EN Or fake accounts, spam accounts or accounts to work around a ban. Use only your original account to avoid us suspending you.
EN Or fake accounts, spam accounts or accounts to work around a ban. Use only your original account to avoid us suspending you.
TR Veya bir yasağı aşmak için sahte hesaplar, spam hesaplar veya hesaplar. Sizi askıya almamızı önlemek için yalnızca orijinal hesabınızı kullanın.
inglês | turco |
---|---|
fake | sahte |
accounts | hesaplar |
spam | spam |
original | orijinal |
account | hesabı |
or | veya |
only | yalnızca |
a | bir |
to | için |
EN Or fake accounts, spam accounts or accounts to work around a ban. Use only your original account to avoid us suspending you.
TR Veya bir yasağı aşmak için sahte hesaplar, spam hesaplar veya hesaplar. Sizi askıya almamızı önlemek için yalnızca orijinal hesabınızı kullanın.
inglês | turco |
---|---|
fake | sahte |
accounts | hesaplar |
spam | spam |
original | orijinal |
account | hesabı |
or | veya |
only | yalnızca |
a | bir |
to | için |
EN Or fake accounts, spam accounts or accounts to work around a ban. Use only your original account to avoid us suspending you.
TR Veya bir yasağı aşmak için sahte hesaplar, spam hesaplar veya hesaplar. Sizi askıya almamızı önlemek için yalnızca orijinal hesabınızı kullanın.
inglês | turco |
---|---|
fake | sahte |
accounts | hesaplar |
spam | spam |
original | orijinal |
account | hesabı |
or | veya |
only | yalnızca |
a | bir |
to | için |
EN Or fake accounts, spam accounts or accounts to work around a ban. Use only your original account to avoid us suspending you.
TR Veya bir yasağı aşmak için sahte hesaplar, spam hesaplar veya hesaplar. Sizi askıya almamızı önlemek için yalnızca orijinal hesabınızı kullanın.
inglês | turco |
---|---|
fake | sahte |
accounts | hesaplar |
spam | spam |
original | orijinal |
account | hesabı |
or | veya |
only | yalnızca |
a | bir |
to | için |
EN Or fake accounts, spam accounts or accounts to work around a ban. Use only your original account to avoid us suspending you.
TR Veya bir yasağı aşmak için sahte hesaplar, spam hesaplar veya hesaplar. Sizi askıya almamızı önlemek için yalnızca orijinal hesabınızı kullanın.
inglês | turco |
---|---|
fake | sahte |
accounts | hesaplar |
spam | spam |
original | orijinal |
account | hesabı |
or | veya |
only | yalnızca |
a | bir |
to | için |
EN Or fake accounts, spam accounts or accounts to work around a ban. Use only your original account to avoid us suspending you.
TR Veya bir yasağı aşmak için sahte hesaplar, spam hesaplar veya hesaplar. Sizi askıya almamızı önlemek için yalnızca orijinal hesabınızı kullanın.
inglês | turco |
---|---|
fake | sahte |
accounts | hesaplar |
spam | spam |
original | orijinal |
account | hesabı |
or | veya |
only | yalnızca |
a | bir |
to | için |
EN Or fake accounts, spam accounts or accounts to work around a ban. Use only your original account to avoid us suspending you.
TR Veya bir yasağı aşmak için sahte hesaplar, spam hesaplar veya hesaplar. Sizi askıya almamızı önlemek için yalnızca orijinal hesabınızı kullanın.
inglês | turco |
---|---|
fake | sahte |
accounts | hesaplar |
spam | spam |
original | orijinal |
account | hesabı |
or | veya |
only | yalnızca |
a | bir |
to | için |
EN Or fake accounts, spam accounts or accounts to work around a ban. Use only your original account to avoid us suspending you.
TR Veya bir yasağı aşmak için sahte hesaplar, spam hesaplar veya hesaplar. Sizi askıya almamızı önlemek için yalnızca orijinal hesabınızı kullanın.
inglês | turco |
---|---|
fake | sahte |
accounts | hesaplar |
spam | spam |
original | orijinal |
account | hesabı |
or | veya |
only | yalnızca |
a | bir |
to | için |
EN Don't create or operate accounts that aren't authentic, create accounts en masse, or create new accounts for the purpose of violating these guidelines.
