EN The host can add a co-host as backup to help run and monitor the webinar session. The co-host has the same permissions as the host except scheduling and setting up the webinar.
영어의 "host run multiple"는 다음 터키어 단어/구로 번역될 수 있습니다.
EN The host can add a co-host as backup to help run and monitor the webinar session. The co-host has the same permissions as the host except scheduling and setting up the webinar.
TR Oturum sahibi, web semineri oturumunu başlatmaya ve izlemeye yardımcı olmak için yedek olarak bir ortak oturum sahibi ekleyebilir. Ortak oturum sahibi, web seminerini planlama ve ayarlama dışında oturum sahibiyle aynı izinlere sahiptir.
영어 | 터키어 |
---|---|
session | oturum |
except | dışında |
co | ortak |
and | ve |
has | sahiptir |
can add | ekleyebilir |
help | yardımcı |
the | aynı |
same | bir |
to | için |
영어 | 터키어 |
---|---|
and | ve |
to | bile |
with | ile |
network | bağlantı |
EN Can a host run multiple webinars at the same time?
TR Bir oturum sahibi aynı anda birden fazla web semineri yürütebilir mi?
영어 | 터키어 |
---|---|
the | aynı |
same | bir |
EN [If you are the host, be aware that when you leave the meeting, you might end the meeting for everyone. Make sure to pass the host to someone else if you need to leave but others want to stay on.]
TR [Ev sahibi sizseniz, toplantıdan ayrıldığınızda toplantıyı herkes için sonlandırabileceğinizi unutmayın. Ayrılmanız gerekiyorsa ancak başkaları kalmak istiyorsa, ev sahibini başka birine verdiğinizden emin olun.]
영어 | 터키어 |
---|---|
others | başkaları |
are | ev |
meeting | toplantı |
the | başka |
but | ancak |
EN If a host has a Large Meetings license, then they can host a webinar with up to 500 or 1,000 panelists.
TR Oturum sahibinin Büyük Toplantılar lisansı varsa 500 veya 1.000 paneliste kadar bir web semineri düzenleyebilir.
영어 | 터키어 |
---|---|
large | büyük |
or | veya |
if | varsa |
a | bir |
meetings | toplantılar |
license | lisans |
to | kadar |
EN You are responsible for compliance with all Laws governing the monitoring or recording of conversations as the Host or Phone Host
TR Oturum Sahibi veya Phone Oturum Sahibi olarak görüşmelerin izlenmesi veya kaydedilmesiyle ilgili geçerli olan tüm Kanunlara uymaktan siz sorumlusunuz
영어 | 터키어 |
---|---|
all | tüm |
or | veya |
EN A Host or Phone Host can choose to record, for example, meetings, webinars, or a phone call
TR Bir Oturum Sahibi veya Phone Oturum Sahibi örneğin toplantıları, web seminerlerini ya da bir telefon görüşmesini kaydetmeyi seçebilir
영어 | 터키어 |
---|---|
phone | telefon |
or | veya |
meetings | toplantıları |
a | bir |
EN These are the credentials that Jetpack will use to clone your site from your current host to your new host
TR Bunlar, Jetpack'in sitenizi mevcut sunucunuzdan yeni sunucunuza klonlamak için kullanacağı kimlik bilgileridir
영어 | 터키어 |
---|---|
credentials | kimlik |
your site | sitenizi |
new | yeni |
to | için |
are | bunlar |
영어 | 터키어 |
---|---|
options | seçenekleri |
primary | birincil |
scanning | okuma |
easily | kolayca |
integrate | entegre |
or | veya |
network | ağı |
connectivity | bağlantı |
applications | uygulamalar |
multiple | bir |
영어 | 터키어 |
---|---|
options | seçenekleri |
vision | görüş |
easily | kolayca |
integrate | entegre |
or | veya |
network | ağı |
connectivity | bağlantı |
applications | uygulamalar |
multiple | bir |
EN If you move multiple playlists at one time, the process will run in the background. You can follow this progression in your Batches tab
TR Aynı anda birden fazla çalma listesini taşıyorsanız, işlem arka planda çalışır. İlerlemeyi Toplu İşler sekmesinden takip edebilirsiniz.
