EN 2020-2021 Academic Year Summer Term Registration Announcement (for International and transfer students)2020-2021 Academic Year Summer Term Registration Announcement2021 TÜBİTAK Incentive Award
"university s academic strategy" in Inglese pò esse traduttu in i seguenti Turcu parolle / frasi:
university | üniversite üniversitesi |
academic | akademik eğitim |
strategy | bir bu da daha de doğru hakkında her ile için kadar kendi nasıl olarak strateji stratejisi stratejisini ve çok |
EN 2020-2021 Academic Year Summer Term Registration Announcement (for International and transfer students)2020-2021 Academic Year Summer Term Registration Announcement2021 TÜBİTAK Incentive Award
TR Yatay GeçişYüzey Araştırmaları Merkezi (KUYTAM)Yaşam
Inglese | Turcu |
---|---|
and | ya |
EN He has a PhD in Anthropology from Cornell University in 1998, a Masters in the Social Sciences from the University of Chicago as a Fulbright Scholar in 1990, and a BA in Geography from Oxford University in 1989.
TR 1998 yılında Cornell Üniversitesinde Antropoloji Doktorasını, 1990 yılında Chicago Üniversitesinde Fulbright bursuyla Sosyal Bilimler Yüksek Lisansını ve 1989 yılında Oxford Üniversitesinde Coğrafya Lisansını tamamlamıştır.
Inglese | Turcu |
---|---|
in | yılında |
social | sosyal |
sciences | bilimler |
of | ın |
chicago | chicago |
and | ve |
EN Karaosmanoğlu has also contributed to academic studies in the area of humanitarian aid. She received her PhD from Bilkent University Political Science and Public Administration and has taught classes at various universities in Turkey.
TR İnsani yardım alanında akademik çalışmalara da katkı sağlıyor. Doktora derecesini Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü'nden alan Karaosmanoğlu, çeşitli üniversitelerde dersler verdi.
Inglese | Turcu |
---|---|
academic | akademik |
aid | yardım |
science | bilimi |
public | kamu |
administration | yönetimi |
various | çeşitli |
area | alanı |
at | nda |
in | da |
and | ve |
to | e |
of | alan |
EN After a few months of trying to achieve social and academic goals at university and failing, I fell deeper into depression
TR Üniversitede birkaç ay sosyal ve akademik hedeflere ulaşmaya çalışıp başarısız olduktan sonra, daha da derin bir depresyona girdim
Inglese | Turcu |
---|---|
months | ay |
social | sosyal |
academic | akademik |
deeper | derin |
and | ve |
a | birkaç |
EN Factors Affecting the Academic Achievement of University Students: A Case Study for the Department of Agricultural Economics
TR Üniversite Öğrencilerinin Akademik Başarısını Etkileyen Faktörler: Tarım Ekonomisi Bölümü Örneği
Inglese | Turcu |
---|---|
factors | faktörler |
affecting | etkileyen |
academic | akademik |
of | ın |
agricultural | tarım |
economics | ekonomisi |
department | bölümü |
EN Karaosmanoğlu has also contributed to academic studies in the area of humanitarian aid. She received her PhD from Bilkent University Political Science and Public Administration and has taught classes at various universities in Turkey.
TR İnsani yardım alanında akademik çalışmalara da katkı sağlıyor. Doktora derecesini Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü'nden alan Karaosmanoğlu, çeşitli üniversitelerde dersler verdi.
Inglese | Turcu |
---|---|
academic | akademik |
aid | yardım |
science | bilimi |
public | kamu |
administration | yönetimi |
various | çeşitli |
area | alanı |
at | nda |
in | da |
and | ve |
to | e |
of | alan |
EN As a professor, she has contributed to making the University of Hohenheim an academic hotspot in bioeconomics
TR Profesör Brockmeier, Hohenheim Üniversitesi’ni biyo ekonomide akademinin canlılık yayan bir noktası haline getirmeye katkıda bulundu
Inglese | Turcu |
---|---|
professor | profesör |
in | da |
she | bir |
EN Cort-Denis Hachmeister of the CHE says: "You can have a great academic career at any university". Decisive, he notes, are the key areas of research and the professors.