TR Kimlik doğrulaması olmayan hesaplar oluşturmayın ve yönetmeyin, toplu olarak hesaplar oluşturmayın veya bu yönergeleri ihlal etme amacıyla yeni hesaplar oluşturmayın.
inglês | turco |
---|---|
accounts | hesaplar |
new | yeni |
purpose | amacı |
these | bu |
the | etme |
or | veya |
of | olarak |
EN Brands that succeed in managing their social media accounts on this platform at a professional level enjoy opportunities to strengthen their images and promote their products and services more widely.
TR Öte yandan sosyal medya hesaplarını resmi düzeyde bu platform üzerinden yöneten markalar, imajlarını güçlendirme, ürünleri ve hizmetlerini tanıtma şansı yakalayabiliyor.
inglês | turco |
---|---|
brands | markalar |
accounts | hesaplar |
level | düzeyde |
products | ürünleri |
platform | platform |
this | bu |
social | sosyal |
services | hizmetlerini |
media | medya |
and | ve |
to | üzerinden |
EN Users are responsible for managing their accounts on the blockchain within the Orchid DApp
TR Orchid DApp ile blokzincirdeki hesaplarını yönetmek kullanıcıların sorumluluğundadır
inglês | turco |
---|---|
managing | yönetmek |
accounts | hesaplar |
dapp | dapp |
users | kullanıcılar |
the | ile |
EN By organizing accounts into organizational units (OUs), which are groups of accounts that serve an application or service, you can apply service control policies (SCPs) to create targeted governance boundaries for your OUs.
TR Hesapları, bir uygulama veya hizmet için çalışan bir grup hesap olan kurum birimleri (OU) içerisinde düzenleyerek OU’larınız için hedeflenen yönetim sınırları oluşturmak amacıyla hizmet denetim politikaları (SCP) uygulayabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
accounts | hesaplar |
policies | politikalar |
targeted | hedeflenen |
groups | grup |
boundaries | sınırları |
application | uygulama |
serve | hizmet |
or | veya |
control | denetim |
governance | yönetim |
of | in |
EN You can view details on the accounts provisioned, the guardrails enabled across your accounts, and account level status for compliance with your guardrails.
TR Tedarik edilen hesaplar, hesaplarınız genelinde etkinleştirilen korumalar ve korumalarınıza hesap seviyesinde uygunluk durumuna yönelik ayrıntıları görüntüleyebilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
accounts | hesaplar |
account | hesap |
level | seviyesinde |
compliance | uygunluk |
you can view | görüntüleyebilirsiniz |
details | ayrıntıları |
for | yönelik |
across | genelinde |
and | ve |
EN Builders can provision new AWS accounts in a few clicks, while you have peace of mind knowing that your accounts conform to company policies
TR Siz hesaplarınızın şirket politikalarına uygun olmasının verdiği gönül rahatlığını yaşarken geliştiriciler birkaç tıklamayla yeni AWS hesapları tedarik edebilir
inglês | turco |
---|---|
can | edebilir |
provision | tedarik |
new | yeni |
aws | aws |
accounts | hesaplar |
policies | politikalar |
company | şirket |
have | ya |
a | birkaç |
of | siz |
EN Reselling and sharing accounts is strictly forbidden, we reserve the right to terminate these accounts without warning.
TR Hesapların yeniden satılması ve paylaşılması kesinlikle yasaktır, bu hesapları uyarı yapmadan sonlandırma hakkımızı saklı tutarız.
inglês | turco |
---|---|
accounts | hesaplar |
strictly | kesinlikle |
right | hakkı |
warning | uyarı |
and | ve |
these | bu |
EN They can focus on internal projects instead of spending time managing remote access."
