TR Pandemiyle birlikte danışanlarımıza ulaşabilmek için Bilgi ve Destek Hattı’nı kurarak Nisan ayı itibariyle vaka yönetimi, psikososyal ve psikolojik destek ve yasal destek hizmetlerini telefon hattı üzerinden devam ettirdik
"pandemiyle birlikte danışanlarımıza" in Turks kan worden vertaald in de volgende Engels woorden/zinnen:
TR Pandemiyle birlikte danışanlarımıza ulaşabilmek için Bilgi ve Destek Hattı’nı kurarak Nisan ayı itibariyle vaka yönetimi, psikososyal ve psikolojik destek ve yasal destek hizmetlerini telefon hattı üzerinden devam ettirdik
EN Following the pandemic, in order to reach our beneficiaries, we established the Information and Support Line and continued case management, psychosocial and psychological support and legal support services by phone as of April
Turks | Engels |
---|---|
hattı | line |
nisan | april |
itibariyle | as of |
vaka | case |
psikolojik | psychological |
yasal | legal |
telefon | phone |
devam | continued |
TR Pandemiyle birlikte danışanlarımıza ulaşabilmek için Bilgi ve Destek Hattı’nı kurarak Nisan ayı itibariyle vaka yönetimi, psikososyal ve psikolojik destek ve yasal destek hizmetlerini telefon hattı üzerinden devam ettirdik
EN Following the pandemic, in order to reach our beneficiaries, we established the Information and Support Line and continued case management, psychosocial and psychological support and legal support services by phone as of April
Turks | Engels |
---|---|
hattı | line |
nisan | april |
itibariyle | as of |
vaka | case |
psikolojik | psychological |
yasal | legal |
telefon | phone |
devam | continued |
TR Pandemiyle birlikte danışanlarımıza ulaşabilmek için Bilgi ve Destek Hattı’nı kurarak Nisan ayı itibariyle vaka yönetimi, psikososyal ve psikolojik destek ve yasal destek hizmetlerini telefon hattı üzerinden devam ettirdik
EN Following the pandemic, in order to reach our beneficiaries, we established the Information and Support Line and continued case management, psychosocial and psychological support and legal support services by phone as of April
Turks | Engels |
---|---|
hattı | line |
nisan | april |
itibariyle | as of |
vaka | case |
psikolojik | psychological |
yasal | legal |
telefon | phone |
devam | continued |
TR Pandemiyle birlikte danışanlarımıza ulaşabilmek için Bilgi ve Destek Hattı’nı kurarak Nisan ayı itibariyle vaka yönetimi, psikososyal ve psikolojik destek ve yasal destek hizmetlerini telefon hattı üzerinden devam ettirdik
EN Following the pandemic, in order to reach our beneficiaries, we established the Information and Support Line and continued case management, psychosocial and psychological support and legal support services by phone as of April
Turks | Engels |
---|---|
hattı | line |
nisan | april |
itibariyle | as of |
vaka | case |
psikolojik | psychological |
yasal | legal |
telefon | phone |
devam | continued |
TR Uzaktan eğitime nasıl erişilebileceğine ilişkin bilgilendirme çalışmalarının yanı sıra, ihtiyaç sahibi çocuk danışanlarımıza eğitime devam edebilmesi için elzem olan eğitim malzemelerini içeren paketler ulaştırdık
EN We provided information on how to access distance education, and we delivered packages containing educational materials that are essential for children in need to continue to learn
Turks | Engels |
---|---|
bilgilendirme | information |
ihtiyaç | need |
çocuk | children |
olan | are |
içeren | containing |
paketler | packages |
TR Kapasite geliştirme toplantılarını yüz yüze devam ettirirken, pandemiyle birlikte hayatımıza çevrimiçi kapasite geliştirme toplantıları girdi
EN Since the turnout was beyond our expectations, we increased the number of sessions
TR Kapasite geliştirme toplantılarını yüz yüze devam ettirirken, pandemiyle birlikte hayatımıza çevrimiçi kapasite geliştirme toplantıları girdi
EN Since the turnout was beyond our expectations, we increased the number of sessions
TR Kapasite geliştirme toplantılarını yüz yüze devam ettirirken, pandemiyle birlikte hayatımıza çevrimiçi kapasite geliştirme toplantıları girdi
EN Since the turnout was beyond our expectations, we increased the number of sessions
TR Blended Learning uzmanı ve RWTH’de profesör olan Heribert Nacken alan dergisi “Forschung & Lehre”ye yaptığı açıklamada “Pandemiyle birlikte bu olanaklar daha geniş biçimde kullanılıyor” diyor
EN “Because of the pandemic more widespread use is now being made of such options”, explained blended learning expert and RWTH professor Heribert Nacken in an interview with the specialist magazine “Forschung & Lehre”
Turks | Engels |
---|---|
ve | and |
profesör | professor |
TR Bu durum, şimdiye kadar nüfus düşüşünden muzdarip olan pek çok köy için iyi bir haber; pandemiyle birlikte, uzun vadede kırsal bölgeler yeniden daha çekici hale gelebilir.
