TR Özgür Yazılım Vakfı, GNU/Linux'u doğuran özgür yazılım kavramını korur ve savunur.
"özgür yazılım vakfı" på Tyrkisk kan oversettes til følgende Engelsk ord/setninger:
TR Özgür Yazılım Vakfı, GNU/Linux'u doğuran özgür yazılım kavramını korur ve savunur.
EN The Free Software Foundation defends and advocates the very concept of free software that gave birth to GNU/Linux.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
yazılım | software |
vakfı | foundation |
linux | linux |
özgür | free |
ve | and |
ın | of |
TR Özgür bir toplum, özgür yazılım gerektirir. "Özgür" sözcüğünü fiyat değil, özgürlük olarak düşünün: kullandığınız yazılımı inceleme, ondan bir şeyler öğrenme, değiştirme özgürlüğü.
EN A free society requires free software. Think of "free" as in freedom, not price: the freedoms to inspect, learn from, modify the software you use.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
toplum | society |
özgür | free |
gerektirir | requires |
fiyat | price |
değil | not |
özgürlük | freedom |
kullandığınız | you use |
öğrenme | learn |
TR Eğitim Google Classroom üzerinden paylaşılan içeriklerle desteklenirken, eğitimi STGM Dijital İşler Koordinatörü Özgür Mehmet Kütküt ile Dijital İletişim Uzmanı Özgür Kurtuluş gerçekleştirdi.
EN The training was carried out by Özgür Mehmet Kütküt, STGM Digital Works Coordinator and Özgür Kurtuluş, Digital Communication Expert.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
eğitim | training |
stgm | stgm |
TR Eğitim Google Classroom üzerinden paylaşılan içeriklerle desteklenirken, eğitimi STGM Dijital İşler Koordinatörü Özgür Mehmet Kütküt ile Dijital İletişim Uzmanı Özgür Kurtuluş gerçekleştirdi.
EN The training was carried out by Özgür Mehmet Kütküt, STGM Digital Works Coordinator and Özgür Kurtuluş, Digital Communication Expert.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
eğitim | training |
stgm | stgm |
TR "açık kaynaklı" özgür yazılım hakkındaki düşünceleri netleştirmenin kısa ve eğlenceli bir yolu.
EN A short, entertaining way to clarify thoughts about free, libre, "open-source" software.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
yazılım | software |
kısa | short |
yolu | way |
TR Özgür yazılım hakkındaki yanlış kanılar düzeltildi.
EN Misconceptions about free software, corrected.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
yazılım | software |
hakkındaki | about |
TR Yazılım yükleyicileri, yazılım kurulumu sırasında yayıncı ayrıntılarını görebilecekleri için yasadışı veya zararlı yazılımlardan kurtulacaktır
EN Software installers will get rid of illegal or malware as they can see the publisher details during software installation
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
yazılım | software |
kurulumu | installation |
yasadışı | illegal |
veya | or |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Bu yazılım, size, iş ihtiyaçlarınız değişse bile yazıcı performansını ürünün ömrü boyunca optimize etme olanağı sunan yazılım kapasitelerinden oluşan bir settir.
EN It’s a suite of software capabilities that give you the ability to optimize printer performance over their entire lifecycle even as your business needs evolve.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
yazılım | software |
yazıcı | printer |
optimize | optimize |
ihtiyaçları | needs |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Web Sitesi üzerinden yüklenmesine izin verilen tüm yazılım, bilgi, içerik, ürün ve hizmetlerin ("Yazılım") telif hakkı Busbud'a aittir. Yazılımları kullanımınız işbu Koşullara tabi olacaktır.
EN The software, information, content, products, and services (the "Software") that are made available to download from the Website is the copyrighted work of Busbud. Your use of such Software is governed by these Terms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
tüm | that |
ve | and |
busbud | busbud |
TR (e) Hizmet aracılığıyla her türlü virüs, kötü amaçlı yazılım veya diğer kötü amaçlı yazılım türleri veya söz konusu yazılıma bağlantılar iletilmez.
EN (e) All kinds of viruses, malware or other types of malicious software or links to the software in question will not be transmitted through the Service.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
her | all |
yazılım | software |
veya | or |
diğer | other |
türleri | types |
bağlantılar | links |
TR Yazılım yükleyicileri, yazılım kurulumu sırasında yayıncı ayrıntılarını görebilecekleri için yasadışı veya zararlı yazılımlardan kurtulacaktır
EN Software installers will get rid of illegal or malware as they can see the publisher details during software installation
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
yazılım | software |
kurulumu | installation |
yasadışı | illegal |
veya | or |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Ek olarak, Fairmont, yazılım algoritmalarının doğruluğunu, yeterliliğini veya tamlığını garanti etmez ve herhangi bir yazılım algoritmasındaki hatalar veya atlamalar nedeniyle yükümlülük kabul etmez.
