EN Ethereum is an open-source, blockchain-based distributed ledger that runs smart contracts
"blockchain based distributed computing" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
EN Ethereum is an open-source, blockchain-based distributed ledger that runs smart contracts
TR Ethereum açık kaynak kodlu blockchain tabanlı akıllı sözleşmeleri kullanan merkeziyetsiz bir hesap defteridir
inglês | turco |
---|---|
ethereum | ethereum |
contracts | sözleşmeleri |
open | açık |
source | kaynak |
blockchain | blockchain |
based | tabanlı |
smart | akıllı |
EN It is a blockchain-based distributed computing platform and operating system featuring smart contract functionality
TR Akıllı kontrat fonksiyonuna sahip blockchain temelli dağıtılmış bir hesaplama platformu ve işletim sistemidir
inglês | turco |
---|---|
computing | hesaplama |
platform | platformu |
contract | kontrat |
smart | akıllı |
blockchain | blockchain |
based | temelli |
distributed | dağıtılmış |
and | ve |
a | bir |
EN Ethereum is an open-source, blockchain-based distributed ledger that runs smart contracts
TR Ethereum açık kaynak kodlu blockchain tabanlı akıllı sözleşmeleri kullanan merkeziyetsiz bir hesap defteridir
inglês | turco |
---|---|
ethereum | ethereum |
contracts | sözleşmeleri |
open | açık |
source | kaynak |
blockchain | blockchain |
based | tabanlı |
smart | akıllı |
EN It is a blockchain-based distributed computing platform and operating system featuring smart contract functionality
TR Akıllı kontrat fonksiyonuna sahip blockchain temelli dağıtılmış bir hesaplama platformu ve işletim sistemidir
inglês | turco |
---|---|
computing | hesaplama |
platform | platformu |
contract | kontrat |
smart | akıllı |
blockchain | blockchain |
based | temelli |
distributed | dağıtılmış |
and | ve |
a | bir |
EN Users can easily develop distributed services through Ontology without having previous knowledge of distributed networks.
TR Kullanıcılar merkeziyetsiz ağlar hakkında daha önceden bilgi sahibi olmasa da, Ontology aracılığıyla merkeziyetsiz hizmetler geliştirebilirler.
inglês | turco |
---|---|
services | hizmetler |
networks | ağlar |
users | kullanıcılar |
through | aracılığıyla |
previous | da |
EN We created Blockchain Ventures to support and invest in distributed ledger technology (DLT) projects that advance the industry and provide positive societal impact
TR Endüstrinin ilerlemesini sağlayan ve pozitif toplumsal etki sağlayan dağıtılmış defter tekniği (DLT) projelerini desteklemek ve yatırım yapmak için Blockchain Ventures'ı oluşturduk
inglês | turco |
---|---|
invest | yatırım |
provide | sağlayan |
positive | pozitif |
impact | etki |
distributed | dağıtılmış |
blockchain | blockchain |
we created | oluşturduk |
and | ve |
in | da |
to support | desteklemek |
to | için |
EN Ontology is a high-performance public blockchain project and distributed trust collaboration platform
TR Ontology yüksek performanslı açık bir blockchain ve dağıtılmış güvene dayalı işbirliği platformudur
inglês | turco |
---|---|
public | açık |
project | iş |
collaboration | işbirliği |
high | yüksek |
blockchain | blockchain |
distributed | dağıtılmış |
and | ve |
a | bir |
EN Ontology's core team is composed of experts in blockchain technology, distributed application development, product management and business development, as well as experts from global financial institutions.
TR Ontology çekirdek ekibi blockchain teknolojisi, merkeziyetsiz uygulama geliştirme, ürün yönetimi ve iş geliştirmesi alanında uzmanlar ve küresel finans kurumlarından profesyoneller barındırır.
inglês | turco |
---|---|
team | ekibi |
experts | uzmanlar |
technology | teknolojisi |
and | ve |
global | küresel |
financial | finans |
institutions | kurumlar |
core | çekirdek |
blockchain | blockchain |
product | ürün |
development | geliştirme |
management | yönetimi |
application | uygulama |
EN Ontology applies blockchain technology to all business types, providing blockchains, smart contracts, distributed verification management, data exchange, and other protocols and APIs
TR Ontology, blockchainler, akıllı kontratlar, merkeziyetsiz onaylama yönetimi, bilgi takası, diğer protokoller ve API'lar sunarak blockchain teknolojisini tüm iş kollarına uygular
inglês | turco |
---|---|
technology | teknolojisini |
data | bilgi |
and | ve |
other | diğer |
smart | akıllı |
blockchain | blockchain |
management | yönetimi |
all | tüm |
EN Finally, we set forth the foundation for the Blockchain Airdrops, together with the criteria that will guide Blockchain in selecting which tokens we will airdrop to our users.