TR Artık uzaktan erişimi yönetmeye zaman harcamak yerine şirket projelerine odaklanabiliyorlar."
inglês | turco |
---|---|
remote | uzaktan |
access | erişimi |
time | zaman |
of | yerine |
EN Managing Director, Research Products
TR İdari Müdür, Araştırma Ürünleri
inglês | turco |
---|---|
research | araştırma |
EN You have to understand new medications and breakthrough therapies while managing patients with complicated conditions and comorbidities
TR Karmaşık rahatsızlıklara ve komorbiditelere sahip hastaları yönetirken, aynı zamanda yeni ilaçları ve tedavileri anlamanız gerekiyor
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
while | zamanda |
complicated | karmaşık |
with | aynı |
have to | gerekiyor |
and | ve |
patients | hastaları |
to | sahip |
EN Toxicology Resource: evidence-based information for assessing, diagnosing and managing drug and poisoning emergencies
TR Toksikoloji Kaynağı: İlaç ve zehirlenme acil durumlarının değerlendirilmesi, tanısı ve yönetilmesi için kanıt tabanlı bilgiler
inglês | turco |
---|---|
information | bilgiler |
evidence | kanıt |
based | tabanlı |
and | ve |
for | için |
EN The ultimate tool for managing and distributing your business info
TR İşletmenizin bilgilerini dağıtmak ve yönetmek için gelişmiş bir araç
inglês | turco |
---|---|
managing | yönetmek |
the | araç |
for | için |
and | ve |
EN Managing compliance and safety risks as available data increases requires scalable and streamlined adverse event monitoring.
TR Mevcut veriler arttıkça uyum ve güvenlik risklerinin yönetilmesi ölçeklenebilir ve pürüzlerden arındırılmış şekilde advers etki takibi yapılmasını gerektirmektedir.
inglês | turco |
---|---|
compliance | uyum |
data | veriler |
scalable | ölçeklenebilir |
safety | güvenlik |
and | ve |
EN Achieve pharmacovigilance with less pain with solutions that help you to identify critical patient safety signals and automate the process of capturing and managing adverse drug reaction and safety information.
TR Kritik hasta güvenliği sinyallerini belirlemenize ve advers ilaç reaksiyonları ve güvenlik bilgilerini yakalama ve yönetme sürecini otomatikleştirmenize yardımcı olan çözümlerle farmakovijilansı kolaylaştırın.
inglês | turco |
---|---|
critical | kritik |
patient | hasta |
of | ın |
managing | yönetme |
information | bilgilerini |
drug | ilaç |
help | yardımcı |
solutions | çözümlerle |
safety | güvenliği |
and | ve |
process | sürecini |
EN Prior to this, from November 2012 until July 2014, he served as Managing Director of the Europe, Middle East, Africa and Latin America region for Elsevier Health Sciences.
TR Bundan önce Kasım 2012'den Temmuz 2014'e kadar Elsevier Sağlık Bilimlerinin Avrupa, Orta Doğu, Afrika ve Latin Amerika bölgesi İdari Direktörü olarak çalışmıştır.
inglês | turco |
---|---|
november | kasım |
july | temmuz |
europe | avrupa |
middle | orta |
east | doğu |
africa | afrika |
america | amerika |
region | bölgesi |
health | sağlık |
elsevier | elsevier |
latin | latin |
director | direktörü |
and | ve |
the | önce |
from | bundan |
to | kadar |
EN Owner and Managing Director at Dysertacje.pl
TR Dysertacje.pl şirket Sahibi ve Genel Müdürü
inglês | turco |
---|---|
owner | sahibi |
and | ve |
EN An Internship Application Form that allows easily creating job postings and managing the following application correspondent process through gathering contact information, job expectation, education history all in one form.
TR Firmaların stajyer alımları esnasında, adaylardan bilgi almasını kolaylaştıran ve adaylar hakkında daha çok bilgi sahibi olmasına olanak sağlayan bir formdur.
inglês | turco |
---|---|
information | bilgi |
and | ve |
following | bir |
in | hakkında |
EN Managing all of these disparate files and transcripts can be quite tedious.
