EN The ADA is a civil rights law that prohibits discrimination against individuals with disabilities in all areas of public life, including jobs, schools, transportation, and all public and private places that are open to the general public
EN The ADA is a civil rights law that prohibits discrimination against individuals with disabilities in all areas of public life, including jobs, schools, transportation, and all public and private places that are open to the general public
TR ADA, iş, okul, ulaşım ve genel halka açık tüm kamu ve özel yerler de dahil olmak üzere kamu hayatının her alanında engelli bireylere karşı ayrımcılığı yasaklayan bir sivil hak yasasıdır
Inglese | Turcu |
---|---|
civil | sivil |
law | yasası |
areas | alan |
schools | okul |
transportation | ulaşım |
places | yerler |
open | açık |
and | ve |
general | genel |
public | kamu |
including | dahil |
all | tüm |
life | hayat |
EN The ADA is a civil rights law that prohibits discrimination against individuals with disabilities in all areas of public life, including jobs, schools, transportation, and all public and private places that are open to the general public
TR ADA, iş, okul, ulaşım ve genel halka açık tüm kamu ve özel yerler de dahil olmak üzere kamu hayatının her alanında engelli bireylere karşı ayrımcılığı yasaklayan bir sivil hak yasasıdır
Inglese | Turcu |
---|---|
civil | sivil |
law | yasası |
areas | alan |
schools | okul |
transportation | ulaşım |
places | yerler |
open | açık |
and | ve |
general | genel |
public | kamu |
including | dahil |
all | tüm |
life | hayat |
EN Copying of the material allowed only for personal and non-public use (except by written agreements between the Administration and User)
TR Materyalin kopyalanmasına yalnızca kişisel ve halka açık olmayan kullanım için izin verilir (İdare ve Kullanıcı arasındaki yazılı anlaşmalar hariç)
Inglese | Turcu |
---|---|
material | materyalin |
allowed | izin |
written | yazılı |
user | kullanıcı |
of | in |
and | ve |
personal | kişisel |
use | kullanım |
between | arasındaki |
for | için |
EN Karaosmanoğlu has also contributed to academic studies in the area of humanitarian aid. She received her PhD from Bilkent University Political Science and Public Administration and has taught classes at various universities in Turkey.
TR İnsani yardım alanında akademik çalışmalara da katkı sağlıyor. Doktora derecesini Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü'nden alan Karaosmanoğlu, çeşitli üniversitelerde dersler verdi.
Inglese | Turcu |
---|---|
academic | akademik |
aid | yardım |
science | bilimi |
public | kamu |
administration | yönetimi |
various | çeşitli |
area | alanı |
at | nda |
in | da |
and | ve |
to | e |
of | alan |
EN Karaosmanoğlu has also contributed to academic studies in the area of humanitarian aid. She received her PhD from Bilkent University Political Science and Public Administration and has taught classes at various universities in Turkey.
TR İnsani yardım alanında akademik çalışmalara da katkı sağlıyor. Doktora derecesini Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü'nden alan Karaosmanoğlu, çeşitli üniversitelerde dersler verdi.
Inglese | Turcu |
---|---|
academic | akademik |
aid | yardım |
science | bilimi |
public | kamu |
administration | yönetimi |
various | çeşitli |
area | alanı |
at | nda |
in | da |
and | ve |
to | e |
of | alan |
EN In Santiago de Chile the GIZ advised the city administration on climate protection for innovative housing construction and public spaces
TR Şili Santiago’da GIZ, kent idaresine inovatif konut inşası ve kamusal alanlarda iklimin korunması konusunda danışma hizmeti verdi
Inglese | Turcu |
---|---|
city | kent |
climate | iklimin |
innovative | inovatif |
public | kamusal |
protection | korunması |
and | ve |
EN Humanities, Multidisciplinary Religion Education and Educational Research Law Public Administration Hospitality Leisure Sport and Tourism Art Political Science
TR Beşeri Bilimler, Ortak Disiplinler Din Bilimi Eğitim, Eğitim Araştırmaları Hukuk Kamu Yönetimi Otelcilik, Konaklama, Spor ve Turizm Sanat Siyasi Bilimler
Inglese | Turcu |
---|---|
law | hukuk |
administration | yönetimi |
sport | spor |
tourism | turizm |
art | sanat |
political | siyasi |
and | ve |
public | kamu |
research | araştırmaları |
science | bilimi |
education | eğitim |
EN There are Public Libraries in the Town Center, Ataeymir and Yenice Townships and they serve in municipal buildings. Ataeymir Public Library is closed due to lack of personnel.
