EN Yes, you can use our rank tracker to create custom SEO ranking reports that will allow you to track your rankings across a wide range of geographical areas, including your local rank and your global rank.
EN Yes, you can use our rank tracker to create custom SEO ranking reports that will allow you to track your rankings across a wide range of geographical areas, including your local rank and your global rank.
TR Evet, yerel sıralamanız ve küresel sıralamanız dahil olmak üzere çok çeşitli coğrafi alanlarda sıralamanızı izlemenize olanak tanıyan özel SEO sıralama raporları oluşturmak için sıralama izleyicimizi kullanabilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
geographical | coğrafi |
local | yerel |
global | küresel |
you can use | kullanabilirsiniz |
yes | evet |
including | dahil |
rank | sıralama |
reports | raporları |
and | ve |
a | özel |
to | için |
of | in |
EN They paternalistically claim they are trying to protect us from ourselves or others, but in reality they are trying to protect themselves from our own exercise of liberty
TR Bir baba içgüdüsüyle başkalarından bizleri korumaya çalıştıklarını iddia etmekteler, ancak aslında özgürlüğümüzü kullanma hakkımızdan kendilerini korumaya çalışmaktalar
inglês | turco |
---|---|
others | başkaları |
us | bizleri |
but | ancak |
themselves | bir |
EN They paternalistically claim they are trying to protect us from ourselves or others, but in reality they are trying to protect themselves from our own exercise of liberty
TR Bir baba içgüdüsüyle başkalarından bizleri korumaya çalıştıklarını iddia etmekteler, ancak aslında özgürlüğümüzü kullanma hakkımızdan kendilerini korumaya çalışmaktalar
inglês | turco |
---|---|
others | başkaları |
us | bizleri |
but | ancak |
themselves | bir |
EN Instead of wasting your time trying to copy your competitors, you'll be able to hop onto new trends, improve your local rank for specific keywords, and improve your search engine rankings across the board.
TR Rakiplerinizi kopyalamaya çalışarak zamanınızı boşa harcamak yerine, yeni trendleri yakalayabilir, belirli anahtar kelimeler için yerel sıralamanızı iyileştirebilir ve genel olarak arama motoru sıralamanızı geliştirebilirsiniz.
inglês | turco |
---|---|
time | zaman |
new | yeni |
trends | trendleri |
local | yerel |
engine | motoru |
keywords | anahtar |
search | arama |
of | in |
and | ve |
the | kelimeler |
EN If you fail to update the pages on your website and you're still trying to rank for "homemade Japanese crepes", then you likely won't get the search volume that you need to fuel your business and bring you new customers.
TR Web sitenizdeki sayfaları güncellemez ve hala "ev yapımı Japon krepleri" için sıralama yapmaya çalışırsanız, muhtemelen işinizi büyütmek ve size yeni müşteriler kazandırmak için ihtiyaç duyduğunuz arama hacmini elde edemezsiniz.
inglês | turco |
---|---|
still | hala |
rank | sıralama |
japanese | japon |
likely | muhtemelen |
search | arama |
volume | hacmini |
business | iş |
new | yeni |
customers | müşteriler |
pages | sayfaları |
website | web |
get | elde |
need | ihtiyaç |
and | ve |
bring | için |
the | size |
EN A single page can rank for hundreds of closely-related keywords. Parent Topic determines if you can rank for your target keyword while targeting a more general topic on your page instead.
TR Tek bir sayfa yüzlerce yakından alakalı anahtar kelime için sıralamaya girebilir. Ana Konu, sayfanızda daha genel bir konuyu hedeflerken, hedef anahtar kelimeniz için sıralamaya girip giremeyeceğinizi belirler.
inglês | turco |
---|---|
determines | belirler |
general | genel |
closely | yakından |
related | alakalı |
page | sayfa |
more | daha |
of | in |
target | hedef |
a | bir |
EN A single page can rank for hundreds of related keywords. Parent Topic determines if you can rank for your target keyword while targeting a more general topic on your page instead.
TR Tek bir sayfa yüzlerce alakalı anahtar kelime için sıralamaya girebilir. Ana Konu, sayfanızda daha genel bir konuyu hedeflerken, hedef anahtar kelimeniz için sıralamaya girip giremeyeceğinizi belirler.
inglês | turco |
---|---|
determines | belirler |
general | genel |
related | alakalı |
page | sayfa |
more | daha |
of | in |
target | hedef |
a | bir |
EN See every keyword you rank for in the top 100, where you rank, and how much traffic each term brings you. Compare how you stack up against competitors at a glance.
