TR Hijyen kurallarına çok dikkat ettik” sözleriyle anlatıyor Sevda bu süreci.
TR Hijyen kurallarına çok dikkat ettik” sözleriyle anlatıyor Sevda bu süreci.
EN We have been very careful about hygiene.”
turco | inglês |
---|---|
hijyen | hygiene |
çok | very |
TR Bülent Altan bu gelişmeyi, “Bu teknolojiye dayalı bir sanayi çağının eşiğindeyiz” sözleriyle vurguluyor
EN “We are on the cusp of the industrial age of this technology”, stresses Bulent Altan
turco | inglês |
---|---|
bu | this |
teknolojiye | technology |
sanayi | industrial |
TR Dergi bunu kendi sözleriyle çok daha nesnel yalınlıkla dile getiriyor: “Katapult, sosyal bilimler alanındaki istatistik ve araştırmalardan yola çıkarak basit ve detaylı grafikler oluşturuyor.” Katapult’ta fotoğraflara yer verilmiyor
EN But this doesn’t bother the readers
turco | inglês |
---|---|
daha | but |
TR TÜRKİYE - 46 yaşındaki Sevda Şengün, COVID-19 salgını sırasında hamile kalan ve tüm bu sorularla karşı karşıya olan milyonlarca kadından sadece biri
EN TURKEY - Sevda Şengün, 46, is only one of millions of women who got pregnant and have faced all these questions during the pandemic
turco | inglês |
---|---|
sırasında | during |
ve | and |
TR Dünyanın her yerinde Sevda'nın yaşadığı zorlukları yaşayan milyonlarca kadın var
EN There are millions of women who experience the same hardships as Sevda all over the world
turco | inglês |
---|---|
dünyanın | world |
her | all |
kadın | women |
TR Ne var ki, tam da Sevda ve eşinin aşı olma kararını ertelemelerinin ardındaki nedenlerle hala hamile kadınlar arasında aşı olma oranları oldukça düşük..
EN Despite these, the number of pregnant women who get vaccinated is still very low due to the very same reasons as Sevda and his husband postponed their decision.
turco | inglês |
---|---|
hala | still |
kadınlar | women |
oldukça | very |
düşük | low |
TR Nasra bize deneyiminden bahsediyor ve Research4Life programları vasıtasıyla doktorların doğru bilimsel bilgileri bulmasına nasıl yardımcı olduğunu anlatıyor.
EN Nasra talks about her experience, explaining to us how she is helping doctors to find the right scientific information through the Research4Life programmes.
turco | inglês |
---|---|
programları | programmes |
bilimsel | scientific |
bilgileri | information |
olduğunu | is |
TR Journavel ile gezmeyi sevenlere planlı gezmeyi anlatıyor, seyahat ile ilgili ipuçlarımızı paylaşıyoruz
EN With Journavel, we tell you about the planned trip and share our travel tips
turco | inglês |
---|---|
seyahat | travel |
TR Peter Smith, Blockchain.com'u 10 yıl içinde sıfırdan 5 milyar dolarlık bir işletmeye dönüştürdü. Baillie Gifford destekli girişimin CEO'su, takip ettiği 4 fonu ve neden binlerce kişiye kripto para verdiğini anlatıyor
EN Peter Smith built Blockchain.com from nothing into a $5 billion business in 10 years. The CEO of the Baillie Gifford-backed startup shares 4 assets he's following, and why he's given away crypto to thousands of people
turco | inglês |
---|---|
peter | peter |
smith | smith |
blockchain | blockchain |
yıl | years |
milyar | billion |
ceo | ceo |
takip | following |
kripto | crypto |
TR Özellikle COVID-19 pandemisi dönemiyle değişen ihtiyaçlara cevap vermekte gönüllülerin nasıl bir görevi olduğunu, Batman sahamızdan erişim sorumlumuz Pervin Eviz anlatıyor.
EN Our outreach officer Pervin Eviz from Batman describes what kind of responsibilities volunteers have in responding to the changing needs during the COVID-19 pandemic.
turco | inglês |
---|---|
pandemisi | pandemic |
batman | batman |
TR Bir insani yardım çalışanı olarak Aslı, hem kendisi için temel insani yardım standartlarının ne anlama geldiğini, hem de bu iki günlük eğitimin önemini ve içeriğini anlatıyor.
