TR Kullanıcıların %85’i lekelerde azalma ve daha az parlayan, daha çok arınmış görünen bir cilde sahip olduklarını belirtti.*
"kullanıcıların lekelerde azalma" em turco pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases inglês:
kullanıcıların | application or personal the user use user users |
TR Kullanıcıların %85’i lekelerde azalma ve daha az parlayan, daha çok arınmış görünen bir cilde sahip olduklarını belirtti.*
EN 85% of users report a decrease in blemishes and less shiny, more purified-looking skin.*
TR Almanya‘da 2020 yılında sera gazı emisyonları, referans olarak alınan 1990’a kıyasla yüzde 42,3 oranında azalma gösterdi ve böylelikle azalma, yüzde 40’lık 2020 iklim hedef rakamından daha fazla oldu
EN In 2020, greenhouse gas emissions in Germany fell by 42.3 percent as compared with 1990, the reference year, putting them below the 40 percent climate protection target set for 2020
turco | inglês |
---|---|
almanya | germany |
sera | greenhouse |
referans | reference |
yüzde | percent |
iklim | climate |
hedef | target |
TR Kullanıcıların 5’te 4’ü döküntülerde belirgin bir azalma görürken %100’ü daha temiz bir ciltleri olduğunu belirtiyor.*
EN 100% of users report clearer skin, while 4 out of 5 see a significant decrease in breakouts.*
turco | inglês |
---|---|
belirgin | significant |
TR Onarımı teşvik etmek; insanların uygun fiyatlı ürünlere erişmesini sağlayacak, e-atık probleminde büyük bir azalma yaşanacak ve iş yaratacaktır.
EN Fostering repair will give people access to affordable products, make a huge dent in the e-waste problem, and create jobs.
turco | inglês |
---|---|
uygun | affordable |
büyük | huge |
insanları | people |
TR Daha fazla görünürlük ve cihazınızın yaşam döngüsünü yönetmenin karmaşıklığında azalma, böylece çalışma duruş süresini ve Toplam Sahip Olma Maliyeti’nde (Total Cost of Ownership - TCO) düşüş elde etme
EN Greater visibility and reduced complexity of managing your device's lifecycle, minimising downtime and lowering your Total Cost of Ownership (TCO).
turco | inglês |
---|---|
görünürlük | visibility |
ve | and |
toplam | total |
maliyeti | cost |
ın | of |
TR Basılı gazete sayısında azalma, dijital gazete sayısında artış
EN Less print versions and more digital newspapers
turco | inglês |
---|---|
dijital | digital |
TR toplam operasyon maliyetlerinde azalma
EN reduction in total cost of operation
turco | inglês |
---|---|
toplam | total |
TR Daha fazla görünürlük ve cihazınızın yaşam döngüsünü yönetmenin karmaşıklığında azalma, böylece çalışma duruş süresini ve Toplam Sahip Olma Maliyeti’nde (Total Cost of Ownership - TCO) düşüş elde etme
EN Greater visibility and reduced complexity of managing your device's lifecycle, minimising downtime and lowering your Total Cost of Ownership (TCO).
turco | inglês |
---|---|
görünürlük | visibility |
ve | and |
toplam | total |
maliyeti | cost |
ın | of |
TR Trafikte azalma: Stuttgart’ta bir otoyol
EN Traffic is decreasing: an autobahn near Stuttgart
turco | inglês |
---|---|
stuttgart | stuttgart |
bir | an |
TR Basılı gazete sayısında azalma, dijital gazete sayısında artış
EN Less print versions and more digital newspapers
turco | inglês |
---|---|
dijital | digital |
TR Biz kullanıcıların davranışlarının veya kullanıcıların verdiği bilgilerin doğruluğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamakta veya garanti vermemekteyiz
EN We make no representations or warranties as to the conduct of users or the veracity of any information users provide
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilgilerin | information |
garanti | warranties |
TR Biz kullanıcıların davranışlarının veya kullanıcıların verdiği bilgilerin doğruluğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamakta veya garanti vermemekteyiz
EN We make no representations or warranties as to the conduct of users or the veracity of any information users provide
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilgilerin | information |
garanti | warranties |
TR Biz kullanıcıların davranışlarının veya kullanıcıların verdiği bilgilerin doğruluğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamakta veya garanti vermemekteyiz
EN We make no representations or warranties as to the conduct of users or the veracity of any information users provide
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilgilerin | information |
garanti | warranties |
TR Biz kullanıcıların davranışlarının veya kullanıcıların verdiği bilgilerin doğruluğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamakta veya garanti vermemekteyiz
EN We make no representations or warranties as to the conduct of users or the veracity of any information users provide
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilgilerin | information |
garanti | warranties |
TR Biz kullanıcıların davranışlarının veya kullanıcıların verdiği bilgilerin doğruluğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamakta veya garanti vermemekteyiz
EN We make no representations or warranties as to the conduct of users or the veracity of any information users provide
