NL Hoewel de term website analyse het doet lijken alsof de SEO tool een eenvoudige controle van de site uitvoert, zijn er eigenlijk veel processen die zijn gebundeld in onze tools
"eigenlijk veel dingen" em holandês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
NL Hoewel de term website analyse het doet lijken alsof de SEO tool een eenvoudige controle van de site uitvoert, zijn er eigenlijk veel processen die zijn gebundeld in onze tools
TR Web sitesi analizi terimi, SEO aracının sitenin basit bir kontrolünü yapıyormuş gibi görünmesine neden olsa da, aslında araçlarımızda paketlenmiş birçok işlem vardır
holandês | turco |
---|---|
hoewel | olsa |
analyse | analizi |
seo | seo |
zijn | vardır |
processen | işlem |
NL Hoewel het misschien niet lijkt alsof het produceren van inhoud zo snel een methode is om SEO te verbeteren als je denkt, als je het vergelijkt met de ijzige snelheid van veel andere strategieën, is het eigenlijk best snel
TR İçerik üretmek SEO'yu geliştirmek için düşündüğünüz kadar hızlı bir yöntem gibi görünmese de, diğer birçok stratejinin buzul hızıyla karşılaştırdığınızda, aslında oldukça hızlıdır
holandês | turco |
---|---|
snel | hızlı |
seo | seo |
verbeteren | geliştirmek |
snelheid | hız |
NL Eigenlijk heb je elke keer een frisse blik nodig en die kun je alleen met verschillende testers krijgen
TR Aslında ihtiyacınız olan şey yeni bir bakış açısı olduğundan bunu sadece farklı test katılımcılarıyla elde edebilirsiniz
holandês | turco |
---|---|
krijgen | elde |
NL Bas, Chris en Domien zoeken uit hoe mannelijk ze eigenlijk zijn. Ook leuk voor vrouwen!
TR Başrollerinde Öner Erkan ve Sanem Öge’nin yer aldığı, Türkiye’de örneğine pek rastlanmayan legal-drama türündeki KEFE podcast dizisi, dinleyenleri gizem ve aksiyon dolu, sorgulayıcı bir yolculuğa çıkarıyor.
holandês | turco |
---|---|
en | ve |
NL Bas, Chris en Domien zoeken uit hoe mannelijk ze eigenlijk zijn. Ook leuk voor vrouwen!
TR Başrollerinde Öner Erkan ve Sanem Öge’nin yer aldığı, Türkiye’de örneğine pek rastlanmayan legal-drama türündeki KEFE podcast dizisi, dinleyenleri gizem ve aksiyon dolu, sorgulayıcı bir yolculuğa çıkarıyor.
holandês | turco |
---|---|
en | ve |
NL Bas, Chris en Domien zoeken uit hoe mannelijk ze eigenlijk zijn. Ook leuk voor vrouwen!
TR Başrollerinde Öner Erkan ve Sanem Öge’nin yer aldığı, Türkiye’de örneğine pek rastlanmayan legal-drama türündeki KEFE podcast dizisi, dinleyenleri gizem ve aksiyon dolu, sorgulayıcı bir yolculuğa çıkarıyor.
holandês | turco |
---|---|
en | ve |
NL Dit komt omdat onjuiste gegevens u in de verkeerde richting zullen leiden en er eigenlijk toe kunnen leiden dat uw inspanningen uw zoekresultaten zullen belemmeren in plaats van helpen.
TR Bunun nedeni, hatalı verilerin sizi yanlış yöne götürecek ve çabalarınızın arama sıralamanıza yardımcı olmak yerine engellemesine neden olabilecek olmasıdır.
holandês | turco |
---|---|
gegevens | verilerin |
en | ve |
zoekresultaten | arama |
helpen | yardımcı olmak |
NL Het is eigenlijk geweldig hoeveel bescherming je kunt toevoegen door gewoon de simpele plug-in voor chrome te installeren en het is echt een coole extensie. Ik vind het geweldig :)
TR İnanamadım! Basit bir Chrome eklentisi kurarak ne kadar fazla koruma sağlanıyormuş. Gerçekten harika bir uzantı. Çok sevdim :)
holandês | turco |
---|---|
geweldig | harika |
bescherming | koruma |
simpele | basit |
echt | gerçekten |
NL wat iedere app eigenlijk doet. en welke toegangsrechten het wil om deze taken uit te voeren. De Privacy Adviseur in onze mobiele antivirus-app beschermt uw privacy door u te helpen bij het beoordelen van de risico's.