영어 | 터키어 |
---|---|
follow | takip |
multiple | birden fazla |
you can | edebilirsiniz |
process | iş |
the | aynı |
EN Create and run automated crypto trading bots on multiple exchanges
TR "API anahtarlarıyla birden fazla borsada otomatik kripto robotları oluşturup çalıştırın"
영어 | 터키어 |
---|---|
automated | otomatik |
crypto | kripto |
run | çalıştırın |
multiple | birden fazla |
on | fazla |
영어 | 터키어 |
---|---|
cluster | küme |
consists | oluşur |
and | ve |
manage | kontrol |
applications | uygulamalar |
of | her |
the | birden |
영어 | 터키어 |
---|---|
and | ve |
multiple | bir |
band | grup |
영어 | 터키어 |
---|---|
sonix | sonix |
automated | otomatik |
transcription | transkripsiyon |
time | zaman |
teams | ekipler |
cloud | bulut |
based | tabanlı |
software | yazılım |
multiple | birden fazla |
and | ve |
user | kullanıcı |
anywhere | her |
log | giriş |
from | yerden |
the | birden |
EN The answer section, includes resource records of the queried name. If a domain name has multiple IP addresses associated with it, it can appear in multiple records.
TR Cevap bölümünde, sorgulanan ismin kaynak kayıtları bulunur. Bir alan adı, kendisiyle ilişkilendirilmiş birden çok IP adresine sahipse, birden çok kayıtta yer alabilir.
영어 | 터키어 |
---|---|
answer | cevap |
resource | kaynak |
ip | ip |
can | alabilir |
name | adı |
section | bölüm |
the | birden |
domain | alan |
multiple | bir |
EN SAN, allows one server and a single certificate covering multiple domain installations, so the certificate administrator has no difficulty managing multiple domains
TR SAN, bir sunucuya ve birden çok domain kurulumunu kapsayan tek bir sertifikaya izin verir, bu nedenle sertifika yöneticisinin birden çok domain adresini yönetmekte hiçbir zorluğu olmaz
영어 | 터키어 |
---|---|
san | san |
allows | izin verir |
server | sunucuya |
certificate | sertifika |
covering | kapsayan |
and | ve |
domain | domain |
has | bu |
no | hiçbir |
so | nedenle |
multiple | bir |
the | birden |
영어 | 터키어 |
---|---|
now | artık |
separate | ayrı |
or | veya |
if | varsa |
brands | markalar |
through | aracılığıyla |
영어 | 터키어 |
---|---|
different | farklı |
or | herhangi |
multiple | bir |
영어 | 터키어 |
---|---|
expression | ifade |
logical | mantıksal |
may contain | içerebilir |
short | kısa |
right | sağ |
for | için |
the | olup |
or | veya |
a | sayıda |
same | bir |
the same | aynı |
EN The answer section, includes resource records of the queried name. If a domain name has multiple IP addresses associated with it, it can appear in multiple records.
TR Cevap bölümünde, sorgulanan ismin kaynak kayıtları bulunur. Bir alan adı, kendisiyle ilişkilendirilmiş birden çok IP adresine sahipse, birden çok kayıtta yer alabilir.
영어 | 터키어 |
---|---|
answer | cevap |
resource | kaynak |
ip | ip |
can | alabilir |
name | adı |
section | bölüm |
the | birden |
domain | alan |
multiple | bir |
EN SAN, allows one server and a single certificate covering multiple domain installations, so the certificate administrator has no difficulty managing multiple domains
TR SAN, bir sunucuya ve birden çok domain kurulumunu kapsayan tek bir sertifikaya izin verir, bu nedenle sertifika yöneticisinin birden çok domain adresini yönetmekte hiçbir zorluğu olmaz
영어 | 터키어 |
---|---|
san | san |
allows | izin verir |
server | sunucuya |
certificate | sertifika |
covering | kapsayan |
and | ve |
domain | domain |
has | bu |
no | hiçbir |
so | nedenle |
multiple | bir |
the | birden |
영어 | 터키어 |
---|---|
sonix | sonix |
automated | otomatik |
transcription | transkripsiyon |
time | zaman |
teams | ekipler |
cloud | bulut |
based | tabanlı |
software | yazılım |
multiple | birden fazla |
and | ve |
user | kullanıcı |
anywhere | her |
log | giriş |
from | yerden |
the | birden |
EN If you operate multiple businesses and wish to have multiple separate Crisp workspaces then you can simply switch between workspaces seamlessly.