TR İlçede basımevi, kitapevi, sinema ve tiyatro bulunmamaktadır. İlçe merkezinde 7, Yenice ve Ataeymir beldesinde 4 adet olmak üzere toplam 11 adet İnternet Kafe mevcuttur.
Inglese | Turcu |
---|---|
center | merkezinde |
and | ve |
the | toplam |
EN Tradition 11: Our public relations policy is based on attraction rather than promotion; we need always maintain personal anonymity at the level of press, radio, films, television, and other public media of communication.
TR Gelenek 11: Halkla ilişkiler politikamız tanıtımdan çok cazibeye dayanmaktadır; basın, radyo, filmler, televizyon ve diğer kamusal iletişim araçları düzeyinde her zaman kişisel anonimliği korumamız gerekir.
Inglese | Turcu |
---|---|
tradition | gelenek |
public | kamusal |
need | gerekir |
level | düzeyinde |
films | filmler |
television | televizyon |
radio | radyo |
other | diğer |
press | basın |
communication | iletişim |
of | her |
and | ve |
always | her zaman |
personal | kişisel |
EN Public: Everyone can see your Public form as it's indexed by the search engines.
TR Herkese Açık: Arama motorları tarafından indekslendiği için Herkese Açık formunuzu herkes görebilir.
Inglese | Turcu |
---|---|
public | açık |
its | in |
by | tarafından |
search | arama |
engines | motorları |
everyone | için |
EN Public: As Public Forms are indexed by search engines, it is a great way to be present on the internet without a website
TR Genel: Genel Formlar arama motorları tarafından indekslendiğinden, web sitesi olmadan internette yer almanın harika bir yoludur
Inglese | Turcu |
---|---|
public | genel |
forms | formlar |
great | harika |
without | olmadan |
search | arama |
by | tarafından |
engines | motorları |
a | bir |
on the internet | internette |
EN The Ontology blockchain framework supports public blockchain systems and is able to customize public blockchains for applications
TR Ontology blockchain yapısı açık blockchain sistemlerini destekler ve bunların uygulamalar için özelleştirilmesine olanak sağlar
Inglese | Turcu |
---|---|
supports | destekler |
public | açık |
systems | sistemlerini |
applications | uygulamalar |
blockchain | blockchain |
and | ve |
EN The public key of the certificate will not match the public key of the original certificate
TR Sertifikanın genel anahtarı, orijinal sertifikanın genel anahtarıyla eşleşmeyecektir
Inglese | Turcu |
---|---|
public | genel |
of | ın |
certificate | sertifikanın |
original | orijinal |
key | anahtar |
EN Description: View Youthful wife receives in natures garb on public beach to tease surfers hd as completely free. BDSM porn xxx Youthful wife receives in natures garb on public beach to tease surfers video.
TR Açıklama: Genç karısı, sörfçüleri kızdırmak için halka açık plajda berbat hd tamamen ücretsiz olarak görüntüle. Bdsm Porno xxx Genç karısı, sörfçüleri kızdırmak için halka açık plajda berbat video.
Inglese | Turcu |
---|---|
description | açıklama |
hd | hd |
completely | tamamen |
bdsm | bdsm |
free | ücretsiz |
video | video |
view | görüntüle |
on | açık |
porn | porno |
xxx | xxx |
to | için |
EN Proportions of positions (by sex, age, persons with disabilities and population groups) in public institutions (national and local legislatures, public service, and judiciary) compared to national distributions 16.7.2
TR Kamu kurumlarındaki (ulusal ve yerel yasama, kamu hizmeti ve yargı) pozisyonların dağılımının ulusal dağılımlara (cinsiyet, yaş, engelliler ve nüfus gruplarına göre) oranı 16.7.2
Inglese | Turcu |
---|---|
sex | cinsiyet |
population | nüfus |
public | kamu |
institutions | kurumlar |
service | hizmeti |
age | yaş |
and | ve |
in | da |
groups | grupları |
national | ulusal |
local | yerel |
by | göre |
of | nın |
EN 17.17. Encourage and promote effective public, public-private and civil society partnerships, building on the experience and resourcing strategies of partnerships
TR 17.17. Ortaklıkların deneyim ve kaynak sağlama stratejileri paydasına dayanan kamu, kamu-özel ve sivil toplum ortaklıklarının teşvik edilmesi ve desteklenmesi
Inglese | Turcu |
---|---|
and | ve |
civil | sivil |
partnerships | ortaklıklar |
experience | deneyim |
strategies | stratejileri |
society | toplum |
public | kamu |
encourage | teşvik |
of | nın |
EN Public Data: any market data, prices, information on transactions and other data obtained by us from public sources, including exchanges, and other sources and delivered to you through the Services.
