TR Sevgili Kullanıcılarımız, Yardımınıza her zamankinden daha çok ihtiyacımız var! Bu Cadılar Bayramı öncesi hayaletler kontrolü ele alıyor gibi görünüyor... Kötülük her köşede ……
Preložiť "her zamankinden daha" do Angličtina
Zobrazuje sa 50 z 50 prekladov frázy "her zamankinden daha" z Turecký do Angličtina
Preklady výrazu her zamankinden daha
"her zamankinden daha" v Turecký možno preložiť do nasledujúcich Angličtina slov/fráz:
Preklad Turecký do Angličtina z her zamankinden daha
Turecký
Angličtina
EN Dear Users, Phemex will be listing PLCU/USDT on our spot market at 12:00 UTC on November 9, 2022. PLCU - PLC Ultima (PLCU) is a mass-use crypto tool that aims to provide users with access to g……
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| sevgili | dear |
| kullanıcıları | users |
TR Angeltveit, “Sonunda, her zamankinden daha iyi, daha güvenli bir tünel ve istasyon sağlamaya yardımcı olabiliriz” diyor.
EN “In the end, we can help to deliver a better, safer tunnel and stations than ever before,” Angeltveit says.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| diyor | says |
TR Önceden, büyük bir siparişi hazırlamak Feige Filling'in bir gününü alırdı. Artık, bu işlem şirketin sadece 5 dakikasını alıyor. Müşterilerine daha iyi çözümleri her zamankinden daha hızlı nasıl sunabildiklerini keşfedin.
EN It used to take Feige Filling a whole day to fill a large order. Now, the company can complete it in 5 minutes. See how it was able to deliver better solutions to its customers faster than ever.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| büyük | large |
| siparişi | order |
| artık | now |
| çözümleri | solutions |
| hızlı | faster |
| günü | day |
TR Bu önemlidir çünkü şirketler daha fazla içgörü kazanmak, otomasyonu etkinleştirmek ve bağlantılı akıllı sistemler oluşturmak için her zamankinden daha fazla cihazı birbirine bağlamaktadır.
EN It is important because companies are connecting more devices than ever in an effort to gain more insight, enable automation, and create connected systems of intelligence.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| önemlidir | it is important |
| şirketler | companies |
| kazanmak | gain |
| otomasyonu | automation |
| etkinleştirmek | enable |
| sistemler | systems |
TR Kültür her zamankinden daha önemli, bu yüzden bu değerleri günlük hayatımızda yaşamaya çalışıyoruz.
EN Culture is more important than ever, so we try to live these values in our daily lives.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| kültür | culture |
| önemli | important |
| günlük | daily |
| yüzden | so |
TR Bugün Phemex olarak, web sitemizin ve mobil uygulamamızın her zamankinden daha güzel görünmesi için yeni bir görsel arayüz sunuyoruz! Kutlamak için 5.000 $ değerinde BTC, işlem bonusları ……
EN Phemex users, are you ready for another trading competition? This time you can win from a $20,000 pool by trading Ethereum! Rank in the top 10 by trading volume to win big. Make sure you’re regis……
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| phemex | phemex |
| işlem | trading |
TR Potansiyelinize ulaşamadığınızı mı hissediyorsunuz yoksa sadece hayatınıza devam ediyor musunuz ve bu memnuniyetsizliği telefonunuza her zamankinden daha fazla bakmakla boğuyor musunuz?
EN Do you feel like you?re not living up to your potential or are you just getting by in life, and drowning this dissatisfaction with ever more staring at your phone?
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| yoksa | or |
| musunuz | do you |
| ve | and |
| bu | this |
| hayatı | life |
TR Renderforest devrim niteliðinde bir platform ve ben, þirketim ve müþterilerimiz her zamankinden daha mutluyuz.
EN Renderforest is a game-changer and has made myself, my company, and our clients happier than ever.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| renderforest | renderforest |
| daha | than |
TR Trust Cüzdan kullanarak hizmetler için ödeme yapmak her zamankinden daha kolay
EN It’s easier than ever to pay for services using Trust Wallet
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| trust | trust |
| cüzdan | wallet |
| hizmetler | services |
TR Trust Cüzdan uygulaması ile XRP'yi diğer kripto para birimleriyle anında takas edebilirsiniz. Binance DEX ve Kyber Network'ü Trust Cüzdan Multi-DEX ile tek pencerede deneyimleyin ve bu da ticareti her zamankinden daha kolay hale getirir.
