EN We seek to facilitate our beneficiaries who seek to gain new skills for better employment opportunities, or who wish to gain entrepreneurial skills to start their own businesses.
ניתן לתרגם את "always seek" ב-אנגלית לטורקי מילים/ביטויים הבאים:
EN We seek to facilitate our beneficiaries who seek to gain new skills for better employment opportunities, or who wish to gain entrepreneurial skills to start their own businesses.
TR Yürüttüğümüz projelerde bireylerin kayıtlı olarak istihdam edilmeleri, bilgi ve becerilerini geliştirmelerini, kendi işlerini kurabilmelerini sağlayacak mesleki donanıma erişebilmelerini kolaylaştırmaya çalışıyoruz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
skills | bilgi |
employment | iş |
to | olarak |
EN We seek to facilitate our beneficiaries who seek to gain new skills for better employment opportunities, or who wish to gain entrepreneurial skills to start their own businesses.
TR Yürüttüğümüz projelerde bireylerin kayıtlı olarak istihdam edilmeleri, bilgi ve becerilerini geliştirmelerini, kendi işlerini kurabilmelerini sağlayacak mesleki donanıma erişebilmelerini kolaylaştırmaya çalışıyoruz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
skills | bilgi |
employment | iş |
to | olarak |
EN We seek to facilitate our beneficiaries who seek to gain new skills for better employment opportunities, or who wish to gain entrepreneurial skills to start their own businesses.
TR Yürüttüğümüz projelerde bireylerin kayıtlı olarak istihdam edilmeleri, bilgi ve becerilerini geliştirmelerini, kendi işlerini kurabilmelerini sağlayacak mesleki donanıma erişebilmelerini kolaylaştırmaya çalışıyoruz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
skills | bilgi |
employment | iş |
to | olarak |
EN We seek to facilitate our beneficiaries who seek to gain new skills for better employment opportunities, or who wish to gain entrepreneurial skills to start their own businesses.
TR Yürüttüğümüz projelerde bireylerin kayıtlı olarak istihdam edilmeleri, bilgi ve becerilerini geliştirmelerini, kendi işlerini kurabilmelerini sağlayacak mesleki donanıma erişebilmelerini kolaylaştırmaya çalışıyoruz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
skills | bilgi |
employment | iş |
to | olarak |
EN FilterBypass now always encrypt urls and remove javascript from target pages for privacy reasons.Therefore the options are no longer necessary since the optimal settings are always active.
TR FilterBypass artık her zaman url'leri şifreliyor ve gizlilik nedenleriyle javascript'i hedef sayfalardan kaldırıyor. Bu nedenle, optimum ayarlar her zaman etkin olduğundan seçenekler artık gerekli değil.
אנגלית | טורקי |
---|---|
privacy | gizlilik |
options | seçenekler |
necessary | gerekli |
optimal | optimum |
settings | ayarlar |
active | etkin |
filterbypass | filterbypass |
and | ve |
now | bu |
therefore | bu nedenle |
always | her zaman |
target | hedef |
EN FilterBypass now always encrypt urls and remove javascript from target pages for privacy reasons.Therefore the options are no longer necessary since the optimal settings are always active.
TR FilterBypass artık her zaman url'leri şifreliyor ve gizlilik nedenleriyle javascript'i hedef sayfalardan kaldırıyor. Bu nedenle, optimum ayarlar her zaman etkin olduğundan seçenekler artık gerekli değil.
אנגלית | טורקי |
---|---|
privacy | gizlilik |
options | seçenekler |
necessary | gerekli |
optimal | optimum |
settings | ayarlar |
active | etkin |
filterbypass | filterbypass |
and | ve |
now | bu |
therefore | bu nedenle |
always | her zaman |
target | hedef |
EN MyTherapy always has been and always will remain free to use
TR MyTherapy ücretsiz bir uygulamadır ve hep ücretsiz kalacak
אנגלית | טורקי |
---|---|
free | ücretsiz |
and | ve |
to | bir |
אנגלית | טורקי |
---|---|
occurs | meydana |
always | her zaman |
a | bir |
and | ve |
of | her |
will | olacaktır |
EN Dear Crypto Community, The safety and availability of user funds should always be of utmost importance for any crypto platform. That’s why Phemex has always kept 100% of user funds in safe reserv……
TR Sevgili Kullanıcılarımız, Phemex, 27 Ekim 2022, UTC 12:00'de FND tokenları için launchpool gerçekleştirmiştir. Bu tarihten itibaren FND tokenları farmlamak ve yüksek karlar elde e……
EN The right domains are not always the most expensive or popular. The main concern when searching for a domain is to make sure that it will stand out online. A .xyz domain is almost always available – and it’s memorable too.
