DE Wir behalten uns das Recht vor, diese abzulehnen, falls der Zugang innerhalb dieses Zeitraums sehr intensiv genutzt wird.
"intensiv wie nie" em alemão pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
DE Wir behalten uns das Recht vor, diese abzulehnen, falls der Zugang innerhalb dieses Zeitraums sehr intensiv genutzt wird.
TR Bu süre zarfı içinde hesabınızda çok yüksek bir hareketlilik tespit etmemiz halinde isteğinizi reddetme hakkımızı saklı tuttuğumuzu unutmayın.
alemão | turco |
---|---|
recht | hakkı |
innerhalb | içinde |
diese | bu |
DE Control Union engagiert sich intensiv für die Weiterentwicklung, damit die bevorstehenden Regelungen den Interessen unserer Kunden entsprechen.
TR Control Union, gelecek düzenlemelerin müşterilerimize yardımcı olmasını sağlayacak şekilde bu yeni gelişmelerle yakından ilgilenir.
alemão | turco |
---|---|
control | control |
union | union |
DE ZIMMERREINIGUNG Sämtliche Bereiche mit erhöhtem Berührungspotenzial werden intensiv und regelmäßig gereinigt und desinfiziert.
TR KAT HİZMETLERİ En fazla dokunulan noktalar sürekli olarak temizlenir ve dezenfekte edilir.
alemão | turco |
---|---|
regelmäßig | sürekli |
und | ve |
DE Vertiv bemüht sich intensiv darum, einen globalen Arbeitsplatz zu bieten, an dem Vielfalt unterstützt und gefördert wird, Inklusion stattfindet und jedem einzelnen Mitarbeiter Respekt entgegengebracht wird
TR Vertiv, çeşitliliği destekleyen ve teşvik eden, katılımcılığı kucaklayan ve bireylere karşı saygılı olmayı amaçlayan küresel bir iş yeri oluşturmak için büyük bir çaba gösterir
alemão | turco |
---|---|
vertiv | vertiv |
globalen | küresel |
unterstützt | destekleyen |
vielfalt | çeşitliliği |
wird | oluşturmak |
und | ve |
einzelnen | bir |
zu | için |
DE Die Pioniere schreiten zügig voran und selbst Betreiber, die noch auf diese Frequenzauktionen warten, sind intensiv mit der Standortvorbereitung beschäftigt, damit sie zu gegebener Zeit schnell handeln können.
TR Erken hareket edenler edenler hızlı bir tempoda ilerliyor ve bu spektrum açık artırmalarını bekleyen operatörler bile zamanı geldiğinde hızlı hareket edebilmek için tesis hazırlığıyla yoğun bir şekilde ilgileniyor.
alemão | turco |
---|---|
schnell | hızlı |
zeit | zaman |
diese | bu |
und | ve |
zu | için |
selbst | bile |
DE Sie führen eine nicht intensiv genutzte Anwendung aus, die mehrmals täglich oder jährlich maximal 30 Minuten bis wenige Stunden ausgeführt wird, etwa für die Personalverwaltung, Budgetplanung oder die Erstellung von Geschäftsberichten
TR İnsan kaynakları, bütçe veya operasyonel raporlama uygulaması gibi her gün bir iki defa veya yılda birkaç kez en fazla 30 dakika ile birkaç saat kullandığınız, az kullanılan bir uygulama çalıştırıyorsunuz
alemão | turco |
---|---|
minuten | dakika |
anwendung | uygulaması |
täglich | her gün |
oder | veya |
die | gün |
bis | e |
stunden | saat |
eine | birkaç |
wenige | az |
DE Robotik, Künstliche Intelligenz, neue Materialien: In Deutschland wird intensiv zur Medizin der Zukunft geforscht. Drei Beispiele.
TR Robotik, yapay zeka, yeni malzemeler: Almanya’da yürütülen yoğun araştırmalar geleceğin tıbbını hazırlıyor. Sizin için üç örnek.
alemão | turco |
---|---|
intelligenz | zeka |
neue | yeni |
materialien | malzemeler |
beispiele | örnek |
künstliche | yapay |
in | için |
DE Die Filmemacherin Aysun Bademsoy hat als Gast der Kulturakademie Tarabya Istanbul intensiv kennengelernt und dort bleibende Eindrücke gewonnen.
