TR Ekip arkadaşlarınızı davet edin ve çalışma alanınızdaki özelliklere erişim izni verin. Stajyerleri veya serbest çalışanları bile davet edebilirsiniz.
"çalışanları bile davet" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
TR Ekip arkadaşlarınızı davet edin ve çalışma alanınızdaki özelliklere erişim izni verin. Stajyerleri veya serbest çalışanları bile davet edebilirsiniz.
EN Invite your team members and grant access to features in your workspace. You can even invite freelancers or interns to collaborate.
turco | inglês |
---|---|
ekip | team |
davet | invite |
ve | and |
erişim | access |
veya | or |
TR Hatta stajyerleri veya serbest çalışanları bile davet edebilirsiniz.
EN You can even invite interns or freelancers.
turco | inglês |
---|---|
veya | or |
davet | invite |
TR İşin bir kısmını devrederseniz, web sitelerinin durumunu veya etkinliğini herhangi bir süreye göre kontrol etmeniz gerekebilir. Çalışanları ve serbest çalışanları SEO monitor aracı etkinlik panosu ile kontrol edin.
EN If you delegate some of the work, you may need to check activity on the websites by any period. Website SEO performance tool can help you control subordinates and contractors with website monitoring tool activity dashboard.
turco | inglês |
---|---|
web | website |
seo | seo |
aracı | tool |
etkinlik | activity |
TR Bir çalışma alanına davet edebileceğiniz ekip arkadaşı veya misafir sayısında herhangi bir sınır bulunmaz. Dilediğiniz kadar ekip arkadaşı davet edebilirsiniz. Dafa fazla bilgi.
EN There is no limit to the number of team members or guests you can invite to collaborate in a workspace. You may invite as many as you need. Learn more.
turco | inglês |
---|---|
davet | invite |
ekip | team |
veya | or |
sınır | limit |
bilgi | learn |
TR Bir çalışma alanına davet edebileceğiniz ekip arkadaşı veya misafir sayısında herhangi bir sınır bulunmaz. Dilediğiniz kadar ekip arkadaşı davet edebilirsiniz.
EN There is no limit to the number of team members or guests you can invite to collaborate in a workspace. You may invite as many as you need.
turco | inglês |
---|---|
davet | invite |
ekip | team |
veya | or |
sınır | limit |
TR Elsevier'in 1934'teki çalışanları, depo yöneticisinin şirketteki 25. yılını kutluyorlar
EN Elsevier's staff in 1934, celebrating the warehouse manager's 25th anniversary with the company
turco | inglês |
---|---|
elsevier | elsevier |
depo | warehouse |
TR İletişimlere ek olarak, Elsevier çalışanları erişim, doğrulama, gösterge ve eğitimle ilgili Research4Life görev komitelerinde yer almaktadır.
EN In addition to communications, colleagues throughout Elsevier are involved in Research4Life task forces on access, authentication, metrics and training.
turco | inglês |
---|---|
elsevier | elsevier |
erişim | access |
doğrulama | authentication |
görev | task |
TR Tüm tedarik çalışanları, dernek içi ya da dışında tüm iş ilişkilerinde bu standartlara göre hareket eder.
EN All supply employees act according to these standards in all their business relationships inside or outside the association.
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
tedarik | supply |
standartlara | standards |
TR Whoer.net web sitesi yönetimi ve çalışanları, diğer sitelerde ve site sahiplerinde yayınlanan materyallerin yazarlarının görüşlerini paylaşamaz.
EN Whoer.net website administration and its employees may not share the views of the authors of materials published on other sites and site owners.
turco | inglês |
---|---|
whoer | whoer |
yönetimi | administration |
ve | and |
diğer | other |
yayınlanan | published |
ın | of |
yazarların | authors |
TR Hayata Destek çalışanları olarak bu süreçte birçok zorlukla karşılaştık; mültecilerin karşı karşıya kaldığı sorunlarla ilgili çözüm yolları bulmaya çalıştık.
EN The project aims at increasing the living standards of refugees in rural areas and ensuring their access to rights and services while supporting their active participation in the community.
TR Hayata Destek çalışanları olarak bu süreçte birçok zorlukla karşılaştık; mültecilerin karşı karşıya kaldığı sorunlarla ilgili çözüm yolları bulmaya çalıştık.