TR Her bir uygulama tam olarak ne yapar? Ve bu görevleri yerine getirmek için hangi erişim haklarını ister? Mobil antivirüs uygulamamızdaki Gizlilik Danışmanı riskleri değerlendirmenize yardımcı olarak gizliliğinizi korur.
holandês | turco |
---|---|
app | uygulama |
en | ve |
privacy | gizlilik |
mobiele | mobil |
beschermt | korur |
antivirus | antivirüs |
NL Instagramvolgers kopen is eigenlijk tegen de regels van Instagram, dus als ze vermoeden dat je dat hebt gedaan, kunnen ze je account afsluiten. Wie wil er nou een grote aanhang hebben die zich toch niet met je inlaat?
TR Instagram takipçisi satın almak aslında Instagram'ın kurallarına aykırıdır, bu nedenle bunu yaptığınızdan şüphelenirlerse hesabınızı kapatabilirler. Zaten kim sizinle etkileşime geçmeyen büyük bir takipçiye sahip olmak ister ki?
NL De kwaliteit van de profielen op Sugarbook is eigenlijk heel behoorlijk, aangezien gebruikers onmiddellijk na het aanmelden een reeks informatie moeten verstrekken
TR Sugarbook’taki profil kalitesi, kullanıcıların kaydolduktan hemen sonra bir dizi bilgi sağlaması gerektiği düşünüldüğünde, aslında oldukça iyi
NL Wanneer u het adres in uw browser gaat schrijven: https://www.tempmail.us.com, wordt uw IP-adres geregistreerd door cloudflare, wat eigenlijk een gratis DNS-beheerservice is die we gebruiken
TR Adresi tarayıcınıza yazacağınız zaman: https://www.tempmail.us.com, IP adresiniz aslında kullandığımız ücretsiz bir DNS yönetim hizmeti olan cloudflare tarafından kaydedilecektir
NL Als je op deze pagina bent, doet je waarschijnlijk al veel van deze dingen.
TR Eğer bu sayfadaysanız, bunların çoğunu zaten yapıyorsunuz.
holandês | turco |
---|---|
als | eğer |
al | zaten |
NL Beide dingen doen brengt een man veel vreugde, maar ze op dezelfde dag doen maakt het een complete extatische ervaring.
TR Her iki şeyi yapmak bir erkeğe çok sevinç verir, ancak aynı gün yapmak onu tamamen kendinden geçmiş bir deneyim haline getirir.
holandês | turco |
---|---|
doen | yapmak |
ervaring | deneyim |
maakt | haline |
NL We hebben al gezegd dat een van de beste dingen over onze rank tracker is dat het veel gemakkelijker voor u om te gebruiken in vergelijking met de concurrentie zal zijn
TR Sıralama izleyicimizin en iyi yanlarından birinin, rakiplerine kıyasla kullanımının çok daha kolay olması olduğunu daha önce belirtmiştik
holandês | turco |
---|---|
rank | sıralama |
NL Vergeleken met het produceren van dingen zoals video's, heb je niet veel nodig, afgezien van nauwkeurig onderzoek en bronnen om het meeste uit blogberichten te halen
TR Video gibi şeyler üretmeye kıyasla, doğru bir şekilde üretmekten başka pek bir şeye ihtiyacınız yok Blog yazılarından en iyi şekilde yararlanmak için araştırma ve kaynaklar
holandês | turco |
---|---|
video | video |
onderzoek | araştırma |
NL Helaas is het niet voldoende om uw inhoud zonder meer te plaatsen, want er zijn veel dingen die u kunt toevoegen aan de pagina's van uw site om ervoor te zorgen dat uw SEO-waarde zo hoog mogelijk is
TR Ne yazık ki, SEO değerinizin olabildiğince yüksek olmasını sağlamak için sitenizin sayfalarına ekleyebileceğiniz birçok şey olduğundan, içeriğinizi ikinci bir düşünce olmadan yayınlamak yeterli değildir
holandês | turco |
---|---|
seo | seo |
uw site | sitenizin |
NL Er zijn hier veel leuke dingen te zien
TR Burada pek çok harika şey oluyor
NL Voor iemand geraakt wordt door ID-diefstal, houden ze nooit rekening met het gevaar. Maar veel dingen die hackers doen hebben een drastisch effect:
TR Kişi kimlik hırsızlığından etkilenmeden önce bunun gerçek bir tehdit olduğunun farkına varmayabilir. Ama bilgisayar korsanlarının yapabilecekleri pek çok şey hayatınızı önemli ölçüde etkileyebilir:
NL Niet op Twitter? Registreer, richt je ogen op de dingen waar je om geeft en ontvang updates wanneer er iets gebeurt.