TR Yönetmen ve senarist Aysun Bademsoy Tarabya Kültür Akademisi konuğu olarak Istanbul’la içli dışlı oldu ve izlenimler kaydetti.
alemão | turco |
---|---|
kulturakademie | kültür akademisi |
tarabya | tarabya |
und | ve |
DE Die Pioniere schreiten zügig voran und selbst Betreiber, die noch auf diese Frequenzauktionen warten, sind intensiv mit der Standortvorbereitung beschäftigt, damit sie zu gegebener Zeit schnell handeln können.
TR Erken hareket edenler edenler hızlı bir tempoda ilerliyor ve bu spektrum açık artırmalarını bekleyen operatörler bile zamanı geldiğinde hızlı hareket edebilmek için tesis hazırlığıyla yoğun bir şekilde ilgileniyor.
alemão | turco |
---|---|
schnell | hızlı |
zeit | zaman |
diese | bu |
und | ve |
zu | için |
selbst | bile |
DE Vertiv bemüht sich intensiv darum, einen globalen Arbeitsplatz zu bieten, an dem Vielfalt unterstützt und gefördert wird, Inklusion stattfindet und jedem einzelnen Mitarbeiter Respekt entgegengebracht wird
TR Vertiv, çeşitliliği destekleyen ve teşvik eden, katılımcılığı kucaklayan ve bireylere karşı saygılı olmayı amaçlayan küresel bir iş yeri oluşturmak için büyük bir çaba gösterir
alemão | turco |
---|---|
vertiv | vertiv |
globalen | küresel |
unterstützt | destekleyen |
vielfalt | çeşitliliği |
wird | oluşturmak |
und | ve |
einzelnen | bir |
zu | için |
DE Control Union engagiert sich intensiv für die Weiterentwicklung, damit die bevorstehenden Regelungen den Interessen unserer Kunden entsprechen.
TR Control Union, gelecek düzenlemelerin müşterilerimize yardımcı olmasını sağlayacak şekilde bu yeni gelişmelerle yakından ilgilenir.
alemão | turco |
---|---|
control | control |
union | union |
DE ZIMMERREINIGUNG Sämtliche Bereiche mit erhöhtem Berührungspotenzial werden intensiv und regelmäßig gereinigt und desinfiziert.
TR KAT HİZMETLERİ En fazla dokunulan noktalar sürekli olarak temizlenir ve dezenfekte edilir.
alemão | turco |
---|---|
regelmäßig | sürekli |
und | ve |
DE ZIMMERREINIGUNG Sämtliche Bereiche mit erhöhtem Berührungspotenzial werden intensiv und regelmäßig gereinigt und desinfiziert.
TR KAT HİZMETLERİ En fazla dokunulan noktalar sürekli olarak temizlenir ve dezenfekte edilir.
alemão | turco |
---|---|
regelmäßig | sürekli |
und | ve |
DE Sie führen eine nicht intensiv genutzte Anwendung aus, die mehrmals täglich oder jährlich maximal 30 Minuten bis wenige Stunden ausgeführt wird, etwa für die Personalverwaltung, Budgetplanung oder die Erstellung von Geschäftsberichten
TR İnsan kaynakları, bütçe veya operasyonel raporlama uygulaması gibi her gün bir iki defa veya yılda birkaç kez en fazla 30 dakika ile birkaç saat kullandığınız, az kullanılan bir uygulama çalıştırıyorsunuz
alemão | turco |
---|---|
minuten | dakika |
anwendung | uygulaması |
täglich | her gün |
oder | veya |
die | gün |
bis | e |
stunden | saat |
eine | birkaç |
wenige | az |
DE Die Filmemacherin Aysun Bademsoy hat als Gast der Kulturakademie Tarabya Istanbul intensiv kennengelernt und dort bleibende Eindrücke gewonnen.
TR Yönetmen ve senarist Aysun Bademsoy Tarabya Kültür Akademisi konuğu olarak Istanbul’la içli dışlı oldu ve izlenimler kaydetti.
alemão | turco |
---|---|
kulturakademie | kültür akademisi |
tarabya | tarabya |
und | ve |
DE Robotik, Künstliche Intelligenz, neue Materialien: In Deutschland wird intensiv zur Medizin der Zukunft geforscht. Drei Beispiele.
TR Robotik, yapay zeka, yeni malzemeler: Almanya’da yürütülen yoğun araştırmalar geleceğin tıbbını hazırlıyor. Sizin için üç örnek.
alemão | turco |
---|---|
intelligenz | zeka |
neue | yeni |
materialien | malzemeler |
beispiele | örnek |
künstliche | yapay |
in | için |
DE Das Arbeitsleben in Deutschland ist intensiv und anspruchsvoll.
