EN We the Kings is an American rock band from Bradenton, Florida, currently signed to record label S-Curve Records. The band has released six studio albums (the latest being 2018's "Six") and completed a variety of tours. W… read more
"six different" a Anglès es pot traduir a les següents paraules/frases Turc:
EN We the Kings is an American rock band from Bradenton, Florida, currently signed to record label S-Curve Records. The band has released six studio albums (the latest being 2018's "Six") and completed a variety of tours. W… read more
TR We The Kings Amerikan pop rock grubu. Grup sadece myspace üzerinden 1 buçuk milyon defa dinlendi ve aslen bu yolla adlarını duyurarak sonra S-Curve Records'la anlaştı. Kendi adlarını taşıyan ilk albümlerini S-Curve'den 200… Devamını oku
EN Clinicians spend an extra six hours per day writing notes and entering information into EHR systems. Six hours a day! This creates undue stress and distracts physicians from providing optimal patient care.
TR Klinisyenler günde fazladan altı saat notlar yazarak ve EHR sistemlerine bilgi girerek geçirirler. Günde altı saat! Bu, aşırı stres yaratır ve doktorların optimal hasta bakımını sağlama konusunda dikkatini dağıtır.
Anglès | Turc |
---|---|
notes | notlar |
information | bilgi |
stress | stres |
patient | hasta |
ehr | ehr |
this | bu |
and | ve |
care | bakım |
per day | günde |
six | altı |
EN We the Kings is an American rock band from Bradenton, Florida, currently signed to record label S-Curve Records. The band has released six studio albums (the latest being 2018's "Six") and completed a variety of tours. W… read more
TR We The Kings Amerikan pop rock grubu. Grup sadece myspace üzerinden 1 buçuk milyon defa dinlendi ve aslen bu yolla adlarını duyurarak sonra S-Curve Records'la anlaştı. Kendi adlarını taşıyan ilk albümlerini S-Curve'den 200… Devamını oku
EN Clinicians spend an extra six hours per day writing notes and entering information into EHR systems. Six hours a day! This creates undue stress and distracts physicians from providing optimal patient care.
TR Klinisyenler günde fazladan altı saat notlar yazarak ve EHR sistemlerine bilgi girerek geçirirler. Günde altı saat! Bu, aşırı stres yaratır ve doktorların optimal hasta bakımını sağlama konusunda dikkatini dağıtır.
Anglès | Turc |
---|---|
notes | notlar |
information | bilgi |
stress | stres |
patient | hasta |
ehr | ehr |
this | bu |
and | ve |
care | bakım |
per day | günde |
six | altı |
EN Our fellowship is looking for a volunteer to take notes at our next six International Service Meetings (once per month for six months) at 9:30pm ET
TR Kardeşliğimiz, önümüzdeki altı Uluslararası Hizmet Toplantımızda (altı ay boyunca ayda bir kez) saat 9:30 ET'de not tutacak bir gönüllü arıyor
Anglès | Turc |
---|---|
notes | not |
service | hizmet |
meetings | toplantı |
international | uluslararası |
volunteer | gönüllü |
months | ay |
EN Different identities, different lives, different bodies, different cultures… We accept some of them as "abnormal" due to their differences, some we cannot accept at all because of their differences
TR Farklı kimlikler, farklı hayatlar, farklı bedenler, farklı kültürler… Bir kısmını farklılığı nedeniyle ‘anormal’ kabul ediyoruz, bir kısmını farklılığı nedeniyle hiç kabul edemiyoruz
EN Automotive components are sourced from different suppliers, by different parties, across different regions, using different modes of transport
TR Otomotiv bileşenleri birbirinden farklı taraflar ile farklı tedarikçilerden, farklı bölgelerden, farklı taşıma yöntemleri kullanılarak temin edilir
Anglès | Turc |
---|---|
automotive | otomotiv |
components | bileşenleri |
parties | taraflar |
transport | taşıma |
different | farklı |
from | birbirinden |
using | kullanılarak |
of | ile |
EN When entering multiple keywords, Keywords Explorer will take 10 of the most popular keywords and generate thousands of ideas in six different ways:
TR Birden fazla anahtar kelime girerken, Anahtar Kelimeler Gezgini en popüler anahtar kelimelerden 10 tanesini alır ve altı farklı yolla binlerce fikir oluşturur:
Anglès | Turc |
---|---|
popular | popüler |
ideas | fikir |
most | en |
and | ve |
multiple | birden fazla |
different | farklı |
keywords | anahtar |
six | altı |
the | kelimeler |
EN In the next few days some 430 top athletes from Germany will compete at the Olympic Games in Tokyo. Find out more below about six of many impressive athletes in different disciplines.