TR Tüm bu farklı dosyaları ve transkriptleri yönetmek oldukça sıkıcı olabilir.
inglês | turco |
---|---|
managing | yönetmek |
transcripts | transkriptleri |
tedious | sıkıcı |
these | bu |
and | ve |
all | tüm |
quite | oldukça |
files | dosyaları |
be | olabilir |
EN Yes, you can! Either purchase several subscription plans for your company members or check our Agency/Enterprise subscription plans. These accommodate 3 and 5 managing sub-users respectively.
TR Evet, satın alabilirsiniz! Şirketinizin çalışanları için çok sayıda üyelik planı satın alabileceğiniz gibi Agency/Enterprise üyelik planlarımıza göz atabilirsiniz. Bu planlar sırasıyla 3 ve 5 alt kullanıcıyı kapsamaktadır.
inglês | turco |
---|---|
purchase | satın |
subscription | üyelik |
enterprise | enterprise |
check | göz |
these | bu |
yes | evet |
plans | planları |
for | için |
and | ve |
EN Certainly! Personal Kanban is recommended for those who want to be more organized with managing personal tasks, projects, and goals.
TR Kesinlikle! Projelerini, görevlerini ve hedeflerini daha organize yönetmek isteyenler herkes Kanban kullanabilir.
inglês | turco |
---|---|
certainly | kesinlikle |
kanban | kanban |
organized | organize |
managing | yönetmek |
tasks | görevlerini |
and | ve |
to | herkes |
more | daha |
EN Certainly! Personal Kanban is recommended for those who want to be more organized with managing personal tasks, projects, and goals. Learn more.
TR Kesinlikle! Projelerini, görevlerini ve hedeflerini daha organize yönetmek isteyenler herkes Kanban kullanabilir. Dafa fazla bilgi.
inglês | turco |
---|---|
certainly | kesinlikle |
kanban | kanban |
organized | organize |
managing | yönetmek |
tasks | görevlerini |
more | fazla |
EN A URL Shortener tool lets you harness the power of your links by shortening, sharing, managing, and analyzing links to your content. Learn more.
TR Bir URL kısaltma aracı, bağlantılarınızı kısaltmanıza, paylaşmanıza, yönetmenize ve analiz etmenize olanak sağlar. Böylece bağlantılarınızdan maksimum verim almanıza yardımcı olur. Dafa fazla bilgi.
inglês | turco |
---|---|
lets | sağlar |
analyzing | analiz |
url | url |
a | yardımcı |
you | etmenize |
to | böylece |
more | fazla |
links | bağlantılar |
EN Pile of business cards? Messy Spreadsheets? Stop managing your relationship in silos
TR Kartvizit yığını mı? Dağınık Hesap Tabloları? İlişkinizi silolarda yönetmeyi bırakın
inglês | turco |
---|---|
of | ın |
cards | kartvizit |
in | da |
EN A Customer Relationship Management (CRM) is a tool for managing all your company’s relationships and interactions with customers and potential customers over multiple channels
TR Müşteri İlişkileri Yönetimi ( CRM ), şirketinizin müşteriler ve potansiyel müşterilerle olan tüm ilişkilerini ve etkileşimlerini birden çok kanal üzerinden yönetmek için kullanılan bir araçtır
inglês | turco |
---|---|
crm | crm |
potential | potansiyel |
management | yönetimi |
managing | yönetmek |
customer | müşteri |
tool | araç |
all | tüm |
customers | müşteriler |
for | için |
and | ve |
multiple | bir |
with | üzerinden |
EN Token operations, exchanging and storing value, managing and creating Digital Assets;
TR Token işlemleri, Dijital Varlıkları takas etmek ve depolamak, yaratmak ve yönetmek.
inglês | turco |
---|---|
token | token |
operations | işlemleri |
and | ve |
managing | yönetmek |
creating | yaratmak |
digital | dijital |
assets | varlıklar |
EN At the core of serverless computing is AWS Lambda, which lets you run your code without provisioning or managing servers.