TR Kamuya Açık Veriler: Borsalar ve diğer kaynaklar dahil olmak üzere kamusal kaynaklardan elde ettiğimiz ve hizmetler aracılığıyla size teslim edilen piyasa verileri, fiyatlar, işlemler hakkında bilgi ve diğer veriler.
Inglese | Turcu |
---|---|
transactions | işlemler |
other | diğer |
sources | kaynaklardan |
delivered | teslim |
services | hizmetler |
obtained | elde |
market | piyasa |
prices | fiyatlar |
and | ve |
including | dahil |
data | verileri |
information | bilgi |
to | hakkında |
through | aracılığıyla |
on | açık |
the | size |
EN There are Public Libraries in the Town Center, Ataeymir and Yenice Townships and they serve in municipal buildings. Ataeymir Public Library is closed due to lack of personnel.
TR İlçede basımevi, kitapevi, sinema ve tiyatro bulunmamaktadır. İlçe merkezinde 7, Yenice ve Ataeymir beldesinde 4 adet olmak üzere toplam 11 adet İnternet Kafe mevcuttur.
Inglese | Turcu |
---|---|
center | merkezinde |
and | ve |
the | toplam |
EN Federal employees and members of the public who have disabilities must have access to and use of information and services that is comparable to the access and use available to non-disabled Federal employees and members of the public.
TR Engelli federal çalışanların ve kamu üyelerinin, engelli olmayan Federal çalışanlara ve kamu üyelerinin erişimine ve kullanımına açık olan bilgilere ve hizmetlere erişim ve kullanım hakkı olması gerekir.
Inglese | Turcu |
---|---|
federal | federal |
and | ve |
of | ın |
information | bilgilere |
services | hizmetlere |
members | üyelerinin |
must | gerekir |
access | erişim |
is | olan |
public | kamu |
available | açık |
use | kullanım |
the | olmayan |
EN This certification establishes security standards that apply to all government agencies and public organizations in Spain, and service providers on which the public services are dependent on.
TR Bu sertifika İspanya'daki tüm resmi kurumlarla kamu kuruluşlarında ve kamu hizmetlerinin bağımlı olduğu hizmet sağlayıcıları için geçerli olan güvenlik standartlarını belirler.
Inglese | Turcu |
---|---|
certification | sertifika |
security | güvenlik |
apply | geçerli |
organizations | kuruluşlar |
this | bu |
and | ve |
public | kamu |
service | hizmet |
all | tüm |
standards | standartları |
are | olan |
EN The public key of the certificate will not match the public key of the original certificate
TR Sertifikanın genel anahtarı, orijinal sertifikanın genel anahtarıyla eşleşmeyecektir
Inglese | Turcu |
---|---|
public | genel |
of | ın |
certificate | sertifikanın |
original | orijinal |
key | anahtar |
EN Public service broadcasting: shaping public opinion
TR Kamu kaynaklı yayıncılık: Vatandaşlara sunulan fikir oluşturma fırsatı
Inglese | Turcu |
---|---|
public | kamu |
EN Tradition 11: Our public relations policy is based on attraction rather than promotion; we need always maintain personal anonymity at the level of press, radio, films, television, and other public media of communication.
TR Gelenek 11: Halkla ilişkiler politikamız tanıtımdan çok cazibeye dayanmaktadır; basın, radyo, filmler, televizyon ve diğer kamusal iletişim araçları düzeyinde her zaman kişisel anonimliği korumamız gerekir.
