EN Rather than the traditional data center conducting periodic inventories and "point-in-time" audits, AWS customers have the ability to conduct audits on a continual basis
EN Rather than the traditional data center conducting periodic inventories and "point-in-time" audits, AWS customers have the ability to conduct audits on a continual basis
TR Düzenli aralıklarla envanter çalıştıran ve "zamanın belirli bir noktasında" denetimler yapan geleneksel veri merkezleri yerine, AWS müşterileri sürekli olarak denetim yürütme becerisine sahip olur
inglês | turco |
---|---|
traditional | geleneksel |
data | veri |
aws | aws |
customers | müşterileri |
and | ve |
EN To provide continual development and improvement by sustaining customer and legal requirements on environmental factors.
TR Çevre unsurları ile ilgili tüm yasal gereklilikler ile müşteri gerekliliklerini sağlayarak sürekli gelişim ve iyileştirme sağlamak,
inglês | turco |
---|---|
development | gelişim |
customer | müşteri |
legal | yasal |
and | ve |
on | ilgili |
to | sağlamak |
EN To develop our environmental management system towards the continual improvement of environmental performance.
TR Çevresel performansımızın sürekli iyileştirilmesi yönünde çevre yönetim sistemimizi geliştirmek.
inglês | turco |
---|---|
management | yönetim |
of | ın |
environmental | çevre |
performance | performans |
EN Keys to Digitain’s success include our team spirit, technological know-how and continual focus on our partners’ requirements
TR Digitain’in başarısının anahtarı takım ruhumuz, teknolojik bilgi birikimimiz ve iş ortaklarımızın gereksinimlerine odaklanmamızdır
inglês | turco |
---|---|
team | takım |
technological | teknolojik |
requirements | gereksinimlerine |
know-how | bilgi |
success | başarı |
and | ve |
EN OAI-PMH stands for the Open Archives Initiative – Protocol for Metadata Harvesting. Standard protocol for institutional repositories to communicate updates to the repository to the outside world.
TR OAI-PMH, Açık Arşivler İnisiyatifi - Meta Veri Toplama Protokolü kelimelerinin kısaltmasıdır. Kurumsal veri havuzlarının güncellemeleri dış dünyadaki veri havuzlarına aktarması için kullanılan standart protokoldür.
inglês | turco |
---|---|
open | açık |
protocol | protokolü |
institutional | kurumsal |
updates | güncellemeleri |
outside | dış |
standard | standart |
EN Standardised Usage Statistics Harvesting Initiative (SUSHI) is a mandatory protocol for the automated exchange of COUNTER usage reports in XML format between publishers and their customers.
TR Standartlaştırılmış Kullanım İstatistiklerini Toplama İnisiyatifi (SUSHI) COUNTER kullanım raporlarının alışverişinin yayıncılar ve müşterileri arasında XML formatında otomatik olarak yapılmasını sağlayan zorunlu bir protokoldür.
inglês | turco |
---|---|
usage | kullanım |
mandatory | zorunlu |
xml | xml |
customers | müşterileri |
automated | otomatik |
a | bir |
and | ve |
reports | raporlar |
between | arası |
the | arasında |
EN Versatile renewable raw material: harvesting maize.
TR Çok çeşitli şekillerde yenilenebilir ham madde: Mısır hasadı.
inglês | turco |
---|---|
renewable | yenilenebilir |
raw | ham |
EN Furthermore, they target optimization and cooperation in harvesting, storage, transport and food production and sales
TR Bu merkezler ayrıca hasat, depolama, nakliyeden, gıda maddelerinin üretimi ve satışına kadar optimizasyon ve iş birlikleriyle ilgileniyorlar
inglês | turco |
---|---|
optimization | optimizasyon |
storage | depolama |
food | gıda |
production | üretimi |
in | da |
and | ve |
EN Our experienced and qualified team provides the highest standards of quality and integrity in collateral management, while crop monitoring by our expert agronomists delivers accurate harvesting and yield estimates.