TR „Mükemmel bir akademik kariyeri her üniversitede yapmak mümkün“ diyen CHE uzmanı Cort-Denis Hachmeister, burada ağırlık verilen araştırma dallarının ve profesörlerin belirleyici olduğunu söylüyor.
Inglese | Turcu |
---|---|
have | yapmak |
great | mükemmel |
academic | akademik |
research | araştırma |
a | bir |
and | ve |
of | nın |
EN In addition, various fast-track programmes are supporting the digital university launch, e.g. the ‘International Mobility and Cooperation Digital’ (IMKD) programme of the German Academic Exchange Service (DAAD).
TR Ayrıca Alman Akademik Değişim Servisi’nın (DAAD) „Uluslararası Dijital Hareketlilik ve İşbirliği“ (IMKD) örneğinde olduğu gibi, farklı acil programlar, dijital üniversitenin start almasına destek veriyor.
Inglese | Turcu |
---|---|
digital | dijital |
of | ın |
academic | akademik |
exchange | değişim |
supporting | destek |
german | alman |
and | ve |
EN Many young people who come to Germany as refugees were still at university or building a career back home. German universities are helping them to restart their academic lives.
TR Almanya’ya sığınan pek çok genç öğrenimlerini ya da profesyonel yaşamlarını yarıda bırakmak zorunda kalmış. Alman üniversiteleri pek çok mülteciye akademik eğitim için yeni bir başlangıç fırsatı sunuyor.
Inglese | Turcu |
---|---|
academic | akademik |
young | genç |
their | in |
german | alman |
are | sunuyor |
many | pek |
home | ya |
a | bir |
EN Many university projects are supported by the German Academic Exchange Service (DAAD) with funding from the Federal Ministry of Education and Research (BMBF).
TR Projelerin pek çoğu Alman Akademik Değişim Servisi (DAAD) tarafından Federal Eğitim ve Araştırma Bakanlığı (BMBF) bütçesinden ayrılan payla destekleniyor.
Inglese | Turcu |
---|---|
projects | iş |
academic | akademik |
exchange | değişim |
service | servisi |
federal | federal |
education | eğitim |
research | araştırma |
ministry | bakanlığı |
by | tarafından |
many | pek |
and | ve |
EN Koç University is the only academic institution in Türkiye to attain
TR Bu kapsamda gerçekleştirilen “Çocuklar İçin Kültürel Miras Çalışmaları” çalıştayının üçüncüsü, 2-3 Kasım
Inglese | Turcu |
---|---|
only | bu |
EN Pilots in the US with the University of Denver and University of Florida
TR ABD'de Denver Üniversitesi ve Florida Üniversitesinde pilot çalışmalar
Inglese | Turcu |
---|---|
denver | denver |
and | ve |
florida | florida |
EN This system is also used by the University of Hagen, a distance-learning university that is also Germany’s largest higher education institution with over 76,000 students.
TR 76.000’den fazla öğrencisiyle Almanya’nın en büyük yüksek öğretim kurumu olan Hagen Açık Öğretim Üniversitesi bu modeli öne çıkarıyor.
