TR Yapan kişinin kişiliğini yansıtacak bir özelleştirme sağlayacak şekilde üretilmiştir ve kasanın üstün soğutma performansı sunarken en iyi sunumu da sağlamasına olanak tanır
TR Yapan kişinin kişiliğini yansıtacak bir özelleştirme sağlayacak şekilde üretilmiştir ve kasanın üstün soğutma performansı sunarken en iyi sunumu da sağlamasına olanak tanır
EN Built for customization that reflects the makers’ personality, it allows for adjustments to the chassis for the best viewing presentation while ensuring outstanding cooling performance
Turkiska | engelsk |
---|---|
özelleştirme | customization |
şekilde | while |
soğutma | cooling |
performansı | performance |
TR Bu, markanızın görsel kişiliğini geliştirmek için bir referans noktasıdır.
EN A brandbook is a reference point for developing the visual personality of your brand.
Turkiska | engelsk |
---|---|
markanızın | your brand |
görsel | visual |
geliştirmek | developing |
referans | reference |
TR C4 Cactus ayrıca stil ve işlevselliği birleştiren çatı çubukları ve arabayı günlük darbelere karşı koruyan Airbumps® dahil olmak üzere pratikliğe odaklanmış grafik bileşenler aracılığıyla cesur kişiliğini ifade ediyor
EN The C4 Cactus also expresses its bold personality through graphic components focused on practicality, including roof bars combining style and functionality and Airbumps® that protect the car from everyday bumps
Turkiska | engelsk |
---|---|
cactus | cactus |
stil | style |
ve | and |
işlevselliği | functionality |
çatı | roof |
günlük | everyday |
odaklanmış | focused |
grafik | graphic |
bileşenler | components |
TR Bu, markanızın görsel kişiliğini geliştirmek için bir referans noktasıdır.
EN A brandbook is a reference point for developing the visual personality of your brand.
Turkiska | engelsk |
---|---|
markanızın | your brand |
görsel | visual |
geliştirmek | developing |
referans | reference |
TR C4 Cactus ayrıca stil ve işlevselliği birleştiren çatı çubukları ve arabayı günlük darbelere karşı koruyan Airbumps® dahil olmak üzere pratikliğe odaklanmış grafik bileşenler aracılığıyla cesur kişiliğini ifade ediyor
EN The C4 Cactus also expresses its bold personality through graphic components focused on practicality, including roof bars combining style and functionality and Airbumps® that protect the car from everyday bumps
Turkiska | engelsk |
---|---|
cactus | cactus |
stil | style |
ve | and |
işlevselliği | functionality |
çatı | roof |
günlük | everyday |
odaklanmış | focused |
grafik | graphic |
bileşenler | components |
TR C4 Cactus ayrıca stil ve işlevselliği birleştiren çatı çubukları ve arabayı günlük darbelere karşı koruyan Airbumps® dahil olmak üzere pratikliğe odaklanmış grafik bileşenler aracılığıyla cesur kişiliğini ifade ediyor
EN The C4 Cactus also expresses its bold personality through graphic components focused on practicality, including roof bars combining style and functionality and Airbumps® that protect the car from everyday bumps
Turkiska | engelsk |
---|---|
cactus | cactus |
stil | style |
ve | and |
işlevselliği | functionality |
çatı | roof |
günlük | everyday |
odaklanmış | focused |
grafik | graphic |
bileşenler | components |
TR Hesabı tüzel kişi adına yapan tüzel kişinin temsilcisi, bunu yapmak için gerekli tüm hak ve yetkilere sahip olduğundan emin olmalıdır.
EN The representative of a legal person making the Account on behalf of the legal person must ensure that he has all the necessary rights and powers to do that.
Turkiska | engelsk |
---|---|
hesabı | account |
temsilcisi | representative |
gerekli | necessary |
TR Üyenin Bölüm 512(c)(1)(C) kapsamında bildirim yapan kişi veya bu kişinin temsilcisi tarafından yapılan tebliği kabul ettiğine dair beyan.
EN A statement that subscriber consents to service of process by the person providing notification under Section 512(c)(1)(C) or that person's agent.
