TR Çalışanlara, üst düzey yöneticilere, işçi sendikalarına sahip oldukları hakları anlamaları, korumaları ve gerekli olduğunda savunabilmeleri için rehberlik yapar.
TR Çalışanlara, üst düzey yöneticilere, işçi sendikalarına sahip oldukları hakları anlamaları, korumaları ve gerekli olduğunda savunabilmeleri için rehberlik yapar.
EN The firm supports employers, C-Suite members and labour unions to understand, protect and assert their rights in this context, often advising clients in contentious, cross-border, or transactional circumstances.
터키어 | 영어 |
---|---|
hakları | rights |
TR Çalışanlara, üst düzey yöneticilere, işçi sendikalarına sahip oldukları hakları anlamaları, korumaları ve gerekli olduğunda savunabilmeleri için rehberlik yapar.
EN The firm supports employers, C-Suite members and labour unions to understand, protect and assert their rights in this context, often advising clients in contentious, cross-border, or transactional circumstances.
터키어 | 영어 |
---|---|
hakları | rights |
TR Kendileri ve müşterileri arasındaki bilgi alışverişini korumaları gerekir
EN They must preserve the exchange of information between themselves and their customers
터키어 | 영어 |
---|---|
kendileri | their |
ve | and |
müşterileri | customers |
arasındaki | between |
gerekir | must |
TR Ayrıca, müvekkillerin fikri mülkiyet çerçevesindeki varlıklarını oluşturmaları, korumaları ve ticarileştirilmeleri konularında rehberlik yapılır
EN These projects often involve high values, or complicated leveraging and equity structures
터키어 | 영어 |
---|---|
ve | and |
TR Fikri mülkiyet ekibi; müvekkillere fikri mülkiyet kapsamındaki varlıklarını oluşturmaları, korumaları ve ticarileştirilmeleri için destek sağlar
EN Intellectual property advice is tightly integrated with other practice areas, assisting clients to establish, protect and commercialise their intellectual property assets from the earliest possible stage
터키어 | 영어 |
---|---|
mülkiyet | property |
TR Moroğlu Arseven; yeni teknolojilere ilişkin patent ve tasarım korumaları, taklitle mücadele, sözleşmeli üretim yapıları ve aynı zamanda makul ve fark gözetmeyen (F/RAND) lisanslama konuları hakkında da son derece deneyimlidir.
EN We also have significant experience advising on patent and design protection for new products of processes, counterfeiting, contract manufacturing structures, as well as reasonable and non-discriminatory licensing issues (F/RAND).
터키어 | 영어 |
---|---|
aynı | as |
makul | reasonable |
lisanslama | licensing |
TR IT-Grundschutz Katalogları tipik kurum işlemleri, BT sistemleri ve uygulamalar için korumaları tanımlar ve bir kurumun kendi bilgilerin korunmasıyla ilgilenir
EN The IT-Grundschutz Catalogues describe safeguards for typical business processes, IT systems, and applications and addresses the protection of an enterprise’s own information
터키어 | 영어 |
---|---|
tipik | typical |
kurum | enterprise |
sistemleri | systems |
uygulamalar | applications |
bilgilerin | information |
TR Kendileri ve müşterileri arasındaki bilgi alışverişini korumaları gerekir
EN They must preserve the exchange of information between themselves and their customers
터키어 | 영어 |
---|---|
kendileri | their |
ve | and |
müşterileri | customers |
arasındaki | between |
gerekir | must |
TR Birçoğumuz, kesinlikle gerekli olmadıkça orta çizgi davranışlarından kaçınmayı gerekli buluyoruz.
EN Many of us find it necessary to avoid middle line behaviors unless absolutely necessary.
터키어 | 영어 |
---|---|
kesinlikle | absolutely |
gerekli | necessary |
orta | middle |
çizgi | line |
TR SG Clean sertifikalı bir işletme olarak, misafirlerimizin güvenliğini ve sağlığını korumak için gerekli tedbirlerin tümünü aldık ve küresel ve yerel sağlık tavsiyeleri doğrultusunda gerekli düzenlemeleri yapmaya devam ediyoruz.
EN As an SG Clean certified establishment, we have vigilantly introduced measures to enhance the safety and well-being of our guests and are continuously adapting in line with global and local health advisories.