TR Twitter'da yok musun? Kaydol, ilgini çeken olayları takip et ve her şeyden sıcağı sıcağına haberdar ol.
holandês | turco |
---|---|
niet | yok |
en | ve |
op | her |
NL Ga verder dan het technische gebeuren. Ontdek dingen als:
TR Teknik şeylerin ötesine geçin. İşte keşfedebileceğiniz bazı şeyler:
holandês | turco |
---|---|
het | in |
technische | teknik |
NL Beheer honderden Meetups met een klik van de muis en zie in een oogopslag wat er speelt. Krijg grip op consistentie en pas de dingen aan die je wilt aanpassen via deelbare sjablonen, het bewerken van meerdere items in één keer en doelgroepsegmentatie.
TR Yüzlerce Meetup'ı tek seferde yönetin ve hepsini tek bir bakışta görün. Paylaşılabilir şablonlar, toplu düzenleme ve kitle segmentasyonu yoluyla ihtiyacınız olan tutarlılığı ve özelleştirmeyi koruyun.
holandês | turco |
---|---|
beheer | yönetin |
honderden | yüzlerce |
en | ve |
zie | görün |
bewerken | düzenleme |
sjablonen | şablonlar |
NL We doen serieuze dingen maar wel met passie
TR Ciddi şeyler yapıyoruz ama tutkuyla
holandês | turco |
---|---|
maar | ama |
NL Recycling is beter dan het weggooien van dingen. Maar het is geen oplossing - en het is ook niet zo "groen" als elektronicaproducenten je willen laten geloven.
TR Geri dönüşüm, çöpe atmaktan iyidir ama maalesef çözüm değildir. Hatta üreticilerin inanmanı sağladıkları kadar da "yeşil" bir seçenek değildir.
holandês | turco |
---|---|
oplossing | çözüm |
NL iFixit is een wereldwijde gemeenschap van mensen die elkaar helpen dingen te repareren. Laten we de wereld repareren, één apparaat tegelijk.
TR iFixit, bir şeyler tamir etmek için birbirine yardım eden dünya çapında bir topluluktur. Cihaz cihaz tüm dünyayı tamir edelim.
holandês | turco |
---|---|
helpen | yardım |
repareren | tamir |
apparaat | cihaz |
ifixit | ifixit |
NL Super Multi-Wallet. als er problemen zijn, voeren ze snelle updates uit om dingen op te lossen, Top. geweldige ondersteuning ook. Ga zo door, respect.
TR Süper Çoklu Cüzdan. Sorunlar varsa, sorunları çözmek için hızlı güncellemeler yaparlar, Üst. ayrıca büyük destek. Böyle devam et, Saygı.
holandês | turco |
---|---|
updates | güncellemeler |
geweldige | büyük |
ondersteuning | destek |
ook | ayrıca |
snelle | hızlı |
ga | devam |
NL “Ons team is nog steeds erg klein en we hebben vele grote en nieuwe dingen te doen
TR “Ekibimiz hala oldukça küçük ve yapacak çok işimiz var
holandês | turco |
---|---|
klein | küçük |
NL Net als een pamflet of een flyer verspreidt hij informatie over de dingen die voor je bedrijf belangrijk zijn.
TR Bir kitapçık veya el ilanına benzer şekilde işiniz için önemli olan konular hakkında bilgi dağıtımını sağlar.
holandês | turco |
---|---|
bedrijf | iş |
belangrijk | önemli |
NL Er is geen grotere troef dan een team dat goed samenwerkt, dingen gedaan krijgt en plezier heeft onderweg.
TR Birlikte iyi çalışan, işleri halleden ve yol boyunca eğlenen bir takımdan daha büyük bir varlık yoktur.
holandês | turco |
---|---|
goed | iyi |
en | ve |
NL Gebruikers hoeven geen nieuwe manieren te leren om dingen te doen
TR Kullanıcıların bir şeyler yapmanın yeni yollarını öğrenmesi gerekmez
holandês | turco |
---|---|
nieuwe | yeni |
NL Vervolgens vult u gegevens in, waaronder uw naam, e-mailadres, wachtwoord en geboortedatum. In je profiel kun je voor verschillende dingen openstaan, van netwerken tot vrijblijvende informele zaken.