TR Deneyimli ve nitelikli ekibimiz, teminat yönetimi alanında en yüksek kalite standartları ve dürüstlük sağlarken tarım uzmanlarımız da mahsul izleme alanında doğru hasat ve ürün tahminleri sunar.
inglês | turco |
---|---|
experienced | deneyimli |
qualified | nitelikli |
quality | kalite |
management | yönetimi |
monitoring | izleme |
in | da |
standards | standartları |
and | ve |
provides | sunar |
highest | en yüksek |
EN Harvesting and post-harvest management
TR Hasat ve hasat sonrası yönetim
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
management | yönetim |
EN LUXURY GARDEN ROOM, 1 King Size Bed, Garden view
TR LUXURY GARDEN ODA, 1 King Yataklı, Bahçe manzaralı
inglês | turco |
---|---|
garden | bahçe |
room | oda |
luxury | luxury |
EN LUXURY GARDEN ROOM, 2 Single Beds, Garden view
TR LUXURY GARDEN ODA, 2 Tek Kişilik Yataklı, Bahçe manzaralı
inglês | turco |
---|---|
garden | bahçe |
room | oda |
single | tek |
luxury | luxury |
EN LUXURY GARDEN ROOM WITH BALCONY, 1 King Size Bed, Balcony with Garden view
TR BALKONLU LUXURY GARDEN ODA, 1 King Yatak, Bahçe manzaralı balkon
inglês | turco |
---|---|
garden | bahçe |
room | oda |
bed | yatak |
luxury | luxury |
EN LUXURY GARDEN ROOM WITH BALCONY, 2 Single Beds, Balcony with Garden view
TR BALKONLU LUXURY GARDEN ODA, 2 Tek Kişilik Yatak, Bahçe manzaralı balkon
inglês | turco |
---|---|
garden | bahçe |
room | oda |
single | tek |
beds | yatak |
luxury | luxury |
EN "A great place to relax or have a romantic walk. Great place for food vendors and people watching and playing frisbee ...and more ! The Public Garden and the swan boats are right next door."
TR "Şehri dolaştıktan sonra, çimenlere uzanıp dinlenebileceğiniz huzur dolu bir yer..."
inglês | turco |
---|---|
a | bir |
the | sonra |
EN The Goodwood Festival of Speed is a wonderful celebration of the best of motoring, based out of the front garden of the Earl of March's country pile near Chichester. New reveals, launches and debuts all happen on the iconic hill climb.
TR Şanghay Otomobil Fuarı'nda görücüye çıkacak yeni araç ve konspetlerin yerinden çekilmiş yüzlerce fotoğrafı ve videosu burada.
inglês | turco |
---|---|
new | yeni |
and | ve |
the | araç |
EN "So much to do here. Four restaurants, an outdoor theatre, the London Zoo, soccer/cricket fields and the largest rose garden in London. Great for running (ring road = 3 miles)."
TR "Londra'daki favori parkım. ❤️ Onca çimin yeşilliği, ağaçlar ve huzurun birleşimi olan bir cennet. Öğlen yemeğinizi paketleyip burada açıp yiyebileceğiniz en ideal yer."
inglês | turco |
---|---|
here | burada |
fields | yer |
an | bir |
and | ve |
largest | en |
EN Choose among elegant boardrooms, grand ballrooms and meeting rooms with smart technology. Natural light, pristine garden views and urban locations are three more reasons to choose Fairmont.