EN In addition, Fairmont does not warrant the accuracy, adequacy or completeness of software algorithms and expressly disclaims liability for errors or omissions in any software algorithms.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
fairmont | fairmont |
yazılım | software |
garanti | warrant |
hatalar | errors |
yükümlülük | liability |
TR Yazılım şirketlerinin güvenilirliğinin bu yazılım tedarikçileriyle çalışan online casinoların genel kalitesini yansıttığını unutmayın
EN Note that the credibility of software companies reflects the overall quality of online casinos that work with these software providers
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
yazılım | software |
online | online |
genel | overall |
kalitesini | quality |
ın | of |
TR Müşterilerimiz, ekibimiz ve herkesin ekonomik olarak özgür olabileceği bir gelecek için hırsla savaşıyoruz.
EN We savagely fight for our customers, team, and a future where everyone can be economically free.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
müşterilerimiz | our customers |
herkesin | everyone |
özgür | free |
gelecek | future |
TR Özgür işletim sistemi hakkında daha fazla bilgi edinin
EN Learn more about the free operating system
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
hakkında | about |
bilgi | learn |
TR TuxFamily tarafından cömertçe barındırılıyor. Bu site özgür ve açık kaynaklıdır.
EN Generously hosted by TuxFamily. This site is free and open source.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
site | site |
TR Gizlilik, güvenlik ile özgür ve açık internet için tutkulu olan bir grup insanla, Golden Frog ekibiyle tanışın.
EN Meet the Golden Frog Team, a group of people who are passionate about privacy, security and a free and open Internet.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
internet | internet |
tutkulu | passionate |
olan | are |
grup | group |
golden | golden |
frog | frog |
tanışın | meet |
TR Sadece özgür ve bilinçli insanlar refah ve barışa ulaşıp özgürlüklerini koruyabilirler.
EN Only a free and informed people can achieve prosperity and peace, and protect their liberties.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
özgür | free |
ve | and |
insanlar | people |
refah | prosperity |
TR Özgür ve açık bir İnternet, tüketicilere kendi verilerini korumalarına yardım eden araçlar gerektirir. Şifreli anahtarları kırma hakkı eğer biz mahremiyet hakkını savunuyorsak gerekli bir politikadır.
EN A free and open Internet requires that tools be made available to help consumers protect their private data. The right to bear encryption keys is a necessary policy if we are to defend the right to privacy.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
verilerini | data |
araçlar | tools |
gerektirir | requires |
anahtarları | keys |
eğer | if |
mahremiyet | privacy |
gerekli | necessary |
TR Internetteki hükümet regülasyonları ve gizlilik dalgalandıkça, Internet taraftarlarının yapabileceği en iyi şey, barışçıl ve özgür Internet kullanımını destekleyip bunun için yaratıcı çözümler yaratmaktır.
EN As government regulations on the Internet and privacy fluctuate, the best thing Internet proponents can do is continue to create solutions and promote the peaceful and free use of the Internet.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
hükümet | government |
gizlilik | privacy |
internet | internet |
şey | thing |
özgür | free |
çözümler | solutions |
TR Golden Frog'da bizler özgür ve açık bir internet için ve rekabet edilebilir İnternet erişimi sağlayan altyapılara adil erişim için mücadele ediyoruz
EN At Golden Frog we are fighting for a free and open Internet, and for fair access to the infrastructure that could support competitive Internet access
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
golden | golden |
frog | frog |
internet | internet |
adil | fair |
TR Bunun için en iyi umudun; özgür ifade ve ilişki haklarını kullanan, iletişim kuran, araştıran, bulan, okyanuslar dolusu fikir keşfeden özerk insanlar için kaynak ve aygıt üreten teknolojik inovasyona izin verilmesi olduğuna inanıyoruz
EN We believe the best hope for this is to allow technological innovation to create tools and resources for autonomous people to explore the ocean of ideas, communicate, search, find and exercise their right to free expression and commerce
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
özgür | free |
ifade | expression |
iletişim | communicate |
insanlar | people |
kaynak | resources |
teknolojik | technological |
inanıyoruz | we believe |
TR Uygulamalarda yeniliğe olan bağlılığımız internetin açık ve özgür kalmasını garanti altına alacak.
EN Our commitment to application innovation will ensure that the Internet remains open and free.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
ve | and |
garanti | ensure |
TR Denizin kalan kısmının herkese özgür olduğu ve kimseye ait olmadığı duyuruldu.
EN The remainder of the seas was proclaimed to be free to all and belonging to none.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
herkese | all |
özgür | free |
ve | and |
ın | of |
TR Okyanus gibi internet de açık ve özgür olmalıdır. İnsanlık bir okyanustur. İnternete konulan bir sınır, insanlığa ve geleceğine bir sınırdır.