터키어 | 영어 |
---|---|
sertifikalı | certified |
küresel | global |
yerel | local |
doğrultusunda | in line with |
TR Kesinlikle Gerekli Çerezler (Sınıf A): Bunlar özel olarak talep ettiğiniz hizmetleri ve özellikleri sağlamak için gerekli olan çerezlerdir
EN Strictly Necessary Cookies (Class A): These are cookies which are needed to provide services and features you have specifically requested
TR Bilim ve Teknoloji kitaplarında %30'a varan indirimden + ücretsiz kargodan yararlanın. Kod gerekli değildir, ürünlerde zaten indirim yapılmış durumdadır.
EN Take up to 30% off Science & Technology books + get free shipping. No code needed, products already discounted.
터키어 | 영어 |
---|---|
ücretsiz | free |
kod | code |
gerekli | needed |
değildir | no |
zaten | already |
kitapları | books |
TR Kurumsal verilerinizi Scopus içerikleriyle eşleştiren ve değerlendirmeniz için gerekli olan bibliyometrik verileri getiren web'e entegre edilmiş bir platform oluşturduk
EN We create a web-integrated platform that matches your institutional data to Scopus content and returns bibliometric data required for your assessment
터키어 | 영어 |
---|---|
kurumsal | institutional |
scopus | scopus |
gerekli | required |
verileri | data |
web | web |
entegre | integrated |
platform | platform |
TR Research4Life kaynakları politikaların ve tıbbi prosedürlerin daha bilinçli olarak geliştirilmesi ve yardım kurumunun benzer araştırmalar yürüten gruplarla ilgili gerekli bilgileri edinmesi için kaynak sağlamaktadır.
EN Research4Life sources provide information for the development of policies and medical procedures and enable the charity to obtain essential information about groups performing related research.
터키어 | 영어 |
---|---|
kaynakları | sources |
tıbbi | medical |
geliştirilmesi | development |
araştırmalar | research |
gerekli | essential |
bilgileri | information |
TR Sertifika kursumuz, sizi Ahrefs’in araçlarını ve verilerini kullanarak akıllıca pazarlama kararları almanız için gerekli bilgi ve analitik becerilerle donatmak üzere tasarlanmıştır.
EN Our certification course is designed to equip you with the knowledge and analytical skills to make intelligent marketing decisions using Ahrefs’ tools and data.
터키어 | 영어 |
---|---|
sertifika | certification |
sizi | you |
ahrefs | ahrefs |
pazarlama | marketing |
kararları | decisions |
analitik | analytical |
TR Afete müdahale ekiplerimizi gerekli ekipmanlarla afet bölgesine 48 saat içinde ulaştırıyor, acil yardım operasyonu süresince ihtiyaç analizlerimizi güncelleyerek bir sonraki adımımızı planlıyoruz.
EN Our teams arrive in disaster-struck locations within 48-hours and conduct regular needs assessments to plan our next step.
터키어 | 영어 |
---|---|
afet | disaster |
saat | hours |
ihtiyaç | needs |
sonraki | next |
TR Bu gerekli bilgileri sağlamazsanız, isteğinizi işleyemeyiz
EN If you do not provide us with such required information, we are unable to process your request
터키어 | 영어 |
---|---|
gerekli | required |
bilgileri | information |
TR Hizmet sağlayıcılarımıza, bizim adımıza hizmet gerçekleştirmek veya yasal gerekliliklere uymak için gerekli olmadıkça, verileri tutma, kullanma veya açıklama yetkisi vermiyoruz.
EN We do not authorize our service providers to retain, use or disclose the data except as necessary to perform services on our behalf or comply with legal requirements.
