TR Tüm dünya nefesini tutmuş Korona aşısını bekliyor. Peki, aşı bulunduğunda kimler aşı olabilecek? Profesör Ilona Kickbusch’un çözüm önerisi.
"aşı bulunduğunda kimler" na jeziku turski može se prevesti u sljedeće riječi/fraze Engleski:
aşı | vaccination vaccine |
TR Tüm dünya nefesini tutmuş Korona aşısını bekliyor. Peki, aşı bulunduğunda kimler aşı olabilecek? Profesör Ilona Kickbusch’un çözüm önerisi.
EN The world is hoping for a corona vaccine. But who will be vaccinated first when it becomes available? Professor Ilona Kickbusch has a solution.
turski | Engleski |
---|---|
dünya | world |
korona | corona |
aşı | vaccine |
olabilecek | will |
profesör | professor |
çözüm | solution |
TR Ne var ki, tam da Sevda ve eşinin aşı olma kararını ertelemelerinin ardındaki nedenlerle hala hamile kadınlar arasında aşı olma oranları oldukça düşük..
EN Despite these, the number of pregnant women who get vaccinated is still very low due to the very same reasons as Sevda and his husband postponed their decision.
turski | Engleski |
---|---|
hala | still |
kadınlar | women |
oldukça | very |
düşük | low |
TR Şu sıralardaki bir başka tartışma da Almanya ve AB’nin aşı tedarik politikası ve Almanya’da aşı kampanyasındaki ilerlemenin etrafında dönüyor. Siz bu tartışmayı nasıl izliyorsunuz?
EN Another debate is currently focusing on Germany’s and the EU’s vaccine procurement policy and the progress of the vaccination campaign in Germany. How do you see this debate?
turski | Engleski |
---|---|
başka | another |
almanya | germany |
ab | eu |
aşı | vaccine |
tedarik | procurement |
politikası | policy |
siz | you |
bu | this |
TR Şirket, bir yıldan kısa bir sürede oldukça etkili ve güvenli bir aşı geliştirdi ve aşı ortaklaşa piyasaya sürüldü
EN They developed a highly effective and safe vaccine in less than a year and together put it on the market
turski | Engleski |
---|---|
oldukça | highly |
etkili | effective |
aşı | vaccine |
TR Bonn, Strazburg ve Lozan’da öğrenimi tamamladıktan ve Londra ve Boston’da virüs ve aşı araştırma enstitülerinde çalıştıktan sonra kariyerinin son durağı, Hamburg’daki aşı geliştirme çalışmaları.
EN After studying in Bonn, Strasbourg and Lausanne and working at institutes of virology and vaccine research in London and Boston, in Hamburg she has focused on vaccine development.
turski | Engleski |
---|---|
londra | london |
boston | boston |
aşı | vaccine |
hamburg | hamburg |
geliştirme | development |
TR Bir ziyaretçi geri arama isteğinde bulunduğunda, görevlendirdiğiniz tüm temsilcilerin telefonları bir kere çaldırılır
EN After a visitor requests a Callback, all your agents' phones ring at once
turski | Engleski |
---|---|
ziyaretçi | visitor |
tüm | all |
TR Öntanımlı, düzeltme sürümünde değil, yalnızca tam sürümde (7.3.0, 8.0.0 vb.) değişmelidir. Bunun tek istisnası, geçerli öntanımlıda kritik bir güvenlik açığı bulunduğunda ortaya çıkan aciliyet durumudur.
EN The default should only change in a full release (7.3.0, 8.0.0, etc) and not in a revision release. The only exception to this is in an emergency when a critical security flaw is found in the current default.
turski | Engleski |
---|---|
tam | full |
kritik | critical |
güvenlik | security |
TR Araştırma Yönetimi Çözümlerini kimler kullanır
EN Who uses Research Intelligence Solutions
turski | Engleski |
---|---|
araştırma | research |
kullanır | uses |
TR Peki, şirketimizi başarıya taşıyan bu insanlar kimler – bir çok partner, direktör, müdür, danışman ve stajyer?
EN But who are they — the many partners, directors, managers, consultants, and associates who tremendously impact and facilitate the success of our company?
TR Ağlar-Platformlar Veritabanı Kimler İçin?
EN Who Can Make Use of Networks-Platforms Database?
turski | Engleski |
---|---|
veritabanı | database |
TR Evet. Amazon EFS için bağlama hedefleri, VPC'de bir alt ağla ilişkilendirilir. Bu VPC'ye erişmek için AWS Lambda işlevinin yapılandırılması gerekir. S: Lambda için Amazon EFS'yi kimler kullanmalı?