TR Son olarak, Blockchain Airdrop'lar için temel hazırladık ve Blockchain'i kullanıcılarımıza hangi hava araçlarını belirleyeceğimizi seçecek şekilde yönlendireceğiz.
inglês | turco |
---|---|
foundation | temel |
blockchain | blockchain |
finally | son olarak |
the | şekilde |
our | ve |
users | kullanıcılar |
EN Blockchain Ventures is a venture capital fund and a subsidiary of Blockchain.
TR Blockchain Ventures, Blockchain'in bir bağlı kuruluşu ve bir girişim sermayesi fonudur.
inglês | turco |
---|---|
blockchain | blockchain |
and | ve |
a | bir |
EN Blockchain Ventures is a venture capital fund and a subsidiary of Blockchain
TR Blockchain Ventures bir girişim sermayesi fonu ve Blockchain'in bir yan kuruluşudur
inglês | turco |
---|---|
blockchain | blockchain |
and | ve |
a | bir |
EN With easy-to-use blockchain tools and the security and speed of the Kin blockchain, developers are able to harness the power of cryptocurrency without the common backend complexities of this technology.
TR Kin blockchaininin kullanımı kolay araçları, güvenliği ve hızı sayesinde geliştiriciler, teknolojinin arka yüz karmaşıklığı olmadan kripto paranın gücünden faydalanabilirler.
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
developers | geliştiriciler |
power | gücü |
cryptocurrency | kripto |
technology | teknolojinin |
easy | kolay |
use | kullanımı |
tools | araçları |
security | güvenliği |
without | olmadan |
EN The Aion Network is the most accessible blockchain platform in the world by enabling developers to build production grade Java applications on a blockchain network
TR Aion Network, geliştiricilerin bir Blockchain ağı üzerinde ürün seviyesinde Java uygulamaları inşa etmelerine olanak sağlayan dünyanın erişimi en kolay Blockchain platformudur
inglês | turco |
---|---|
most | en |
accessible | kolay |
world | dünyanın |
build | inşa |
java | java |
blockchain | blockchain |
network | ağı |
applications | uygulamalar |
a | bir |
EN The Ontology blockchain framework supports public blockchain systems and is able to customize public blockchains for applications
TR Ontology blockchain yapısı açık blockchain sistemlerini destekler ve bunların uygulamalar için özelleştirilmesine olanak sağlar
inglês | turco |
---|---|
supports | destekler |
public | açık |
systems | sistemlerini |
applications | uygulamalar |
blockchain | blockchain |
and | ve |
EN Ontology’s newest mission is to be ready for all kinds of businesses, by building a versatile blockchain. The team is focused on bringing blockchain technologies to traditional enterprises in the gaming, financial and content industries.
TR Ontology'nin en yeni misyonu çok yönlü bir blockchain yaratarak tüm iş kolları için hazır olmaktır. Ontology ekibi oyun, finans ve içerik gibi geleneksel sektörlere blockchain teknolojisini uygulamayı hedefler.
inglês | turco |
---|---|
mission | misyonu |
ready | hazır |
traditional | geleneksel |
financial | finans |
content | içerik |
blockchain | blockchain |
team | ekibi |
and | ve |
newest | en yeni |
all | tüm |
the | gibi |
of | in |
gaming | oyun |
EN Learn Crypto and Blockchain with Phemex Academy: a free, comprehensive and unbiased resource for blockchain knowledge
TR Phemex Akademi ile Kripto Paralar ve Blok zinciri Hakkında Bilgi Edinin: Blok zinciri öğrenmek için ücretsiz, kapsamlı ve tarafsız bir kaynak
inglês | turco |
---|---|
crypto | kripto |
phemex | phemex |
academy | akademi |
resource | kaynak |
free | ücretsiz |
comprehensive | kapsamlı |
a | bir |
with | ile |
for | için |
EN In partnership with Unstoppable Domains, all 83 million registered Blockchain.com users will be able to obtain a free .blockchain domain from the Wallet.
