EN See all backlinks that were gained or lost during a set time period.
"were gained" in Englisch kann in die folgenden Türkisch Wörter/Sätze übersetzt werden:
EN See all backlinks that were gained or lost during a set time period.
TR Belirlenen süre boyunca kazanılan veya silinen tüm bağlantıları görün.
Englisch | Türkisch |
---|---|
see | görün |
all | tüm |
or | veya |
period | süre |
EN See all the referring domains that were gained or lost during a set time period.
TR Belli bir zaman aralığı boyunca kazanılan veya kaybedilen, yönlendirme yapan alanları görün.
Englisch | Türkisch |
---|---|
during | boyunca |
time | zaman |
see | görün |
or | veya |
a | bir |
EN We were living a safe and quiet life in our country. I was working as a teacher and my husband was working as a taxi driver. My children were going to the school and I had good relations with my neighbors. Our lives were just going by.
TR Memleketimde güvenli ve sakin bir hayat yaşıyorduk. Ben, senelerdir öğretmenlik yapıyordum; eşim de taksi şoförü olarak çalışıyordu. Çocuklarım okullarına gidip geliyordu; komşularımla iyi geçiniyordum. Akıp gidiyordu hayatımız.
Englisch | Türkisch |
---|---|
my | mı |
good | iyi |
i | ben |
and | ve |
life | hayat |
a | bir |
to | güvenli |
EN We were living a safe and quiet life in our country. I was working as a teacher and my husband was working as a taxi driver. My children were going to the school and I had good relations with my neighbors. Our lives were just going by.
TR Memleketimde güvenli ve sakin bir hayat yaşıyorduk. Ben, senelerdir öğretmenlik yapıyordum; eşim de taksi şoförü olarak çalışıyordu. Çocuklarım okullarına gidip geliyordu; komşularımla iyi geçiniyordum. Akıp gidiyordu hayatımız.
Englisch | Türkisch |
---|---|
my | mı |
good | iyi |
i | ben |
and | ve |
life | hayat |
a | bir |
to | güvenli |
EN "We were pleasantly surprised when we started using Hexnode. Its a phenomenal piece of software and we were able to take on very large clients that were looking for reliable UEM solution for their Samsung devices."
TR "Hexnode kullanmaya başladığımızda çok şaşırdık. Olağanüstü bir yazılım parçası ve Samsung cihazları için güvenilir MDM çözümü arayan çok büyük müşterileri alabildik."
Englisch | Türkisch |
---|---|
software | yazılım |
samsung | samsung |
devices | cihazlar |
hexnode | hexnode |
solution | çözümü |
large | büyük |
using | kullanmaya |
of | parçası |
its | in |
and | ve |
a | bir |
reliable | güvenilir |
EN We were living a safe and quiet life in our country. I was working as a teacher and my husband was working as a taxi driver. My children were going to the school and I had good relations with my neighbors. Our lives were just going by.
TR Memleketimde güvenli ve sakin bir hayat yaşıyorduk. Ben, senelerdir öğretmenlik yapıyordum; eşim de taksi şoförü olarak çalışıyordu. Çocuklarım okullarına gidip geliyordu; komşularımla iyi geçiniyordum. Akıp gidiyordu hayatımız.
Englisch | Türkisch |
---|---|
my | mı |
good | iyi |
i | ben |
and | ve |
life | hayat |
a | bir |
to | güvenli |
EN We were living a safe and quiet life in our country. I was working as a teacher and my husband was working as a taxi driver. My children were going to the school and I had good relations with my neighbors. Our lives were just going by.
TR Memleketimde güvenli ve sakin bir hayat yaşıyorduk. Ben, senelerdir öğretmenlik yapıyordum; eşim de taksi şoförü olarak çalışıyordu. Çocuklarım okullarına gidip geliyordu; komşularımla iyi geçiniyordum. Akıp gidiyordu hayatımız.
Englisch | Türkisch |
---|---|
my | mı |
good | iyi |
i | ben |
and | ve |
life | hayat |
a | bir |
to | güvenli |
EN "We were pleasantly surprised when we started using Hexnode. Its a phenomenal piece of software and we were able to take on very large clients that were looking for reliable UEM solution for their Samsung devices."