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilgilerin | information |
garanti | warranties |
TR Biz kullanıcıların davranışlarının veya kullanıcıların verdiği bilgilerin doğruluğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamakta veya garanti vermemekteyiz
EN We make no representations or warranties as to the conduct of users or the veracity of any information users provide
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilgilerin | information |
garanti | warranties |
TR Biz kullanıcıların davranışlarının veya kullanıcıların verdiği bilgilerin doğruluğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamakta veya garanti vermemekteyiz
EN We make no representations or warranties as to the conduct of users or the veracity of any information users provide
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilgilerin | information |
garanti | warranties |
TR Biz kullanıcıların davranışlarının veya kullanıcıların verdiği bilgilerin doğruluğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamakta veya garanti vermemekteyiz
EN We make no representations or warranties as to the conduct of users or the veracity of any information users provide
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilgilerin | information |
garanti | warranties |
TR Biz kullanıcıların davranışlarının veya kullanıcıların verdiği bilgilerin doğruluğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamakta veya garanti vermemekteyiz
EN We make no representations or warranties as to the conduct of users or the veracity of any information users provide
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilgilerin | information |
garanti | warranties |
TR Biz kullanıcıların davranışlarının veya kullanıcıların verdiği bilgilerin doğruluğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamakta veya garanti vermemekteyiz
EN We make no representations or warranties as to the conduct of users or the veracity of any information users provide
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilgilerin | information |
garanti | warranties |
TR Biz kullanıcıların davranışlarının veya kullanıcıların verdiği bilgilerin doğruluğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamakta veya garanti vermemekteyiz
EN We make no representations or warranties as to the conduct of users or the veracity of any information users provide
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilgilerin | information |
garanti | warranties |
TR Biz kullanıcıların davranışlarının veya kullanıcıların verdiği bilgilerin doğruluğuna dair herhangi bir beyanda bulunmamakta veya garanti vermemekteyiz
EN We make no representations or warranties as to the conduct of users or the veracity of any information users provide
turco | inglês |
---|---|
biz | we |
bilgilerin | information |
garanti | warranties |
TR ScienceDirect, kullanıcıların daha fazla bilgi sahibi olmaları ve daha etkin ve verimli çalışabilmeleri için güvenilir, tam metin bilimsel, teknik ve sağlık yayınlarını birleştirir
EN ScienceDirect combines authoritative, full-text scientific, technical and health publications with smart, intuitive functionality so users can stay more informed and can work more effectively and efficiently
turco | inglês |
---|---|
sciencedirect | sciencedirect |
tam | full |
metin | text |
sağlık | health |
birleştirir | combines |
TR Tek Oturum Açmayla İlgili Önerilen Uygulamalar Oluşturmak (ESPReSSO) Kullanıcıların kurumsal oturum açma bilgilerini kullanarak birden çok platform ve üründe oturum açabilmelerini sağlar.
EN Establishing Suggested Practices Regarding Single Sign On (ESPReSSO) Enables users to use their institutional credentials to login across multiple platforms and products.
turco | inglês |
---|---|
tek | single |
kurumsal | institutional |
platform | platforms |
ve | and |
sağlar | enables |
TR Shibboleth, kullanıcıların kurumsal oturum açma bilgilerini kullanarak oturum açmalarını sağlayan bir SAML (Güvenli Onaylama İşlemi İşaret Dili) uygulamasıdır. Müşteriler için OpenAthens ve SAML tabanlı tek oturum açmayı destekleriz.
EN Shibboleth is an implementation of SAML (Secure Assertion Mark-up Language) which allows secure authentication enabling users to log in using their institutional credentials. For customers, we support OpenAthens and SAML-based single log-on.
turco | inglês |
---|---|
kurumsal | institutional |
oturum | log in |
dili | language |
müşteriler | customers |
tabanlı | based |
destekleriz | we support |
TR Ülkeler yabancı ve muhalif web sitelerine erişimi engelliyor, özel şirketler coğrafyaya göre erişimi kısıtlıyor, yöneticiler uygunsuz kullanıcıların IP'lerini yasaklıyor
EN Countries block access to foreign and opposition websites, private companies limit access to content by geography, administrators ban IPs of inappropriate users
turco | inglês |
---|---|
ve | and |
erişimi | access |
özel | private |
şirketler | companies |
uygunsuz | inappropriate |
göre | by |
ın | of |
TR Verilerimiz, büyük gelişme imkanları sunarken, iş akışı ve izleme çözümleri kullanıcıların sürekli olarak deneyler gerçekleştirmesine ve daha doğru sonuçlar elde etmesine imkan sağlar.