TR İlk 100’de sıralandığınız her anahtar kelimeyi, hangi sırada yer aldığınızı ve her terimin size ne kadar trafik getirdiğini görün. Tek bakışta kendi durumunuzu rakiplerinizinkiyle karşılaştırın.
inglês | turco |
---|---|
traffic | trafik |
compare | karşılaştırın |
against | karşı |
see | görün |
keyword | anahtar |
at | de |
and | ve |
the | size |
in | yer |
a | tek |
EN SEO Checker Site Analysis Competitor Analysis Website Speed Test Rank Checker Rank Tracker Duplicate Content Checker Mobile-Friendly Test Tool Structured Data Testing Tool All Tools
TR SEO Analiz Site Analiz Rakip Analizi Site Hız Testi Sıra Bulucu Sıra Takip Site Özgünlük Testi Mobil Uyumluluk Testi Yapısal Veri Test Aracı Tüm Araçlar
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
competitor | rakip |
speed | hız |
rank | sıra |
tracker | takip |
all | tüm |
mobile | mobil |
analysis | analizi |
data | veri |
site | site |
test | test |
tools | araçlar |
EN Use Rank Checker for this purpose. Rank Tracker is better for tracking rankings of your own website.
TR Bu amaç için Rank Checker kullanılabilir. Rank Tracker, kendi web sitenizin sıralamalarını izlemek için daha iyidir.
inglês | turco |
---|---|
checker | checker |
tracker | tracker |
website | web |
purpose | amaç |
rank | rank |
rankings | sıralamalarını |
this | bu |
of | in |
for | için |
EN SEO Checker Site Analysis Competitor Analysis Website Speed Test Rank Checker Rank Tracker Duplicate Content Checker Mobile-Friendly Test Tool Structured Data Testing Tool All Tools
TR SEO Analiz Site Analiz Rakip Analizi Site Hız Testi Sıra Bulucu Sıra Takip Site Özgünlük Testi Mobil Uyumluluk Testi Yapısal Veri Test Aracı Tüm Araçlar
inglês | turco |
---|---|
seo | seo |
competitor | rakip |
speed | hız |
rank | sıra |
tracker | takip |
all | tüm |
mobile | mobil |
analysis | analizi |
data | veri |
site | site |
test | test |
tools | araçlar |
EN Use Rank Checker for this purpose. Rank Tracker is better for tracking rankings of your own website.
TR Bu amaç için Rank Checker kullanılabilir. Rank Tracker, kendi web sitenizin sıralamalarını izlemek için daha iyidir.
inglês | turco |
---|---|
checker | checker |
tracker | tracker |
website | web |
purpose | amaç |
rank | rank |
rankings | sıralamalarını |
this | bu |
of | in |
for | için |
EN Compare your local rank to your national rank.
TR Yerel sıralamanızı ulusal sıralamanızla karşılaştırın.
inglês | turco |
---|---|
compare | karşılaştırın |
local | yerel |
national | ulusal |
EN This allows the rank tracking software to determine the exact rank, traffic, visibility, and top keywords at a given moment based on real-time ranking data
TR Bu, sıralama izleme yazılımının gerçek zamanlı sıralama verilerine dayanarak belirli bir anda tam sıralamayı, trafiği, görünürlüğü ve en iyi anahtar kelimeleri belirlemesine olanak tanır
inglês | turco |
---|---|
tracking | izleme |
exact | tam |
traffic | trafiği |
keywords | anahtar |
based on | dayanarak |
visibility | görünürlüğü |
this | bu |
time | zamanlı |
and | ve |
real | gerçek |
software | yazılım |
rank | sıralama |
top | en |
at | iyi |
EN The reason why the rank tracker displays an average position is that your local rank may be different, depending on which search engine is being used
TR Sıralama izleyicinin ortalama bir konum göstermesinin nedeni, hangi arama motorunun kullanıldığına bağlı olarak yerel sıralamanızın farklı olabilmesidir
inglês | turco |
---|---|
rank | sıralama |
average | ortalama |
local | yerel |
reason | nedeni |
search | arama |
different | farklı |
depending | bağlı olarak |
EN The more competitive a keyword is, the harder it's going to be to rank for that term, and the more content you'll have to create to rank for it.
TR Bir anahtar kelime ne kadar rekabetçiyse, o terim için sıralama yapmak o kadar zor olacak ve sıralama yapmak için daha fazla içerik oluşturmanız gerekecektir.
inglês | turco |
---|---|
rank | sıralama |
content | içerik |
that | o |
and | ve |
its | in |
a | bir |
EN Once it's done, the domain rank is multiplied by 0.1, and the page rank is multiplied by 0.9. The resulting values are added and then divided by 500.