EN This is good news for many villages that have previously suffered from depopulation – rural areas could become more attractive again as a result of the pandemic.
Turks | Engels |
---|---|
iyi | good |
haber | news |
kırsal | rural |
yeniden | again |
çekici | attractive |
TR Scholz‘dan Pandemiyle Kararlı Mücadele Sözü
EN Scholz promises decisive action to combat coronavirus pandemic
Turks | Engels |
---|---|
dan | to |
mücadele | combat |
TR Covax, pandemiyle küresel düzeyde mücadele amacıyla 2020 Nisanında hayata geçirilen KOVID-19 Araçlarına Erişim Hızlandırıcısı’nın (ACT Accelerator) dört sütunundan biri
EN Covax is one of the four pillars of the ACT Accelerator (Access to Covid-19 Tools), which was founded in April 2020 to combat the pandemic worldwide
Turks | Engels |
---|---|
covax | covax |
mücadele | combat |
erişim | access |
TR Korona: Pandemiyle mücadelede Almanya’nın sunduğu destek
EN Coronavirus: German support for the fight against the pandemic
Turks | Engels |
---|---|
almanya | german |
destek | support |
TR Korona pandemisinden bu yana günlük iş akışınız nasıl bir çizgi izliyor? 2020 Martından bu yana personelimizin neredeyse tamamı pandemiyle mücadeleye odaklanmak durumunda kaldı
EN How has your work changed since the corona pandemic began? Almost all our employees have had to concentrate on overcoming the pandemic since March 2020
Turks | Engels |
---|---|
korona | corona |
neredeyse | almost |
TR Koronayla gelen yaratıcılık: Alman üniversitelerinin, pandemiyle mücadeleye ufak yenilikçi çözümlerle sağladıkları katkı.
EN The coronavirus is making us inventive: how German universities are helping to master the pandemic with small innovations.
Turks | Engels |
---|---|
alman | german |
TR Pandemiyle Yaşamayı Öğrenmek
EN Learning to live with pandemics
TR İnsanlar bir pandemiyle ilk kez karşı karşıya kalmıyorlar
EN It is not the first time that humankind has faced a pandemic
Turks | Engels |
---|---|
kez | time |
TR İçeriklerinizi kolayca paylaşın..., İçeriklerinizi ekibinizle birlikte planlayın ve zamandan tasarruf etmek için otomatik olarak paylaşın., Sosyal Medya, Yönetim, Platform, Birlikte Çalışma, Yayınlama, Görüşmeler, Dinleme, Raporlama
EN Simplify your social media publishing..., Plan your content, collaborate, and publish automatically to save your time., Social Media, Management, Platform, Collaboration, Publishing, Listening, Engagement, Analytics
Turks | Engels |
---|---|
planlayın | plan |
zamandan | time |
yönetim | management |
platform | platform |
dinleme | listening |
TR Şifrelerinizi güvenle yönetmenin en kolay yolu..., Şifrelerinizi güvenle saklayın ve ekibinizle birlikte her yerden erişin., Sosyal Medya, Yönetim, Platform, Birlikte Çalışma, Yayınlama, Görüşmeler, Dinleme, Raporlama
EN The easiest way to secure your passwords..., Store your passwords and logins and access them anywhere with your team., Social Media, Management, Platform, Collaboration, Publishing, Listening, Engagement, Analytics
Turks | Engels |
---|---|
güvenle | secure |
yolu | way |
birlikte | with |
yerden | to |
erişin | access |
yönetim | management |
platform | platform |
dinleme | listening |
TR İzleyerek öğrenin..., Hazırladığımız eğitim videolarını izleyerek ekibinizle birlikte RADAAR'ı tam potansiyeliyle kullanmaya başlayın., Sosyal Medya, Yönetim, Platform, Birlikte Çalışma, Yayınlama, Görüşmeler, Dinleme, Raporlama
EN If you are a visual learner..., Watch our product training videos and start using RADAAR to its full potential with your team., Social Media, Management, Platform, Collaboration, Publishing, Listening, Engagement, Analytics
Turks | Engels |
---|---|
başlayın | start |
yönetim | management |
platform | platform |
dinleme | listening |
TR Bu, birlikte göz atma teklifinin en büyük avantajlarından biridir: Web sitenizin ziyaretçileriyle birlikte göz atmaya başlamak için herhangi bir ek eklentiye ihtiyacınız yoktur.
