DE Dies kann helfen, die Schande über das, woran Sie leiden, zu lindern und Ihnen zusätzliche Möglichkeiten zur Unterstützung zu geben.
"möglichkeiten geben" em alemão pode ser traduzido nas seguintes palavras/frases turco:
DE Dies kann helfen, die Schande über das, woran Sie leiden, zu lindern und Ihnen zusätzliche Möglichkeiten zur Unterstützung zu geben.
TR Bu, acı çektiğiniz şeyle ilgili utancınızı hafifletmeye yardımcı olabilir ve size destek için ek yollar sağlayabilir.
alemão | turco |
---|---|
kann | olabilir |
zusätzliche | ek |
möglichkeiten | yollar |
unterstützung | destek |
geben | için |
und | yardımcı |
DE Es ist wichtig zu beachten, dass nicht jede Kundennachricht ein Ticket sein sollte, deshalb sollte es verschiedene Möglichkeiten geben, mit Unternehmen zu interagieren, sei es im Gespräch oder über ein Ticketsystem
TR Her müşteri mesajının bir bilet olmaması gerektiğine dikkat etmek önemlidir, bu yüzden ister sohbet ister bir bilet sistemi aracılığıyla şirketlerle etkileşimin farklı yolları olmalıdır
alemão | turco |
---|---|
beachten | dikkat |
deshalb | bu yüzden |
möglichkeiten | yollar |
zu | etmek |
nicht | bir |
dass | bu |
DE Finden Sie die besten SEO-Keyword-Möglichkeiten, indem Sie unsere aktuelle globale Datenbank durchsuchen. Geben Sie einfach ein Wort oder einen Satz ein, um eine Liste relevanter verwandter Keywords mit Suchvolumen und Schwierigkeitsgrad anzuzeigen.
TR Güncel küresel veritabanımızda arama yaparak en iyi SEO anahtar kelime fırsatlarını bulun. Arama hacimleri ve zorluk dereceleriyle birlikte ilgili anahtar kelimelerin bir listesini görmek için bir kelime veya kelime öbeği girmeniz yeterlidir.
alemão | turco |
---|---|
aktuelle | güncel |
globale | küresel |
datenbank | veritabanı |
liste | listesini |
seo | seo |
möglichkeiten | fırsatlarını |
finden | bulun |
durchsuchen | arama |
geben | için |
und | ve |
oder | veya |
besten | en |
DE Es ist wichtig zu beachten, dass nicht jede Kundennachricht ein Ticket sein sollte, deshalb sollte es verschiedene Möglichkeiten geben, mit Unternehmen zu interagieren, sei es im Gespräch oder über ein Ticketsystem
TR Her müşteri mesajının bir bilet olmaması gerektiğine dikkat etmek önemlidir, bu yüzden ister sohbet ister bir bilet sistemi aracılığıyla şirketlerle etkileşimin farklı yolları olmalıdır
alemão | turco |
---|---|
beachten | dikkat |
deshalb | bu yüzden |
möglichkeiten | yollar |
zu | etmek |
nicht | bir |
dass | bu |
DE Wir setzen uns dafür ein, den Menschen neue Möglichkeiten zur Äußerung ihrer Meinung zu geben
TR Amacımız, insanların düşüncelerini ve görüşlerini paylaşmaları için yeni yollar geliştirmek
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
menschen | insanlar |
uns | ve |
geben | için |
DE Wir setzen uns dafür ein, den Menschen neue Möglichkeiten zur Äußerung ihrer Meinung zu geben
TR Amacımız, insanların düşüncelerini ve görüşlerini paylaşmaları için yeni yollar geliştirmek
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
menschen | insanlar |
uns | ve |
geben | için |
DE Wir setzen uns dafür ein, den Menschen neue Möglichkeiten zur Äußerung ihrer Meinung zu geben
TR Amacımız, insanların düşüncelerini ve görüşlerini paylaşmaları için yeni yollar geliştirmek
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
menschen | insanlar |
uns | ve |
geben | için |
DE Wir setzen uns dafür ein, den Menschen neue Möglichkeiten zur Äußerung ihrer Meinung zu geben
TR Amacımız, insanların düşüncelerini ve görüşlerini paylaşmaları için yeni yollar geliştirmek