EN With the Trust Wallet App, you can trade/swap XRP with other cryptocurrencies on the go. Experience Binance DEX and Kyber Network with the Trust Wallet Multi-DEX in a single-window making it easier than ever to trade.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| trust | trust |
| cüzdan | wallet |
| uygulaması | app |
| xrp | xrp |
| takas | swap |
| binance | binance |
| network | network |
TR Parmaklarınızın ucundaki yüzlerce şablon sayesinde; ticari açıklayıcı videolar, reklamlar, logo animasyonları ve diğer video projelerini hazırlamak her zamankinden daha kolay.
EN With hundreds of templates at your fingertips, it's never been easier to make business explainers, commercials, logo animations, and lots of other video projects.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| şablon | templates |
| ticari | business |
| logo | logo |
| ve | and |
TR Ayrıca, son derece dayanıklı ve dondurucuda kullanıma hazır bir tasarımın yanı sıra, hazırlık aşamasını ve günlük yönetimi her zamankinden daha kolay hale getiren rakipsiz yönetilebilirlik elde edersiniz.
EN You also get a design that is practically indestructible and freezer-ready, plus unrivaled manageability that makes staging and everyday management easier than ever.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| hazır | ready |
| günlük | everyday |
| yönetimi | management |
| rakipsiz | unrivaled |
| elde | get |
| tasarımı | design |
TR Artan müşteri taleplerinin yanı sıra, konfigürasyonlar ve kullanıcı deneyimi alanlarındaki beklentiler ile birlikte, artık araçlar her zamankinden daha fazla sayıda parça içeriyor
EN With increasing customer demands and expectations in terms of configurations and user experience, more parts are going into vehicles than before
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| artan | increasing |
| müşteri | customer |
| kullanıcı | user |
| deneyimi | experience |
| araçlar | vehicles |
TR Yeni, gerçekçi teknik heyet toplantıları, teknik heyetinize her zamankinden daha fazla güvenmenizi sağlar
EN Based on real-world insight from managers across the professional game, new, true-to-life staff meetings allow you to lean on your backroom staff more than ever
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| yeni | new |
| sağlar | allow |
TR Futbolun en büyük ödülleri için yarışmayı ve arkadaşlarınıza karşı mücadeleyi her zamankinden daha kolay hale getiren, önemli alanlarda yapılmış çeşitli değişikliklerden faydalanın.
EN Benefit from changes to a number of key areas which make competing league titles and battling against friends easier than ever before.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| önemli | key |
TR Oyun ufkunuz ve keşif havuzunuz, oyunda ilk kez beş ülkeyi yükleme imkanı ile artık her zamankinden daha büyük
EN Your playing horizons and scouting pool is now bigger than ever before with the ability to load five nations for the first time in the series' history
TR Spotify, bilgisayar, telefon ve diğer cihazlardan milyonlarca şarkıya yüksek kaliteli sesle erişim sağlayarak, müzik tutkunlarının yasal bir şekilde müzik çalmasını ve paylaşmasını her zamankinden daha kolay hale getiriyor
EN With access to millions of songs in high-quality audio through your computer, on your mobile device, and beyond, Spotify makes it easier than ever for music fans to play and share music legally
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| spotify | spotify |
| bilgisayar | computer |
| telefon | mobile |
| yüksek | high |
| erişim | access |
| müzik | music |
| yasal | legally |
TR Portföy oluştrmak her zamankinden daha kolay
EN Making professional video portfolios is effortless as ever
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| daha | as |
TR İnternet oyun videolarıyla kaynıyor ve bu videolar arasından öne çıkabilmek her zamankinden daha önemli
EN With gaming videos exploding the internet, standing out is now more important than ever
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| oyun | gaming |
| videolar | videos |
| önemli | important |
TR Trust Cüzdan kullanarak hizmetler için ödeme yapmak her zamankinden daha kolay
EN It’s easier than ever to pay for services using Trust Wallet
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| trust | trust |
| cüzdan | wallet |
| hizmetler | services |
TR Trust Cüzdan uygulaması ile XRP'yi diğer kripto para birimleriyle anında takas edebilirsiniz. Binance DEX ve Kyber Network'ü Trust Cüzdan Multi-DEX ile tek pencerede deneyimleyin ve bu da ticareti her zamankinden daha kolay hale getirir.
