EN Hi Everyone, We’ve recently launched our Phemex Energy Crates event. It has been running for 3 days so far and will continue to run until Jan. 13, 2022. Every day, you get to open 3 energy crates……
"energy every day" v Angličtina možno preložiť do nasledujúcich Turecký slov/fráz:
EN Hi Everyone, We’ve recently launched our Phemex Energy Crates event. It has been running for 3 days so far and will continue to run until Jan. 13, 2022. Every day, you get to open 3 energy crates……
TR Phemex, uzun zamandır beklenen VPAD’i listelediğini duyurmaktan mutluluk duyar. VPAD ($VPAD), dünyanın dört bir yanındaki insanların yeni ve heyecan verici projelere yatırım yapması……
EN Set up email alerts to keep an eye on trending topics every day, every 2 days, every week or every month
TR Her gün, iki günde bir, her hafta veya her ay trend konulara bakmak için e-posta bildirimlerini ayarlayın
Angličtina | Turecký |
---|---|
trending | trend |
month | ay |
or | veya |
posta | |
day | gün |
week | hafta |
EN Set up email alerts to keep an eye on trending topics every day, every 2 days, every week or every month
TR Her gün, iki günde bir, her hafta veya her ay trend konulara bakmak için e-posta bildirimlerini ayarlayın
Angličtina | Turecký |
---|---|
trending | trend |
month | ay |
or | veya |
posta | |
day | gün |
week | hafta |
EN We’re working to get the Global Goals onto every website and billboard, broadcast on every TV station and radio station, in every cinema and classroom, pinned to every community noticeboard and sent to every mobile phone
TR Küresel Amaçlar'ı, billboardlarda, her TV kanalı ve radyo istasyonunda, her sinema ve sınıfta, her toplulukta ve her cep telefonunda göstermek için çalışıyoruz
Angličtina | Turecký |
---|---|
get | al |
global | küresel |
radio | radyo |
mobile | cep |
tv | tv |
and | ve |
EN As a result of energy efficiency projects and awareness-raising activities implemented throughout the Group, we reduce energy intensities and generate electricity from renewable energy sources.
TR Grup genelinde hayata geçirilen enerji verimliliği projeleri ve farkındalık çalışmaları sonucunda enerji yoğunluklarını azaltıyor ve yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretiyoruz.
Angličtina | Turecký |
---|---|
of | ın |
efficiency | verimliliği |
projects | projeleri |
and | ve |
renewable | yenilenebilir |
a | genelinde |
awareness | farkındalık |
activities | çalışmaları |
energy | enerji |
group | grup |
sources | kaynakları |
electricity | elektrik |
EN Saves energy through its high energy efficiency up to 90% and is certified to 80 PLUS® Gold. The series has been optimized to work with all generations of Intel’s processors to achieve maximum energy saving.
TR Seri, %90’a kadar enerji verimliliğiyle tasarruf sağlar ve 80 PLUS Gold sertifikasına sahiptir. Güç kaynağı, maksimum enerji tasarrufu için Intel’in her nesilden işlemcisiyle uyum sağlayacak şekilde optimize edilmiştir.