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
menschen | insanlar |
uns | ve |
geben | için |
DE Wir setzen uns dafür ein, den Menschen neue Möglichkeiten zur Äußerung ihrer Meinung zu geben
TR Amacımız, insanların düşüncelerini ve görüşlerini paylaşmaları için yeni yollar geliştirmek
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
menschen | insanlar |
uns | ve |
geben | için |
DE Wir setzen uns dafür ein, den Menschen neue Möglichkeiten zur Äußerung ihrer Meinung zu geben
TR Amacımız, insanların düşüncelerini ve görüşlerini paylaşmaları için yeni yollar geliştirmek
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
menschen | insanlar |
uns | ve |
geben | için |
DE Wir setzen uns dafür ein, den Menschen neue Möglichkeiten zur Äußerung ihrer Meinung zu geben
TR Amacımız, insanların düşüncelerini ve görüşlerini paylaşmaları için yeni yollar geliştirmek
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
menschen | insanlar |
uns | ve |
geben | için |
DE Wir setzen uns dafür ein, den Menschen neue Möglichkeiten zur Äußerung ihrer Meinung zu geben
TR Amacımız, insanların düşüncelerini ve görüşlerini paylaşmaları için yeni yollar geliştirmek
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
menschen | insanlar |
uns | ve |
geben | için |
DE Wir setzen uns dafür ein, den Menschen neue Möglichkeiten zur Äußerung ihrer Meinung zu geben
TR Amacımız, insanların düşüncelerini ve görüşlerini paylaşmaları için yeni yollar geliştirmek
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
menschen | insanlar |
uns | ve |
geben | için |
DE Wir setzen uns dafür ein, den Menschen neue Möglichkeiten zur Äußerung ihrer Meinung zu geben
TR Amacımız, insanların düşüncelerini ve görüşlerini paylaşmaları için yeni yollar geliştirmek
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
menschen | insanlar |
uns | ve |
geben | için |
DE Wir setzen uns dafür ein, den Menschen neue Möglichkeiten zur Äußerung ihrer Meinung zu geben
TR Amacımız, insanların düşüncelerini ve görüşlerini paylaşmaları için yeni yollar geliştirmek
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
menschen | insanlar |
uns | ve |
geben | için |
DE Wir setzen uns dafür ein, den Menschen neue Möglichkeiten zur Äußerung ihrer Meinung zu geben
TR Amacımız, insanların düşüncelerini ve görüşlerini paylaşmaları için yeni yollar geliştirmek
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
menschen | insanlar |
uns | ve |
geben | için |
DE Wenn du es einmal gesehen hast, wird es keine Angst mehr geben und es wird keinen der Eltern geben, die als "Technophobe" gegangen sind.
TR Karşılaştığınız zaman, hiçbir korku olmayacak ve “Teknofobik” olarak kalan ebeveynlerin hiçbiri olmayacak.
alemão | turco |
---|---|
als | olarak |
keinen | hiçbir |
der | ve |
DE Wenn Sie eine Landkarte erstellen, um Daten anzuzeigen, geben Sie Ihre Werte in die Spalten ein. Sie können jeder Spalte einen bestimmten Titel geben.
TR Haritanızı çevrimiçi paylaştığınızda doğru şekilde etiketlenmesi için her sütun için bir başlık oluşturduğunuzdan emin olun.
alemão | turco |
---|---|
titel | başlık |
geben | için |
werte | bir |
DE Screenreader, Spracherkennung und ganz neue Möglichkeiten, die Welt auf deine Weise zu erleben.
TR Ekran okuyucular, sesle yazma özelliği ve dünyayı kendinize göre deneyimlemenin en yeni yollarından bazıları.
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
welt | dünyayı |
zu | bazıları |
und | ve |
DE Eine tolle Nutzererfahrung auf Einsteiger-Smartphones. Mit integrierten neuen Apps für mehr Möglichkeiten.