EN With the Trust Wallet App, you can trade/swap XRP with other cryptocurrencies on the go. Experience Binance DEX and Kyber Network with the Trust Wallet Multi-DEX in a single-window making it easier than ever to trade.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| trust | trust |
| cüzdan | wallet |
| uygulaması | app |
| xrp | xrp |
| takas | swap |
| binance | binance |
| network | network |
TR Moda ürünlerinde postayla sipariş alanında faaliyet gösteren Alman şirketi Zalando’nun payı ise rekor seviyeye ulaştı ve şirket her zamankinden daha fazla yeni müşteri kazandı
EN In contrast, shares in the German online fashion retailer Zalando reached a record high because the company attracted more new customers than ever before
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| moda | fashion |
| alman | german |
| rekor | record |
| yeni | new |
| müşteri | customers |
TR Seçmenlerle ilgili olarak Charlotte şöyle diyor: “Her zamankinden daha fazla insanın bu konuda kafa yorduğunu ve bu bağlamda birçok stratejik düşüncenin rol oynadığını düşünüyorum.”
EN Referring to the voters in general she says: “I have the feeling that more people are giving more thought to things now than before and that numerous strategic considerations are involved.”
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| diyor | says |
| stratejik | strategic |
| insan | people |
TR „Gazetecilik her zamankinden daha önemli“
EN Interview with Peter Limbourg about journalism
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| gazetecilik | journalism |
| daha | with |
TR Bu, doğru gücün ayarlanmasının ve başlangıçtan itibaren soğutmanın her zamankinden daha önemli olduğu anlamına gelir
EN This means that setting up the right power and cooling from the start is more important than ever
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| bu | this |
| ve | and |
| önemli | important |
| olduğu | is |
TR E-ticaret pazara hakim olmaya devam ettikçe, Google'da (ve diğer arama motorlarında) belirli anahtar kelimeler için sıralama yaparak trafiğinizi artırmaya odaklanmak her zamankinden daha önemli hale geliyor
EN As e-commerce continues to dominate the market, it's more important than ever to focus on increasing your traffic by ranking for specific keywords on Google (and other search engines)
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| devam | continues |
| belirli | specific |
| sıralama | ranking |
| önemli | important |
| motorları | engines |
TR Ticaret duvarları yıkıldıkça ve küresel ticaret e-ticaret pazarına hakim olmaya devam ettikçe, bu özellik her zamankinden daha önemli!
EN As trade walls collapse and global trade continues to dominate the e-commerce market, this feature is more important than ever!
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| ve | and |
| küresel | global |
| olmaya | is |
| devam | continues |
| bu | this |
| özellik | feature |
| önemli | important |
TR İnternetin iş dünyasındaki artan varlığı ve düzgün bir çevrimiçi varlık sürdürmenin artan önemi ile Google Analytics her zamankinden daha kullanışlıdır
EN With the growing presence of the internet in business and the growing importance of maintaining a proper online presence, Google Analytics is more useful than ever
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| artan | growing |
| varlık | presence |
| analytics | analytics |
TR Bugün Phemex olarak, web sitemizin ve mobil uygulamamızın her zamankinden daha güzel görünmesi için yeni bir görsel arayüz sunuyoruz! Kutlamak için 5.000 $ değerinde BTC, işlem bonusları ……
EN Dear users, Phemex is thrilled to announce that an exciting project REVO will be taking off on the Phemex Launchpad! You must be a Phemex user to participate, so if you aren't yet then make su……
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| phemex | phemex |
TR Ayrıca, son derece dayanıklı ve dondurucuda kullanıma hazır bir tasarımın yanı sıra, hazırlık aşamasını ve günlük yönetimi her zamankinden daha kolay hale getiren rakipsiz yönetilebilirlik elde edersiniz.