EN That is one of the major advantage co-browsing offer: you don't need any additional plugin to start to cobrowse with your website visitors.
Turks | Engels |
---|---|
büyük | major |
biridir | is one |
web | website |
sitenizin | your website |
ek | additional |
ihtiyacınız | need |
TR Pazarda rekabet yüksek olmakla birlikte internetin yoğun kullanımıyla birlikte, her gün binlerce domain kaydediliyor ve bu domainler için bir SSL sertifikası satın alıyor
EN Although the competition is high in the market, with the intense use of the internet, thousands of domains are registered every day and SSL certificates are purchased for these domains
Turks | Engels |
---|---|
rekabet | competition |
yüksek | high |
yoğun | intense |
domainler | domains |
ssl | ssl |
sertifikası | certificates |
satın | purchased |
TR Meselenin içine birlikte girip, birlikte çıkacağız.
EN We will go into the matter together and go out together.
Turks | Engels |
---|---|
içine | into |
birlikte | together |
TR PureTech 130 benzinli motor ve BlueHDi 120 dizel motor 6 ileri manuel şanzıman ile birlikte iken, Stop & Start işlevine bağlı bir EAT6 otomatik şanzıman PureTech 110 benzinli motorla birlikte sunulmaktadır.
EN An EAT6 automatic gearbox linked to the Stop & Start function is available with the PureTech 110 petrol engine while the PureTech 130 petrol engine and BlueHDi 120 diesel engine ship with a 6-speed manual gearbox.
Turks | Engels |
---|---|
motor | engine |
bluehdi | bluehdi |
dizel | diesel |
manuel | manual |
start | start |
bağlı | linked |
otomatik | automatic |
TR Apex 7'nin tanıtımıyla birlikte, bir avuç yeni ürün uygulamaları ile birlikte SteelSeries ürünlerini yeni bir seviyeye taşıyoruz
EN With the introduction of the Apex 7, we are taking SteelSeries Engine to the next level with a handful of new Engine Apps
Turks | Engels |
---|---|
uygulamaları | apps |
steelseries | steelseries |
seviyeye | level |
TR Sivil toplumla birlikte sahada olmanın öğretici olduğunu anlatan Arun, akademideki insanların sivil alanla tanışması ve birlikte öğrenmesinin çok önemli olduğunu söyledi.
EN Explaining that being on the field with the civil society is instructive, Arun said that it is very important for the people in the academy to meet the civic field and learn together.
Turks | Engels |
---|---|
sivil | civil |
ve | and |
önemli | important |
insanları | people |
TR Kibar Holding, geleceğin Kibar’ını yaratabilmek için tüm değer zinciriyle birlikte çalışmakta, “Biz birlikte güçlüyüz” anlayışını teknoloji çalışmalarına da yansıtmaktadır.
EN Kibar Holding works with the entire value chain in order to create the Kibar of the future and reflects the ?WE are strong together? approach to technology studies.
