TR Desteğe ihtiyaç duyan ve birlikte iyi çalışacağımızı düşündüğün bir projenin veya organizasyonun bir parçası mısın? Bize ulaş ve bu konuyu konuşalım!
将 "projenin veya organizasyonun" 翻译成 英语
显示短语 "projenin veya organizasyonun" 从 土耳其 到 英语 的 50 个翻译的 50
projenin veya organizasyonun 的翻译
土耳其 中的 "projenin veya organizasyonun" 可以翻译成以下 英语 单词/短语：
projenin veya organizasyonun 的 土耳其 到 英语 的翻译
土耳其
英语
EN Are you part of an organization or group that fits our way of thinking? Do you think our products might be a good way to make a difference? Contact us to figure out how we could work together!
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| iyi | good |
| veya | or |
| parçası | part |
TR Projenin uygulama döneminden sonra ortaya çıkabilecek harcama doğrulaması, denetim ve projenin nihai değerlendirmesi de dahil olmak üzere nihai raporlarla ilgili maliyetler için bir istisna yapılır
EN An exception is made for costs relating to final reports, including expenditure verification, audit and final evaluation of the project, which may be incurred after the implementation period of the Action
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| uygulama | implementation |
| denetim | audit |
| nihai | final |
| istisna | exception |
TR Değişikliğin, projenin/eylemin uygulanması ve bütçesi üzerindeki etkisine ilişkin ayrıntılı bilgiler (örn. özellikle projenin/eylemin bütçesi ve faaliyetleri üzerindeki etkileri).
EN The detailed information regarding the impact of the amendment on the implementation and budget of the project/action. (i.e. and most notably on the activities and budget of the action).
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| uygulanması | implementation |
| üzerindeki | on |
| ilişkin | regarding |
| ayrıntılı | detailed |
| bilgiler | information |
| faaliyetleri | activities |
TR Projenin uygulama döneminden sonra ortaya çıkabilecek harcama doğrulaması, denetim ve projenin nihai değerlendirmesi de dahil olmak üzere nihai raporlarla ilgili maliyetler için bir istisna yapılır
EN An exception is made for costs relating to final reports, including expenditure verification, audit and final evaluation of the project, which may be incurred after the implementation period of the Action
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| uygulama | implementation |
| denetim | audit |
| nihai | final |
| istisna | exception |
TR Değişikliğin, projenin/eylemin uygulanması ve bütçesi üzerindeki etkisine ilişkin ayrıntılı bilgiler (örn. özellikle projenin/eylemin bütçesi ve faaliyetleri üzerindeki etkileri).
EN The detailed information regarding the impact of the amendment on the implementation and budget of the project/action. (i.e. and most notably on the activities and budget of the action).
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| uygulanması | implementation |
| üzerindeki | on |
| ilişkin | regarding |
| ayrıntılı | detailed |
| bilgiler | information |
| faaliyetleri | activities |
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| ses | audio |
| video | video |
| pazarlama | marketing |
| projenizi | your project |
| paylaşın | share |
| yorum | comment |
| düzenleme | edit |
| erişim | access |
TR Bununla birlikte, organizasyonun özel ilgili görecek ve aynı zamanda kart satışından bağış toplanacaktır.
EN This gives your organization exclusive attention and at the same time donations can be collected through the card sale.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| özel | exclusive |
| ve | and |
| zamanda | time |
| kart | card |
TR Kurulun başkanı ve üyeleri bu konu hakkındaki görevlerini yerine getirirken bağlı oldukları bölüm yöneticileri ve organizasyonun içindeki hiyerarşiden bağımsız olarak ve etkilenmeden hareket ederler
EN The chairman and members of the board act independently and unaffected by the department managers and the hierarchy within the organization while performing their duties on this issue
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| üyeleri | members |
| bu | this |
| yöneticileri | managers |
| bağımsız | independently |
TR İş Sağlığı ve Güvenliği uygulamalarının iyileştirilmesi çalışmalarına organizasyonun her kademesinin ve paydaşlarımızın katılımını sağlamayı,
EN To supply the involvement of every level within the company organisation and our stakeholders into the Occupational Health and Safety applications.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| sağlığı | health |
| ve | and |
| güvenliği | safety |
| her | every |
| ın | of |
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| ses | audio |
| video | video |
| pazarlama | marketing |
| projenizi | your project |
| paylaşın | share |
| yorum | comment |
| düzenleme | edit |
| erişim | access |
TR Üstünüz size bir görevin veya bir projenin sorumluluğunu verir ve her şeyin uygun bir zamanda halledilmesini bekler
EN The supervisor gives the employee responsibility for a task or project and relies on him or her doing everything in the appropriate manner
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| veya | or |
| projenin | project |
| verir | gives |
| uygun | appropriate |
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| uygun | fits |
| barındırma | hosting |
| biliyoruz | we know |
TR Erhan, belediyede kalıcı bir pozisyon elde etmek için bu projenin kendisine bir avantaj sağlayacağını da umuyor.