EN Yes. Mount targets for Amazon EFS are associated with a subnet in a VPC. The AWS Lambda function needs to be configured to access that VPC. Q: Who should use Amazon EFS for Lambda?
turski | Engleski |
---|---|
amazon | amazon |
efs | efs |
vpc | vpc |
aws | aws |
lambda | lambda |
TR TechSoup Türkiye Yazılım Bağış Programı'ndan Kimler Faydalanabilir?
EN Who Can Benefit from TechSoup Turkey Software Donation Program?
turski | Engleski |
---|---|
techsoup | techsoup |
türkiye | turkey |
bağış | donation |
ndan | from |
TR Araştırma Yönetimi Çözümlerini kimler kullanır
EN Who uses Research Intelligence Solutions
turski | Engleski |
---|---|
araştırma | research |
kullanır | uses |
TR Evet. Amazon EFS için bağlama hedefleri, VPC'de bir alt ağla ilişkilendirilir. Bu VPC'ye erişmek için AWS Lambda işlevinin yapılandırılması gerekir. S: Lambda için Amazon EFS'yi kimler kullanmalı?
EN Yes. Mount targets for Amazon EFS are associated with a subnet in a VPC. The AWS Lambda function needs to be configured to access that VPC. Q: Who should use Amazon EFS for Lambda?
turski | Engleski |
---|---|
amazon | amazon |
efs | efs |
vpc | vpc |
aws | aws |
lambda | lambda |
TR K-ISMS sertifikasını kimler almalıdır?
EN Who must obtain the K-ISMS certification?
TR Ağlar-Platformlar Veritabanı Kimler İçin?
EN Who Can Make Use of Networks-Platforms Database?
turski | Engleski |
---|---|
veritabanı | database |
TR TechSoup Türkiye Yazılım Bağış Programı'ndan Kimler Faydalanabilir?
EN Who Can Benefit from TechSoup Turkey Software Donation Program?
turski | Engleski |
---|---|
techsoup | techsoup |
türkiye | turkey |
bağış | donation |
ndan | from |
TR Hedeflerin gerçekleştirilmesi için kimler çalışıyor?
EN Who is working to implement the strategy?
turski | Engleski |
---|---|
çalışıyor | working |
TR Bonn’da BM’ye kimler teşvik sağlıyor?
EN Who is engaged in funding the UN in Bonn?
turski | Engleski |
---|---|
da | in |
TR Bunun üzerinde kimler çalışıyor?
EN Who is working on making this happen?
turski | Engleski |
---|---|
üzerinde | on |
çalışıyor | working |
TR Üniversitelilerin dışında daha başka kimler midi şehirlere yerleşiyor?
EN Who moves to medium-sized cities besides students?
TR Küresel iklim değişikliğine karşı Almanya’da sokağa çıkan bu gençler kimler? Bir araştırma bu konuda ayrıntılı bilgi veriyor.
EN Who are the young people that are taking to Germany’s streets in support of climate protection? A study offers several insights.
turski | Engleski |
---|---|
iklim | climate |
almanya | germany |
araştırma | study |
TR Kimler hız sınırından yana?
EN Who is in favour of a speed limit?
turski | Engleski |
---|---|
hız | speed |
ın | of |
TR Hangi vize şartları aranıyor ve ilgililere bu konuda kimler destek olabilir?
EN What are the visa requirements and who can support interested people?
turski | Engleski |
---|---|
vize | visa |
ve | and |
destek | support |
olabilir | can |
TR Kimler seçme ve seçilme hakkına sahiptir?
EN Who is eligible to vote and to be voted for?
turski | Engleski |
---|---|
ve | and |
sahiptir | be |
TR Ekipte kimler yer alıyor? Ekibimiz pek çok farklı yönden çok farklı kişilerden oluşuyor
EN Who works on your team? We are very diverse many ways
turski | Engleski |
---|---|
yer | on |
TR Peki ama bu gösterilere katılanlar kimler? Bunu ortaya çıkarmak için, dokuz Avrupa ülkesinde kurulan araştırma grupları, 15 Mart 2019’da protesto gösterilerine katılanlara müşterek bir şemaya göre sorular yönelttiler
EN But who actually takes part in these demonstrations? To find out, research groups from nine European countries surveyed the protesters on 15 March 2019 using a standardised questionnaire
turski | Engleski |
---|---|
dokuz | nine |
avrupa | european |
araştırma | research |
grupları | groups |
mart | march |
TR Bu, halkın yazılan çizilenleri nasıl gördüğünü, dünyadaki hangi konuların kimler için önem taşıdığını öğrenebilmeye yönelik muazzam bir fırsat
EN This offers a great opportunity to experience what the public thinks of articles and discover what subjects are relevant to which people around the world
turski | Engleski |
---|---|
fırsat | opportunity |
TR Peki, şirketimizi başarıya taşıyan bu insanlar kimler – bir çok partner, direktör, müdür, danışman ve stajyer?