EN A dedicated humanitarian worker, Aslı talks about what core humanitarian standards mean for her and explains the significance and content of this two-day training.
turco | inglês |
---|---|
temel | core |
anlama | mean |
günlük | day |
standartları | standards |
TR Özellikle COVID-19 pandemisi dönemiyle değişen ihtiyaçlara cevap vermekte gönüllülerin nasıl bir görevi olduğunu, Batman sahamızdan erişim sorumlumuz Pervin Eviz anlatıyor.
EN Our outreach officer Pervin Eviz from Batman describes what kind of responsibilities volunteers have in responding to the changing needs during the COVID-19 pandemic.
turco | inglês |
---|---|
pandemisi | pandemic |
batman | batman |
TR Bir insani yardım çalışanı olarak Aslı, hem kendisi için temel insani yardım standartlarının ne anlama geldiğini, hem de bu iki günlük eğitimin önemini ve içeriğini anlatıyor.
EN A dedicated humanitarian worker, Aslı talks about what core humanitarian standards mean for her and explains the significance and content of this two-day training.
turco | inglês |
---|---|
temel | core |
anlama | mean |
günlük | day |
standartları | standards |
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive
turco | inglês |
---|---|
sosyal | social |
lokman | lokman |
aylık | month |
anlatıyor | tells |
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor
EN Abdullah works for an organization delivering humanitarian assistance and tells us how aid is continuously delivered to those most in need amidst COVID-19
turco | inglês |
---|---|
anlatıyor | tells |
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor.
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive.
turco | inglês |
---|---|
sosyal | social |
lokman | lokman |
aylık | month |
anlatıyor | tells |
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor.
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive.
turco | inglês |
---|---|
sosyal | social |
lokman | lokman |
aylık | month |
anlatıyor | tells |
TR Afgan Dayanışma Dernekleri Anlatıyor: Zorluklara Rağmen...
EN Standing tall on one’s legs and keeping head above water is definitely...
TR Afgan Dayanışma Dernekleri Anlatıyor: Zorluklara Rağmen...
EN Standing tall on one’s legs and keeping head above water is definitely...
TR Geleceğin astronotları uzay yolculuğuna nasıl hazırlanıyorlar? ESA eğiticisi Laura Winterling, işini anlatıyor.
EN How are astronauts trained for space travel? Former ESA instructor Laura Winterling talks about it.
turco | inglês |
---|---|
uzay | space |
TR Günümüzde hâlâ tonlarca gıda çöpe atılıyor. Açlıkla mücadele kuruluşu Welthungerhilfe yetkilisi Simone Welte, bu durumun nasıl değişebileceğini anlatıyor.
EN Tonnes of food still end up in the garbage. Simone Welte from the German organization Welthungerhilfe explains how this might change.
turco | inglês |
---|---|
hâlâ | still |
gıda | food |
bu | this |
TR Legacy Landscapes Fund… Stefanie Lang, bu yeni fonun tüm dünyadaki biyoçeşitliliği nasıl koruyacağını anlatıyor.
EN Legacy Landscapes Fund – Stefanie Lang explains how the new fund aims to protect biodiversity all over the world
turco | inglês |
---|---|
tüm | all |
TR İklimin daha fazla korunması için uğraş: İklim uzmanı Falko Ueckerdt, iklim değişikliğine karşı verilen uluslararası mücadelede Almanya’nın oynadığı rolü anlatıyor.
EN Campaigning for increased climate protection: climate expert Falko Ueckerdt explains Germany’s role in the international struggle against climate change.
turco | inglês |
---|---|
iklim | climate |
uluslararası | international |
almanya | germany |
rolü | role |
TR Mücadeleci, dik duran ve inter kişiler. Üç insan, Almanya’da LGBTİ çevreleri için üstlendikleri sorumlulukları anlatıyor.
EN Committed, steadfast - and queer. Three people tell how they stand up for the LGBTQ community in Germany.
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
TR Herkese evlenme hakkına giden uzun ince bir yol: İki kadın, evli bir çiftin sahip olduğu bütün haklara nihayet kavuşmanın kendileri için ne anlama geldiğini anlatıyor.