TR Şık yönetim kurulu odaları, büyük balo salonları ve akıllı teknoloji bulunan toplantı salonları arasında seçim yapın. Doğal ışık, bakir bahçe manzaraları ve kentsel konumlar Fairmont’u seçmek için fazladan üç nedendir.
inglês | turco |
---|---|
rooms | odalar |
technology | teknoloji |
natural | doğal |
garden | bahçe |
views | manzaralar |
urban | kentsel |
smart | akıllı |
meeting | toplantı |
light | ışık |
and | ve |
are | bulunan |
choose | seçim |
locations | konumlar |
more | fazladan |
grand | büyük |
to | yapın |
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
inglês | turco |
---|---|
organic | organik |
lights | ışıkları |
important | önemli |
and | ve |
or | veya |
are | bunlar |
EN Global history was made in the Garden Room of Fairmont San Francisco on June 26, 1945, when 50 countries came together to draft and sign the Charter establishing the United Nations.
TR Küresel tarih, 26 Haziran 1945‘de Fairmont San Francisco’nun Garden Room’unda 50 ülkenin Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’ni hazırlamak ve imzalamak için bir araya gelmesiyle yazılıyor.
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
history | tarih |
fairmont | fairmont |
san | san |
june | haziran |
and | ve |
nations | milletler |
of | in |
to | araya |
sign | için |
the | bir |
EN We missed each other a lot! This was the feeling everyone shared on this special evening in the garden of a downtown hotel in Istanbul
TR Eğitim İzleme Göstergeleri, ERG tarafından FNF’nin desteğiyle 12-14 Ağustos 2020 tarihlerinde düzenlenen Eğitim Verisi Okuryazarlığı Yaz Okulu kapsamında hazırlandı
inglês | turco |
---|---|
a | a |
EN Raffles Garden opens its doors to an exciting culinary journey along with shisha selection.
TR Raffles Garden kapılarını bir nargile seçkisi ile birlikte heyecan verici bir mutfak seyahatine açıyor.
inglês | turco |
---|---|
raffles | raffles |
exciting | heyecan verici |
culinary | mutfak |
doors | kapı |
EN Amidst the land of a million palm trees,Raffles Al Areen has gifted its palace with a rich and enchanting secret garden, flourishing under the care of the in-house palace botanist and continually growing with each visiting guest
TR Bir milyon palmiye ağacı arasında bulunan Raffles Al Areen, saray botanistinin özenli bakımı ile yeşeren ve ziyaret eden her bir misafirimiz ile sürekli olarak büyüyen zengin ve büyüleyici bir gizli bahçe ile sarayını süslüyor
inglês | turco |
---|---|
million | milyon |
raffles | raffles |
al | al |
rich | zengin |
enchanting | büyüleyici |
secret | gizli |
garden | bahçe |
continually | sürekli |
growing | büyüyen |
visiting | ziyaret |
and | ve |
care | bakım |
a | bir |
of | her |
EN A variety of restaurants including a big garden with lounges, a bar and a wide range of breakfast and brunch options provide pure culinary enjoyment
TR Şezlonglar bulunan büyük bir bahçe içeren çeşitli restoranlar, bir bar ve çok çeşitli kahvaltı ve brunch seçenekleri olağanüstü bir mutfak zevkini yansıtır
inglês | turco |
---|---|
restaurants | restoranlar |
big | büyük |
garden | bahçe |
bar | bar |
brunch | brunch |
options | seçenekleri |
culinary | mutfak |
breakfast | kahvaltı |
variety | çeşitli |
and | ve |
a | bir |
EN While we were making our preparations at the garden of Support to Life House in Küçükçekmece, two women appeared
TR Küçükçekmece’deki İstanbul Hayata Destek Evi’nin bahçesinde biz hazırlıklarımızı yaparken iki kadın çıkageldi
inglês | turco |
---|---|
while | yaparken |
support | destek |
women | kadın |
we | biz |
to life | hayata |
EN While we were making our preparations at the garden of Support to Life House in Küçükçekmece, two women appeared
TR Küçükçekmece’deki İstanbul Hayata Destek Evi’nin bahçesinde biz hazırlıklarımızı yaparken iki kadın çıkageldi
inglês | turco |
---|---|
while | yaparken |
support | destek |
women | kadın |
we | biz |
to life | hayata |
EN Home and garden accessories Website Template
TR Ev ve bahçe aksesuarları Web Sitesi Şablonu
inglês | turco |
---|---|
garden | bahçe |
accessories | aksesuarlar |
and | ve |
EN Socios.com to Receive Significant Exposure Throughout Knicks and Rangers Games at The Garden and (...)
