EN Visme helps you package your expertise into highly engaging, highly impactful presentations.
"made of highly" på engelsk kan översättas till följande Turkiska ord/fraser:
EN Visme helps you package your expertise into highly engaging, highly impactful presentations.
TR Visme; deneyiminizi, etkileyiciliği yüksek ve etkisi büyük sunumlara yansıtmanıza yardımcı olur.
engelsk | Turkiska |
---|---|
visme | visme |
helps | yardımcı olur |
highly | yüksek |
your | ve |
EN AWS PrivateLink is a purpose-built technology designed for customers to access Amazon services in a highly performant and highly available manner, while keeping all the network traffic within the AWS network
TR AWS PrivateLink, müşterilerin Amazon hizmetlerine yüksek performansla ve yüksek erişilebilirlik düzeyiyle erişmesini ve tüm ağ trafiğinin AWS ağı içinde kalmasını sağlamak amacıyla tasarlanmış bir teknolojidir
engelsk | Turkiska |
---|---|
aws | aws |
customers | müşterilerin |
amazon | amazon |
services | hizmetlerine |
network | ağı |
and | ve |
designed | tasarlanmış |
all | tüm |
to | sağlamak |
in | içinde |
EN I really liked the functionality of your website. For a new business owner, your team have made the site highly user friendly. I think you truly have a great product. Many thanks for your time and consideration.
TR Küçük işletmemi kuruyorum ve tüm rakamlara ihtiyacım var. Logaster’a ve ayrıca bana gerekli olan tüm desteği sağlayan Alex Levin’e özel olarak teşekkür ederim.
engelsk | Turkiska |
---|---|
business | iş |
i | bana |
and | ve |
EN For a new business owner, your team have made the site highly user friendly
TR Yeni bir işletme sahibi olarak, ekibiniz siteyi oldukça kullanıcı dostu hale getirdi
engelsk | Turkiska |
---|---|
owner | sahibi |
highly | oldukça |
friendly | dostu |
your team | ekibiniz |
user | kullanıcı |
business | iş |
a | bir |
new | yeni bir |
EN I really liked the functionality of your website. For a new business owner, your team have made the site highly user friendly. I think you truly have a great product. Many thanks for your time and consideration.
TR Küçük işletmemi kuruyorum ve tüm rakamlara ihtiyacım var. Logaster’a ve ayrıca bana gerekli olan tüm desteği sağlayan Alex Levin’e özel olarak teşekkür ederim.
engelsk | Turkiska |
---|---|
business | iş |
i | bana |
and | ve |
EN I really liked the functionality of your website. For a new business owner, your team have made the site highly user friendly. I think you truly have a great product. Many thanks for your time and consideration.
TR Küçük işletmemi kuruyorum ve tüm rakamlara ihtiyacım var. Logaster’a ve ayrıca bana gerekli olan tüm desteği sağlayan Alex Levin’e özel olarak teşekkür ederim.
engelsk | Turkiska |
---|---|
business | iş |
i | bana |
and | ve |
EN I really liked the functionality of your website. For a new business owner, your team have made the site highly user friendly. I think you truly have a great product. Many thanks for your time and consideration.
TR Küçük işletmemi kuruyorum ve tüm rakamlara ihtiyacım var. Logaster’a ve ayrıca bana gerekli olan tüm desteği sağlayan Alex Levin’e özel olarak teşekkür ederim.
engelsk | Turkiska |
---|---|
business | iş |
i | bana |
and | ve |
EN This created a cycle of secrecy and shame where I was hiding the internet usage, which caused more problems for me, which made me want to escape even more, which made me use more
TR Bu, internet kullanımını gizlediğim yerde bir gizlilik ve utanç döngüsü yarattı, bu benim için daha fazla sorun yarattı, bu bende daha çok kaçma isteği uyandırdı, bu da daha çok kullanmama neden oldu
engelsk | Turkiska |
---|---|
internet | internet |
problems | sorun |
this | bu |
was | oldu |
and | ve |
even | bir |
cycle | döngüsü |
of | in |
EN Commissions become available for payment once the total earned reaches $100. Payments are made by either check or electronically via PayPal. Payment requests can be made via the Dashboard (https://dash.radaar.io/)
TR Kazanılan toplam miktar 100$'a ulaştığında komisyonlar ödenmeye hazır hale gelir. Ödemeler, çekle veya PayPal aracılığıyla elektronik olarak yapılır. Ödeme talepleri Dashboard (https://dash.radaar.io/) üzerinden yapılabilir.