EN Erhan hopes that this project will provide him with an advantage in order to get a permanent position in the municipality.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| erhan | erhan |
| kalıcı | permanent |
| pozisyon | position |
| projenin | project |
| avantaj | advantage |
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| projenin | project |
| yapı | building |
| giriş | login |
| bulut | cloud |
| ssl | ssl |
| ve | and |
| daha | more |
TR Önerilen değişiklikler doğrultusunda sözleşmenin/projenin revize edilmiş bütçesi,
EN Revised budget of the contract/project in line with proposed changes,
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| değişiklikler | changes |
| doğrultusunda | in line with |
| projenin | project |
TR Böylece topluluğun ortaklaşa kararlarını hayat geçirmek için projenin ihtiyaç duyduğu fonlar garantiye alınır
EN This ensures funds are used to match the project needs in order to realize the community's collective decisions
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| topluluğun | community |
| projenin | project |
| ihtiyaç | needs |
| kararları | decisions |
TR xVia bir ödeme arayüzü ve API projenin en güncel ürünüdür
EN xVia is the project’s most recent product
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| bir | the |
| projenin | project |
| en | most |
TR Erhan, belediyede kalıcı bir pozisyon elde etmek için bu projenin kendisine bir avantaj sağlayacağını da umuyor.
EN Erhan hopes that this project will provide him with an advantage in order to get a permanent position in the municipality.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| erhan | erhan |
| kalıcı | permanent |
| pozisyon | position |
| projenin | project |
| avantaj | advantage |
TR Bir projenin maksimum uzunluğu, planınızın limitleri tarafından belirlenir
EN The maximum duration of a project is determined by the limitation of your plan
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| projenin | project |
| maksimum | maximum |
| planı | plan |
TR Ancak Renderforest tasarım ekibi, projenin genel görünümünün korunması adına bu tasarımların Renderforest editörü dışında değiştirilmesini kesinlikle önermiyor.
EN However, Renderforest design team strongly recommends not altering the designs outside Renderforest editor to preserve the overall look of the project.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| ancak | however |
| renderforest | renderforest |
| ekibi | team |
| genel | overall |
| dışında | outside |
| ın | of |
TR İklim için üçlü dönem başkanlığı: Three4Climate projesinin sloganı. Projenin mahiyetini buradan okuyabilirsiniz.
EN Three Presidencies for Climate: that’s the motto of the Three4Climate project. Find out here what it’s all about.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| projenin | project |
| buradan | here |
TR Tekliflerinizi, müşterilerinizin iş hedefleri çevresinde genişletin ve özelleştirin. Her projenin gereksinimlerini karşılayıp fazlasını da yaparak müşterilerin daha iyi sonuçlar almasına yardımcı olun.
EN Extend and customize your offerings around the business goals of your customers. Meet or exceed the requirements of every project and help customers achieve better results.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| müşterilerinizin | your customers |
| hedefleri | goals |
| çevresinde | around |
| her | every |
| projenin | project |
| gereksinimlerini | requirements |
| müşterilerin | customers |
| sonuçlar | results |
| ın | of |
TR Tüm tekliflerde, projenin cinsiyet eşitliği ve çevresel sürdürülebilirlik üzerindeki etkilerini açık bir şekilde belirtmek gerekir
EN All proposals should clearly state the impact of the project on gender equality and environmental sustainability
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| cinsiyet | gender |
| çevresel | environmental |
| gerekir | should |
TR Projenin maksimum süresi 2 yıl olabilir
EN The maximum duration of the project can be 2 years
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| maksimum | maximum |
| yıl | years |
| olabilir | can |
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| grubun | group |
| gayrimenkul | real estate |
| yeni | new |
| yatırım | investment |
| ve | and |
| hukuki | legal |
| takibi | track |
| nihai | final |
| geliştirilmesi | developing |
| ın | of |
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| bu | this |
| üçüncü | third |
| ve | and |
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| piyasa | market |
| entegrasyon | integration |
| validation | validation |
| projenin | project |
| hazır | ready |
| sunar | offers |
TR Sahnelerin süresini belirleyin, fotoğraf ve videolar yükleyin, arkaplan müziği seçin, renkleri ayaralayın, isterseniz projenin sesini kısın ya da kendi sesinizi ekleyin.