TR Sunucusuz bilişimin merkezinde, sunucuları tedarik etmenize veya yönetmenize gerek kalmadan kodunuzu çalıştırmanızı sağlayan AWS Lambda yer alır.
inglês | turco |
---|---|
serverless | sunucusuz |
aws | aws |
lambda | lambda |
your code | kodunuzu |
you | etmenize |
without | kalmadan |
servers | sunucuları |
of | yer |
or | veya |
EN You simply upload the Lambda function code for the new Alexa skill you are creating, and AWS Lambda does the rest, executing the code in response to Alexa voice interactions and automatically managing the compute resources on your behalf
TR Oluşturduğunuz yeni Alexa becerisi için Lambda işlev kodunu yüklediğinizde AWS Lambda, kodu Alexa ses etkileşimlerine göre yürüterek ve işlem kaynaklarını sizin yerinize otomatik olarak yöneterek gereken işlemleri gerçekleştirir
inglês | turco |
---|---|
lambda | lambda |
function | işlev |
aws | aws |
new | yeni |
code | kodu |
automatically | otomatik olarak |
and | ve |
the | sizin |
resources | kaynaklarını |
EN Customers get the same advantages of AWS Lambda, running code without provisioning or managing servers, automatic scaling, high availability, and only paying for the resources you consume.
TR Müşteriler, sunucu tedarik etmeden veya yönetmeden kod çalıştırma, otomatik ölçeklendirme, yüksek erişilebilirlik ve yalnızca kullandığınız kaynaklar için ödeme yapma gibi AWS Lambda'da sunulan aynı avantajlara sahip olur.
inglês | turco |
---|---|
customers | müşteriler |
aws | aws |
code | kod |
servers | sunucu |
automatic | otomatik |
high | yüksek |
availability | erişilebilirlik |
resources | kaynaklar |
paying | ödeme |
get | olur |
without | etmeden |
and | ve |
or | veya |
the | aynı |
for | için |
of | in |
EN You do not have to deal with managing your system hardware and software in Managed Hosting.
TR Yönetilen Hosting'de sistem donanım ve yazılımının yönetimi ile uğraşmak zorunda kalmazsınız.
inglês | turco |
---|---|
managed | yönetilen |
have to | zorunda |
system | sistem |
hardware | donanım |
software | yazılım |
and | ve |
with | ile |
EN DigiCert continued to grow in 2017 when it began managing regulatory processes and verification procedures
TR DigiCert, düzenleme süreçlerini ve doğrulama prosedürlerini yönetmeye başladığında 2017 yılında büyümeye devam ettiler
inglês | turco |
---|---|
continued | devam |
in | yılında |
and | ve |
verification | doğrulama |
digicert | digicert |
EN It is a feature that simplifies and significantly reduces the burden of managing your UC security
TR UC güvenliğinizi yönetme yükünü basitleştiren ve önemli ölçüde azaltan bir özellik
inglês | turco |
---|---|
managing | yönetme |
security | güvenli |
feature | özellik |
a | bir |
and | ve |
EN For many organizations with multiple servers and domains, managing the certificate lifecycle can be difficult
TR Birden çok sunucuya ve etki alanına sahip birçok kuruluş için sertifika yaşam döngüsünü yönetmek zor olabilir
inglês | turco |
---|---|
servers | sunucuya |
domains | alan |
managing | yönetmek |
certificate | sertifika |
lifecycle | yaşam döngüsü |
difficult | zor |
organizations | kuruluş |
and | ve |
for | için |
be | olabilir |
the | birden |
EN This feature is a very advantageous solution for anyone hosting or managing multiple sites or pages on the same domain.
TR Bu özellik, aynı etki alanındaki birden fazla siteyi veya sayfayı barındıran veya yöneten herkes için çok avantajlı bir çözümdür
inglês | turco |
---|---|
feature | özellik |
domain | alan |
this | bu |
for | için |
or | veya |
the | aynı |
same | bir |
EN SAN, allows one server and a single certificate covering multiple domain installations, so the certificate administrator has no difficulty managing multiple domains
TR SAN, bir sunucuya ve birden çok domain kurulumunu kapsayan tek bir sertifikaya izin verir, bu nedenle sertifika yöneticisinin birden çok domain adresini yönetmekte hiçbir zorluğu olmaz
inglês | turco |
---|---|
san | san |
allows | izin verir |
server | sunucuya |
certificate | sertifika |
covering | kapsayan |
and | ve |
domain | domain |
has | bu |
no | hiçbir |
so | nedenle |
multiple | bir |
the | birden |
EN Experiences in Monitoring, Advocating, and Managing Change
TR İzleme, Savunuculuk ve Değişimi Yönetme Deneyimleri
inglês | turco |
---|---|
experiences | deneyimleri |
and | ve |
managing | yönetme |
EN In addition, you can protect your resources by centrally managing security services, such as detecting threats with Amazon GuardDuty, or reviewing unintended access with AWS IAM Access Analyzer.