engelsk | Turkiska |
---|---|
available | hazır |
paypal | paypal |
https | https |
dash | dash |
can | yapılabilir |
or | veya |
via | aracılığıyla |
EN You can change or update at any time the price of the domain that you announce it for sale, until any offer is made. Once an offer is made for that domain, you cannot change the price during the sale progress.
TR Satış ilanı verdiğiniz bir domainin fiyatını, teklif gelene kadar istediğiniz zaman değiştirilebilir veya güncelleyebilirsiniz. İlgili domaine teklif verildikten sonra fiyatı satış süresince değiştiremezsiniz.
engelsk | Turkiska |
---|---|
domain | domaine |
offer | teklif |
sale | satış |
at | de |
time | zaman |
price | fiyat |
or | veya |
EN Name Hand Made Logo is great if you're working in Jewelry, YouTube, Hand Made, Instagram, Accessories industries. Use this template to create a logo for your business or team
TR Eğer Takı, Youtube, El yapımı, Instagram, Aksesuarlar endüstrisinde çalışıyorsanız Isim El Yapımı Logo harikadır. İşletmeniz veya takımınız için bir logo oluşturmak için bu şablonu kullanın
engelsk | Turkiska |
---|---|
name | isim |
hand | el |
jewelry | takı |
youtube | youtube |
accessories | aksesuarlar |
logo | logo |
if | eğer |
this | bu |
template | şablonu |
or | veya |
team | takım |
a | bir |
EN Monogram F&j Hand Made Logo is great if you're working in Boutique, Hand Made, Apparel, Clothing industries. Use this template to create a logo for your business or team
TR Eğer Butik, El yapımı, Giyim, giyim endüstrisinde çalışıyorsanız Monogram F & J El Yapımı Logo harikadır. İşletmeniz veya takımınız için bir logo oluşturmak için bu şablonu kullanın
engelsk | Turkiska |
---|---|
hand | el |
logo | logo |
if | eğer |
this | bu |
template | şablonu |
or | veya |
boutique | butik |
team | takım |
a | bir |
EN You can change or update at any time the price of the domain that you announce it for sale, until any offer is made. Once an offer is made for that domain, you cannot change the price during the sale progress.
TR Satış ilanı verdiğiniz bir domainin fiyatını, teklif gelene kadar istediğiniz zaman değiştirilebilir veya güncelleyebilirsiniz. İlgili domaine teklif verildikten sonra fiyatı satış süresince değiştiremezsiniz.
engelsk | Turkiska |
---|---|
domain | domaine |
offer | teklif |
sale | satış |
at | de |
time | zaman |
price | fiyat |
or | veya |
EN To make shampoo she mixes rye flour with lukewarm water, her home-made deodorant is made from bicarbonate of soda, cornflour and coconut oil, while her eye shadow is a blend of cinnamon, cocoa and turmeric.