Inglese | Turcu |
---|---|
education | öğretim |
this | bu |
a | olan |
the | fazla |
EN She obtained a Master of Laws (LL.M.) degree in Banking Systems, ICT Law and Innovation from City University of London and a second Master degree in business administration (MBA) at Galatasaray University
TR Takiben Galatasaray Üniversitesi’nde İşletme Yüksek Lisansı’nı tamamlayan Necipoğlu, halihazırda Estonya Tartu Üniversitesi’nde Bilişim Hukuku, Teknoloji ve İnovasyon alanında doktora programına devam etmektedir
Inglese | Turcu |
---|---|
of | ın |
law | hukuku |
city | alan |
at | nda |
a | halihazırda |
and | ve |
EN Chicken Meat Consumption Habits of University Students: Case of Siirt University, Turkey
TR Üniversite Öğrencilerinin Tavuk Eti Tüketim Alışkanlıkları: Siirt Üniversitesi Örneği, Türkiye
Inglese | Turcu |
---|---|
consumption | tüketim |
turkey | türkiye |
EN Pilots in the US with the University of Denver and University of Florida
TR ABD'de Denver Üniversitesi ve Florida Üniversitesinde pilot çalışmalar
Inglese | Turcu |
---|---|
denver | denver |
and | ve |
florida | florida |
EN He has also served on dozens of charitable, educational and industry boards, including Princeton University, South Federal State University, the Korean American Community Foundation and McCarter Theatre.
TR Ayrıca Princeton Üniversitesi, South Federal State Üniversitesi, Kore Amerikan Topluluğu Vakfı ve McCarter Tiyatrosu gibi onlarca hayır, eğitim ve sektör kurulunda da görev almıştır.
Inglese | Turcu |
---|---|
educational | eğitim |
industry | sektör |
federal | federal |
korean | kore |
american | amerikan |
community | topluluğu |
foundation | vakfı |
and | ve |
the | gibi |
EN Having studied law at the University of Groningen and at the University of Stockholm Jan worked in various legal jurisdictions in Europe and in the US
TR Groningen Üniversitesi ve Stockholm Üniversitesi'nde hukuk eğitimi aldıktan sonra, Jan Avrupa ve ABD'de farklı hukuki yargılama bölgelerinde çalışmıştır
Inglese | Turcu |
---|---|
jan | jan |
europe | avrupa |
various | farklı |
and | ve |
legal | hukuki |
law | hukuk |
the | sonra |
EN She obtained a Master of Laws (LL.M.) degree in Banking Systems, ICT Law and Innovation from City University of London and a second Master degree in business administration (MBA) at Galatasaray University
TR Takiben Galatasaray Üniversitesi’nde İşletme Yüksek Lisansı’nı tamamlayan Necipoğlu, halihazırda Estonya Tartu Üniversitesi’nde Bilişim Hukuku, Teknoloji ve İnovasyon alanında doktora programına devam etmektedir
Inglese | Turcu |
---|---|
of | ın |
law | hukuku |
city | alan |
at | nda |
a | halihazırda |
and | ve |
EN This system is also used by the University of Hagen, a distance-learning university that is also Germany’s largest higher education institution with over 76,000 students.
TR 76.000’den fazla öğrencisiyle Almanya’nın en büyük yüksek öğretim kurumu olan Hagen Açık Öğretim Üniversitesi bu modeli öne çıkarıyor.
Inglese | Turcu |
---|---|
education | öğretim |
this | bu |
a | olan |
the | fazla |
EN He teaches as a professor at Leuphana University in Lüneburg and the Erasmus University in Rotterdam.
TR Profesör Braungart Lünebrg’daki Leuphana ve Rotterdam’daki Erasmus üniversitelerinde dersler veriyor.
Inglese | Turcu |
---|---|
professor | profesör |
and | ve |
EN A joint bachelor’s degree at the Mannheim University of Applied Sciences and University of Heidelberg focuses on these interdisciplinary studies.
TR Mannheim ve Heidelberg Üniversitelerinin ortak lisans programı bu disiplinler arası yaklaşım üzerine kurulmuş.
Inglese | Turcu |
---|---|
joint | ortak |
a | arası |
and | ve |
these | bu |
on | üzerine |
EN Excellent university: the University of Bonn
TR Mükemmeliyet merkezi üniversite: Bonn Friedrich Wilhelm Üniversitesi
Inglese | Turcu |
---|---|
bonn | bonn |
university | üniversite |
EN Eighty-three project partners are testing procedures that adapt industrial production processes to a fluctuating energy supply. The directors are the Technical University of Darmstadt and the University of Stuttgart.