TR Almanya’da iş hayatı yoğun ve yüksek beklentiler var.
alemão | turco |
---|---|
und | ve |
ist | var |
DE Gibt es Dinge, für die du dankbar bist? Ja, ich wollte mich schon länger intensiv mit elektronischer Musik befassen. Die lange Zeit zu Hause hat das beschleunigt.
TR Minnet duyduğun şeyler var mı? Evet, uzun zamandan beri elektronik müzikle meşgul olmak istiyordum, ve uzun zaman evde olmak zorunda kalmam, bunu hızlandırdı.
alemão | turco |
---|---|
dinge | şeyler |
lange | uzun |
ja | evet |
zu | olmak |
es | bunu |
DE Anstatt nur über Infrastruktur und Lernplattformen zu reden, sollten wir uns nach der Krise auch intensiv um die Digitalkompetenzen der Lehrenden kümmern.
TR Sırf altyapı ve öğrenim platformları hakkında konuşmak yerine krizden sonra, yoğun bir biçimde öğretim elemanlarının dijital yeterlikleri konusuyla da ilgilenmemiz gerekir.
alemão | turco |
---|---|
sollten | gerekir |
infrastruktur | altyapı |
auch | da |
und | ve |
DE Viele Menschen haben eine mehr oder weniger intensiv ausgeprägte Bindung an eine bestimmte Partei.
TR Çoğu seçmende belli bir partiye az ya da çok bir bağlılığın varlığından söz etmek mümkün.
alemão | turco |
---|---|
weniger | az |
oder | ya |
menschen | bir |
DE Kein Wunder, dass sie massiv in Klimaschutz investieren und intensiv daran arbeiten, ihren Treibhausgasausstoß zu reduzieren oder Anpassungsstrategien zu entwickeln
TR Bu nedenle bu ülkelerin iklimin korunması için büyük çapta yatırımlar yapmaları ve sera gazı emisyonunu azaltmak ve uyum sağlama stratejileri geliştirmek için yoğun çaba harcamaları sürpriz değil
alemão | turco |
---|---|
reduzieren | azaltmak |
entwickeln | geliştirmek |
arbeiten | çaba |
dass | bu |
und | ve |
zu | için |
DE Ob Sie umfassende Renovierungen von Innenräumen planen oder Ihrem Entwurf den letzten Schliff geben möchten – mit 3D-Renderings für Innenansichten können Ihre Kunden jedes Detail intensiv erleben und sich das Endergebnis direkt vor Augen führen
TR İster döşemeden tavana kadar özel renovasyonlar tasarlıyor isterse son dokunuşları yapıyor olun, 3B iç mekan görüntüleme teknolojisi müşterilerinizin her ayrıntıyı incelemesine ve nihai sonucu görselleştirmesine yardımcı olur
alemão | turco |
---|---|
letzten | son |
können | olur |
und | yardımcı |
mit | özel |
von | kadar |
sie | olun |
DE Ob Sie umfassende Renovierungen von Innenräumen planen oder Ihrem Entwurf den letzten Schliff geben möchten – mit 3D-Renderings für Innenansichten können Ihre Kunden jedes Detail intensiv erleben und sich das Endergebnis direkt vor Augen führen
TR İster döşemeden tavana kadar özel renovasyonlar tasarlıyor isterse son dokunuşları yapıyor olun, 3B iç mekan görüntüleme teknolojisi müşterilerinizin her ayrıntıyı incelemesine ve nihai sonucu görselleştirmesine yardımcı olur
alemão | turco |
---|---|
letzten | son |
können | olur |
und | yardımcı |
mit | özel |
von | kadar |
sie | olun |
DE Ob Sie umfassende Renovierungen von Innenräumen planen oder Ihrem Entwurf den letzten Schliff geben möchten – mit 3D-Renderings für Innenansichten können Ihre Kunden jedes Detail intensiv erleben und sich das Endergebnis direkt vor Augen führen
TR İster döşemeden tavana kadar özel renovasyonlar tasarlıyor isterse son dokunuşları yapıyor olun, 3B iç mekan görüntüleme teknolojisi müşterilerinizin her ayrıntıyı incelemesine ve nihai sonucu görselleştirmesine yardımcı olur
alemão | turco |
---|---|
letzten | son |
können | olur |
und | yardımcı |
mit | özel |
von | kadar |
sie | olun |
DE Ob Sie umfassende Renovierungen von Innenräumen planen oder Ihrem Entwurf den letzten Schliff geben möchten – mit 3D-Renderings für Innenansichten können Ihre Kunden jedes Detail intensiv erleben und sich das Endergebnis direkt vor Augen führen
TR İster döşemeden tavana kadar özel renovasyonlar tasarlıyor isterse son dokunuşları yapıyor olun, 3B iç mekan görüntüleme teknolojisi müşterilerinizin her ayrıntıyı incelemesine ve nihai sonucu görselleştirmesine yardımcı olur