TR Şampuan için çavdar ununu su ile karıştırıyor; deodorant için soda, nişasta ve hindistan cevizi yağını ve göz farı için de tarçın, kakao ve Hint safranını…
engelsk | Turkiska |
---|---|
water | su |
of | in |
and | ve |
eye | göz |
to | ile |
make | için |
EN Why? The first Erzgebirge nutcrackers were made around 1870, at a time when kings, soldiers and generals made life hard for the people
TR Neden? Erzgebirge'nin fındık kırıcıları 1870 civarında, halka hayatı dar eden kral, asker ve general figürleriyle yapılırdı
engelsk | Turkiska |
---|---|
around | civarında |
at | nda |
and | ve |
life | hayatı |
why | neden |
EN Already, our cartons made mostly from plant-based materials have a significantly lower climate impact than packages made from fossil or mineral sources
TR Bitki bazlı malzemelerden üretilen kartonlarımız, şimdiden fosil veya mineral kaynaklardan yapılan paketlere göre önemli ölçüde daha düşük bir iklim etkisine sahiptir
engelsk | Turkiska |
---|---|
made | yapılan |
materials | malzemelerden |
climate | iklim |
sources | kaynaklardan |
plant | bitki |
based | bazlı |
or | veya |
already | şimdiden |
our | de |
significantly | daha |
a | bir |
lower | düşük |
EN All payments made by you to us under this Agreement will be made free and clear of any deduction or withholding Taxes and Fees, as may be required by applicable Law
TR Bu Sözleşme çerçevesinde bize yaptığınız tüm ödemeler için geçerli Kanunlar tarafından gerekli kılınabilecek kesinti ve stopaj Vergi ve Harçlarından siz sorumlu olursunuz
engelsk | Turkiska |
---|---|
made | yaptığınız |
agreement | sözleşme |
taxes | vergi |
required | gerekli |
applicable | geçerli |
payments | ödemeler |
this | bu |
by | tarafından |
and | ve |
of | in |
all | tüm |
us | bize |
EN Authors, editors and readers score Elsevier?s publishing support and services extremely highly against market benchmarks
TR Yazarlar, editörler ve okuyucular Elsevier'in yayıncılık destek ve hizmetlerini pazar ölçütleriyle karşılaştırıldığında son derece yüksek derecelerle değerlendiriyor
engelsk | Turkiska |
---|---|
authors | yazarlar |
editors | editörler |
and | ve |
readers | okuyucular |
publishing | yayıncılık |
market | pazar |
support | destek |
against | karşı |
services | hizmetlerini |
EN For further reading, Dorien Daling’s excellent study into Dutch science publishing, Stofwisselingen (Zutphen: Walburg Pers, 2011) is highly recommended
TR Bu konuda daha fazla bilgi edinmek isteyenler Dorien Daling’in Hollanda'da bilimsel yayıncılık konusundaki eseri Stofwisselingen (Zutphen: Walburg Pers, 2011) önemle tavsiye edilir
engelsk | Turkiska |
---|---|
publishing | yayıncılık |
further | daha fazla |
into | bu |
science | bilimsel |
for | fazla |
reading | daha |
EN At Elsevier we believe there are 10 aspects of highly effective data and which can function as a roadmap for the development of better data management processes and systems throughout the data lifecycle
TR Elsevier olarak, yüksek etkili verilerin 10 özelliği olduğuna ve bunların veri yaşam döngüsü boyunca daha iyi veri yönetim süreçleri ve sistemleri geliştirilmesinde kılavuz olarak kullanılabileceğine inanmaktadır
engelsk | Turkiska |
---|---|
effective | etkili |
systems | sistemleri |
elsevier | elsevier |
management | yönetim |
processes | süreçleri |
data | veri |
and | ve |
better | daha iyi |
EN Read more about the 10 aspects of highly effective data
TR Yüksek etkili verilerin 10 özelliği hakkında daha fazla bilgi edinin
engelsk | Turkiska |
---|---|
effective | etkili |
about | hakkında |
read | daha |
data | verilerin |
EN Rating a report from a reviewer with a similar name as ours more highly than someone else?s
TR Adı bizimkine benzeyen bir hakemin çalışmasına başka birinin çalışmasından daha yüksek puan vermek
engelsk | Turkiska |
---|---|
name | adı |
more | daha |
else | başka |
a | bir |
EN Sponsor one of our peer-reviewed and highly respected content pieces – the perfect way for you to get in front of your target audience.