Turkiska | engelsk |
---|---|
bölüm | section |
c | c |
bildirim | notification |
kişi | person |
veya | or |
temsilcisi | agent |
TR Üyenin Bölüm 512(c)(1)(C) kapsamında bildirim yapan kişi veya bu kişinin temsilcisi tarafından yapılan tebliği kabul ettiğine dair beyan.
EN A statement that subscriber consents to service of process by the person providing notification under Section 512(c)(1)(C) or that person's agent.
Turkiska | engelsk |
---|---|
bölüm | section |
c | c |
bildirim | notification |
kişi | person |
veya | or |
temsilcisi | agent |
TR Bulmanız gereken bir sonraki şey, sonuç sayfasının arama yapan kişinin nerede olduğunu düşüneceğidir
EN The next thing you’ll have to figure out is where the results page is going to think the searcher is
Turkiska | engelsk |
---|---|
sonuç | results |
nerede | where |
TR 33.2 Sözleşme Yapan Kuruluş. Zoom hesabınızın Hindistan'daki bir faturalandırma veya satış adresini yansıtması halinde, bu Sözleşme altında sözleşme yapan kuruluş Zoom’un İştiraki ZVC Hindistan Pvt. Ltd. olacaktır.
EN 33.2 Contracting Entity. If your Zoom account reflects a bill to or sold to address in India, the contracting entity under this Agreement shall be Zoom?s affiliate, ZVC India Pvt. Ltd.
TR Birçok kişinin aynı IP adresini paylaştığı konumlar (kuruluşlar ve konferanslar gibi) için hız limitlerimiz fazla kısıtlı olabilir. Twitter'ı normal bir şekilde kullandığınızı düşünüyorsanız lütfen bizi haberdar edin.
EN For locations where many people share the same IP address (e.g., corporations and conferences), our rate limits may be too strict. If you believe you are using Twitter normally, please let us know.
Turkiska | engelsk |
---|---|
adresini | address |
konumlar | locations |
konferanslar | conferences |
TR Hoşuna giden bir Tweet gördüğün zaman, kalbe dokun. Bu işlem, Tweeti yazan kişinin, beğeninden haberdar olmasını sağlar.
EN When you see a Tweet you love, tap the heart – it lets the person who wrote it know that you appreciate them.
Turkiska | engelsk |
---|---|
sağlar | lets |
TR Kendiniz dışındaki bir kişi için bu kişinin izni olmadan herhangi bir hesap oluşturmak;
EN create an account for anyone other than yourself without such person's permission;
Turkiska | engelsk |
---|---|
kendiniz | yourself |
dışındaki | other than |
izni | permission |
olmadan | without |
hesap | account |
oluşturmak | create |
TR Sizden başka bir kişinin haklarına tabi olan Kullanıcı Adı veya Foursquare hesabını uygun izin olmadan kullanmak; veya
EN create a user name or Foursquare account that is subject to any rights of a person other than you without appropriate authorization; or
Turkiska | engelsk |
---|---|
başka | other |
olan | is |
adı | name |
foursquare | foursquare |
hesabını | account |
uygun | appropriate |
izin | authorization |
olmadan | without |
TR Herkese açık olarak gönderilmiş veya özel olarak aktarılmış tüm İçerik, yalnızca bu tür İçeriği oluşturan kişinin sorumluluğundadır
EN All Content, whether publicly posted or privately transmitted, is the sole responsibility of the person who originated such Content
Turkiska | engelsk |
---|---|
veya | or |
kişinin | of the person |
TR herhangi bir patenti, ticari markayı, ticari sırrı, telif hakkını, tanıtım hakkını veya başka herhangi bir kişinin veya varlığın başka bir hakkını veya herhangi bir kanunu veya sözleşme görevini ihlal eden;
EN infringes any patent, trademark, trade secret, copyright, right of publicity or other right of any other person or entity or violates any law or contractual duty;
Turkiska | engelsk |
---|---|
başka | other |
sözleşme | contractual |
ihlal | violates |
TR Web Sitesinde yer alan bilgiler, bu sözleşmede belirtilen durumlar dışında, doğru kişinin önceden yazılı izni olmaksızın hiçbir şekilde veya hiçbir şekilde çoğaltılamaz
EN Information contained at the Website may not be reproduced in any form or by any means without the prior written permission of the right person, except as specified in this agreement
Turkiska | engelsk |
---|---|
bilgiler | information |
bu | this |
belirtilen | specified |
dışında | except |
önceden | prior |
yazılı | written |
izni | permission |
olmaksızın | without |
TR Kullanıcı, doğru kişinin yazılı izni olmaksızın bu ticari markaları ve amblemleri kullanmakla sınırlıdır.
