EN We can help you succeed with the production of a wide variety of high-quality cheeses, including hard cheese and semi-hard cheese, Cheddar cheese, pasta filata, liquid filled cheese and cottage cheese.
Traduzir "liquid filled cheese" para turco
Mostrando 50 de 50 traduções da frase "liquid filled cheese" de inglês para turco
Tradução de inglês para turco de liquid filled cheese
inglês
turco
TR Aralarında sert peynir ve yarı sert peynir, Çedar peyniri, pasta filata, sıvı halde doldurulmuş peynir ve cottage peynirinin bulunduğu çok çeşitli yüksek kalite peynirlerin üretiminde başarılı olmanıza yardımcı olabiliriz.
| inglês | turco |
|---|---|
| hard | sert |
| cheese | peynir |
| semi | yarı |
| liquid | sıvı |
| quality | kalite |
| high | yüksek |
| and | ve |
| help | yardımcı |
| including | e |
| the | çok |
EN Cream cheese, processed cheese or recombined cheese, this white paper covers the best methods for achieving the underlying structural changes – and what makes a
TR Bu teknik raporda, temeldeki yapısal değişiklikleri başarmak için en iyi yöntemler ve krem peynir, işlenmiş peynir veya yeniden birleştirilen peynir yapımı kapsanır
| inglês | turco |
|---|---|
| structural | yapısal |
| changes | değişiklikleri |
| methods | yöntemler |
| cheese | peynir |
| and | ve |
| this | bu |
| for | için |
| or | veya |
| best | iyi |
EN Tetra Pak’s best-practice lines for white cheese present an easy way for dairy producers to explore the white cheese market. Download white cheese line leaflet
TR Tetra Pak beyaz peynir için en iyi uygulama hatları, süt ürünleri üreticilerinin beyaz peynir pazarını keşfetmeleri için kolay bir yol sunuyor. Beyaz peynir hattı kitapçığını indirin
| inglês | turco |
|---|---|
| tetra | tetra |
| cheese | peynir |
| easy | kolay |
| way | yol |
| download | indirin |
| practice | uygulama |
| market | pazar |
| best | iyi |
| lines | bir |
| line | hattı |
| white | beyaz |
EN Buy unpackaged products: These days there are shops in many big cities that sell unpackaged foods. Cheese, rice and yoghurt are simply filled into reusable containers that customers bring with them.
TR Ambalajsız alışveriş yap: Birçok büyük kentte artık ambalajsız gıda maddesi satan dükkanlar var. Peynir, pirinç ve yoğurt müşterinin getirdiği dönüşümlü kaplara konuyor.
| inglês | turco |
|---|---|
| buy | al |
| cheese | peynir |
| yoghurt | yoğurt |
| in | da |
| and | ve |
| many | çok |
| products | bir |
| are | artık |
EN Our systems can be used to manufacture every kind of cheese: Cheddar, Semi-Hard, Pasta Filata, Swiss, Feta, Cottage, Cream and various other filtration-based cheese types as well as whey powder
TR Sistemlerimiz her çeşit peyniri üretmek için kullanılabilir: Çedar, Yarı Sert, Pasta Filata, İsviçre, Feta, Cottage, Krem, diğer farklı filtrasyon bazlı peynir çeşitlerinin yanı sıra peynir altı suyu tozu
| inglês | turco |
|---|---|
| cheese | peynir |
| semi | yarı |
| hard | sert |
| based | bazlı |
| other | diğer |
| various | farklı |
EN But cheese is hardly a new invention. In 1974, Russian explorers found a cheese block in the permafrost of the Siberian tundra that was dated to be at least 2,000 years old – and still said to be an unrivalled delicacy.
