EN With Push-to-Talk Express pre-loaded and pre-licensed on all L10 models, your workers get instant push-to-talk capability over your existing WiFi network, right out of the box.
EN With Push-to-Talk Express pre-loaded and pre-licensed on all L10 models, your workers get instant push-to-talk capability over your existing WiFi network, right out of the box.
TR Çalışanlarınız, her L10 modeline önceden yüklenmiş ve ön lisanslı Push-to-Talk Express sayesinde, cihaz kutudan çıktığı andan itibaren mevcut WiFi ağınız üzerinden bas-konuş kapasitesine erişir.
İngilizce | Türk |
---|---|
get | al |
wifi | wifi |
network | ağı |
and | ve |
existing | mevcut |
to | her |
EN Work conversations are focused on content; after brief small talk, you get to the point quickly
TR İş yerindeki görüşmeler belli bir içeriğe odaklanır, kısa bir girizgahtan sonra asıl konuya gelinir
İngilizce | Türk |
---|---|
content | içeriğe |
the | sonra |
EN Jan has developed a card game that helps people to get talking to strangers without becoming bogged down in small talk
TR Jan, ailece konuşma sırasında basit kelimelerle sınırlı kalmayacak sohbetler için bir kart oyunu geliştirmiş
İngilizce | Türk |
---|---|
jan | jan |
card | kart |
game | oyunu |
a | bir |
EN Download a small-size logo for free or purchase a full-size version for a small fee.
TR Küçük boyutlu bir logoyu ücretsiz olarak indirin veya küçük bir ücret karşılığında tam boyutlu bir sürüm satın alın.
İngilizce | Türk |
---|---|
download | indirin |
logo | logoyu |
fee | ücret |
full | tam |
small | küçük |
for | karşılığında |
free | ücretsiz |
purchase | satın |
size | boyutlu |
a | bir |
version | veya |
EN ?Very small importers? and ?importers of food from very small foreign suppliers? are subject to modified requirements.
TR "Çok küçük ithalatçılar" ve "çok küçük yabancı tedarikçilerden gıda ithalatı yapan kişiler" değiştirilmiş gerekliliklere tabidir.
İngilizce | Türk |
---|---|
small | küçük |
food | gıda |
foreign | yabancı |
subject to | tabidir |
and | ve |
to | çok |
EN 9.3.1. Proportion of small-scale industries in total industry value added 9.3.2. Proportion of small-scale industries with a loan or line of credit
TR 9.3.1. Toplam sanayi katma değeri içinde küçük ölçekli sanayilerin oranı 9.3.2. Bir kredi borcu olan ya da kredi limiti bulunan küçük ölçekli sanayilerin oranı
İngilizce | Türk |
---|---|
added | katma |
credit | kredi |
small | küçük |
in | da |
value | değeri |
total | toplam |
EN Download a small-size logo for free or purchase a full-size version for a small fee.
TR Küçük boyutlu bir logoyu ücretsiz olarak indirin veya küçük bir ücret karşılığında tam boyutlu bir sürüm satın alın.
İngilizce | Türk |
---|---|
download | indirin |
logo | logoyu |
fee | ücret |
full | tam |
small | küçük |
for | karşılığında |
free | ücretsiz |
purchase | satın |
size | boyutlu |
a | bir |
version | veya |
EN In order to prevent complications in the formation of majorities by the presence of small and very small parties, a threshold known as “the five percent hurdle” excludes parties that poll less than five percent being represented in the Bundestag.
TR Parlamentoda çoğunluğun sağlanması için gerekli kombinasyonların aşırı karmaşıklaşmasını önlemek amacıyla yüzde beş barajıyla çok küçük partilerin parlamentoya girmesi engellenmiştir.
İngilizce | Türk |
---|---|
in order to | amacıyla |
percent | yüzde |
small | küçük |
to | için |
prevent | önlemek |
five | beş |
EN Gresa now lives in the small town of Oelde in North Rhine-Westphalia, where she is employed by a small privately owned technology firm
TR Gresa şimdi Kuzey Ren-Vestfalya eyaletindeki Oelde kasabasında, orta ölçekli bir teknoloji firmasında kadrolu çalışıyor
İngilizce | Türk |
---|---|
north | kuzey |
technology | teknoloji |
firm | firması |
now | şimdi |
she | bir |
EN ?Very small importers? and ?importers of food from very small foreign suppliers? are subject to modified requirements.
TR "Çok küçük ithalatçılar" ve "çok küçük yabancı tedarikçilerden gıda ithalatı yapan kişiler" değiştirilmiş gerekliliklere tabidir.