Turks | Engels |
---|---|
holding | holding |
tüm | entire |
değer | value |
teknoloji | technology |
TR İşbu belge, Gizlilik Politikamız ve www.busbud.com adresindeki web sitesinde yayınlanan diğer politika ve kılavuzlarımız (birlikte "Koşullar" olarak anılacaktır) ile birlikte, Busbud Inc
EN This document, together with the Privacy Policy and any other policies or guidelines posted at www.busbud.com (the "Terms") is a contract between you ("you") and Busbud Inc
Turks | Engels |
---|---|
belge | document |
busbud | busbud |
diğer | other |
koşullar | terms |
TR Bu, birlikte göz atma teklifinin en büyük avantajlarından biridir: Web sitenizin ziyaretçileriyle birlikte göz atmaya başlamak için herhangi bir ek eklentiye ihtiyacınız yoktur.
EN That is one of the major advantage co-browsing offer: you don't need any additional plugin to start to cobrowse with your website visitors.
Turks | Engels |
---|---|
büyük | major |
biridir | is one |
web | website |
sitenizin | your website |
ek | additional |
ihtiyacınız | need |
TR Pazarda rekabet yüksek olmakla birlikte internetin yoğun kullanımıyla birlikte, her gün binlerce domain kaydediliyor ve bu domainler için bir SSL sertifikası satın alıyor
EN Although the competition is high in the market, with the intense use of the internet, thousands of domains are registered every day and SSL certificates are purchased for these domains
Turks | Engels |
---|---|
rekabet | competition |
yüksek | high |
yoğun | intense |
domainler | domains |
ssl | ssl |
sertifikası | certificates |
satın | purchased |
TR Sivil toplumla birlikte sahada olmanın öğretici olduğunu anlatan Arun, akademideki insanların sivil alanla tanışması ve birlikte öğrenmesinin çok önemli olduğunu söyledi.
EN Explaining that being on the field with the civil society is instructive, Arun said that it is very important for the people in the academy to meet the civic field and learn together.
Turks | Engels |
---|---|
sivil | civil |
ve | and |
önemli | important |
insanları | people |
TR Türkiye’deki Hak Temelli Sivil Toplum Örgütleri İçin Birlikte (BİRLİKTE II)
EN Together II for Rights-Based CSOs in Turkey
Turks | Engels |
---|---|
türkiye | turkey |
temelli | based |
ii | ii |
TR Altınay, Roketsan ile birlikte Kırıkkale mühimmat imha sistemleri projesine başladı. Bu proje ile birlikte savunma ve havacılık birimi kurulmuş oldu.
EN Altınay started Kırıkkale demilitarization systems project together with Roketsan. Defense and aerospace business unit was established with this project.
Turks | Engels |
---|---|
sistemleri | systems |
başladı | started |
proje | project |
savunma | defense |
birimi | unit |
kurulmuş | established |
oldu | was |
TR PureTech 130 benzinli motor ve BlueHDi 120 dizel motor 6 ileri manuel şanzıman ile birlikte iken, Stop & Start işlevine bağlı bir EAT6 otomatik şanzıman PureTech 110 benzinli motorla birlikte sunulmaktadır.
EN An EAT6 automatic gearbox linked to the Stop & Start function is available with the PureTech 110 petrol engine while the PureTech 130 petrol engine and BlueHDi 120 diesel engine ship with a 6-speed manual gearbox.
Turks | Engels |
---|---|
motor | engine |
bluehdi | bluehdi |
dizel | diesel |
manuel | manual |
start | start |
bağlı | linked |
otomatik | automatic |
TR PureTech 130 benzinli motor ve BlueHDi 120 dizel motor 6 ileri manuel şanzıman ile birlikte iken, Stop & Start işlevine bağlı bir EAT6 otomatik şanzıman PureTech 110 benzinli motorla birlikte sunulmaktadır.
EN An EAT6 automatic gearbox linked to the Stop & Start function is available with the PureTech 110 petrol engine while the PureTech 130 petrol engine and BlueHDi 120 diesel engine ship with a 6-speed manual gearbox.