EN But who are they — the many partners, directors, managers, consultants, and associates who tremendously impact and facilitate the success of our company?
TR Control Union Sertifikasyon Hizmetleri, Hollanda akreditasyon kurulu (RVA) ve Uluslararası Akreditasyon Hizmetleri (ASI) gibi çeşitli yerel ve uluslararası akreditasyon kuruluşları tarafından akredite edilmiştir.
EN Control Union Certifications is accredited by several local and international accreditation organisations, such as the Dutch board of accreditation (RVA) and the Accreditation Services International (ASI).
turski | Engleski |
---|---|
control | control |
union | union |
hizmetleri | services |
hollanda | dutch |
kurulu | board |
çeşitli | several |
akredite | accredited |
TR Almanya’nın, aşı ittifakı Gavi ve sürdürdüğü kampanyaya verdiği destek 2 milyar avroyu geçiyor – nedenini buradan öğrenebilirsiniz.
EN The German Epidemic Preparedness Team (SEEG) has already helped numerous countries to contain the pandemic.
TR Esnek bir endüstri olmasaydı da, bu kadar kısa sürede milyonlarca aşı dozu üretilemezdi
EN And without a flexible industry, many millions of vaccine doses could not have been produced so quickly
turski | Engleski |
---|---|
esnek | flexible |
endüstri | industry |
aşı | vaccine |
TR COVAX aşı girişimi, Almanya’nın sorumluluk aldığı çalışmalardan biri.
EN Germany is committed to projects such as the COVAX vaccination initiative.
turski | Engleski |
---|---|
covax | covax |
almanya | germany |
TR Şeftali Fidan Üretiminde Aşı Başarısı Bakımından Anaç Çapı ve Kalem Dinlenmesinin Etkileri: ‘Artemis – Garnem’ Örneği
EN Effects of Rootstock Diameter and Scion Rest on Grafting Success in The Production of Peach Seedling: A Case Study With ‘Artemis – Garnem’
turski | Engleski |
---|---|
başarısı | success |
ve | and |
etkileri | effects |
TR AWS'nin hizmet çeşitliliği ve derinliği hastalar için yeni nesil ilaçlar oluşturma misyonumuzu destekliyor ve COVID-19 ve yaşamı tehdit eden diğer hastalıklar için bir aşı geliştirme konusunda yardımcı oluyor."
EN AWS's breadth and depth of services are supporting our mission to create a new generation of medicines for patients and are instrumental in our quest to develop a vaccine for COVID-19 and other life-threatening diseases."
turski | Engleski |
---|---|
aws | aws |
hizmet | services |
hastalar | patients |
yeni | new |
oluşturma | create |
diğer | other |
hastalıklar | diseases |
aşı | vaccine |
TR Control Union Sertifikasyon Hizmetleri, Hollanda akreditasyon kurulu (RVA) ve Uluslararası Akreditasyon Hizmetleri (ASI) gibi çeşitli yerel ve uluslararası akreditasyon kuruluşları tarafından akredite edilmiştir.
EN Control Union Certifications is accredited by several local and international accreditation organisations, such as the Dutch board of accreditation (RVA) and the Accreditation Services International (ASI).
turski | Engleski |
---|---|
control | control |
union | union |
hizmetleri | services |
hollanda | dutch |
kurulu | board |
çeşitli | several |
akredite | accredited |
TR Almanya’nın, aşı ittifakı Gavi ve sürdürdüğü kampanyaya verdiği destek 2 milyar avroyu geçiyor – nedenini buradan öğrenebilirsiniz.
EN The German Epidemic Preparedness Team (SEEG) has already helped numerous countries to contain the pandemic.
TR Esnek bir endüstri olmasaydı da, bu kadar kısa sürede milyonlarca aşı dozu üretilemezdi
EN And without a flexible industry, many millions of vaccine doses could not have been produced so quickly
turski | Engleski |
---|---|
esnek | flexible |
endüstri | industry |
aşı | vaccine |
TR Etik Konseyi Başkanı Alena Buyx’un, zorunlu aşı tartışması, aşının temposuna yönelik eleştiriler ve pandemide tıp etiğine ilişkin görüşleri.