TR Giriş seviyesi akıllı telefonlar için güçlü bir deneyim. Daha fazla şey yapabilen yeni uygulamarla birlikte.
alemão | turco |
---|---|
neuen | yeni |
für | için |
DE Neue Möglichkeiten auf Android (Go-Edition)
TR Android (Go sürümü) ile keşfetmenin yeni yolları.
alemão | turco |
---|---|
neue | yeni |
möglichkeiten | yollar |
auf | ile |
android | android |
DE Es gibt für Forscher mehr Möglichkeiten als je zuvor, mehr Arten von Forschungsergebnissen zu teilen
TR Araştırmacıların eskisinden çok daha fazla araştırma sonucunu paylaşabilmeleri için daha fazla seçenek bulunuyor
alemão | turco |
---|---|
gibt | i |
forscher | araştırmacılar |
zuvor | daha |
von | in |
DE Das Mendeley Research Network verbindet Forscher aus verschiedenen Bereichen und Gebieten und bietet eine Plattform für den Austausch von Ideen, Zusammenarbeit und neuen Möglichkeiten.
TR Mendeley Araştırma Ağı farklı alanlarda ve bölgelerde çalışan araştırmacıların aralarında bağlantı kurarak fikir alışverişi yapmak, ortak çalışmak ve yeni fırsatlar keşfetmek için bir platform sağlar
alemão | turco |
---|---|
mendeley | mendeley |
research | araştırma |
forscher | araştırmacılar |
bietet | sağlar |
plattform | platform |
ideen | fikir |
zusammenarbeit | ortak |
neuen | yeni |
möglichkeiten | fırsatlar |
network | ağı |
und | ve |
verschiedenen | farklı |
DE Welche Möglichkeiten habe ich in Bezug auf den Datenschutz?
TR Gizlilik seçeneklerim nelerdir?
alemão | turco |
---|---|
datenschutz | gizlilik |
DE Es ist uns wichtig, dir wirkungsvolle Datenschutzeinstellungen zur Verfügung zu stellen. Du hast verschiedene Möglichkeiten, um die Verwendung von Cookies durch uns, unsere Partner und andere Drittanbieter zu kontrollieren oder einzugrenzen:
TR Size anlamlı gizlilik seçenekleri sunmaya özen gösteriyoruz. Bizim, iş ortaklarımızın ve diğer üçüncü taraflerin çerezleri nasıl kullanacağını kontrol etmek veya sınırlandırmak için birkaç seçeneğiniz vardır:
alemão | turco |
---|---|
kontrollieren | kontrol |
es | vardır |
stellen | için |
andere | diğer |
und | ve |
oder | veya |
zu | etmek |
partner | ortakları |
DE Wenn du nicht möchtest, dass Twitter innerhalb und außerhalb von Twitter interessenbasierte Anzeigen für dich schaltet, hast du verschiedene Möglichkeiten, diese Funktion zu deaktivieren:
TR Twitter'ın size Twitter'da ve diğer sitelerde ilgi alanlarına dayalı reklamlar göstermesini istemiyorsanız, bu özelliği devre dışı bırakmanın çeşitli yolları vardır:
alemão | turco |
---|---|
anzeigen | reklamlar |
möglichkeiten | yollar |
funktion | özelliği |
und | ve |
verschiedene | çeşitli |
zu | e |
diese | bu |
du | size |
nicht | vardır |
DE Allerdings werden deine Möglichkeiten zum Export aller Daten und zur Nutzung anderer Tools eingeschränkt
TR Analytics raporlarına bir günde yapılan maksimum istek sayısı yalnızca 10 ile sınırlıdır (Pro kullanıcıları 3.000 aramaya, Guru — 5.000 aramaya, Business — 10.000 aramaya erişebilir)
alemão | turco |
---|---|
eingeschränkt | sınırlı |
aller | bir |
werden | ile |
DE Mit Semrush haben wir allen Marketingteams der Universität die Möglichkeiten gegeben, die wir zunächst für die zentralen Websites erfolgreich genutzt hatten.