Angličtina | Turecký |
---|---|
energy | enerji |
series | seri |
work | iş |
maximum | maksimum |
and | ve |
optimized | optimize edilmiş |
the | şekilde |
has | sahiptir |
EN Within the framework of the German-Chinese Energy Partnership, the two working groups “Energy” and “Energy Efficiency” are currently active
TR Alman-Çin Enerji Ortaklığı kapsamında günümüzde aktif olan çalışma grupları “Enerji” ve “Enerji Verimliliği” başlıklarını taşıyor
EN With new information being created every second of every day, analyzing and processing every bit of new broadcast media, online streams, and social media can be overwhelming
TR Her günün her saniyesinde yeni bilgiler oluşturulurken, yeni yayın medyasının, çevrimiçi akışların ve sosyal medyanın her parçasını analiz etmek ve işlemek ezici olabilir
Angličtina | Turecký |
---|---|
analyzing | analiz |
and | ve |
media | medyanın |
online | çevrimiçi |
new | yeni |
information | bilgiler |
day | gün |
social | sosyal |
be | olabilir |
of | her |
EN With new information being created every second of every day, analyzing and processing every bit of new broadcast media, online streams, and social media can be overwhelming
TR Her günün her saniyesinde yeni bilgiler oluşturulurken, yeni yayın medyasının, çevrimiçi akışların ve sosyal medyanın her parçasını analiz etmek ve işlemek ezici olabilir
Angličtina | Turecký |
---|---|
analyzing | analiz |
and | ve |
media | medyanın |
online | çevrimiçi |
new | yeni |
information | bilgiler |
day | gün |
social | sosyal |
be | olabilir |
of | her |
EN Get paid every step of the way: Earn $200 for every new sale, $10 for every new trial, $0.01 for every new sign-up
TR Her adımda ödeme alın: Her yeni satış için 200$, her yeni deneme için 10$, her yeni kayıt için 0,01$ kazanın
Angličtina | Turecký |
---|---|
new | yeni |
trial | deneme |
paid | ödeme |
sale | satış |
get | alın |
earn | kazanın |
for | için |
EN Get paid every step of the way: Earn $200 for every new sale, $10 for every new trial, $0.01 for every new sign-up
TR Her adımda ödeme alın: Her yeni satış için 200$, her yeni deneme için 10$, her yeni kayıt için 0,01$ kazanın
Angličtina | Turecký |
---|---|
new | yeni |
trial | deneme |
paid | ödeme |
sale | satış |
get | alın |
earn | kazanın |
for | için |
EN Our mission is to keep the world turning, while saving energy every day
TR Misyonumuz, her gün enerji tasarrufu sağlarken, dünyayı döndürmek
Angličtina | Turecký |
---|---|
energy | enerji |
to | her |
world | dünyayı |
EN At ABB, we aim to keep the world turning, while saving energy every day
TR ABB?de, her gün enerji tasarruf ederek, dünyanın dönmesini sağlamayı hedefliyoruz
Angličtina | Turecký |
---|---|
world | dünyanın |
saving | tasarruf |
energy | enerji |
at | de |
to | her |
EN Ice Cream Day, World Puppy Day, Stars Wars Day and more
TR Dondurma Günü, Dünya Yavru Köpek Günü, Yıldız Savaşları Günü ve daha fazlası
Angličtina | Turecký |
---|---|
world | dünya |
and | ve |
more | fazlası |
and more | daha |
day | gün |
EN monday.com gives greater visibility into employees’ day-to-day performance to ensure their success from day one. Communicate confidentially inside the platform with managers and their direct reports.
TR Monday.com, çalışanların ilk günden itibaren başarılarını sağlamak için günlük performanslarına daha fazla görünürlük sağlar. Yöneticilerle ve doğrudan raporlarıyla platform içinde gizli iletişim kurun.
Angličtina | Turecký |
---|---|
visibility | görünürlük |
success | başarı |
communicate | iletişim |
direct | doğrudan |
greater | daha fazla |
platform | platform |
day | günlük |
and | ve |
to | sağlamak |
ensure | sağlamak için |
reports | raporlar |
with | ilk |
gives | sağlar |
the | fazla |
EN monday.com gives greater visibility into employees’ day-to-day performance to ensure their success from day one. Communicate confidentially inside the platform with managers and their direct reports.
TR Monday.com, çalışanların ilk günden itibaren başarılarını sağlamak için günlük performanslarına daha fazla görünürlük sağlar. Yöneticilerle ve doğrudan raporlarıyla platform içinde gizli iletişim kurun.
Angličtina | Turecký |
---|---|
visibility | görünürlük |
success | başarı |
communicate | iletişim |
direct | doğrudan |
greater | daha fazla |
platform | platform |
day | günlük |
and | ve |
to | sağlamak |
ensure | sağlamak için |
reports | raporlar |
with | ilk |
gives | sağlar |
the | fazla |
EN You can rent a small car such as a Kia Picanto starting at AED 70 / day and even the Lamborghini Urus for AED 3400 / day with Rolls Royce Cullinan for AED 4000 / day.