TR Doğru alan adı her zaman en pahalı veya popüler olan değildir. Alan adlarını seçerken asıl önemli olan internette öne çıkacağına emin olmanızdır. .xyz domain hemen hemen her zaman satın alınabilir ve çok akılda kalıcıdır.
אנגלית | טורקי |
---|---|
expensive | pahalı |
popular | popüler |
main | önemli |
online | internette |
and | ve |
when | zaman |
most | en |
domain | domain |
or | veya |
to | her |
a | olan |
not | değildir |
sure | emin |
EN The right domains are not always the most expensive or popular. The main concern when searching for a domain is to make sure that it will stand out online. A .xyz domain is almost always available – and it’s memorable too.
TR Doğru alan adı her zaman en pahalı veya popüler olan değildir. Alan adlarını seçerken asıl önemli olan internette öne çıkacağına emin olmanızdır. .xyz domain hemen hemen her zaman satın alınabilir ve çok akılda kalıcıdır.
אנגלית | טורקי |
---|---|
expensive | pahalı |
popular | popüler |
main | önemli |
online | internette |
and | ve |
when | zaman |
most | en |
domain | domain |
or | veya |
to | her |
a | olan |
not | değildir |
sure | emin |
EN The right domains are not always the most expensive or popular. The main concern when searching for a domain is to make sure that it will stand out online. A .xyz domain is almost always available – and it’s memorable too.
TR Doğru alan adı her zaman en pahalı veya popüler olan değildir. Alan adlarını seçerken asıl önemli olan internette öne çıkacağına emin olmanızdır. .xyz domain hemen hemen her zaman satın alınabilir ve çok akılda kalıcıdır.
אנגלית | טורקי |
---|---|
expensive | pahalı |
popular | popüler |
main | önemli |
online | internette |
and | ve |
when | zaman |
most | en |
domain | domain |
or | veya |
to | her |
a | olan |
not | değildir |
sure | emin |
EN The right domains are not always the most expensive or popular. The main concern when searching for a domain is to make sure that it will stand out online. A .xyz domain is almost always available – and it’s memorable too.
TR Doğru alan adı her zaman en pahalı veya popüler olan değildir. Alan adlarını seçerken asıl önemli olan internette öne çıkacağına emin olmanızdır. .xyz domain hemen hemen her zaman satın alınabilir ve çok akılda kalıcıdır.
אנגלית | טורקי |
---|---|
expensive | pahalı |
popular | popüler |
main | önemli |
online | internette |
and | ve |
when | zaman |
most | en |
domain | domain |
or | veya |
to | her |
a | olan |
not | değildir |
sure | emin |
EN The right domains are not always the most expensive or popular. The main concern when searching for a domain is to make sure that it will stand out online. A .xyz domain is almost always available – and it’s memorable too.
TR Doğru alan adı her zaman en pahalı veya popüler olan değildir. Alan adlarını seçerken asıl önemli olan internette öne çıkacağına emin olmanızdır. .xyz domain hemen hemen her zaman satın alınabilir ve çok akılda kalıcıdır.
אנגלית | טורקי |
---|---|
expensive | pahalı |
popular | popüler |
main | önemli |
online | internette |
and | ve |
when | zaman |
most | en |
domain | domain |
or | veya |
to | her |
a | olan |
not | değildir |
sure | emin |
EN The right domains are not always the most expensive or popular. The main concern when searching for a domain is to make sure that it will stand out online. A .xyz domain is almost always available – and it’s memorable too.
TR Doğru alan adı her zaman en pahalı veya popüler olan değildir. Alan adlarını seçerken asıl önemli olan internette öne çıkacağına emin olmanızdır. .xyz domain hemen hemen her zaman satın alınabilir ve çok akılda kalıcıdır.
אנגלית | טורקי |
---|---|
expensive | pahalı |
popular | popüler |
main | önemli |
online | internette |
and | ve |
when | zaman |
most | en |
domain | domain |
or | veya |
to | her |
a | olan |
not | değildir |
sure | emin |
EN Authors wishing to self-archive book chapters can continue to reach out to Global Rights to seek the relevant permissions.
TR Kitap bölümlerini kendi arşivlerine almak isteyen yazarlar ilgili izinleri almak için Küresel Haklar ile iletişime geçmeye devam edebilir.