TR Semrush'ın yardımı ile, üniversitedeki her bir pazarlama ekibinin merkezi siteler için ne yapması gerektiğiyle ilgili cesaretlendirdik.
alemão | turco |
---|---|
semrush | semrush |
zentralen | merkezi |
websites | siteler |
mit | ile |
zunächst | bir |
für | için |
wir | her |
DE „Ich habe noch nie eine lokale Zahnarztpraxis gesehen, die in Google so gut platziert war, wie wir es jetzt sind. Wir sind landesweit sichtbar. Wegen des Tools. So einfach ist das. Und ich nutze nicht einmal 50 % der Möglichkeiten.“
TR ''Şu anda dünyada bulunduğumuz sıralamada olan yerel bir diş hekimliği muayenehanesi görmedim. Bu araç sayesinde ülke çapında sıralanıyoruz. İşte bu kadar basit. Daha %50'sini bile kullanmadım.''
alemão | turco |
---|---|
lokale | yerel |
einfach | basit |
in | çapında |
die | araç |
und | sayesinde |
DE „Am meisten schätze ich an Semrush die Möglichkeiten der Wettbewerbsanalyse. Mehr Daten zu haben macht es viel einfacher, kluge Entscheidungen im Advertising zu treffen.“
TR Semrush ile ilgili favori kısım, rekabetçi zeka için sahip olduğu güç. Daha fazla veriye sahip olduğunuz zaman daha bilinçli reklamcılık kararları vermeyi kolaylaştırıyor. "
alemão | turco |
---|---|
semrush | semrush |
macht | güç |
entscheidungen | kararları |
an | ilgili |
daten | veriye |
zu | için |
mehr | fazla |
DE Wir investieren auch in die Verbesserung unserer Systeme und Prozesse, um Autoren auf diese Vereinbarungen und auf ihre Möglichkeiten der Einhaltung von Vorschriften während ihres Veröffentlichungsweges aufmerksam zu machen.
TR Ayrıca yazarların bu anlaşmalardan ve makale yayınlama sürecinde bu anlaşmalarla uyumlu olan seçeneklerden haberdar olması için sistemlerimiz ve süreçlerimizi iyileştirmeye yatırım yapıyoruz.
alemão | turco |
---|---|
investieren | yatırım |
autoren | yazarlar |
und | ve |
auch | ayrıca |
diese | bu |
DE Dieser breitere Zugang und das Potenzial zur Zusammenarbeit erhöhen die Möglichkeiten, die pharmazeutische Forschung in innovative Richtungen voranzutreiben.
TR Bu daha geniş çaplı erişim ve işbirliği potansiyeli ilaç araştırmalarını yönlerdirme fırsatlarını artırır.
alemão | turco |
---|---|
zugang | erişim |
zusammenarbeit | işbirliği |
und | ve |
dieser | bu |
DE Mit der zunehmenden Digitalisierung der Forschung ergeben sich neue Möglichkeiten, Forschungsdaten zu speichern und zu erhalten
TR Araştırmaların giderek dijitalleşmesiyle birlikte, araştırma verileri depolamak ve korumak için yeni imkanlar ortaya çıkmıştır
alemão | turco |
---|---|
forschung | araştırma |
neue | yeni |
speichern | depolamak |
erhalten | korumak |
und | ve |
zu | için |
DE Die Forschungsbranche ist einzigartig. Sie steckt voller Möglichkeiten, jedoch auch voller Herausforderungen.
TR Araştırma işi benzersiz bir iştir. Olasılıklarla doludur ama aynı zamanda pek çok zorluk içerir.
alemão | turco |
---|---|
jedoch | bir |
einzigartig | benzersiz |
auch | aynı |
DE Kontaktieren Sie uns und erhalten Sie Informationen zu Möglichkeiten im Bereich Business Development. (auf Englisch)
TR İş geliştirme fırsatları hakkında bilgi almak için bizimle temasa geçin. (İngilizce)
alemão | turco |
---|---|
erhalten | almak |
informationen | bilgi |
möglichkeiten | fırsatları |
zu | için |
DE Von der berühmten Gray’s Anatomy bis zu allgemein lesbaren Ressourcen wie Abeloffs Clinical Oncology und Nettlers Atlas of Human Anatomy steht für jede Zielgruppe ein breites Spektrum an Möglichkeiten zur Wahl.