TR Projede yer alan 83 partner kuruluş sanayideki üretim süreçlerini dalgalanmalı bir enerji tedarikine adapte edecek yöntemleri test ediyor. Projenin yönetimini Darmstadt Üniversitesi ve Stuttgart Üniversitesi üstleniyor.
Inglese | Turcu |
---|---|
testing | test |
energy | enerji |
stuttgart | stuttgart |
and | ve |
production | üretim |
project | projenin |
a | bir |
of | yer |
EN This likewise applies to graduates with either a German university degree, a recognised degree from abroad, or a foreign university qualification that is comparable to a German degree.
TR Aynı şey Alman üniversite diplomasına sahip veya Alman diplomasıyla denkliği kabul edilen veya karşılaştırılabilir nitelikte bir üniversite eğitiminden mezun olanlar için de geçerli.
Inglese | Turcu |
---|---|
applies | geçerli |
university | üniversite |
german | alman |
or | veya |
EN If you have just completed a university degree course or a vocational training programme the company will be interested in your university diploma or the certificate from the training organisation as well as your school-leaving certificate
TR Bir yükseköğrenimden ya da meslek eğitimi‘nden yeni mezun olmuşsanız, yükseköğrenim veya mesleki eğitim mezuniyet diplomasına firma ilgi duyacaktır, aynı şey okul diploması için de geçerli
Inglese | Turcu |
---|---|
vocational | mesleki |
company | firma |
interested | ilgi |
well | yüksek |
school | okul |
training | eğitim |
in | da |
the | aynı |
if | için |
or | veya |
EN Founded in 1386, Heidelberg University (originally named Ruperto Carola) is the oldest university in Germany and one of the oldest in Europe
TR 1386 yılında kurulmuş olan Heidelberg Ruprecht Karls Üniversitesi (Ruperto Carola) Almanya’nın en eski üniversitesi ve aynı zamanda Avrupa’nın da en eski üniversitelerinden biri
Inglese | Turcu |
---|---|
university | üniversitesi |
in | da |
oldest | en |
and | ve |
the | aynı |
of | biri |
is | olan |
EN The University of Marburg was the first German university to offer Peace and Conflict Studies
TR Marburg Philipps Üniversitesi, Barış ve Anlaşmazlık Araştırmalarına programında yer veren ilk Alman üniversitesiydi
Inglese | Turcu |
---|---|
peace | barış |
first | ilk |
and | ve |
of | yer |
EN Heidelberg is world famous as a romantic city on the River Neckar. But it is also a centre of philosophy, science and medicine with Germany’s oldest university and the prestigious University Hospital.
TR Heidelberg Neckar Nehri kıyısında romantik bir kent olarak tüm dünyada tanınıyor. Ama burası aynı zamanda Almanya’nın en eski üniversitesiyle ve saygın Üniversite Hastanesiyle felsefenin, bilimin ve tıbbın merkezi.
Inglese | Turcu |
---|---|
world | dünyada |
romantic | romantik |
city | kent |
river | nehri |
centre | merkezi |
oldest | en |
but | ama |
and | ve |
the | aynı |
EN Siyana is now active at her university as a study ambassador, supporting school-leavers from abroad on their way to a university course in Germany.
TR Siyana şimdi kendi üniversitesinde yükseköğrenim elçisi olarak sosyal sorumluluk üstleniyor ve böylece başka ülkelerden gelen okul mezunlarına, Almanya’da yükseköğrenime uzanan yolda destek oluyor.
Inglese | Turcu |
---|---|
ambassador | elçisi |
supporting | destek |
school | okul |
now | şimdi |
to | böylece |
study | ve |
EN Researchers from 26 of the university’s departments and from four non-university research institutions are working together on innovative solutions
TR Üniversitenin 26 farklı kürsüsünden gelen araştırmacılar, dört üniversite dışı araştırma kurumundan gelen araştırmacılarla birlikte yenilikçi çözümler üzerine çalışıyorlar
Inglese | Turcu |
---|---|
researchers | araştırmacılar |
research | araştırma |
innovative | yenilikçi |
university | üniversite |
solutions | çözümler |
on | üzerine |
EN In cooperation with the Warsaw University of Life Sciences, the Eberswalde University for Sustainable Development trains digital experts for future work in forests and the environment.
