EN Built on open-source Redis and compatible with the Redis APIs, ElastiCache for Redis works with your Redis clients and uses the open Redis data format to store your data
"built on open source" në Anglisht mund të përkthehet në turk fjalët/frazat e mëposhtme:
EN Built on open-source Redis and compatible with the Redis APIs, ElastiCache for Redis works with your Redis clients and uses the open Redis data format to store your data
TR Açık kaynak Redis çözümüyle geliştirilmiş ve Redis API’leri ile uyumlu olan ElastiCache for Redis, Redis istemcilerinizle birlikte çalışır ve verilerinizi depolamak için açık kaynak Redis veri biçimini kullanır
Anglisht | turk |
---|---|
data | veri |
source | kaynak |
redis | redis |
elasticache | elasticache |
works | çalışır |
your data | verilerinizi |
uses | kullanır |
open | açık |
compatible | uyumlu |
and | ve |
EN Built on open-source Redis and compatible with the Redis APIs, ElastiCache for Redis works with your Redis clients and uses the open Redis data format to store your data
TR Açık kaynak Redis çözümüyle geliştirilmiş ve Redis API’leri ile uyumlu olan ElastiCache for Redis, Redis istemcilerinizle birlikte çalışır ve verilerinizi depolamak için açık kaynak Redis veri biçimini kullanır
Anglisht | turk |
---|---|
data | veri |
source | kaynak |
redis | redis |
elasticache | elasticache |
works | çalışır |
your data | verilerinizi |
uses | kullanır |
open | açık |
compatible | uyumlu |
and | ve |
EN As one of the world?s leading open access publishers, Elsevier publishes over 500 full open access journals and has helped many societies embrace open access.
TR Dünyanın önde gelen açık erişimli yayıncılarından biri olan Elsevier, 500'den fazla tam açık erişimli dergi yayınlamakta ve birçok toplumun açık erişimi benimsemesine yardımcı olmuştur.
Anglisht | turk |
---|---|
open | açık |
full | tam |
journals | dergi |
elsevier | elsevier |
access | erişimi |
and | ve |
world | dünyanın |
many | çok |
one | bir |
has | olan |
EN As one of the world?s leading open access publishers, Elsevier publishes over 500 full open access journals and has helped many societies embrace open access.
TR Dünyanın önde gelen açık erişimli yayıncılarından biri olan Elsevier, 500'den fazla tam açık erişimli dergi yayınlamakta ve birçok toplumun açık erişimi benimsemesine yardımcı olmuştur.
Anglisht | turk |
---|---|
open | açık |
full | tam |
journals | dergi |
elsevier | elsevier |
access | erişimi |
and | ve |
world | dünyanın |
many | çok |
one | bir |
has | olan |
EN One of the two excavations area which included the ruins of the prehistoric was built this hill, where the observation tower was built in the 7th century, other place occupied by the temple of Aphdodite
TR Tarih öncesi kalıntıların yer verildiği iki kazı alanından biri bu tepede, 7.yy.da gözlem evinin inşa edildiği yerde, diğeri ise Aphrodithe tapınağının işgal ettiği yerde kurulmuştur
Anglisht | turk |
---|---|
built | inşa |
this | bu |
in | da |
place | yerde |
area | alan |
the | ise |
two | iki |
EN After the Kashmir earthquake we built 15 community centers with special areas for women and children, and we built 78 temporary schools and 100 tent classes for 2000 children to avoid training breaks.
TR Keşmir Depremi sonrasında kadınlar ve çocuklar için özel alanlar içeren 15 toplum merkezi kurduk ve eğitime ara verilmemesi için 78 geçici okul ve 2000 çocuk için 100 çadır sınıf inşa ettik.
Anglisht | turk |
---|---|
community | toplum |
areas | alanlar |
women | kadınlar |
temporary | geçici |
schools | okul |
tent | çadır |
built | inşa |
and | ve |
children | çocuklar |
the | özel |
EN After the Kashmir earthquake we built 15 community centers with special areas for women and children, and we built 78 temporary schools and 100 tent classes for 2000 children to avoid training breaks.