TR Durdurulamaz Alan Adları ile ortaklaşa, 83 milyon kayıtlı Blockchain.com kullanıcısının tümü Cüzdan'dan ücretsiz bir .blockchain alanı alabilecek.
inglês | turco |
---|---|
million | milyon |
users | kullanıcı |
registered | kayıtlı |
blockchain | blockchain |
free | ücretsiz |
all | tüm |
a | bir |
domain | alan |
with | ile |
EN We are the first developers of the global methodology risk in line with the results-based management of investment process, based on the statistical analysis of large volume of data in the area of an Blockchain economy.
TR Bir Blockchain ekonomisi alanındaki büyük hacimli verilerin istatistiksel analizine dayanan, sonuçlara dayalı yatırım sürecinin yönetimi doğrultusunda, global metodoloji riskinin ilk geliştiricileriyiz.
inglês | turco |
---|---|
global | global |
investment | yatırım |
process | sürecinin |
large | büyük |
volume | hacimli |
data | verilerin |
economy | ekonomisi |
blockchain | blockchain |
results | sonuçlara |
management | yönetimi |
area | alan |
first | ilk |
based | dayalı |
EN When it comes to connecting remote offices and employees, traditional distributed networks can't handle the new wave of cloud-based applications that are driving increasing speed and innovation across the enterprise.
TR Uzak ofisleri ve çalışanları birbirine bağlama söz konusu olduğunda geleneksel dağıtılmış ağlar, kurum genelinde daha fazla hız ve yeniliği sağlayan yeni bulut tabanlı uygulama dalgasını kaldıramaz.
inglês | turco |
---|---|
remote | uzak |
traditional | geleneksel |
networks | ağlar |
of | ın |
applications | uygulama |
speed | hız |
employees | çalışanları |
distributed | dağıtılmış |
enterprise | kurum |
cloud | bulut |
based | tabanlı |
and | ve |
new | yeni |
when | olduğunda |
across | genelinde |
EN Dash, like Bitcoin, is based on a decentralized ledger of all transactions, known as a blockchain
TR Bitcoin gibi Dash de tüm işlemler için blockchain olarak da bilinen merkeziyetsiz bir kayıt defterine dayanmaktadır
inglês | turco |
---|---|
bitcoin | bitcoin |
decentralized | merkeziyetsiz |
transactions | işlemler |
known | bilinen |
dash | dash |
blockchain | blockchain |
all | tüm |
a | bir |
like | için |
of | in |
as | gibi |
EN Only three lines of code connect any web application directly to the blockchain, making it easily accessible to web-based businesses and projects, too
TR Sadece üç satır kod herhangi bir web uygulamasını blockchaine bağlayarak Nimiq’i web bazlı firmalar ve projeler için kolayca erişilebilir kılar
inglês | turco |
---|---|
code | kod |
accessible | erişilebilir |
projects | projeler |
based | bazlı |
easily | kolayca |
web | web |
lines | bir |
and | ve |
application | uygulamasını |
of | in |
any | herhangi |
to | için |
EN What is API3: Blockchain-based Decentralized API
TR Metamask Cüzdan: Popüler ETH Cüzdanı Nasıl Kullanılır
inglês | turco |
---|---|
what | nasıl |
EN Dash, like Bitcoin, is based on a decentralized ledger of all transactions, known as a blockchain
TR Bitcoin gibi Dash de tüm işlemler için blockchain olarak da bilinen merkeziyetsiz bir kayıt defterine dayanmaktadır
inglês | turco |
---|---|
bitcoin | bitcoin |
decentralized | merkeziyetsiz |
transactions | işlemler |
known | bilinen |
dash | dash |
blockchain | blockchain |
all | tüm |
a | bir |
like | için |
of | in |
as | gibi |
EN Dear Traders, Phemex has listed the new spot trading pair REVO/USDT at 15:00 UTC on June 20th, 2022. You can now trade the Revoland - an e-sport game based on blockchain technology that introduces ……
TR Sevgili traderlar, Bu kadar çok kullanıcının PT Arena 4 işlem yarışması etkinliğinde mücadele etmek için kaydolduğunu görmekten dolayı çok mutluyuz. Katılma taleplerinin giderek art……
EN Accelerate remote access and reduce reliance on VPN with ZTNA delivered on Cloudflare's globally distributed, DDoS-resistant edge network.