터키어 | 영어 |
---|---|
adımıza | on our behalf |
gerçekleştirmek | perform |
veya | or |
yasal | legal |
verileri | data |
sağlayıcıları | providers |
TR İşleme, Tüketici Hizmetlerinin iyileştirilmesi veya Ürünlerimizin sağlanması dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere, meşru iş çıkarlarımız (veya Kurumsal Müşterilerimizin çıkarları) için gerekli olduğunda;
EN When the processing is necessary for our legitimate business interests (or those of our Enterprise Customers), including but not limited to, improving the Consumer Services or providing our Products;
터키어 | 영어 |
---|---|
tüketici | consumer |
veya | or |
dahil | including |
ancak | but |
sınırlı | limited |
olmamak | not |
meşru | legitimate |
gerekli | necessary |
TR Sitenizdeki gerekli onarımları yapmak için Bilgi Veri Tabanımızdaki adım adım sorun giderme kılavuzları kullanabilirsiniz
EN You can use step-by-step guides from our Blog to fix them
터키어 | 영어 |
---|---|
yapmak | can |
터키어 | 영어 |
---|---|
verilerin | data |
tümü | all |
hizmetimizi | our service |
kullandığınız | you use |
sürece | as long as |
gerekli | necessary |
olduğu | is |
TR FilterBypass artık her zaman url'leri şifreliyor ve gizlilik nedenleriyle javascript'i hedef sayfalardan kaldırıyor. Bu nedenle, optimum ayarlar her zaman etkin olduğundan seçenekler artık gerekli değil.
EN FilterBypass now always encrypt urls and remove javascript from target pages for privacy reasons.Therefore the options are no longer necessary since the optimal settings are always active.
터키어 | 영어 |
---|---|
filterbypass | filterbypass |
her | for |
url | urls |
ve | and |
gizlilik | privacy |
javascript | javascript |
hedef | target |
optimum | optimal |
ayarlar | settings |
etkin | active |
olduğundan | since |
seçenekler | options |
gerekli | necessary |
değil | no |
TR Bu kursa katılmak için bir Ahrefs hesabı gerekli. Ücretsiz bir
EN An Ahrefs account is required to take this course. Sign up for a free
터키어 | 영어 |
---|---|
ahrefs | ahrefs |
hesabı | account |
gerekli | required |
터키어 | 영어 |
---|---|
ana | main |
nokta | point |
eaton | eaton |
akışkan | fluid |
çalışması | work |
sağlar | provide |
터키어 | 영어 |
---|---|
web | website |
siteniz | your website |
risk | risk |
TR Web sitesinin çalışması için gerekli olan çerezleri kabul edin.
EN Accept cookies required for the functioning of the website.
터키어 | 영어 |
---|---|
gerekli | required |
kabul | accept |
TR Gerekli olan çerezlerle ilgili bilgiler
EN Information on required cookies
터키어 | 영어 |
---|---|
gerekli | required |
bilgiler | information |
TR Fotoğraf sözleşmeleri, seans anlaşmaları ve model izin formları beklentileri netleştirmek ve telif haklarını korumak açısından gerekli belgelerdir
EN Photography contracts, session agreements, and model release forms are necessary for outlining expectations and protecting copyrights
터키어 | 영어 |
---|---|
ve | and |
model | model |
formları | forms |
beklentileri | expectations |
telif | copyrights |
korumak | protecting |
gerekli | necessary |
터키어 | 영어 |
---|---|
vidiq | vidiq |
eklentisi | plugin |
başarı | success |
gerekli | essential |
tıkla | click |
tam | full |
denetim | audit |
mı | my |
kanalı | channel |
TR Küçük işletmemi kuruyorum ve tüm rakamlara ihtiyacım var. Logaster’a ve ayrıca bana gerekli olan tüm desteği sağlayan Alex Levin’e özel olarak teşekkür ederim.
EN I really liked the functionality of your website. For a new business owner, your team have made the site highly user friendly. I think you truly have a great product. Many thanks for your time and consideration.
터키어 | 영어 |
---|---|
a | a |
bana | i |
TR Logaster’a ve ayrıca bana gerekli olan tüm desteği sağlayan Alex Levin’e özel olarak teşekkür ederim.
EN Thanks to Logaster and special thanks to Alex Levin who gave me all the assisstance I needed.
터키어 | 영어 |
---|---|
logaster | logaster |
gerekli | needed |
tüm | all |
alex | alex |
özel | special |
TR Control Union Certifications, müşterilerine riskleri tespit etmeleri ve risk azaltıcı önlemler almaları konusunda yardımcı olacak çok sayıda gerekli özen sistemini desteklemiş ve uygulamıştır.
EN Control Union Certifications has supported and implemented many due diligence systems, helping customers identify risks as well as implementing mitigating measures.