TR LONDRA ? 9 ARALIK: Crystal Palace, spor ve eğlence endüstrisi için dünyanın önde gele (...)
inglês | turco |
---|---|
and | ve |
to | için |
EN Choose among elegant boardrooms, grand ballrooms and meeting rooms with smart technology. Natural light, pristine garden views and urban locations are three more reasons to choose Fairmont.
TR Şık yönetim kurulu odaları, büyük balo salonları ve akıllı teknoloji bulunan toplantı salonları arasında seçim yapın. Doğal ışık, bakir bahçe manzaraları ve kentsel konumlar Fairmont’u seçmek için fazladan üç nedendir.
inglês | turco |
---|---|
rooms | odalar |
technology | teknoloji |
natural | doğal |
garden | bahçe |
views | manzaralar |
urban | kentsel |
smart | akıllı |
meeting | toplantı |
light | ışık |
and | ve |
are | bulunan |
choose | seçim |
locations | konumlar |
more | fazladan |
grand | büyük |
to | yapın |
EN Global history was made in the Garden Room of Fairmont San Francisco on June 26, 1945, when 50 countries came together to draft and sign the Charter establishing the United Nations.
TR Küresel tarih, 26 Haziran 1945‘de Fairmont San Francisco’nun Garden Room’unda 50 ülkenin Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’ni hazırlamak ve imzalamak için bir araya gelmesiyle yazılıyor.
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
history | tarih |
fairmont | fairmont |
san | san |
june | haziran |
and | ve |
nations | milletler |
of | in |
to | araya |
sign | için |
the | bir |
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
inglês | turco |
---|---|
organic | organik |
lights | ışıkları |
important | önemli |
and | ve |
or | veya |
are | bunlar |
EN Choose among elegant boardrooms, grand ballrooms and meeting rooms with smart technology. Natural light, pristine garden views and urban locations are three more reasons to choose Fairmont.
TR Şık yönetim kurulu odaları, büyük balo salonları ve akıllı teknoloji bulunan toplantı salonları arasında seçim yapın. Doğal ışık, bakir bahçe manzaraları ve kentsel konumlar Fairmont’u seçmek için fazladan üç nedendir.
inglês | turco |
---|---|
rooms | odalar |
technology | teknoloji |
natural | doğal |
garden | bahçe |
views | manzaralar |
urban | kentsel |
smart | akıllı |
meeting | toplantı |
light | ışık |
and | ve |
are | bulunan |
choose | seçim |
locations | konumlar |
more | fazladan |
grand | büyük |
to | yapın |
EN Global history was made in the Garden Room of Fairmont San Francisco on June 26, 1945, when 50 countries came together to draft and sign the Charter establishing the United Nations.
TR Küresel tarih, 26 Haziran 1945‘de Fairmont San Francisco’nun Garden Room’unda 50 ülkenin Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’ni hazırlamak ve imzalamak için bir araya gelmesiyle yazılıyor.
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
history | tarih |
fairmont | fairmont |
san | san |
june | haziran |
and | ve |
nations | milletler |
of | in |
to | araya |
sign | için |
the | bir |
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
inglês | turco |
---|---|
organic | organik |
lights | ışıkları |
important | önemli |
and | ve |
or | veya |
are | bunlar |
EN For his song “Not Angry”, Chris James shot a video in his grandma’s garden in Hilden. It has now gone viral in China. How did that happen?