TR Eberswalde Sürdürülebilir Kalkınma Üniversitesi’nde, Varşova Doğa Bilimleri Üniversitesi’yle işbirliği içinde, orman ve çevre alanlarında geleceğin görevleri için bilişimciler yetiştiriyor.
Inglese | Turcu |
---|---|
cooperation | işbirliği |
sciences | bilimleri |
sustainable | sürdürülebilir |
development | kalkınma |
future | geleceğin |
work | iş |
environment | çevre |
and | ve |
of | in |
in | içinde |
for | için |
EN 55.6% aim to take the entrance exam for university or a university of applied sciences or have already gained such a qualification
TR Yüzde 55,6’sı lise diploması veya yüksekokula yeterlik diploması almayı hedefliyor veya bu diplomalara sahip kişiler
Inglese | Turcu |
---|---|
to | sahip |
or | veya |
EN Berlin is one of the most popular university cities worldwide: QS World University Ranking 2019 lists Germany’s capital in 7th place. There are at least three good reasons for studying in Berlin:
TR Berlin dünyanın en sevilen üniversite kentlerinden biri: QS World University Ranking’in 2019 sıralamasına göre Almanya’nın başkenti dünya çapına 7. sırada. Öğrenim için Berlin’i seçmek için en azından üç çok iyi neden var:
Inglese | Turcu |
---|---|
berlin | berlin |
popular | sevilen |
ranking | sıralaması |
capital | başkenti |
most | en |
least | az |
EN He is British and has a PhD in fibre science and mechanics from the University of Maine and a master’s of science from the University of Wales.
TR İngilizdir ve Main Üniversitesi'nde fiber bilimleri ve mekanik alanında doktora, Wales Üniversitesi'nde ise yüksek lisans eğitimi almıştır.
Inglese | Turcu |
---|---|
science | bilimleri |
the | ise |
and | ve |
EN He is British and has two master’s degrees – one in natural sciences from Cambridge University and the other in international policy from the University of Bristol.
TR Phil İngiliz ve Cambridge Üniversitesinde doğa bilimleri ve Bristol Üniversitesinde uluslararası politika alanlarında yüksek lisans diplomalarına sahip.
Inglese | Turcu |
---|---|
and | ve |
natural | doğa |
sciences | bilimleri |
international | uluslararası |
policy | politika |
is | sahip |
EN Koç University continues its status as Türkiye’s only University with EQUIS accreditation
TR Koç Üniversitesi VEKAM Kültürel Mirasın Genç Nesillere Aktarımına Odaklanan Uluslararası Bir Çalıştay Düzenliyor
Inglese | Turcu |
---|---|
with | bir |
EN A free reference manager and academic social network where you can organise your research, collaborate with others online and discover the latest research
TR Araştırmalarınızı organize etmenize, çevrimiçi olarak başkalarıyla işbirliği yapmanıza ve en yeni araştırmaları keşfetmenize yardımcı olan ücretsiz bir referans yöneticisi ve akademik sosyal ağ
Inglese | Turcu |
---|---|
reference | referans |
manager | yöneticisi |
academic | akademik |
collaborate | işbirliği |
others | başkaları |
online | çevrimiçi |
free | ücretsiz |
social | sosyal |
a | yardımcı |
you | etmenize |
latest | en |
and | ve |
research | araştırmalar |
EN Peer review ? and reviewers ? are at the heart of the academic publishing process
TR Hakem denetimi ? ve hakemler ? akademik yayıncılık sürecinin merkezinde yer alır
Inglese | Turcu |
---|---|
review | denetimi |
and | ve |
academic | akademik |
publishing | yayıncılık |
process | sürecinin |
of | yer |
EN The peer review system exists to validate academic work, helps to improve the quality of published research and increases networking possibilities within research communities
