EN The 146 articles of the Basic Law supersede all other German legal norms.
Preložiť "challenging the norms" do Turecký
Zobrazuje sa 50 z 50 prekladov frázy "challenging the norms" z Angličtina do Turecký
Preklad Angličtina do Turecký z challenging the norms
Angličtina
Turecký
TR Grundgesetz diğer tüm Alman hukuk normlarının üstünde ve devlet sistemini ve değerlere ilişkin ilkeleri belirliyor.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| other | diğer |
| all | tüm |
| of | üstünde |
| law | hukuk |
EN After decades of living in the country, DW's Louisa Schaefer, from the US, is still baffled at times when in comes to national etiquette norms.
TR Alman kentlerinde her yer ışıl ışıl ve havada bir Noel kokusu sarmış. Altı popüler Noel panayırı ve her birine özel incelikler.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| the | alman |
| to | her |
EN Group companies expect suppliers and business partners to meet similar working norms, follow their practices in this area and contribute to the realization of conditions.
TR Şirketlerin tamamında çevre yönetimi alanında uzmanlaşmış birimler bulunmakta, çalışanların çevresel farkındalığının artırılması için çalışmalar gerçekleştirilmektedir.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| business | yönetimi |
| area | alan |
| of | in |
| to | için |
EN Entry in the Prize Draw implies unreserved acceptance of these Prize Draw T&Cs and the Loyalty Programme Rules, as well as all accepted norms and ethical/moral rules concerning use of the internet
TR Ödül Çekilişi’ne katılım, bu Ödül Çekilişi HK ve Sadakat Programı Kuralları’nın yanında internet kullanımı ile ilgili kuralların kabul edilen standartlarının ve etik/ahlaki kurallarının koşulsuz kabul edilmesi anlamına gelir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| loyalty | sadakat |
| ethical | etik |
| internet | internet |
| these | bu |
| and | ve |
| well | yanı |
| programme | program |
| the | kabul |
| rules | kurallar |
| use | kullanımı |
| of | ile |
| as | gelir |
EN We qualify our products in accordance with aviation norms and standards, and integrate them into platforms in accordance with external load certification requirements.
TR Ürünlerimizi, havacılık norm ve kurallarına uygun olarak kalifiye ediyor, platformlara harici yük sertifikasyon koşullarına göre entegre ediyoruz.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| integrate | entegre |
| external | harici |
| load | yük |
| certification | sertifikasyon |
| accordance | olarak |
| and | ve |
| with | uygun |
EN The Gun Pod project is being developed in accordance with aviation norms and rules, and will be integrated in line with external load certification conditions
TR Gun Pod projesi havacılık norm ve kurallarına uygun olarak geliştirilmiş ve harici yük sertifikasyon koşullarına göre entegre edilecektir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| project | projesi |
| integrated | entegre |
| external | harici |
| load | yük |
| certification | sertifikasyon |
| developed | geliştirilmiş |
| will be | edilecektir |
| and | ve |
| conditions | koşullar |
| rules | kurallar |
| accordance | olarak |
| with | uygun |
EN C.I.P Norms and Their Reflections on the Turkish Small Arms Industry
TR Roketsan KMC CİRİT Silah Sistemi Göreve Hazır
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| c | c |
EN The 146 articles of the Basic Law supersede all other German legal norms.
TR Grundgesetz diğer tüm Alman hukuk normlarının üstünde ve devlet sistemini ve değerlere ilişkin ilkeleri belirliyor.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| other | diğer |
| all | tüm |
| of | üstünde |
| law | hukuk |
EN After decades of living in the country, DW's Louisa Schaefer, from the US, is still baffled at times when in comes to national etiquette norms.
TR Alman kentlerinde her yer ışıl ışıl ve havada bir Noel kokusu sarmış. Altı popüler Noel panayırı ve her birine özel incelikler.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| the | alman |
| to | her |
EN And by the way: the EU Commission cancelled the norms for cucumbers and other fruits and vegetables ten years ago.