TR Keşmir Depremi sonrasında kadınlar ve çocuklar için özel alanlar içeren 15 toplum merkezi kurduk ve eğitime ara verilmemesi için 78 geçici okul ve 2000 çocuk için 100 çadır sınıf inşa ettik.
Anglisht | turk |
---|---|
community | toplum |
areas | alanlar |
women | kadınlar |
temporary | geçici |
schools | okul |
tent | çadır |
built | inşa |
and | ve |
children | çocuklar |
the | özel |
EN One of the two excavations area which included the ruins of the prehistoric was built this hill, where the observation tower was built in the 7th century, other place occupied by the temple of Aphdodite
TR Tarih öncesi kalıntıların yer verildiği iki kazı alanından biri bu tepede, 7.yy.da gözlem evinin inşa edildiği yerde, diğeri ise Aphrodithe tapınağının işgal ettiği yerde kurulmuştur
Anglisht | turk |
---|---|
built | inşa |
this | bu |
in | da |
place | yerde |
area | alan |
the | ise |
two | iki |
EN After the Kashmir earthquake we built 15 community centers with special areas for women and children, and we built 78 temporary schools and 100 tent classes for 2000 children to avoid training breaks.
TR Keşmir Depremi sonrasında kadınlar ve çocuklar için özel alanlar içeren 15 toplum merkezi kurduk ve eğitime ara verilmemesi için 78 geçici okul ve 2000 çocuk için 100 çadır sınıf inşa ettik.
Anglisht | turk |
---|---|
community | toplum |
areas | alanlar |
women | kadınlar |
temporary | geçici |
schools | okul |
tent | çadır |
built | inşa |
and | ve |
children | çocuklar |
the | özel |
EN After the Kashmir earthquake we built 15 community centers with special areas for women and children, and we built 78 temporary schools and 100 tent classes for 2000 children to avoid training breaks.
TR Keşmir Depremi sonrasında kadınlar ve çocuklar için özel alanlar içeren 15 toplum merkezi kurduk ve eğitime ara verilmemesi için 78 geçici okul ve 2000 çocuk için 100 çadır sınıf inşa ettik.
Anglisht | turk |
---|---|
community | toplum |
areas | alanlar |
women | kadınlar |
temporary | geçici |
schools | okul |
tent | çadır |
built | inşa |
and | ve |
children | çocuklar |
the | özel |
EN Webinars are built for presenting polished content to a large audience, whereas meetings are built for small to large team discussion and collaboration.
TR Web seminerleri geniş bir kitleye yönelik içerik sunmak için, toplantılar ise küçükten büyüğe ekip tartışması ve iş birliği için oluşturulmuştur.
Anglisht | turk |
---|---|
webinars | web seminerleri |
content | içerik |
team | ekip |
large | geniş |
and | ve |
a | bir |
meetings | toplantılar |
EN Make your projects ultra-quick with an in-built cache manager. Remember, fast websites and high SEO ranking are closely related, and cloud hosting is built for speed.
TR Yerleşik bir önbellek yöneticisi ile projelerinizi ultra hızlı hale getirin. Unutmayın, hızlı web siteleri ve yüksek arama motoru sıralaması yakından ilişkilidir.
Anglisht | turk |
---|---|
manager | yöneticisi |
closely | yakından |
ultra | ultra |
ranking | sıralaması |
high | yüksek |
websites | siteleri |
with | ile |
fast | hızlı |
and | ve |
in | bir |
EN Many other cross-chain protocols are in the process of being built or deployed on Binance Smart Chain. This will open up Ethereum assets, among others, to Binance Smart Chain DeFi investors. You can also stake Binance Coin (BNB) with Trust Wallet.
TR Diğer birçok çapraz zincir protokolü, Binance Akıllı Zincir üzerinde oluşturulma veya devreye alma sürecindedir. Bu, diğerlerinin yanı sıra Ethereum varlıklarını Binance Smart Chain DeFi yatırımcılarına açacaktır.