EN The project aims at increasing the living standards of refugees in rural areas and ensuring their access to rights and services while supporting their active participation in the community.
TR Başvurular incelendikten sonra belirlenen eğitimleri alan Kibar Grubu çalışanları “Kibar Gönüllüsü” olarak gönüllülük çalışmaları gerçekleştiriyor.
EN After the applications are evaluated, the Kibar Group employees, who have received the assigned pieces of training, perform volunteering activities as “Kibar Volunteers.”
turco | inglês |
---|---|
başvurular | applications |
grubu | group |
çalışmaları | activities |
TR Tüm tedarik çalışanları, dernek içi ya da dışında tüm iş ilişkilerinde bu standartlara göre hareket eder.
EN All supply employees act according to these standards in all their business relationships inside or outside the association.
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
tedarik | supply |
standartlara | standards |
TR Evet, satın alabilirsiniz! Şirketinizin çalışanları için çok sayıda üyelik planı satın alabileceğiniz gibi Agency/Enterprise üyelik planlarımıza göz atabilirsiniz. Bu planlar sırasıyla 3 ve 5 alt kullanıcıyı kapsamaktadır.
EN Yes, you can! Either purchase several subscription plans for your company members or check our Agency/Enterprise subscription plans. These accommodate 3 and 5 managing sub-users respectively.
turco | inglês |
---|---|
satın | purchase |
üyelik | subscription |
enterprise | enterprise |
planlar | plans |
alt | sub |
TR Uzun yolculuklar yapmak veya şehirlerdeki teslimatları çoğaltmak zorunda olan şirketler ve çalışanları için özel olarak tasarlanmış ?Sürücü? adı verilen bir versiyon
EN A version called ?Driver?, specially designed for companies and their employees who have to make long trips or to multiply deliveries in urban areas
turco | inglês |
---|---|
uzun | long |
veya | or |
zorunda | have to |
şirketler | companies |
özel | specially |
sürücü | driver |
versiyon | version |
TR Cihazlar modern çalışmayı teşvik eder. Çalışanları memnun edin ve otomasyonla BT'yi özgür bırakın.
EN Devices propel modern work. Delight employees and free IT with automation.
turco | inglês |
---|---|
cihazlar | devices |
modern | modern |
ve | and |
bt | it |
özgür | free |
TR Dernekte görevli saha çalışanları Diyarbakır ili ve ilçelerdeki Suriyeli topluluklar için gerçekleştirilecek olan eğitim ve toplu bilgilendirme çalışmalarına tercüman olarak eşlik edecek,
EN Will accompany field workers working in the association in the training and collective information activities to be carried out for the Syrian communities in Diyarbakır province and its districts as a translator,
turco | inglês |
---|---|
saha | field |
suriyeli | syrian |
eğitim | training |
bilgilendirme | information |
edecek | will |
TR Başta çalışanları olmak üzere, tüm paydaşları ile şeffaf ve sürekli bir iletişimi tercih eden Kibar Grubu, pandemic dönemini verimli bir şekilde geçirdi.
EN Preferring a transparent and continuous communication with all its stakeholders, notably with its employees, Kibar Group has been productive during the pandemic period.
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
şeffaf | transparent |
sürekli | continuous |
grubu | group |
verimli | productive |
TR Sadece Kibar Grubu çalışanları ve ailelerinin YouTube üzerinden izleyebildiği “Kibar Let’s Talk” serisinin ilk konuğu Psikiyatri Uzmanı ve Yazar Prof
EN The first guest of the webinar series “Kibar Let’s Talk”, which is available on YouTube exclusively for Kibar Group employees and their families, was Prof
turco | inglês |
---|---|
grubu | group |
ve | and |
youtube | youtube |
s | s |
TR Zebra Workforce Connect en önemli iş akışlarını tek bir yerde konsolide ederek, ön saflarda çalışanları verimsizlik sorunundan kurtarır, ekipler ve veriler arasındaki boşluğu kapatır.
