳其 |
---|---|
microsoft | microsoft |
desktop | masaüstü |
algorithms | algoritmaları |
teams | teams |
to your desktop | masaüstünüze |
meeting | toplantı |
download | indirin |
video | video |
upload | yükleyin |
automatically | otomatik olarak |
your | sizin |
it | bunu |
you | bu |
EN While our expert teams made home visits to determine the needs and the situation, our volunteer teams took part in the distribution of relief materials
TR Uzman ekiplerimizle ihtiyaç ve durum tespiti için ev ziyaretleri yaparken, gönüllü ekiplerimiz de yardım malzemeleri dağıtımlarında görev aldı
英语 | 土耳其 |
---|---|
visits | ziyaretleri |
situation | durum |
relief | yardım |
materials | malzemeleri |
needs | ihtiyaç |
volunteer | gönüllü |
in | da |
of | in |
and | ve |
EN While our expert teams made home visits to determine the needs and the situation, our volunteer teams took part in the distribution of relief materials
TR Uzman ekiplerimizle ihtiyaç ve durum tespiti için ev ziyaretleri yaparken, gönüllü ekiplerimiz de yardım malzemeleri dağıtımlarında görev aldı
英语 | 土耳其 |
---|---|
visits | ziyaretleri |
situation | durum |
relief | yardım |
materials | malzemeleri |
needs | ihtiyaç |
volunteer | gönüllü |
in | da |
of | in |
and | ve |
EN While our expert teams made home visits to determine the needs and the situation, our volunteer teams took part in the distribution of relief materials
TR Uzman ekiplerimizle ihtiyaç ve durum tespiti için ev ziyaretleri yaparken, gönüllü ekiplerimiz de yardım malzemeleri dağıtımlarında görev aldı
英语 | 土耳其 |
---|---|
visits | ziyaretleri |
situation | durum |
relief | yardım |
materials | malzemeleri |
needs | ihtiyaç |
volunteer | gönüllü |
in | da |
of | in |
and | ve |
英语 | 土耳其 |
---|---|
great | harika |
teams | ekipleri |
support | destek |
sales | satış |
works | çalışır |
group | grup |
conference | konferans |
automatically | otomatik olarak |
for | için |
and | ve |
gain | edin |
meeting | toplantı |
英语 | 土耳其 |
---|---|
microsoft | microsoft |
desktop | masaüstü |
algorithms | algoritmaları |
teams | teams |
to your desktop | masaüstünüze |
meeting | toplantı |
download | indirin |
video | video |
upload | yükleyin |
automatically | otomatik olarak |
your | sizin |
it | bunu |
you | bu |
EN The models that are certified for Microsoft Teams support Microsoft Teams as a plug-and-play experience. The plug-and-play experience includes these benefits:
TR Microsoft Teams onaylı modeller, Microsoft Teams için Tak Çalıştır desteğine sahiptir. Tak Çalıştır özelliği beraberinde aşağıdaki avantajları getirir:
英语 | 土耳其 |
---|---|
models | modeller |
microsoft | microsoft |
a | a |
benefits | avantajlar |
teams | teams |
the | aşağıdaki |
for | için |
are | sahiptir |
英语 | 土耳其 |
---|---|
direct | doğrudan |
integration | entegrasyon |
zoom | zoom |
easy | kolay |
export | ihracat |
webex | webex |
teams | teams |
ringcentral | ringcentral |
meet | meet |
gotomeeting | gotomeeting |
uberconference | uberconference |
and | ve |
with | ile |
英语 | 土耳其 |
---|---|
direct | doğrudan |
integration | entegrasyon |
zoom | zoom |
easy | kolay |
export | ihracat |
webex | webex |
teams | teams |
ringcentral | ringcentral |
meet | meet |