EN Like the ocean, the Internet must remain open and free. Humanity is an ocean. A limit on the Internet is a limit on humanity and its promise for the future.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
okyanus | ocean |
internet | internet |
sınır | limit |
TR Özgürlüğümüzü potansiyel olarak tehdit eden bir yasa Kongre'de ilerlemektedir, hepimiz açık ve özgür bir internetin aktif taraftarı ve bilgi sahibi olarak kalmalıyız.
EN As legislation that could potentially threaten our freedom progresses through Congress, we must all stay informed and be active proponents of an open and free Internet.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
hepimiz | we |
aktif | active |
TR Yenilik, ekonomik büyümeyi sürdürmeye ve sınırları veya sınırlamaları olmayan özgür ve açık bir İnterneti korumaya yardım ediyor. Uygun ve etkili çözümler mevcut ve daha fazlası geliştirilecek.
EN Innovation helps drive economic growth and helps maintain a free and open Internet that has no borders or limitations. The appropriate and effective solutions are available and more will be developed.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
yenilik | innovation |
ekonomik | economic |
veya | or |
olmayan | no |
yardım | helps |
etkili | effective |
çözümler | solutions |
TR İnternet'in açık ve özgür kalmasını savunan, destekleyen ve bunun gerçekleşmesini sağlayan bir amacı olan sürekli büyümekte, küresel harekete katılmanızı istiyoruz.
EN We ask that you join a growing, global movement of people committed to a purpose—a cause—to defend, promote and ensure that the Internet remains open and free.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
amacı | purpose |
küresel | global |
TR Benim için internet beni çok özgür ve canlı hissettirdi
EN For me the internet made me feel so free and so alive
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
internet | internet |
özgür | free |
canlı | alive |
TR Paylaşılan iletiler, videolar, fotoğraflar veya belgelerle beraber insanlara kendilerini özgür bir şekilde ifade etme şansı verilmiştir
EN With shared messages, videos, photos, or documents, people have the chance to express themselves freely
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
paylaşılan | shared |
videolar | videos |
fotoğraflar | photos |
insanlara | people |
şansı | chance |
TR Vimeo video tasarımcılarına ve montaj sanatçılarına özgür bir platform yaratma olanağı sunmuştur.Profesyonel işlerin paylaşılıp dolaşıma sokulması, Vimeo?nun öncelikli amacıdır
EN Vimeo has given video designers and editing artists the opportunity to create a free platform for their work.Vimeo?s primary goal is the sharing and circulating of professional works
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
özgür | free |
platform | platform |
profesyonel | professional |
TR Merkezi finans sistemleri özgür ve eşit değer (diğer bir deyişle para) takası sunmuyor ve finansal aracılar da işlem masraflarını ve sürelerini artırıyor
EN Centralized financial systems have not provided for the free and equal exchange of value (in other words, money), with financial intermediaries driving up transaction costs and time
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
merkezi | centralized |
sistemleri | systems |
özgür | free |
eşit | equal |
diğer | other |
TR 2.4Ghz, Bluetooth 5.0 ve kablolu USB bağlantı modlarını destekleyen Argent M5 Wireless RGB ile özgür...
EN Move freely with the Argent M5 Wireless RGB which supports 2.4Ghz, Bluetooth 5.0 and wired USB conne...
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
bluetooth | bluetooth |
kablolu | wired |
usb | usb |
destekleyen | supports |
rgb | rgb |
TR Özgür bir bilgi toplumu için çalışıyorlar: Üç kişi ve dijital sivil toplum için yaptıkları çalışmalar.
EN From his office in New York, Benjamin Schreiber from Germany is coordinating the logistics of the global vaccination initiative COVAX for UNICEF.
TR Berlin University Alliance; Özgür Üniversite, Humboldt Üniversitesi, Berlin Teknik Üniversitesi ve Charité Tıp Üniversitesinin bir araya gelmesiyle oluşan bir mükemmeliyet ittifakı
EN The Berlin University Alliance combines the efforts of Freie Universität, Humboldt-Universität, Technische Universität and Charité – Universitätsmedizin to form a Consortium of Excellence
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
berlin | berlin |
university | university |
TR Almanların yaklaşık üçte ikisi Tanrı’ya inanırken, üçte biri herhangi bir din ya da mezhebe bağlı değil. Almanya’da din özgürlüğü var; isteyen istediği dini seçmekte ya da seçmemekte özgür.
EN Bus, car or bike? How Germans prefer to travel, and why it is causing political debate.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
almanya | germans |
TR Cihazlar modern çalışmayı teşvik eder. Çalışanları memnun edin ve otomasyonla BT'yi özgür bırakın.
EN Devices propel modern work. Delight employees and free IT with automation.
Tyrkisk | Engelsk |
---|---|
cihazlar | devices |
modern | modern |
ve | and |
bt | it |
özgür | free |
Viser 50 av 50 oversettelser