EN Customize each scene: change the duration, upload photos and videos, choose the background music, adjust the colors, mute your project or upload your voiceover.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| fotoğraf | photos |
| videolar | videos |
| arkaplan | background |
| müziği | music |
| seçin | choose |
| renkleri | colors |
| projenin | project |
TR xVia bir ödeme arayüzü ve API projenin en güncel ürünüdür
EN xVia is the project’s most recent product
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| bir | the |
| projenin | project |
| en | most |
TR Erhan, belediyede kalıcı bir pozisyon elde etmek için bu projenin kendisine bir avantaj sağlayacağını da umuyor.
EN Erhan hopes that this project will provide him with an advantage in order to get a permanent position in the municipality.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| erhan | erhan |
| kalıcı | permanent |
| pozisyon | position |
| projenin | project |
| avantaj | advantage |
TR Erhan, belediyede kalıcı bir pozisyon elde etmek için bu projenin kendisine bir avantaj sağlayacağını da umuyor.
EN Erhan hopes that this project will provide him with an advantage in order to get a permanent position in the municipality.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| erhan | erhan |
| kalıcı | permanent |
| pozisyon | position |
| projenin | project |
| avantaj | advantage |
TR Projenin teknik ressamı Oli Cooper hassas ve canlı set tasarımları oluşturmak için AutoCAD kullanıyor.
EN Project draftsman Oli Cooper uses AutoCAD to produce precise yet organic set designs.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| projenin | project |
| set | set |
| tasarımları | designs |
| oluşturmak | produce |
| için | to |
| autocad | autocad |
| kullanıyor | uses |
TR Projenin büyüklüğüne ve hedefine bağlı olarak, mobilya ve ekipman personeli girdilerini ekleyebiliyor ve mimarlarla tasarımcılar tasarım yaparken tasarımı değiştirebiliyor
EN Depending on the size and objective of the project, furniture and equipment personnel can also add their input and modify the design while the architects and designers are designing
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| mobilya | furniture |
| ekipman | equipment |
| personeli | personnel |
TR Önerilen değişiklikler doğrultusunda sözleşmenin/projenin revize edilmiş bütçesi,
EN Revised budget of the contract/project in line with proposed changes,
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| değişiklikler | changes |
| doğrultusunda | in line with |
| projenin | project |
TR Tüm tekliflerde, projenin cinsiyet eşitliği ve çevresel sürdürülebilirlik üzerindeki etkilerini açık bir şekilde belirtmek gerekir
EN All proposals should clearly state the impact of the project on gender equality and environmental sustainability
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| cinsiyet | gender |
| çevresel | environmental |
| gerekir | should |
TR Projenin maksimum süresi 2 yıl olabilir
EN The maximum duration of the project can be 2 years
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| maksimum | maximum |
| yıl | years |
| olabilir | can |
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| visme | visme |
| ihtiyaç | need |
| işlevselliği | functionality |
| harika | awesome |
| sahip | is |
| olmayan | without |
| insanlar | people |
| kullanıcı | user |
| dostu | friendly |
TR Çeyrek asırlık birikimi ve başarılı onlarca projenin mimarı Altınay, çalışmalarına tüm şirketleriyle beraber Altınay Teknoloji Grubu olarak devam etme kararı aldı.
EN Altınay, which is the architect of dozens of successful projects with a quarter of a century of build-up, decided to continue to operate and manage all companies as Altınay Technology Group.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| başarılı | successful |
| tüm | all |
| teknoloji | technology |
| grubu | group |
TR Ödül kampanyası, projenin sanal varlığını iş için ödül olarak sunarak daha fazla işgücü elde etmek için fon toplama kampanyaları sırasında birçok ICO ve blockchain projesi tarafından kullanılan bir araçtır
EN The bounty campaign is a tool used by many ICO and blockchain projects during their fundraising campaigns to get more workforce by offering the project's virtual asset as reward for work
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| kampanyası | campaign |
| sanal | virtual |
| ödül | reward |
| blockchain | blockchain |
TR Projenin ortağı, kriz ve çatışma bölgelerindeki insan hakları ihlali kurbanlarına hukuki destek sağlayan bir STK olan Legal Action Worldwide (LAW).
EN The project partner is Legal Action Worldwide (LAW), an NGO that provides legal assistance to victims of human rights violations in conflict regions.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| projenin | project |
| ortağı | partner |
| çatışma | conflict |
| insan | human |
| hukuki | legal |
| destek | assistance |
| olan | is |
TR Projede yer alan 83 partner kuruluş sanayideki üretim süreçlerini dalgalanmalı bir enerji tedarikine adapte edecek yöntemleri test ediyor. Projenin yönetimini Darmstadt Üniversitesi ve Stuttgart Üniversitesi üstleniyor.