TR Cloudflare'ın küresel olarak dağıtılan, DDoS'a dayanıklı edge'inde sunulan ZTNA ile uzaktan erişimi hızlandırın ve VPN'ye olan bağımlılığı azaltın.
inglês | turco |
---|---|
remote | uzaktan |
access | erişimi |
and | ve |
with | ile |
globally | küresel olarak |
on | olarak |
EN This domain report shows you which keywords a domain utilizes, how these keywords are distributed, and who else uses them in terms of organic traffic
TR Bu alan adı raporu, alan adının hangi anahtar kelimeyi kullandığını, bu anahtar kelimelerin nasıl dağıtıldığını ve organik trafik terimleri açısından başka kimin bunları kullandığını gösterir
inglês | turco |
---|---|
report | raporu |
shows | gösterir |
a | a |
else | başka |
terms | terimleri |
organic | organik |
traffic | trafik |
in terms of | açısından |
keywords | anahtar |
who | kimin |
in | da |
domain | alan adı |
and | ve |
this | bu |
how | nasıl |
EN <strong>% of Paid Clicks vs Organic Clicks</strong> — shows how clicks on the search results are distributed between paid and organic results.
TR <strong>Ücretli Tıklamalara Karşı Organik Tıklamaların %si</strong> - arama sonuçlarındaki tıklamaların, ücretli ve organik sonuçlar arasında nasıl dağıldığını gösterir.
inglês | turco |
---|---|
strong | strong |
organic | organik |
paid | ücretli |
results | sonuçlar |
shows | gösterir |
and | ve |
search | arama |
how | nasıl |
of | karşı |
EN Targeting the population affected by the flood, we distributed hygiene packs consisting of general / personal hygiene products and household furniture for prefabricated housing units.
TR Selden etkilenen ailelere acil yardım desteği sağladık. Genel ve kişisel temizlik malzemelerinden oluşan kapsamlı hijyen paketleri, geçici prefabrik konutlar için ev eşyası dağıtımı yaptık.
inglês | turco |
---|---|
affected | etkilenen |
hygiene | hijyen |
packs | paketleri |
consisting | oluşan |
general | genel |
and | ve |
of | in |
personal | kişisel |
EN Following the Earthquake of March 8th we conducted a needs asssessment and as part of disaster response activities distributed NFIs such as hygiene products and kitchen appliances.
TR Elazığ’da 8 Mart tarihinde gerçekleşen deprem sonrasında, ihtiyaç tespit çalışmaları yürüttük. Acil yardım operasyonu kapsamında temizlik malzemeleri, mutfak araç gereçleri gibi gıda dışı malzemeler dağıttık.
inglês | turco |
---|---|
earthquake | deprem |
march | mart |
distributed | dağıttık |
kitchen | mutfak |
needs | ihtiyaç |
activities | çalışmaları |
the | araç |
following | da |
as | gibi |
EN We distributed basic NFIs and food items to remote villages benefiting the least from aid activities
TR Şehir merkezine uzak ve yardım çalışmalarından en az faydalanan köylerde temel ihtiyaç ve gıda malzemeleri dağıttık
inglês | turco |
---|---|
distributed | dağıttık |
basic | temel |
food | gıda |
remote | uzak |
aid | yardım |
and | ve |
least | az |
EN After the earthquake in Tabriz, we helped improve the conditions for mediation in villages away from the center and distributed aid materials for winter preparation
TR Tebriz’de gerçekleşen deprem sonrasında, merkeze uzak köylerde barınma koşullarını iyileştirmeye ve kışa hazırlık için yardım malzemeleri dağıttık
inglês | turco |
---|---|
earthquake | deprem |
distributed | dağıttık |
materials | malzemeleri |
winter | kış |
and | ve |
in | da |
helped | yardım |
for | için |
EN We distributed winter clothes, kitchen equipment, blankets, stoves and food-packs containing fresh fruit.