gotomeeting | gotomeeting |
uberconference | uberconference |
and | ve |
with | ile |
EN Working closely with our customers, our teams are dedicated to meet changing demands and production schedules to make food safe and available, everywhere
TR Müşterilerimizle yakın iş birliği içinde çalışan ekiplerimiz, gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir kılmak için değişen talepleri ve üretim programlarını karşılamaya kendini adamıştır
英语 | 土耳其 |
---|---|
working | iş |
closely | yakın |
available | erişilebilir |
food | gıdayı |
production | üretim |
and | ve |
everywhere | her yerde |
EN Logi Dock is certified for Microsoft Teams, Zoom, Google Meet, and Google Voice so it works seamlessly with your video conferencing platforms
TR Logi Dock, Microsoft Teams, Zoom, Google Meet ve Google Voice sertifikalıdır; böylece video konferans platformlarınızla birlikte kusursuz şekilde çalışır
英语 | 土耳其 |
---|---|
certified | sertifikalı |
microsoft | microsoft |
zoom | zoom |
video | video |
conferencing | konferans |
platforms | platformlar |
teams | teams |
meet | meet |
works | çalışır |
so | böylece |
and | ve |
with | birlikte |
EN Microsoft Teams, Google Meet, Google Voice and Zoom
TR Microsoft Teams, Google Meet, Google Voice ve Zoom
英语 | 土耳其 |
---|---|
microsoft | microsoft |
and | ve |
zoom | zoom |
teams | teams |
meet | meet |
英语 | 土耳其 |
---|---|
automated | otomatik |
meet | meet |
sonix | sonix |
most | en |
including | dahil |
transcription | transkripsiyon |
text | metne |
and | ve |
to | doğru |
英语 | 土耳其 |
---|---|
video | videonuz |
meet | meet |
automatically | otomatik olarak |
in | olarak |
英语 | 土耳其 |
---|---|
desktop | masaüstü |
algorithms | algoritmaları |
meet | meet |
to your desktop | masaüstünüze |
download | indirin |
video | video |
will | edecektir |
upload | yükleyin |
automatically | otomatik olarak |
your | sizin |
you | bu |
EN For surface platforms, we meet special needs that conventional gun mounts at the lower level, and remote-controlled gun turrets at the higher level cannot meet, through innovative solutions
TR Suüstü platformları için, alt seviyede konvansiyonel silah mesnetlerinin; üst seviyede ise uzaktan komutalı silah kulelerinin karşılayamadığı özel ihtiyaçları, yenilikçi çözümlerle karşılıyoruz
英语 | 土耳其 |
---|---|
platforms | platformlar |
gun | silah |
level | seviyede |
innovative | yenilikçi |
remote | uzaktan |
solutions | çözümlerle |
needs | ihtiyaçları |
for | için |
and | özel |
the | ise |
英语 | 土耳其 |
---|---|
video | videonuz |
meet | meet |
automatically | otomatik olarak |
in | olarak |
英语 | 土耳其 |
---|---|
desktop | masaüstü |
algorithms | algoritmaları |
meet | meet |
to your desktop | masaüstünüze |
download | indirin |
video | video |
will | edecektir |
upload | yükleyin |
automatically | otomatik olarak |
your | sizin |
you | bu |
EN Our publishing and support teams bring the same expertise to you that we share with Cell and Lancet, and together we are fully committed to your publishing and financial success.
TR Yayıncılık ve destek ekiplerimiz size Cell ve Lancet ile paylaştığımız aynı uzmanlığı sunuyor ve kendimizi sizinle birlikte yayıncılık ve finansal başarılarınıza adamış durumdayız.