EN User restricted to use tese trademarks and emplems withour writen permision of the right person.
Turkiska | engelsk |
---|---|
kullanıcı | user |
ve | and |
ticari markalar | trademarks |
TR Çoğunlukla doktor ve hastanelerin kendilerine başvuran hastaların sağlık durumunu değerlendirmek için kişinin tıbbi geçmişini incelemeleri gerekir
EN Doctors and hospitals use a medical history of a patient to review his/her health history
Turkiska | engelsk |
---|---|
hastaların | patient |
TR chuyentactical adlı kişinin komşusu yok.
EN chuyentactical does not have any neighbours.
TR e1zauqd125 adlı kişinin komşusu yok.
EN e1zauqd125 does not have any neighbours.
TR VyprVPN: kişinin internette mahremiyetini koruyan ve İnternet servis sağlayıcılarının çevrimiçi aktiviteler ile iletişimleri kontrol etmesini ve gözlemlemesini engelleyen bir kişisel sanal özel ağdır (VPN)
EN VyprVPN is a personal virtual private network (VPN) that protects an individual's privacy on the Internet and prevents Internet service providers from monitoring or controlling online communications and activity
Turkiska | engelsk |
---|---|
vyprvpn | vyprvpn |
servis | service |
kontrol | monitoring |
sanal | virtual |
vpn | vpn |
sağlayıcıları | providers |
TR Sonix, hukuk mesleğindeki birçok kişinin aşağıdakileri yazmasına yardımcı oldu:
EN Sonix has helped many folks in the legal profession transcribe the following:
Turkiska | engelsk |
---|---|
sonix | sonix |
hukuk | legal |
birçok | many |
TR Dilerseniz formu dolduran kişinin tutarı girmesine izin verebilirsiniz
EN If you want you can let the person who fills in the form enter the amount
Turkiska | engelsk |
---|---|
formu | form |
TR Örneğin, formlarınızı kaç kişinin görüntüleyebileceğini veya doldurabileceğini sınırlayabilirsiniz.
EN For example, you can limit how many people can either view or fill out your forms.
Turkiska | engelsk |
---|---|
kaç | how many |
formları | forms |
TR Daha sonra formunuzla kaç kişinin etkileşimde bulunduğunu izleyebilirsiniz.
EN You can then track how many people have interacted with your form.
Turkiska | engelsk |
---|---|
kaç | how many |
TR Gerçekleştireceğiniz etkinliğe daha fazla kişinin katılması için kreatif bir etkinlik sitesi oluşturun
EN Attract a larger audience to your upcoming event with a creative event website
Turkiska | engelsk |
---|---|
etkinlik | event |
sitesi | website |
TR Youtube normal koşullarda üç ayrı kişinin güçlerini birleştirdikleri bağımsız bir platformken, kuruluşundan kısa bir süre sonra Google tarafından satın alınmıştır
EN While YouTube began as an independent platform founded by the cooperation of three people, it was acquired as a subsidiary by Google shortly after its establishment
Turkiska | engelsk |
---|---|
youtube | youtube |
bağımsız | independent |
kısa | shortly |
süre | while |
TR WordPress ile yapılmış bir web sitesinin Domain adresini değiştirmek çoğu kişinin problem yaşadığı bir şeydir. Bu makalede domain değiştirme işlemini adım adım anlatacağız.
EN How to choose the correct domain name. Choose to be featured with a unique domain name.Keep your name easy to remember
Turkiska | engelsk |
---|---|
domain | domain |
adı | name |
TR Yazılımın kopyasını bulundurmamak ve devredilen kişinin bu sözleşmenin koşullarını kabul etmesi şartıyla Yazılımın kullanım haklarını kalıcı olarak başka bir kişi veya kuruma devredebilirsiniz.