İngilizce | Türk |
---|---|
small | küçük |
food | gıda |
foreign | yabancı |
subject to | tabidir |
and | ve |
to | çok |
EN Meet other local Small Business Owners! Come to a Small Business Meetup to network, find new customers, get advice and avoid costly mistakes
TR Diğer yerel Küçük İşletme Sahipleri ile tanışın! Ağ kurmak, yeni müşteriler bulmak, tavsiye almak ve yüksek maliyetli hatalardan kaçınmak için bir Küçük İşletme Meetup'ına gelin
İngilizce | Türk |
---|---|
meet | tanışın |
other | diğer |
local | yerel |
small | küçük |
owners | sahipleri |
meetup | meetup |
find | bulmak |
new | yeni |
customers | müşteriler |
advice | tavsiye |
avoid | kaçınmak |
costly | maliyetli |
and | ve |
to | için |
a | bir |
get | ile |
EN Ask any questions to our customer support team who is happy to talk to you 24/5 via our support chat. Or just simply poke us on Twitter.
TR Destek sohbetimiz aracılığıyla, sizinle 5 gün 24 saat boyunca konuşmaktan memnuniyet duyan müşteri destek ekibimize herhangi bir soru sorun. Veya Twitter’dan bizi dürtün.
İngilizce | Türk |
---|---|
customer | müşteri |
support | destek |
or | veya |
any | herhangi |
us | bizi |
questions | soru |
on | gün |
EN Wime is a modern Jabber (aka XMPP) client allowing you to talk to your friends anonymously and securely
TR Wime, arkadaşlarınızla anonim ve güvenli bir şekilde konuşmanıza olanak tanıyan modern bir Jabber (aka XMPP) istemcisidir
İngilizce | Türk |
---|---|
modern | modern |
friends | arkadaşlar |
securely | güvenli bir şekilde |
to | güvenli |
a | bir |
and | ve |
EN We help some of the world’s smartest companies talk with, listen to and learn from their customers.
TR Dünyanın en akıllı şirketlerinden bazılarının müşterileri ile konuşmasına, onları dinlemesine ve onlardan bir şeyler öğrenmesine yardımcı oluyoruz.
İngilizce | Türk |
---|---|
customers | müşterileri |
help | yardımcı |
some | bazı |
with | ile |
the | onlardan |
EN Let’s talk about saving energy
TR Enerji tasarrufu hakkında konuşalım
İngilizce | Türk |
---|---|
energy | enerji |
about | hakkında |
EN Blockchain.com CEO joined Yahoo Finance to talk about China's crackdown on crypto and the future of mining.
TR Blockchain.com CEO'su, Çin'in kripto üzerindeki baskısı ve madenciliğin geleceği hakkında konuşmak için Yahoo Finance'e katıldı.
İngilizce | Türk |
---|---|
yahoo | yahoo |
crypto | kripto |
future | geleceği |
blockchain | blockchain |
joined | katıldı |
and | ve |
of | in |
to talk | konuşmak |
about | hakkında |
on | üzerindeki |
EN Peter Smith joined CNBC’s TechCheck to talk about the latest lack of volatility in crypto and bitcoin as an investment.
TR Peter Smith, yatırım olarak kripto ve bitcoin'de son zamanlarda oynaklık görülmemesi ile ilgili konuşmak için CNBC'nin TechCheck'ine katıldı.
İngilizce | Türk |
---|---|
peter | peter |
smith | smith |
crypto | kripto |
investment | yatırım |
joined | katıldı |
about | ilgili |
and | ve |
to talk | konuşmak |
of | in |
to | için |
latest | son |
EN Peter Smith joined Bloomberg TV to talk about China’s crypto crackdown and the real uses of crypto.
TR Peter Smith, Çin'in kripto baskıları ve kriptonun gerçek kullanımları hakkında konuşmak için Bloomberg TV'ye katıldı.
İngilizce | Türk |
---|---|
peter | peter |
smith | smith |
crypto | kripto |
real | gerçek |
joined | katıldı |
and | ve |
of | in |
to talk | konuşmak |
about | hakkında |
EN DC Talk music, videos, stats, and photos | Last.fm
TR DC Talk müzikleri, videoları, istatistikleri ve fotoğrafları | Last.fm
İngilizce | Türk |
---|---|
dc | dc |
music | müzikleri |
stats | istatistikleri |
last | last |
photos | fotoğrafları |
videos | videoları |
and | ve |
EN We are meeting with Ufuk Aydın on Monday, October 18 at 19.00, to talk about the Maidan, the Museum…
TR Norveç Helsinki Komitesi (NHC) 2020/2021 Avrasya Sivil Toplum Programı desteği ile hayata…
EN To get the very best quality audio record in a very quiet environment with no background noise, ensure speakers that speak loudly and clearly, ensure speakers that don’t talk over each other, and use high quality microphones.