Anglisht | turk |
---|---|
binance | binance |
chain | zincir |
ethereum | ethereum |
defi | defi |
investors | yatırımcılar |
cross | çapraz |
smart | akıllı |
other | diğer |
this | bu |
assets | varlıklar |
many | çok |
or | veya |
among | bir |
EN Average share of the built-up area of cities that is open space for public use for all, by sex, age and persons with disabilities 11.7.2
TR Cinsiyet, yaş ve engelli kişilere göre kamu kullanımına tamamen açık, yapılaşmış alanların şehirlerdeki ortalama payı 11.7.2
Anglisht | turk |
---|---|
average | ortalama |
of | ın |
sex | cinsiyet |
age | yaş |
share | payı |
and | ve |
open | açık |
all | ya |
public | kamu |
use | kullanım |
by | göre |
EN Many other cross-chain protocols are in the process of being built or deployed on Binance Smart Chain. This will open up Ethereum assets, among others, to Binance Smart Chain DeFi investors. You can also stake Binance Coin (BNB) with Trust Wallet.
TR Diğer birçok çapraz zincir protokolü, Binance Akıllı Zincir üzerinde oluşturulma veya devreye alma sürecindedir. Bu, diğerlerinin yanı sıra Ethereum varlıklarını Binance Smart Chain DeFi yatırımcılarına açacaktır.
Anglisht | turk |
---|---|
binance | binance |
chain | zincir |
ethereum | ethereum |
defi | defi |
investors | yatırımcılar |
cross | çapraz |
smart | akıllı |
other | diğer |
this | bu |
assets | varlıklar |
many | çok |
or | veya |
among | bir |
EN Built on an open hybrid cloud platform
TR Açık bir hibrit bulut platformunu temel alır
Anglisht | turk |
---|---|
hybrid | hibrit |
cloud | bulut |
platform | platformunu |
open | açık |
an | bir |
EN Want to contribute to open source? A guide to making open source contributions, for first-timers and for veterans.
TR Açık kaynağa katkıda bulunmak ister misiniz? İlk defa yapacaklar ve tecrübeliler için katkı yapma rehberi.
Anglisht | turk |
---|---|
open | açık |
a | a |
guide | rehberi |
and | ve |
to | yapma |
for | için |
contribute | katkı |
EN 3. We are investing in capacity-building to remain one of the fastest-growing open access publishers. In 2019 we published over 40% more open access articles than the previous year.
TR 3. En hızlı büyüyen açık erişimli yayıncılardan birisi olarak kalmak için kapasite oluşturmaya yatırım yaparız. 2019'de önceki yıla kıyasla %40'tan daha fazla açık erişimli makale yayınladık.
Anglisht | turk |
---|---|
open | açık |
access | erişimli |
fastest | hızlı |
growing | büyüyen |
capacity | kapasite |
building | oluşturmaya |
of | in |
previous | önceki |
investing | yatırım |
one | birisi |
to | için |
are | kalmak |
EN In the menu on the left, open the «Business Cards» tab. Click on the right business card design to open it in the editor. Then pick a business card template you like best.
TR Soldaki menüden «Kartvizitler» sekmesini açın. Düzenleyicide açmak üzere, ihtiyacınız olan kartvizit tasarımına tıklayın. Ardından, en beğendiğiniz kartvizit şablonunu seçin.
Anglisht | turk |
---|---|
menu | menü |
you | in |
best | en |
business cards | kartvizitler |
you like | beğendiğiniz |
design | tasarım |
template | şablonunu |
click | tıklayın |
open | açın |
a | olan |
the | açmak |
card | kartvizit |
EN The Core P3 Open Frame chassis sets a new benchmark in groundbreaking open frame chassis design
TR Core P3 Açık Çerçeve kasa, çığır açan açık kasa şasi tasarımında yeni bir standart ortaya koyuyor
Anglisht | turk |
---|---|
open | açık |
core | core |
design | tasarım |
a | bir |
new | yeni bir |
EN In 2005, the Federal Communications Commission set out to keep the Internet open to consumers by establishing the Open Internet Order
TR 2005 yılında Federal İletişim Komisyonu, Açık İnternet Yönetmeliği'ni oluşturarak interneti tüketicilere açık tutmak için girişimde bulundu
Anglisht | turk |
---|---|
federal | federal |
commission | komisyonu |
internet | interneti |
open | açık |
by | oluşturarak |
to keep | tutmak |
to | için |
EN Here we will specifically address how to open a page on Facebook.What is a Facebook Page? You can open special pages on a subject or a person on Facebook
TR Facebook?ta nasıl sayfa açmanız gerektiğini aşağıda anlatmaya çalıştık.Facebook Sayfa Nedir? Facebook?ta dilediğiniz bir konuya dair ya da kişiye dair özel sayfalar açılabilir
Anglisht | turk |
---|---|
person | kişiye |
page | sayfa |
how | nasıl |
what | nedir |
EN OBS Studio (also known as Open Broadcaster Software) is a free and open-source live streaming and video recording software.