TR Hakem denetimi sistemi akademik çalışmaların doğrulanması amacını taşır, yayınlanan araştırmaların kalitesinin yükseltilmesine yardımcı olur ve araştırma camiaları içinde ağ oluşturma olanaklarını artırır
Inglese | Turcu |
---|---|
review | denetimi |
system | sistemi |
academic | akademik |
helps | yardımcı olur |
of | ın |
published | yayınlanan |
and | ve |
increases | artırır |
research | araştırma |
to | içinde |
EN Our analytics team is experienced in serving policymakers, funders and academic and corporate research institutions around the world
TR Analiz ekibimiz tüm dünyadaki karar alıcılar, finansörler, ve akademik ve kurumsal araştırma kuruluşlarına hizmet sağlamakta deneyimlidir
Inglese | Turcu |
---|---|
serving | hizmet |
academic | akademik |
corporate | kurumsal |
institutions | kuruluşlar |
team | tüm |
around the world | dünyadaki |
research | araştırma |
analytics | analiz |
and | ve |
EN Academic Corporate Distributor or Reseller Government Health Other Society or Association
TR Akademik Kurumsal Distribütör ya da Satış Aracısı Devlet Sağlık Diğer Birlik ya da Dernek
Inglese | Turcu |
---|---|
academic | akademik |
corporate | kurumsal |
government | devlet |
health | sağlık |
other | diğer |
EN SSRN is an open-access online pre-print community providing valuable services to leading academic schools and government institutions
TR SSRN önde gelen akademik okullar ve devlet kurumlarına değerli hizmetler sağlayan açık erişimli bir ön baskı topluluğudur
Inglese | Turcu |
---|---|
providing | sağlayan |
valuable | değerli |
services | hizmetler |
academic | akademik |
schools | okullar |
government | devlet |
institutions | kurumlar |
open | açık |
baskı | |
access | erişimli |
and | ve |
EN SSRN is instrumental as a starting point for PhD students, professors, and institutional faculties to post early-stage research, prior to publication in academic journals.
TR SSRN doktora öğrencileri, profesörler ve kurumsal fakültelerin erken aşamalarındaki araştırmaları akademik dergilerde yayınlanmadan önce paylaşmaları için bir başlangıç noktası olarak kullanılmaktadır.
Inglese | Turcu |
---|---|
institutional | kurumsal |
academic | akademik |
early | erken |
starting | başlangıç |
point | noktası |
and | ve |
research | araştırmaları |
EN Elsevier considers it vital that academic publishing is as fair and unbiased as possible
TR Elsevier akademik yayıncılığın mümkün olduğunca adil ve önyargısız olması gerektiğine inanmaktadır
Inglese | Turcu |
---|---|
academic | akademik |
fair | adil |
and | ve |
elsevier | elsevier |
possible | mümkün |
EN Unconscious bias can lead us to make questionable decisions which impact negatively on the academic publishing process
TR Bilinçsiz önyargı akademik yayıncılık süreci üzerinde olumsuz etkileri olabilecek şüpheli kararlar almamıza yol açabilir
Inglese | Turcu |
---|---|
unconscious | bilinçsiz |
decisions | kararlar |
academic | akademik |
publishing | yayıncılık |
process | süreci |
can | açabilir |
EN Clinical Solutions Academic Education
TR Klinik Çözümler Akademik Eğitim
Inglese | Turcu |
---|---|
clinical | klinik |
academic | akademik |
education | eğitim |
EN Academic Education and Certification
TR Akademik Eğitim ve Sertifikasyon
Inglese | Turcu |
---|---|
academic | akademik |
education | eğitim |
certification | sertifikasyon |
and | ve |
EN Academic journals and text books to assist in your continuing education.
TR Devamlı eğitiminizde size destek olacak akademik dergiler ve ders kitapları.
Inglese | Turcu |
---|---|
academic | akademik |
journals | dergiler |
assist | destek |
to | e |
and | ve |
Mustrà 50 di 50 traduzzioni