TR Unutmadan: AB Komisyonu salatalığın yanı sıra diğer sebze ve meyvelere yönelik normları on yıl önce yürürlükten kaldırmış durumda.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| and | ve |
| eu | ab |
| commission | komisyonu |
| other | diğer |
| ten | on |
| years | yıl |
| for | yönelik |
EN Ensuring security without making things too hard for non-technical users is challenging
TR Teknik bilgisi olmayan kullanıcılar için süreçleri çok zorlaştırmadan güvenliği sağlamak zorlu bir iştir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| technical | teknik |
| security | güvenliği |
| for | için |
| is | bir |
| users | kullanıcılar |
EN In an increasingly competitive environment, it can be challenging to find the best candidates for healthcare jobs
TR Rekabet seviyesinin giderek arttığı bir ortamda, sağlık işleri için en iyi adayların bulunması zor olabilmektedir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| healthcare | sağlık |
| competitive | rekabet |
| best | en |
| the | giderek |
EN Introducing an electrohydraulic mobile valve that’s challenging the limits of what’s possible
TR Bugün mümkün olanın sınırlarını zorlayan bir elektrohidrolik hareketli valf tanımlıyoruz
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| limits | sınırları |
| possible | mümkün |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN Building a self-service culture inside your company is a challenging objective that can help your business a lot: Reduce first response time, improve customer happiness, train new agents or improve search engine
TR Şirketinizde bir self servis kültürü oluşturmak, işinize çok yardımcı olabilecek zorlu bir hedeftir: İlk müdahale süresini kısaltın, müşteri mutluluğunu artırın, yeni temsilciler eğitin veya arama motorunu iyileştirin
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| improve | iyileştirin |
| customer | müşteri |
| new | yeni |
| self | self |
| service | servis |
| business | iş |
| is | oluşturmak |
| or | veya |
| search | arama |
| can | olabilecek |
| help | yardımcı |
| culture | kültürü |
EN It is a story so full of different and challenging experiences that it sounds unbelievable
TR Kulağa inanılmaz gibi geliyor; farklı, zorlu deneyimlerle dolu bir hikâye
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| full of | dolu |
| different | farklı |
| of | gibi |
EN It is a story so full of different and challenging experiences that it sounds unbelievable
TR Kulağa inanılmaz gibi geliyor; farklı, zorlu deneyimlerle dolu bir hikâye
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| full of | dolu |
| different | farklı |
| of | gibi |
EN We do our best to provide free devices for students, but it can be challenging to maintain a steady supply
TR Öğrencilerimize elimizden geldiğince ücretsiz olarak tüm cihazları sağlamaya çalışıyoruz ancak bu eforun sürekliliği her zaman için mümkün olmuyor
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| devices | cihazlar |
| free | ücretsiz |
| can | mümkün |
| but | ancak |
EN The RS5000 is designed for challenging warehouse and manufacturing environments. Designed for subzero environments, it can be used in your warehouse aisles and in the freezer.
TR RS5000, zorlu depo ve üretim tesisleri için tasarlanmıştır. Sıfırın altındaki soğuk ortamlar için tasarlanan bu barkod okuyucu depo koridorlarında ve dondurucuda kullanılabilir.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| warehouse | depo |
| environments | ortamlar |
| manufacturing | üretim |
| and | ve |
EN They also offer UHF RFID encoding, linerless printing, the latest connectivity options and user-friendly functionality to keep you operating in the most challenging environments.