TR Ünlü Gray’s Anatomy'den, Abeloff’s Clinical Oncology ve Nettler’s Atlas of Human Anatomy gibi geniş kapsamlı olarak okunan kaynaklara kadar, hedef kitlenize bağlı olarak içinden seçim yapabileceğiniz tam bir yelpaze mevcuttur.
alemão | turco |
---|---|
atlas | atlas |
wahl | seçim |
breites | geniş |
ressourcen | kaynaklara |
und | ve |
wie | gibi |
DE Platzieren Sie eine herausragende Anzeige und gewinnen Sie die Aufmerksamkeit derjenigen, die aktiv nach neuen, aufregenden Möglichkeiten suchen.
TR Öne çıkan bir reklam koyun ve aktif olarak yeni, heyecan verici fırsatları arayanları kendinize çekin.
alemão | turco |
---|---|
neuen | yeni |
aufregenden | heyecan verici |
aktiv | aktif |
und | ve |
möglichkeiten | fırsatları |
suchen | olarak |
DE Überprüfen Sie die Suchränge Ihrer Website im Zeitverlauf, vergleichen Sie sie mit Ihren Mitbewerbern, und entdecken Sie neue Möglichkeiten, in die Top-Ergebnisse von Google zu gelangen.
TR Websitenizin zaman içindeki arama sıralamalarını kontrol edin, rakiplerinizle kıyaslayın ve Google'ın en iyi sonuçlarına girebilmek için yeni fırsatları keşfedin.
alemão | turco |
---|---|
entdecken | keşfedin |
neue | yeni |
website | kontrol |
und | ve |
möglichkeiten | fırsatları |
zu | için |
DE Entdecken Sie Ihre Möglichkeiten, in den Abschnitt „Hervorgehobene Snippets“ der Google-SERP zu gelangen
TR Öne çıkan snippet'ler bölümü ile Google arama sonuç sayfasında (SERP) görünmek için fırsatları keşfedin
alemão | turco |
---|---|
serp | serp |
möglichkeiten | fırsatları |
entdecken | keşfedin |
sie | ile |
zu | için |
DE Mit Position Tracking können Sie nicht nur Ihre Mitbewerber detailliert analysieren, die Ihnen Website-Traffic wegschnappen, sondern auch neue Keyword-Möglichkeiten für Ihre Inhalte erkennen.
TR Pozisyon İzleme aracı ile, websitenizden trafiği uzaklaştıran rakiplerinizin detaylı analizini yapmakla kalmayıp, içerikleriniz için yeni anahtar kelime fırsatlarını belirlemenize yardımcı olacak kusursuz bilgiler de alacaksınız.
alemão | turco |
---|---|
position | pozisyon |
mitbewerber | rakiplerinizin |
neue | yeni |
traffic | trafiği |
möglichkeiten | fırsatlarını |
keyword | anahtar |
auch | de |
mit | ile |
erkennen | için |
DE Erkunden Sie Möglichkeiten zur Geschäftserweiterung
TR İşletmenizin genişlemesi için fırsatları keşfedin
alemão | turco |
---|---|
erkunden | keşfedin |
sie | için |
möglichkeiten | fırsatları |
DE Ja, und du kannst sogar bis zu 1.000 Reihen pro Report und 10.000 Reihen pro Monat exportieren. Zusammen mit unseren vielen Möglichkeiten, Daten zu filtern und zu sortieren, solltest du problemlos Zugriff auf die wichtigsten Backlink-Daten haben.
TR Evet, hatta rapor başına 1.000’e kadar ve ayda 10.000 adet satırı dışa aktarabilirsiniz. Buna çok sayıdaki sıralama ve filtreleme seçeneğimizi ekledikten sonra en önemli backlink verilerini kolayca süzgeçten geçirebilmelisiniz.
alemão | turco |
---|---|
report | rapor |
daten | verilerini |
problemlos | kolayca |
backlink | backlink |
ja | evet |
und | ve |
sogar | hatta |
wichtigsten | en |
DE Analysiere die Backlinks deiner Konkurrenten und finde Möglichkeiten für den Linkaufbau auf Seiten mit viel organischem Traffic
TR Büyük miktarda arama trafiğine sahip sayfalarda bağlantı kurma fırsatları için rakiplerinizin backlinkleri tersine işleyin
alemão | turco |
---|---|
konkurrenten | rakiplerinizin |
für | için |
möglichkeiten | fırsatları |
DE Und wenn du deine Website im Site Audit crawlst, generiert der "Link Möglichkeiten"-Report automatisch Ideen für weitere interne Links.