TR kiralayabilirsiniz gibi küçük araba Kia Picanto starting at AED 70 / gün ve hatta Lamborghini Urus için AED 3400 / gün ile Rolls Royce Cullinan için AED 4000 / gün.
Angličtina | Turecký |
---|---|
small | küçük |
kia | kia |
aed | aed |
rolls | rolls |
royce | royce |
car | araba |
and | ve |
for | için |
even | hatta |
EN Sarah, what was your first day in Germany like? My first day was my favourite day in Germany – so far! It was summer, pleasantly warm and the sun didn’t set until 10 p.m
TR Sarah, Almanya’daki ilk günün nasıldı? İlk günüm Almanya’daki en sevdiğim günüm; şimdiye kadar! Yaz aylarıydı, hava insanı ısıtıyordu ve güneş ancak saat 22’de battı
Angličtina | Turecký |
---|---|
summer | yaz |
and | ve |
sun | güneş |
day | günün |
the | ancak |
first | ilk |
EN monday.com gives greater visibility into employees’ day-to-day performance to ensure their success from day one. Communicate confidentially inside the platform with managers and their direct reports.
TR Monday.com, çalışanların ilk günden itibaren başarılarını sağlamak için günlük performanslarına daha fazla görünürlük sağlar. Yöneticilerle ve doğrudan raporlarıyla platform içinde gizli iletişim kurun.
Angličtina | Turecký |
---|---|
visibility | görünürlük |
success | başarı |
communicate | iletişim |
direct | doğrudan |
greater | daha fazla |
platform | platform |
day | günlük |
and | ve |
to | sağlamak |
ensure | sağlamak için |
reports | raporlar |
with | ilk |
gives | sağlar |
the | fazla |
EN If you have not selected a conversion window in Ads Manager, we'll show data for 1-day view, 30-day engagement and 30-day click
TR Reklam Yöneticisi'nde bir dönüşüm aralığı seçmediyseniz 1 günlük görüntüleme, 30 günlük etkileşim ve 30 günlük tıklama verileri gösteririz
Angličtina | Turecký |
---|---|
conversion | dönüşüm |
ads | reklam |
data | verileri |
engagement | etkileşim |
day | günlük |
view | görüntüleme |
click | tıklama |
a | bir |
and | ve |
EN Where self-care meets self-love — find every single FOREO product you could wish for. Enjoy all the beautiful things that can turn a blah day into a spa day!
TR Kişisel bakımın sevgiyle buluştuğu yerde - dilediğiniz her FOREO ürününü bulun. Sıradan bir günü bir spa gününe dönüştürebilecek tüm güzel şeylerin tadını çıkarın!
Angličtina | Turecký |
---|---|
foreo | foreo |
find | bulun |
day | günü |
beautiful | güzel |
enjoy | tadını |
spa | spa |
all | tüm |
a | bir |
the | kişisel |
EN Thanks to ABB’s SynRM motors and drives, the facility is saving energy and money in their energy-intensive operations.
TR Fikir birliğine ve birleşik yöntemlere sahip olmak, üreticilerin, düzenleyicilerin ve müşterilerin elektrik motorlarının enerji verimliliğini test etmelerini, değerlendirmelerini ve sınıflandırmalarını sağlar.
Angličtina | Turecký |
---|---|
energy | enerji |
and | ve |
EN Renewable energy, environmental technology: current information and background on energy and technology
TR Enerji ve teknolojiyle ilgili güncel bilgiler ve araştırma yazıları: yenilenebilir enerji kaynakları, çevre teknolojisi.