Inglese | Turcu |
---|---|
tradition | gelenek |
public | kamusal |
need | gerekir |
level | düzeyinde |
films | filmler |
television | televizyon |
radio | radyo |
other | diğer |
press | basın |
communication | iletişim |
of | her |
and | ve |
always | her zaman |
personal | kişisel |
EN Public: As Public Forms are indexed by search engines, it is a great way to be present on the internet without a website
TR Genel: Genel Formlar arama motorları tarafından indekslendiğinden, web sitesi olmadan internette yer almanın harika bir yoludur
Inglese | Turcu |
---|---|
public | genel |
forms | formlar |
great | harika |
without | olmadan |
search | arama |
by | tarafından |
engines | motorları |
a | bir |
on the internet | internette |
EN Free public Wi-Fi is a miracle for your mobile data, but it’s also a blessing for hackers. It’s always better to use a VPN when connecting to public Wi-Fi hotspots to keep those hackers at bay.
TR Ücretsiz herkese açık Wi-Fi, mobil verileriniz için bir mucizedir ancak aynı zamanda hackler'lar için de bir nimettir. Herkese açık Wi-Fi noktalarına bağlanırken VPN kullanmak bu hacker'ları uzak tutmak için her zaman daha iyidir.
Inglese | Turcu |
---|---|
mobile | mobil |
vpn | vpn |
public | açık |
always | her zaman |
to use | kullanmak |
but | ancak |
at | de |
to keep | tutmak |
EN Websites will get a public and private key after successfully acquiring or purchasing SSL certificates. When users access the website, their browser will request the public key to verify its identity.
TR Bir web sitesi SSL sertifikasını başarıyla aldığında genel ve özel bir anahtar alır. Kullanıcılar web sitesine eriştiğinde, tarayıcıları güvenilir olup olmadığını doğrulamak için SSL sertifikasını ve genel anahtarı ister.
Inglese | Turcu |
---|---|
get | al |
public | genel |
successfully | başarıyla |
ssl | ssl |
browser | tarayıcı |
the | olup |
and | ve |
its | in |
users | kullanıcılar |
to | için |
EN Administration: I need a place to store campus documents and historical collections.
TR İdare: Kampüs belgelerini ve tarihi koleksiyonları depolayacak bir yere ihtiyacım var.
Inglese | Turcu |
---|---|
documents | belgelerini |
historical | tarihi |
and | ve |
need | ihtiyacı |
a | bir |
EN This document is a legal agreement between you, the user (the User), and by Whoer.net website administration (the Website)
TR Bu belge siz, kullanıcı (Kullanıcı) ve Whoer.net web sitesi yönetimi (Web Sitesi) arasındaki yasal bir sözleşmedir
Inglese | Turcu |
---|---|
document | belge |
legal | yasal |
administration | yönetimi |
whoer | whoer |
this | bu |
user | kullanıcı |
net | net |
and | ve |
a | bir |
between | arasındaki |
EN The Administration reserves the right to change the terms of the Website, in this document, without prior notice User
TR Yönetim, Kullanıcıya önceden haber vermeksizin bu belgede yer alan Web Sitesi koşullarını değiştirme hakkını saklı tutar
Inglese | Turcu |
---|---|
administration | yönetim |
change | değiştirme |
this | bu |
user | kullanıcı |
right | hakkını |
terms | koşullar |
EN All intellectual properties belong to the Whoer.net website administration or to the stated material's author
TR Tüm fikri mülkiyet hakları Whoer.net web sitesi yönetimine veya belirtilen materyalin yazarına aittir
Inglese | Turcu |
---|---|
properties | mülkiyet |
stated | belirtilen |
whoer | whoer |
net | net |
author | yazar |
all | tüm |
or | veya |
EN The Administration reserves the right to edit or delete any part of the information available on the Website
TR Yönetim, Web Sitesinde bulunan bilgilerin herhangi bir bölümünü düzenleme veya silme hakkını saklı tutar
Inglese | Turcu |
---|---|
administration | yönetim |
edit | düzenleme |
delete | silme |
website | web |
the information | bilgilerin |
right | hakkını |
or | veya |
any | herhangi |
EN Administration of Website offers no guarantees about the value, the rule of law, fairness, accuracy or reliability of the Website, or the results of its use, as well as any material posted on it
TR Web Sitesinin yönetimi, Web Sitesinin değeri, hukukun üstünlüğü, adaleti, doğruluğu, güvenilirliği, kullanımın sonuçları ve üzerinde yayınlanan herhangi bir materyal hakkında hiçbir garanti vermez
Inglese | Turcu |
---|---|
administration | yönetimi |
guarantees | garanti |
website | web |
the website | sitesinin |
no | hiçbir |
about | hakkında |
value | değeri |
results | sonuçları |
any | herhangi |
use | kullanım |
EN The Administration is not responsible for the reliability and accuracy of all information, data, opinions, recommendations and approvals, located at these sites
TR İdare, bu sitelerde bulunan tüm bilgi, veri, görüş, tavsiye ve onayların güvenilirliğinden ve doğruluğundan sorumlu değildir
Inglese | Turcu |
---|---|
responsible | sorumlu |
of | ın |
and | ve |
data | veri |
at | de |
these | bu |
information | bilgi |
all | tüm |
is | bulunan |
EN Whoer.net website administration and its employees may not share the views of the authors of materials published on other sites and site owners.