TR Kışlık kıyafetler, mutfak malzemeleri, battaniye, soba gibi ev içi destek üniteleri ile taze meyve içeren gıda paketleri dağıttık.
inglês | turco |
---|---|
distributed | dağıttık |
winter | kış |
kitchen | mutfak |
equipment | malzemeleri |
containing | içeren |
fresh | taze |
fruit | meyve |
food | gıda |
packs | paketleri |
and | ile |
EN Malicious gamers regularly launch distributed denial of service (DDoS) attacks to disrupt your internet speed and connection to the server
TR Kötü niyetli oyuncular, internet hızınızı ve sunucuya olan bağlantınızı kesintiye uğratmak için düzenli olarak dağıtılmış hizmet reddi (DDoS) saldırıları başlatır
inglês | turco |
---|---|
service | hizmet |
ddos | ddos |
internet | internet |
distributed | dağıtılmış |
speed | hız |
connection | bağlantı |
of | in |
server | sunucuya |
to | için |
regularly | düzenli olarak |
and | ve |
the | olarak |
EN A DDoS (Distributed Denial of Service) attack is usually aimed at shutting down an entire service (website)
TR Bir DDoS (Dağıtılmış Hizmet Reddi) saldırısı genellikle tüm bir hizmeti (web sitesini) kapatmayı amaçlamaktadır
inglês | turco |
---|---|
ddos | ddos |
usually | genellikle |
down | da |
distributed | dağıtılmış |
website | web |
a | bir |
service | hizmet |
EN Unlike dedicated hosting or VPS, cloud hosting is distributed across multiple servers at once
TR Özel barındırma veya VPS'ten farklı olarak, bulut depolama aynı anda birden fazla sunucuya dağıtılır
inglês | turco |
---|---|
cloud | bulut |
servers | sunucuya |
once | anda |
hosting | barındırma |
or | veya |
multiple | birden fazla |
unlike | farklı |
across | fazla |
EN The Bitcoin network operates on tens of thousands of distributed devices, such as PCs as desktop wallets, smartphones as mobile wallets, and ASICs used in mining cryptocurrency
TR Bitcoin ağı, masaüstü cüzdanlar gibi bilgisayarlar, mobil cüzdanlar olarak akıllı telefonlar ve kripto para madenciliğinde kullanılan ASIC'ler gibi on binlerce dağıtılmış cihazda çalışır
inglês | turco |
---|---|
mobile | mobil |
network | ağı |
desktop | masaüstü |
distributed | dağıtılmış |
operates | çalışır |
bitcoin | bitcoin |
and | ve |
in | da |
cryptocurrency | kripto |
used | kullanılan |
EN ZenVPN offers superb connectivity thanks to our globally distributed network and dynamic bandwidth allocation.
TR Küresel olarak yayılmış ağımız ve dinamik bant genişliği ataması sayesinde, ZenVPN müthiş bir bağlantı sunmaktadır.
inglês | turco |
---|---|
offers | sunmaktadır |
dynamic | dinamik |
bandwidth | bant genişliği |
network | ağı |
connectivity | bağlantı |
globally | küresel olarak |
and | ve |
to | sayesinde |
EN One vibrant company with a distributed workforce
TR Dağıtılmış işgücüne sahip canlı bir şirket
inglês | turco |
---|---|
distributed | dağıtılmış |
vibrant | canlı |
company | şirket |
a | bir |
EN It also has its own economic model by which their tokens (VET) are generated and distributed.
TR Ayrıca tokenlarının (VET) yaratılması ve dağıtımı ile ilgili de özel bir ekonomik modeli bulunur.
inglês | turco |
---|---|
economic | ekonomik |
model | modeli |
tokens | bir |
its | ile |
and | ve |
EN With a fully distributed supply, bridging opportunities such as foreign exchange transactions and fast cross-border transfers can be confidently facilitated over a decentralized network.
TR Tamamen dağıtılmış bir tedarik ile, döviz işlemleri ve hızlı sınır ötesi transferler gibi köprüleme fırsatları, merkezi olmayan bir ağ üzerinden güvenle kolaylaştırılabilir.
inglês | turco |
---|---|
fully | tamamen |
supply | tedarik |
transactions | işlemleri |
decentralized | merkezi olmayan |
distributed | dağıtılmış |
fast | hızlı |
border | sınır |
and | ve |
a | bir |
opportunities | fırsatları |
with | ile |
as | gibi |
over | üzerinden |
EN Accelerators — robust, DDoS-resilient distributed systems — coordinate the network of consensus nodes
TR Hızlandırıcılar -güçlü, DDoS'a dirençli merkeziyetsiz sistemler- mutabakat nodelarının ağını koordine eder
inglês | turco |
---|---|
consensus | mutabakat |
EN Lambda@Edge is optimized for latency-sensitive use cases where your end viewers are distributed globally
TR Lambda@Edge, son görüntüleyicilerinizin dünyanın farklı yerlerinde bulunduğu ve gecikme açısından hassas durumlarda kullanılmak üzere optimize edilmiştir
inglês | turco |
---|---|
lambda | lambda |
use | kullan |
cases | durumlarda |
your | ve |
end | son |
edge | edge |
where | farklı |
latency | gecikme |
sensitive | hassas |
optimized | optimize edilmiş |
is | bulunduğu |
are | dünyanın |
EN Targeting the population affected by the flood, we distributed hygiene packs consisting of general / personal hygiene products and household furniture for prefabricated housing units.