TR "Hexnode kullanmaya başladığımızda çok şaşırdık. Olağanüstü bir yazılım parçası ve Samsung cihazları için güvenilir MDM çözümü arayan çok büyük müşterileri alabildik."
Englisch | Türkisch |
---|---|
software | yazılım |
samsung | samsung |
devices | cihazlar |
hexnode | hexnode |
solution | çözümü |
large | büyük |
using | kullanmaya |
of | parçası |
its | in |
and | ve |
a | bir |
reliable | güvenilir |
EN You can also easily find keywords that gained or lost SERP features using our handy filter.
TR Kullanışlı filtremizle SERP özellikleri kazanan veya kaybeden anahtar kelimeleri kolayca bulabilirsiniz.
Englisch | Türkisch |
---|---|
easily | kolayca |
keywords | anahtar |
serp | serp |
handy | kullanışlı |
features | özellikleri |
or | veya |
EN In 2002, Lavigne reached mainstream success after her debut single, Complicated, and her debut album Let Go, gained lots of medi… read more
TR Lavigne'ye "Avril" ismini koyan babası Kanada kökenli bir Fransız, annesi ise Ontario doğumlu bi… Devamını oku
EN Environmental assessments have gained importance over the years
TR Çevre değerlendirmeleri yıllar içinde önem kazandı
Englisch | Türkisch |
---|---|
years | yıllar |
importance | önem |
EN From beginning as a musician in 1982, Moby gained attention in the early 1990s with his electronic dance music work that experimented in the techno and breakbeat genres
TR Bu grupla “Hit Squad For God” adlı bir parçaya imza attı ve sonradan müzikal farklılıklardan dolayı bu gruptan ayrılarak kendi solo kariyerine yöneldi
Englisch | Türkisch |
---|---|
a | bir |
and | ve |
his | bu |
EN From beginning as a musician in 1982, Moby gained attention in the early 1990s with his electronic dance music work that experimented… read more
TR Bu grupla “Hit Squad For God” adlı bir parçaya imza attı ve sonradan müzikal farklılıklardan dolayı bu gruptan ay… Devamını oku
EN Seether gained mainstream popularity in 2002 with their US Active Rock number one single &qu… read more
TR Bu çalışmalardan ve performanslar sonunda 2000 de Musceeter Records ile bir anlaşma yapıp, ilk albümleri olan “Fragile” ı ç… Devamını oku
EN While the second wave of the pandemic has reared its ugly head, we continue to work to increase the well-being first of ourselves and then of the people we support by using the experience we have gained in this entire process effectively
TR Bugünlerde pandeminin ikinci dalgası baş göstermişken, tüm bu süreçte edindiğimiz tecrübeleri etkin bir şekilde kullanarak başta kendimiz, ardından desteklediğimiz kişilerin iyilik hâlini artırmak için çalışmaya devam ediyoruz
Englisch | Türkisch |
---|---|
head | baş |
continue | devam |
people | kişilerin |
process | süreç |
effectively | etkin |
work | çalışmaya |
this | bu |
second | ikinci |
of | in |
using | kullanarak |
increase | artırmak |
and | şekilde |
EN I slowly gained deeper awareness of what was happening to me, and how and why it happened, and I started to learn tools to help me stay away from unhealthy behavior
TR Yavaş yavaş bana ne olduğu, nasıl ve neden olduğu konusunda daha derin bir farkındalık kazandım ve sağlıksız davranışlardan uzak durmama yardımcı olacak araçlar öğrenmeye başladım
Englisch | Türkisch |
---|---|
awareness | farkındalık |
started | başladı |
away | uzak |
behavior | davranış |
deeper | derin |
what | ne |
help | yardımcı |
tools | araçlar |
why | neden |
how | nasıl |
EN Facebook was established on February 4, 2004. During the establishment process, the aim was to create a site specifically for Harvard University. The site gained huge popularity at Harvard in a short time.
TR Facebook tam olarak 4 Şubat 2004 tarihinde kurulmuştur. Kuruluş sürecinde amaç, tümüyle Harvard Üniversitesi?ne özel bir site oluşturmaktı. Site okul içinde kısa sürede büyük bir popülerlik kazanmıştır.