TR Hedef kitlenizin önüne çıkmanız için mükemmel olan hakem denetimli ve son derece saygın içerik parçalarımızdan birine sponsor olun.
engelsk | Turkiska |
---|---|
respected | saygın |
content | içerik |
sponsor | sponsor |
perfect | mükemmel |
and | ve |
target | hedef |
EN Lead generation: Build demand for your products and generate highly relevant leads. Target by expertise, discipline, regional and global focus, platform or via one of our established research journals.
TR Talep yaratma: Ürünleriniz için talep oluşturun ve son derece uygun talepler bulun. Uzmanlık, disiplin, bölgesel ve global odak, platform ile veya köklü araştırma dergilerimiz vasıtasıyla hedeflerinizi belirleyin.
engelsk | Turkiska |
---|---|
demand | talep |
highly | son derece |
expertise | uzmanlık |
regional | bölgesel |
global | global |
focus | odak |
platform | platform |
research | araştırma |
or | veya |
build | oluşturun |
of | in |
and | ve |
EN The article preview format ensures your message is highly targeted and seen by the speciality professionals you want to reach.
TR Makale önizleme formatı mesajınızın oldukça hedefe yönelik olmasına ve ulaşmak istediğiniz uzmanlar tarafından görülmesine imkan verir.
engelsk | Turkiska |
---|---|
highly | oldukça |
professionals | uzmanlar |
preview | önizleme |
you want | istediğiniz |
message | mesaj |
to | yönelik |
by | tarafından |
and | ve |
EN Finding and accessing articles is therefore highly important for doctors
TR Bu nedenle makaleleri bulmak ve onlara erişmek doktorlar için son derece önemlidir
engelsk | Turkiska |
---|---|
finding | bulmak |
highly | son derece |
important | önemlidir |
and | ve |
therefore | bu nedenle |
for | için |
EN Therefore, we decided to launch a highly secure email and collaboration service which respects the privacy of users.
TR Bu nedenle, kullanıcıların gizliliğine saygı yüksek bir son derece güvenli bir e-posta ve işbirliği hizmeti başlatmaya karar verdik.
engelsk | Turkiska |
---|---|
collaboration | işbirliği |
service | hizmeti |
highly | son derece |
posta | |
and | ve |
therefore | bu nedenle |
a | bir |
users | kullanıcılar |
EN This is how we deliver a highly secure email service.
TR Bu şekilde son derece güvenli bir e-posta hizmeti salıyoruz.
engelsk | Turkiska |
---|---|
highly | son derece |
service | hizmeti |
how | şekilde |
secure | güvenli |
this | bu |
posta | |
a | bir |
EN Show your visitors or customers that your website (and their information) is highly secure by displaying SiteLock’s verifiable trust seal on your page.
TR Ziyaretçilerine veya müşterilerine sayfanda SiteLock'ın doğrulanabilir güven mühürünü sergileyerek web sitenin (ve onların bilgilerinin) çok güvenli olduğunu göster.
engelsk | Turkiska |
---|---|
information | bilgilerinin |
website | web |
or | veya |
is | olduğunu |
trust | güven |
secure | güvenli |
and | ve |
page | sitenin |
EN With the vidIQ Competitors Tool, you’ll get a unique peek behind the curtain at what your competitors are doing to rank highly and attract those golden views and subscribers
TR vidIQ'nun rakipler aracı sayesinde, rakiplerinizin üst sıralamalarda yer almak, çok görüntülenme elde etmek ve abone çekmek için yaptıklarının perdenin arkasına benzersiz bir göz atarsınız
engelsk | Turkiska |
---|---|
views | görüntülenme |
attract | çekmek |
unique | benzersiz |
at | göz |
and | ve |
get | elde |
EN Features like, extreme high-speed cable with highly-routable design, EMI shielding with conducting polymer are crafted for meeting the most demanding system
TR Yönlendirilebilir bir tasarıma sahip aşırı yüksek hızlı kablo, iletken polimer ile EMI koruma gibi özellikler en zorlu sistemi karşılamak için üretilmiştir
engelsk | Turkiska |
---|---|
cable | kablo |
design | tasarıma |
system | sistemi |
extreme | aşırı |
features | özellikler |
most | en |
high | yüksek |
speed | hızlı |
the | gibi |
for | için |
are | sahip |
with | ile |
EN Evercookie produces highly persistent and tenacious cookies in your browser
TR Evercookie, tarayıcınızda oldukça kalıcı ve inatçı cook'ler üretir
engelsk | Turkiska |
---|---|
highly | oldukça |
browser | tarayıcı |
in your browser | tarayıcınızda |
and | ve |
EN "It's worth every single minute you spend in the queue. Don't miss it, highly recommended. It was the only game that I entered twice in Universal studio."