TR Ancak peynirin yeni bir icat olduğunu söylemek güçtür. 1974'te, Rus kaşifler Sibirya tundrasındaki donmuş topraklarda en az 2.000 yıllık bir peynir bloku buldurlar - hala nefis bir lezzeti olduğu söyleniyor.
| inglês | turco |
|---|---|
| new | yeni |
| years | yıllık |
| cheese | peynir |
| still | hala |
| is | olduğu |
| a | bir |
EN Fresh cheese: Ricotta, Cottage cheese and Mozzarella
TR Taze peynir: İtalyan loru, Cottage peyniri ve Mozarella
| inglês | turco |
|---|---|
| fresh | taze |
| cheese | peynir |
| and | ve |
EN Semi hard and hard cheese: Swiss cheese, Cheddar, Edam, Gouda, Colby, Muenster, Parmesan, Pecorino and Romano
TR Yarı sert ve sert peynir: İsviçre peyniri, Çedar, Edam, Gouda, Colby, Muenster, Parmesan, Pecorino ve Romano
| inglês | turco |
|---|---|
| hard | sert |
| and | ve |
| cheese | peynir |
| semi | yarı |
EN Tetra Pak offers its expertise about the complete cheese process, from milk intake and pre-treatment through curd making, drainage and forming, to cheese handling.
TR Tetra Pak, süt alımı ve ön işlemden, teleme yapımı, drenaj ve biçimlendirmeye, peynir işlemeye kadar tüm peynir süreci hakkında uzmanlık bilgisi sunar.
| inglês | turco |
|---|---|
| tetra | tetra |
| pak | pak |
| offers | sunar |
| expertise | uzmanlık |
| cheese | peynir |
| milk | süt |
| and | ve |
| process | süreci |
| about | hakkında |
EN White cheese ticks all the right boxes: on-trend, high-margin and easy to get into. Our best-practice lines for white cheese make it easy to get started
TR Beyaz peynirle ilgili tüm doğru seçenekler: yükselen trend, yüksek marj ve kolay başlangıç. Beyaz peynir için en iyi uygulama hatlarımız kullanmaya başlamayı kolaylaştırır
| inglês | turco |
|---|---|
| trend | trend |
| cheese | peynir |
| practice | uygulama |
| best | iyi |
| and | ve |
| high | yüksek |
| on | ilgili |
| all | tüm |
| white | beyaz |
EN Uniquely flexible multi functional processing lines from Tetra Pak capable of producing all types of cream cheese and spreadable processed cheese.
TR Tetra Pak'tan tüm krem peynir ve işlenmiş sürülebilir peynir türlerini üretebilen, benzersiz esnekliğe sahip çok işlevli proses hatları.
| inglês | turco |
|---|---|
| uniquely | benzersiz |
| tetra | tetra |
| types | türlerini |
| cheese | peynir |
| all | tüm |
| and | ve |
| of | çok |
EN The quality and type of whey from cheese manufacture is different depending on the type of cheese and control of the process
TR Peynir imalatından çıkan peynir altı suyunun kalitesi ve türü, peynir türüne ve peynir sürecinin kontrolüne bağlı olarak değişiklik gösterir
| inglês | turco |
|---|---|
| cheese | peynir |
| and | ve |
| control | kontrol |
| type | tür |
| quality | kalitesi |
| depending | bağlı olarak |
| process | sürecinin |
| the | olarak |
EN The Cheese technology guide is an easy to use resource for industrial cheese-making. It provides a helpful overview of the basic productions processes.
TR Peynir teknolojisi rehberi, endüstriyel peynir yapımı için kullanımı kolay bir kaynaktır. Temel üretim işlemlerine ilişkin yardımcı bir genel bakış sağlar.
| inglês | turco |
|---|---|
| cheese | peynir |
| technology | teknolojisi |
| guide | rehberi |
| easy | kolay |
| provides | sağlar |
| industrial | endüstriyel |
| processes | üretim |
| a | yardımcı |
| basic | temel |
| use | kullanımı |
| of | in |
EN Simply add proxy4 before youtube.com and you will be redirected to our proxy website with the url field would be automatically filled in.You must then click on Surf button to proxy your desired video.