Englisch | Türkisch |
---|---|
established | kurulmuş |
process | sürecinde |
site | site |
huge | büyük |
short | kısa |
time | sürede |
EN LinkedIn, which has been used all over the world since 2002 and has gained great popularity, is making very important contributions, especially for the professional business world.
TR 2002 yılından bu yana tüm dünyada kullanılan ve büyük bir beğeni toplayan Linkedln, özellikle profesyonel iş dünyasına çok önemli katkılar sunmaktadır.
Englisch | Türkisch |
---|---|
important | önemli |
professional | profesyonel |
great | büyük |
all | tüm |
and | ve |
especially | özellikle |
world | dünyada |
used | kullanılan |
EN LinkedIn, which has been used all over the world since 2002 and has gained great popularity, is making very important contributions, especially for the professional business world
TR 2002 yılından bu yana tüm dünyada kullanılan ve büyük bir beğeni toplayan Linkedln, özellikle profesyonel iş dünyasına çok önemli katkılar sunmaktadır
Englisch | Türkisch |
---|---|
important | önemli |
professional | profesyonel |
great | büyük |
all | tüm |
and | ve |
especially | özellikle |
world | dünyada |
used | kullanılan |
EN Tesla shares gained 8% yesterday alone, closing at $1,208.59, but fell 5% this morning in pre-market trading.
TR Hertz'in sipariş ettiği 100.000 adet Model 3'ten sonra Tesla hisseleri uçuşa geçti ve 1 Trilyon Dolar değere ulaştı.
Englisch | Türkisch |
---|---|
tesla | tesla |
at | de |
in | sonra |
EN Landing page CSS templates gained popularity, social media templates for a real estate company, team site templates free made in a modern style
TR Açılış sayfası CSS şablonları popülerlik kazandı, bir emlak şirketi için sosyal medya şablonları, modern bir tarzda yapılmış ücretsiz ekip sitesi şablonları
Englisch | Türkisch |
---|---|
css | css |
team | ekip |
modern | modern |
templates | şablonları |
company | şirketi |
made | yapılmış |
free | ücretsiz |
page | sayfası |
site | sitesi |
social | sosyal |
a | bir |
media | medya |
for | için |
EN TENCEL™ Lyocell fibers have gained a commendable reputation for their environmentally responsible closed loop production process, which transforms wood pulp into cellulosic fibers with high resource efficiency and low environmental impact
TR TENCEL™ Lyocell elyaflar, ağaç hamurunu yüksek kaynak verimliliği ve düşük ekolojik etkiyle selülozik elyaflara dönüştüren, çevreye duyarlı kapalı döngü üretim süreciyle ün kazanmıştır
EN TENCEL™ Lyocell fibers have gained a commendable reputation for their environmentally responsible, closed loop production process, which transforms wood pulp into cellulosic fibers with high resource efficiency and low environmental impact
TR TENCEL™ Lyocell elyaflar, ağaç hamurunu yüksek kaynak verimliliği ve düşük ekolojik etkiyle selülozik elyaflara dönüştüren, çevreye duyarlı kapalı döngü üretim süreciyle ün kazanmıştır
EN Environmental assessments have gained importance over the years
TR Çevre değerlendirmeleri yıllar içinde önem kazandı
Englisch | Türkisch |
---|---|
years | yıllar |
importance | önem |
EN Zebra’s information technology-enabled innovation supports digitisation to enhance the advantage gained through data-led decision making in the most extreme environments
TR Zebra'nın bilgi teknolojisi destekli yeniliği, en zorlu ortamlarda veriye dayalı karar verme yoluyla avantajı artırmak için dijitalleştirmeyi destekler
Englisch | Türkisch |
---|---|
supports | destekler |
enhance | artırmak |
decision | karar |
environments | ortamlarda |
technology | teknolojisi |
data | veriye |
information | bilgi |
most | en |
advantage | avantajı |
to | için |
EN Where necessary, we create usage concepts that are based on experience gained in the field, and on our projections of the future needs of our end users
TR Gerektiğinde, kullanım konseptlerini; sahadan elde edilen tecrübelerle ve son kullanıcının ileriye dönük ihtiyaçlarıyla ilgili öngörülerle kurguluyoruz
Englisch | Türkisch |
---|---|
usage | kullanım |
end | son |
on | ilgili |
users | kullanıcı |
and | ve |
needs | ihtiyaç |
of | nın |
EN This hand gesture, known as the Merkel diamond or the triangle of power, is typical of Angela Merkel. Though it has been the subject of much philosophising and indeed considerable humour, little in the way of genuine insight has been gained.