TR Whoer.net web sitesi yönetimi ve çalışanları, diğer sitelerde ve site sahiplerinde yayınlanan materyallerin yazarlarının görüşlerini paylaşamaz.
Inglese | Turcu |
---|---|
administration | yönetimi |
and | ve |
share | paylaş |
published | yayınlanan |
other | diğer |
whoer | whoer |
employees | çalışanları |
net | net |
site | site |
authors | yazarlar |
of | nın |
EN You have the freedom to configure your virtual machine and have full control over administration
TR Sanal makinenin yönetimi konusunda serbesti ve sistem yönetimi üzerinde tam denetime sahipsin
Inglese | Turcu |
---|---|
virtual | sanal |
full | tam |
to | konusunda |
the | üzerinde |
and | ve |
EN Control Union Certifications can assist your business in achieving and maintaining regulatory compliance with the US Food and Drug Administration?s (FDA) Food Safety Modernization Act (FSMA).
TR Control Union, ABD Gıda ve İlaç Kurumunun (FDA) Gıda Güvenliği Modernizasyon Kanununa (FSMA) uyum sağlama ve bu uyumu devam ettirme konusunda işletmenize yardımcı olmaya hazırdır.
Inglese | Turcu |
---|---|
business | iş |
compliance | uyum |
us | abd |
food | gıda |
fda | fda |
control | control |
union | union |
in | da |
safety | güvenliği |
with | konusunda |
and | ve |
EN As a result, these suppliers can maintain their on-going compliance to meet the US Food & Drug Administration law and reduce the risk of compliance issues.
TR Bu destek sonucunda bu tedarikçiler ABD Gıda ve İlaç Kurumu kanununa ilişkin devam eden uygunluk hallerini koruyabilir ve uyum sorunlarına dair riskleri azaltabilir.
Inglese | Turcu |
---|---|
suppliers | tedarikçiler |
food | gıda |
risk | riskleri |
us | abd |
these | bu |
and | ve |
compliance | uyum |
issues | sorunları |
EN Former Obama aide Jim Messina is joining the board of Blockchain.com in anticipation of enhanced regulation from the Biden administration and other governments for its business trading and processing digital coins.
TR Obama'nın eski yardımcısı Jim Messina, Biden yönetiminin ve diğer hükümetlerin işletme ticareti ve dijital paraların işlenmesi için geliştirilmiş bir düzenleme yapacakları beklentisiyle, Blockchain.com yönetim kuruluna katılıyor.
Inglese | Turcu |
---|---|
former | eski |
regulation | düzenleme |
other | diğer |
processing | işlenmesi |
enhanced | geliştirilmiş |
blockchain | blockchain |
and | ve |
business | iş |
administration | yönetim |
of | in |
digital | dijital |
EN “Thankfully, the municipality and the school administration were really attentive. They helped fix the road for Manat.”
TR “Manat okula gidebilsin diye evimizin önüne bir rampa yaptım. Tekerlekli sandalyeyi sürmesi zor oluyordu, okula gittiği yolu düzelttim. Sağ olsunlar, okul müdürü ve belediye de yardımcı oldular.”