EN You also get a design that is practically indestructible and freezer-ready, plus unrivaled manageability that makes staging and everyday management easier than ever.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| hazır | ready |
| günlük | everyday |
| yönetimi | management |
| rakipsiz | unrivaled |
| elde | get |
| tasarımı | design |
TR Paketleme ve geri dönüşüm, özellikle plastik çöp çok fazla olumsuz tepkiler görmeye devam ettiğinden, tüketiciler için her zamankinden daha önemli.
EN And packaging and recycling are more vital to consumers than ever, particularly as plastic litter continues to receive so much negative attention.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| paketleme | packaging |
| özellikle | particularly |
| plastik | plastic |
| olumsuz | negative |
| devam | continues |
| tüketiciler | consumers |
TR Ekip ve ortak amaç duygusunun ortak değerler gerektirdiğine inanıyoruz. Bu kadar çeşitlilik barındıran bir işletmede, ortak bir 'dil' yaratmak her zamankinden daha önemli.
EN We believe that a sense of team and common purpose needs shared values. In such a diverse business, it is more important than ever to create a common ‘language’.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| ekip | team |
| amaç | purpose |
| inanıyoruz | we believe |
| dil | language |
| önemli | important |
TR Eşi benzeri görülmemiş bir dizi platformda mevcut Football Manager 2023 ile bu güzel oyunun kalbine her zamankinden daha çok yaklaşın.
EN Build your footballing vision and get closer than ever to the beautiful game, now on an unprecedented array of platforms.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| dizi | array |
| mevcut | now |
| güzel | beautiful |
TR Potansiyelinize ulaşamadığınızı mı hissediyorsunuz yoksa sadece hayatınıza devam ediyor musunuz ve bu memnuniyetsizliği telefonunuza her zamankinden daha fazla bakmakla boğuyor musunuz?
EN Do you feel like you?re not living up to your potential or are you just getting by in life, and drowning this dissatisfaction with ever more staring at your phone?
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| yoksa | or |
| musunuz | do you |
| ve | and |
| bu | this |
| hayatı | life |
TR Renderforest devrim niteliðinde bir platform ve ben, þirketim ve müþterilerimiz her zamankinden daha mutluyuz.
EN Renderforest is a game-changer and has made myself, my company, and our clients happier than ever.
TR Parmaklarınızın ucundaki yüzlerce şablon sayesinde; ticari açıklayıcı videolar, reklamlar, logo animasyonları ve diğer video projelerini hazırlamak her zamankinden daha kolay.
EN With hundreds of templates at your fingertips, it's never been easier to make business explainers, commercials, logo animations, and lots of other video projects.
TR Bu, müşteri memnuniyetinin her zamankinden daha da kritik olduğu anlamına geliyor
EN This means that customer satisfaction is even more critical than ever
TR Zoom ve Poly ile, video'nun etkin kılındığı toplu odalar her zamankinden daha kolay
EN With Zoom and Poly, video-enabling huddle rooms is easier than ever
TR Demir, korona zamanlarındaki seçim kampanyalarının her zamankinden farklı olduğunu söylüyor
EN He says that campaigning during the Covid-19 pandemic is different from usual
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| korona | covid-19 |
| farklı | different |
| olduğunu | is |
TR Küresel Amaçlar'ı, billboardlarda, her TV kanalı ve radyo istasyonunda, her sinema ve sınıfta, her toplulukta ve her cep telefonunda göstermek için çalışıyoruz
EN We’re working to get the Global Goals onto every website and billboard, broadcast on every TV station and radio station, in every cinema and classroom, pinned to every community noticeboard and sent to every mobile phone
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| küresel | global |
| tv | tv |
| radyo | radio |
| cep | mobile |
TR Zebra'nın güçlü yazılım çözümleri, personelinizin envanter ve varlıkları her zaman, her yerde takip etmesini sağlar; böylece her zaman, her yerde üstün konuk deneyimi sunabilirler.