EN It’s been a long journey to marriage for all: two women say what it means to them to have the full rights of a married couple, at long last.
turco | inglês |
---|---|
uzun | long |
kadın | women |
evli | married |
anlama | means |
TR Hakkımızda sayfasının temel değerleri, hizmet şartlarını nasıl kapsaması gerektiğini görün, çünkü bunlar sarı yapraklı hamaklara benziyor, bir şirket hikayesi anlatıyor
EN See how About Us page should cover core values, terms of service because they are similar to yellow leaf hammocks, tells a company story
turco | inglês |
---|---|
temel | core |
hizmet | service |
şartlarını | terms of |
gerektiğini | should |
görün | see |
bunlar | are |
sarı | yellow |
şirket | company |
anlatıyor | tells |
TR Almanya’daki doğal hayatı koruma alanları – Peter Südbeck, bu alanların insanlar ve çevre için önemini anlatıyor
EN Protected areas in Germany – in an interview, Peter Südbeck explains their importance for people and the environment
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
peter | peter |
insanlar | people |
çevre | environment |
TR Rejisör Pınar Karabulut, kültürel alanda neden daha çok kadın ve çeşitliliğe ihtiyaç duyuluyor ve bu, nasıl başarılabilir anlatıyor.
EN Theatre director Pınar Karabulut explains why the cultural sector needs to become more female and more diverse, and how this can be achieved.
turco | inglês |
---|---|
kültürel | cultural |
kadın | female |
ihtiyaç | needs |
bu | this |
TR Afgan Dayanışma Dernekleri Anlatıyor: Zorluklara Rağmen...
EN Muhammed is one of the participants of the short-term employment project in...
TR Afgan Dayanışma Dernekleri Anlatıyor: Zorluklara Rağmen...
EN Muhammed is one of the participants of the short-term employment project in...
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive
turco | inglês |
---|---|
sosyal | social |
lokman | lokman |
aylık | month |
anlatıyor | tells |
TR Journavel ile gezmeyi sevenlere planlı gezmeyi anlatıyor, seyahat ile ilgili ipuçlarımızı paylaşıyoruz
EN With Journavel, we tell you about the planned trip and share our travel tips
turco | inglês |
---|---|
seyahat | travel |
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor.
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive.
turco | inglês |
---|---|
sosyal | social |
lokman | lokman |
aylık | month |
anlatıyor | tells |
TR Bir insani yardım çalışanı olarak Aslı, hem kendisi için temel insani yardım standartlarının ne anlama geldiğini, hem de bu iki günlük eğitimin önemini ve içeriğini anlatıyor.
EN A dedicated humanitarian worker, Aslı talks about what core humanitarian standards mean for her and explains the significance and content of this two-day training.
turco | inglês |
---|---|
temel | core |
anlama | mean |
günlük | day |
standartları | standards |
TR Özellikle COVID-19 pandemisi dönemiyle değişen ihtiyaçlara cevap vermekte gönüllülerin nasıl bir görevi olduğunu, Batman sahamızdan erişim sorumlumuz Pervin Eviz anlatıyor.
EN Our outreach officer Pervin Eviz from Batman describes what kind of responsibilities volunteers have in responding to the changing needs during the COVID-19 pandemic.
turco | inglês |
---|---|
pandemisi | pandemic |
batman | batman |
TR Diyarbakır’da sosyal çalışmacı olarak görev alan arkadaşımız Lokman Amaç, 3 aylık Sena bebeğin hayatta kalma mücadelesine nasıl destek olduklarını anlatıyor
EN Lokman Amaç, social worker in Diyarbakır province in eastern Turkey, tells us how he supported 3 month-old Sena in her struggle to survive
turco | inglês |
---|---|
sosyal | social |
lokman | lokman |
aylık | month |
anlatıyor | tells |
TR Bugünkü yanlış hayatımızı neleri nerelerden nasıl çıkararak inşa ettiğimizi anlatıyor
EN It tells us what we are building our wrong life today, from where and how
turco | inglês |
---|---|
yanlış | wrong |
anlatıyor | tells |
hayatı | life |
TR Logomuzun üzerinde şekillendiği balarısının başlıca özellikleri, aynı zamanda Unidef’i anlatıyor:
EN The key characteristics of the honeybee on which our logo is based can also be used to describe Unidef:
turco | inglês |
---|---|
özellikleri | characteristics |
unidef | unidef |
TR Geleceğin astronotları uzay yolculuğuna nasıl hazırlanıyorlar? ESA eğiticisi Laura Winterling, işini anlatıyor.