TR "Çok etkileyici ve eğlenceli bir macera. Bir autobota binip Decepticon ve Autobot’ların savaşına şahit oluyoruz. Küçük çocuklar da girebiliyor. Mutlaka denenmeli."
engelsk | Turkiska |
---|---|
in | da |
EN The highly engineered EPDM tube compound offers excellent fluid resistance with coolants
TR Yüksek mühendislik ürünü olan EPDM boru hamuru, soğutuculara karşı mükemmel sıvı direnci sunar
engelsk | Turkiska |
---|---|
offers | sunar |
with | karşı |
excellent | mükemmel |
highly | yüksek |
EN Spanning the globe, from Austin to Zimbali, our exceptional destinations are highly appreciated by travelers who value authentic and memorable experiences
TR Austin’den Zimbali’ye kadar tüm küreye yayılan olağanüstü destinasyonlarımız otantik ve unutulmaz deneyimleri takdir eden gezginler tarafından son derece takdir edilir
engelsk | Turkiska |
---|---|
appreciated | takdir |
travelers | gezginler |
memorable | unutulmaz |
experiences | deneyimleri |
authentic | otantik |
exceptional | olağanüstü |
highly | son derece |
by | tarafından |
and | ve |
to | tüm |
EN Clarkson recorded her debut album with RCA Records after having won the highly-publicized first season of the television series American Idol in 2002
TR Amerikan Idol adlı Pop Idol yarışma programının ilk sezonunda birinci olduktan sonra ilk albümünü yayınlamıştır
engelsk | Turkiska |
---|---|
album | albüm |
american | amerikan |
first | ilk |
the | sonra |
EN With roots in blues-rock and psychedelic rock, the bands that created heavy metal developed a thick, massive sound characterized by highly amplified distortion and extended guitar solos
TR Heavy metal popülaritesini 80'lerde daha çok türün ortaya çıkmasıyla artırdı
engelsk | Turkiska |
---|---|
metal | metal |
heavy | heavy |
EN With roots in blues-rock and psychedelic rock, the bands that created heavy metal developed a thick, massive sound characterized by highly amplified distortion and ext… read more
TR Heavy metal popülaritesini 80'l… Devamını oku
EN We offer liquidity on precious metals and industrial metals including XAG/AUD, XAG/EUR, XAG/GBP and others. Precious metals are an exciting and highly in-demand asset. We are here to accommodate all your requirements.
TR XAG/AUD, XAG/EUR, XAG/GBP ve diğerleri gibi değerli metal ve endüstriyel metaller için likidite sunuyoruz. Değerli metaller heyecan verici ve çok talep edilen varlıklardır. Tüm ihtiyaçlarınız için buradayız.
engelsk | Turkiska |
---|---|
liquidity | likidite |
precious | değerli |
industrial | endüstriyel |
others | diğerleri |
exciting | heyecan verici |
aud | aud |
demand | talep |
all | tüm |
and | ve |
we offer | sunuyoruz |
EN If you need liquidity for these highly specialised markets,we have it covered
TR Bu oldukça özelleşmiş piyasalar için likidite ihtiyacınız varsa yanınızdayız
engelsk | Turkiska |
---|---|
liquidity | likidite |
highly | oldukça |
these | bu |
you need | ihtiyacınız |
for | için |
EN Highly popular multi-account management software that helps you attract the best traders and money managers. An ideal way to boost your brokerage revenues by offering your clients a career in money management.