TR Bu işlem tamamlandıktan sonra, alan adı sıralaması 0,1 ile çarpılır ve sayfa sıralaması 0,9 ile çarpılır. Elde edilen değerler toplanır ve ardından 500'e bölünür.
inglês | turco |
---|---|
values | değerler |
rank | sıralaması |
is | elde |
and | ve |
page | sayfa |
domain | alan |
then | ardından |
the | sonra |
its | bu |
EN Ranktracker also supports multilingual rank tracking, which allows you to ensure your keywords rank highly across multiple languages and search browsers around the world.
TR Ranktracker ayrıca çok dilli sıralama takibini de destekleyerek anahtar kelimelerinizin dünya çapında birden fazla dilde ve arama tarayıcısında üst sıralarda yer almasını sağlar.
inglês | turco |
---|---|
ranktracker | ranktracker |
keywords | anahtar |
browsers | tarayıcı |
search | arama |
world | dünya |
rank | sıralama |
allows | sağlar |
multiple | birden fazla |
around | çapında |
and | ve |
EN Along with tracking your own keyword rankings, the rank tracker is designed to compare your websites to your competition’s local rank
TR Sıralama izleyici, kendi anahtar kelime sıralamalarınızı izlemenin yanı sıra, web sitelerinizi rakiplerinizin yerel sıralamasıyla karşılaştırmak için tasarlanmıştır
inglês | turco |
---|---|
websites | web |
local | yerel |
rankings | sıralamalarını |
rank | sıralama |
EN So what can the rank tracker do for you? Many business owners would identify it as the best SERP tracker and keyword rank tracker for both local SEO and global use
TR Peki rütbe takipçisi sizin için ne yapabilir? Birçok işletme sahibi bunu hem yerel SEO hem de küresel kullanım için en iyi SERP izleyicisi ve anahtar kelime sıralama izleyicisi olarak tanımlayacaktır
inglês | turco |
---|---|
rank | sıralama |
tracker | takip |
owners | sahibi |
serp | serp |
local | yerel |
seo | seo |
global | küresel |
what | ne |
business | iş |
can | yapabilir |
and | ve |
many | çok |
both | de |
use | kullanım |
for | için |
best | en |
the | sizin |
it | bunu |
EN Exclusive Rank Tracking from Rank Tracker
TR Rank Tracker'dan Özel Sıralama Takibi
inglês | turco |
---|---|
tracking | takibi |
rank | sıralama |
EN With Knovel, engineers get a comprehensive and reliable tool that helps them to avoid losing precious hours sifting through technical data, trying to validate its accuracy and integrating it into their workflow.
TR Knovel ile mühendisler teknik verileri eleyip doğru olduklarını onaylamak ve iş akışlarına entegre etmek için değerli saatlerini harcamaktan kurtulmalarını sağlayan kapsamlı ve güvenilir bir araca sahip olur.
inglês | turco |
---|---|
knovel | knovel |
engineers | mühendisler |
precious | değerli |
technical | teknik |
data | verileri |
integrating | entegre |
comprehensive | kapsamlı |
and | ve |
a | bir |
reliable | güvenilir |
EN The time set in your system differs from your IP addresses time zone. You are possibly trying to hide your current location by anonymity means.
TR sizin bilgisayarda tanzim edilmiş saat sizin IP için saat bölgesinden ayrılır. Muhtemelen siz anonimlik araçları ile kendi bulunduğunuz yeri gizlemeye çalışıyorsunuz.
inglês | turco |
---|---|
ip | ip |
anonymity | anonimlik |
set | ile |
to | için |
the | sizin |
EN The language set in your system and/or browser differs from the language of your IP address country. You are possibly trying to hide yourself by anonymity means.
TR Sistemde ve / veya tarayıcıda tanzim edilmiş dil sizin IP adresin ülkesinin dilinden farklıdır. Muhtemelen siz anonimlik araçları ile kendi bulunduğunuz yeri gizlemeye çalışıyorsunuz
inglês | turco |
---|---|
browser | tarayıcı |
ip | ip |
anonymity | anonimlik |
in | da |
or | veya |
and | ve |
address | adresin |
set | ile |
EN Manufacturers are trying to shut down independent repair shops.