TR Almanya’dan bu genç kadın ve erkekler 2022’de dikkatleri üzerlerine çekme şansına sahip. İsimlerini hatırlamakta fayda var.
inglês | turco |
---|---|
a | var |
that | sahip |
EN While we were making our preparations at the garden of Support to Life House in Küçükçekmece, two women appeared
TR Küçükçekmece’deki İstanbul Hayata Destek Evi’nin bahçesinde biz hazırlıklarımızı yaparken iki kadın çıkageldi
inglês | turco |
---|---|
while | yaparken |
support | destek |
women | kadın |
we | biz |
to life | hayata |
EN While we were making our preparations at the garden of Support to Life House in Küçükçekmece, two women appeared
TR Küçükçekmece’deki İstanbul Hayata Destek Evi’nin bahçesinde biz hazırlıklarımızı yaparken iki kadın çıkageldi
inglês | turco |
---|---|
while | yaparken |
support | destek |
women | kadın |
we | biz |
to life | hayata |
EN Choose among elegant boardrooms, grand ballrooms and meeting rooms with smart technology. Natural light, pristine garden views and urban locations are three more reasons to choose Fairmont.
TR Şık yönetim kurulu odaları, büyük balo salonları ve akıllı teknoloji bulunan toplantı salonları arasında seçim yapın. Doğal ışık, bakir bahçe manzaraları ve kentsel konumlar Fairmont’u seçmek için fazladan üç nedendir.
inglês | turco |
---|---|
rooms | odalar |
technology | teknoloji |
natural | doğal |
garden | bahçe |
views | manzaralar |
urban | kentsel |
smart | akıllı |
meeting | toplantı |
light | ışık |
and | ve |
are | bulunan |
choose | seçim |
locations | konumlar |
more | fazladan |
grand | büyük |
to | yapın |
EN Global history was made in the Garden Room of Fairmont San Francisco on June 26, 1945, when 50 countries came together to draft and sign the Charter establishing the United Nations.
TR Küresel tarih, 26 Haziran 1945‘de Fairmont San Francisco’nun Garden Room’unda 50 ülkenin Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’ni hazırlamak ve imzalamak için bir araya gelmesiyle yazılıyor.
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
history | tarih |
fairmont | fairmont |
san | san |
june | haziran |
and | ve |
nations | milletler |
of | in |
to | araya |
sign | için |
the | bir |
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
inglês | turco |
---|---|
organic | organik |
lights | ışıkları |
important | önemli |
and | ve |
or | veya |
are | bunlar |
EN Choose among elegant boardrooms, grand ballrooms and meeting rooms with smart technology. Natural light, pristine garden views and urban locations are three more reasons to choose Fairmont.
TR Şık yönetim kurulu odaları, büyük balo salonları ve akıllı teknoloji bulunan toplantı salonları arasında seçim yapın. Doğal ışık, bakir bahçe manzaraları ve kentsel konumlar Fairmont’u seçmek için fazladan üç nedendir.
inglês | turco |
---|---|
rooms | odalar |
technology | teknoloji |
natural | doğal |
garden | bahçe |
views | manzaralar |
urban | kentsel |
smart | akıllı |
meeting | toplantı |
light | ışık |
and | ve |
are | bulunan |
choose | seçim |
locations | konumlar |
more | fazladan |
grand | büyük |
to | yapın |
EN Global history was made in the Garden Room of Fairmont San Francisco on June 26, 1945, when 50 countries came together to draft and sign the Charter establishing the United Nations.
TR Küresel tarih, 26 Haziran 1945‘de Fairmont San Francisco’nun Garden Room’unda 50 ülkenin Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’ni hazırlamak ve imzalamak için bir araya gelmesiyle yazılıyor.
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
history | tarih |
fairmont | fairmont |
san | san |
june | haziran |
and | ve |
nations | milletler |
of | in |
to | araya |
sign | için |
the | bir |
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
inglês | turco |
---|---|
organic | organik |
lights | ışıkları |
important | önemli |
and | ve |
or | veya |
are | bunlar |
EN Choose among elegant boardrooms, grand ballrooms and meeting rooms with smart technology. Natural light, pristine garden views and urban locations are three more reasons to choose Fairmont.