TR Ardından adınız, e-posta adresiniz, şifreniz ve doğum gününüz gibi ayrıntıları dolduracaksınız. Profilinizde, ağ oluşturmadan koşulsuz gündelik ilişkilere kadar birçok şeye açık olabilirsiniz.
holandês | turco |
---|---|
naam | adı |
en | ve |
mailadres | e-posta |
NL Of het nu om medicijnen, metingen of oefeningen gaat, MyTherapy's herinneringen zijn betrouwbaar, zo vergeet u nooit meer uw medicijnen in te nemen en kunt u zich richten op de belangrijkste dingen in het leven.
TR MyTherapy’nin hatırlatma özelliğine güvenebilirsiniz. İlaçlarınızı, ölçümlerinizi ve egzersizlerinizi bir daha atlamayacaksınız! MyTherapy’le içiniz rahat olsun ve hayatınızdaki diğer önemli şeylere odaklanın.
holandês | turco |
---|---|
meer | daha |
en | ve |
leven | hayat |
zijn | olsun |
belangrijkste | önemli |
NL “Mijn doel is dat mijn leerlingen zelfstandig over dingen gaan nadenken
TR "Hedefim öğrencilerimi daha derin düşünebilen kişiler haline getirmek
NL Gratis geweldige Bootstrap-contactformulieren zullen de websitegebruiker verbeteren ervaring met het aantrekkelijker maken van de beste sjablonen voor bootstrap-knoppen en het toevoegen van de 30 beste gratis sjablonen om dingen op te fleuren
TR Ücretsiz harika Bootstrap iletişim formları, web sitesi kullanıcısını iyileştirecek en iyi önyükleme düğmeleri şablonlarını daha çekici hale getirme deneyimi ve işleri renklendirmek için en iyi 30 ücretsiz şablonu eklemek
holandês | turco |
---|---|
ervaring | deneyimi |
en | ve |
toevoegen | eklemek |
gratis | ücretsiz |
NL Een klein overzichtje van enkele dingen die monday.com voor je bedrijf kan doen
TR monday.com'un işletmeniz için yapabileceği bazı şeylerin hızlı bir görüntüsü
holandês | turco |
---|---|
bedrijf | iş |
NL Een klein overzichtje van enkele dingen die monday.com voor je bedrijf kan doen
TR monday.com'un işletmeniz için yapabileceği bazı şeylerin hızlı bir görüntüsü
holandês | turco |
---|---|
bedrijf | iş |
NL Recycling is beter dan het weggooien van dingen. Maar het is geen oplossing - en het is ook niet zo "groen" als elektronicaproducenten je willen laten geloven.
TR Geri dönüşüm, çöpe atmaktan iyidir ama maalesef çözüm değildir. Hatta üreticilerin inanmanı sağladıkları kadar da "yeşil" bir seçenek değildir.
holandês | turco |
---|---|
oplossing | çözüm |
NL Bij het verder onderzoeken van de onderdelen in het toestel worden we blij van dingen als makkelijk te vervangen, modulaire onderdelen; snelle toegang tot onderdelen die vaker vervangen moeten worden; en de mogelijkheid tot upgrades
TR Cihazın içini incelemeye devam ederken, değiştirilmesi kolay modüler parçaları, sıklıkla değiştirilen bileşenlere kolay erişim ve yükseltilebilirlik yüzlerimizde büyük bir gülümseme koyar ve puan tablosunda daha fazla puan alır
holandês | turco |
---|---|
onderdelen | parçalar |
makkelijk | kolay |
toegang | erişim |
en | ve |
NL Of het nu om medicijnen, metingen of oefeningen gaat, MyTherapy's herinneringen zijn betrouwbaar, zo vergeet u nooit meer uw medicijnen in te nemen en kunt u zich richten op de belangrijkste dingen in het leven.
TR MyTherapy’nin hatırlatma özelliğine güvenebilirsiniz. İlaçlarınızı, ölçümlerinizi ve egzersizlerinizi bir daha atlamayacaksınız! MyTherapy’le içiniz rahat olsun ve hayatınızdaki diğer önemli şeylere odaklanın.
holandês | turco |
---|---|
meer | daha |
en | ve |
leven | hayat |
zijn | olsun |
belangrijkste | önemli |
NL “Mijn doel is dat mijn leerlingen zelfstandig over dingen gaan nadenken
TR "Hedefim öğrencilerimi daha derin düşünebilen kişiler haline getirmek
NL Er zijn in het bijzonder twee dingen die elke man in zijn leven wenst
TR Özellikle her insanın hayatında istediği iki şey vardır
holandês | turco |
---|---|
zijn | vardır |
leven | hayat |
NL iFixit is een wereldwijde gemeenschap van mensen die elkaar helpen dingen te repareren. Laten we de wereld repareren, één apparaat tegelijk.