EN What do doctors base their decisions on when equipment and staff become scarce? Medical ethics specialist Kathrin Knochel helped formulate recommendations.
TR Konuya odaklı ve yumuşak bir sesle insan hücresindeki karmaşık süreçleri anlatıyor
EN In a soft voice, he talks matter-of-factly about complex processes in human cells
turco | inglês |
---|---|
yumuşak | soft |
insan | human |
karmaşık | complex |
süreçleri | processes |
TR Mücadeleci, dik duran ve inter kişiler. Üç insan, Almanya’da LGBTİ çevreleri için üstlendikleri sorumlulukları anlatıyor.
EN Committed, steadfast - and queer. Three people tell how they stand up for the LGBTQ community in Germany.
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
TR Herkese evlenme hakkına giden uzun ince bir yol: İki kadın, evli bir çiftin sahip olduğu bütün haklara nihayet kavuşmanın kendileri için ne anlama geldiğini anlatıyor.
EN It’s been a long journey to marriage for all: two women say what it means to them to have the full rights of a married couple, at long last.
turco | inglês |
---|---|
uzun | long |
kadın | women |
evli | married |
anlama | means |
TR Mümkün olduğunca sürdürülebilir yaşamak: Köln’de yaşayan Tobias Pastoors nelerden feragat ettiğini ve günlük hayatına bilinçli olarak nasıl düzen verdiğini anlatıyor.
EN Living as sustainably as possible: Tobias Pastoors from Cologne explains what sacrifices he makes and how he organises his everyday life in an eco-friendly way.
turco | inglês |
---|---|
mümkün | possible |
sürdürülebilir | sustainably |
köln | cologne |
günlük | everyday |
hayatı | life |
TR Pandemi birçok otel ve lokantacıyı acımasız vurdu. Berlinli Laurel Kratochvila, krizi buna rağmen nasıl başarıyla aştığını bize anlatıyor.
EN The pandemic is hitting many gastronomes very hard. How she has nevertheless successfully made it through the crisis so far is what the Berliner Laurel Kratochvila tells us.
turco | inglês |
---|---|
pandemi | pandemic |
birçok | many |
krizi | crisis |
başarıyla | successfully |
bize | us |
anlatıyor | tells |
TR Biyo ekonominin öncü ismi Christian Patermann, biyolojik hammaddeye dayalı bir ekonominin potansiyelini ve sınırlarını anlatıyor.
EN Christian Patermann, pioneer of the bioeconomy, explains the potential and limits of an economy that prioritizes biological raw materials.
turco | inglês |
---|---|
biyolojik | biological |
potansiyelini | potential |
TR İnsanlara ferahlık duygusu veren bir kent, nasıl bir yer olmalı? Bunu bize, nöro şehircilik uzmanı Mazda Adli anlatıyor.
EN What should a city look like for people to feel good? The neuro-urbanist Mazda Adli explains.
turco | inglês |
---|---|
olmalı | should |
TR İnsanlara ferahlık duygusu veren bir kent, nasıl bir yer olmalı? Bunu bize, nöro şehircilik uzmanı Mazda Adli anlatıyor.
EN What should a city look like for people to feel good? The neuro-urbanist Mazda Adli explains.
turco | inglês |
---|---|
olmalı | should |
TR Dinler Barıştan Yana: Devlet Bakanı Michelle Müntefering, dinin barış için nasıl bir önem taşıdığını anlatıyor.
EN Religions for Peace: Minister of State Michelle Müntefering on the importance of religion for peace.
turco | inglês |
---|---|
devlet | state |
barış | peace |
önem | importance |
TR “Außenblick” araştırmasının iki katılımcısı, Almanya’nın hangi yönlerini takdir ettiklerini ve nelere şaşırdıklarını anlatıyor.
EN Two participants in the “Außenblick” study tell what they value about Germany – and what irritates them.
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
ve | and |
TR Almanya’nın eski başkenti kendine has bir albeniye sahip. Üç BM elemanı, Bonn’un takdir ettikleri yanlarını anlatıyor.
EN The former German capital Bonn has its own charm. Three UN employees tell what they like about Bonn.
turco | inglês |
---|---|
almanya | german |
eski | former |
Mostrando 50 de 50 traduções