אנגלית | טורקי |
---|---|
authors | yazarlar |
book | kitap |
can | edebilir |
continue | devam |
global | küresel |
rights | haklar |
relevant | ilgili |
permissions | izinleri |
to | için |
reach | ile |
EN We seek to be transparent about our data practices and give you control over the information we collect about you
TR Veri uygulamalarımız hakkında şeffaf olmaya çalışıyoruz ve sizinle ilgili topladığımız bilgiler üzerinde kontrol sahibi olmanızı sağlıyoruz
אנגלית | טורקי |
---|---|
control | kontrol |
transparent | şeffaf |
data | veri |
and | ve |
information | bilgiler |
practices | uygulamalar |
about | hakkında |
the | üzerinde |
EN In Journavel we guide those who seek freedom and different cultures
TR Özgürlüğün ve farklı kültürlerin peşinde olanlara Journavel’da rehberlik ediyoruz
אנגלית | טורקי |
---|---|
guide | rehberlik |
different | farklı |
and | ve |
EN We pledge to constantly seek to better the ways in which we impact Mother Earth.
TR Toprak ana üzerindeki etkimizi daha da iyileştirmek için sürekli olarak çaba göstermeye söz veriyoruz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
mother | ana |
earth | toprak |
in | da |
constantly | sürekli olarak |
to | için |
EN This is one reason why we embrace technology and actively seek to change ingrained behaviors
TR Bu teknolojiyi kucaklama ve kökleşmiş davranışları aktif olarak değiştirme çabalarımızın bir nedenidir
אנגלית | טורקי |
---|---|
technology | teknolojiyi |
change | değiştirme |
and | ve |
this | bu |
to | bir |
EN In this respect, we provided Networks-Platforms Database for the use of CSOs which seek new opportunities for cooperation, relationship, and partnership.
TR Yeni işbirlikleri, tanışıklıklar ve ortaklıklar oluşturmak isteyen STÖ’ler çalışmalarına başlamadan önce Ağlar-Platformlar Veritabanı’nı inceleyebilirler.
אנגלית | טורקי |
---|---|
database | veritabanı |
of | ın |
new | yeni |
and | ve |
the | önce |
EN All civil society actors may benefit from Networks-Platforms Database if they seek for opportunities of intra-civil society cooperation.
TR Ağlar-Platformlar Veritabanı'ndan sivil toplum içi işbirlikleri oluşturmak isteyen bütün sivil toplum aktörleri yararlanabilir.
אנגלית | טורקי |
---|---|
all | bütün |
civil | sivil |
society | toplum |
database | veritabanı |
EN When we seek to control information and experience in the name of protecting those who do not know best, we are simply the serpent protecting the Tree of Knowledge from those we deem to be naked and ignorant
TR Kendileri için iyi olanı bilmeyenleri korumak adına bilgi ve deneyimi kontrol etmeye çalıştığımızda, Bilgelik Ağacını çıplak ve cahil olduğunu düşündüklerimizden koruyan yılandan farkımız kalmaz
אנגלית | טורקי |
---|---|
protecting | korumak |
best | iyi |
tree | ağacı |
control | kontrol |
experience | deneyimi |
name | adı |
to | etmeye |
information | bilgi |
and | ve |
of | in |
know | için |
EN A society that dictates what we have the right to read and learn and seek and explore cannot be prosperous
TR Neleri okumaya, öğrenmeye, araştırmaya ve keşfetmeye hakkımız olduğunu söyleyen bir toplum muvaffak olamaz
אנגלית | טורקי |
---|---|
society | toplum |
right | hakkı |
what | neleri |
a | bir |
read | ve |
EN We could also seek guidance from our higher power (for example, through prayer or meditation).
TR Ayrıca daha yüksek gücümüzden (örneğin dua veya meditasyon yoluyla) rehberlik isteyebiliriz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
guidance | rehberlik |
power | gücü |
meditation | meditasyon |
also | ayrıca |
or | veya |
higher | daha yüksek |
for | daha |
through | yoluyla |
אנגלית | טורקי |
---|---|
impact | etki |
comprehensive | kapsamlı |
and | ve |
off | bir |
EN Where SEGA transfers personal data it will seek to take account of any applicable legal obligations relevant to personal data transfers
TR SEGA, kişisel verileri aktardığı durumlarda, kişisel verilerin aktarılmasıyla ilgili geçerli yasal yükümlülükleri dikkate alır
אנגלית | טורקי |
---|---|
legal | yasal |
personal | kişisel |
applicable | geçerli |
relevant | ilgili |
data | verileri |
EN We will take appropriate steps to seek to destroy or permanently de-identify personal data at the point this information is no longer needed by us for our business or legal purposes.