TR Birden fazla işletme işletiyorsanız ve birden fazla ayrı Crisp çalışma alanına sahip olmak istiyorsanız, çalışma alanları arasında sorunsuz bir şekilde geçiş yapabilirsiniz.
영어 | 터키어 |
---|---|
businesses | işletme |
crisp | crisp |
seamlessly | sorunsuz |
separate | ayrı |
operate | çalışma |
switch | geçiş |
you can | yapabilirsiniz |
and | ve |
between | arası |
EN Single-domain certificates protect one domain and its subdirectories, wildcard certificates cover a domain and its multiple subdomains, and multi-domain certificates support multiple domains unrelated to each other.
TR Tek domain sertifikaları bir alan adını ve alt dizinlerini korur, joker sertifikaları bir alan adını ve birden çok alt alan adını kapsar ve multi-domain sertifikalar birbirinden bağımsız birden çok alan adını korur.
영어 | 터키어 |
---|---|
protect | korur |
certificates | sertifikaları |
domain | domain |
and | ve |
multiple | bir |
to | birden |
EN With digital reprints, there is a host of interactive digital features at your fingertips, including virtual page turning, to make your articles easy to access and convenient to consume.
TR Dijital tekrar baskılar sayesinde, makalelerinizi kolay erişilebilir ve kullanışlı hale getirmek için, sanal sayfa çevirme gibi çeşitli etkileşimli dijital özelliklerden faydalanabilirsiniz.
영어 | 터키어 |
---|---|
interactive | etkileşimli |
page | sayfa |
is | tekrar |
virtual | sanal |
easy | kolay |
convenient | kullanışlı |
digital | dijital |
and | ve |
of | in |
EN Our program is shaped with an eye for refugee and host communities’ participation and thanks to this participatory framework, we are hoping to reach out to more and more people
TR Programımızı mülteci ve yerel topluluk üyelerinin katılımı ile şekillendiriyor ve onların aracılığıyla daha fazla kişiye ulaşmayı amaçlıyoruz
영어 | 터키어 |
---|---|
refugee | mülteci |
communities | topluluk |
program | programı |
and | ve |
participation | katılım |
are | onların |
영어 | 터키어 |
---|---|
transfer | transfer |
another | başka |
domain | alan adı |
name | adını |
a | bir |
how | nasıl |
EN If a host puts a lot of thought into the invitation, just imagine how the party will be! Unfortunately, physical invitations are often time-consuming and can get lost in the mail
TR Ev sahibi davetiyeyi hazırlamak için bu kadar özendiyse partiye nasıl özenmiştir kim bilir! Ancak ne yazık ki basılı davetiyeler artık hem çok zaman alan hem de ilgilisine ulaşmadan postada kaybolabilen nesneler hâline geldi
영어 | 터키어 |
---|---|
are | ev |
time | zaman |
can | ne |
how | nasıl |
of | in |
get | bu |
EN Fairmont Fit offers a host of paths to fulfill your quest for personal well-being—from heart-racing workout routines to heartfelt moments of peace.
TR Fairmont Fit kişisel sağlık arayışınız için çok sayıda yol sunar - kalbinizi hızlandıran egzersiz rutinlerinden, içten huzur anlarına kadar.
영어 | 터키어 |
---|---|
fairmont | fairmont |
fit | fit |
personal | kişisel |
well-being | sağlık |
offers | sunar |
workout | egzersiz |
peace | huzur |
a | sayıda |
EN Also this cooperation model that come forward to support and extend power of localization plays an effective role in establishing a closer bridge between host community and refugees.