TR Oldukça basit bir şekilde youtube.com adresini açmadan önce proxy4'ü ekleyin ve kalan alan otomatik olarak doldurulacak. Sonrasında ise tek yapmanız gereken surf düğmesine basmak.
| inglês | turco |
|---|---|
| add | ekleyin |
| must | gereken |
| button | düğmesine |
| proxy | proxy |
| automatically | otomatik olarak |
| and | ve |
| to | tek |
EN Fabrics treated with Purotex® contain microcapsules that are filled with natural probiotics. Probiotics are a 100% natural remedy against allergens.
TR Purotex® teknolojisine sahip kumaşlar doğal probiyotikler iceren mikrokapsüllere sahiptir. Probiyotikler, alerjik uyku bozuklukları için %100 doğal bir çözümdür.
| inglês | turco |
|---|---|
| natural | doğal |
| against | için |
| a | bir |
| are | sahip |
EN Savor the grandest of stays in Boston filled with royal presidential treatments, exclusive VIP experiences and the most extravagant dining experience you could dream of.
TR En iyi fiyatlar üzerinden %15 daha az ödeyerek Fairmont Quasar Istanbul'daki konaklamanızı “Fairmont Süit Anları” paketi ile bir üst seviyeye taşıyın.
| inglês | turco |
|---|---|
| of | ın |
| most | en |
| and | bir |
| you | ile |
EN I subconsciously gave up on myself and instead filled the hole of frustration, anger and emptiness with the internet
TR Bilinçaltında kendimden vazgeçtim ve bunun yerine hayal kırıklığı, öfke ve boşluk deliğini internetle doldurdum
| inglês | turco |
|---|---|
| instead | bunun yerine |
| and | ve |
EN Integrate your favorite applications with forms.app via Zapier. For example, get notifications on Slack anytime your form is filled in or generate leads by integrating your forms with Pipedrive.
TR Favori uygulamalarınızı Zapier üzerinden forms.app ile entegre edin. Örneğin, formunuz her doldurulduğunda Slack'te bildirim alın veya formlarınızı Pipedrive ile entegre ederek müşteri adayları oluşturun.
| inglês | turco |
|---|---|
| favorite | favori |
| app | app |
| zapier | zapier |
| notifications | bildirim |
| generate | oluşturun |
| integrate | entegre |
| or | veya |
| applications | uygulamalar |
| forms | formlar |
| with | ile |
EN Connect your Paypal or Stripe account and collect payment. You can also integrate to your favorite tools via Zapier and for example, update your Google Sheets every time your form is filled in.
TR Paypal veya Stripe hesabınızı bağlayın ve ödemeyi alın. Ayrıca Zapier aracılığıyla en sevdiğiniz araçlara entegre edebilir ve örneğin, formunuz her doldurulduğunda Google Sheets hesabınız güncellenir.
| inglês | turco |
|---|---|
| paypal | paypal |
| integrate | entegre |
| tools | araç |
| zapier | zapier |
| payment | ödemeyi |
| account | hesabı |
| or | veya |
| you can | edebilir |
| and | ve |
EN It can be bothersome to constantly check on your survey to see if anyone’s filled it out
TR Kimsenin doldurup doldurmadığını görmek için anketinizi sürekli kontrol etmek rahatsız edici olabilir
| inglês | turco |
|---|---|
| constantly | sürekli |
| be | olabilir |
| check | kontrol |
EN So that you can see the total score of each response as soon as the survey form is filled in
TR Böylece anket formu doldurulur doldurulmaz her bir cevabın toplam puanını görebilirsiniz
| inglês | turco |
|---|---|
| survey | anket |
| form | formu |
| so | böylece |
| you can see | görebilirsiniz |
| of | her |
EN Thankfully, Renderforest perfectly filled our need for high quality, custom video that fit nicely in our budget
TR Renderforest tam da bu noktada devreye girdi ve ihtiyaç duyduğumuz kalitede ve bize özel videoları bütçemize uygun şekilde üretmemizi sağladı
| inglês | turco |
|---|---|
| renderforest | renderforest |
| quality | kalitede |