TR İşimiz için veya yasal amaçlar doğrultusunda kişisel verilere artık ihtiyaç olmadığı noktada bu bilgileri imha etmek veya daimi şekilde tanımlanabilir kimlik bilgilerini kaldırmak üzere uygun önlemleri alacağız.
אנגלית | טורקי |
---|---|
point | noktada |
legal | yasal |
needed | ihtiyaç |
this | bu |
information | bilgileri |
or | veya |
personal | kişisel |
data | verilere |
EN We pledge to constantly seek to better the ways in which we impact Mother Earth.
TR Toprak ana üzerindeki etkimizi daha da iyileştirmek için sürekli olarak çaba göstermeye söz veriyoruz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
mother | ana |
earth | toprak |
in | da |
constantly | sürekli olarak |
to | için |
EN This is one reason why we embrace technology and actively seek to change ingrained behaviors
TR Bu teknolojiyi kucaklama ve kökleşmiş davranışları aktif olarak değiştirme çabalarımızın bir nedenidir
אנגלית | טורקי |
---|---|
technology | teknolojiyi |
change | değiştirme |
and | ve |
this | bu |
to | bir |
EN We pledge to constantly seek to better the ways in which we impact Mother Earth.
TR Toprak ana üzerindeki etkimizi daha da iyileştirmek için sürekli olarak çaba göstermeye söz veriyoruz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
mother | ana |
earth | toprak |
in | da |
constantly | sürekli olarak |
to | için |
EN This is one reason why we embrace technology and actively seek to change ingrained behaviors
TR Bu teknolojiyi kucaklama ve kökleşmiş davranışları aktif olarak değiştirme çabalarımızın bir nedenidir
אנגלית | טורקי |
---|---|
technology | teknolojiyi |
change | değiştirme |
and | ve |
this | bu |
to | bir |
EN The firm assists domestic and global companies in the food and beverage industries, helping to launch and maintain Turkish operations, as well as assisting domestic clients which seek to expand overseas
TR Bu sektörlerdeki uluslararası şirketlere, Türkiye’deki işlemlerinin başlatılmasında ve sürdürülmesinde, yerli şirketlere ise, yurtdışına açılma çalışmalarında yardımcı olur
אנגלית | טורקי |
---|---|
helping | yardımcı olur |
global | uluslararası |
companies | şirketlere |
the | ise |
and | ve |
TR Bağımsız finansal danışmanlık almanızı ve işlem yapmadan önce riskleri tam olarak anladığınızdan emin olmanızı öneririz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
independent | bağımsız |
financial | finansal |
advice | danışmanlık |
ensure | emin |
risks | riskleri |
trading | işlem |
we recommend | öneririz |
and | ve |
EN Authors wishing to self-archive book chapters can continue to reach out to Global Rights to seek the relevant permissions.
TR Kitap bölümlerini kendi arşivlerine almak isteyen yazarlar ilgili izinleri almak için Küresel Haklar ile iletişime geçmeye devam edebilir.
אנגלית | טורקי |
---|---|
authors | yazarlar |
book | kitap |
can | edebilir |
continue | devam |
global | küresel |
rights | haklar |
relevant | ilgili |
permissions | izinleri |
to | için |
reach | ile |
EN In Journavel we guide those who seek freedom and different cultures
TR Özgürlüğün ve farklı kültürlerin peşinde olanlara Journavel’da rehberlik ediyoruz
אנגלית | טורקי |
---|---|
guide | rehberlik |
different | farklı |
and | ve |
EN Customers are able to leverage this service by working with their AWS Sales Representative directly to seek independent Mission Owner approval.
TR Müşteriler, bağımsız Görev Sahibi onayı almak üzere doğrudan AWS Sales Temsilcileri ile birlikte çalışarak bu hizmetten yararlanabilir.
אנגלית | טורקי |
---|---|
customers | müşteriler |
aws | aws |
directly | doğrudan |
independent | bağımsız |
approval | onay |
service | hizmetten |
working | çalışarak |
mission | görev |
this | bu |
owner | sahibi |
EN We pledge to constantly seek to better the ways in which we impact Mother Earth.
TR Toprak ana üzerindeki etkimizi daha da iyileştirmek için sürekli olarak çaba göstermeye söz veriyoruz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
mother | ana |
earth | toprak |
in | da |
constantly | sürekli olarak |
to | için |
EN This is one reason why we embrace technology and actively seek to change ingrained behaviors
TR Bu teknolojiyi kucaklama ve kökleşmiş davranışları aktif olarak değiştirme çabalarımızın bir nedenidir
אנגלית | טורקי |
---|---|
technology | teknolojiyi |
change | değiştirme |
and | ve |
this | bu |
to | bir |
EN We pledge to constantly seek to better the ways in which we impact Mother Earth.