EN Transfer the usage rights in the Software on a permanent basis to another person or entity, provided that you retain no copies of the Software and the transferee agrees to the terms of this agreement.
Turkiska | engelsk |
---|---|
bu | this |
koşullarını | terms |
kabul | agreement |
kullanım | usage |
kalıcı | permanent |
başka | another |
veya | or |
yazılımı | software |
TR Genellikle Facebook, LinkedIn, Twitter ve diğer sosyal medyada yayın gönderiyorsanız, kaç kişinin içeriğinizi gerçek zamanlı olarak tıklayıp ulaştığını izleyebilir veya URL'nizi ücretsiz olarak kısaltabilirsiniz.
EN If you usually post on Facebook, LinkedIn, Twitter and other socials, you can track how many people click and reach your contents in real time or simply shorten your URL for free.
Turkiska | engelsk |
---|---|
genellikle | usually |
diğer | other |
kaç | how many |
gerçek | real |
veya | or |
url | url |
TR “Nasıl olsa biri bu işi üstlenir” demek yerine bu kişinin başvuru yapacağımız sırada belli olması iyi olur
EN Instead of saying, "Someone will take over the job anyway", it would be better if this person was known when we were applying
Turkiska | engelsk |
---|---|
bu | this |
işi | job |
iyi | better |
TR Zaten başvuru formunda da bu kişinin iletişim detayları bizden isteniyor
EN The contact details of this person are already requested from us in the application form
Turkiska | engelsk |
---|---|
zaten | already |
başvuru | application |
da | in |
bu | this |
iletişim | contact |
detayları | details |
bizden | from |
TR Bu Anlaşmaya taraf olmayan bir kişinin bu Anlaşmanın herhangi bir şartına güvenme veya bu hakkı uygulama hakkı yoktur.
EN A person who is not a party to this Agreement has no right to rely upon or enforce any term of this Agreement.
Turkiska | engelsk |
---|---|
bu | this |
taraf | party |
anlaşmanın | agreement |
hakkı | right |
TR İhlal edildiği iddia edilen telif hakkının sahibi adına hareket etmeye yetkili kişinin fiziksel veya elektronik imzası;
EN A physical or electronic signature of a person authorized to act on behalf of the owner of the copyright that has been allegedly infringed;
Turkiska | engelsk |
---|---|
sahibi | owner |
yetkili | authorized |
fiziksel | physical |
veya | or |
elektronik | electronic |
imzası | signature |
ın | of |
TR Başka bir kişinin kişisel haklarını ve kişisel gizliliğini ihlal eden içerikler,
EN Contents violating personal rights and personal privacy of another person,
Turkiska | engelsk |
---|---|
başka | another |
TR Yüzlerce kişinin tek bir workdoc'ta sorunsuzbir şekilde birlikte çalışmasını sağlayın.
EN Enable hundreds of people to work together seamlessly in one workdoc.
Turkiska | engelsk |
---|---|
workdoc | workdoc |
TR Genel anlamda PHIPA’da bir kişinin veya kuruluşun verileri Ontario ya da Kanada dışına aktarmasını veya orada depolamasını kısıtlayan bir gereksinim yoktur
EN Generally speaking there is no requirement in PHIPA that specifically limits the ability of a person or organization from transferring or storing data outside of Ontario or Canada
Turkiska | engelsk |
---|---|
genel | generally |
veya | or |
verileri | data |
ontario | ontario |
kanada | canada |
orada | there |
TR Yüzlerce kişinin tek bir workdoc'ta sorunsuzbir şekilde birlikte çalışmasını sağlayın.
EN Enable hundreds of people to work together seamlessly in one workdoc.
Turkiska | engelsk |
---|---|
workdoc | workdoc |
TR Kanunun "ilgili kişinin haklarını düzenleyen" 11. maddesi kapsamındaki haklarınız ve başvuru sürecine ilişkin 6. maddeden bilgi edinebilir ve “Kişisel Veri Başvuru Formu”nu kullanarak bize başvurabilirsiniz.