TR Almanya’dan birinci sınıf sporcular (yaklaşık 430 kişi) bugünlerde Tokyo’daki Olimpiyat Oyunları’na gidiyor. Farklı dallardan birçok olağanüstü sporcudan altısını tanıyın.
Anglès | Turc |
---|---|
of | ın |
six | altı |
in | yaklaşık |
games | oyunlar |
many | çok |
different | farklı |
EN With six temperature-controlled outdoor pools, you could experience a different swimming spot each day of a week-long stay. Our main pool faces the beach and appears to blend into the sea.
TR Sıcaklık kontrollü altı açık havuz ile bir haftalık konaklamanın her gününde farklı bir yüzme noktasının deneyimini yaşayabilirsiniz. Ana havuzumuz plaja bakar ve deniz karışmış gibi görünür.
Anglès | Turc |
---|---|
outdoor | açık |
experience | deneyimini |
main | ana |
temperature | sıcaklık |
controlled | kontrollü |
week | haftalık |
pool | havuz |
day | gün |
and | ve |
sea | deniz |
the | gibi |
different | farklı |
to | her |
EN Each company has different processes with different tools used for specific tasks, that's why being able to streamline tasks between your different software is crucial for the efficiency of your company
TR Her şirketin belirli görevler için kullanılan farklı araçlarla farklı süreçleri vardır, bu nedenle farklı yazılımlarınız arasında görevleri düzenleyebilmeniz şirketinizin verimliliği için çok önemlidir
Anglès | Turc |
---|---|
processes | süreçleri |
tools | araç |
efficiency | verimliliği |
company | şirketin |
your company | şirketinizin |
different | farklı |
has | bu |
is | vardır |
used | kullanılan |
software | yazılımları |
EN Depending on the plan you choose, you can export different number of videos in different qualities and with different durations.
TR Seçtiğiniz plana bağlı olarak; farklı sayıda, kalitede ve sürede videoları dışa aktarabilirsiniz.
Anglès | Turc |
---|---|
plan | plana |
export | dışa |
you choose | seçtiğiniz |
in | da |
videos | videoları |
number of | sayıda |
and | ve |
different | farklı |
depending | bağlı olarak |
the | olarak |
EN Each company has different processes with different tools used for specific tasks, that's why being able to streamline tasks between your different software is crucial for the efficiency of your company
TR Her şirketin belirli görevler için kullanılan farklı araçlarla farklı süreçleri vardır, bu nedenle farklı yazılımlarınız arasında görevleri düzenleyebilmeniz şirketinizin verimliliği için çok önemlidir
Anglès | Turc |
---|---|
processes | süreçleri |
tools | araç |
efficiency | verimliliği |
company | şirketin |
your company | şirketinizin |
different | farklı |
has | bu |
is | vardır |
used | kullanılan |
software | yazılımları |
EN These six chapters are all you need to build a strong foundation of SEO knowledge and start ranking higher in Google
TR Bu altı bölüm, SEO bilgisi konusunda güçlü bir temel oluşturmak ve Google’da daha üstlerde sıralanmaya başlamak için ihtiyacınız olan tek şey
Anglès | Turc |
---|---|
seo | seo |
start | başlamak |
strong | güçlü |
these | bu |
and | ve |
you need | ihtiyacınız |
build | oluşturmak |
EN Pat Benatar is a four-time Grammy winning musician with six platinum and four gold albums to her credit. Singing such hit singles as "I Need a Lover", "Heartbreaker", &q… read more