TR Eşkenar dörtgen adı verilen bu el tutuşu, Angela Merkel’e özgü bir şey. Bununla ilgili çok felsefe yapıldı ve çok da dalga geçildi, ancak hatırı sayılır bir çıkarıma varılamaksızın.
Englisch | Türkisch |
---|---|
hand | el |
angela | angela |
and | ve |
in | da |
this | bu |
the | ancak |
of | bir |
EN “It is important to us that knowledge gained in this field should play a part in civil society and lead to concrete projects,” says Professor Sascha Spoun, President of Leuphana University.
TR „Bu alanda kazanılmış bilgiyi sivil topluma iletmek ve somut projelere akmasını sağlamak bizim için önemli” diyor Üniversite Başkanı Profesör Sascha Spoun.
EN Pia Lamberty wants to use the knowledge she has gained from her research to actively counter conspiracy theories in current and future crises so as to prevent radicalisation within society
TR Pia Lamberty, toplumdaki radikalleşmeyi engelleyebilmek için araştırmalarından edindiği bilgilerle mevcut ve gelecekteki krizlerde komplo teorilerinin önüne geçmek istiyor
Englisch | Türkisch |
---|---|
wants | istiyor |
future | gelecekteki |
and | ve |
current | mevcut |
research | araştırmalar |
to | için |
EN The company quickly gained nationwide recognition
TR Çabucak sınırları aşan bir üne kavuşan bu firma, bugün de aile yönetiminde ve atlı spor dalında bir dünya markası olarak kabul görüyor
Englisch | Türkisch |
---|---|
company | firma |
the | kabul |
EN Many have also made the changed working conditions of journalists from home or in smaller teams transparent and thus gained credibility
TR Ayrıca pek çok medya kuruluşu gazetecilerin ev ofisi ve küçük ekipler halinde çalışmaları konusunda şeffaf bir politika izledi ve bu şekilde güvenilirliklerini arttırdı
Englisch | Türkisch |
---|---|
smaller | küçük |
teams | ekipler |
transparent | şeffaf |
in | halinde |
have | bu |
many | pek |
and | ve |
the | şekilde |
of | konusunda |
EN 55.6% aim to take the entrance exam for university or a university of applied sciences or have already gained such a qualification
TR Yüzde 55,6’sı lise diploması veya yüksekokula yeterlik diploması almayı hedefliyor veya bu diplomalara sahip kişiler
Englisch | Türkisch |
---|---|
to | sahip |
or | veya |
EN The scholarships it provides are considered one of Europe’s greatest success stories: nine million students, trainees, interns and university teachers have gained international experience in 30 Erasmus years
TR Erasmus programı Avrupa’nın en büyük başarı öykülerinden birini oluşturuyor: 30 yıllık program sırasında bundan yararlanan dokuz milyon lise ve üniversite öğrencisi, stajyerler ve öğretim üyeleri yurt dışı deneyimi kazandılar
Englisch | Türkisch |
---|---|
of | ın |
nine | dokuz |
million | milyon |
years | yıllık |
success | başarı |
in | sırasında |
university | üniversite |
and | ve |
experience | deneyimi |
greatest | en |
EN Lipa gained attention from the specialized media as an artist after the release of her debut album in 2017, "Dua Lipa" (self-titled)
TR "New Rules", Birleşik Krallık'ta zirveye yerleşirken ABD'de 6 numaraya kadar ilerledi
Englisch | Türkisch |
---|---|
an | birleşik |
EN From beginning as a musician in 1982, Moby gained attention in the early 1990s with his electronic dance music work that experimented in the techno and breakbeat genres
TR Bu grupla “Hit Squad For God” adlı bir parçaya imza attı ve sonradan müzikal farklılıklardan dolayı bu gruptan ayrılarak kendi solo kariyerine yöneldi
Englisch | Türkisch |
---|---|
a | bir |
and | ve |
his | bu |
EN From beginning as a musician in 1982, Moby gained attention in the early 1990s with his electronic dance music work that experimented… read more
TR Bu grupla “Hit Squad For God” adlı bir parçaya imza attı ve sonradan müzikal farklılıklardan dolayı bu gruptan ay… Devamını oku
EN Seether gained mainstream popularity in 2002 with their US Active Rock number one single &qu… read more
TR Bu çalışmalardan ve performanslar sonunda 2000 de Musceeter Records ile bir anlaşma yapıp, ilk albümleri olan “Fragile” ı ç… Devamını oku
EN And that is just the beginning of your Tetra Pak career! After the program finishes, you will have gained great experiences to help you continue your exciting career within our company.