EN Eighty-three project partners are testing procedures that adapt industrial production processes to a fluctuating energy supply. The directors are the Technical University of Darmstadt and the University of Stuttgart.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| enerji | energy |
| test | testing |
| projenin | project |
| stuttgart | stuttgart |
TR Bu örnek projenin çok hoş bir yanı da kentten ve köy sakinlerinden gelen fikirleri bir araya getiriyor olması
EN This is a beautiful example because it combines ideas from the city and from the village community
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| bu | this |
| örnek | example |
| köy | village |
| fikirleri | ideas |
TR Projenin ismi, bundan yarar sağlayan üç tarafı kastediyor: Birincisi, bu sayede yeni bir mesleki geleceğe kavuşan kalifiye elemanlar
EN The name refers to the three different levels which profit from it: first, the skilled workers who are given new job opportunities
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| ismi | name |
TR Almanya’da inisiyatifler yerel halkla mültecileri bir araya getiriyor; iki tarafın da yararına. Üç projenin portresi.
EN Initiatives in Germany bring locals and refugees together, to the benefit of all. Portraits of three projects.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| almanya | germany |
| araya | together |
TR Projenin mimarlarından Hassan Asfour ile söyleştik.
EN A conversation with its co-founder and General Manager Hassan Asfour.
TR Bu bağlamda projenin, pozisyonlanmış anahtar kelimelerin sayısı ile karşılaştırıldığında daha iyi hale ve daha iyi görünürlüğe sahip hale görmemiz mümkün hale gelir.
EN In this way, we can see if the project is getting better and better visibility compared to the number of positioned keywords.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| projenin | project |
| anahtar | keywords |
| sayısı | number |
| mümkün | can |
TR Projenin teknik ressamı Oli Cooper hassas ve canlı set tasarımları oluşturmak için AutoCAD kullanıyor.
EN Project draftsman Oli Cooper uses AutoCAD to produce precise yet organic set designs.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| projenin | project |
| set | set |
| tasarımları | designs |
| oluşturmak | produce |
| için | to |
| autocad | autocad |
| kullanıyor | uses |
TR Projenin teknik ressamı Oli Cooper hassas ve canlı set tasarımları oluşturmak için AutoCAD kullanıyor.
EN Project draftsman Oli Cooper uses AutoCAD to produce precise yet organic set designs.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| projenin | project |
| set | set |
| tasarımları | designs |
| oluşturmak | produce |
| için | to |
| autocad | autocad |
| kullanıyor | uses |
TR Projenin teknik ressamı Oli Cooper hassas ve canlı set tasarımları oluşturmak için AutoCAD kullanıyor.
EN Project draftsman Oli Cooper uses AutoCAD to produce precise yet organic set designs.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| projenin | project |
| set | set |
| tasarımları | designs |
| oluşturmak | produce |
| için | to |
| autocad | autocad |
| kullanıyor | uses |
TR Projenin teknik ressamı Oli Cooper hassas ve canlı set tasarımları oluşturmak için AutoCAD kullanıyor.
EN Project draftsman Oli Cooper uses AutoCAD to produce precise yet organic set designs.
| 土耳其 | 英语 |
|---|---|
| projenin | project |
| set | set |
| tasarımları | designs |
| oluşturmak | produce |
| için | to |
| autocad | autocad |
| kullanıyor | uses |
显示了 50 个翻译的 50
类似的翻译
organizasyonun yöneticileri ve organizasyonun organizasyonun bir parçası tüm organizasyonun her projenin projenin teknik ressami projenin hazır olduğunun başarılı onlarca projenin visme bir projenin projenin revize edilmiş projenin sorumluluğunu verir projenin maksimum uzunluğu projenin gereksinimlerini karşılayıp onlarca projenin mimarı projenin cinsiyet eşitliği projenin sanal varlığını nihai projenin geçirmek için projenin bağlamda projenin projenin ismi üç projenin projenin yönetimini darmstadt projenin ortağı her projenin özel denetim ve projenin yasalari veya hizmetin veya a veya baska veya yardim veya rival hafta veya veya daha r2 veya daha whatsapp veya sms veya veya gizli dogrudan veya dolayli facebook veya instagram veya harici nin veya veya dahil ekleyebilir veya canli veya cevrimdisi paylasin veya indirin veya png veya veya etkilesimli kismi veya veya birden verileri desteklemiyor veya
中国人
俄语
印度尼西亚
德语
意大利语
抛光
日本人
法语
泰国
瑞典
英语
荷兰语
葡萄牙语
西班牙语
越南语
阿拉伯
韩国人