터키어 | 영어 |
---|---|
control | control |
union | union |
tespit | identify |
TR Gerekli görülmesi veya talep edilmesi halinde Control Union, numuneler alabilir ve bu numuneleri herhangi bir laboratuvar analiz sonucunu etkileyebilecek diğer maddelerle kontamine olmayacak biçimde güvenli bir şekilde mühürleyebilir.
EN If needed or requested, Control Union can take samples and securely seal them in such a way that the sample isn?t contaminated with other substances that could influence the results of any laboratory analysis.
터키어 | 영어 |
---|---|
gerekli | needed |
talep | requested |
control | control |
union | union |
alabilir | can |
laboratuvar | laboratory |
analiz | analysis |
diğer | other |
şekilde | way |
TR Gerekli onayların elde edilmesini bu kadar zor kılan şey, sinyallerin tipik olarak tren operatörleri tarafından test edilebilmeleri için yıllar önce kurulmasıdır
EN What makes the necessary approvals so difficult to obtain is the fact that signals typically are installed years before train operators can test them
터키어 | 영어 |
---|---|
gerekli | necessary |
elde | obtain |
zor | difficult |
tren | train |
test | test |
TR Tek yapmanız gereken, markanızın adını ve gerekli hususları yazmak.
EN All you have to do is write your brand name and requirements.
터키어 | 영어 |
---|---|
yapmanız | to do |
markanızın | your brand |
ve | and |
gerekli | requirements |
yazmak | write |
터키어 | 영어 |
---|---|
ana | main |
nokta | point |
eaton | eaton |
akışkan | fluid |
çalışması | work |
sağlar | provide |
TR Değişiklik talebinden önce, bir zeyilname (addendum) düzenlemenin gerekli olup olmadığını belirlemek için Sözleşme Makamı (doğrudan yönetim usulüne göre AB Türkiye Delegasyonu) ile temasa geçmeniz tavsiye edilir.
EN It’s advised to contact the Contracting Authority (is EUD under the direct management modality) prior to the amendment request to identify whether an addendum is needed.
터키어 | 영어 |
---|---|
değişiklik | amendment |
gerekli | needed |
olup | whether |
doğrudan | direct |
yönetim | management |
TR Zeyilname yoluyla yapılan bir değişiklik talebi gerekçelendirilmeli ve Sözleşme Makamının (doğrudan yönetim usulüne göre AB Türkiye Delegasyonu) gerekli kararı alabilmesi için ilgili tüm bilgileri içermelidir.
EN An amendment request by addendum should be duly substantiated and should include all necessary information for the Contracting Authority (is EUD under the direct management modality) for taking an informed decision on the request.
터키어 | 영어 |
---|---|
değişiklik | amendment |
talebi | request |
doğrudan | direct |
yönetim | management |
gerekli | necessary |
tüm | all |
bilgileri | information |
TR Değişiklik talebi için gerekli bilgiler özellikle şunları kapsamalıdır;
EN The necessary information for amendment request should in particular covers;
터키어 | 영어 |
---|---|
değişiklik | amendment |
talebi | request |
gerekli | necessary |
bilgiler | information |
TR Hepsi bir arada çözümümüz ile sıfırdan da başlayabilirsiniz. Yalnızca 3 haftada FOREX brokerlik şirketinizi kurmanız için gerekli bilgi birikimine sahibiz. Tüm teknik detaylarla ilgilenirken birçok masraftan kurtulmanızı sağlıyoruz.
EN An all-in-one solution for starting your own business from scratch. We have the know-how to help you launch your own FOREX brokerage in less than 3 weeks. We take care of all the technical issues while saving you money.
터키어 | 영어 |
---|---|
sıfırdan | from scratch |
forex | forex |
bilgi | know |
teknik | technical |
TR Bonus İşleme için Gerekli Özel Lot Hesaplama
EN Custom calculation of lot required for bonus execution
터키어 | 영어 |
---|---|
gerekli | required |
TR Onlarca yıllık deneyimlerimizden edindiğimiz bilgi ile, premium hizmet sağlamak için gerekli yatırımları yapıyoruz. Sunucularımızın, donanımlarımızın, DNS ve ağlarımızın %100'üne sahibiz ve onları biz yönetiyoruz.