TR 20 yıldır müzik yapan Pat Benatar, Rock&Roll’un en başarılı kadın vokalistlerinden ve süperstarlarından sayılıyor. Sanatçının altı platin, dört altın albümü, dört Grammy ödülü var. 1… Devamını oku
EN Our Six Pillars: Proactive Practices
TR Altı Kaidemiz: Proaktif Uygulamalar
Anglès | Turc |
---|---|
proactive | proaktif |
practices | uygulamalar |
six | altı |
EN Fairmont Hotels & Resorts prioritizes six key pillars to drive our sustainability programs:
TR Fairmont Hotels & Resorts sürdürülebilirlik programlarımızı sürdürmek için altı kaideye öncelik vermektedir:
Anglès | Turc |
---|---|
fairmont | fairmont |
sustainability | sürdürülebilirlik |
programs | programları |
to | için |
hotels | hotels |
EN The public is invited to celebrate with "Open Door" days to tour landmark properties, and a special edition of the game Monopoly is released with six custom tokens, including a steamer trunk and a doorman.
TR Herkes "Açık Kapı" günlerinde simgesel otelleri kutlamaya davet ediliyor ve Monopoly oyununun özel bir sürümü, bir tahta sandık ve bir kapıcı dahil altı özel jetonla piyasaya sürüldü.
Anglès | Turc |
---|---|
door | kapı |
days | günlerinde |
edition | sürüm |
doorman | kapıcı |
open | açık |
including | dahil |
and | ve |
EN Refreshed data and analysis across the full report to reflect the substantial changes observed over the last six months; and
TR Son altı ayda gözlemlenen önemli değişiklikleri yansıtmak için raporun tamamı boyunca yenilenen veriler ve analizler; ve
Anglès | Turc |
---|---|
data | veriler |
reflect | yansıtmak |
changes | değişiklikleri |
last | son |
and | ve |
to | için |
EN Weezer is an American rock band. Formed in 1992, they have released 15 full length albums, 1 covers album, six EPs, and a DVD. Their latest album, titled 'Van Weezer', came out on… read more
TR 1992 senesinde Los Angeles’ta Rivers Cuomo (vokal, gitar), Patrick Wilson (davul), Matt Sharp (bas gitar) ve Jason Crooper (gitar) tarafından kurulan Amerikalı rock grubu Weezer, ilk sah… Devamını oku
EN We the Kings is an American rock band from Bradenton, Florida, currently signed to record label S-Curve Records. The band has released six studio albums (the latest being 2018's "… read more
TR We The Kings Amerikan pop rock grubu. Grup sadece myspace üzerinden 1 buçuk milyon defa dinlendi ve aslen bu yolla adlarını duyurarak sonra S-Curve Records'la anlaştı. Kendi adların… Devamını oku
EN Google’s Transparency Report shows that 63 countries asked it to restrict access to certain content in the first six months of 2014
TR Google'ın Şeffaflık Raporu, 2014'un ilk altı ayında 63 ülkenin ona belirli içeriklere erişimin sınırlandırılması talebinde bulunduğunu gösteriyor
Anglès | Turc |
---|---|
report | raporu |
shows | gösteriyor |
access | erişimin |
content | içeriklere |
months | ay |
to | belirli |
first | ilk |
six | altı |
EN The Usenet went encrypted six years ago (Giganews.com)
TR Usenet altı yıl önce şifrelenmiştir (Giganews.com)
Anglès | Turc |
---|---|
years | yıl |
the | önce |
six | altı |
EN Crystal walks you through the six key features of our editor: Create a new speaker, find and replace, highlighting & strikethrough, realign timecodes, preferences, and shortcut keys.