TR iFixit, bir şeyler tamir etmek için birbirine yardım eden dünya çapında bir topluluktur. Cihaz cihaz tüm dünyayı tamir edelim.
holandês | turco |
---|---|
helpen | yardım |
repareren | tamir |
apparaat | cihaz |
ifixit | ifixit |
NL Blijf hackers een stap voor met onze bekroonde bescherming, waardoor u de normale dingen kunt doen zonder onderbrekingen door cybercriminelen die uw dag verpesten.
TR Gününüzü mahvedebilecek siber suçlularla uğraşmadan işlerinizle ilgilenmenize olanak veren ödüllü korumamızla bilgisayar korsanlarının hep bir adım önünde olun.
holandês | turco |
---|---|
stap | adım |
NL Beheer honderden Meetups met een klik van de muis en zie in een oogopslag wat er speelt. Krijg grip op consistentie en pas de dingen aan die je wilt aanpassen via deelbare sjablonen, het bewerken van meerdere items in één keer en doelgroepsegmentatie.
TR Yüzlerce Meetup'ı tek seferde yönetin ve hepsini tek bir bakışta görün. Paylaşılabilir şablonlar, toplu düzenleme ve kitle segmentasyonu yoluyla ihtiyacınız olan tutarlılığı ve özelleştirmeyi koruyun.
holandês | turco |
---|---|
beheer | yönetin |
honderden | yüzlerce |
en | ve |
zie | görün |
bewerken | düzenleme |
sjablonen | şablonlar |
NL Een klein overzichtje van enkele dingen die monday.com voor je bedrijf kan doen
TR monday.com'un işletmeniz için yapabileceği bazı şeylerin hızlı bir görüntüsü
holandês | turco |
---|---|
bedrijf | iş |
NL De functies van Ranktracker zijn bedoeld om dingen gemakkelijker te maken
TR Ranktracker'ın özellikleri işleri kolaylaştırmak içindir
holandês | turco |
---|---|
ranktracker | ranktracker |
functies | özellikleri |
NL U kunt dan gebruik maken van een aantal van de dingen die je leert om de voorsprong op uw concurrenten te krijgen, bumping up van uw positie met de analyse functie die in onze rang tracker.
TR Daha sonra öğrendiğiniz bazı şeyleri rakiplerinize üstünlük sağlamak için kullanabilir, sıralama takipçimizde bulunan analiz işleviyle konumunuzu yükseltebilirsiniz.
holandês | turco |
---|---|
analyse | analiz |
rang | sıralama |
NL Keyword rank tracking is een van de belangrijkste dingen die je kunt doen om je zoekposities te verbeteren, of je nu zoekt naar resultaten op desktop of op mobiel
TR Anahtar kelime sıralaması takibi, ister masaüstünde ister mobilde sonuç arıyor olun, arama konumlarınızı yükseltmek için yapabileceğiniz en önemli şeylerden biridir
holandês | turco |
---|---|
tracking | takibi |
of | ister |
desktop | masaüstü |
resultaten | sonuç |
is | olun |
NL Echter, als je dingen leert als je gaat, het laatste wat je nodig hebt is een trefwoord tracking tool die zal het moeilijk maken om het onderzoek dat u nodig hebt te vinden.
TR Ancak, ilerledikçe bir şeyler öğreniyorsanız, ihtiyacınız olan son şey, ihtiyacınız olan araştırmayı bulmanızı zorlaştıracak bir anahtar kelime izleme aracıdır.
holandês | turco |
---|---|
laatste | son |
tracking | izleme |
tool | aracı |
NL Onze betalende klanten kunnen profiteren van dingen zoals onbeperkt zoeken op trefwoord ranking en andere tools die hen in staat stellen om hun gegevens efficiënter te analyseren.
TR Ödeme yapan müşterilerimiz, sınırsız anahtar kelime sıralama aramaları ve verilerini daha verimli bir şekilde analiz etmelerini sağlayacak diğer araçlar gibi şeylerden yararlanabilirler.
holandês | turco |
---|---|
onbeperkt | sınırsız |
ranking | sıralama |
Mostrando 50 de 50 traduções