Angličtina | Turecký |
---|---|
renewable | yenilenebilir |
energy | enerji |
current | güncel |
information | bilgiler |
and | ve |
on | ilgili |
environmental | çevre |
technology | teknolojisi |
EN 7.2. By 2030, increase substantially the share of renewable energy in the global energy mix
TR 7.2. 2030’a kadar yenilenebilir enerjinin küresel enerji kaynakları içindeki payının önemli ölçüde artırılması
Angličtina | Turecký |
---|---|
share | payı |
renewable | yenilenebilir |
energy | enerji |
global | küresel |
EN 7.2.1. Renewable energy share in the total final energy consumption
TR 7.2.1. Toplam nihai enerji tüketimindeki yenilenebilir enerji payı
Angličtina | Turecký |
---|---|
renewable | yenilenebilir |
energy | enerji |
final | nihai |
share | payı |
EN 7.3.1. Energy intensity measured in terms of primary energy and GDP
TR 7.3.1. Ekonominin Enerji Yoğunluğu
Angličtina | Turecký |
---|---|
energy | enerji |
EN The holding company reduced its energy density by 42 percent by implementing more than 50 energy efficiency projects within Kibar Group in the last two years.
TR Son iki yılda Kibar Grubu bünyesinde 50’den fazla enerji verimliliği projesi gerçekleştiren holding, bu çalışmalar sonucunda enerji yoğunluğunu yüzde 42 azalttı.
Angličtina | Turecký |
---|---|
energy | enerji |
percent | yüzde |
efficiency | verimliliği |
kibar | kibar |
holding | holding |
group | grubu |
its | bu |
last | son |
more | fazla |
EN Bluetooth Beacons use low-energy technology, and their operating modes are compatible with Bluetooth® low-energy specifications to enhance location precision in dense industrial environments
TR Bluetooth Parıldakları düşük enerji teknolojisi kullanır ve işletim modları, yoğun endüstriyel ortamlarda konum hassasiyetini artıran Bluetooth® düşük enerji özellikleriyle uyumludur
Angličtina | Turecký |
---|---|
bluetooth | bluetooth |
technology | teknolojisi |
location | konum |
industrial | endüstriyel |
environments | ortamlarda |
low | düşük |
energy | enerji |
with | kullanır |
use | kullan |
and | ve |
EN Bluetooth Beacons use low-energy technology, and their operating modes are compatible with Bluetooth® low-energy specifications to enhance location precision in dense industrial environments
TR Bluetooth Parıldakları düşük enerji teknolojisi kullanır ve işletim modları, yoğun endüstriyel ortamlarda konum hassasiyetini artıran Bluetooth® düşük enerji özellikleriyle uyumludur
Angličtina | Turecký |
---|---|
bluetooth | bluetooth |
technology | teknolojisi |
location | konum |
industrial | endüstriyel |
environments | ortamlarda |
low | düşük |
energy | enerji |
with | kullanır |
use | kullan |
and | ve |
EN Energy of Technology The energy age begins with our new investments
TR Teknolojinin Enerjisi Yeni yatırımlarımızla birlikte enerji çağı başlıyor
Angličtina | Turecký |
---|---|
energy | enerji |
technology | teknolojinin |
new | yeni |
age | çağı |
with | birlikte |
EN For detailed information on energy storage systems and traction systems, please contact us at sales.energy@altinay.com
TR Enerji depolama sistemleri ve çekiş sistemleri ile ilgili detaylı bilgi için sales.energy@altinay.com adresinden bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Angličtina | Turecký |
---|---|
energy | enerji |
storage | depolama |
systems | sistemleri |
contact | iletişime |
and | ve |
on | ilgili |
at | adresinden |
detailed | detaylı |
information | bilgi |
for | için |
EN To convert the chemical energy in the fuel into electrical energy, conventional power generation systems require a number of intermediate processes, each of which reduces the efficiency of the system
TR Buna ek olarak, hem anot hem katot katmanlarında kullanılan katalizörler sentezlenmekte, elektrolizör katmanlarının (plaka, levha, dizin) tasarımı da birim içinde yerli olarak yapılmaktadır
Angličtina | Turecký |
---|---|
in | da |
EN Renewable energy, environmental technology: current information and background on energy and technology
TR Enerji ve teknolojiyle ilgili güncel bilgiler ve araştırma yazıları: yenilenebilir enerji kaynakları, çevre teknolojisi.