TR Şık yönetim kurulu odaları, büyük balo salonları ve akıllı teknoloji bulunan toplantı salonları arasında seçim yapın. Doğal ışık, bakir bahçe manzaraları ve kentsel konumlar Fairmont’u seçmek için fazladan üç nedendir.
inglês | turco |
---|---|
rooms | odalar |
technology | teknoloji |
natural | doğal |
garden | bahçe |
views | manzaralar |
urban | kentsel |
smart | akıllı |
meeting | toplantı |
light | ışık |
and | ve |
are | bulunan |
choose | seçim |
locations | konumlar |
more | fazladan |
grand | büyük |
to | yapın |
EN Global history was made in the Garden Room of Fairmont San Francisco on June 26, 1945, when 50 countries came together to draft and sign the Charter establishing the United Nations.
TR Küresel tarih, 26 Haziran 1945‘de Fairmont San Francisco’nun Garden Room’unda 50 ülkenin Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’ni hazırlamak ve imzalamak için bir araya gelmesiyle yazılıyor.
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
history | tarih |
fairmont | fairmont |
san | san |
june | haziran |
and | ve |
nations | milletler |
of | in |
to | araya |
sign | için |
the | bir |
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
inglês | turco |
---|---|
organic | organik |
lights | ışıkları |
important | önemli |
and | ve |
or | veya |
are | bunlar |
EN Choose among elegant boardrooms, grand ballrooms and meeting rooms with smart technology. Natural light, pristine garden views and urban locations are three more reasons to choose Fairmont.
TR Şık yönetim kurulu odaları, büyük balo salonları ve akıllı teknoloji bulunan toplantı salonları arasında seçim yapın. Doğal ışık, bakir bahçe manzaraları ve kentsel konumlar Fairmont’u seçmek için fazladan üç nedendir.
inglês | turco |
---|---|
rooms | odalar |
technology | teknoloji |
natural | doğal |
garden | bahçe |
views | manzaralar |
urban | kentsel |
smart | akıllı |
meeting | toplantı |
light | ışık |
and | ve |
are | bulunan |
choose | seçim |
locations | konumlar |
more | fazladan |
grand | büyük |
to | yapın |
EN Global history was made in the Garden Room of Fairmont San Francisco on June 26, 1945, when 50 countries came together to draft and sign the Charter establishing the United Nations.
TR Küresel tarih, 26 Haziran 1945‘de Fairmont San Francisco’nun Garden Room’unda 50 ülkenin Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’ni hazırlamak ve imzalamak için bir araya gelmesiyle yazılıyor.
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
history | tarih |
fairmont | fairmont |
san | san |
june | haziran |
and | ve |
nations | milletler |
of | in |
to | araya |
sign | için |
the | bir |
EN And we realize it isn’t just a matter of turning off lights or planting an organic garden, although these are important
TR Ve, sadece ışıkları kapatmak veya organik bahçeler yapmaktan, ki bunlar da önemli, daha fazlası olduğunun farkındayız
inglês | turco |
---|---|
organic | organik |
lights | ışıkları |
important | önemli |
and | ve |
or | veya |
are | bunlar |
EN Global history was made in the Garden Room of Fairmont San Francisco on June 26, 1945, when 50 countries came together to draft and sign the Charter establishing the United Nations.
TR Küresel tarih, 26 Haziran 1945‘de Fairmont San Francisco’nun Garden Room’unda 50 ülkenin Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’ni hazırlamak ve imzalamak için bir araya gelmesiyle yazılıyor.
inglês | turco |
---|---|
global | küresel |
history | tarih |
fairmont | fairmont |
san | san |
june | haziran |
and | ve |
nations | milletler |
of | in |
to | araya |
sign | için |
the | bir |
Mostrando 50 de 50 traduções