TR Arka plan gürültüsü olmadan çok sessiz bir ortamda en iyi kalitede ses kaydını elde etmek için, yüksek sesle ve net konuşan hoparlörlerden emin olun, birbiriyle konuşmayan hoparlörlerden emin olun ve yüksek kaliteli mikrofonlar kullanın.
İngilizce | Türk |
---|---|
quiet | sessiz |
background | arka plan |
record | kaydını |
quality | kaliteli |
noise | gürültü |
high | yüksek |
with | olmadan |
get | elde |
a | bir |
best | en |
EN Let's talk about how we can help
TR Nasıl yardımcı olabileceğimizden bahsedelim
İngilizce | Türk |
---|---|
how | nasıl |
help | yardımcı |
EN We ask that members avoid cross talk, which is any commenting, interrupting, judging, advice giving, feedback, or dialogue in response to another member’s share.
TR Üyelerden, başka bir üyenin paylaşımına yanıt olarak herhangi bir yorum yapmak, söz kesmek, yargılamak, tavsiye vermek, geri bildirim veya diyalog olan karşılıklı konuşmalardan kaçınmalarını rica ediyoruz.
İngilizce | Türk |
---|---|
advice | tavsiye |
dialogue | diyalog |
another | başka |
feedback | geri bildirim |
or | veya |
response | yanıt |
to | geri |
any | herhangi |
is | olan |
EN If you are new, didn’t have a chance to share, or are struggling, please feel free to stay as a number of us are available to talk or answer any questions after the meeting ends.
TR Yeniyseniz, paylaşma şansınız olmadıysa veya zorlanıyorsanız, toplantı bittikten sonra birkaçımız konuşmak veya herhangi bir soruyu yanıtlamak için müsait olduğumuz için lütfen kalmaktan çekinmeyin.
İngilizce | Türk |
---|---|
meeting | toplantı |
to talk | konuşmak |
or | veya |
please | lütfen |
a | bir |
of | in |
any | herhangi |
share | paylaş |
EN It’s important to talk about issues of safety before they arise and establish a protocol for how the group would like to handle inappropriate behavior, should it occur
TR Güvenlik sorunları hakkında ortaya çıkmadan önce konuşmak ve grubun uygunsuz davranışı nasıl ele alacağına dair bir protokol oluşturmak önemlidir
İngilizce | Türk |
---|---|
safety | güvenlik |
protocol | protokol |
group | grubun |
inappropriate | uygunsuz |
behavior | davranışı |
important | önemlidir |
issues | sorunları |
to talk | konuşmak |
about | hakkında |
and | ve |
how | nasıl |
EN Scaling customer support requires team work. Use private notes to talk each other. You can also mention your colleagues using @someone. This someone will then be notified.
TR Müşteri desteğini ölçeklendirmek, ekip çalışması gerektirir. Birbirinizle konuşmak için özel notlar kullanın. @someone kullanarak iş arkadaşlarınızdan da bahsedebilirsiniz. Bu kişiye daha sonra bilgi verilecektir.
İngilizce | Türk |
---|---|
customer | müşteri |
requires | gerektirir |
team | ekip |
notes | notlar |
work | çalışması |
private | özel |
can | bilgi |
this | bu |
also | da |
to talk | konuşmak |
using | kullanarak |
to | için |
EN This tech talk will review the different steps required to build, train, and deploy a machine learning model for computer vision
TR Bu teknoloji konuşmasında görüntü işlemeye yönelik makine öğrenimi modeli oluşturmak, eğitmek ve dağıtmak için gerekli olan farklı adımları inceleyeceğiz
İngilizce | Türk |
---|---|
required | gerekli |
deploy | dağıtmak |
machine | makine |
model | modeli |
different | farklı |
this | bu |
a | olan |
and | ve |
learning | öğrenimi |
the | oluşturmak |
steps | adımlar |
EN Talk to us about buying a product
TR Ürün satın alımıyla ilgili bizimle iletişime geçin
İngilizce | Türk |
---|---|
buying | satın |
about | ilgili |
talk | iletişime |
EN Talk to us about service for a Desktop Scanner (these products)
TR Masaüstü Tarayıcı (bu ürünler)'le ilgili hizmet için bizimle iletişime geçin
İngilizce | Türk |
---|---|
desktop | masaüstü |
service | hizmet |
about | ilgili |
these | bu |
products | ürünler |
EN Talk to us about a service contract
TR Hizmet sözleşmesi ile ilgili olarak bizimle iletişime geçin
İngilizce | Türk |
---|---|
service | hizmet |
contract | sözleşmesi |
about | ilgili |
to | ile |
EN Talk to us about service for all other products
TR Diğer tüm ürünlerle ilgili hizmet için bizimle iletişime geçin
İngilizce | Türk |
---|---|
other | diğer |
service | hizmet |
about | ilgili |
all | tüm |
EN Talk to us about a service call
TR Hizmet çağrısı ile ilgili bizimle iletişime geçin
İngilizce | Türk |
---|---|
a | a |
service | hizmet |
call | çağrısı |
about | ilgili |
to | ile |
EN Contact our support if you have any further questions or suggestions or if you just want to talk, we are always ready to help you.