TR Üreticiler, bağımsız tamir mağazalarını kapatmaya çalışıyorlar.
inglês | turco |
---|---|
independent | bağımsız |
repair | tamir |
EN Please log in with the correct account before trying again
TR Lütfen doğru hesapla giriş yaptıktan sonra tekrar dene
inglês | turco |
---|---|
again | tekrar |
please | lütfen |
log | giriş |
the | sonra |
EN Keywords help you find out which queries users are trying to find you on the Internet.
TR Anahtar kelimeler, kullanıcıların internette sizi bulmaya çalıştığı sorguları bulmanıza yardımcı olur.
inglês | turco |
---|---|
help | yardımcı |
keywords | anahtar |
users | kullanıcılar |
the | kelimeler |
on the internet | internette |
EN "The free events here in the summer are awesome, although trying to enjoy the park otherwise can be hard during tourist season. The beat time is fall or spring early in the morning- no one's there!"
TR "Bir çok sanat eserini görebileceğiniz bir açık hava müzesi demek yanlış olmaz. Yazın sıcaktan bunalan, kışın buz pateni yapmak isteyen, baharda ise canı canlı müzik çeken tüm Chicago’lular burada"
inglês | turco |
---|---|
free | açık |
summer | yaz |
ones | bir |
to | tüm |
is | hava |
EN Word Experienced an Error Trying to Open the File
TR Word Dosyayı Açmaya Çalışırken Bir Hata Yaşadı
inglês | turco |
---|---|
error | hata |
word | word |
file | dosyayı |
EN Meryem is a young refugee woman trying to stay healthy with her three children amidst the coronavirus the pandemic
TR Meryem, pandemide 3 çocuğuyla beraber sağlıklı kalmaya çalışan genç bir mülteci kadın
inglês | turco |
---|---|
refugee | mülteci |
woman | kadın |
healthy | sağlıklı |
young | genç |
a | bir |
with | beraber |
EN After a few months of trying to achieve social and academic goals at university and failing, I fell deeper into depression
TR Üniversitede birkaç ay sosyal ve akademik hedeflere ulaşmaya çalışıp başarısız olduktan sonra, daha da derin bir depresyona girdim
inglês | turco |
---|---|
months | ay |
social | sosyal |
academic | akademik |
deeper | derin |
and | ve |
a | birkaç |
EN Confide in another personLet somebody you trust know that you are struggling with this addiction, and that you are trying to change your behavior
TR Başka bir kişiye güvenmekGüvendiğiniz birinin bu bağımlılıkla mücadele ettiğinizi ve davranışınızı değiştirmeye çalıştığınızı bilmesini sağlayın
inglês | turco |
---|---|
another | başka |
behavior | davranışı |
this | bu |
and | ve |
to | bir |
EN If you are a small business trying to scale up, boosting your brand’s credibility is essential
TR Eğer büyümeyi hedefleyen küçük bir işletmeyseniz, markanızın güvenilirliğini artırmak çok önemlidir
inglês | turco |
---|---|
small | küçük |
business | iş |
if | eğer |
a | bir |
to | e |
EN If you've been trying to tackle knowledge management inside your company, you've already been put in front of a knowledge base also known as a knowledge management system
TR Şirketinizde bilgi yönetimiyle uğraşmaya çalışıyorsanız, zaten bilgi yönetim sistemi olarak da bilinen bir bilgi tabanının önüne geçmişsinizdir
inglês | turco |
---|---|
been | ne |
knowledge | bilgi |
base | tabanı |
known | bilinen |
system | sistemi |
management | yönetim |
in | da |
a | bir |
already | zaten |
EN Note that some browsers and devices cache intermediate certificates in case they are not found while trying to connect to the site
TR Bazı tarayıcıların ve cihazların siteye bağlanmaya çalışırken bulunmaması durumunda ara sertifikaları önbelleğe aldığını unutmayın
inglês | turco |
---|---|
devices | cihazlar |
certificates | sertifikaları |
and | ve |
browsers | tarayıcılar |
some | bazı |
site | siteye |
EN This means that if you want to use your revised certificate for authentication, you must export your new public key and provide it to the service you are trying to authenticate.
TR Bu, yeniden düzenlenen sertifikanızı kimlik doğrulama için kullanmak istiyorsanız, yeni genel anahtarınızı dışa aktarmanız ve kimlik doğrulamaya çalıştığınız hizmete sağlamanız gerektiği anlamına gelir.
inglês | turco |
---|---|
export | dışa |
public | genel |
if you want | istiyorsanız |
new | yeni |
key | anahtar |
this | bu |
authentication | kimlik doğrulama |
and | ve |
to use | kullanmak |
certificate | doğrulama |
EN Which title you were trying to buy.