Angličtina | Turecký |
---|---|
renewable | yenilenebilir |
energy | enerji |
current | güncel |
information | bilgiler |
and | ve |
on | ilgili |
environmental | çevre |
technology | teknolojisi |
EN renewable energy share of gross final energy consumption by 2020.
TR yenilenebilir enerjilerin payı.
Angličtina | Turecký |
---|---|
renewable | yenilenebilir |
share | payı |
EN This is why Germany has entered into a number of bilateral energy partnerships in recent years with countries that are important in terms of energy production, transit or consumption
TR Almanya bu nedenlerle geçtiğimiz yıllarda önemli üretici, tüketici ve geçit ülke konumundaki ülkelerle bir dizi ikili enerji ortaklığı projesini hayata geçirdi
Angličtina | Turecký |
---|---|
energy | enerji |
important | önemli |
germany | almanya |
countries | ülke |
this | bu |
that | hayata |
number | dizi |
years | bir |
EN The primary goal is to support the partner countries with regard to expanding renewable energies, improving energy efficiency and promoting the use of modern energy technologies
TR Bu projelerin hedefi partnerleri yenilenebilir enerjilerin yapılandırılması ve gelişimi, enerji verimliliğinin arttırılması ve modern enerji teknolojilerinin yaygınlaştırılması konusunda desteklemek
Angličtina | Turecký |
---|---|
renewable | yenilenebilir |
energy | enerji |
modern | modern |
and | ve |
to support | desteklemek |
to | konusunda |
EN The plan is ambitious: Germany wants to renew completely its energy system by 2025 for the energy transition
TR İddialı bir hedef: Almanya, enerjide dönüşüm için 2025 yılına kadar enerji sistemini baştan aşağı yenilemeyi planlıyor
Angličtina | Turecký |
---|---|
germany | almanya |
energy | enerji |
system | sistemini |
its | in |
EN Under Professor Walter Leitner of RWTH Aachen University, the consortium is developing ways to store surplus solar and wind energy in other energy carriers.
TR RWTH Aachen’dan Profesör Walter Leitner tarafından yönetilen konsorsiyum, kullanılmayan güneş ve rüzgar enerjisinin diğer enerji taşıyıcıları aracılığıyla depolanmasına yönelik olasılıklar üzerine çalışıyor.
Angličtina | Turecký |
---|---|
professor | profesör |
wind | rüzgar |
energy | enerji |
other | diğer |
solar | güneş |
and | ve |
EN local energy requirements and the energy infrastructure,
TR yerel enerji ihtiyacı ve enerji altyapısı,
Angličtina | Turecký |
---|---|
local | yerel |
energy | enerji |
and | ve |
infrastructure | altyapı |
EN “Power-to-X” refers to technologies with which renewable energy can be converted into other energy sources such as hydrogen
TR “Power-to-X”, yenilenebilir enerjinin hidrojen gibi başka enerji taşıyıcılarına dönüştürülebildiği teknolojileri ifade ediyor
EN That means lower consumption, reduced energy use and producing the energy we need from renewable power sources – for example, wind and solar.
TR Bu da daha az tüketim, daha az enerji kullanımı ve ihtiyaç duyulan enerjinin rüzgar veya güneş gibi yenilenebilir kaynaklardan elde edilmesi demek.