TR Herhangi bir sorunuz veya öneriniz varsa ya da sadece konuşmak istiyorsanız, destek ekibimizle iletişime geçin, her zaman size yardım etmeye hazırız.
İngilizce | Türk |
---|---|
further | da |
ready | hazır |
contact | iletişime |
just | sadece |
support | destek |
to | etmeye |
help | yardım |
or | veya |
if | varsa |
any | herhangi |
to talk | konuşmak |
always | her zaman |
you | size |
we | her |
EN Letter J Talk Logo is great if you're working in Communication, App industries. Use this template to create a logo for your business or team
TR Eğer Iletişim, Uygulama endüstrisinde çalışıyorsanız Mektup J Konuşma Logosu harikadır. İşletmeniz veya takımınız için bir logo oluşturmak için bu şablonu kullanın
İngilizce | Türk |
---|---|
letter | mektup |
communication | iletişim |
if | eğer |
this | bu |
template | şablonu |
or | veya |
team | takım |
a | bir |
app | uygulama |
EN Want to meet us in person? You’ll find us at national and international digital marketing conferences for a talk, workshop, seminar - or wandering around the venue in-between sessions and breaks. Will we see you there?
TR Bizimle tanışmak ister misin? Ulusal ve uluslararası dijital pazarlama konferanslarında, seminerlerde, oturumlar arasında ve sonrasında seni bekliyor olacağız.
İngilizce | Türk |
---|---|
national | ulusal |
conferences | konferanslar |
international | uluslararası |
at | nda |
marketing | pazarlama |
and | ve |
digital | dijital |
the | arasında |
EN In an interview, Samira and Sohal from Berlin talk about their shared journey, about cultural differences and marriage for all.
TR Berlin’de yaşayan Samira ve Sohal ile birleşen yolları, kültürel farklılıklar ve herkese evlilik hakkı üzerine söyleştik.
İngilizce | Türk |
---|---|
cultural | kültürel |
all | herkese |
and | ve |
in | üzerine |
EN Need Tech Support? Talk to our Team now
TR Teknik destek mi lazım? Hemen Ekibimizle görüşün
İngilizce | Türk |
---|---|
tech | teknik |
support | destek |
now | hemen |
EN In this series; we plan to discuss together, share experiences, and talk about the tools we can use in the journey of the nonviolent organization to realize and transform our areas of reproducing violence
TR Bu seride; şiddeti yeniden üretebilme alanlarımızı fark ederek dönüştürmek için birlikte tartışmayı, deneyim paylaşmayı ve şiddetsiz örgütlenme yolculuğunda faydalanabileceğimiz araçları konuşmayı planlıyoruz
İngilizce | Türk |
---|---|
share | paylaş |
this | bu |
tools | araçları |
and | ve |
of | in |
to | için |
the | ederek |
EN The first guest of the webinar series “Kibar Let’s Talk”, which is available on YouTube exclusively for Kibar Group employees and their families, was Prof
TR Sadece Kibar Grubu çalışanları ve ailelerinin YouTube üzerinden izleyebildiği “Kibar Let’s Talk” serisinin ilk konuğu Psikiyatri Uzmanı ve Yazar Prof
EN Talk With A Licensed, Professional Therapist Online
TR Çapraz Medya Bilgileri Hakkında
İngilizce | Türk |
---|---|
with | hakkında |
EN Push-to-Talk (PTT) Inside and Outside the Four Walls
TR Kapalı ve Açık Mekanlarda Bas-Konuş (PTT)
İngilizce | Türk |
---|---|
and | ve |
EN Zebra's hospitality communication devices include mobile computers with push-to-talk and VoIP capabilities—empowering your workers with the performance edge to deliver superior service where it matters most
TR Zebra'nın konaklama ve ağırlama iletişim cihazları, çalışanlarınızı önemli noktalarda üstün hizmet sunacak şekilde güçlendiren bas-konuş ve VoIP özelliklerine sahip mobil bilgisayarları içerir
İngilizce | Türk |
---|---|
hospitality | ağırlama |
communication | iletişim |
matters | önemli |
superior | üstün |
service | hizmet |
mobile | mobil |
computers | bilgisayarları |
include | içerir |
and | ve |
to | sahip |
the | şekilde |
EN As a brand advocate you'll share Golden Frog's content with your networks, write or talk to your friends about us and create buzz around our brand in general
TR Bir marka avukatı olarak, ağınızla Golden Frog içeriğini paylaşacak, arkadaşlarınıza bizim hakkınızda yazacak veya bizden bahsedecek ve genel olarak markaya bir ilgi yaratacaksınız
İngilizce | Türk |
---|---|
share | paylaş |
friends | arkadaşlar |
golden | golden |
general | genel |
or | veya |
brand | marka |
a | bir |
and | ve |
EN We're happy to talk to you about your air freight needs at anytime. Please feel free to contact us.
