EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
Traduzir "secluded orangery" para turco
Mostrando 41 de 41 traduções da frase "secluded orangery" de inglês para turco
Traduções de secluded orangery
"secluded orangery" em inglês pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
| secluded | gözlerden uzak uzak |
Tradução de inglês para turco de secluded orangery
inglês
turco
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN Our beach resorts have provided a haven for celebrities and our secluded mountain lodges have welcomed royalty
TR Plaj tatil köylerimiz şöhretlere bir cennet sundu ve gözlerden uzak dağ evlerimiz kraliyet ailesi mensuplarını ağırladı
| inglês | turco |
|---|---|
| beach | plaj |
| resorts | tatil |
| royalty | kraliyet |
| mountain | dağ |
| a | bir |
| and | ve |
| provided | da |
| secluded | gözlerden uzak |
EN Featuring a collection of fabled castles, secluded lodges, storied meeting places and modern retreats, Fairmont Hotels & Resorts opens the doors to some of the world's most celebrated addresses
TR Destansı kaleler, gözlerden uzak kır evleri, tarihi öneme sahip toplantı alanları ve modern invizalardan oluşan bir koleksiyona sahip Fairmont Hotels & Resorts dünyanın en tanınmış adreslerinden bazılarının kapılarını açıyor
| inglês | turco |
|---|---|
| castles | kaleler |
| modern | modern |
| fairmont | fairmont |
| meeting | toplantı |
| and | ve |
| most | en |
| doors | kapı |
| secluded | gözlerden uzak |
| some | bazı |
| a | bir |
| to | sahip |
| hotels | hotels |
EN The Riverside Suite elevates this exclusivity even further, with a secluded setting along an ambling river that inspires afternoons spent lingering on the terrace
TR Nehir kenarı Süiti, gözlerden uzak terasta geçirilen öğleden sonralarına ilham veren sessiz bir nehir, bu seçkinliği daha da ileri götürür
| inglês | turco |
|---|---|
| river | nehir |
| this | bu |
| even | bir |
| further | da |
| secluded | gözlerden uzak |
Mostrando 41 de 41 traduções
Tcheco
alemão
chinês
coreano
espanhol
finlandês
francês
holandês
húngaro
indonésio
italiano
japonês
norueguês
polonês
português
russo
sueco
turco
vietnamita
árabe