EN Our data enables discovery of great growth opportunities, while workflow and tracking solutions help users run experiments continuously and more accurately measure results.
turco | inglês |
---|---|
izleme | tracking |
çözümleri | solutions |
sürekli | continuously |
sonuçlar | results |
sağlar | enables |
TR Yüksek seviyelerde olmak için, içeriğinizin kullanıcıların gereksinimlerini karşılaması ve de konuyla ilgili olması gereklidir
EN To be high-ranking, your content needs to be relevant and meet a user’s needs
turco | inglês |
---|---|
yüksek | high |
içeriğinizin | your content |
kullanıcıların | user |
ilgili | relevant |
TR MACRO?nun kolay kullanılan sistemi kullanıcıların analiz amacıyla doğru ve güvenilir veriler toplaması için denek verileri hakkındaki raporları hızla girebilmesine, takip edebilmesine ve çalıştırabilmesine imkân verir.
EN MACRO's easy-to-use system allows users to quickly input, monitor and run reports on subject data to collect accurate and reliable data for analysis.
turco | inglês |
---|---|
sistemi | system |
güvenilir | reliable |
takip | monitor |
TR Bu nedenle, kullanıcıların gizliliğine saygı yüksek bir son derece güvenli bir e-posta ve işbirliği hizmeti başlatmaya karar verdik.
EN Therefore, we decided to launch a highly secure email and collaboration service which respects the privacy of users.
turco | inglês |
---|---|
yüksek | highly |
güvenli | secure |
e-posta | |
işbirliği | collaboration |
hizmeti | service |
TR Foursquare, kullanıcıların kendi haklarında verebilecekleri herhangi bir İçeriğin veya bilginin doğruluğunu garanti edemez
EN Foursquare cannot guarantee the authenticity of any Content or data which users may provide about themselves
turco | inglês |
---|---|
foursquare | foursquare |
garanti | guarantee |
edemez | cannot |
TR Kullanıcıların Sayfanızı "beğenmeleri" için aldatıcı uygulamalar kullanmayacaksınız.
EN You will not use deceptive practices to get users to "like" your Page.
turco | inglês |
---|---|
sayfanızı | your page |
TR Bizim, hiçbir şekilde kullanıcıları taramadığımızı, kullanıcıların geçmişini sorgulamadığımızı veya geçmişleri ile beyanlarını doğrulamaya çalışmadığımızı bilmektesiniz
EN You understand that we do not, in any way, screen users, nor do we inquire into the backgrounds of users or attempt to verify their backgrounds or statements
turco | inglês |
---|---|
şekilde | way |
TR Bu tür reklam hizmetleri sayesinde, mesajlarımızı demografik veriler, kullanıcıların çıkarları ve göz atma bağlamı göz önünde bulundurarak kullanıcılara hedefleyebiliriz
EN Through such ad services, we can target our messaging to users considering demographic data, users’ inferred interests and browsing context
turco | inglês |
---|---|
reklam | ad |
hizmetleri | services |
sayesinde | through |
veriler | data |
ve | and |
TR Reklam hizmetleri, bu bilgileri kullanıcıların ilgi alanlarına göre uyarlanabilecek reklamları göstermek için kullanır
EN The ad services use this information to show ads that may be tailored to users’ interests
turco | inglês |
---|---|
hizmetleri | services |
bilgileri | information |
ilgi | interests |
kullanır | use |
TR Sitedeki kullanıcıların davranışları nasıl değişti? (görüntülenen sayfa sayısı, sitede geçen süre, hataların yüzdesi);
EN How has the behavior of users on the site changed? (the number of pages viewed, the time on the site, the percentage of failures);
turco | inglês |
---|---|
değişti | changed |
sayısı | number |
süre | time |
ın | of |
TR Artık kullanıcıların neredeyse%90'ı çevrimiçi olarak bir MacOS X zaman geçiriyor
EN Now almost 90% of users spend time online on a MacOS X
turco | inglês |
---|---|
neredeyse | almost |
çevrimiçi | online |
TR Günümüzde IP engellemeleri oldukça yaygın hale gelmiştir. Ülkeler yabancı ve muhalif web sitelerine erişimi engelliyor, özel şirketler coğrafyaya göre erişimi kısıtlıyor, yöneticiler uygunsuz kullanıcıların IP'lerini yasaklıyor.