TR Ayrıca yerelleşmenin gücünü desteklemek ve yaygınlaştırmak için öne çıkan bu iş birliği modeli, ev sahibi toplum ve mülteciler arasında daha yakın köprü kurulmasında da etkili bir rol oynuyor.
영어 | 터키어 |
---|---|
model | modeli |
power | gücü |
effective | etkili |
role | rol |
community | toplum |
refugees | mülteciler |
this | bu |
closer | daha yakın |
and | ve |
in | da |
to support | desteklemek |
of | in |
a | bir |
EN We can offer you a host of new opportunities to make a profit in the FOREX market, one of the most profitable global markets. Our Hedge Fund/PAMM Broker solutions are just a small step away. Find out more and get started today!
TR En karlı global piyasalardan biri olan FOREX piyasasında kar elde edebilmeniz için size birçok fırsat sunuyoruz. Hedge Fon/PAMM Broker çözümlerimiz yalnızca birkaç adım ötenizde. Daha fazla öğrenin ve hemen başlayın! IB/İştirak Broker
영어 | 터키어 |
---|---|
forex | forex |
market | piyasası |
global | global |
fund | fon |
step | adım |
profitable | karlı |
broker | broker |
find out | öğrenin |
get | elde |
a | bir |
most | en |
offer | sunuyoruz |
and | ve |
today | hemen |
opportunities | fırsat |
the | size |
to | birkaç |
get started | başlayın |
영어 | 터키어 |
---|---|
radio | radyo |
content | içerik |
easy | kolay |
text | metne |
is | oluşturmak |
or | veya |
its | in |
better | daha iyi |
a | bir |
but | ancak |
to | için |
영어 | 터키어 |
---|---|
desktop | masaüstü |
users | kullanıcılar |
in the cloud | bulutta |
영어 | 터키어 |
---|---|
video | görüntü |
webinars | web seminerleri |
and | ve |
calls | aramaları |
online | çevrimiçi |
live | canlı |
conference | konferans |
users | kullanıcılar |
meetings | toplantılar |
영어 | 터키어 |
---|---|
can | yapabilir |
meeting | toplantı |
participants | katılımcılar |
join | katıl |
ios | ios |
devices | cihazlar |
through | aracılığıyla |
android | android |
mobile | mobil |
share | paylaş |
the | ise |
a | bir |
and | ve |
users | kullanıcılar |
EN Your very own personal media library to host all your files
TR Tüm dosyalarınızı tutabileceğiniz sadece size özel kişisel medya kütüphanesi
영어 | 터키어 |
---|---|
media | medya |
your files | dosyalarınızı |
personal | kişisel |
all | tüm |
files | dosyaları |
your | size |
EN A PowerShell Lambda deployment package is a ZIP file that contains your PowerShell script, PowerShell modules that are required for your PowerShell script, and the assemblies needed to host PowerShell Core
TR PowerShell Lambda dağıtım paketi, PowerShell komut dosyanızı, PowerShell komut dosyanız için gereken PowerShell modüllerini ve PowerShell Core'u barındırmak için gereken derlemeleri içeren bir ZIP dosyasıdır
영어 | 터키어 |
---|---|
lambda | lambda |
deployment | dağıtım |
package | paketi |
zip | zip |
file | dosyası |
a | bir |
and | ve |
required | gereken |
EN Local NVMe-based SSD block level storage physically connected to the host server is available on C5d and C5ad instances
TR C5d ve C5ad bulut sunucularında, ana sunucuya fiziksel olarak bağlı, yerel NVMe tabanlı SSD blok düzeyinde depolama kullanılabilir
영어 | 터키어 |
---|---|
local | yerel |
ssd | ssd |
block | blok |
level | düzeyinde |
storage | depolama |
server | sunucuya |
available | kullanılabilir |
connected | bağlı |
and | ve |
based | tabanlı |
EN Our program is shaped with an eye for refugee and host communities’ participation and thanks to this participatory framework, we are hoping to reach out to more and more people
TR Programımızı mülteci ve yerel topluluk üyelerinin katılımı ile şekillendiriyor ve onların aracılığıyla daha fazla kişiye ulaşmayı amaçlıyoruz
영어 | 터키어 |
---|---|
refugee | mülteci |
communities | topluluk |
program | programı |
and | ve |
participation | katılım |
are | onların |
EN Mina is breaking down barriers to participation and unleashing a host of exciting new opportunities.