英语 | 土耳其 |
---|---|
publishing | yayıncılık |
support | destek |
financial | finansal |
success | başarı |
are | sunuyor |
with | sizinle |
and | ve |
the | aynı |
to | birlikte |
EN Through our global sales teams and unique infrastructure and resources we are able to maximize your revenues and share more royalties back to you
TR Küresel satış ekiplerimiz ve benzersiz altyapımız ve kaynaklarımız sayesinde gelirlerinizi en üst seviyeye çıkarabiliyor ve sizinle daha fazla telif hakkı paylaşabiliyoruz
英语 | 土耳其 |
---|---|
global | küresel |
unique | benzersiz |
infrastructure | altyapı |
share | paylaş |
sales | satış |
and | ve |
resources | kaynaklar |
EN "Access is easier to manage than VPNs and other remote access solutions, which has removed pressure from our IT teams
TR "Access'in yönetimi, VPN'lerden ve diğer uzaktan erişim çözümlerinden daha kolay olduğundan, BT ekiplerimizin üzerindeki baskıyı ortadan kaldırdı
英语 | 土耳其 |
---|---|
access | erişim |
remote | uzaktan |
manage | yönetimi |
other | diğer |
easier | daha kolay |
to | daha |
and | ve |
it | bt |
EN With Cloudflare for Teams, we've found a simpler, more secure way to connect our employees to the tools they need to keep us growing - and the experience is lightning-fast."
TR Cloudflare for Teams ile, büyümemizin sürekliliğini sağlayan çalışanlarımızı ihtiyaç duydukları araçlara bağlamanın daha basit ve daha güvenli bir yolunu bulduk ve bu deneyim ışık hızında."
英语 | 土耳其 |
---|---|
way | yolunu |
tools | araç |
experience | deneyim |
cloudflare | cloudflare |
teams | teams |
fast | basit |
need | ihtiyaç |
and | ve |
a | bir |
EN Solutions that empower individuals and teams to make faster, smarter decisions and avoid errors at the point-of-care to improve clinical outcomes
TR Bireyler ve ekiplere daha hızlı, daha akıllı kararlar almaları ve klinik sonuçları geliştirmek için hasta başında hatalardan kaçınmaları için destek sağlayan çözümler
英语 | 土耳其 |
---|---|
individuals | bireyler |
decisions | kararlar |
clinical | klinik |
faster | hızlı |
smarter | akıllı |
outcomes | sonuçları |
solutions | çözümler |
and | ve |
at | nda |
to | için |
improve | geliştirmek |
EN We empower exploration teams to make more effective interpretations that reduce risk, enhance recommendations and ultimately improve exploration strategies and success rates
TR Arama ekiplerine riski azaltan, tavsiyeleri artıran ve nihayetinde arama stratejilerini ve başarı oranlarını iyileştiren daha etkili yorumlamalar yapmalarında destek oluruz
英语 | 土耳其 |
---|---|
effective | etkili |
risk | riski |
and | ve |
strategies | stratejilerini |
success | başarı |
EN Our teams arrive in disaster-struck locations within 48-hours and conduct regular needs assessments to plan our next step.
TR Afete müdahale ekiplerimizi gerekli ekipmanlarla afet bölgesine 48 saat içinde ulaştırıyor, acil yardım operasyonu süresince ihtiyaç analizlerimizi güncelleyerek bir sonraki adımımızı planlıyoruz.
英语 | 土耳其 |
---|---|
disaster | afet |
hours | saat |
needs | ihtiyaç |
next | sonraki |
step | adım |
in | içinde |
EN SOC teams need all the support they can get to successfully defend and protect against today’s attacks.
TR Bu, güvenlik açısından oldukça kritik bir ifadedir. “5G için hazır” ürün ve teknolojilerin sayısı her geçen gün artıyor. Ancak bu ifade tam olarak ne anlama geliyor? Mobil Servis Sağlayıcıları, kapasite ve performans ?
英语 | 土耳其 |
---|---|
protect | güvenlik |
can | ne |
and | ve |
against | için |
英语 | 土耳其 |
---|---|
web | web |
conferencing | konferans |
zoom | zoom |
video | video |
editing | düzenleme |
platforms | platformlar |
adobe | adobe |
easily | kolayca |
connect | bağlanın |
tools | araç |
premiere | premiere |
most | en |
to | için |
of | in |
the | şekilde |
EN It provides your teams with clear guidelines on how to effectively apply your visual identity to promote the brand.
TR Ekiplerinize, markayı tanıtmak için görsel kimliğinizi etkili bir şekilde nasıl uygulayabilecekleri konusunda yol gösterir.