TR Crystal, editörümüzün altı temel özelliği ile size yol açıyor: Yeni bir hoparlör oluşturun, bulun ve değiştirin, vurgulama ve üst-çizme, zaman kodlarını, tercihleri ve kısayol tuşlarını yeniden düzenleyin.
Anglès | Turc |
---|---|
editor | editör |
speaker | hoparlör |
find | bulun |
crystal | crystal |
features | özelliği |
create | oluşturun |
and | ve |
new | yeni bir |
the | size |
EN Six-digit security code generated by your phone required to log into your account.
TR Hesabınıza giriş yapmak için telefonunuz tarafından oluşturulan altı haneli güvenlik kodu gereklidir.
Anglès | Turc |
---|---|
security | güvenlik |
code | kodu |
generated | oluşturulan |
required | gereklidir |
your account | hesabınıza |
account | hesabı |
by | tarafından |
into | in |
log | giriş |
to | için |
six | altı |
EN We worked in a cotton field for about six months
TR Bir çiftçinin tarlasında altı ay kadar çalıştık
Anglès | Turc |
---|---|
months | ay |
EN It is not easy to provide for a family of six
TR Altı kişilik ailenin geçimini sağlamak kolay değil
Anglès | Turc |
---|---|
easy | kolay |
to | sağlamak |
six | altı |
not | değil |
EN We worked in a cotton field for about six months
TR Bir çiftçinin tarlasında altı ay kadar çalıştık
Anglès | Turc |
---|---|
months | ay |
EN It is not easy to provide for a family of six
TR Altı kişilik ailenin geçimini sağlamak kolay değil
Anglès | Turc |
---|---|
easy | kolay |
to | sağlamak |
six | altı |
not | değil |
EN Sonix will require a six-digit security code generated by your phone (in addition to your password) when you sign in to your account.
TR Sonix, hesabınıza giriş yaptığınızda telefonunuz tarafından oluşturulan altı basamaklı bir güvenlik kodu (şifrenize ek olarak) gerektirir.
Anglès | Turc |
---|---|
sonix | sonix |
require | gerektirir |
security | güvenlik |
code | kodu |
generated | oluşturulan |
sign in | giriş |
account | hesabı |
by | tarafından |
a | bir |
your account | hesabınıza |
six | altı |
EN You can also break down your search by views per hour, views, or engagements depending on the information you need based on videos from the last six months, from the last week, or from videos trending right now
TR Aramanızı, son altı ay, son haftadan itibaren veya şu anda devam eden videolara dayalı olarak ihtiyaç duyduğunuz bilgilere bağlı olarak, saat başına görünütülenmelere, etkileşimlere veya görüntülenmelere göre ayarlabilirsiniz
Anglès | Turc |
---|---|
hour | saat |
last | son |
months | ay |
by | göre |
per | başına |
need | ihtiyaç |
the information | bilgilere |
or | veya |
six | altı |
depending | bağlı olarak |
based | dayalı |
EN Guests will enjoy a choice of six restaurants and lounges, including a gentlemen’s only lounge.
TR Konuklar sadece erkekler için bir lounge dahil olmak üzere altı restoran ve lounge seçeneğinin keyfini çıkaracak.
Anglès | Turc |
---|---|
enjoy | keyfini |
lounge | lounge |
and | ve |
will | olmak |
including | dahil |
of | in |
EN Medical technology is a quiet export hit for Germany. Learn here six surprising facts about a rather unknown industry.
TR Sağlık teknolojisi, Alman ihracatının gizli başarısı. Pek bilinmeyen alana ilişkin altı şaşırtıcı olguyu buradan öğrenebilirsin.