TR Mina alışılagelmiş kabulleri yıkıyor ve katılımcılara yepyeni, heyecanlı fırsatlar sunuyor.
영어 | 터키어 |
---|---|
and | ve |
new | yepyeni |
opportunities | fırsatlar |
mina | mina |
EN Just like choosing your design tools and web host, there are a few important factors you should consider before choosing a CA and SSL certificate
TR Tıpkı tasarım araçlarınızı ve web barındırıcınızı seçerken olduğu gibi, bir CA ve SSL sertifikası seçmeden önce düşünmeniz gereken birkaç önemli faktör vardır
영어 | 터키어 |
---|---|
design | tasarım |
web | web |
should | gereken |
ca | ca |
ssl | ssl |
just like | tıpkı |
certificate | sertifikası |
important | önemli |
a | birkaç |
before | önce |
tools | araçları |
and | ve |
EN DNS settings are usually organized in the server control panel, in general you only need to update DNS records when you change your servers or web host.
TR DNS ayarları genellikle sunucu kontrol panelinden yapılır genel olarak yalnızca sunuclarınızı veya web barındırıcınızı değiştirdiğinizde DNS kayıtlarını güncelleştirmeniz gerekir.
영어 | 터키어 |
---|---|
dns | dns |
settings | ayarlar |
usually | genellikle |
control | kontrol |
web | web |
general | genel |
server | sunucu |
or | veya |
only | yalnızca |
EN Local meetups are great for many reasons: sharing knowledge, swapping stories, exchanging ideas, solving problems, exchanging resources, networking - that’s why we love to join, love to sponsor, and love to host one every now and then.
TR Sektörel buluşmalar; bilgi-birikim paylaşımı, fikir ve kaynak alışverişi, problem çözümü ve networking için harikadır. İşte bu yüzden bu tarz buluşmalara katılmayı, sponsor olmayı ve ev sahipliği yapmayı çok seviyoruz.
영어 | 터키어 |
---|---|
ideas | fikir |
resources | kaynak |
sponsor | sponsor |
are | ev |
and | ve |
now | bu |
sharing | paylaşımı |
knowledge | bilgi |
EN Humanitarian aid organization Support to Life reopened its community center, Support to Life House in Istanbul Küçükçekmece, which will provide services to the Syrian refugee community and host population
TR İnsani yardım kuruluşu Hayata Destek, İstanbul Küçükçekmece’de Suriyeli mültecilere ve ev sahibi topluma hizmet verecek toplum merkezi İstanbul Hayata Destek Evi’nin kapılarını yeniden açtı
영어 | 터키어 |
---|---|
organization | kuruluş |
community | toplum |
center | merkezi |
house | ev |
syrian | suriyeli |
support | destek |
aid | yardım |
services | hizmet |
and | ve |
to life | hayata |
EN Humanitarian aid organization Support to Life reopened its community center, Support to Life House in Istanbul Küçükçekmece, which will provide services to the Syrian refugee community and host population
TR İnsani yardım kuruluşu Hayata Destek, İstanbul Küçükçekmece’de Suriyeli mültecilere ve ev sahibi topluma hizmet verecek toplum merkezi İstanbul Hayata Destek Evi’nin kapılarını yeniden açtı
영어 | 터키어 |
---|---|
organization | kuruluş |
community | toplum |
center | merkezi |
house | ev |
syrian | suriyeli |
support | destek |
aid | yardım |
services | hizmet |
and | ve |
to life | hayata |
EN Generally speaking, a modal window blocks the user from interacting with the host application until they close the popup window
TR Genel olarak, kalıcı bir pencere, kullanıcının açılır pencereyi kapatana kadar ana bilgisayar uygulamasıyla etkileşime girmesini engeller
영어 | 터키어 |
---|---|
generally | genel |
window | pencere |
application | uygulaması |
user | kullanıcı |
the user | kullanıcının |
a | bir |
from | kadar |
50 번역 중 50 표시 중