EN Learning from decades of experience, we make the necessary investment to provide a premium service. We own and manage 100% of our own servers, hardware, DNS and network.
터키어 | 영어 |
---|---|
onlarca | decades |
bilgi | experience |
premium | premium |
hizmet | service |
gerekli | necessary |
dns | dns |
sunucuları | servers |
TR Benzer olarak sansürün ve kontrolün gerekli olduğuna inananlar olduğu gibi
EN There are those who believe that censorship and control are necessary
터키어 | 영어 |
---|---|
gerekli | necessary |
kontrolü | control |
TR Bu durum " ifade özgürlüğü, bilgi ve iletişim teknolojilerinde mahremiyeti" koruyan ve ilerleten Küresel Ağ Girişimiyle benzer yönetim sergileyen topluluklara katılan şirketler için gerekli değildir.
EN This would not be required of companies that join associations that provide similar oversight such as the Global Network Initiative, which protects and advances the "freedom of expression and privacy in information and communications technologies."
터키어 | 영어 |
---|---|
ifade | expression |
bilgi | information |
küresel | global |
benzer | similar |
şirketler | companies |
gerekli | required |
değildir | not |
TR ŞİFRELEME, VERİ GÜVENLİĞİ& TEKNOLOJİK İNOVASYON İÇİN GEREKLİ BİR AYGITTIR.
EN ENCRYPTION IS A NECESSARY TOOL FOR DATA SECURITY & TECHNOLOGICAL INNOVATION
TR Birçok Silikon Vadisi ve teknoloji şirketi FBI'ın 2015'teki teknolojik inovasyon ve veri güvenliği için gerekli bir aygıt olarak şifrelemeyi savunan, şifreleme arka kapıları için olan isteğini protesto için bir araya geldiler.
EN Many Silicon Valley and technology companies banded together in protest of the FBI’s 2015 request for encryption backdoors, defending encryption as a necessary tool for data security and technological innovation.
터키어 | 영어 |
---|---|
vadisi | valley |
şirketi | companies |
inovasyon | innovation |
veri | data |
güvenliği | security |
gerekli | necessary |
şifreleme | encryption |
TR Özgür ve açık bir İnternet, tüketicilere kendi verilerini korumalarına yardım eden araçlar gerektirir. Şifreli anahtarları kırma hakkı eğer biz mahremiyet hakkını savunuyorsak gerekli bir politikadır.
EN A free and open Internet requires that tools be made available to help consumers protect their private data. The right to bear encryption keys is a necessary policy if we are to defend the right to privacy.
터키어 | 영어 |
---|---|
verilerini | data |
araçlar | tools |
gerektirir | requires |
anahtarları | keys |
eğer | if |
mahremiyet | privacy |
gerekli | necessary |
TR Pazar rekabeti, duopolize edilmiş ISP pazarında kaim olmamaktadır, bu yüzden Açık İnternet Düzeni gerekli yere yatırım yapmaktadır, ancak hafif düzenlemeler
EN Market competition does not exist within the duopolized ISP market, so the Open Internet Order puts into place necessary, but light, regulations
터키어 | 영어 |
---|---|
pazar | market |
rekabeti | competition |
isp | isp |
gerekli | necessary |
ancak | but |
düzenlemeler | regulations |
yüzden | so |
TR Vurgulanan iletimin regülasyonu rekabetin mümkün olması için gerekli iken, İnternet erişim sağlayıcıları serbest piyasada hizmet sağlama ve hizmetlere erişim için ücretlendirme yapabilmelidir
EN While regulation of the underlying transmission is necessary so that competition is possible, Internet access providers should be allowed to charge for access and provide services in a free market
터키어 | 영어 |
---|---|
gerekli | necessary |
erişim | access |
sağlayıcıları | providers |
serbest | free |
hizmet | services |
TR Tüm dünyadaki internet kullanıcıları çevrim içi bilgilerini ve kimliklerini korumak için gerekli araçları temin etmelidir
EN Netizens of the world must arm themselves with the tools to protect their information and identities online
터키어 | 영어 |
---|---|
internet | online |
bilgilerini | information |
50 번역 중 50 표시 중