英语 | 土耳其 |
---|---|
visual | görsel |
the | şekilde |
brand | için |
how | nasıl |
EN Branded letterhead templates for your teams to impress your clients.
TR Ekip arkadaşlarınızın müşterilerinizi etkilemesi için markalı antet şablonları.
英语 | 土耳其 |
---|---|
letterhead | antet |
teams | ekip |
branded | markalı |
templates | şablonları |
EN BIM models for the tunnel project and station upgrades were created using AutoCAD, Civil 3D, and Revit, together with Navisworks (US site) to collaborate with construction teams.
TR Tünel projeleri ve istasyon yenilemeleri için BIM modelleri AutoCAD, Civil 3D ve Revit ile inşaat ekipleriyle işbirliği için Navisworks (İngilizce) kullanılarak oluşturuldu.
英语 | 土耳其 |
---|---|
bim | bim |
models | modelleri |
project | iş |
autocad | autocad |
collaborate | işbirliği |
construction | inşaat |
and | ve |
with | ile |
EN Similar immersive environments could help project teams foresee operational and maintenance needs, helping them design buildings and infrastructure that are optimized for end users
TR Benzer sürükleyici ortamlar, proje ekiplerinin operasyonel ve bakım ihtiyaçlarını öngörmelerine yardımcı olarak, son kullanıcılar için optimize edilmiş binaları ve altyapıları tasarlamalarına yardımcı olabilir
英语 | 土耳其 |
---|---|
similar | benzer |
environments | ortamlar |
operational | operasyonel |
maintenance | bakım |
buildings | binalar |
infrastructure | altyapı |
optimized | optimize |
help | yardımcı |
and | ve |
project | proje |
needs | ihtiyaçlarını |
users | kullanıcılar |
that | olabilir |
EN Apple's most famous designer teams up with Ferrari
TR Mercedes, çip krizine rağmen iyi bir yılı geride bırakacak
英语 | 土耳其 |
---|---|
most | iyi |
with | bir |
EN World Championship-winning endurance teams. Some of the world's best sim racing names take on premier endurance racing.
TR Organizasyon ünlü işimleri bünyesine katmaya devam ediyor.
EN Red Bull and AlphaTauri F1 teams with Acura sponsorship
TR 2023 Mercedes-AMG GLC 63 Casus Fotoğrafları
EN These packages, which we delivered in collaboration with the clients, professionals and support teams, reminded us once again of the importance of team spirit.
TR Danışan, meslek elemanı ve destek ekipleri işbirliğinde teslim ettiğimiz bu paketler, ekip ruhunun önemini de bize bir kez daha hatırlatmış oldu.
英语 | 土耳其 |
---|---|
packages | paketler |
delivered | teslim |
support | destek |
team | ekip |
these | bu |
teams | ekipleri |
and | ve |
us | bize |
again | daha |
EN In the case of Manat, there was no time to waste so when contacted by her family, our teams got to it right away.
TR Manat’ın ailesi ekiplerimizle temasa geçtiğinde ekiplerimiz Manat’ın bir an önce eğitim hayatına rahatça devam edebilmesi için hemen harekete geçtiler.