Turks | Engels |
---|---|
motor | engine |
bluehdi | bluehdi |
dizel | diesel |
manuel | manual |
start | start |
bağlı | linked |
otomatik | automatic |
TR Politika ve yönetişim konusundaki yenilikçi yeni yaklaşımları Dördüncü Endüstri Devriminde birlikte tasarlamak ve yönlendirmek üzere dünyanın dört bir yanından gelen paydaşlarla birlikte çalışır.
EN Partners with stakeholders from around the world to co-design and pilot innovative new approaches to policy and governance in the Fourth Industrial Revolution.
Turks | Engels |
---|---|
politika | policy |
yenilikçi | innovative |
yeni | new |
dördüncü | fourth |
tasarlamak | design |
dünyanın | world |
TR Girişim şirketleriyle birlikte fikirler keşfediyor, teknolojiyi geliştiriyor ve iş ortaklarımız, müşterilerimiz ve gıda endüstrisinin geleceği için yeni fırsatlar yaratan çözümleri birlikte geliştiriyoruz.
EN Together with startups, we explore ideas, push technology forward and co-develop solutions that create new opportunities for our partners, customers and the future of the food industry.
Turks | Engels |
---|---|
fikirler | ideas |
teknolojiyi | technology |
gıda | food |
yeni | new |
fırsatlar | opportunities |
çözümleri | solutions |
TR Birlikte Oynama özelliği artık kullanılamayacak. Grup ekranından bir Birlikte Oynama oturumunu başlatamayacaksınız. Grup oluşturmaya ve Grup üzerinden arkadaşlarınızla konuşmaya devam edebilirsiniz.
EN The Play Together feature will no longer be available. You will not be able to start a Play Together session from Party screen. You can continue creating parties, and talking to your friends through the Party.
TR Birlikte çalışarak daha kapsayıcı, ortak çalışmaya dayalı ve şeffaf bir araştırma dünyası oluşturabiliriz. Açık bilimin araştırmalara ve topluma fayda sağlayacağına ve araştırma performansını artıracağına inanıyoruz.
EN Working together, we can achieve a more inclusive, collaborative and transparent world of research. We believe open science can benefit research and society and drive research performance.
Turks | Engels |
---|---|
daha | more |
kapsayıcı | inclusive |
ortak | collaborative |
şeffaf | transparent |
dünyası | world |
açık | open |
fayda | benefit |
inanıyoruz | we believe |
TR Editör olarak rolünüz, derginin profilini ve itibarını korumak ve mümkün olan her durumda geliştirmektir. Bu konuyla, sorumluluklarınızla ve birlikte çalışıyor olabileceğiniz diğer editörlerin rolleriyle ilgili daha fazla bilgi edinin
EN Your role as editor is to maintain and develop wherever possible the journal's profile and reputation. Find out more about this, your responsibilities and the other editor roles with which you may be working
Turks | Engels |
---|---|
editör | editor |
derginin | journal |
profilini | profile |
mümkün | possible |
bu | this |
çalışıyor | working |
ilgili | about |
bilgi | find out |
rolü | role |
TR Mendeley ile ders materyallerini düzenleyin, makaleler üzerinde birlikte çalışın ve tüm cihazlardan bilgi paylaşın
EN Organise course materials, work together on papers and share information across any device with Mendeley
Turks | Engels |
---|---|
mendeley | mendeley |
tüm | any |
bilgi | information |
paylaşın | share |
TR Elsevier politikalarının yetkili sürümüne erişin ve araştırma direktiflerine uygunluğu kolaylaştırmak için kütüphane profesyonelleri ile nasıl birlikte çalıştığımızı öğrenin.
EN Access the authoritative version of Elsevier policies and learn how we are working with the librarian community to facilitate compliance with research mandates.
Turks | Engels |
---|---|
elsevier | elsevier |
erişin | access |
araştırma | research |
öğrenin | learn |
TR Yayıncılık ve destek ekiplerimiz size Cell ve Lancet ile paylaştığımız aynı uzmanlığı sunuyor ve kendimizi sizinle birlikte yayıncılık ve finansal başarılarınıza adamış durumdayız.