EN Zebra Workforce Connect consolidates the most critical workflows in one place to free frontline workers from inefficiencies and close gaps between teams and data.
turco | inglês |
---|---|
zebra | zebra |
connect | connect |
en | most |
önemli | critical |
yerde | place |
ekipler | teams |
veriler | data |
arasındaki | between |
TR Klinik Çalışanları ve Hemşireler (VoIP, Güvenli Metinler Gönderme/Alma, Mobil Alarmlar/Uyarılar, İlaç Tedavisi, Kan, Sağlık Kayıtlarına Erişim)
EN Clinicans and Nurses (VoIP, Send/Receive Secure Texts, Mobile Alarms/Alerts, Manage Medication, Blood, Access Health Records)
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
güvenli | secure |
metinler | texts |
alma | receive |
mobil | mobile |
uyarılar | alerts |
kan | blood |
sağlık | health |
erişim | access |
TR Şimdi, klinik çalışanları Sağlık Sektörü İçin DS2200 Serisi ile işlerini doğru yapacak güce sahip
EN Now clinicians have the power to get it all done right with the DS2200 Series for Healthcare
turco | inglês |
---|---|
sağlık | healthcare |
serisi | series |
sahip | have |
TR İlk müdahale ekipleri, saha servis teknisyenleri ve üretim hattı çalışanları olarak yaptığınız işler, grubun gelişmesi için gereken temel unsurları sağlar
EN As first responders, field service technicians and manufacturing line workers, your work provides the essentials that are fundamental to a thriving community
turco | inglês |
---|---|
saha | field |
servis | service |
üretim | manufacturing |
hattı | line |
temel | fundamental |
sağlar | provides |
TR Performans üstünlüğüne ulaşabilmek için, perakende/ticaret, imalat, taşıma ve lojistik, sağlık sektörü, kamu sektörü ve diğer sektörlere dahil iş yerlerinde ileri hatta çalışanları destekleriz.
EN We empower the front line of business in retail/ecommerce, manufacturing, transportation and logistics, healthcare, public sector and other industries to achieve a performance edge.
turco | inglês |
---|---|
performans | performance |
lojistik | logistics |
sağlık | healthcare |
kamu | public |
diğer | other |
TR Müşterilerimizin iş açısından kritik öneme sahip kararlar vermesine yardımcı olmak adına çalışanları, varlıkları ve verileri akıllı bir şekilde birbirine bağlayan sektöre özel, uçtan uca çözümler sunuyoruz.
EN We deliver industry tailored, end-to-end solutions that intelligently connect people, assets and data to help our customers make business-critical decisions.
turco | inglês |
---|---|
kritik | critical |
kararlar | decisions |
verileri | data |
özel | tailored |
TR Bu şekilde, ilk mobil uygulama projeleri için muazzam miktarda zaman ve paradan tasarruf edeceklerdi. Büyük şirketlerin teknoloji çalışanları çoğu zaman uygulama oluşturucu desteğimizle iletişime geçer ve onlara yardım etmeyi severiz.
EN This way they would save a tremendous amount of time and money for their first mobile app project. Most of the time tech people of big companies contact our app builder support, and we love to help them.
turco | inglês |
---|---|
şekilde | way |
ilk | first |
mobil | mobile |
miktarda | amount |
tasarruf | save |
şirketlerin | companies |
teknoloji | tech |
oluşturucu | builder |
iletişime | contact |
TR Çalışanları ilgi çekici etkinliklerle motive edin ve tutun
EN Motivate and retain employees with engaging activities
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
TR Çalışanları mutlu eden ilgi çekici etkinliklerle genel morali artırın. Her etkinlik için yıllık bir plan oluşturun ve geri bildirim toplayın.
EN Boost overall morale with engaging activities that keep employees happy. Create a yearly plan for and gather feedback for each activity.
turco | inglês |
---|---|
mutlu | happy |
genel | overall |
etkinlik | activity |
yıllık | yearly |
plan | plan |
oluşturun | create |
toplayın | gather |
TR Performans değerlendirmeleri, yöneticiler ve çalışanları için önemli bir gelişim fırsatıdır. Monday.com'un toplantıları işlemek ve sonuçları takip etmek için çalışan yönetim sistemini kullanın.