TR Bunların yanı sıra, güvenlik hizmetlerini merkezi olarak yönetme (Amazon GuardDuty ile tehditleri tespit etme veya AWS IAM Access Analyzer ile istenmeyen erişimleri inceleme) yoluyla kaynaklarınızı koruyabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
managing | yönetme |
services | hizmetlerini |
detecting | tespit |
threats | tehditleri |
amazon | amazon |
aws | aws |
access | access |
security | güvenlik |
or | veya |
with | ile |
your | etme |
resources | kaynaklar |
centrally | merkezi olarak |
EN It enables you to run your database in the cloud without managing any database capacity.
TR Herhangi bir veritabanı kapasitesini yönetmeden veritabanınızı bulutta çalıştırmanıza imkan tanır.
inglês | turco |
---|---|
database | veritabanı |
capacity | kapasitesini |
any | herhangi |
in the cloud | bulutta |
EN Manually managing database capacity can take up valuable time and can lead to inefficient use of database resources
TR Veritabanı kapasitesini manuel olarak yönetmek değerli zamanınızı alabilir ve veritabanı kaynaklarının verimsiz kullanılmasına yol açabilir
inglês | turco |
---|---|
manually | manuel |
managing | yönetmek |
capacity | kapasitesini |
valuable | değerli |
time | zaman |
use | kullan |
database | veritabanı |
and | ve |
can | açabilir |
resources | kaynaklar |
EN Removes the complexity of provisioning and managing database capacity. The database will automatically start up, shut down, and scale to match your application’s needs.
TR Veritabanı sağlama ve kapasitesini yönetme karmaşasını ortadan kaldırır. Veritabanı, uygulamalarınızın ihtiyaçlarına uygun şekilde otomatik olarak başlatılır, kapatılır ve ölçeklendirilir.
inglês | turco |
---|---|
managing | yönetme |
capacity | kapasitesini |
match | uygun |
database | veritabanı |
automatically | otomatik olarak |
applications | uygulamalar |
needs | ihtiyaç |
and | ve |
the | şekilde |
EN Integrated slide sorter for managing and reordering the slides
TR Slaytları yönetmek ve yeniden sıralamak için entegre slayt sıralayıcı
inglês | turco |
---|---|
integrated | entegre |
slide | slayt |
managing | yönetmek |
and | ve |
for | için |
EN The Deichmann Google Ads account was actively managed by a Germany-based global agency since December 2012, that at the same time responsible is for managing in more than 20 countries where Deichmann invests in digital marketing activities
TR Deichmann Türkiye’nin Google Ads hesabı, Aralık 2012'den bu yana markanın dijital pazarlama faaliyetlerini 20’den fazla ülkede yürüten, Almanya merkezli global bir ajans tarafından yönetiliyordu
inglês | turco |
---|---|
global | global |
agency | ajans |
december | aralık |
activities | faaliyetlerini |
ads | ads |
account | hesabı |
germany | almanya |
based | merkezli |
countries | ülkede |
marketing | pazarlama |
by | tarafından |
digital | dijital |
same | bir |
more | fazla |
than | bu |
EN Sabine Nallinger, Managing Director of Stiftung 2° – German Businesses for Climate Protection, discusses the business model of the future.
TR İklimin korunmasından yana Alman girişimcilerinin vakfı: Stiftung 2°. Yönetim Kurulu üyesi Sabine Nallinger’le geleceğin ticaret modeli hakkında bir söyleşi.
inglês | turco |
---|---|
future | geleceğin |
model | modeli |
for | hakkında |
business | ticaret |
Mostrando 50 de 50 traduções