| in | da |
| need | ihtiyaç |
| our | ve |
| video | videoları |
| that | tam |
EN - For domains with .tr extension, the Administration Change form must be filled in by the domain owner and sent as an email to support@atakdomain.com with the signature circular or ID photocopy
TR -.tr uzantılı domainler için İdari Sorumlu Değişikliği formunun domain sahibi tarafından doldurulması ve imza sirküleriyle ya da kimlik fotokopisi ile birlikte destek@atakdomain.com mail adresimize gönderilmesi gereklidir
| inglês | turco |
|---|---|
| change | değişikliği |
| owner | sahibi |
| signature | imza |
| id | kimlik |
| and | ve |
| support | destek |
| in | da |
| domain | domain |
| by | tarafından |
EN If lots of people try to visit the site at the same time, the pipe becomes filled; site slows down and maybe even does not respond at all
TR Eğer aynı anda çok fazla kişi sitenizi ziyaret etmeye çalışırsa, boru dolar; site yavaşlar ve hatta belki hiç yanıt vermeyebilir
| inglês | turco |
|---|---|
| people | kişi |
| site | site |
| maybe | belki |
| if | eğer |
| and | ve |
| respond | yanıt |
| to | etmeye |
| visit | ziyaret |
| the | aynı |
EN The lobby will be transformed into a warm and welcoming lodge with fun filled events, hand crafted signature drinks and specialty menu.
TR Verimliğinizi arttıracak sağlıklı bir çalışma ortamı!
| inglês | turco |
|---|---|
| hand | sağ |
| a | bir |
EN Midget get filled with cum by a nice cock. at Gay0Day
TR Gay0Day'de Cüce güzel bir horoz tarafından cum ile doldurulur.
| inglês | turco |
|---|---|
| nice | güzel |
| by | tarafından |
| a | bir |
EN Five O'Clock is a modern-day jewellery box, filled with delicious treasures.
TR Five O'Clock'da mücevher gibi tasarlanmış iç mekanda unutulmaz lezzetlerin tadını çıkarın..
| inglês | turco |
|---|---|
| with | gibi |
EN Our packages include light-filled and flexible design-led spaces and innovative technology as standard
TR Paketlerimiz aydınlık ve tasarımı ön plana çıkaran alanlar ve yenilikçi teknolojiyi standart olarak içerir
| inglês | turco |
|---|---|
| innovative | yenilikçi |
| technology | teknolojiyi |
| standard | standart |
| design | tasarımı |
| and | ve |
| as | olarak |
EN Germany’s cities are filled with the glitter and aromas of Christmas. Six popular Christmas markets and their specialities.
TR Goethe, Schiller, Brecht ve Hesse tüm dünyanın tanıdığı yazarlar. Peki Almanlar en çok hangi kitapları okuyor? Sizin için kitap önerileri hazırladık.
| inglês | turco |
|---|---|
| of | in |
| are | dünyanın |
| and | ve |
| the | sizin |
| six | için |
EN Giant boobed bbw sapphire has her fleshy slit filled with dick
TR Büyük oryantal aşk balonları
EN Love creampie hawt golden-haired nubiles super taut warm soaked wet crack filled up
TR Pornlandvideos seksi büyük wazoo bal aubrey addams gerçek sapıkça konuşma
| inglês | turco |
|---|---|
| up | büyük |
EN First Criterion: The application form must be filled in completely.
TR Birinci Kriter: Başvuru formunun eksiksiz doldurulmuş olması.
| inglês | turco |
|---|---|
| first | birinci |
| application | başvuru |
EN Its advanced homepage is filled with stunning features and widgets that greatly enhance the user experience
TR Gelişmiş ana sayfası, kullanıcı deneyimini büyük ölçüde geliştiren çarpıcı özellikler ve widget'larla doludur
| inglês | turco |
|---|---|
| and | ve |
| greatly | büyük ölçüde |
| experience | deneyimini |
| advanced | gelişmiş |
| stunning | çarpıcı |
| features | özellikler |
| user | kullanıcı |
EN During printing, these depressions, also called cups, are filled with soft, paste-like, low-viscosity inks, which are transferred to the print material by contact pressure.