TR Selden etkilenen ailelere acil yardım desteği sağladık. Genel ve kişisel temizlik malzemelerinden oluşan kapsamlı hijyen paketleri, geçici prefabrik konutlar için ev eşyası dağıtımı yaptık.
inglês | turco |
---|---|
affected | etkilenen |
hygiene | hijyen |
packs | paketleri |
consisting | oluşan |
general | genel |
and | ve |
of | in |
personal | kişisel |
EN Following the Earthquake of March 8th we conducted a needs asssessment and as part of disaster response activities distributed NFIs such as hygiene products and kitchen appliances.
TR Elazığ’da 8 Mart tarihinde gerçekleşen deprem sonrasında, ihtiyaç tespit çalışmaları yürüttük. Acil yardım operasyonu kapsamında temizlik malzemeleri, mutfak araç gereçleri gibi gıda dışı malzemeler dağıttık.
inglês | turco |
---|---|
earthquake | deprem |
march | mart |
distributed | dağıttık |
kitchen | mutfak |
needs | ihtiyaç |
activities | çalışmaları |
the | araç |
following | da |
as | gibi |
EN We distributed basic NFIs and food items to remote villages benefiting the least from aid activities
TR Şehir merkezine uzak ve yardım çalışmalarından en az faydalanan köylerde temel ihtiyaç ve gıda malzemeleri dağıttık
inglês | turco |
---|---|
distributed | dağıttık |
basic | temel |
food | gıda |
remote | uzak |
aid | yardım |
and | ve |
least | az |
EN After the earthquake in Tabriz, we helped improve the conditions for mediation in villages away from the center and distributed aid materials for winter preparation
TR Tebriz’de gerçekleşen deprem sonrasında, merkeze uzak köylerde barınma koşullarını iyileştirmeye ve kışa hazırlık için yardım malzemeleri dağıttık
inglês | turco |
---|---|
earthquake | deprem |
distributed | dağıttık |
materials | malzemeleri |
winter | kış |
and | ve |
in | da |
helped | yardım |
for | için |
EN We distributed winter clothes, kitchen equipment, blankets, stoves and food-packs containing fresh fruit.
TR Kışlık kıyafetler, mutfak malzemeleri, battaniye, soba gibi ev içi destek üniteleri ile taze meyve içeren gıda paketleri dağıttık.
inglês | turco |
---|---|
distributed | dağıttık |
winter | kış |
kitchen | mutfak |
equipment | malzemeleri |
containing | içeren |
fresh | taze |
fruit | meyve |
food | gıda |
packs | paketleri |
and | ile |
EN New faster, more powerful and larger instance size optimized for distributed machine learning and high performance computing
TR Dağıtılmış makine öğrenimi ve yüksek performanslı bilgi işlem için optimize edilmiş yeni, daha hızlı, daha güçlü ve daha büyük bulut sunucusu boyutu
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
machine | makine |
computing | işlem |
distributed | dağıtılmış |
powerful | güçlü |
size | boyutu |
and | ve |
optimized | optimize |
high | yüksek |
faster | hızlı |
more | daha |
learning | öğrenimi |
for | için |
EN With up to 4x the network bandwidth of P3.16xlarge instances, Amazon EC2 P3dn.24xlarge instances are the latest addition to the P3 family, optimized for distributed machine learning and HPC applications
TR P3.16xlarge bulut sunucularının 4 katına kadar ağ bant genişliğine sahip Amazon EC2 P3dn.24xlarge bulut sunucuları P3 ailesine en son olarak eklenmiştir ve dağıtılmış makine öğrenimi ve HPC uygulamaları için en uygun hale getirilmiştir
inglês | turco |
---|---|
amazon | amazon |
machine | makine |
hpc | hpc |
distributed | dağıtılmış |
and | ve |
of | in |
latest | en |
learning | öğrenimi |
the latest | son |
applications | uygulamalar |
with | uygun |
Mostrando 50 de 50 traduções