EN Consolidated administration and total account visibility
TR Konsolide yönetim ve toplam hesap görünürlüğü
Inglese | Turcu |
---|---|
administration | yönetim |
and | ve |
total | toplam |
account | hesap |
visibility | görünürlüğü |
EN User control and administration
TR Kullanıcı denetimi ve yönetimi
Inglese | Turcu |
---|---|
and | ve |
user | kullanıcı |
EN Consolidated administration and billing
TR Konsolide yönetim ve faturalandırma
Inglese | Turcu |
---|---|
administration | yönetim |
and | ve |
billing | faturalandırma |
EN Those who do not identify as internet and technology addicts may attend lavender meetings as observers.• Peach meetings are ITAA business meetings for discussing issues related to administration and service
TR Kendini internet ve teknoloji bağımlısı olarak tanımlamayanlar, lavanta toplantılarına gözlemci olarak katılabilirler.• şeftali toplantılar, yönetim ve hizmetle ilgili konuların tartışıldığı ITAA iş toplantılarıdır
EN - For domains with .tr extension, the Administration Change form must be filled in by the domain owner and sent as an email to support@atakdomain.com with the signature circular or ID photocopy
TR -.tr uzantılı domainler için İdari Sorumlu Değişikliği formunun domain sahibi tarafından doldurulması ve imza sirküleriyle ya da kimlik fotokopisi ile birlikte destek@atakdomain.com mail adresimize gönderilmesi gereklidir
Inglese | Turcu |
---|---|
change | değişikliği |
owner | sahibi |
signature | imza |
id | kimlik |
and | ve |
support | destek |
in | da |
domain | domain |
by | tarafından |
EN You can download the Administration Change form for .tr domain extensions here.
TR .tr domain uzantıları için İdari Sorumlu Değişikliği formunu buradan indirebilirsiniz.
Inglese | Turcu |
---|---|
change | değişikliği |
form | formunu |
domain | domain |
here | buradan |
you | de |
for | için |
extensions | uzantıları |
you can download | indirebilirsiniz |
EN Save money and administration time
TR Paradan ve yönetim süresinden tasarruf edin
Inglese | Turcu |
---|---|
save | tasarruf |
money | paradan |
and | ve |
administration | yönetim |
EN Buying separate certificates is more costly and may require more administration, but it ensures that each subdomain is protected separately.
TR Ayrı sertifikalar satın almak daha maliyetlidir ve daha fazla yönetim gerektirebilir belki fakat her bir alt alanın ayrı ayrı korunmasını sağlar.
Inglese | Turcu |
---|---|
certificates | sertifikalar |
administration | yönetim |
ensures | sağlar |
subdomain | alt alan |
and | ve |
but | fakat |
each | her |
separate | ayrı |
buying | satın almak |
EN AWS Organizations and Service Control Policies (SCP) provide top-down governance and allows for the delegation of identity based and resource-based policy administration to each business unit
TR AWS Organizations ve Hizmet Denetim Politikaları (SCP), tavandan tabana yönetişim sunuyor ve her bir iş birimine kimlik tabanlı ve kaynak tabanlı politika yönetimi delegasyonu sağlıyor
Inglese | Turcu |
---|---|
aws | aws |
identity | kimlik |
based | tabanlı |
resource | kaynak |
and | ve |
service | hizmet |
control | denetim |
policies | politikalar |
policy | politika |
to | her |
unit | bir |
EN Ensure correct medication administration, procedures and sample identification with software-validated patient identity throughout the length of care.
TR Bakım süresinin tamamı boyunca yazılımla doğrulanan hasta kimliği ile doğru ilaç verme, prosedür ve numune tanımlama işlemlerini garantiye alın.
Inglese | Turcu |
---|---|
identification | tanımlama |
patient | hasta |
identity | kimliği |
care | bakım |
medication | ilaç |
and | ve |
with | ile |
EN Make the most of Zebra’s Access Management Software (ZAMS) and optimize the administration of your Intelligent Cabinets with our video-based and virtual instructor-led training offers.
TR Zebra’nın Erişim Yönetimi Yazılımı’ndan (Access Management Software - ZAMS) en iyi şekilde faydalanarak Akıllı Dolaplarınızın idaresini, video temelli ve sanal eğitmen rehberliğinde eğitim teklifleri ile optimize edin.
Inglese | Turcu |
---|---|
virtual | sanal |
training | eğitim |
intelligent | akıllı |
video | video |
based | temelli |
most | en |
management | yönetimi |
access | erişim |
software | yazılım |
optimize | optimize |
make | e |
and | ve |
the | şekilde |
Mustrà 50 di 50 traduzzioni