TR Baskı esnasında 'cup' denen bu girintiler yumuşak, macunumsu, düşük viskoziteli, baskı malzemesine kontak basıncıyla aktarılan mürekkeplerle dolar.
| inglês | turco |
|---|---|
| during | esnasında |
| soft | yumuşak |
| low | düşük |
| these | bu |
EN bedding: bed linen, bed mattresses & filled products
TR Yatak takımları: Nevresim takımları, yataklar ve dolgulu ürünler
| inglês | turco |
|---|---|
| products | ürünler |
| bedding | yatak |
EN Make sure your orders are filled on time while keeping track of your inventory at all times
TR Bir bakışta siparişleri takip etmek için envanterinizi yönetin Envanterinizi her zaman takip ederken siparişlerinizin zamanında tamamlandığından emin olun
| inglês | turco |
|---|---|
| on time | zamanında |
| time | zaman |
| track | takip |
| at | nda |
| orders | sipariş |
| are | olun |
EN Event will be sent when a visitor's information has been updated - for example a visitor filled the contacts form in the chat
TR Ziyaretçinin iletişim bilgileri güncellendiğinde gönderilecek olay – örneğin ziyaretçi sohbet esnasında iletişim bilgileri formunu doldurursa
| inglês | turco |
|---|---|
| event | olay |
| information | bilgileri |
| updated | güncellendi |
| form | formunu |
| visitor | ziyaretçi |
| chat | sohbet |
EN Simply add proxy4 before youtube.com and you will be redirected to our proxy website with the url field would be automatically filled in.You must then click on Surf button to proxy your desired video.
TR Oldukça basit bir şekilde youtube.com adresini açmadan önce proxy4'ü ekleyin ve kalan alan otomatik olarak doldurulacak. Sonrasında ise tek yapmanız gereken surf düğmesine basmak.
| inglês | turco |
|---|---|
| add | ekleyin |
| must | gereken |
| button | düğmesine |
| proxy | proxy |
| automatically | otomatik olarak |
| and | ve |
| to | tek |
EN Make sure your orders are filled on time while keeping track of your inventory at all times
TR Bir bakışta siparişleri takip etmek için envanterinizi yönetin Envanterinizi her zaman takip ederken siparişlerinizin zamanında tamamlandığından emin olun
| inglês | turco |
|---|---|
| on time | zamanında |
| time | zaman |
| track | takip |
| at | nda |
| orders | sipariş |
| are | olun |
EN If lots of people try to visit the site at the same time, the pipe becomes filled; site slows down and maybe even does not respond at all
TR Eğer aynı anda çok fazla kişi sitenizi ziyaret etmeye çalışırsa, boru dolar; site yavaşlar ve hatta belki hiç yanıt vermeyebilir
| inglês | turco |
|---|---|
| people | kişi |
| site | site |
| maybe | belki |
| if | eğer |
| and | ve |
| respond | yanıt |
| to | etmeye |
| visit | ziyaret |
| the | aynı |
EN First Criterion: The application form must be filled in completely.
TR Birinci Kriter: Başvuru formunun eksiksiz doldurulmuş olması.
| inglês | turco |
|---|---|
| first | birinci |
| application | başvuru |
EN By using the Select File button in the Resume Form section of the sections selected while making your registration, you may add the application form that you already downloaded and filled out
TR Kaydınızı oluştururken seçilen bölümlerin içerisinde Özgeçmiş Formu Kısmında yer alan Dosya Seç butonuna tıklayarak önceden indirerek doldurduğunuz başvuru formunu ekleyebilirsiniz
| inglês | turco |
|---|---|
| select | seç |
| file | dosya |
| button | butonuna |
| add | ekleyebilirsiniz |
| registration | kaydı |
| form | formu |
| application | başvuru |
EN Bentley has been maintaining it?s legacy of motorsport for years and the newly manufactured models are no doubt the most attractive, appealing, luxurious and filled with tech delights. Here are some of the reasons why you should go for Bentley:
TR Bentley yıllardır motor sporları mirasını sürdürüyor ve yeni üretilen modeller şüphesiz en çekici, çekici, lüks ve teknolojik güzelliklerle dolu. İşte Bentley'i tercih etmeniz için bazı nedenler:
| inglês | turco |
|---|---|
| bentley | bentley |
| s | s |
| legacy | miras |
| newly | yeni |
| models | modeller |
| luxurious | lüks |
| for years | yıllardır |
| attractive | çekici |
| of | in |
| most | en |
| and | ve |
| some | bazı |
| for | için |
EN Five O'Clock is a modern-day jewellery box, filled with delicious treasures.