alemão | turco |
---|---|
letzten | son |
können | olur |
und | yardımcı |
mit | özel |
von | kadar |
sie | olun |
DE Ob Sie umfassende Renovierungen von Innenräumen planen oder Ihrem Entwurf den letzten Schliff geben möchten – mit 3D-Renderings für Innenansichten können Ihre Kunden jedes Detail intensiv erleben und sich das Endergebnis direkt vor Augen führen
TR İster döşemeden tavana kadar özel renovasyonlar tasarlıyor isterse son dokunuşları yapıyor olun, 3B iç mekan görüntüleme teknolojisi müşterilerinizin her ayrıntıyı incelemesine ve nihai sonucu görselleştirmesine yardımcı olur
alemão | turco |
---|---|
letzten | son |
können | olur |
und | yardımcı |
mit | özel |
von | kadar |
sie | olun |
DE „Ich habe noch nie eine lokale Zahnarztpraxis gesehen, die in Google so gut platziert war, wie wir es jetzt sind. Wir sind landesweit sichtbar. Wegen des Tools. So einfach ist das. Und ich nutze nicht einmal 50 % der Möglichkeiten.“
TR ''Şu anda dünyada bulunduğumuz sıralamada olan yerel bir diş hekimliği muayenehanesi görmedim. Bu araç sayesinde ülke çapında sıralanıyoruz. İşte bu kadar basit. Daha %50'sini bile kullanmadım.''
alemão | turco |
---|---|
lokale | yerel |
einfach | basit |
in | çapında |
die | araç |
und | sayesinde |
DE Führen Sie zu ejakulieren Sie wie nie zuvor und Sie werden dankbar sein für diese
TR Daha önce hiç olmadığı gibi boşalmak olmak neden ve bunun için minnettar olacaklardır
alemão | turco |
---|---|
und | ve |
zuvor | daha |
wie | gibi |
DE "Die automatische Codeformatierung wird immer noch stark unterschätzt. Es mag albern klingen, aber wer ein Tool wie ClangFormat verwendet, muss nie wieder über Codestile streiten!"
TR "Otomatik kod biçimlendirmeye hak ettiği önem hâlâ verilmiyor. Gülünç gelse de ClangFormat gibi bir araç kullandığınızda kodlama stiliniz için başka bağımsız değişkene ihtiyacınız kalmaz."
alemão | turco |
---|---|
automatische | otomatik |
wie | gibi |
aber | bir |
noch | hâlâ |
über | için |
die | araç |
DE Nicht nur die Nachfrage nach Data Loss Prevention (DLP)-Technologie ist hoch wie nie – auch die Möglichkeiten der Bereitstellung sind vielfältiger als je zuvor
TR Veri Kaybı Önleme (DLP) teknolojisine olan talep her zamankinden daha yüksek durumda
alemão | turco |
---|---|
data | veri |
dlp | dlp |
nachfrage | talep |
die | durumda |
der | daha |
ist | olan |
auch | yüksek |
DE Endlose Wanderwege, auf denen Sie der Natur so nah kommen wie sonst nie
TR Doğanın size dokunabileceğiniz kadar yakın olduğu sonsuz patikalar
alemão | turco |
---|---|
sie | size |
natur | doğanın |
so | kadar |
DE Der Transfer zwischen dem Stadtzentrum von Vancouver und dem Stadtzentrum von Victoria ist mit Helijet so einfach wie noch nie
TR Vancouver Şehir Merkezi ile Victoria Şehir Merkezi arasında seyahat etmek Helijet ile daha önce hiç olmadığı kadar kolay
alemão | turco |
---|---|
stadtzentrum | merkezi |
victoria | victoria |
einfach | kolay |
ist | etmek |
noch | hiç |
DE Eine neue Animations-Engine sorgt für ein Spieltagsspektakel wie nie zuvor
TR Yeni bir animasyon motoru, maç gününü daha önce deneyimlemediğiniz şekilde deneyimlemenizi sağlar
alemão | turco |
---|---|
sorgt | sağlar |
engine | motoru |
wie | şekilde |
neue | yeni |
zuvor | daha |
DE Ein Portfolio-Video zu erstellen ist so einfach wie nie zuvor
TR Portföy oluştrmak her zamankinden daha kolay
alemão | turco |
---|---|
einfach | kolay |
portfolio | portföy |
zuvor | daha |
zu | her |
DE „Ich habe noch nie eine lokale Zahnarztpraxis gesehen, die in Google so gut platziert war, wie wir es jetzt sind. Wir sind landesweit sichtbar. Wegen des Tools. So einfach ist das. Und ich nutze nicht einmal 50 % der Möglichkeiten.“
TR ''Şu anda dünyada bulunduğumuz sıralamada olan yerel bir diş hekimliği muayenehanesi görmedim. Bu araç sayesinde ülke çapında sıralanıyoruz. İşte bu kadar basit. Daha %50'sini bile kullanmadım.''