TR Son derece popüler çoklu hesap yönetim yazılımı en iyi işlemcileri ve para yöneticilerini etkilemenizi sağlar. Brokerlık kazançlarınızı müşterilerinize para yönetiminde kariyer sunarak artırmak için ideal bir yöntemdir.
engelsk | Turkiska |
---|---|
popular | popüler |
management | yönetim |
boost | artırmak |
career | kariyer |
multi | çoklu |
account | hesap |
by offering | sunarak |
highly | son derece |
ideal | ideal |
and | ve |
a | bir |
software | yazılımı |
best | en |
to | için |
EN A highly secure, reliable and scalable wallets solution for brokerages and exchanges via an industry-leading cryptocurrency payments provider. Receive, store and send virtual currencies such as Bitcoin, Ethereum, Ripple, Monero and more.
TR Broker ve exchange ofisleri için sektörün lideri kripto para ödeme sağlayıcısından son derece güvenli, güvenilir ve ölçeklendirilebilir cüzdan çözümü. Bitcoin, Ethereum, Ripple, Monero vb. sanal paraları alın, saklayın ve gönderin.
engelsk | Turkiska |
---|---|
highly | son derece |
wallets | cüzdan |
store | saklayın |
virtual | sanal |
ethereum | ethereum |
leading | lideri |
solution | çözümü |
ripple | ripple |
bitcoin | bitcoin |
and | ve |
a | ödeme |
cryptocurrency | kripto |
reliable | güvenilir |
send | gönderin |
receive | alın |
EN Accurate transcription?Highly accurate
TR Doğru transkripsiyon mu?Son derece doğru
engelsk | Turkiska |
---|---|
accurate | doğru |
transcription | transkripsiyon |
highly | son derece |
EN Accurate subtitles?Highly accurate
TR Doğru altyazılar mı?Son derece doğru
engelsk | Turkiska |
---|---|
accurate | doğru |
subtitles | altyazılar |
highly | son derece |
EN Highly accurate, automated transcription. Our cutting edge AI supports dozens of languages, dialects, and accents.
TR Son derece hassas, otomatik transkripsiyon. En yeni yapay zeka, düzinelerce dili, lehçeleri ve aksanı destekler.
engelsk | Turkiska |
---|---|
accurate | hassas |
automated | otomatik |
transcription | transkripsiyon |
supports | destekler |
languages | dili |
highly | son derece |
and | ve |
EN With a custom dictionary for medical terminology, get highly accurate medical transcription.
TR Tıbbi terminoloji için özel bir sözlük ile, son derece doğru tıbbi transkripsiyon elde edin.
engelsk | Turkiska |
---|---|
dictionary | sözlük |
medical | tıbbi |
highly | son derece |
transcription | transkripsiyon |
for | için |
custom | ile |
EN I highly recommend Renderforest to other companies looking to create high-quality videos quickly and in an affordable manner.
TR Kaliteli videoları hızlı ve düşük maliyetli bir şekilde oluşturmak isteyen diğer şirketlere de Renderforest'ı kesinlikle tavsiye ederim.
engelsk | Turkiska |
---|---|
renderforest | renderforest |
other | diğer |
companies | şirketlere |
videos | videoları |
quality | kaliteli |
and | ve |
quickly | hızlı |
to | bir |
EN I’m 100% satisfied and highly recommend it.
TR %100 memnunum ve kesinlikle tavsiye ediyorum.
engelsk | Turkiska |
---|---|
and | ve |
EN “A highly reliable system that has been approved by our security and data team.“
TR “Güvenlik ve veri ekibimiz tarafından onaylanmış son derece güvenilir bir sistem.“
EN An understanding of network topology allows them to run a highly concurrent protocol.
TR Ağ topolojisi hakkında bilgi sahibi olmaları, oldukça eşzamanlı bir protokol çalıştırmalarını sağlar.
engelsk | Turkiska |
---|---|
allows | sağlar |
highly | oldukça |
protocol | protokol |
to | hakkında |
a | bir |
Visar 50 av 50 översättningar