TR Hava taşımacılığına yönelik tüm ihtiyaçlarınız için sizinle dilediğiniz an görüşmeye hazırız. Lütfen bizimle iletişim kurun.
İngilizce | Türk |
---|---|
air | hava |
contact | iletişim |
needs | ihtiyaç |
please | lütfen |
EN Do what live chat can't: give your website visitors the option to talk to a team member on the phone within 30 seconds or less. Have them enter their phone number and interact with them instantaneously.
TR Canlı sohbetin yapamadığını yapın: sitenizdeki ziyaretçilerin temsilci ekibinizden biriyle 30 saniye içinde telefonla görüşmesini sağlayın. Tek yapmaları gereken telefon numaralarını girmek.
İngilizce | Türk |
---|---|
visitors | ziyaretçilerin |
seconds | saniye |
have | gereken |
live | canlı |
phone | telefon |
to | yapın |
your | sitenizdeki |
EN 1-2 cents a minute enables your team to talk to visitors during every step of the buying process. Give your clients help and information over the phone so that they are empowered to buy more products.
TR Dakikada 5-10 kuruşa, ekibiniz satın alma sürecinin her aşamasında ziyaretçilerle konuşabilecek. Müşterilerinizin telefonda sorularına cevap olun, güven verin, satışlarınızı artırın.
İngilizce | Türk |
---|---|
process | sürecinin |
give | verin |
your team | ekibiniz |
buy | satın |
to | her |
the | olun |
EN Let’s talk, we'd love to tell you more about JivoChat!
TR Sorularınız varsa bize yazıp cevaplarınızı alabilirsiniz
İngilizce | Türk |
---|---|
you | bize |
EN Scaling customer support requires team work. Use private notes to talk each other. You can also mention your colleagues using @someone. This someone will then be notified.
TR Müşteri desteğini ölçeklendirmek, ekip çalışması gerektirir. Birbirinizle konuşmak için özel notlar kullanın. @someone kullanarak iş arkadaşlarınızdan da bahsedebilirsiniz. Bu kişiye daha sonra bilgi verilecektir.
İngilizce | Türk |
---|---|
customer | müşteri |
requires | gerektirir |
team | ekip |
notes | notlar |
work | çalışması |
private | özel |
can | bilgi |
this | bu |
also | da |
to talk | konuşmak |
using | kullanarak |
to | için |
EN In this talk, you'll learn how to write your Lambda functions once and execute them everywhere your end viewers are present with AWS Lambda@Edge. Get started >>
TR Bu öğreticide AWS Lambda@Edge hizmetini kullanarak Lambda işlevlerinizi bir kez yazarak son görüntüleyenlerin mevcut olduğu her yerde yürütmeyi öğreneceksiniz. Kullanmaya başlayın >>
İngilizce | Türk |
---|---|
lambda | lambda |
end | son |
aws | aws |
edge | edge |
this | bu |
with | kullanmaya |
everywhere | her yerde |
get started | başlayın |
EN The Aliased_Talker makes use of the as operator to be able to use B's bigTalk implementation under an additional alias talk.
TR Aliased_Talker ise B'nin bigTalk gerçeklenimini talk diye bir takma ad altında kullanmak için as işlecinden yararlanmaktadır.
İngilizce | Türk |
---|---|
under | altında |
the | ise |
of | in |
to | için |
to use | kullanmak |
50 çeviriden 50 tanesi gösteriliyor