TR UHF RFID kodlama, kaplamasız baskı, en yeni bağlantı seçenekleri ve kullanıcı dostu işlevsellik özellikleri sayesinde en zorlu ortamlarda işinizi sürdürmenizi sağlar.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| offer | sağlar |
| rfid | rfid |
| options | seçenekleri |
| functionality | işlevsellik |
| environments | ortamlarda |
| printing | baskı |
| connectivity | bağlantı |
| user | kullanıcı |
| friendly | dostu |
| and | ve |
| most | en |
| user-friendly | kullanıcı dostu |
EN Challenging Materials with High Metal or Liquid Content
TR Yüksek Metal veya Sıvı İçeriğine Sahip Zorlayıcı Malzemeler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| materials | malzemeler |
| high | yüksek |
| metal | metal |
| or | veya |
| liquid | sıvı |
EN The new FX7500 Fixed RFID Reader introduces advanced RFID radio technology for faster, more accurate read rates and more consistent performance even in challenging environments
TR Yeni FX7500 sabit RFID Okuyucu daha yüksek, daha hatasız okuma hızları ve zorlu ortamlarda dahi daha tutarlı performans için gelişmiş RFID radyo teknolojisini sunuyor
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| fixed | sabit |
| rfid | rfid |
| radio | radyo |
| technology | teknolojisini |
| performance | performans |
| environments | ortamlarda |
| consistent | tutarlı |
| advanced | gelişmiş |
| new | yeni |
| reader | okuyucu |
| read | ve |
| for | için |
EN With no use case too challenging, MotionWorks Signature Service ensures your solution is deployed with the proper design, architecture, integration and user adoption
TR En zorlu kullanım durumları için bile kullanılabilecek, MotionWorks Özel Hizmeti, çözümünüzün uygun tasarım, mimari, entegrasyon ve kullanıcı benimsemesiyle konuşlandırılmasını sağlar
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| ensures | sağlar |
| integration | entegrasyon |
| design | tasarım |
| user | kullanıcı |
| with | uygun |
| architecture | mimari |
| service | hizmeti |
| use | kullanım |
| and | ve |
EN Timely approvals, compliance certificates and ever-changing regulations make customs clearances a challenging business requirement
TR Zamanında alınması gereken onaylar, uyumluluk sertifikaları ve durmadan değişen yönetmelikler, gümrükleme işlemlerini zorlu bir iş gerekliliği haline getiriyor
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| timely | zamanında |
| compliance | uyumluluk |
| business | iş |
| and | ve |
| a | bir |
| certificates | sertifikaları |
| make | haline |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN In practice, it can also be challenging to monitor and maintain service levels within cross-border arrangements
TR Uygulamada, sınır ötesi yasal düzenlemeler nedeniyle; hizmet sürecinin takibi ve korunması zor olabilmektedir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| service | hizmet |
| border | sınır |
| and | ve |
| to | nedeniyle |
EN In an increasingly competitive environment, it can be challenging to find the best candidates for healthcare jobs
TR Rekabet seviyesinin giderek arttığı bir ortamda, sağlık işleri için en iyi adayların bulunması zor olabilmektedir
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| healthcare | sağlık |
| competitive | rekabet |
| best | en |
| the | giderek |
EN It is a story so full of different and challenging experiences that it sounds unbelievable
TR Kulağa inanılmaz gibi geliyor; farklı, zorlu deneyimlerle dolu bir hikâye
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| full of | dolu |
| different | farklı |
| of | gibi |
EN It is a story so full of different and challenging experiences that it sounds unbelievable
TR Kulağa inanılmaz gibi geliyor; farklı, zorlu deneyimlerle dolu bir hikâye
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| full of | dolu |
| different | farklı |
| of | gibi |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN The RS5000 is designed for challenging warehouse and manufacturing environments. Designed for subzero environments, it can be used in your warehouse aisles and in the freezer.
TR RS5000, zorlu depo ve üretim tesisleri için tasarlanmıştır. Sıfırın altındaki soğuk ortamlar için tasarlanan bu barkod okuyucu depo koridorlarında ve dondurucuda kullanılabilir.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| warehouse | depo |
| environments | ortamlar |
| manufacturing | üretim |
| and | ve |
EN They also offer UHF RFID encoding, linerless printing, the latest connectivity options and user-friendly functionality to keep you operating in the most challenging environments.
TR UHF RFID kodlama, kaplamasız baskı, en yeni bağlantı seçenekleri ve kullanıcı dostu işlevsellik özellikleri sayesinde en zorlu ortamlarda işinizi sürdürmenizi sağlar.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| offer | sağlar |
| rfid | rfid |
| options | seçenekleri |
| functionality | işlevsellik |
| environments | ortamlarda |
| printing | baskı |
| connectivity | bağlantı |
| user | kullanıcı |
| friendly | dostu |
| and | ve |
| most | en |
| user-friendly | kullanıcı dostu |
EN You get superior RFID read performance and receiver sensitivity for fast, accurate capture of challenging RFID tags and the ability to capture 1D and 2D barcodes.
TR En zor RFID etiketlerini bile hızlı ve hatasız okutmak için üstün RFID etiketleri okuma performansına, alıcı hassasiyetine ve 1 ve 2 boyutlu barkodları okuyabilme imkanına kavuşun.