TR OBS Studio (Open Broadcaster Software olarak da bilinir), ücretsiz ve açık kaynaklı bir canlı akış ve video kayıt yazılımıdır.
Anglisht | turk |
---|---|
known | bilinir |
studio | studio |
source | kaynaklı |
live | canlı |
streaming | akış |
open | açık |
free | ücretsiz |
video | video |
software | yazılım |
a | bir |
and | ve |
as | olarak |
EN Applications are open for the next cohort of Open Internet for Democracy Leaders Programme | STGM
TR Demokrasi Liderleri için Açık İnternet Programı Başladı. | STGM
Anglisht | turk |
---|---|
open | açık |
democracy | demokrasi |
stgm | stgm |
of | in |
programme | program |
for | için |
EN Applications are open for the next cohort of Open Internet for Democracy Leaders Programme
TR Demokrasi Liderleri için Açık İnternet Programı Başladı.
Anglisht | turk |
---|---|
open | açık |
democracy | demokrasi |
of | in |
programme | program |
for | için |
EN Applications are open for the next cohort of Open Internet for Democracy Leaders Programme.
TR Demokrasi Liderleri için Açık İnternet Programı yeni grup başvuruları başladı.
Anglisht | turk |
---|---|
open | açık |
democracy | demokrasi |
applications | başvuruları |
of | in |
programme | program |
for | için |
EN Now, you have to open the MT4 terminal root directory. For this, click on File → Open Data Folder.
TR Şimdi, MT4 terminali kök dizinini açmanız gerek. Bunun için File → Open Data Folder (Dosya → Data Dosyasını aç)’a tıklayın.
EN Using this method you can open chat window. jivo_api.open({start: 'call'}): opens form with a phone field for callback
TR Bu yöntem ile sohbet penceresini açabilirsiniz.
Anglisht | turk |
---|---|
method | yöntem |
a | a |
chat | sohbet |
this | bu |
with | ile |
EN 3. We are investing in capacity-building to remain one of the fastest-growing open access publishers. In 2019 we published over 40% more open access articles than the previous year.
TR 3. En hızlı büyüyen açık erişimli yayıncılardan birisi olarak kalmak için kapasite oluşturmaya yatırım yaparız. 2019'de önceki yıla kıyasla %40'tan daha fazla açık erişimli makale yayınladık.
Anglisht | turk |
---|---|
open | açık |
access | erişimli |
fastest | hızlı |
growing | büyüyen |
capacity | kapasite |
building | oluşturmaya |
of | in |
previous | önceki |
investing | yatırım |
one | birisi |
to | için |
are | kalmak |
EN Applications are open for the next cohort of Open Internet for Democracy Leaders Programme | STGM
TR Demokrasi Liderleri için Açık İnternet Programı Başladı. | STGM
Anglisht | turk |
---|---|
open | açık |
democracy | demokrasi |
stgm | stgm |
of | in |
programme | program |
for | için |
EN Applications are open for the next cohort of Open Internet for Democracy Leaders Programme
TR Demokrasi Liderleri için Açık İnternet Programı Başladı.
Anglisht | turk |
---|---|
open | açık |
democracy | demokrasi |
of | in |
programme | program |
for | için |
EN Applications are open for the next cohort of Open Internet for Democracy Leaders Programme.
TR Demokrasi Liderleri için Açık İnternet Programı yeni grup başvuruları başladı.
Anglisht | turk |
---|---|
open | açık |
democracy | demokrasi |
applications | başvuruları |
of | in |
programme | program |
for | için |
EN In the menu on the left, open the «Business Cards» tab. Click on the right business card design to open it in the editor. Then pick a business card template you like best.