Angličtina | Turecký |
---|---|
consumption | tüketim |
use | kullanımı |
need | ihtiyaç |
wind | rüzgar |
solar | güneş |
renewable | yenilenebilir |
sources | kaynaklardan |
means | demek |
energy | enerji |
and | ve |
EN The energy industry isn’t going away, but the source of energy is shifting from a fuel economy to an electric one
TR Enerji endüstrisi bir yere gitmiyor, ama enerji kaynağı yakıt ekonomisinden elektrik enerjisine doğru kayıyor
Angličtina | Turecký |
---|---|
industry | endüstrisi |
fuel | yakıt |
source | kaynağı |
energy | enerji |
but | ama |
electric | elektrik |
a | bir |
to | doğru |
EN Drug safety alerts and clinical updates published every hour, every day (including weekends and holidays)
TR Her saat, her gün (hafta sonları ve tatil günleri dahil) yayınlanan ilaç güvenliği uyarıları ve klinik güncellemeler
Angličtina | Turecký |
---|---|
and | ve |
clinical | klinik |
updates | güncellemeler |
published | yayınlanan |
every | her |
including | dahil |
holidays | tatil |
drug | ilaç |
safety | güvenliği |
hour | saat |
weekends | hafta |
day | gün |
EN Is the celebration of every special day suitable for every audience?
TR Her özel gün kutlama her kitle için uygun mu?
Angličtina | Turecký |
---|---|
celebration | kutlama |
audience | kitle |
for | için |
EN The PowerPrecision+ batteries provide a wealth of information that can be viewed right on the tablet. Visibility into critical battery health metrics helps ensure that workers have battery power they can count on, every shift, every day.
TR PowerPrecision+ piller tablette görülebilen bir dizi sağlık bilgisi sunar. Kritik sağlık ölçümlerini izleyebilmek personelin her gün her vardiyada güvenebileceği pil gücüne sahip olmasını sağlar.
Angličtina | Turecký |
---|---|
information | bilgisi |
right | sağ |
critical | kritik |
battery | pil |
health | sağlık |
power | gücü |
can | ne |
of | her |
EN What can each of us do to counteract species extinction? Each and every one of us makes decisions every day that have something to do with how the world functions
TR Türlerin ölümüne karşı bireyler neler yapabilir? Her birimiz her gün dünyanın nasıl işleyeceğine dair kararlar alıyoruz
Angličtina | Turecký |
---|---|
decisions | kararlar |
world | dünyanın |
can | yapabilir |
what | neler |
how | nasıl |
EN Earn $200 for every new sale, $10 for every new trial, $0.01 for every new sign-up
TR Her yeni satış için 200$, her yeni deneme için 10$, her yeni kayıt için 0,01$ kazanın
Angličtina | Turecký |
---|---|
new | yeni |
trial | deneme |
sale | satış |
earn | kazanın |
for | için |
every | her |
EN Earn $200 for every new sale, $10 for every new trial, $0.01 for every new sign-up
TR Her yeni satış için 200$, her yeni deneme için 10$, her yeni kayıt için 0,01$ kazanın
Angličtina | Turecký |
---|---|
new | yeni |
trial | deneme |
sale | satış |
earn | kazanın |
for | için |
every | her |
EN Our Vitality Meeting breaks include energy-boosting ingredients so you remain productive and focused throughout the day.
TR Zindelik toplantı aralarımıza enerji veren malzemeler dahildir, böylece gün boyunca verimli ve odaklanmış bir halde olursunuz.
Angličtina | Turecký |
---|---|
vitality | zindelik |
productive | verimli |
throughout | boyunca |
meeting | toplantı |
energy | enerji |
focused | odaklanmış |
so | böylece |
and | ve |
EN Start the day with vitamin-rich juices, salty snacks to regulate your fluid circulation and a selection of sweet afternoon treats to dial up your energy levels
TR Sıvı dolaşımınızı düzenlemek için güne vitamin zengini meyve suları, tuzlu atıştırmalıklar ile başlayın ve enerji düzeyinizi ayarlamak için öğleden sonra tatlı seçkisi ile devam edin
Angličtina | Turecký |
---|---|
snacks | atıştırmalıklar |
energy | enerji |
sweet | tatlı |
start | başlayın |
and | ve |
of | in |
to | için |
with | ile |
the | sonra |
Zobrazuje sa 50 z 50 prekladov