alemão | turco |
---|---|
lokale | yerel |
einfach | basit |
in | çapında |
die | araç |
und | sayesinde |
DE „Ich habe noch nie eine lokale Zahnarztpraxis gesehen, die in Google so gut platziert war, wie wir es jetzt sind. Wir sind landesweit sichtbar. Wegen des Tools. So einfach ist das. Und ich nutze nicht einmal 50 % der Möglichkeiten.“
TR ''Şu anda dünyada bulunduğumuz sıralamada olan yerel bir diş hekimliği muayenehanesi görmedim. Bu araç sayesinde ülke çapında sıralanıyoruz. İşte bu kadar basit. Daha %50'sini bile kullanmadım.''
alemão | turco |
---|---|
lokale | yerel |
einfach | basit |
in | çapında |
die | araç |
und | sayesinde |
DE „Ich habe noch nie eine lokale Zahnarztpraxis gesehen, die in Google so gut platziert war, wie wir es jetzt sind. Wir sind landesweit sichtbar. Wegen des Tools. So einfach ist das. Und ich nutze nicht einmal 50 % der Möglichkeiten.“
TR ''Şu anda dünyada bulunduğumuz sıralamada olan yerel bir diş hekimliği muayenehanesi görmedim. Bu araç sayesinde ülke çapında sıralanıyoruz. İşte bu kadar basit. Daha %50'sini bile kullanmadım.''
alemão | turco |
---|---|
lokale | yerel |
einfach | basit |
in | çapında |
die | araç |
und | sayesinde |
DE Der Transfer zwischen dem Stadtzentrum von Vancouver und dem Stadtzentrum von Victoria ist mit Helijet so einfach wie noch nie
TR Vancouver Şehir Merkezi ile Victoria Şehir Merkezi arasında seyahat etmek Helijet ile daha önce hiç olmadığı kadar kolay
alemão | turco |
---|---|
stadtzentrum | merkezi |
victoria | victoria |
einfach | kolay |
ist | etmek |
noch | hiç |
DE Endlose Wanderwege, auf denen Sie der Natur so nah kommen wie sonst nie
TR Doğanın size dokunabileceğiniz kadar yakın olduğu sonsuz patikalar
alemão | turco |
---|---|
sie | size |
natur | doğanın |
so | kadar |
DE Das Suchinteresse nach Ether ist so hoch wie nie. Besonders in den USA, Deutschland und der Türkei.
TR Ether arama oranlarına göre ABD, Almanya ve Türkiye ilk sırada yer alıyor.
alemão | turco |
---|---|
usa | abd |
in | yer |
deutschland | almanya |
türkei | türkiye |
und | ve |
DE So viele USDC wie nie zuvor – Stablecoin liefert weiteren Beleg für Altcoin-Boom
TR Dogecoin piyasasındaki servet dağılımı eşitsizliği giderek derinleşiyor
DE „Ich habe noch nie eine lokale Zahnarztpraxis gesehen, die in Google so gut platziert war, wie wir es jetzt sind. Wir sind landesweit sichtbar. Wegen des Tools. So einfach ist das. Und ich nutze nicht einmal 50 % der Möglichkeiten.“
TR ''Şu anda dünyada bulunduğumuz sıralamada olan yerel bir diş hekimliği muayenehanesi görmedim. Bu araç sayesinde ülke çapında sıralanıyoruz. İşte bu kadar basit. Daha %50'sini bile kullanmadım.''