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| get | al |
| rfid | rfid |
| tags | etiketleri |
| fast | hızlı |
| superior | üstün |
| of | in |
| to | alıcı |
| for | için |
| performance | performans |
| read | ve |
EN Challenging Materials with High Metal or Liquid Content
TR Yüksek Metal veya Sıvı İçeriğine Sahip Zorlayıcı Malzemeler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| materials | malzemeler |
| high | yüksek |
| metal | metal |
| or | veya |
| liquid | sıvı |
EN The new FX7500 Fixed RFID Reader introduces advanced RFID radio technology for faster, more accurate read rates and more consistent performance even in challenging environments
TR Yeni FX7500 sabit RFID Okuyucu daha yüksek, daha hatasız okuma hızları ve zorlu ortamlarda dahi daha tutarlı performans için gelişmiş RFID radyo teknolojisini sunuyor
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| fixed | sabit |
| rfid | rfid |
| radio | radyo |
| technology | teknolojisini |
| performance | performans |
| environments | ortamlarda |
| consistent | tutarlı |
| advanced | gelişmiş |
| new | yeni |
| reader | okuyucu |
| read | ve |
| for | için |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN Those who dream of endless manicured greens, challenging roughs and legendary courses will find golf is in our DNA
TR Uçsuz bucaksız bakımlı yeşil sahaları, zorlu engebeleri ve efsanevi sahaları hayal edenler golf’ün DNA’mızda olduğunu görecekler
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| dream | hayal |
| greens | yeşil |
| legendary | efsanevi |
| golf | golf |
| is | olduğunu |
| and | ve |
EN It can be quite challenging to adapt to the sometimes humid climate in the Rhine Area
TR Havaya alışmam kolay olmadı, kimi zaman Ren’deki nemli havaya uyum sağlamak bazen gerçek bir meydan okuma
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| sometimes | bazen |
| to | sağlamak |
| the | bir |
EN There are some challenging climbs along the way, but the effort will be rewarded: spectacular views, the famous Neuschwanstein Castle and Bavarian mountain villages are highlights of this tour
TR Gerçi bu rotada epey zorlu yokuşlar var ama çabalarınız mükafatsız kalmıyor: Sansasyonel manzaralar, meşhur masalsı Neuschwanstein Şatosu ve Bavyera köyleri, bu turun zirve noktasını oluşturuyor
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| but | ama |
| views | manzaralar |
| famous | meşhur |
| this | bu |
| and | ve |
| the | var |
EN And: “Staying motivated over such a long period is very challenging for everyone involved.” What can help? Taking a day or an evening off now and again, and doing something entirely different, even if the opportunities are rare
TR Ve ekliyor: “Her katılımcının bu kadar uzun süre motive kalmasını sağlamak zor.” Tavsiyesi: Arada bazı günler veya akşamları boş tutmak ve nadiren mümkün olsa bile tamamen farklı bir şey yapmak
EN Growth of the partners' client base. Reaching the 170 B2B partners in a challenging period. Game portfolio of 12 games
TR Ortakların müşteri tabanının büyümesi. Zor bir iş döneminde 170 B2B ortağına kadar büyüme. 12 oyunluk oyun portföyü
| Angličtina | Turecký |
|---|---|
| growth | büyüme |
| client | müşteri |
| base | tabanı |
| period | döneminde |
| portfolio | portföy |
Zobrazuje sa 50 z 50 prekladov
Podobné preklady
challenging the norms norms accepted norms challenging very challenging challenging without challenging task it’s challenging challenging climbs offer challenging quite challenging challenging business requirement challenging right challenging things challenging roughs challenging courses challenging climate a challenging objective a challenging task challenging the limits challenging for everyone challenging to monitor challenging environments a challenging period simulating challenging driving it s challenging challenging to maintain blockchain is challenging challenging consumer requirements still challenging become challenging challenging career right challenging project challenging climbs along a particularly challenging challenging to determine challenging part challenging to create challenging mountain hikes challenging ones designed for challenging challenging greens challenging period challenging global economic case too challenging challenging environmental conditionsPreložte challenging the norms do iného jazyka
Arabský 
Francúzsky 
Fínsky 
Holandský 
Indonézsky 
Japonský 
Kórejčina 
Maďarský 
Nemecký 
Nórsky 
Portugalčina 
Poľský 
Rusky 
Taliansky 
Turecký 
Vietnamčina 
Česky 
Čínsky 
Španielsky 
Švédsky