EN You can get information about your rights under Article 11 of the Law “ruling the rights of interested parties” and regarding the application process in Article 6, and contact us using the “Personal Data Application Form”.
Turkiska | engelsk |
---|---|
ve | and |
haklarınız | rights |
TR “Nasıl olsa biri bu işi üstlenir” demek yerine bu kişinin başvuru yapacağımız sırada belli olması iyi olur
EN Instead of saying, "Someone will take over the job anyway", it would be better if this person was known when we were applying
Turkiska | engelsk |
---|---|
bu | this |
işi | job |
iyi | better |
TR Zaten başvuru formunda da bu kişinin iletişim detayları bizden isteniyor
EN The contact details of this person are already requested from us in the application form
Turkiska | engelsk |
---|---|
zaten | already |
başvuru | application |
da | in |
bu | this |
iletişim | contact |
detayları | details |
bizden | from |
TR İhlal edildiği iddia edilen telif hakkının sahibi adına hareket etmeye yetkili kişinin fiziksel veya elektronik imzası;
EN A physical or electronic signature of a person authorized to act on behalf of the owner of the copyright that has been allegedly infringed;
Turkiska | engelsk |
---|---|
sahibi | owner |
yetkili | authorized |
fiziksel | physical |
veya | or |
elektronik | electronic |
imzası | signature |
ın | of |
TR Yazılımın kopyasını bulundurmamak ve devredilen kişinin bu sözleşmenin koşullarını kabul etmesi şartıyla Yazılımın kullanım haklarını kalıcı olarak başka bir kişi veya kuruma devredebilirsiniz.
EN Transfer the usage rights in the Software on a permanent basis to another person or entity, provided that you retain no copies of the Software and the transferee agrees to the terms of this agreement.
Turkiska | engelsk |
---|---|
bu | this |
koşullarını | terms |
kabul | agreement |
kullanım | usage |
kalıcı | permanent |
başka | another |
veya | or |
yazılımı | software |
TR Visme ile ilham almak için diğer ekip arkadaşlarınızın tasarımlarını kolayca kullanabilir, birlikte yorum ve düzenlemeler yapabilir ve her kişinin erişim düzeyi için roller belirleyebilirsiniz.
EN With Visme, you can easily use other teammates’ designs for inspiration, make comments and edits together, and set roles for each person’s level of access.
Turkiska | engelsk |
---|---|
visme | visme |
diğer | other |
kolayca | easily |
kullanabilir | use |
yorum | comments |
düzenlemeler | edits |
yapabilir | can |
erişim | access |
tasarımları | designs |
TR Tanışmayı arzuladığınız kişinin yazısına sosyal medya kanallarımızda yorum yapın.
EN Comment on our social media channels on the contribution of the person you would like to get to know live.
Turkiska | engelsk |
---|---|
kişinin | of the person |
yorum | comment |
kanalları | channels |
ın | of |
TR Kutsal Gece’de dini ayine gitmek, çoğu kişinin kaçırmak istemediği bir şeydir.
EN Attending the Christmas service at midnight on Christmas Eve is a ritual that many would not like to miss.
TR Fikri açıklayan kişinin geri planı ve onu motive eden nedenler anlatılıyor, fikir izah ediliyor ve geleceğe bakılıyor
EN The individual’s background and motivation are described, the idea is explained and a look into the future is taken
Turkiska | engelsk |
---|---|
ve | and |
onu | is |
geleceğe | future |
TR Teknoloji tutkunları Münih Alman Müzesi Deutsches Museum‘da çoğu kişinin dünyanın ilk bilgisayarı olarak gördüğü, Konrad Zuse’nin dijital hesap makinesi Z3’ü görebilir
EN Fans of technology can see a reproduction of Konrad Zuse’s Z3 digital computing machine, which many regard as the world’s first computer, at the Deutsches Museum in Munich
Turkiska | engelsk |
---|---|
münih | munich |
müzesi | museum |
çoğu | many |
ilk | first |
makinesi | machine |
Visar 50 av 50 översättningar