英语 | 土耳其 |
---|---|
family | ailesi |
right away | hemen |
of | in |
the | önce |
EN I would like to thank Support to Life teams who encouraged and supported me and made me feel accompanied with their tolerance, attention, information, and most importantly friendship
TR Bu noktaya gelebilmem için beni cesaretlendiren, desteklerini eksik etmeyen, hoşgörüleri, ilgileri, bilgileri ve en önemlisi arkadaşlıklarıyla daima yanımda olduklarını hissettiren Hayata Destek Derneği ekiplerine teşekkür ediyorum
英语 | 土耳其 |
---|---|
me | beni |
information | bilgileri |
support | destek |
most | en |
to life | hayata |
and | ve |
to | için |
EN It’s already the UEFA quarterfinals, which means there are only eight teams remaining and seven matches left to battle it out to see who will be crowned “best football team in Europe!” To sho……
TR Değerli kulanıcılar, Phemex, sizi “Race for Glory” Twitter etkinliğine davet ediyor! Amaç, yeni ürünlerimiz ve tekliflerimiz hakkında geniş kitlelere yaymak için özelleştirilmiş ……
EN Chris is responsible for setting direction for all of Golden Frog's technology teams, including Software Development, IT Operations and Customer Support
TR Chris, Yazılım Geliştirme, BT Operasyonları ve Müşteri Destek dahil olmak üzere tüm Golden Frog teknoloji ekiplerine yön veren kişidir
英语 | 土耳其 |
---|---|
and | ve |
customer | müşteri |
support | destek |
golden | golden |
technology | teknoloji |
software | yazılım |
development | geliştirme |
all | tüm |
it | bt |
is | olmak |
including | dahil |
operations | operasyonları |
EN Chris drives technology innovation across teams, and is responsible for running and expanding the company's global presence.
TR Chris, ekipler arası teknoloji inovasyonunu yönetir, şirketin global varlığını korumak ve geliştirmekten sorumludur.
英语 | 土耳其 |
---|---|
technology | teknoloji |
teams | ekipler |
and | ve |
responsible | sorumludur |
global | global |
for | arası |
EN Michael leads the software development teams that build Golden Frog's online privacy services, and has worked at Internet companies for the entirety of his 20+ year career
TR Michael Golden Frog'un çevrimiçi güvenlik hizmetlerini kuran yazılım geliştirme takımını yönetiyor ve 20 yılı aşkın kariyeri boyunca internet şirketlerinde çalıştı
英语 | 土耳其 |
---|---|
michael | michael |
development | geliştirme |
privacy | güvenlik |
and | ve |
golden | golden |
software | yazılım |
online | çevrimiçi |
internet | internet |
services | hizmetlerini |
year | yıl |
for | aşkın |
of | boyunca |
EN Our local teams specialise in clearing cargo and getting quicker customs clearances for your perishable goods.
TR Kargoya yönelik özel "gümrükleme" yapısı nedeniyle, dünya genelinde gümrük uygulamalarındaki farklılıklar konusunda bilgi sahibi olmak önemlidir.
英语 | 土耳其 |
---|---|
your | olmak |
and | özel |
for | yönelik |
EN We are developing alternative services across the logistic chain where possible and our customer service teams are able to provide more context.
TR Lojistik zincirin mümkün olan her noktasında alternatif hizmetler geliştiriyoruz; müşteri hizmetleri ekiplerimiz size bu bağlamda daha fazla bilgi sağlayabilir.
英语 | 土耳其 |
---|---|
alternative | alternatif |
possible | mümkün |
and | bu |
customer | müşteri |
the | size |
services | hizmetleri |
to | her |
英语 | 土耳其 |
---|---|
david | david |
design | tasarımları |
market | pazar |
experience | deneyime |
and | ve |
to | her |
英语 | 土耳其 |
---|---|
remove | kaldırın |
call | arama |
access | erişebilir |
wherever | her yerde |
they want | istedikleri |
data | veri |
whenever | zaman |
automatically | otomatik olarak |
and | ve |
英语 | 土耳其 |
---|---|
teams | ekip |
collaborate | işbirliği |
page | sayfada |
real | gerçek |
share | paylaş |
minutes | dakikalar |
time | zamanlı |
in | içinde |
by | yazarak |
meetings | toplantıları |
always | her zaman |
and | ve |
the | aynı |
英语 | 土耳其 |
---|---|
video | görüntü |
conferences | konferanslar |
collaborate | işbirliği |
text | metin |
calls | aramaları |
meetings | toplantıları |
automatically | otomatik olarak |
and | ve |
英语 | 土耳其 |
---|---|
video | video |
transcripts | transkriptleri |
marketing | pazarlama |
teams | ekipleri |
external | dış |
share | paylaşın |
quickly | hızlı |
and | ve |
for | için |
any | herhangi |
easily | kolay |
显示了 50 个翻译的 50