TR Üstelik, bu Tetra Pak kariyerinizin sadece başlangıcı! Program bittiğinde, heyecan verici kariyerinize şirketimizde devam etmenize yardımcı olacak harika deneyimler edinmiş olacaksınız.
Englisch | Türkisch |
---|---|
tetra | tetra |
pak | pak |
great | harika |
experiences | deneyimler |
continue | devam |
exciting | heyecan verici |
help | yardımcı |
you will | olacaksınız |
you | etmenize |
program | program |
have | bu |
EN The solutions we offer for Atlassian applications have gained acknowledgment even beyond Turkey, that is, in 34 countries, in 4 continents. We will strive to enhance this level of success of ours and make our international market share even larger.
TR Atlassian uygulamaları için sunduğumuz çözümler Türkiye 'nin ötesinde bile 4 kıtada 34 ülkede kabul görmektedir. Biz bizim başarı bu seviyede geliştirmek ve uluslararası pazar payı daha da büyük yapmak için çalışacağız.
Englisch | Türkisch |
---|---|
level | seviyede |
market | pazar |
we offer | sunduğumuz |
solutions | çözümler |
success | başarı |
international | uluslararası |
share | payı |
turkey | türkiye |
countries | ülkede |
beyond | ötesinde |
this | bu |
in | da |
larger | büyük |
we | biz |
and | ve |
the | kabul |
applications | uygulamalar |
of | in |
EN Of our 2066 beneficiaries living in Istanbul, Mersin, Şanlıurfa, Mardin and Batman provinces, 1530 were women and 1851 were refugees
TR İstanbul, Mersin, Şanlıurfa, Mardin ve Batman illerinde yaşayan 2066 danışanımızın 1530’unu kadın ve 1851’ini mülteciler oluşturdu
Englisch | Türkisch |
---|---|
of | ın |
living | yaşayan |
mersin | mersin |
mardin | mardin |
batman | batman |
women | kadın |
refugees | mülteciler |
and | ve |
EN In 2008, 104,685 assorted animal health screening tests were carried out, and 2,119 head earrings were inserted and registered. Number of licensed veterinarians in the district: 5
TR 2008 yılında 104.685 muhtelif hayvan sağlık taramasından geçirilmiş, 2.119 baş sığıra kulak küpesi takılarak tescil işlemi tamamlanmıştır. İlçedeki ruhsatlı serbest veteriner hekim sayısı : 5
Englisch | Türkisch |
---|---|
in | yılında |
animal | hayvan |
health | sağlık |
head | baş |
EN How to check a websites traffic? View the traffic jumps, analyze which moments were good and what they were related to.
TR Bir web sitesi trafiği nasıl kontrol edilir? Trafik sıçramalarını görüntüleyin, hangi anların iyi olduğunu ve nelerle ilişkili olduğunu analiz edin.