TR Hangi başlığı almaya çalışıyordun?
inglês | turco |
---|---|
buy | al |
EN The promo code you were trying to use
TR Kullanmaya çalıştığın promosyon kodu
inglês | turco |
---|---|
promo | promosyon |
code | kodu |
to use | kullanmaya |
EN People all around the world are trying to understand young people and their views
TR “Gençler tüm dünyada daha iyi anlaşılmaya çalışılan bir grup
inglês | turco |
---|---|
all | tüm |
world | dünyada |
young | genç |
and | bir |
EN Honey with great booty and hips trying bikinis non-nude
TR Rus büyük kavun kraliçesi yana pt.1
inglês | turco |
---|---|
great | büyük |
EN Angel with great haunches and gazoo trying leggings non-nude
TR Lezbo büyük whoppers transeksüel hentai cowgirls sahip üçlü Seks
inglês | turco |
---|---|
great | büyük |
EN Trying to show bumpers during the time that talking to roommate
TR Sallynin kısa sürede eskimiş büyük billibongları bu disket ramrodunu zorlaştırıyor
inglês | turco |
---|---|
time | sürede |
EN Over the last years, UNFPA has been trying different methods, such as peer education, theatre based trainings, edutainment activities etc
TR Son yıllarda da cinsel sağlık ve üreme sağlığı konusundaki bilgilerini geliştirmek için farklı gençlik gruplarına ulaşarak, onlarla birlikte akran eğitimi, tiyatro temelli eğitimler, eğitici eğlence faaliyetleri vb
inglês | turco |
---|---|
last | son |
years | yıllarda |
peer | akran |
education | eğitimi |
theatre | tiyatro |
based | temelli |
activities | faaliyetleri |
different | farklı |
as | birlikte |
etc | ve |
EN She says she is trying to support her son to get over his psychological problems
TR Oğluna, psikolojik sıkıntılarını aşması için destek olmaya çalıştığını söylüyor
inglês | turco |
---|---|
get | al |
psychological | psikolojik |
is | olmaya |
support | destek |
his | in |
to | için |
EN She says she is trying to support her son to get over his psychological problems
TR Oğluna, psikolojik sıkıntılarını aşması için destek olmaya çalıştığını söylüyor
inglês | turco |
---|---|
get | al |
psychological | psikolojik |
is | olmaya |
support | destek |
his | in |
to | için |
EN #SupportToLifeDuringPandemic Meryem is a young refugee woman trying to stay healthy with her three children amidst the coronavirus the pandemic
TR Muhammed, pandemi döneminde ihtiyaç sahiplerine destek olabilmek için başlattığımız kısa dönemli istihdam projemizin Adana’daki katılımcılarından biri
inglês | turco |
---|---|
pandemic | pandemi |
to | için |
the | biri |
EN Currently manufacturing two models for Hyundai, Hyundai Assan is trying to go for the third. Ali Kibar, the Kibar Holding Chairman, said that they have been carrying out preliminary preparations with the Koreans.
TR Hyundai'nin iki modelini üreten Hyundai Assan, üçüncü model için atakta. Kibar Holding Başkanı Ali Kibar, Korelilerle "mutfak çalışması" yürüttüklerini söyledi.
inglês | turco |
---|---|
models | model |
hyundai | hyundai |
assan | assan |
ali | ali |
kibar | kibar |
holding | holding |
third | üçüncü |
EN What Is Market Timing: Trying to Find That Perfect Moment
TR Holochain (HOT) Nedir: Dağıtılmış İnternet için bir Çerçeve
inglês | turco |
---|---|
to | için |
is | bir |
what | nedir |
EN If there is a task that requires the creation of new solutions based on related technologies or you are thinking about trying something new, we very much welcome such opportunities.
TR Teknolojilere dayalı yeni bir çözüm oluşturulması gereken bir iş varsa veya yeni bir şey denemek istiyorsanız fırsatlara daima açığız.
inglês | turco |
---|---|
solutions | çözüm |
if | varsa |
something | bir şey |
or | veya |
that | şey |
a | bir |
new | yeni bir |
based | dayalı |
EN It is also trying to manoeuvre a bumpy geopolitical landscape and a possible slowdown in the global economy
TR Aynı zamanda, inişli çıkışlı bir jeopolitik manzarada ve küresel ekonomideki olası yavaşlama ortamında manevra yapmaya çalışıyor
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
possible | olası |
and | ve |
the | aynı |
Mostrando 50 de 50 traduções