EN Zebra’s powerful software solutions enable your staff to track inventory and assets anytime, anywhere—so they can deliver a great guest experience anytime, anywhere.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| güçlü | powerful |
| yazılım | software |
| çözümleri | solutions |
| envanter | inventory |
| ve | and |
| takip | track |
| sağlar | enable |
| böylece | so |
| konuk | guest |
| deneyimi | experience |
TR Her adımda ödeme alın: Her yeni satış için 200$, her yeni deneme için 10$, her yeni kayıt için 0,01$ kazanın
EN Get paid every step of the way: Earn $200 for every new sale, $10 for every new trial, $0.01 for every new sign-up
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| ödeme | paid |
| alın | get |
| yeni | new |
| satış | sale |
| deneme | trial |
| kazanın | earn |
TR Her adımda ödeme alın: Her yeni satış için 200$, her yeni deneme için 10$, her yeni kayıt için 0,01$ kazanın
EN Get paid every step of the way: Earn $200 for every new sale, $10 for every new trial, $0.01 for every new sign-up
TR Her yerde, her zaman, her cihazda uzaktan çalışmayı basitleştirin
EN Simplify remote work anywhere, anytime, on any device
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| uzaktan | remote |
TR Her katılımcının ayrı bir kanal veya parça halinde kaydedildiği kayıtlarda, Sonix her kanalı ayrı ayrı tanıyacak ve ardından her kaydı tek bir transkripte birleştirecektir.
EN In recordings where each participant is recorded in a separate channel or track, Sonix will recognize each channel separately and then combine each recording into one transcript.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| veya | or |
| kaydı | recording |
TR Her günün her saniyesinde yeni bilgiler oluşturulurken, yeni yayın medyasının, çevrimiçi akışların ve sosyal medyanın her parçasını analiz etmek ve işlemek ezici olabilir
EN With new information being created every second of every day, analyzing and processing every bit of new broadcast media, online streams, and social media can be overwhelming
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| her | every |
| yeni | new |
| bilgiler | information |
| çevrimiçi | online |
| ve | and |
| analiz | analyzing |
| ın | of |
TR "Her şey değişimdir, her şey yerini verir, her şey gelir geçer"
EN “All is change, all yields its place, all comes and goes”
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| gelir | comes |
TR Her gün, iki günde bir, her hafta veya her ay trend konulara bakmak için e-posta bildirimlerini ayarlayın
EN Set up email alerts to keep an eye on trending topics every day, every 2 days, every week or every month
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| veya | or |
| ay | month |
| trend | trending |
| e-posta |
TR Her Tehdit, Her Zaman, Her Yerde. Çevrimiçi Güvenliğin İdeal Hali.
EN Any Threat, Anytime, Anywhere. Online Security, Done Right.
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| tehdit | threat |
TR Türkiye’de 0-8 yaş grubunda çocuğu olan her 4 ebeveynden 3’ü çocuğuna duygusal şiddet, her 4'ünden 1’i ise fiziksel şiddet uyguluyor. Her birey ve...
EN In Turkey, 3 in every 4 parents with children aged 0 to 8 use emotional violence, 1 in 4 use physical violence against their children. Every...
| Turecký | Angličtina |
|---|---|
| türkiye | turkey |
| yaş | aged |
| duygusal | emotional |
| şiddet | violence |
| fiziksel | physical |
Zobrazuje sa 50 z 50 prekladov
Podobné preklady
her zamankinden daha zamankinden daha zamankinden daha kullanışlıdır zamankinden daha fazla zamankinden daha kolay heyetinize her zamankinden özellik her zamankinden yardımınıza her zamankinden ticareti her zamankinden kültür her zamankinden çıkabilmek her zamankinden gazetecilik her zamankinden yönetimi her zamankinden odaklanmak her zamankinden zamankinden daha daha uzun daha sonra daha daha fazlasını daha daha ileriye daha her zaman daha daha her tür her yerde daha her daim daha her gün daha her gün daha her şey daha her şeyin her her günün her her birimiz her her grupta her her zaman her her aÅŸamasında her her seferinde her her aşamasında her daha araciniz bize daha daha fazlasi daha akilli size daha iyi buradan daha tan daha iyi uygulamalari daha daha iyi kendime daha daha saglikli daha genis kapsamli yil daha sizlere daha iyi daha verimli çok daha fazlasi
Angličtina
Arabský
Francúzsky
Holandský
Indonézsky
Japonský
Kórejčina
Nemecký
Portugalčina
Poľský
Rusky
Taliansky
Thajské
Vietnamčina
Čínsky
Španielsky
Švédsky