Englisch | Türkisch |
---|---|
view | görüntüleyin |
analyze | analiz |
moments | anları |
good | iyi |
websites | web |
traffic | trafik |
and | ve |
a | bir |
how | nasıl |
EN Of our 2066 beneficiaries living in Istanbul, Mersin, Şanlıurfa, Mardin and Batman provinces, 1530 were women and 1851 were refugees
TR İstanbul, Mersin, Şanlıurfa, Mardin ve Batman illerinde yaşayan 2066 danışanımızın 1530’unu kadın ve 1851’ini mülteciler oluşturdu
Englisch | Türkisch |
---|---|
of | ın |
living | yaşayan |
mersin | mersin |
mardin | mardin |
batman | batman |
women | kadın |
refugees | mülteciler |
and | ve |
EN With this tool we were able to find high potential keywords for Oleg Cassini, we could see how competitors were performing for these keywords and it gave us hints on how we could improve our rankings on these specific keywords.
TR SEOMonitor sayesinde, Oleg Cassini’nin yükselmesini sağlayacak potansiyele sahip birçok kelime keşfettik ve aynı zamanda rakiplerin bu kelimelerdeki performansının nasıl olduğunu da görebildik.
Englisch | Türkisch |
---|---|
competitors | rakiplerin |
performing | performans |
high | çok |
and | ve |
this | bu |
it | olduğunu |
how | nasıl |
EN 22 journalists were dismissed during the protests, 37 were forced to resign
TR Gezi Direnişi sırasında 22 gazeteci işten çıkarıldı, 37 gazeteci ise istifaya zorlandı
Englisch | Türkisch |
---|---|
during | sırasında |
the | ise |
EN As of September 31, 2020, of the 15 thousand 148 press card holders, only 25 percent were women journalists while 75 percent of press card holders were men.
TR Türkiye’de 31 Aralık 2020 itibariyle 15 bin 148 basın kartı sahibinden yalnızca yüzde 25’i kadın gazeteci. Basın kartı sahibi olan yüzde 75’lik kesim ise erkek gazetecilerden oluşuyor.
Englisch | Türkisch |
---|---|
of | ın |
press | basın |
percent | yüzde |
were | olan |
women | kadın |
men | erkek |
as of | itibariyle |
the | ise |
only | yalnızca |
EN Wunder was implementing several different VPN solutions in various countries where employees worked from - some of which were commercially managed, while others were self-managed
TR Wunder, çalışanlarının faailyetlerini yürüttüğü çeşitli ülkelerde VPN çözümleri entegre etmeye çalışıyordu - bir kısmı ticari olarak yönetilen diğerleriyse kendini yöneten çözümlerdi
Englisch | Türkisch |
---|---|
vpn | vpn |
managed | yönetilen |
countries | ülkelerde |
solutions | çözümleri |
self | kendini |
different | bir |
various | çeşitli |
which | e |
EN Of our 2066 beneficiaries living in Istanbul, Mersin, Şanlıurfa, Mardin and Batman provinces, 1530 were women and 1851 were refugees
TR İstanbul, Mersin, Şanlıurfa, Mardin ve Batman illerinde yaşayan 2066 danışanımızın 1530’unu kadın ve 1851’ini mülteciler oluşturdu
Englisch | Türkisch |
---|---|
of | ın |
living | yaşayan |
mersin | mersin |
mardin | mardin |
batman | batman |
women | kadın |
refugees | mülteciler |
and | ve |
EN Of our 2066 beneficiaries living in Istanbul, Mersin, Şanlıurfa, Mardin and Batman provinces, 1530 were women and 1851 were refugees
TR İstanbul, Mersin, Şanlıurfa, Mardin ve Batman illerinde yaşayan 2066 danışanımızın 1530’unu kadın ve 1851’ini mülteciler oluşturdu
Englisch | Türkisch |
---|---|
of | ın |
living | yaşayan |
mersin | mersin |
mardin | mardin |
batman | batman |
women | kadın |
refugees | mülteciler |
and | ve |
EN In 2008, 104,685 assorted animal health screening tests were carried out, and 2,119 head earrings were inserted and registered. Number of licensed veterinarians in the district: 5
TR 2008 yılında 104.685 muhtelif hayvan sağlık taramasından geçirilmiş, 2.119 baş sığıra kulak küpesi takılarak tescil işlemi tamamlanmıştır. İlçedeki ruhsatlı serbest veteriner hekim sayısı : 5
Englisch | Türkisch |
---|---|
in | yılında |
animal | hayvan |
health | sağlık |
head | baş |
50 von 50 Übersetzungen werden angezeigt