TR Five O'Clock'da mücevher gibi tasarlanmış iç mekanda unutulmaz lezzetlerin tadını çıkarın..
| inglês | turco |
|---|---|
| with | gibi |
EN Five O'Clock is a modern-day jewellery box, filled with delicious treasures.
TR Five O'Clock'da mücevher gibi tasarlanmış iç mekanda unutulmaz lezzetlerin tadını çıkarın..
| inglês | turco |
|---|---|
| with | gibi |
EN Five O'Clock is a modern-day jewellery box, filled with delicious treasures.
TR Five O'Clock'da mücevher gibi tasarlanmış iç mekanda unutulmaz lezzetlerin tadını çıkarın..
| inglês | turco |
|---|---|
| with | gibi |
EN Five O'Clock is a modern-day jewellery box, filled with delicious treasures.
TR Five O'Clock'da mücevher gibi tasarlanmış iç mekanda unutulmaz lezzetlerin tadını çıkarın..
| inglês | turco |
|---|---|
| with | gibi |
EN Our packages include light-filled and flexible design-led spaces and innovative technology as standard
TR Paketlerimiz aydınlık ve tasarımı ön plana çıkaran alanlar ve yenilikçi teknolojiyi standart olarak içerir
| inglês | turco |
|---|---|
| innovative | yenilikçi |
| technology | teknolojiyi |
| standard | standart |
| design | tasarımı |
| and | ve |
| as | olarak |
EN Germany’s cities are filled with the glitter and aromas of Christmas. Six popular Christmas markets and their specialities.
TR Goethe, Schiller, Brecht ve Hesse tüm dünyanın tanıdığı yazarlar. Peki Almanlar en çok hangi kitapları okuyor? Sizin için kitap önerileri hazırladık.
| inglês | turco |
|---|---|
| of | in |
| are | dünyanın |
| and | ve |
| the | sizin |
| six | için |
EN Make sure your orders are filled on time while keeping track of your inventory at all times
TR Bir bakışta siparişleri takip etmek için envanterinizi yönetin Envanterinizi her zaman takip ederken siparişlerinizin zamanında tamamlandığından emin olun
| inglês | turco |
|---|---|
| on time | zamanında |
| time | zaman |
| track | takip |
| at | nda |
| orders | sipariş |
| are | olun |
Mostrando 50 de 50 traduções
Traduções semelhantes
liquid filled cheese cooling liquid liquid liquid cooling memory liquid form liquid cooling liquid cooling applications liquid like drape separated into liquid liquid is flowing focused liquid cooling aio liquid cooling a liquid staking introducing liquid cooling liquid to pasty applied in liquid centre liquid cooling liquid ring pumps liquid level measurement a liquid substance highly liquid markets liquid cooler comes liquid food liquid content liquid cooling options liquid glue blending of liquid a creamy liquid filled automatically filled fields filled user filled ve filled it’s filled website filled form is filled re filled filled in it s filled filled with delicious filled with cured filled with anxiety filled with natural filled with soft pipe becomes filled story is filled filled out every filled with practice midget get filled material filled style
Tcheco
alemão
chinês
coreano
espanhol
finlandês
francês
holandês
húngaro
indonésio
italiano
japonês
norueguês
polonês
português
russo
sueco
turco
vietnamita
árabe