EN Performance reviews are a key development opportunity for managers and their employees. Use monday.com’s employee management system to handle meetings and keep track of outcomes.
turco | inglês |
---|---|
performans | performance |
önemli | key |
gelişim | development |
sonuçları | outcomes |
yönetim | management |
sistemini | system |
kullanın | use |
fırsatı | opportunity |
TR çalışanları gruplara ekleme, yöneticileri atama, erişimi yapılandırma ve engelleme
EN add employees to groups, appoint admins, configure and block access
turco | inglês |
---|---|
ekleme | add |
erişimi | access |
ve | and |
TR belirli bir meslektaşı, çevrimiçi çalışanları veya tüm grup üyelerini etiketleyin
EN call out to a specific colleague, online employees, or all group members
turco | inglês |
---|---|
belirli | specific |
çevrimiçi | online |
veya | or |
tüm | all |
grup | group |
TR Tüm tedarik çalışanları, dernek içi ya da dışında tüm iş ilişkilerinde bu standartlara göre hareket eder.
EN All supply employees act according to these standards in all their business relationships inside or outside the association.
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
tedarik | supply |
standartlara | standards |
TR Tüm tedarik çalışanları, dernek içi ya da dışında tüm iş ilişkilerinde bu standartlara göre hareket eder.
EN All supply employees act according to these standards in all their business relationships inside or outside the association.
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
tedarik | supply |
standartlara | standards |
TR Ayrıca kilitli bir güvenlik modeli, Amazon çalışanları dahil olmak üzere tüm yönetici erişimlerini engelleyerek insan hatası ve kurcalama olasılığını ortadan kaldırır
EN Additionally, a locked-down security model prohibits all administrative access, including those of Amazon employees, eliminating the possibility of human error and tampering
turco | inglês |
---|---|
ayrıca | additionally |
güvenlik | security |
modeli | model |
amazon | amazon |
tüm | all |
insan | human |
TR Hayata Destek çalışanları olarak bu süreçte birçok zorlukla karşılaştık; mültecilerin karşı karşıya kaldığı sorunlarla ilgili çözüm yolları bulmaya çalıştık.
EN The project aims at increasing the living standards of refugees in rural areas and ensuring their access to rights and services while supporting their active participation in the community.
TR ABD hükümeti çalışanları ve yüklenicileri, Paket Erişim İsteği Formu'nu doldurup info@fedramp.gov adresine göndererek FedRAMP PMO'dan AWS FedRAMP Güvenlik Paketi'ne erişim isteğinde bulunabilir.
EN U.S. Government employees and contractors can request access to the AWS FedRAMP Security Package from the FedRAMP PMO by completing a Package Access Request Form and submitting it to info@fedramp.gov.
turco | inglês |
---|---|
hükümeti | government |
erişim | access |
fedramp | fedramp |
aws | aws |
güvenlik | security |
TR Çalışanları ilgi çekici etkinliklerle motive edin ve tutun
EN Motivate and retain employees with engaging activities
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
TR Çalışanları mutlu eden ilgi çekici etkinliklerle genel morali artırın. Her etkinlik için yıllık bir plan oluşturun ve geri bildirim toplayın.
EN Boost overall morale with engaging activities that keep employees happy. Create a yearly plan for and gather feedback for each activity.
turco | inglês |
---|---|
mutlu | happy |
genel | overall |
etkinlik | activity |
yıllık | yearly |
plan | plan |
oluşturun | create |
toplayın | gather |
TR Performans değerlendirmeleri, yöneticiler ve çalışanları için önemli bir gelişim fırsatıdır. Monday.com'un toplantıları işlemek ve sonuçları takip etmek için çalışan yönetim sistemini kullanın.
EN Performance reviews are a key development opportunity for managers and their employees. Use monday.com’s employee management system to handle meetings and keep track of outcomes.
turco | inglês |
---|---|
performans | performance |
önemli | key |
gelişim | development |
sonuçları | outcomes |
yönetim | management |
sistemini | system |
kullanın | use |
fırsatı | opportunity |
TR Bosch çalışanları greve başladı
EN Porsche production shuts down temporarily due to Ukraine invasion
TR Uzak ofisleri ve çalışanları birbirine bağlama söz konusu olduğunda geleneksel dağıtılmış ağlar, kurum genelinde daha fazla hız ve yeniliği sağlayan yeni bulut tabanlı uygulama dalgasını kaldıramaz.