TR Soldaki menüden «Kartvizitler» sekmesini açın. Düzenleyicide açmak üzere, ihtiyacınız olan kartvizit tasarımına tıklayın. Ardından, en beğendiğiniz kartvizit şablonunu seçin.
Anglisht | turk |
---|---|
menu | menü |
you | in |
best | en |
business cards | kartvizitler |
you like | beğendiğiniz |
design | tasarım |
template | şablonunu |
click | tıklayın |
open | açın |
a | olan |
the | açmak |
card | kartvizit |
EN In 2005, the Federal Communications Commission set out to keep the Internet open to consumers by establishing the Open Internet Order
TR 2005 yılında Federal İletişim Komisyonu, Açık İnternet Yönetmeliği'ni oluşturarak interneti tüketicilere açık tutmak için girişimde bulundu
Anglisht | turk |
---|---|
federal | federal |
commission | komisyonu |
internet | interneti |
open | açık |
by | oluşturarak |
to keep | tutmak |
to | için |
EN Meet others in your local area who want to join the Open Source Revolution! Gather to discuss the benefits of using and developing open source software.
TR Bölgenizdeki Açık Kaynak Devrimine katılmak isteyen diğer yerlilerle tanışın! Açık kaynak yazılım kullanmanın ve geliştirmenin faydalarını tartışmak için bir araya gelin.
Anglisht | turk |
---|---|
meet | tanışın |
others | diğer |
want | isteyen |
join | katılmak |
open | açık |
source | kaynak |
software | yazılım |
of | in |
benefits | faydalar |
and | ve |
to | araya |
in | için |
the | bir |
EN When asked if you're sure that you want to open the file, select Open.
TR Dosyayı açmak istediğinizden emin olup olmadığınız sorulduğunda Aç'ı seçin.
Anglisht | turk |
---|---|
file | dosyayı |
EN Cloudflare for Individuals is built on our global network. This package is ideal for people with personal or hobby projects that aren’t business-critical.
TR Bireyler için Cloudflare, küresel ağımız üzerine kurulmuştur. Bu paket, iş açısından kritik olmayan kişisel veya hobi projeleri olan kişiler için idealdir.
Anglisht | turk |
---|---|
global | küresel |
network | ağı |
package | paket |
ideal | idealdir |
projects | projeleri |
cloudflare | cloudflare |
critical | kritik |
personal | kişisel |
this | bu |
or | veya |
for | için |
on | üzerine |
individuals | bireyler |
with | olmayan |
is | olan |
people | kişiler |
EN Cloudflare DNS is an enterprise-grade authoritative DNS service that offers the fastest response time, unparalleled redundancy, and advanced security with built-in DDoS mitigation and DNSSEC.
TR Cloudflare DNS, yerleşik DDoS azaltma ve DNSSEC ile en hızlı yanıt süresi, benzersiz yedeklilik ve gelişmiş güvenlik sunan kurumsal düzeyde yetkili bir DNS hizmetidir.
Anglisht | turk |
---|---|
dns | dns |
service | hizmetidir |
offers | sunan |
response | yanıt |
unparalleled | benzersiz |
security | güvenlik |
built-in | yerleşik |
ddos | ddos |
mitigation | azaltma |
cloudflare | cloudflare |
fastest | hızlı |
advanced | gelişmiş |
enterprise | kurumsal |
grade | düzeyde |
and | ve |
with | ile |
EN Cloudflare Managed DNS comes with built-in DNSSEC to protect your users from on-path attacks that can spoof or hijack your DNS records
TR Cloudflare Managed DNS, kullanıcılarınızı DNS kayıtlarınızı taklit edebilecek veya ele geçirebilecek yoldaki saldırılara karşı korumak için yerleşik DNSSEC ile birlikte gelir
Anglisht | turk |
---|---|
dns | dns |
built-in | yerleşik |
cloudflare | cloudflare |
or | veya |
comes | ile |
users | kullanıcılar |
EN Quality data is what we're known for. We’ve built advanced tech to crawl the web 24/7 to fill our multi-petabyte, multi-region database of keywords, backlinks and pages.