EN Ethics Council Chair Alena Buyx answers questions on the compulsory vaccination debate, criticism of the vaccination rate and the role of medical ethics in the pandemic.
turski | Engleski |
---|---|
etik | ethics |
konseyi | council |
yönelik | on |
ve | and |
tıp | medical |
ın | of |
TR Daimi Aşı Komisyonu (STIKO) ve Leopoldina Ulusal Bilimler Akademisi ile birlikte Uzmanlar Kurulu, Kovid-19 aşısının Almanya’daki dağıtımına ilişkin bir strateji belgesini Kasım 2020’de kaleme aldı
EN In November 2020 this panel of experts wrote a position paper on the distribution of the Covid-19 vaccine in Germany together with the Standing Committee on Vaccinations (STIKO) and the German Academy of Sciences Leopoldina
turski | Engleski |
---|---|
aşı | vaccine |
bilimler | sciences |
uzmanlar | experts |
kasım | november |
TR Yine de aşının örneğin etkinliklere katılabilmek için ön koşul olarak belirlenmesi ve sağlık bakımı personelinin aşı olmakla yükümlü kılınmasının gerekip gerekmediği hakkında tartışmalar var
EN Nevertheless, debate continues about whether vaccination should be made the prerequisite, for example, for attendance of events or whether care staff should be obliged to have a vaccination
turski | Engleski |
---|---|
bakımı | care |
TR Genel bir aşı yaptırma zorunluluğunu belgemizde etik nedenlerden ötürü ihtimal dışında tutuyoruz
EN We rule out general compulsory vaccination in our paper for ethical reasons
turski | Engleski |
---|---|
genel | general |
etik | ethical |
dışında | out |
TR Münferit alanlarda zorunlu aşı bağlamında, bunu düşünmenin sadece çok özel koşullar altında mümkün olabileceğini söylüyoruz
EN With regard to compulsory vaccination in individual areas we say this could be conceivable under very specific circumstances
turski | Engleski |
---|---|
bunu | this |
sadece | in |
özel | specific |
altında | under |
TR Birincisi aşı olan kişilerin artık hiç kimseye bulaştıramayacakları ile ilgili daha fazla bilginin mevcut olması şart
EN First, more information has to become available about whether vaccinated people are really no longer able to infect others
turski | Engleski |
---|---|
hiç | no |
TR Aşı yaptırmış kişiler konusundaki tutumla ilgili herhâlde ileride toplumsal bir tartışmaya ihtiyacımız olacaktır.
EN We will probably need a societal debate in the future on whether vaccinated people should be treated differently from others.
turski | Engleski |
---|---|
kişiler | people |
TR Çok sabırsız olduğunuzu söylüyorsunuz: Siz kendiniz aşı yaptırdınız mı?
EN You say you are impatient: have you already been vaccinated?
TR Hayır, ama günleri ve haftaları sayıyorum. Aşı olacağım zaman, sıramın ne zaman geleceğine bağlı. Gerçi ben doktorum ve sağlık sistemininin bir elemanıyım, ama doğrudan hastalarla çalışmıyorum.
EN No, but I am counting the days and weeks. The timing will simply depend on when it’s my turn. Although I’m a doctor and employed within the healthcare system, I don’t work directly with patients.
turski | Engleski |
---|---|
hayır | no |
zaman | days |
bağlı | depend |
sağlık | healthcare |
doğrudan | directly |
mı | my |
TR Aşı adaleti, küresel açıdan da merkezi bir konu. Etik Konseyi bu soruna eğildi mi?
EN A fair global distribution of the vaccine is also an important topic. Has the Ethics Council also examined the issue?
turski | Engleski |
---|---|
aşı | vaccine |
küresel | global |
da | also |
etik | ethics |
konseyi | council |
TR Bu nedenle Almanya’nın dayanışma göstermesini, COVAX benzeri aşı girişimlerine iştirak etmesini ve Dünya Sağlık Örgütü ile birlikte çalışmasını önemli buluyorum
EN That’s why I consider it important for Germany to show solidarity and contribute to international vaccination initiatives like COVAX as well as working with the World Health Organisation
turski | Engleski |
---|---|
nedenle | why |
almanya | germany |
dayanışma | solidarity |
covax | covax |
sağlık | health |
önemli | important |
TR Zorunlu aşı – evet mi, hayır mı?
EN Compulsory vaccination – yes or no?
turski | Engleski |
---|---|
evet | yes |
hayır | no |
Prikazuje se 50 od 50 prijevoda