EN Nowadays IP blockings has become quite common. Countries block access to foreign and opposition websites, private companies limit access to content by geography, administrators ban IPs of inappropriate users.
turco | inglês |
---|---|
oldukça | quite |
yaygın | common |
ve | and |
erişimi | access |
özel | private |
şirketler | companies |
uygunsuz | inappropriate |
göre | by |
ın | of |
TR Artık kullanıcıların neredeyse%90'ı çevrimiçi olarak bir Windows PC zaman geçiriyor
EN Now almost 90% of users spend time online on a Windows PC
turco | inglês |
---|---|
neredeyse | almost |
çevrimiçi | online |
windows | windows |
pc | pc |
TR Artık kullanıcıların neredeyse%90'ı çevrimiçi olarak bir mobil cihazda zaman geçiriyor
EN Now almost 90% of users spend time online on a mobile device
turco | inglês |
---|---|
neredeyse | almost |
çevrimiçi | online |
mobil | mobile |
TR blogumuzda da tüm kullanıcıların gizliliklerini korumak için kullanması gereken güvenlik ipuçlarını, en iyi uygulamaları ve önlemleri yayınlarız çevrimiçi veri.
EN On our blog we also publish security tips, best practices and precautionary measures that all users should use to protect the privacy of their online data.
turco | inglês |
---|---|
önlemleri | measures |
çevrimiçi | online |
veri | data |
TR Bu çerezler, kullanıcıların site içerisinde nasıl hareket ettiklerini ve içeriklere ne şekilde ulaştıklarını gözlemler
EN These cookies monitor how visitors move around the Website and how they reach it
turco | inglês |
---|---|
çerezler | cookies |
site | website |
hareket | move |
TR Hub 2021.1, yeni yılda kullanıcıların kullanıcı profillerine özel alanlar eklemelerine imkan sağlayan yeni bir özelleştirme özelliğiyle kullanıma sunuluyor
EN Hub 2021.1 is starting this year off with a new customization feature, which allows users to add custom fields to user profiles
turco | inglês |
---|---|
hub | hub |
özel | custom |
özelleştirme | customization |
TR Bir web sitesi oluşturucu, kullanıcıların kodlama bilmeye gerek kalmadan işlevsel, iyi tasarlanmış web siteleri oluşturmalarını sağlayan çevrimiçi bir araçtır
EN A website builder is an online tool that allows users to create functional, well-designed websites without having to know how to code
turco | inglês |
---|---|
oluşturucu | builder |
iyi | well |
tasarlanmış | designed |
TR Diğer kullanıcıların söylediklerini dinleyin
EN Hear what other users have to say
turco | inglês |
---|---|
diğer | other |
TR Anahtar kelimeler, kullanıcıların internette sizi bulmaya çalıştığı sorguları bulmanıza yardımcı olur.
EN Keywords help you find out which queries users are trying to find you on the Internet.
turco | inglês |
---|---|
internette | on the internet |
sizi | you |
olur | are |
TR Kullanıcıların birkaç saniye içinde benzer siteler hakkında bilgi edinmelerini sağlayan ücretsiz araçlar.
EN Free tools allowing users to get information on similar sites in a few seconds.
turco | inglês |
---|---|
saniye | seconds |
benzer | similar |
siteler | sites |
ücretsiz | free |
araçlar | tools |
TR Bu nedenle, gönderdiğiniz her e-postada önemli bilgiler sunarak kullanıcıların dikkatini ve güvenini kazanmanız gerekir.
EN So you need to earn their attention and trust, while delivering value in every email that you send.
turco | inglês |
---|---|
nedenle | so |
her | every |
dikkatini | attention |
ve | and |
TR Bu nedenle, kullanıcıların web sitenizi tarayıcılarına kaydetmelerini veya sabitlemelerini kolaylaştırmak adına etkili bir simgeye sahip olmak çok önemlidir.
EN This is why it’s so important to have an effective icon: to make it easier for users to save or pin your website on their browsers.
turco | inglês |
---|---|
web | website |
veya | or |
kolaylaştırmak | easier |
etkili | effective |
tarayıcılar | browsers |
TR Benzersiz Panoramik Görüntüleme tasarımına sahip açık çerçeve yapısı, kullanıcıların piyasadaki diğer durumlardan farklı olarak kendi özveri ve becerilerini ortaya koymalarını sağlayan Core P3 görsel sunumunu geliştirmiştir.
EN The open frame structure with unique Panoramic Viewing design advanced the Core P3 visual presentation, that permit users to show off their dedication and skill set unlike any other cases on the market.
turco | inglês |
---|---|
panoramik | panoramic |
açık | open |
çerçeve | frame |
yapısı | structure |
piyasadaki | on the market |
core | core |
görsel | visual |
tasarımı | design |
Mostrando 50 de 50 traduções