TR Toprak ana üzerindeki etkimizi daha da iyileştirmek için sürekli olarak çaba göstermeye söz veriyoruz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
mother | ana |
earth | toprak |
in | da |
constantly | sürekli olarak |
to | için |
EN This is one reason why we embrace technology and actively seek to change ingrained behaviors
TR Bu teknolojiyi kucaklama ve kökleşmiş davranışları aktif olarak değiştirme çabalarımızın bir nedenidir
אנגלית | טורקי |
---|---|
technology | teknolojiyi |
change | değiştirme |
and | ve |
this | bu |
to | bir |
EN In this respect, we provided Networks-Platforms Database for the use of CSOs which seek new opportunities for cooperation, relationship, and partnership.
TR Yeni işbirlikleri, tanışıklıklar ve ortaklıklar oluşturmak isteyen STÖ’ler çalışmalarına başlamadan önce Ağlar-Platformlar Veritabanı’nı inceleyebilirler.
אנגלית | טורקי |
---|---|
database | veritabanı |
of | ın |
new | yeni |
and | ve |
the | önce |
EN All civil society actors may benefit from Networks-Platforms Database if they seek for opportunities of intra-civil society cooperation.
TR Ağlar-Platformlar Veritabanı'ndan sivil toplum içi işbirlikleri oluşturmak isteyen bütün sivil toplum aktörleri yararlanabilir.
אנגלית | טורקי |
---|---|
all | bütün |
civil | sivil |
society | toplum |
database | veritabanı |
EN When we seek to control information and experience in the name of protecting those who do not know best, we are simply the serpent protecting the Tree of Knowledge from those we deem to be naked and ignorant
TR Kendileri için iyi olanı bilmeyenleri korumak adına bilgi ve deneyimi kontrol etmeye çalıştığımızda, Bilgelik Ağacını çıplak ve cahil olduğunu düşündüklerimizden koruyan yılandan farkımız kalmaz
אנגלית | טורקי |
---|---|
protecting | korumak |
best | iyi |
tree | ağacı |
control | kontrol |
experience | deneyimi |
name | adı |
to | etmeye |
information | bilgi |
and | ve |
of | in |
know | için |
EN A society that dictates what we have the right to read and learn and seek and explore cannot be prosperous
TR Neleri okumaya, öğrenmeye, araştırmaya ve keşfetmeye hakkımız olduğunu söyleyen bir toplum muvaffak olamaz
אנגלית | טורקי |
---|---|
society | toplum |
right | hakkı |
what | neleri |
a | bir |
read | ve |
EN We pledge to constantly seek to better the ways in which we impact Mother Earth.
TR Toprak ana üzerindeki etkimizi daha da iyileştirmek için sürekli olarak çaba göstermeye söz veriyoruz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
mother | ana |
earth | toprak |
in | da |
constantly | sürekli olarak |
to | için |
EN This is one reason why we embrace technology and actively seek to change ingrained behaviors
TR Bu teknolojiyi kucaklama ve kökleşmiş davranışları aktif olarak değiştirme çabalarımızın bir nedenidir
אנגלית | טורקי |
---|---|
technology | teknolojiyi |
change | değiştirme |
and | ve |
this | bu |
to | bir |
EN We pledge to constantly seek to better the ways in which we impact Mother Earth.
TR Toprak ana üzerindeki etkimizi daha da iyileştirmek için sürekli olarak çaba göstermeye söz veriyoruz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
mother | ana |
earth | toprak |
in | da |
constantly | sürekli olarak |
to | için |
EN This is one reason why we embrace technology and actively seek to change ingrained behaviors
TR Bu teknolojiyi kucaklama ve kökleşmiş davranışları aktif olarak değiştirme çabalarımızın bir nedenidir
אנגלית | טורקי |
---|---|
technology | teknolojiyi |
change | değiştirme |
and | ve |
this | bu |
to | bir |
EN We pledge to constantly seek to better the ways in which we impact Mother Earth.
TR Toprak ana üzerindeki etkimizi daha da iyileştirmek için sürekli olarak çaba göstermeye söz veriyoruz.
אנגלית | טורקי |
---|---|
mother | ana |
earth | toprak |
in | da |
constantly | sürekli olarak |
to | için |
מציג 50 מתוך 50 תרגומים