EN When it comes to connecting remote offices and employees, traditional distributed networks can't handle the new wave of cloud-based applications that are driving increasing speed and innovation across the enterprise.
turco | inglês |
---|---|
uzak | remote |
geleneksel | traditional |
dağıtılmış | distributed |
ağlar | networks |
kurum | enterprise |
genelinde | across |
hız | speed |
bulut | cloud |
tabanlı | based |
uygulama | applications |
ın | of |
TR Uzaktan çalışanları uygulamalara güvenli bir şekilde bağlarken iş harici trafiği filtreleme ve gerek bireysel gerekse bulut tabanlı uygulamalardan erişilen verilerin güvenliğini sağlama
EN Securely connect remote workers to apps and filter out non-work traffic while ensuring data accessed from both private and cloud-based apps are safe
turco | inglês |
---|---|
uzaktan | remote |
şekilde | while |
trafiği | traffic |
bulut | cloud |
tabanlı | based |
verilerin | data |
TR İlk müdahale ekipleri, saha servis teknisyenleri ve üretim hattı çalışanları olarak yaptığınız işler, grubun gelişmesi için gereken temel unsurları sağlar
EN As first responders, field service technicians and manufacturing line workers, your work provides the essentials that are fundamental to a thriving community
turco | inglês |
---|---|
saha | field |
servis | service |
üretim | manufacturing |
hattı | line |
temel | fundamental |
sağlar | provides |
TR Zebra Workforce Connect en önemli iş akışlarını tek bir yerde konsolide ederek, ön saflarda çalışanları verimsizlik sorunundan kurtarır, ekipler ve veriler arasındaki boşluğu kapatır.
EN Zebra Workforce Connect consolidates the most critical workflows in one place to free frontline workers from inefficiencies and close gaps between teams and data.
turco | inglês |
---|---|
zebra | zebra |
connect | connect |
en | most |
önemli | critical |
yerde | place |
ekipler | teams |
veriler | data |
arasındaki | between |
TR Klinik Çalışanları ve Hemşireler (VoIP, Güvenli Metinler Gönderme/Alma, Mobil Alarmlar/Uyarılar, İlaç Tedavisi, Kan, Sağlık Kayıtlarına Erişim)
EN Clinicans and Nurses (VoIP, Send/Receive Secure Texts, Mobile Alarms/Alerts, Manage Medication, Blood, Access Health Records)
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
güvenli | secure |
metinler | texts |
alma | receive |
mobil | mobile |
uyarılar | alerts |
kan | blood |
sağlık | health |
erişim | access |
TR Şimdi, klinik çalışanları Sağlık Sektörü İçin DS2200 Serisi ile işlerini doğru yapacak güce sahip
EN Now clinicians have the power to get it all done right with the DS2200 Series for Healthcare
turco | inglês |
---|---|
sağlık | healthcare |
serisi | series |
sahip | have |
TR Soruları yanıtlayın ve geri bildirim sağlayın. Yeni yorumlardan haberdar olmaları için ortak çalışanları etiketleyin.
EN Reply to questions and provide feedback. Tag collaborators to notify them of new comments.
turco | inglês |
---|---|
soruları | questions |
sağlayın | provide |
yeni | new |
TR ASPİLSAN Enerji çalışanları olarak bizler, yukarıda belirtilen ilkeler ışığında; çevre ve doğaya saygılı olmayı, işimizi sürekli geliştirmeyi, iyileştirmeyi, müşteri taleplerini yerine getirmeyi taahhüt ederiz.
EN “As employees of ASPILSAN Energy, we pledge to have respect upon the environment and nature, continually develop and improve our occupation and to fulfill customer requests in the light of principles specified above.”
turco | inglês |
---|---|
enerji | energy |
belirtilen | specified |
çevre | environment |
sürekli | continually |
müşteri | customer |
TR Aspilsan çalışanları olarak her türlü faaliyetlerimizde emniyete yönelik önlemleri almak ve uyulmasını sağlamak öncelikli sorumluluğumuzdur.
EN Our primary responsibility is to take safety oriented precautions and to ensure that these precautions are followed within our business operations as Aspilsan employees.
TR ASPİLSAN Enerji çalışanları olarak cumhuriyetimizin kurucusu, büyük devlet adamı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılarak ebediyete intikal edişinin 83. yılında saygı, sevgi ve özlemle andık.
EN On the 83rd death anniversary, we, the employees of ASPİLSAN Enerji, remember the creator of our republic the great statesman, Great Leader Mustafa Kemal Atatürk, with respect, love and longing.
turco | inglês |
---|---|
büyük | great |
saygı | respect |
Mostrando 50 de 50 traduções