EN Our publishing and support teams bring the same expertise to you that we share with Cell and Lancet, and together we are fully committed to your publishing and financial success.
Turks | Engels |
---|---|
yayıncılık | publishing |
destek | support |
finansal | financial |
TR Sizlerle birlikte, yeni iş modellerine sürdürülebilir bir şekilde geçmenize yardımcı olmak için finansal teklifler ve yapılandırma koşulları da dahil, uzun vadeli bir bakış açısına sahip olacağız.
EN With you, we will take a long-term view, including underwriting financial offers and structuring terms to help you transition to new business models in a sustainable way.
Turks | Engels |
---|---|
yeni | new |
sürdürülebilir | sustainable |
şekilde | way |
olmak | will |
finansal | financial |
teklifler | offers |
koşulları | terms |
dahil | including |
uzun | long |
vadeli | term |
bakış | view |
sahip | take |
TR Cloudflare Managed DNS, kullanıcılarınızı DNS kayıtlarınızı taklit edebilecek veya ele geçirebilecek yoldaki saldırılara karşı korumak için yerleşik DNSSEC ile birlikte gelir
EN Cloudflare Managed DNS comes with built-in DNSSEC to protect your users from on-path attacks that can spoof or hijack your DNS records
Turks | Engels |
---|---|
cloudflare | cloudflare |
dns | dns |
veya | or |
TR Kurumsal uygulamalara, özel IP alanlarına ve ana bilgisayar adlarına erişimi sınırlayan varsayılan reddetmeli Sıfır Güven kurallarını uygulamak için kimlik sağlayıcılarınız ve uç nokta koruma platformlarınızla birlikte çalışır
EN Works with your identity providers and endpoint protection platforms to enforce default-deny, Zero Trust rules that limit access to corporate applications, private IP spaces and hostnames
Turks | Engels |
---|---|
kurumsal | corporate |
özel | private |
erişimi | access |
varsayılan | default |
sıfır | zero |
güven | trust |
kimlik | identity |
koruma | protection |
çalışır | works |
sağlayıcıları | providers |
TR Cloudflare'ın Sıfır Güven çözümünün, uzaktan iş gücü için güvenli ve optimize edilmiş bağlantı sağlamak üzere birlikte nasıl çalıştığını öğrenin.
EN Learn how Cloudflare's Zero Trust solution works together to provide secure, optimized connectivity for remote workforces.
Turks | Engels |
---|---|
cloudflare | cloudflare |
sıfır | zero |
güven | trust |
uzaktan | remote |
bağlantı | connectivity |
öğrenin | learn |
TR Semrush ile ilgili en çok takdir ettiğim şey, araçlar ile birlikte arama alanlarının tümünü kapsıyor, bu sayede projelerim üzerinde 360-derecelik bir görüş elde ediyorum
EN “What I appreciate most about Semrush is that it covers all areas of search with its tools, so I can have a 360-degree view of my projects.”
Turks | Engels |
---|---|
semrush | semrush |
araçlar | tools |
arama | search |
görüş | view |
TR ''Ziyaretlerin %75'ini blog ziyaretleri oluşturuyor ve bununla birlikte ortalama organik trafiğimiz 7 kat arttı. Semrush içerik stratejimizi çalıştırmamıza ve optimize etmemize, herhangi bir SEO uzmanı ordusuna sahip olmadan imkan sağladı.''
EN “Our overall organic traffic increased sevenfold, with blog traffic making up over 75% of the visits! Semrush allowed us to optimize and run our content strategy without needing an army of SEO experts.”
Turks | Engels |
---|---|
blog | blog |
ziyaretleri | visits |
organik | organic |
semrush | semrush |
içerik | content |
optimize | optimize |
seo | seo |
olmadan | without |
TR Küresel araştırma ve sağlık camialarıyla birlikte sürdürülebilir kalkınmaya sağladığımız katkılardan gurur duymaktayız.
EN We are proud of our unique contributions to sustainability development, in partnership with our global research and health communities
Turks | Engels |
---|---|
küresel | global |
araştırma | research |
ve | and |
sağlık | health |
sürdürülebilir | sustainability |
gurur | proud |
Toont 50 van 50 vertalingen