Anglès | Turc |
---|---|
medical | sağlık |
technology | teknolojisi |
export | ihracat |
germany | alman |
here | buradan |
unknown | bilinmeyen |
six | altı |
a | a |
EN This relatively new study area expands the existing study programme in agriculture with six specialist modules in ecological agriculture
TR Henüz oldukça yeni olan anabilim dalı, mevcut tarım bölümünün kapsamını ekolojik tarım konusundaki altı uzmanlık modülüyle genişletiyor
Anglès | Turc |
---|---|
agriculture | tarım |
ecological | ekolojik |
new | yeni |
existing | mevcut |
six | altı |
EN Germany’s cities are filled with the glitter and aromas of Christmas. Six popular Christmas markets and their specialities.
TR Goethe, Schiller, Brecht ve Hesse tüm dünyanın tanıdığı yazarlar. Peki Almanlar en çok hangi kitapları okuyor? Sizin için kitap önerileri hazırladık.
Anglès | Turc |
---|---|
of | in |
are | dünyanın |
and | ve |
the | sizin |
six | için |
EN **PC Human: Supply Chain Program general compliance is (1) 3-17-17 (9-18-17 for small business) OR (2) six months after a supplier is required to comply with the applicable rule
TR **PC İnsan: Tedarik Zinciri Programı genel uyumu (1) 17.03.17 (küçük işletmeler için 18.09.17) VEYA (2) bir tedarikçinin geçerli kurala uyması gereken tarihten altı ay sonrasıdır
Anglès | Turc |
---|---|
supply | tedarik |
chain | zinciri |
general | genel |
small | küçük |
months | ay |
required | gereken |
applicable | geçerli |
pc | pc |
business | iş |
program | programı |
or | veya |
EN PC Animal: Supply Chain Program general compliance is (1) 9-18-17 (9-17-18 for small business) OR (2) six months after a supplier is required to comply with the applicable rule.
TR PC Hayvan: Tedarik Zinciri Programı genel uyumu (1) 18.09.17 (küçük işletmeler için 17.09.18) VEYA (2) bir tedarikçinin geçerli kurala uyması gereken tarihten altı ay sonrasıdır.
Anglès | Turc |
---|---|
animal | hayvan |
supply | tedarik |
chain | zinciri |
general | genel |
small | küçük |
months | ay |
required | gereken |
applicable | geçerli |
pc | pc |
business | iş |
program | programı |
or | veya |
EN Two hundred sixty-eight organizations participated and more than six hundred civil society actors came together in the Civil Voices Festival that we organized with support from the Delegation of the European Union to Turkey.
TR Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonunun desteğiyle düzenlenlediğimiz Sivil Sesler Festivali'ne iki yüz altmış sekiz örgüt katıldı, altı yüzden fazla sivil toplum aktörü bir araya geldi.
Anglès | Turc |
---|---|
civil | sivil |
society | toplum |
came | geldi |
support | desteğiyle |
union | birliği |
turkey | türkiye |
six | bir |
eight | sekiz |
more | fazla |
european | avrupa |
EN Six Pictures Of The Cafe Website Template
TR Kafe Ve Fırın Web Sitesi Şablonu
Anglès | Turc |
---|---|
of | ın |
cafe | kafe |
EN Six Text Blocks Website Template
TR Özelliklerimiz Ve Hizmetlerimiz Web Sitesi Şablonu
EN Six Departments Website Template
TR Yardım Ve Tavsiye Web Sitesi Şablonu
EN Our belief in people and our commitment to entrepreneurship have led to the following six core values that align and unify us all – employees, Amway Business Owners and the entire Amway community.
TR İnsanlara olan inancımız ve girişimciliğe adanmışlığımız hepimizin benimsediği ve bizleri, yani tüm çalışanlarını, Amway Serbest Girişimcilerini ve Amway topluluğunu birleştiren aşağıdaki altı temel değeri oluşturmuştur.
Anglès | Turc |
---|---|
amway | amway |
core | temel |
us | bizleri |
and | ve |
the | aşağıdaki |
all | tüm |
six | altı |
EN + For customers resistant to change, how is Zebra helping them extend the life of their mobile computing hardware for as many as six, eight or even 10 years after the initial launch of our mobile computing products?