alemão | turco |
---|---|
lokale | yerel |
einfach | basit |
in | çapında |
die | araç |
und | sayesinde |
DE „Ich habe noch nie eine lokale Zahnarztpraxis gesehen, die in Google so gut platziert war, wie wir es jetzt sind. Wir sind landesweit sichtbar. Wegen des Tools. So einfach ist das. Und ich nutze nicht einmal 50 % der Möglichkeiten.“
TR ''Şu anda dünyada bulunduğumuz sıralamada olan yerel bir diş hekimliği muayenehanesi görmedim. Bu araç sayesinde ülke çapında sıralanıyoruz. İşte bu kadar basit. Daha %50'sini bile kullanmadım.''
alemão | turco |
---|---|
lokale | yerel |
einfach | basit |
in | çapında |
die | araç |
und | sayesinde |
DE Die Aktie des deutschen Modeversandhändlers Zalando erreichte dagegen ein Rekordhoch, das Unternehmen gewann so viele neue Kunden hinzu wie noch nie
TR Moda ürünlerinde postayla sipariş alanında faaliyet gösteren Alman şirketi Zalando’nun payı ise rekor seviyeye ulaştı ve şirket her zamankinden daha fazla yeni müşteri kazandı
alemão | turco |
---|---|
deutschen | alman |
neue | yeni |
kunden | müşteri |
hinzu | daha |
noch | daha fazla |
DE Selten wie nie sind sich Bund und Länder einig, dass gemeinsame und koordinierte Hilfen nötig sind
TR Çok sık olmadığı üzere şimdi Federal Yönetim ve eyaletler görüş birliği içinde, işbirliği içinde koordinasyon sağlanması gereğinin farkındalar
alemão | turco |
---|---|
sind | şimdi |
und | ve |
DE Wir haben die Möglichkeit, mit so vielen Menschen wie nie zuvor in einen echten Dialog einzutreten
TR Daha önce hiç olmadığı kadar çok sayıda insanla gerçek bir diyaloğa girme imkanına sahibiz
alemão | turco |
---|---|
echten | gerçek |
nie | hiç |
in | da |
wir | sahibiz |
die | önce |
menschen | bir |
zuvor | daha |
so | kadar |
DE Mit den SEO-Tools von Ranktracker können Sie fein abgestimmte, genaue Daten anzeigen lassen, so dass Sie nie wieder im Dunkeln tappen und sich fragen müssen, wie Sie das Ranking Ihrer Website verbessern können.
TR Ranktracker'ın SEO araçları paketi ince ayarlı, doğru verileri görüntüleyebilir, böylece sitenizin sıralamasını nasıl iyileştireceğinizi merak ederek asla karanlıkta kalmazsınız.
alemão | turco |
---|---|
daten | verileri |
ranking | sıralaması |
seo | seo |
tools | araçları |
so | böylece |
wie | nasıl |
sie | ederek |
DE Gute Beziehungen und persönliche Netzwerke können viele Vorteile für dein Leben und deinen Beruf bedeuten. Meetup Gruppen machen das Netzwerken so einfach wie nie!
TR İş Tavsiye Ağı Oluşturma ile ilgilenen diğer yerel insanlarla tanışın: ağ kurmak için toplanın, tavsiyeler paylaşın ve fikir alışverişinde bulunun!
alemão | turco |
---|---|
viele | diğer |
und | ve |
DE Gute Beziehungen und persönliche Netzwerke können unglaubliche Vorteile für dein Leben und deinen Beruf bedeuten. Diese Meetup Gruppen machen das Netzwerken so einfach wie nie!
TR Ağ oluşturmayla ilgilenen diğer yerel girişimcilerle tanışın!
DE Wenn Sie noch nie ein Analysetool verwendet haben, fragen Sie sich vielleicht, wie viel Einfluss diese eine Sache auf Ihr Unternehmen haben kann, aber die richtigen Analysen können entscheidend sein
TR Daha önce hiç analiz aracı kullanmadıysanız, bu tek şeyin işiniz üzerinde ne kadar etkisi olabileceğini merak ediyor olabilirsiniz, ancak doğru analizleri elde etmek çok önemli olabilir
alemão | turco |
---|---|
einfluss | etkisi |
unternehmen | iş |
analysen | analiz |
kann | olabilir |
viel | kadar |
richtigen | doğru |
aber | ancak |
sie | tek |
ihr | bu |
noch | hiç |
die | önce |
Mostrando 50 de 50 traduções