TR Kaliteli verimizle tanınıyoruz. Çok petabaytlı, çok bölgeli anahtar kelime, backlink ve sayfa veritabanımızı doldurmak amacıyla interneti 7/24 taramak için ileri teknoloji geliştirdik.
Anglisht | turk |
---|---|
quality | kaliteli |
advanced | ileri |
database | veritabanı |
pages | sayfa |
keywords | anahtar |
of | in |
and | ve |
EN The Elsevier logo on an old purpose-built office in Amsterdam (dating from around 1912)
TR Elsevier logosu ve Amsterdam'daki eski özel yapım ofisi (1912 civarı)
Anglisht | turk |
---|---|
logo | logosu |
old | eski |
office | ofisi |
elsevier | elsevier |
the | özel |
EN Research data are the foundation on which scientific and medical knowledge is built
TR Araştırma verileri bilimsel ve tıbbi bilginin üstüne inşa edildiği temeli oluşturur
Anglisht | turk |
---|---|
data | verileri |
foundation | temeli |
medical | tıbbi |
built | inşa |
research | araştırma |
scientific | bilimsel |
and | ve |
EN Elsevier?s drug information solutions are built with today?s flexible technology to empower patient safety and smart business decisions
TR Elsevier'in ilaç bilgi çözümleri, hasta güvenliğine ve akıllı ticari kararlara destek sağlamak için günümüzün esnek teknolojisiyle geliştirilmiştir
Anglisht | turk |
---|---|
information | bilgi |
flexible | esnek |
patient | hasta |
safety | güvenli |
business | ticari |
drug | ilaç |
solutions | çözümleri |
smart | akıllı |
and | ve |
to | sağlamak |
EN The old city was built on a region, leaning over the southwest
TR Eski şehir güneybatıya doğru eğilen bir bölge üzerine kurulu
Anglisht | turk |
---|---|
old | eski |
region | bölge |
city | şehir |
on | üzerine |
a | bir |
over | e |
EN We built shelters to compensate for the loss of animal husbandry, which is the main source of income for locals.
TR Depremin bölgenin geçim kaynağı olan hayvancılığa verdiği zararı telafi etmek için barınaklar inşa ettik.
Anglisht | turk |
---|---|
source | kaynağı |
built | inşa |
of | in |
is | olan |
EN We constructed private rooms for refugee families living in Batman refugee shelters in order to give them access to some privacy. We built two tandoori ovens for bread-baking.
TR Mülteci ailelere mahremiyet sağlamak için Batman’daki barınma alanlarında özel odalar yaptık. İnsanların kendi ekmeklerini yapabilmeleri için iki tandır fırını inşa ettik.
Anglisht | turk |
---|---|
rooms | odalar |
refugee | mülteci |
families | ailelere |
built | inşa |
privacy | mahremiyet |
give | için |
to | sağlamak |
two | iki |
EN Track backlinks you have built or found
TR Oluşturduğunuz veya bulduğunuz backlinkleri takip edin
Anglisht | turk |
---|---|
track | takip |
or | veya |
EN Control all the backlinks you’ve built
TR Oluşturduğunuz tüm backlinkleri kontrol edin
Anglisht | turk |
---|---|
control | kontrol |
all | tüm |
EN Monitor and analyze all the backlinks you have found or built for your website.Be the first to know when the links get lost and bring them back to life.
TR Web siteniz için bulduğunuz veya oluşturduğunuz tüm backlinkleri izleyin ve analiz edin. Bağlantılar kaybolduğunda ilk öğrenen siz olun ve onları hayata döndürün.
Anglisht | turk |
---|---|
analyze | analiz |
website | web |
your website | siteniz |
get | edin |
to life | hayata |
all | tüm |
or | veya |
first | ilk |
and | ve |
links | bağlantılar |
bring | için |
EN The new service building is built by a charity called Kemal İPBAŞ
TR Yeni hizmet binası Kemal İPBAŞ adlı bir hayırsever tarafından yaptırılmaktadır
Anglisht | turk |
---|---|
service | hizmet |
new | yeni |
by | tarafından |
a | bir |
Po shfaq 50 nga 50 përkthime