TR + Zebra, değişikliğe meyilli olmayan müşterilere, mobil bilgisayar donanımlarının ömrünü, bu ürünlerin ilk piyasaya çıkışından sonra altı, sekiz hatta 10 yıl gibi uzun bir süre uzatma konusunda nasıl yardımcı oluyor?
Anglès | Turc |
---|---|
customers | müşterilere |
change | değişikliğe |
zebra | zebra |
mobile | mobil |
computing | bilgisayar |
their | bu |
products | ürünlerin |
to | hatta |
how | nasıl |
even | bir |
our | de |
the | sonra |
for | ilk |
as | gibi |
EN With six storage sizes from Compact to Extreme, these cabinets offer storage capacities from 5 to 100 dependent on device type and cradles used.
TR Kompakttan Ekstreme altı depolama boyutuna sahip bu dolaplar, cihaz türüne ve kullanılan kızaklara bağlı olarak 5 ila 100 cihaz depolama kapasitesine sahiptir.
Anglès | Turc |
---|---|
storage | depolama |
device | cihaz |
these | bu |
and | ve |
type | tür |
six | altı |
used | kullanılan |
to | sahip |
EN During the airlines anniversary year six new Boeing 737-800 complement the fleet. A new corporate identity follows later that year.
TR SunExpress 20 yaşına girdi. Filoya altı adet Boeing 737-800 daha eklendi: SunExpress daha fazla büyüdü ve yıl içerisinde kurumsal yüzünü yeniledi.
Anglès | Turc |
---|---|
year | yıl |
corporate | kurumsal |
boeing | boeing |
six | altı |
the | fazla |
EN The demo is the full version running for six months of in-game time, giving you plenty of opportunity to get stuck into managing a club of your choosing
TR Demo, oyunun tam sürümüdür ancak oyun içi süreyle altı ay sürer; kendinizi seçtiğiniz bir kulübün menajerliğini yapmaya kaptırmanız için bolca fırsat verir
Anglès | Turc |
---|---|
demo | demo |
full | tam |
months | ay |
opportunity | fırsat |
of | in |
version | sürüm |
the | ancak |
EN The public is invited to celebrate with "Open Door" days to tour landmark properties, and a special edition of the game Monopoly is released with six custom tokens, including a steamer trunk and a doorman.
TR Herkes "Açık Kapı" günlerinde simgesel otelleri kutlamaya davet ediliyor ve Monopoly oyununun özel bir sürümü, bir tahta sandık ve bir kapıcı dahil altı özel jetonla piyasaya sürüldü.
Anglès | Turc |
---|---|
door | kapı |
days | günlerinde |
edition | sürüm |
doorman | kapıcı |
open | açık |
including | dahil |
and | ve |
EN Our Six Pillars: Proactive Practices
TR Altı Kaidemiz: Proaktif Uygulamalar
Anglès | Turc |
---|---|
proactive | proaktif |
practices | uygulamalar |
six | altı |
EN Fairmont Hotels & Resorts prioritizes six key pillars to drive our sustainability programs:
TR Fairmont Hotels & Resorts sürdürülebilirlik programlarımızı sürdürmek için altı kaideye öncelik vermektedir:
Anglès | Turc |
---|---|
fairmont | fairmont |
sustainability | sürdürülebilirlik |
programs | programları |
to | için |
hotels | hotels |
EN The public is invited to celebrate with "Open Door" days to tour landmark properties, and a special edition of the game Monopoly is released with six custom tokens, including a steamer trunk and a doorman.
TR Herkes "Açık Kapı" günlerinde simgesel otelleri kutlamaya davet ediliyor ve Monopoly oyununun özel bir sürümü, bir tahta sandık ve bir kapıcı dahil altı özel jetonla piyasaya sürüldü.
Anglès | Turc |
---|---|
door | kapı |
days | günlerinde |
edition | sürüm |
doorman | kapıcı |
open | açık |
including | dahil |
and | ve |
Es mostren 50 de 50 traduccions