TR Site Denetimini kullanarak web sitenizi taramanız durumunda, “Bağlantı Fırsatları” raporu sizin için otomatik dahili bağlantı fikirleri üretir.
alemão | turco |
---|---|
möglichkeiten | fırsatlar |
automatisch | otomatik |
ideen | fikirleri |
interne | dahili |
website | web |
site | site |
für | için |
DE Führen Sie ein technisches SEO-Audit durch, egal ob Sie eine neue Website erstellen, Ihre Website umziehen oder nach Möglichkeiten suchen, die Suchleistung zu verbessern.
TR İster bir web sitesi başlatıyor, ister web sitenizi taşıyor veya arama performansını iyileştirmenin yollarını arıyor olun, kolayca teknik SEO denetimi yapın.
alemão | turco |
---|---|
technisches | teknik |
möglichkeiten | yollar |
suchen | arama |
ihre website | sitenizi |
seo | seo |
audit | denetimi |
zu | yapın |
oder | veya |
egal | bir |
DE Unseren Gästen bieten wir eine Welt voll inspirierender Erlebnisse, intuitivem Service und unendlichen Möglichkeiten
TR Misafirlerimize yolculukları boyunca sınırsız bağlantılar, sezgisel hizmetler ve ilham veren deneyimler dünyasına erişim imkanı sunuyoruz
alemão | turco |
---|---|
bieten | sunuyoruz |
welt | dünyasına |
erlebnisse | deneyimler |
service | hizmetler |
und | ve |
DE YouTrack ruft jetzt nicht nur Commits und Merge-Requests ab, sondern enthält auch eine GitLab-CI/CD-Integration, die Ihnen mehr Möglichkeiten zur Strukturierung Ihres Entwicklungsprozesses bietet
TR Commit ve merge isteklerini getirmenin yanı sıra, YouTrack artık GitLab CI/CD ile entegre çalışarak süreçlerinizi organize etmenizi sağlayan daha fazla seçenek sunuyor
alemão | turco |
---|---|
integration | entegre |
und | ve |
jetzt | artık |
bietet | sunuyor |
sondern | daha |
mehr | daha fazla |
DE Natürlich können Sie sich eine kostenlose Tour machen und sehen, was hier auf der Online Sex Cam los ist. Der Registrierungsprozess ist jedoch einfach und bietet Ihnen folgende Möglichkeiten:
TR Elbette ücretsiz bir tura katılabilir ve çevrimiçi seks kamerası 'nda neler olup bittiğini görebilirsiniz. Ancak kayıt işlemi basittir ve size şu fırsatları sunar:
alemão | turco |
---|---|
sex | seks |
bietet | sunar |
kostenlose | ücretsiz |
online | çevrimiçi |
was | neler |
jedoch | bir |
ihnen | size |
und | ve |
möglichkeiten | fırsatları |
DE Das Brautpaar kann vom opulenten, traditionellen Kristallballsaal bis zu unserem berühmten Englischen Rosengarten aus einer Fülle eleganter Möglichkeiten für ihren besonderen Tag wählen.
TR Gösterişli ve geleneksel Kristal Balo Salonumuzdan ünlü İngiliz Gül Bahçemize, gelin adayları özel günleri için zengin zerafet seçeneklerine sahip olacaktır.
alemão | turco |
---|---|
traditionellen | geleneksel |
berühmten | ünlü |
ihren | ve |
DE Er verfügte über ein Arsenal stimmlicher Möglichkeiten, das mit dem keines anderen männlichen Sängers vergleichbar ist
TR Grammy tarihinde jazz, pop ve R&B olmak üzere 3 farklı kategoride ödül kazanan tek şarkıcıdır
alemão | turco |
---|---|
anderen | farklı |
ist | olmak |
das | ve |
Mostrando 50 de 50 traduções